Jump to content

aynalı_balıkçıl

Yeni Üye
  • İçerik sayısı

    4
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne aynalı_balıkçıl kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. On 07.10.2019 at 16:33, anibal yazdı:

     

    Yani diyon ki, bir şeyleri düzerken allahı düzüyorsunuz. Bir yere sıçarken, allaha sıçıyorsunuz. Hatta ibneler de allah ve de... Ve hatta sıçtığınız bok da allah.

     

    Ve siz bu allah denen boka tapıyorsunuz öyle mi?

     

     

     

     

     

  2. 11 saat önce, HATEM yazdı:

    muhammed-ali-evi-888x500.jpg


    Kibirlendiğimi düşünüyorsan veyâ her kim düşünüyorsa bunu isbât etmek adına ringe çıkması gerekir (Tezleriyle Benimle tartışmaya girmesi gerekir). Bak senin gibi Kolonbey hâriçten maval okuyordu. Hz. Şems'e Mevlânaya saldırıyordu. Gel dedim Çık Karşıma Ama SIVIŞTI ses sedâ yok. Karşıma çık diyorum Bu kibir mi acaba:89:
    Ring  veyâ tartışmanın sonunda muhtemelen şöyle bir fotoğraf gözükecektir.

    Âdil bir dövüşte,,Yerde Yıldızları sayanın "sen çok kibirlisin" demeye hakkı yoktur.

    Ayakta duranın da kibirlenmeye hakkı yoktur. Çünkü bütün güç ve kuvvet gerçekte Allah'a âiddir. Allah'tan alınan güç olmadan gâlib gelinmez.
    Yerde Yıldızları saymasına rağmen, kendini bayıltana "çok kibirlisin" diyen kişide psikotik nevrotik sorunlar vardır. Bu sorunlarının kökeni; kendisini büyük görmesidir (kibirli olmasıdır).
    Bu Haksız kibir ve ahmaklık, ölünceye kadar bünyesinden çıkmayacak mahlûklar vardır.
    Allah (c.c.) Beni ve yazılarımı okuyanları bu kötülükten korusun.

     


    Evliyâyım Veliyim, İslâmlık iddiâsında bulunduğum yalan.
    Evliyâya hürmet eder severim. İslâm (teslîm olmaya) çalışıyoruz, olamıyoruz, daha olamadık.


    Neye dayanarak Kibir isnâd ediyorsun bana?
    Bak ben sana kibir isnâd etmiyorum, Fakat sen hâl dilinle kibrini kendin i'tirâf ediyorsun.
    Şöyle ki;
    1- Başkasına Kibir isnâd eden kişinin en büyük dayanağı nedir bilir misin? Kendini büyük görmesidir (Kibridir).
    O yüzden, başkasını kibirle suçlamaya ancak Allah'ın hakkı vardır. Çünkü Gerçekten Büyüktür.
    Kişi, Başkasına kibir isnâd etmese bile, tevâzû gösteresinde bulunması dahî yine kibrindendir.
    Kişinin kendi hakkında tevâzû iddiasında bulunması, gerçekte kibirliliktir. Zirâ kişinin kendi kendine tevâzu yakıştırması,
    Kendisini,, kendisinde gördüğü ve layık olduğunu düşündüğü yücelikten,, daha küçük gördüğünün ürünüdür(ki gerçek kibir de budur).

    O halde ne zaman kendine tevâzû yakıştırmasında bulunursan, o zaman gerçek mütekebbir (büyüklük taslayan)sın.
    O yüzden Alçak gönüllülüğe vesile olan bir günah, kişinin kendini büyük ve saygın görmesine vesile olan bir taattan daha üstündür.


    2- Kendinde bir varlık görmeyen aslâ başkasına kibir isnâd etmez. edemez. Havaya dokun bakalım dokunabilcek misin?
    Edep sâhibi ârif kişi yediği tokadın sâhibini aramaz (sâhibini görmez), yediği tokadın sebebini araştırır.

     

    3- Burada senin ve herkesin yazılarına alıntı yaparak cevap veriyorum.
    Çünkü kimsenin zât'ını küçümsemiyorum, Fikirlerini ve kötü sıfatlarını elbette küçümsüyorum. Çünkü benim dînim azîzdir. Alçaklara gâlibtir.
    Alıntıyla cevap veriyorum çünkü  Alıntıyla konuşmak, yüzyüze konuşurken Muhatabın gözüne bakmak gibidir.


    Sen ise uyarılarıma rağmen tek başına nutuk çekmeye devâm ediyorsun

    Çünkü Cevaba tahammülün yok, Cevâba niye tahammülün yok, yenik düşmeye tahammülün yok, Yenik düşmeye niye tahammülün yok? Cevâbı senin suçlamanda gizli.

    Benim seni kibirlilikle suçlamama gerek yok ki sen her verdiğin alıntısız cevapta,  Cevaptan önce kibrinle geliyorsun.

    Benim cevâba lâyık olmadığımı düşünerek alıntı yapmıyorsan fikirlerime niye cevap veriyorsun?
    Şerrimden korktuğun için alıntı yapmıyorsan yine şahsını İslâmdan azîz görme vartasına düşüyorsun.
    Alıntısız cevap yazan mı yoksa alıntıyla cevap veren mi daha çok kibre isnâd edilebilir.

    4- Konu nerden nereye geldi farkında mısın? Buralara neden geldi biliyor musun?
    Halbuki, sorduğum soruya cevap verebilseydin, bana kibir isnâd ederek yan çizmene gerek kalmayacaktı.

    Hz. Îsâ her mu'cîzesinde sözlü olarak Allah'tan izin mi istiyordu. Varlığı zâten mu'cîze olan bu kul, her oturduğunda ve kalktığında Allah'tan izin mi istiyordu?
    Hadi deki "evet izin istiyordu" yoksa, senin kabuk âlimlerinden öğrendiğin bilgilere göre izin almadan yaratırsa "şirk olur" değil mi?
    Çok merâk ediyorum, Hz. Îsâ, Allah'ın dilinden konuşunca (Doğduğum gün ve öldüğüm gün ve... bana selâm olsun) şirk olmuyor da
    Hallâc-ı Mansûr hazretleri Allah'ın dilinden konuşunca (Ene'l Hakk) niye şirk oluyor?
    Hz. Mansûr'un Kerâmetleri yok mu? Onun da Allah'ın izniyle çok kerâmetleri var. 
    Kendini müslümân zannederken, Îsâ'yı çarmıha geren yahûdîlerin konumuna düşmekten korkmuyor musun?
    Demek ki korkmuyorsun ki Evliyâ hakkında "Ne idiğü belirsiz" diyebiliyorsun.
    Hz. Îsâ'yı çarmıha gerenler de Kabuk âlimiydi, Onlar da hazrete "ne idüğü belirsiz" gözüyle bakıyorlardı.

    Evet, konu buralardan geldi kibir meselesine,, neden kibir mes'elesine geldi sence, ilk 4 maddeyle birlikte bir düşün bakalım.
    Benim en sevmediğim insânlar,, dış yüzden tevâzu elbisesi giyip kalbiyle böbürlenen insâmnlardır.

    5- Hâlini beyânda,,  Ledünnî ilme dâir bir işâretle bu dört maddeyi perçinliyelim. 

    Aklî ilimlerin hepsi şüphelidir. Ledünnî ilim ise akla pek uymaz. Ama yanılma payı yoktur. Kesinlik arzeder.
    Aşağıda demişsin ki;
     

     
    Bana "kibir" isnâd ettiğin aynı cümlede yine bana "kardeşim" demişsin.
    Sen, Bin sene de Tefsîr kitabı okusan. Kulların dilinden aynı zamânda Hakk'ın da konuştuğunu bilemessin.
    İdrâk edebilmen için kabuk âlimlerin jargonuyla ifâde edeyim;
    Senin dilinde kelîmeleri yaratan Allah'tır. O yaratmasa sen konuşamassın.
    Burayı anladın mı? Anladıysan şunu düşün;
    Senin dilinde kelîmeleri yaratan Allah seni kibirle kardeş yapmış.
    Kibir isnâd ettiğin kişiye kardeşim demen, hâl lisânı ile kibirle kardeş olduğunu göstermektedir.

     

     
    Valla dilim tutuldu.
    Senin gibi kendini bilmezi muhatab alan, vakit ayırıp cevap veren kendimden utandım.
    Şimdi kibre girdiğimi kabul ediyorum.
    Sen boşuna tefsîr okumuşsun.
    Senin karşına bugün peygamberler gelse, Evliyâyı inkâr ettiğin gibi kesinlikle bi çırpıda  onları da inkâr edersin.

     

     


    Seni okula kim kabul etti ki, kendi kendini mi talebe ta'yîn ediyorsun.

    Bu Kur'ân talebesi jargonu da kulağıma hiç yabancı gelmiyor.
    Fetöcü ya da nurs cu sünepelerden çıkarsan hiç şaşırmayacağım.

     


    Amerika'da bilgisayarın başında otururken zorla boğazını sıktığımı, cebren kafatasına irfân yüklemeye çalıştığımı mı tasavvur ediyorsun.


    Hz. Ömer'in hakedenlerin kafasını uçurmasından da rahatsız oluyor musun? olmuyor musun? Neden olmuyorsun?
    Hz. Ömer'e İ"slâm'da kafa kesmek yok." diyebiliyor musun?


    Evliyâya Ne idüğü belirsiz diyen birine, 
    Müslümânlara hakâret eden küfreden ateistlere,Tepeden bakmak,
    Allah'ın düşmânlarına buğzetmek,, hangi kanunda, hangi kitapta suç teşkîl ediyor? Sen hangi kitaptan bahsediyorsun? 

    Peki, Allah (c.c.) nasıl aşağılık olanları, "Belhum adal" diyerek aşağılıyor?

    Gördüğün gibi çok güzel süzülüp uçuyorsun ama konamıyorsun.

    O usül ve ahlâk öğütlerini Serengeti çayırları gibi hayvanat bahçelerinde değil de git daha uygun mekânlarda ver.
     

     

     

    :89:

     

     
    Yazdıklarına bakacak olursak,
    kibrin olmaması, âlimlik, şirkle karışık âzim hâllerden münezzehlik,
    Yüksek bir terbiye hâli

    bozukluktan korunmuşluk

     Ehl-i şerîat ve ehl-i Kur'ân olmak iddiâlarında bulunmuşsun.


    Vayy Babooo 
    Bize kibir isnâd edene bak.
    Ben bu kadar iddiâyı,,  
    Tevâzû kılıflı ardından parlayan kibri,, Bi Said-i Kürdî de Bir de Fetö de gördüm.
    MaşAllah çok benzeşiyorsunuz. 

    Ûstâdım ağzından bal akıyor, ömrüne gönlüne bereket..  lakin ledûn'ni bilgileri bu çapsızlara anlatmanı kıskanıyorum.ağzını burnunu dağıt ama ayılması için süt ikram etme.. soğuk su yeter.

     

     

×
×
  • Yeni Oluştur...