-
İçerik sayısı
524 -
Katılım
-
Son ziyaret
Topluluk Puanı
0 Neutralck789 Hakkında
-
Derece
Advanced Member
Güncel Profil Ziyaretleri
2.041 profil görüntüleme
-
ateizmin varlığını teizm tehtide bağlamak ateizmin temelsiz, tepkisel bir duruşa indirger. böyle bir söylem ateizmi belli argümanlar üzerine kurulu bir düşünce değil, tepkisel bir politik duruş olarak tanımlamış olur. varsayımlar ve fantaziler üzerine kurulmamış düşünce de ateizmin de tekelinde değildir. bilimsel çalışma yapmak için ateist olmak ön koşul değildir. dinlerin kurumsal yapıları ayrı bir konu dinlerin kendileri ayrı bir konudur. merkezi bir kurumu reddedip dini reddetmeyenler de vardır. en bariz örnek protestanlık. kurumsallaşmaya karşı olmak da ateistleri
-
Fiziğe felsefi sorumluluk yükleme nedense sürekli yapılıyor. Fiziğin neden-sonuç ilkesi sanki varoluşsal bir tasarımmış, fizik biliminin böyle bir iddiası varmış gibi varsayımlarda bulunup buradan bilime bok atma çabası içine giriliyor. Bilimin fiziğin böyle bir iddiası yok. Nurcu tayfa kelimeleri anlamlarından saptırıp kendileri farklı anlamlar yükleyerek bunu sistematik olarak yapıyolar, bilimsel düşünceyi yıpratmak için böyle bir yöntem benimsemişler fakat burada aynı tuzağa nasıl düşülüyor anlamak güç.Kullanılan sözcüklerin, terminolojinin ne anlamda kullanıldığını fark etmek,
-
Özet geçmek gerekirse yaklaşık 3 yıl önce "attention is all you need" başlıklı bir paper ile yapay zeka dil modelleri üzerine ciddi bir gelişme yaşandı. Dil modellerinin ilkel anlamda nasıl çalıştığını şu örnek videoda çok güzel anlatmışlar Kısaca özet geçmek gerekirse istatistiksel analize dayalı harflerin birbiri ardına gelmesini aşama aşama geliştiren katmanlı yapay sinir ağları üzerine kurulu bir yapıdan başlayarak yine bu temelden çok uzaklaşmadan bunu daha iyi hale getiren yöntemler ile youtube yorumu üreten bir sistem tasarlıyorlar. Yani kendi kanallarındaki
-
Mevcut partilerden şikayet edenler neden yeni parti kurmuyorlar?
Başlık, ck789 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Bu konu oldukça derin aslında bence başka bir başlık altında bile incelenebilir. Kısaca iddiam şu: insan hayatındaki sosyal, ekonomik yaşamı yani siyasetin temel konularını teknolojik ve bilimsel gelişmeler siyasi argümanlardan, partilerden, ideolojilerden çok daha fazla etkiliyor. Matbaanın karşısında Osmanlı üleması duramadı, rönanans'ın karşısında ortaçağ avrupası duramadı. Otomasyon sistemlerinin çok geliştiği, niteliksiz işçilikten çok daha maliyetsiz bir hale geldiğini düşünelim. Böyle bir ortamda mevcut ekonomik sistemden bağımsız düşünürsek refah seviyesinin ço -
Mevcut partilerden şikayet edenler neden yeni parti kurmuyorlar?
Başlık, ck789 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Toplumsal dönüşüm için partilere gerek yok. Hiçbir siyasi hareket teknolojik gelişmeler kadar etki edemedi insan hayatına. Teknolojik gelişmeleri takip edip onun izinden ekonomi politikası uydurmaya çalışan idealojiler bile güncelliğini yitirdi. Sanayi, tarım toplumunun mekaniklerini analiz edip onun üzerine politika geliştiren fikirler bile bilgi toplumunun üretim ilişkilierini detaylı açıklayamıyor. Bence siyasi partilerle uğraşmaktansa teknolojik gelişmeleri daha katılımcı bir şekilde takip etmek hayatımıza faydalı olacak şekilde dahil etmek gerekirse yayılmalarında ön ayak olmak gerekir. H -
Şüphe edilemeyecek tek varoluşun hayat deneyimimiz kendisi olduğunu düşünüyorum. Bu soruları sorabilmemiz de, bu soruları soran bir öznenin var olduğunu gösterir. Felsefi bir sorgulamadan da bahsetmiyorum, hayata dair en basit deneyimleri bile yaşamamız tecrübe etmemiz bile hiçlikten bizi ayırır diye düşünüyorum. https://seyler.eksisozluk.com/descartes-dusunuyorum-oyleyse-varim-derken-ne-demek-istedi
-
Buradaki anlaşmazlığın en büyük nedeni kullanılan dilde uzlaşılamaması. Doğa bilimleri neden-sonuç kavramını felsefi bir anlamda kullanmıyorlar. Basitçe yaptıkları gözlemleri belirtmek için kullanıyorlar. Sizin bu kavrama irade atfetmeniz, sürekli bir yaradılışın sonucu olarak görmeniz vs. bilimsel açıdan bir şey ifade etmiyor. Fizik diyor ki iki kütle arasındaki kütle çekim kuralı şudur, kütlelerin çarpımı uzaklığı ile doğru orantılı, kütleleler uzaklığın karesi ile ters orantılıdır. Bunu da deney gözlemle inceledim, tutarlı olarak gözlemledim diyor. Bu noktada bu formule göre atomlar kendi i
-
Allah yaşam övücü zihinsel uyumsuzluk yaşayan bir zihnin eseridir
Başlık, ck789 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTFORUM
Çocukları acı çekecekleri bir dünyaya getirmenin doğrudan din ile alakası nedir? Dinsiz biri de çocuk yapınca sonunda ölüm ile biten içinde potansiyel bir çok acı barındıran bir dünyaya çocuk getirmiş olmuyor mu? Canlılık kişinin yaradılışçı, materyalist vs. olmasından bağımsız olarak ölümü ve potansiyel bir çok acıyı içeriyor buna rağmen her canlı çoğalma eğilimde. Dinsiz biri de çocuk yaptığında bu sürece çocuğu mahkum ediyor. Bu meselenin din ile temelde bir ilgisi yok. -
Sosyal medya düzenlemesi ile ilgili forum yönetiminin duruşu
bir konu ck789 içerik ekledi : Öneriler, İstekler ve Şikayetler
Bugün meclisten geçti biliyorsunuz. Temel olarak sosyal medya sağlayıcılarının Türkiye'de hukuki temsilci bulundurmasına, verileri de burada tutmasına yönelik bir düzenleme. Yani ip falan istemek, kimlik tespiti yapmak kolaylaşacak. Bu düzenlemeye yönelik forum yönetiminin duruşu nasıl olacak? Şu an sosyal medya dışında düzenlemeler yok ama suyu yavaş yavaş ısıtacakları ortada. Uzun vadede tüm siteleri kapsayacağını ön görmek zor değil Anladığım kadarıyla bu site abd üzerinden yayın yapıyor. yani teknik olarak bu kanunu tanımak zorunda değiller. tr'den erişim kapatılır, engellenir -
sermaye birikimi kapitalizmin içinde matematiksel olarak mevcuttur ve birçok kötülüğün sebebi budur. bunu reddetmenin bir anlamı yok. sermayesi çok olan daha az riskle çok daha fazla kazanç elde edebilir. bu da finansal gücün merkezileşmesine yol açar. fakat bugünkü ekonomik sorunların sebebi kapitalizmin bu içsel sorunu değil sağlıklı rekabet ortamının yani kapitalizmin en önemli direği olan serbest piyasanın sağlanamamasıdır. tabi iki sorun birbiri ile ilişkili. bizdeki serbest piyasa algısı da çok çarpık. koca koca adamlar maske stoklayıp hastalık artınca satmayı yatırım yapma olarak görüyo
-
savaş bitip ekonomi politikalarının ciddi anlamda ilk ele alınışı izmir iktisat kongresinde oluyor ve burada da devlet kontrolündeki bir ekonomiden çok yerli sermayenin ekonomiye katılmaya çalışıldığını görüyoruz. türkiye iş bankasının bizzat devlet eliyle (ya da parti eliyle) açılması bile bu politikaları doğruluyor. cumhuriyet dönemindeki devletçi politikaların bir numaralı sebebi yerli, bilinçli bir sermaye sınıfının olmamasıdır. sosyalizmdeki gibi burjuvazi karşıtı bir hareket yoktur bu dönemde. kalkıp saltanata karşı yapılmış devrimi sermayeye karşı yapılmış gibi değerlendiriyorsanız fran
-
fizik doğdaki mutlak varlığın tespitiyle falan uğraşmaz. gözlemlediği varlığı var kabul eder. bu bir önkabuldür, bu konuya ektra kafa yormaz, üzerinde çalışma yapmaz. bu felsefenin işi. fizik ile matematik ile varlık kavramı incelemeye çalışmak mümkün değil. her varlık felsefesi akımı farklı bir metod kullanıyor. hegel ile marksı aynı kefeye koymak mümkün değil. temel aksiyomları farklı.
-
böylece hegel in kant ın da salak olduğunu öğrenmiş olduk.
-
Tanrı iyi insanları sever, kötü insanları sevmez.
Başlık, ck789 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTFORUM
En büyük sorun burada başlıyor. Eğer neyin doğru neyin yanlış olduğunu vicdanımızla karar verebiliyorsak dinlere temelde ihtiyacımız yok demektir. Vicdan göreceli olduğu için doğru yanlışı dinlerde aramıyor muyuz? Neyin doğru neyin yanlış olduğunu akıl vicdanımızla biliyorsak dinlere ne konuda ihtiyacımız var? Dinlerin varlığı, yokluğu aklı ve vicdanı ile doğru ve yanlışı bilebilen bir insanın hayatında nasıl bir önem arz ezebilir? Diğer yandan insanın doğru yanlışı dinler olmadan bilemeyeceğini düşünelim. Bu durumda hangi dinin doğru olduğunu neye göre tartıcaz? Önümüz -
Parmak sayısı ile 10 'lu sayı sistemimiz arasında bir irtibat var mıdır?
Başlık, ck789 kullanıcısının konusunu cevapladı: BİLİM FORUMU
onluk sayma sistemi parmak sayımızdan gelebilir bunda bi gariplik yok. en ilkel çağlardan beri sayıları kullanıyoruz. sayma kültürü en köklü kültürlerimizden biri bu nedenle hiçbir alete dayanmadan her koşulda parmaklarla dahi kullanıbilecek bir sistem en "doğal" sistemdir. peki en "ideal" en iyi sistem midir? öyleyse neden düzine diye bir kavrama ihtiyacımız olmuş? demek ki onluk sistem her alanda en sonucu verememiş, daha işlevsel kavramlara ihtiyacımız olmuş. sayma ile ilgili beyinde soyut el canlandırılması yapılması durumu da muhtemelen çocuklarla ile ilgili bir durumdur. mat