Jump to content

Kaz

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    196
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne Kaz kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. 33 dakika önce, anibal yazdı:

    Müslümandan başka ne bekliyorsun ki?

     

     

    Hala islam dairesinde olduğu için onun görüşünü çekemiyorlar, bunu tipik her şeye bidatçı yaklaşan müslüman davranışı olarak görüyorum geçmişten beri Türkiyede ne rezillik çıkıyorsa yine bu zihniyetten çıkıyor, müslüman üniversiteci zihniyet devlet paradigmasıyla uyuşmak zorundadır bu geçmişte de böyleydi nizamiye medreseleri batınilikle mücadele için kullanıldı o zamanlar saltanat vardı ve halkın itikadı taraftar bulmak için önemliydi o ülke için askere gidecek erkek nüfus demekti osmanlı iran arasındaki itikadi mücadele de eğitimle ilişkili, müslümanlarda eğitim demek ilim demek birincil olarak islamı tedris etmekle alakalı bir şey, halkın itikadının devletle uyumlu olması demokratik Türkiye cumhuriyetinde de oy demek olduğunu düşünüyorum çünkü bu zihniyet siyasi olarak birlik olmayı islamdan ayrı ve gayrı düşünemiyor dolayısıyla farklılıklar ana akımca dışlanıyor ve insanlar kamplaşıyor, umarım bu zihniyet aşılabilir.

  2. 4 dakika önce, acizlerdenbiri yazdı:

    Dinden çıkan öldürülmez diyen bir sürü "mikrofona konuşan kişi" de var

    Mürted islam ceza hukukuna göre öldürülür, uygulanmakta olan resmi görüş bizi ilgilendirir birilerinin mikrofonla ne dediği değil, müslüman ülkelerde kelle koltıkta yaşayan pek çok dinden çıkan insanlar var ve oradaki zihniyet yüzünden yaşadıkları yerden barışcıl bir biçimde hicret etmek zorunda kalıyorlar, müslümanlara göre de bu insanlar ülkelerinden kaçan vatanlarını sevmeyen insanlar olarak lanse ediliyor çünkü müslümanlar gittikleri yerde her şeyi ele geçirmeye çalışıyorlar, bugün avrupanın problemi mürtedler değil daha kendi ülkelerinden memnun olmadığı için avrupaya göç eden müslümanlar olabilir yine bu müslümanlar aynı zihniyette ısrar ederek sosyolojik problemler fesatlar çıkarmaktadırlar mürtedi öldürmeyi geçelim fransada bir öğretmenin kafasını kesmek suretiyle yaşam hakkından mahrum ettiler hem de kendi ülkesinde yazık değil mi? mürted için önce islama dönmesi beklenir dönmezse öldürülür aşağı yukarı mihne hadisesinde mutezilenin zorla halkıl kuranı kabul ettirmeye çalışması gibi emri bil maruf nehyi anil münker ilkesine dayalı herkes müslüman olmak zorundadır irtidat eden cahiliye içindedir cahilliğini bile bilmez bu yüzden önce uyarılır müslüman olmazsa öldürülür o ülkede sahip olduğu mülkünü miras dahi bırakamaz devlet bu şahsın mülküne ganimet olarak el koyabilir.

  3. Twitterdan kendisine linç kampanyası düzenlenmiş olması türkiyede akademi için oldukça endişe verici bir durum, çeşitli twitlere göz attığımda böyle ilahiyatçı istemiyoruz gibi ifadeler var akademi demek özgür düşünce ortamı demektir başkalarının fikirlerine saygı duymak demektir bu akademiden olmayan insanların ve zihinlerin kavrayabileceği bir şey değildir kimse kimsenin keyfine göre ilahiyatçı olmak zorunda değil bunun tutarlı bir yanı da yok, akademide akademisyen olmak bir emek gerektirir buna rağmen onun ihraç edilip devletten maaş almaması gerektiğini söyleyen insanlar var bu kesinlikle adil bir söylem değil, islamı rant kapısı haline getirmiş birilerinin artık kim olduklarını bilmiyorum belki okumuşsunuzdur onun ekmek yediği alana ihanet ettiğini söylemesi insanın aklında gerçekten soru işaretleri uyandırıyor bir insan özgürce işini yapamaz mı? ilahiyat alanında çalışan birinin kendi görüşleri olabilir ve kimse bundan dolayı yargılanamaz bu fikir hürriyetine aykırıdır, bir takım hocaların kendi tribünlerindeki fanatiklerini gaza getirmesi akademiye müdahale edicidir, müslümanların twitter üzerinden düşmanca tavırları korkutucudur, böyle şeyleri okudukça kanım donuyor.

  4. 56 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

    siz muslumanlardan  daha mı  iyi bileceksiniz?

    estağfirullah, sanırım diyecek başka bir şey bulamadınız, siz dininizi tebliğ ettiğiniz sürece benim de fikrimi beyan etme özgürlüğüm var, dinin bilgi boyutu hakkında yeterliliğim olduğu kadar konuşurum, motivasyonum müslümanlardan farklı olsa da islamı ve müslümanları daha çok öğrenmeye çalışıyorum.

  5. Kurandaki hükmi ayetler bilimselliğe yönelik değil hukukiliğe yönelik toplumsal hayatı düzenlemeyi amaçlamış ayetlerdir o dönemin tarihselliğinden bağımsız günümüz müslümanının bugünün şartlarında kuran ayetlerine batıni anlamlar yüklemesi sözde bilimsel tefsir veya kuranın faziletleri olarak öne çıkmaktadır, bugünün batıniliği mistiklikle değil bilimsellikle öne çıkıyor ve kurandaki ayetlere döneminden bağımsız derin anlamlar yüklemeye çalışıyor ve buna kuranın evrenselliği, Allah'ın ilmi gibi yakıştırmalarda bulunuluyor, çünkü siz kuranı çok seviyorsunuz ve ona inanmak için müthiş bir hüsn-ü zan ile işinize gelen her anlamı çıkarabilirsiniz birilerinin sizi frenlemesi gerek, kuran hala bugüne hitap ediyorsa bunun sebebi evrensel olması değildir, bu bizim ilkelliğimiz ve iğdiş edilmiş zihinlerimizdendir, bizim gericiliğimizle var olmaktadır , dinin tebliğ mekanizması da bu düzeni korumak için vardır, bidat kültürü de bunu destekler.

  6. Bizim batıl olarak gördüğümüz her türlü dini uygulamalar ve öğretiler teistler için güç ve ilham verici unsurlardır, beyinleri binbir hurafeyle dolu bu insanlar ateistlere önce sorun merkezli yaklaşmakta haliyle ateizmi anlayamamaktadırlar müslümanlar devamlı ibadetinde kuranında ve beş vakit namazında insanlar olduklarından ve pratikte ateist bir şekilde bir gün dahi geçirmediklerinden sadece teorik olarak ateizmi bilmeleri yeterli olmuyor güvenli konfor alanlarında yaşamanın çekiciliğinden ayrılamıyorlar böylelikle güvende kalıyorlar, sistemde insanları bu yönde kalıplaştırmaya devam ediyor bu böyle devam ederse dinden çıkmak veya en baştan dinsiz olmak ateistler için problemli bir durum olmaya devam edecek çünkü aynı dinden insanların homojen ortamlarına maruz kalıyoruz ve şeriatları doğal dışlayıcı görevini üstleniyor ya bizdensin ya değilsin anlayışı baskın geliyor dolayısıyla ateizm toplumsal bir başkaldırışa da işaret eder onların çok hoşgörülü toplumlarında bizim psikolojik olarak rahat olmamız zor tebüğe katılmayan sahabilere bakın, düşünsenize islami bir toplumda islami amaçlarla bir savaş çıksa biz de o toplumda olduğumuz için o amaçlar uğruna savaşmak zorunda mıyız? laiklik öne sürülerek bu yapılabilir ama böyle bir toplumda böyle bir laiklik olmayadursun, çoğunluk müslümansa belki de şeriat gelmeli dersek bu daha tehlikeli yine aynı toplumda ateistler asimile olsun diye ateistlerle kız alış verişinde bile bulunulmamakta bununla beraber müslüman erkeklere helal sınırları geniş olduğundan müslüman yapar evleniriz modundalar sonuçta aydın bir neslin yetişmesi dirençle karşılaşıyor.

  7. 20 saat önce, RadikalKemalist yazdı:

    Görünce hiç şaşırmamıştım. Zira gerçek bir Müslüman Türk düşmanı olur.

    türk-bayrağı-caiz-değil-diyen-islamcı-site_1970461_m (1).jpg

    Bundan oldukça şüpheliyim bayrağındaki sembollerden istiklal marşına kadar islami olan bir devletin müslümanının türk düşmanı olması ancak ahmaklık olabilir, teorik olarak gerçek islam diye bir şeyden bahsetmek mümkün değil, mezhepsel farklılıklar var ama yaptığın islama saldırmak için aralarındaki cahillerin aptallıklarını gerçek islam söylemiyle ifade etmek olabilir dezavantajlarıyla birlikte kutuplaşmayı getirir, etik değildir. Bu ülke kurulurken din motivasyonel olarak rol oynadı bu inkar edilemez sonuçta bu savaşta türkiye için savaşıldı başarıyı kimin üstlendiği ise günümüzde problemli bir durumdur ona bakarsan böyle bir bayrak ve maaş tarihsel olarak mümkünken tabiri caizse ateizm için caiz midir? veya ateizm için caiz caiz değil diye bir şey olabilir mi?, bu ülkede farklılıklar söz konusu... daha fazlası için birinci ve ikinci tbmm başlıklarına göz atılabilir.

  8. On 04.10.2015 at 04:18, Emrh91 yazdı:

    Ve tüm bu mantıksız durumu bir mantık çerçevesine oturtmaya çalışıyordum. Aklıma ilk Truman Show isimli film ve BBG evi gibi yarışma programları geliyordu. Sanki bir deney faresiydim ve birileri bilerek etkide bulunuyor, bunun sonucunda da tepkimi incelemeye çalışıyordu. Bütün bunlar tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleşiyordu. Bu şekilde bir düşünce ile bu mantıksızlığı kendime izah etme zorunluluğunu hissetmeye başlamıştım.

    Bu düşüncene gerçekçilikle karşı çıkmalısın bu film çekilmeden önce de her şey aynıydı, westworld ve blackmirror tarzı diziler de bazı insanlar üzerinde izlemesi güvenli olmayan yapımlar olabilir, nerede yüzelsel olmanız gerektiğini bilmelisiniz bu sadece bir film hayalet diye bir şey yoktur.

     

    On 04.10.2015 at 04:18, Emrh91 yazdı:

    Facebook'da ki yapılan her paylaşımı üstüme alınıyordum

    Sen de o facebook paylaşımını gören sıradan bir insansın ama facebookta birine bir şey ima etmek için paylaşımda bulunan insanlar da var ancak bunlar senin için bilgi niteliğinde olmasın hatta facebookunu kapat sosyal medyadan gerçek hayata yönelmelisin.

     

    On 04.10.2015 at 04:18, Emrh91 yazdı:

    21 yaşımdaydım ve bir kadın sevmiştim. Arada biraz yaş farkı vardı. Bunu sorun etmemiştim. Ama bir türlü de tam olarak açılabilmiş değildim. Aşk bende platonik olarak gelişti. Bu beni şiire yöneltti ve yüzü aşkın şiir yazdım. Her yazdığımı da internet üzerinde aşık olduğum kadına yolladım. Farketmiş olacak ki benimle olan insani ilişkisini kesti. Bu beni depresyona yöneltti, ama şiir yazmayı da bir türlü bırakmıyordum. Bir şekil de aşırı duygusallaşmıştım.

    Başkalarına karşı hissettiklerini çok ciddiye alma, karşındaki kişi de kendine uyucak birini arıyor sonuçta ve o sen olmayabilirsin, eğer batan bir hisseye para yatırmaya devam edersen ne olur sen düşün, gözünde büyütme başkasına yürü veya sevgili bulmayı zorunluluk olarak düşünme, truman şov izleyeceğine bence two and a half men serisini izlemelisin biraz kafan dağılabilir.

  9. On 11.08.2020 at 11:29, RadikalKemalist yazdı:

    Ülkemizdeki hızla artan Arap ve Kürt oranı beni ve benim gibi vatansever Türkleri endişelendiriyor. Böyle giderse yakın gelecekte Türkiye Cumhuriyeti Türklerin ülkesi olmaktan çıkıp Arap ve Kürt federasyonlarından oluşan bir ülke haline gelecek.

     

    Bu kötü gidişatın önüne geçmek için AKP'den kurtulur kurtulmaz uygulanacak şöyle bir proje aklıma geliyor:

     

    Diyorum ki başka ülkelerden Suriye Türkmenleri, İran Azerileri ya da Doğu Türkistanlılar gibi Türk kökenli olan göçmenler getirip bunları Doğu illerine yerleştirsek nasıl olur? 

     

    Evet oldukça masraflı bir iş olur ama uzun vadede kesinlikle Türkiye'nin yararına olacaktır. 

     

    Siz ne düşünüyorsunuz?

    Göçler sosyolojik problemleri beraberinde getirir, ülkemizdeki arapların ve kürtlerin ülkeyi bölebilecek güce ve konuma sahip olduklarından hatta böyle bir öncelikleri olduğundan şüpheliyim, insanlar daha çok hayatta kalmakla meşgul, milliyetçiliğin siyasi bir öncelik olmaktan çok bir aidiyet olarak sürmesi toplum için daha iyidir, toplum daha heterojenleşse de hala toplumdur, her alt kimlik bölücülük demek değildir, önemli olan refah düzeyini artırmak çocukça bölücülük düşüncelerine kapılmadan.

  10. On 09.08.2020 at 22:08, RadikalKemalist yazdı:

    Kadınlar mazoşist olduğu için İslam'dan hoşlanıyor olabilir. Gerçi erkekler de hızla Müslüman olsa bir şey değişmez. Bir şeyin artıyor olması onu doğrulamaz. 

    Bunu daha teknik olarak düşünürsek dediğiniz yanlış hristiyanlık daha çileci bir anlayışa sahipken aşırı fırkalar hariç islamda dünyevi hayat önemsenir, eğer din psikolojisi, tasavvuf ve islam tarihi üzerine okumalar yaparsanız tam olarak dediğimi anlarsınız, bu dediklerimin tamamı türkçe ulaşılabilir, kadınlar mazoşist demeniz de yanlış.

  11. Bu tartışmada tansiyon biraz fazla yükselmedi mi, dindarlar her şeyi inanmak istedikleri şekilde anlamaya çalışırlar tanrıyla aralarındaki bağ gereği bunu yaparlar bir de belli bir yaşa ulaşmış insanların fikirleri çok zor değişir bu yüzden yazarken soğukkanlı olmak veya hiç yazmamak daha iyi..

    Ateistler dindeki çarpıtmaları istismar etmez, öncelikle Bay Akçay mezhep kurucularının mutlaka sınırlarını belirlediği bir kitap olmak zorundadır fikirleriniz forumlardaki dağınık mesajlardan ibaret olamaz aksi takdirde görüşünüz yok hükmündedir bakın maturidiye tevhid kitabını yazmış, diğer mezheplere bakın görüşlerini kitaplaştırırlar, tarihsel dönemden uzaklaşıldığı ölçüde istisnasız herkes o dönemin dininden uzaklaşır, o çarpıtma dediğin şeyler üzerine çalışmadıysan bu seni bilgisiz yapar üstüne üstlük bu zamana kadar ortaya bir çalışma koyduğunuz yok, gelenek deyip geçen kurandaki din görüşündeyseniz onu savunabilmek için kelam bilmek zorundasınız sonra kendi kelam anlayışınızı geliştirirsiniz, geleneğe karşı çıkmak için geleneği bilmek gerekiyor yoksa önyargılısınız, geleneği boşver diyenler de genellikle önyargı dağıtırlar oysa en köklü anlayış odur ve muhatap da gelenektir.

  12. 3 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

     

     

    İnsanlardan başka karar verecek uzaylılar filan mı var ki

    uzaylılar karar verecek diyeyim,

    insanlar karar verecek demiyeyim?

     

    daha açık olayım rey ehli de amele yönelik fetva verirken dini bir dayanağa ihtiyaç duyar, yoksa kendi hevanızdan konuştuğunuz anlaşılabilir. Kuranda gece, gündüz ve bunların bölümleri, güneşin hareketleri ve fecrin durumuna göre ibadet vakitleri belirlenmiştir kutuplara doğru gidildikçe daha önceki iletimde yukarıda belirttiğim durumlar meydana geliyor namaz için pek problem teşkil etmese de oruç için problem teşkil edecek uzunlukta ve nakile dayanıldığı takdirde söz ettiğim ibadet vakitleriyle ilgili kavramlar dikkate alınır bunlar size göre allahtan farz niteliğindedir ve devamlı allah siz anlayasanız diye ayetlerimizi uzunca açıklıyoruz diyor. Allah gücünün yetmeyeni farz kılar mı islamda tartışmalıdır ama kılmaz dediğini varsayalım o zaman neden coğrafi şartlara bağlı olarak allah oruç vaktini bazı insanlar için uzatıyor oldukça adaletsiz bunla ilgili bir gazete haberinin linkini bırakayım, kutuplarda zaten tutulmaz allahın farzının sınırlarını bir insanın yeniden belirlemesi uğraşı dini değildir ve nakli aşar, bir ateist olarak böyle bir dini uğraş içine girilmesini zorlama buluyorum. Kutuplara gittin 24 saate namazları paylaştırdın çünkü 24 saatte 5 vakit namaz kılınması tüm müslümanların yaptığı bir şey ama bir yerde 24 saat gündüzse o nakle vurgularsam allahın kelamına uymaz. Uzaylılar olsaydı  sizden daha büyük problemimiz olurdu hasan bey.

  13. 20 saat önce, Hasan Akçay yazdı:

    Sabah namazı

    gündüzün sabahki ucuna yakın

    gece saatlerinde kılınır.

     

    Akşam namazı 

    gündüzün akşamki ucuna yakın

    gece saatlerinde.

     

    Orucun günlük uygulaması da bu anlara göredir

    yani oruç 

    gecenin karanlığı dağılıp ak ip kara ipten seçilir hale geldiği anda başlar,

    gündüzün akşamki ucuna kadar yani gün batımına kadar sürer.

     

    Kutuplarda bu süre o kadar uzundur ki

    müminler o uzun sürede oruçlu kalamaz, ölürler;

    Allah o yüzden örneğin 23:62'de şöyle der:

     

    Biz

    hiç kimseye

    gücünün üstünde yük yüklemeyiz.

    Ve lâ nükellifu nefsen illa vüs'ahâ. 

     

    Allah'ın hükmüdür bu,farzdır. "6 ay yemeksizin içmeksizin oruçlu durun!" demiyor Allah, "Ölün!" demiyor. Sevgili teflon'un o çıkarımı yanlış.

     

    Dünyanın o bölgelerinde

    orucun

    başlama anı şudur,

    sona erme anu budur diye Kuran'da bir hüküm, bir karar yok. 

    O halde kararı insanlar verecek; insanları Allah yetkilendirmiş. 

     

     

    kuranda namaz vakitlenmiş bir ibadettir ve vakitleri de güneşin hareketlerine göre kuranda bahsedilmiştir kutuplarda orucun vakti uzarken namazlar arası sürede buna bağlı olarak uzar namaz açısından rahat ama oruçta meydan okuyucu bir zorlukta. Bu problemin sebebi islam dininde orucun belli vakitler arasında açlık ve cinsellilkten kendini alıkoyma olarak tanımlanmasıdır eğer hristiyan tipi bir oruç olsaydı vakitlenmiş olsa da tüm gıdaları kapsamadığından sorun yaratmayacaktı, müslümanlar namaz ve oruç vakitlerini o kadar ciddiye aldılar ki astronomik faaliyetlerini dahi dini sebep motivasyonlarla yaptılar hal böyleyken vaktin önemsizliği iddia edilemez, allah kimseye aşan sorumluluk yüklemez bu ayetle bağdaştırıp işi kurtarırım diyebilirsin ama işe yaramaz çünkü bu ayetin böyle bir yere çıkacağı beklenebilir bir şey değildi basitçe hastaysan oruç tutma demek o ayet için daha basit ama kutuplar işin içine girince iş apaçık bir dinden beklenenden daha kompleks bir hale geliyor saçmalaşıyor bu benim düşüncem, insanlar kararı verecek diyorsanız bunu teolojik olarak destekleyecek bir şey getirirseniz müslüman okuyucularınız için iyi olur. Muhammed islam dinini getirirken bu kadar derin düşünmemiş bu tip durumları hesaplamamış olamaz mı?

  14. On 03.07.2020 at 23:02, Yeni Üye yazdı:

    İnsanı tanımak ve bilmek istiyorsanız kutsal kitaplara kulak tıkayamazsınız.

     

    İnsan iyi ile kötüyü bilme ağacının meyvesini yedi. O yüzden insanın görevi iyi ile kötüyü ayırt etmektir. İyiyi yaşamadan ve ona şahitlik etmeden kötüyü de yaşamadan ve ona şahitlik etmeden ikisini tefrik edemezsin. İşte yeryüzü insan için buna yönelik bir sahne. O yüzden içinizde yer alan tanrıdan üflenmiş, yükseklere ait ruh yeryüzünü ve onun düzenini mükemmel değil vahşice buluyor. Zaten melekler tanrıya itiraz ederken orada fesat çıkaracak ve kan dökecek bir düzen mi kuracaksın? Bir mahluk mu yaratacaksın diyor.

    İnsan iyiyi ve kötüyü bilme ağacının meyvesini yiyince çıplak oldugunu fark etti. insandan başka hiç bir canlı çıplak olduğunu fark etti mi? Bu çıplaklığı yapraklarla örtmeye çalıştı. Bütün hayatımız aslında çıplak olduğumuzun bilinci ve onu örtmeye yönelik çabalardan ibaret. Ama o çıplaklık ölüp Tanrıya kavuşmadan örtülmez. 

    İnsanı bilecekseniz böyle bilin. değilse bildiğiniz insan olmaz, hayvan olur.

    İyiyi ve kötüyü bilme ağacını yediyse iyi ve kötüyü tecrübe etmeden de bilebilir çünkü meyvenin işlevinin bu olması beklenir. Her din ve ideoloji her insanda bir başkalaşmaya uğrar insan hayatta kalabileceği ölçüde ona ayak uydurmayı başarır doğası gereği kendini dini veya ideolojiyi benimserken kendini de korur ama ondan uzaklaştığını bilmesi veya kabul etmesi gereksizdir çünkü ait olduğu sürüyü de düşünmek zorundadır iyiyi ve kötüyü bilme ağacından yedikten sonra o sürüde yalnız olduğunu anlarsa bir, başka bir sürü bulması gerekir, iki, mecburen aralarında onlardan biri gibi rol yapması gerekir ve baskın güce teslim olur(bu islamın ilk dönemlerinde bir an bile inanmadığını söyleyen toplum üyelerine, ridde olaylarına karışanlara atfendir bir de kimin hicreti ne içinse hadisine de atfen çünkü adam kendi yalanına inanılmasını başka kişiler üzerinden sağlamış birini kandırırsan diğeri de onu örnek alır şeklinde ), hikayenin devamında adem çıplak olduğunu farkediyor ve pişman oluyor sürüde yalnız olan biri de yalnızlaştığını bilir ve bundan pişmanlık duyar. İnsan yaptıklarının sonuçlarından pişmanlık duyar, yapmış olmanın kendisinden pişman olmaz yani samimi bir pişmanlık yoktur hikayede de pişmanlık tanrıya yöneltilmiştir insana mal edilemez, yasak cezbedicidir tanrıda da elmayı yasaklayarak insanın cezbini uyandırmıştır bundan dolayı suçludur.

  15. Müslüman bir komutanın yapması gereken inananları tapınaklarında inandıklarıyla baş başa bırakmasıdır ama orası abidevi şehrin merkezinde bir yerde olduğu için aynı zamanda hristiyanlara kalsa misyonerlik faaliyetlerine devam edeceklerinden camiye çevirmişler bu durumda islam hoşgörü dini midir sorgulanmaya açık hale geliyor adamları ibadet ettikleri kiliselerinden çıkarmışlar günümüzde de o çok beğendikleri kilise bütün camilerini etkilemiş durrumda, yine müslümanların endülüse geçişi muazzam bir biçimde vaaz edilirken oraya gidip başkalarını yurdundan çıkardıklarını kimsenin söylediği yok sonra orada en başta hak iddia etmeye hakları varmış gibi oradan trajik bir biçimde çıkarılmaları anlatılır bana kalsa din hep siyasete alet oluyor sonra aman din siyasete alet olmasın o kıymetlimizdir en temiz olandır edebiyatı yapılıyor oysa senin iberyada ne işin vardı? bizim anadoluda ne işimiz var? bunlar saçma bir soru olduğu gibi hiç birimizin masumu oynamamıza gerek yok, çağ neyi gerektiriyorsa onu yapıyoruz.

  16. 17 saat önce, anibal yazdı:

     

    Şeriat, halifelik falan ilan edebilmek için, en az bir %70 oy desteği gerek. Olay kanunla falan alakalı değil. Şöyle ki, ne oluyor diyen herkesin başına en az iki kişi çullanabilmeli. Bu olmazsa, bu iş başarılamaz, tipik bir devrim kaidesidir, bkz: Bolşevik devrimi öncesi yapılan tatbikatlar falan. 

     

    Bunlar, belki katakülleye getirip bunu seçimle falan yapmaya çıkabilirlerdi. Ama o devirde geçti, artık öyle kafalarına göre anayasa değiştirtecek çoğunlukları yok. 

     

    En komik olanı ise şu. Bu angutlar, en zayıf dönemlerinde, en güçlü iken yapmaları gereken hamleleri yapmaya çıkıyorlar. Gerçi bu, Hitlerin ruslara savaş ilan etmesine benziyor. Aa yanlış zamandı, yanlış karardı falan filan bir sürü şey denebilir rusya saldırısı için; ama Hitlerin yapabileceği başka bir şeyde yoktu. Bu da öyle bir şey. AKP, ekonomik falan flan olarak sıçtığının farkında. En bir göğe çıkardıkları sağlık reformu falanda patlamış halde, yakında sonuçları görmeye başlarsınız. Elinde sadece böyle goygoysal mevzular kalıyor, fakat bunların tabanda karşılık bulması mümkün değil. Sonuç olarak, çırpınığ boğuluyor AKP ve siyasal islam işte.

     

    Düşünün bakalım, hadi hilafet ilan ettiniz, dediniz Tayyip halife.. Kim kazır, kim şeyinin kılına takar? Irak'mı, Pakistan mı? Araplar hemen gelip tilavet ederek biat mı ediverecekler? Kim kazıyacak, kim takacak senin hilafetini? IŞİD'de hilafet, liderleri de kendini halife ilan etmişti, eeee, ne oldu sonra? 

     

     

    size katılıyorum ben de lafın gelişi yazdım yazdıklarımı, en oy kaybettikleri dönemde en güçlüyken yapmaları gerektiklerini yapıyorlar ama sonuçta güç için iktidar olmak yetiyor. Ekonomi düşerse iktidarlar sallanır her ne kadar manevi unsurlarla üstü kapatılmaya çalışılsa da, ayasofya da yarattıkları kalabalıkla biz hala güçlüyüz demeye çalışıyorlar bu bir gövde gösterisiydi.

  17. İzniktekine de bir minare dikmişler cami olmuş tamamen ekonomikliğe ve kullanılışlılığa yönelik ama oranın camiye dönüştürülmesinde orjinallik yok cami diye sahip çıkıyorlar bununla birlikte müslümanlarda hristiyanlara benzemek hoş görülmez ancak en başta ayasofya da kiliseydi, kubbeli kubbesiz farketmemiş minare dikmişler cami olmuş, sonra da geliştirip o tarz mabedler yapmışlar.

  18. Ayasofyayı dışında harabeye dönen pek çok kilise var türkiyede, bu kiliselerden müze olarak faaliyet gösterenler resterasyon görmekle birlikte bunlar dışındakiler terkedilmiş harabeye dönen mekanlar haline gelmişler hala da çürüyorlar, fatihin istanbulun en görkemli yapısını kendi inandığı dinin camisine dönüştürmemesi akıl alır olmazdı, böylelikle orası camiye dönüştürülerek aktif bir islam ibadet ve tebliğ merkezi haline gelmiştir. Bu yapılarla uğraşsan ayrı bir dert terk etsen ayrı bir dert müze yapsan pasif olarak hala yaşamasına yardım ediyorsun, terketsen devletin dini otoritesi kalmayacak desteklesen laiklik aleyhine dinselleşme oluyor.

  19. On 24.07.2020 at 15:30, Smile Buddha yazdı:

    http://www.haberyuzdeyuz.com/politika/erdogan-halife-ilan-edilecek-h23249.html

    100 yıllık gizli anlaşmalar  gereği halifelik ilan edilemiyormuş gibi söylentiler duyuyordum.

    Bu gidişle gerçek olacak. :)

    Ayasofyada cami olarak kullanıma açıldı zaten.

     

     

     

    Halifelik ilan edilirse uygulamalı olarak şeriatın gelmesi de gerekir bu durum farklı dengeler barındıran türkiye için endişe verici olacaktır, seçimlerde zarar ettikleri dönemde iktidar süreleri içinde kopartabileceklerini kopartmaya çalışıyorlar bu belki kalıcıklarından şüphe içinde olduklarındandır ama ne olursa olsun bence karşılarındaki muhalefetin zoraki alternatif olmaktan öte gidebildiği yok. Şeriata dönersek o zaman türkiye gayrimüslüm unsurlar için nefes alınmaz bir yer olabilir, bu saatten sonra bir de cizye mi vereceğiz mesela.

  20. On 09.06.2020 at 21:59, Hubble_ yazdı:

    Her insan ateist doğar  sonradan anası babası çevresi hangi dine inanıyorsa o din empoze edilir. Yani sonuç olarak insanın fıtratında herhangi bir inanç yoktur. Dolayısıyla ''sen eskiden'' diye başlayan cümlenin en eskisine gidersen tanrısızlık görürüz. Bu tarihte de böyle olmuştur tanrılar sonradan yaratılmıştır. İnsanlar anlamlandıramadıkları her şeye bir tanrı uydurmuşlar. Yani bu müslüman argümanı baştan hatalı.

    https://en.wikipedia.org/wiki/God_of_the_gaps

    bu döngünün nereye varacağını insanlık görüp kaydetmeye devam edecektir.

  21. 19 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    pornografinin melek gibi bir adamı tecavüzcü bir seri katile dönüştürmesi
    suçun günahın tercih edildiğinin kanıtı

     

    tecavüzcü ve pedofili yaratılmıyor sonradan tercih ile olunuyor

    İnsanlar suç işler işlediğinde eylemlerinin sonuçlarına katlanırlar cezalarını çekerler ölmeden önce süreç hakkında bilgilendirmeler ortaya koyması doğrulandıktan sonra makul bir davranış olarak düşünülebilir.

    20 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Kur'an-ı Kerim  ırzlarınızı koruyundan önce bakışlarınızı kısın der.bakışlarınızı koruyun der
    islam adeta harama bakmayı göz zinası sayar

    Ancak suça engel olmak için toplumun duygularını sistamatik olarak bastırma yoluna gitmekten ve buna takva demekten bahsedersek gerçeğe gözlerimizi kapamış oluruz. Cinsellik bir tabu haline getirilmesi mi tecavüz vakalarını artırır serbestiyeti mi? önce bunu anlamak gerekir. Seksi zina olarak tanımlayıp ne başarılmaya çalışılıyor anlamış değilim insanlar birbirine yakınlaşmaya muhtaçtır, ne yazık ki bazı müslümanlar için o takva dediğiniz takva pornodadır durumuna da evrilebiliyor dolayısıyla toplumda dini kurallara daha iyi riayet edilebiliyor. İnsanların birbirine yakınlaşması zina olarak tanımlandığında aralarında vuku bulmuş sevgi duygusu lekeleniyor günah aracılığıyla insanları iç çatışmaya yönlendirip psikolojilerini bozuyorsunuz din günahkarlarını şeytanlaştırıyor tövbe dinin yaptırım gücünü gölgelerken tanrının merhameti ve azabı takva söylemleriyle kırbaç gibi insanlara sunuluyor insanları iki arada bir derede tutmak için doğal olmayan bir psikolojik konum bina ediliyor. Cinselliğin statüsünü hukuki olarak yerin dibine sokmak mı daha mantıklı yoksa bu realiteyi görmezden gelmeyip koşulları yükseltmek mi? bu durumun pornografi içinde geçerli olduğunu düşünüyorum. Bu arada suç işleyen insanlar olacaktır buna bir şey diyemiyorum.

  22. Bir müslümanın bir ateiste sen eskiden tanrıya inandıysan tanrıya inanmak senin fıtratında vardır/vardı ve sen şimdi fıtratından uzaklaştın demesi hakkında ne düşünüyorsunuz? bu soruda zamansallık ihmal edilmiyor mu? şimdi tanrı kavramına ateist bir tutum ve davranış içersinde olan birinin, tanrı deyince inanç tepkisi vermeyen birinin fıtratında tanrıya iman var mıdır? bana göre safsata olan bu argüman hakkında sizin de düşüncelerinizi öğrenmek istiyorum değerli ateistler, isteyen müslümanlar da ne demek istediklerini daha da açabilirler. Müslümanlar teorikte bir tartışma kazanmak için olağandışı fikirler üretiyorlar. İsteyen uzman olduğu alanda da bu konudan bahsetmek isteyebilir, burada da bu konu açılmış bulunsun.

  23. On 05.06.2020 at 21:42, Hasan Akçay yazdı:

    Kaz, niçin kavga ediyorsun benimle;

    müminim ben, düşmanın değilim

    ve sen ateistsin, düşmanım değil.

     

    Yani

    ateist olmak nasıl senin seçimin ve hakkınsa

    mümin olmak ta benim seçimim ve hakkım.

    Saldırmanın lüzumu yok, gerilmenin lüzumu yok;

    rahat ol.

     

    Kardeşim,

    ben "Kuran'daki islam"ın müslümanıyım;

    senin hışımla Kuran'a attığın suçlar ise Kuran'da yok, dolayısıyla bende yok.  

    Nûr 58 ve 59'a gönderme yaparak

    açıkladım önceki iletilerimde.

     

    Sen sadece bir kişiyi temsil ediyorsun, kurana atılan suçlar sözünü geçiyorum ben suç atmam bilimsel verilere dayanırım, ortadoğudan insanlar neden cinsel kimlikleri yüzünden göç ediyorlar el cevap avrupa ekonomik olarak güçlü olduğu için bu durum istismar ediliyor bu denerek resmen gerçeğin üstü örtülmeye çalışılıyor ancak bana göre siz insanların farklılıklarına saygı duymuyor ve bundan işkilleniyorsunuz ve mevcut düzeniniz de ister istemez böyle insan tipleri üretiyor yeterince endoktirine edemediğiniz insanlar yurtdışında ex-müslim topluluklarıyla başınıza dert oluyor neden çünkü mürtedlerin yaşama hakları sizin ülkelerinizde yok yine başka insanlara islamı şirin gibi göstermeye çalışan da belki sen değil ama sizin gibi insanlar. İslama giren birinde derece derece cehalet ilkesi işliyor kurandaki din radikalizmi yüzünden insanlar bildiğiniz yemlenip cezbedildiler bunu özellikle islam dinine yabancılara karşı kullanırsınız bu giriş aşaması sonra o girilen dindeki kurumsal, geleneksel ve diğer dini oluşumlarla karşılaşma aşaması var derinleşme aşamasından sonra bunun çıktığı kapı dini terkediş veya inanmak için inanmaktır. Benim kanım dini terkedişde düşünsellik etkiliyken imanda ise duygusallık etkilidir çünkü insanlar buna maruz kalıyor, siz insanları islamla sınırlamak isterken biz gerçekçilik ve özgürlük vaad ediyoruz ne var ki sizin vaadleriniz bize üstün geliyor. Şeriat devreye girdiğinde seçim ve hak yoktur mürtedler öldürülür bunun aksi söylenemez sen konforlu alanında rahatsın diye kimsenin rahat olması mümkün değil, kuranda ifade edildiği gibi allah müslümanların karşısındakilerin gönlüne korku salar bir takım insanlar bununla mutlu ve üstün hissediyor galibiyetin verdiği müthiş bir özgüven, ama bu canavarca.

    On 07.06.2020 at 08:22, Hasan Akçay yazdı:

     

     

    Hangi ayet uzaklaştırıyor

    erkekle kadının arasını;

    örneğin harem-selamlık hükmünü dile getiren ayet  

    hangi ayettir, Nûr 61 mi?

     

    Nûr 61:

     

    ...yemek yemeniz günah değildir

    kendi evlerinizde, 

    babalarınızın-annelerinizin evlerinde,

    erkek kardeşlerinizin-kız kardeşlerinizin evlerinde,

    amcalarınızın-halalarınızın evlerinde,

    dayılarınızın-teyzelerinizin evlerinde,

    anahtarlarına sahip olduğunuz evlerde,

    dostlarınızın evlerinde;

    topluca yemeniz de günah değildir ayrı ayrı yemeniz de...

     

    ... en te'kulû

    min buyûtikum

    ev buyûti âbâikum ev buyûti ummehâtikum

    ev buyûti iḣvânikum ev buyûti ehavâtikum

    ev buyûti a’mâmikum ev buyûti ammâtikum

    ev buyûti ahvâlikum ev buyûti hâlâtikum

    ev mâ melektum mefâtihahu

    ev sadîkikum

    leyse aleykum cunâhun en te'kulû cemî’an ev eştâtâ...

     

    ayrıntıda boğulma, siz dinciler ayet ayet konuşumaya bayılırsınız insanları ayrıntıyla meşgul ediyor ve ayatmaya çalışıyorsunuz eğer inançlıysan bunu yapmana hak veriyorum, ben bunun üzerinden konuşsam da tartışmanın nereye varacağını biliyorum belki de sen haklı çıkacaksın, bak işte bu kuranda yok gibi, kuranı temize çıkaralım bütün suçu müslümanlara yıkalım bu mentalite inanılmaz bir yıkımdır ve öyle devam etmektedir de belki henüz türkiye değil ancak çoğu islam ülkeleri aşırıya gitmektedir.

×
×
  • Yeni Oluştur...