Jump to content

insanevladi

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    31
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne insanevladi kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Kolay bir metin yazdığın için çözmesi de kolay oldu. Ben de sana aynı şekilde bir şey yazayım ama metin içindeki kelimeler daha az bilindik olsun. Hatta Osmanlıcada olduğu gibi medli hecelerin okutucu harflerini de yazayım. Telefondan yazdığım için uzatmalı hecelerin üzerine şapka koyamıyorum normal yazıyorum. 

    Haslm yh sr-i kuynd bladn gyr

    Grzm yh rh-i aşknd fnadn gyr

    Bir beyit bu yazdığım ve senin yazdığın kadar kolay çözülemeyecek eminim çünkü içinde arapça ve farsça kelimeler yoğunlukta 

     

     

  2. Lisan denilen şey seslerden meydana gelir. Eğer ağzından çıkan her sesin yazı olarak bir karşılığı varsa o yazı makbuldür. Eski yazının öğrenmekte en sıkıntı veren tarafı Arapça ve Farsça kelimelerde sesli harf kullanılmamasıdır. Eğer o yazan kelimeyi bilmiyorsan okuyamazsın. Tahminlerde bulunabilirsin. Hatta aynı harflerle yazılıp farklı okunan bir çok kelime vardır Arapça'da. Ama şu an kullandığımız yazıda böyle sıkıntılar olmuyor. Harf devrimi yapılırken bunlar düşünülmüştür muhtemelen. Bu arada dedesinin mezar taşını okuyamayan insanlar muhtemelen 150 evvel de okuyamayacaktı. Çünkü okuma yazma bilmiyor olacaktı. Osmanlı kendi çağdaşları arasında muhtemelen en düşük okuma yazma oranına sabittir. En azından medeni olanlar arasında öyle. Hatta eğitim seviyesi en düşük olandır. Dindarların Osmanlı'ya bu kadar kutsiyet atfetmesini anlayamıyorum çünkü neresinden tutarsan elinde kalıyor. Ha bu demek değil cumhuriyetle her şey mükemmel oldu. Aceleyle ve düşünülmeden yapıldı bütün devrimler. Çok fazla yanlış yapıldı ama çok doğru şeyler de yapıldı. Bu arada taşıyıcı empati yapıyorum ve Müslüman olsam ben de Atatürk'ü sevmezdim 

  3. Öncelikle yanlış anlaşılmak istemiyorum. Cumhuriyet dönemi dil politikalarıyla alakalı eleştirilebilir çok fazla şey var ama harf inkılabı onlardan biri değil. O dönemde hemen hemen dünyanın bütün medeni ülkeleri Latin alfabesi kullanıyor. Sen de ülke olarak muasır medeniyetler seviyesine aday olduğunu iddia ediyorsun. Buraya kadar bence bir sıkıntı yok. Fakat güneş dil teorisi veya Türk tarih tezi gibi hiç bir bilimsel değeri olmayan uydurmalara neden kimse ses çıkarmamış bunu anlamak güç. Dilde saflaşma adına yapılan kelime katliamı ve eskilerinin yerine uydurulan kelimelere neden biri çıkıp biz ne yapıyoruz dememiş hayret ediyorum. Bunları söyledim diye bazı arkadaşlar sinirlenebilir ama şahsi kanaatim bu. Arapça ve Türkçe kıyaslandığında Arapça çok daha zengin bir dil maalesef. Bunun sebebi de belli Türkçenin 1000 yıl boyunca duraklayıp yerinde sayması. Türkçenin Arapça ve Farsça gibi ritmik yapısı yoktur. O dillerde yazdığın gibi ahenkli şiir yazamazsın. Bazen Arapça'daki tek bir kelimeyi çevirmek için Türkçe bir cümle kurman gerekebilir. Velhasıl Türkçe de bu diller gibi gelişsin istiyoruz ama hiçbir dil böyle gökten inme bir şekilde zenginliğini kazanmamış. Sadece mutedil bir şekilde Türkçenin de artık şiirde, bilimde kullanılması gerektiği telkin edilse ve olağan seyrine bırakılsa Türkçe adına daha güzel şeyler olabilirdi. Zaten Türkçenin makus talihini cumhuriyetten 50 sene evvel düzeltmeye çalışmış yüzlerce aydın ve şair. 

  4. Eski yazıyı okuyabilmen için Arapça ve farsça bilgin yeterli olmalıdır. Bu dillerden gelen kelimeler kendi dil kurallarına göre yazılır. Türkçe kelimeler başka bir kurala göre yazılır. Bu da pedagojik açıdan büyük zorluklar çıkartır. Bazı uçuk iddialar doğru değil (osmanlıcanın 1 senede zor öğrenildiği vs.) ama yine de şu anda kullandığımız yazıyı öğrenmek elbette daha kolay. En azından arapça farsça kelimeleri yazarken sesli harf kullanılıyor. Cumhuriyetin temel prensipleri bellidir. Yeni ve güçlü bir ulusal kimlik, ardından bu kimliğin batı değerleriyle beraber aynı potada işlenmesi. Gazi paşaya çok derin saygım ve sevgim vardır. Birazcık olsun islamdan ve bağnazlıktan kurtulabildiyse bu millet onun sayesinde. Yeni cumhuriyet yeni sosyete diyerek yola çıkan insanlar pek tabii eskiye dair şeyleri silmeye çalışmak zorunda. Ama aradan bir asır geçtikten sonra hala aynı kafada gitmek ve bunlara düşmanlık beslemek bana saçma geliyor. Her ne kadar halka inmemiş olsa da eski dil şu an konuştuğumuz dilden bir kaç gömlek yukarıda. 

  5. 5 saat önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

    1-)Hayvanlar insanlar gibi  bilinç  seviyesini  sahip olmadığı için onlar acı  çekerlerde bunu algilamaz.Yani küçük  çocuk  veya hayvan aklı ermemesi açısından  cok benzerdir.Bu yüzden  ateistlerin  dediği  gibi acı  çekiyorlar  zulüm  görüyorlar  yaklaşımı  pek uygun değil. 

     

    2.cil cevap cokca tekrarlandi ama hatirlatayim; kendi mülkü olduğu için bu sekilde bir döngü  kurmasında  sanırım  bir problem  olmamalı.Yani sizin bile  bir malınız olsa onu istediğiniz gibi kullanabilirsiniz.

     

    3.Konunun  insan ciheti ise, tamamen kötülüğün  imtihan  için  olduğu  ve kötülük  olmasa iyiligin  kıymetinin  bilinemeyecek olmasiyla ilgili...


    1. yazdığın doğru değil gerçi ne demek istediğini de anlamadım ama üstteki videolarda seyrettiğin canlı bir şekilde parçalanan hayvanlar gerçek bir acı çekiyor. 
     

    2. Yani kendi mülkünde dilediğin gibi katliam vahşet yapabilirsin. Bütün sadistçe arzularını tatmin et ama kendi mülkün olduğu icin sıkıntı yok. Bravo süper mantık 


    3. Hani cennette sadece iyilik güzellik ve haz vardı? Şarap içip huri badeleyerek sonsuza kadar keyif çatacaktınız? Bu mantıkla cennetteki iyiliğin de bi anlamı kalmaz çünkü zıddı yok ve her şey zıddı ile kaim. Dünyada yaşanan bütün kötülüklerin altında tanrının parmağı vardır. Sonuçta iyiliğin yanında kötülüğü de yaratmış. Ve kötülüğü engelleyebilecek kadar kudretli iken kötülüğe müsade ediyor. 
     

     

     

  6. Muhsin Yazıcıoğlu cumhuriyet ilkelerini hiç bir zaman benimsememiş islamcı, şeriat sevdalısı bir adamdır. Zaten mhp den kopması bu sebepten. İnandığı şeylerin doğruluğundan şüphesi olmadığından elini kana bulamaktan hiç çekinmemiştir. Belki bazılarınız söylediklerime kızacaksınız ama bu adam ne kadar katil ve canavar olsa da servet sahibi olmamış paraya, ranta tapmamış sadece davasına inanmış bir adam. Parayla satın alınamıyorsan ve bilmemen gereken şeyleri biliyorsan fazla yaşamıyorsun.

  7. 3 saat önce, mirasyedi yazdı:


    Bu kişilerde unutma diye birşey  yok.
    Tek sefer okumaları yeterli.

    Okuduğu kitapdaki cümleleri hatasız şekilde aktardığı için akıllı gibi görünüyorlar.

    Ama aptaldırlar.Papağandırlar yani. :)

     

     

     

     

    Çocuğun sadece 2 tane videosunu izleyip böyle bir teşhiste bulunman doğru değil. Keşke benim de bu yaşlarımda böyle bir öğrenme sevdam olsaydı. Çevremde ne ailem ne öğretmenlerim kimse yönlendirmedi maalesef.

  8. Hatem hayatımda senin kadar saçmalayan bir insan görmedim. Yazdıkların baştan sona zırvalık.Bu söylediklerinin zincirlerini kırmış, rasyonel düşünebilen bir insan için hiç bir değeri yok.  Fazla arapça kelime kullanınca yazdıkların daha değerli olmuyor. 

    12 dakika önce, HATEM yazdı:

    Doğum târihini Cinsiyetini Ebeveynlerini bile sen belirledin

     

    12 dakika önce, HATEM yazdı:

    Kâinâtta tesâdüf te yoktur, Hatâ da yoktur

     

    12 dakika önce, HATEM yazdı:

    O yüzden, Evrim yolu ile yaratılış Allah'ın bir yaratmasıdır demiştik

     

    Bu yazdıklarına aklı başında bir insan inanamaz. Hepsi uydurma

  9. ,

     

    25 dakika önce, EK yazdı:

    Sadece cennet ve oranın halkı sonsuz arkadaşlar. Cehennem değil.

     

    Bu görüş ibn ül  arabide de vardır bazı tasavvufçularda da. Ama sizin ulemanın ekseriyeti cehennem azabının sonsuz olduğunda ittifak etmişlerdir.  Sen mi allamesin onlar mı bilmiyorum ama islamın ne söylediği belli deği.

    Bir saat önce, insanevladi yazdı:

    Siz mütedeyyinler olarak önce hangi islama inanacağınızı belirleyin. Söyleyin alimleriniz hocanız ulemanız birleşsin bir bildiri falan yayınlasınlar islam bu diye. Bu nasıl bir din ise her inanan başka türlüsüne inanıyor. 

  10. 2 dakika önce, sağduyu yazdı:

     

    Bir insanın başka bir insana inanmaması nasıl sonsuza kadar yakılmayı gerektiren bir suç oluyor, bir izah etsene.

     

    Bu saçmalık hukuka tamemen terstir. Müebbed hapis cezasının bile bir mantığı vardır. Öldüğün zaman biter. Bir insanın sonsuza kadar ceza görmesi için nasıl bir suç işlemesi lazım? Arap putuna inanmamak mı bu suç? h...tir ordan!

  11. Bir tek ben mi dindarların yazdığı saçmalıkları okumaya tahammül gösteremiyorum acaba? Siz mütedeyyinler olarak önce hangi islama inanacağınızı belirleyin. Söyleyin alimleriniz hocanız ulemanız birleşsin bir bildiri falan yayınlasınlar islam bu diye. Bu nasıl bir din ise her inanan başka türlüsüne inanıyor. 

  12. 12 dakika önce, haci yazdı:

    Ateistlerin de kabul edeceği bir Tanrı modeli yoksa eğer, bilimsel bir Tanrı modeli yoktur. Çünkü ateistler için önemli olan bilimdir.

     

    Daha önce de söyledim tanrı mevzusu bilimin tamamen dışındadır. Bu evren tanrısal bir düzendir ve ya değildir demek başkadır. Ama tanrı modeli oluşturduktan sonra evreni açıklamak için-yani bilim yapabilmek için- herhangi bir teori falan üretmeye gerek kalmaz. İhtiyaç kalmaz çünkü cevap basit "Kün fe yekün"

  13. Tanrı ve tanrılar zaten binlerce yıldır durmaksızın değişmiştir. Biz istesek de istemesek de aklını sevdiğimin insanları kendilerine yeni bir tanrı bulurlar zaten. Özellikle dindar bir toplumda ateist olabilmek için sorgulayabilen eleştirel düşünen bir beyin lazım. Maalesef bu kitle toplumlarda hep az bulunur. İnsanlara egemen olabilecek bir tanrı fikri yaratmak lazımsa daha işlevsel bir model olmalı. Ne biliyim fakir olana şükretmeyi öğütleyen, cihat edip zenginlik ve kadın vaad eden bir tanrı lazım. Bunlardan da piyasa bolca mevcut zaten. Bu tanrı hep dominant olmuştur başka tanrı piyasa yapmaz.

  14. Bu arada tanrı modeli oluşturmanın ateizme ne katacağını anlamıyorum. Tanrı üzerine düşünmek ne insanlığa ne de ateizme bir şey katmaz bence. Ateizmin bugün tutunduğu dal bellidir. 21. yüzyıla gelmişiz ve hala dinlerin zorbalığı devam ediyor. Bir gün dünyada şu anda yaşayan insanlardan daha aklı başında insanlar yaşar ve fikir hürriyetinin olduğu bir dünya olursa zaten ateizm diye bir şey kalmaz. 

  15. Benim mantığıma göre tanrı kavramı bilimsel düşünceye tamamen zıt bir kavramdır. Bilimin konusu bellidir. Dünyayı evreni açıklamaya çalışır. Tanrı ise bunlarla alakası olmayan her insanın kendi düşüncesinde oluşmuş kişisel bir hipotezdir. Aynı dinden de olsan,aynı mezhepten de olsan, aynı köyden de olsan bu durum aynıdır. Herkesin başka bir tanrısı var.

    Ulaşılabilme mevzusundan kastım şu, eğer tanrı mutlak kudret ve güç sahibi ise, bizim onu hissetmemizi ya da bilmemizi istiyor ise bizim ateist olmamız mümkün olmazdı. Çünkü biz onun varlığını bir şekilde bilirdik. Tanrı var önermesi üzerinden konuşursam: Tanrı bilinmek istemiyor. Eğer kutsal kitaplar tanrının bilinmek için gönderdiği sözler olsaydı herkes okuyup ikna olurdu. Ne de olsa tanrı sözü. Kutsal kitaplar sadece örnek burda. 

  16. Bir saat önce, haci yazdı:

    Olmayan bir şeyin kanıtı da olmaz. Şimdiye kadar ortaya atılan  Tanrı modellerinin hiç birinin bilimsel bir kanıtı yok. Bu da herkes tarafından kabul edilebilir bilimsel bir Tanrı modelinin olmadığı görüşü ile bağdaşıyor. Bu Tanrı modelinin savunmasından teistler ve desitler sorumlu. Ateistler bu konuda bir görüş ortaya atmak zorunda bile değiller. Size göre nasıl bir Tanrı modelinin varlığını ateistler daha olası kabul edebilir? Veya etmelidir?

    Aslında bu soru teistlere ve deistlere değil, ateistlere yöneliktir. Burada bir çelişki var ama cevap verirken hem o çelişkiyi belirtmenizi hem de ihmal etmenizi istiyorum.                          

     

     

    Bilimsel temelli bir tanrı modeli olamaz. Farazi olsa bile o zaman o model tanrı olamaz. Tanrı ulaşılamaz olmalıdır. 

  17. Bence ateizm kesin-mutlak bir şekilde tanrı yoktur demiyor ya da ben başka türlü bir ateistim. Ama bir model oluşturmak mümkün değil ve akıl dışı bir şey. Neye göre model oluşturacağız? Evrenin içinde mi bu tanrı dışında mı? İnsanlar olarak tanrıyı binlerce yıldır konuşuyoruz ama zerre fikir sahibi değiliz. E olmak da mümkün değil zaten. Bence Tanrı varsa bile bilinmek istemedi. Bilinmek isteseydi zaten kesinkes onu biliyor ve emin olmamız gerekirdi.

  18. Yaklaşık 11-12 yaşlarından beri müzikle uğraşıyorum ve müzik yapıyorum. İlerleyen yıllarda -özellikle lise ve üniversitede- şiir üzerine okumalar yaptım. Özellikle divan şiirini çok severdim. Ama birisi "güzel sanatların gerçek manada bir faydası var mıdır?" diye sorsa verebilecek bir cevabım yok. Hep düşündüm bu konuyu ve tatmin edici bir şey bulamadım. İnsan merak eden bir varlık ve estetiğe de temayülü var. Bazen düşünüyorum bir insan neden fantastik bir dünya hayal edip, buna mesai harcayıp, yazıya döküp kitap yazsın? Sonra aklıma dinler geliyor e ikisi birbirine haddinden fazla benziyor. Efsaneler, dinler, fantastik romanlar, masallar..vs. hepsi aynı kulvarda ve insanlar üretiyor. Ahmet Arslan "modern insanın dini sanattır." der. Belki de bunların hepsi ihtiyaçtan hasıl olmuş.

    Gerçi fantastik bir roman ve dinleri aynı kefeye koymak insafsızlık olur. Tolkien okuyup kafa kesen ya da kendini patlatan birini görmedim daha.

  19. Ben bu konuda yeterince anlaşılamadığımı düşünüyorum. İnsanlar afrikadan çıktıktan sonra farklı bölgelerde birbirlerinden izole şekilde yaşadıklarından kendilerine özgü genetik yapılar oluşmuştur. Kendi aralarında dil geliştirmişlerdir ve diğer insan topluluklarıyla münasebetleri olmadığı için farklı ve özgün diller oluşmuştur. Ama bugün dünyanın hiçbir yerinde safkan ari katışıksız (artık ne derseniz) bir ırk kalmamıştır. Şu günde ırkçılık yapmak insanlık onurunun dışında bir şey olmakla beraber ahmaklıktır da. İster alman olup kendi kanının yüceliğine inan ister yahudi...vs. Her türlü melezlenme olmuştur. Melezlenme diye bir olay var biliyorum. Ve bugünkü biyolojinin söylediği(en azından ben öyle biliyorum) farklı genlerin birleşmesinden daha sağlıklı yavrular doğar. O yüzdendir ki akraba evliliğinden doğan çocuklarda kalıtımsal hastalıklar daha çok görünür. Zaten evrimsel psikoloji de insanların fenotip olarak kendinden uzak insanlara ilgi duymasını böyle açıklar. Ama asıl mevzu şudur bir insanın kendisine "ben Türküm" ya da ben " ben Japonum" demesi için laboratuvarda tetkik mi yaptırması gerekiyor? Benim nazarımda Türkçe konuşuyorsan ve kendini Türk hissediyorsan kimliğin Türktür. 

     

    Yazdığım ilk iletide ise kastettiğim olay şu kimilerince bu coğrafya hem rum hem ermeni hem gürcü hem laz vs vs. sadece Türk değil. Bu yanlıştır arkadaşlar eğer Türk popülasyonu bu coğrafyada çok az olsaydı her şeyden evvel Türkçe hakim dil olmazdı. Tarihe baktığın zaman gerçekten enteresan durumlar görüyorsun. Mesela kızılbaş katliamından kaçan bazı Türkmenler kendi kendilerini asimile edip kürtçe öğrenip kimlik değiştirmişler.  Ya da toplumda dışlanmış olan daha fazla vergi yüküne tabi tutulan gayrimüslimler (rum,ermeni vs.,) din değiştirip Türkçe konuşmaya başlamışlar. Ama anlaşılmayan şey bütün dünya benzer şeyleri yaşamış ve bizim dışımızdaki hiç bir dünya devleti asli kimliğini bu denli reddetmiyor.

     

    Yazdığınız birçok şeye katılıyorum. Bugün insanımıza sorsan peygamberi de sever allaha da tapar. Ama emin olun dinden bi-haber oldukları için durum böyle. Peygamberin 9-10 yaşında kızla evlendiğini, kendi geliniyle evlendiğini, yaptığı katliamları anlatsan benim peygamberim öyle şey yapmaz derler cahilliklerinden. Ama bütün dini kaynaklar(hadis kitapları,kuran...vb) arapçadır ve araplar dini bizimkilerden daha iyi bilirler. Hepsi de peygamberin ne haltlar ettiğini gayet iyi bilirler ama hiç birisi bundan gocunmaz. Hayata bakışımız, ahlak anlayışımız araplardan çok farklı derken bunu kastetmiştim.

     

  20. Sizin anlayışa göre benim Türküm diyebilmem için hala tengrici olmam, ata binip ok atmam ve stepte bir çadırda yaşamam lazım herhalde. Kültürler evrilir değişir ve kendini dünyadan izole etmiş bir toplum değilsen bu kaçınılmazdır. Ben inkar etmiyorum fars-arap kültürü dilimizi, kültürümüzü çok etkilemiştir. Bir o kadar da bizans kültürü etkilemiştir bizi. Müziğimizi hatta ve hatta askeri geleneğimizi. Ama şu günde bile bizim kendi kültürümüz var. Araplar hiç bir zaman Türkleri müslüman olarak görmezler. Gerçekten sosyal hayatta, yaşam tarzında, dini yorumlamada bile araplardan çok farklıyız. Türkler arap dinini kabul etmek zorunda kaldıktan sonra kendi inançları doğrultusunda islamı daha insancıl, daha hoşgorülü bir şekilde yorumlamışlardır. Hacı bektaşi veli, ahmet yesevi gibi adamlar arap barbarlığını hoşgörü potasında eritip insanlara öyle neşretmiştir. Anadoluda ne geçmişte ne bugünde zina edenler recm edilmemiş, dinden dönenler katledişmemiş, içki içenler sopa cezası yememiştir. Anibal Türkiyeyi gayet iyi tanıyorum bu arada emin ol. Peki Türkiyenin türk olmadığını ya da yeterince türk olmadığını iddia edenlere sorum şu: Türkiyede yaşayan insanlara nasıl bir kimlik biçiyorsunuz? Anadolulu ya da türkiyeli falan mı desek kendimize?

  21. "Yine aynı şekilde bir ayet, bazı insanların cehennem ehli olarak yaratıldığını söyler. Yani onlar kalben kötü olanlar ve gidecekleri yer en başından belli." bu senin yazından alıntı ve bir insan bu yazılana nasıl inanabilir aklım almıyor. Sizin anlattığınız tanrı tanrıdan ziyade hem sadist hem de beceriksiz bir diktatöre benziyor. Eğer kendi tanrını böyle tarif ediyorsan en azından kendi içinde tutarlı olursun. Ama hem bunları yazıp hem de mutlak derecede adil ve rahmet sahibi bir tanrıya inanıyorum dersen millet sana bi tarafıyla güler yani. Din gerçekten insan beynine arız olan bir hastalık. İnsanlara düşünme yetilerini kaybettiriyor. 

  22. 3 saat önce, Las Seis Flechas yazdı:

    Gecenin bir saati, başka kimselerin olmadığı, kuytu köşe bir yerde tecavüze uğrayan bir kadın görsen ne yapacaksın? Polisi mi arayacaksın?

    Nasıl bir tepki vereceğin o anki psikolojine göre değişir. Sorduğun soru zor bir soru ama fiziki müdahalede bulunursan tecavüzcünün seni öldürmesi ya da senin onu öldürmen gibi olasılıklar var. İki ucu boklu değnek anlayacağın

×
×
  • Yeni Oluştur...