Jump to content

pozitivizm

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    349
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne pozitivizm kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. 2 dakika önce, Müslüman_Dede yazdı:

    Bu paylaştığın linkte erkek memesinin sinir donanımının fizyolojik ve psikolojik sonuçları üzerine bir inceleme

    Sende birşey kabul etmiyorsun.

    Başka neyini araştıracaklar memenin?

    Faydalarını işlevlerini yazmayı bana bıraktın.

    Sende tık yok. :)

     

     

  2. 3 dakika önce, Müslüman_Dede yazdı:

    Paylaştığınız linkler meme kanseri ve jinekomasti incelemeleri üzerine, jinekomasti erkeklerde anormal meme büyümesi demektir, yani paylaştığınız linkler işlev incelemeleri değil, oluşmuş sorunlar üzerine incelemeler, lütfen hakaret etmeyin

    İşlevleri araştırılmasa nasıl tedavi edecekler ahmak adam? 

    Sende faydalarını yaz.

    Ehli sünnet bir doktor bul sana faydalarını anlatsın. :)

     

    Alıntı

    Meme başı ve areola dahil olmak üzere memelerin iki işlevi vardır: emzirme ve erojen bölge. Erkek göğüsleri, kadınlara göre çok daha az incelenir. Erkeklerde göğüslerin sadece erotik bir işlevi vardır. Erkeklerde meme başı-areola kompleksinin yoğun ve çok iyi organize edilmiş innervasyonu olduğundan, meme başı ereksiyon sıklıkla ve penil ereksiyondan farklı mekanizmalar yoluyla gerçekleşir. Erkekler için kadınlara göre daha az önemli gibi görünmesine ve yeterince çalışılmamış olmasına rağmen, meme uyarımının erotik değeri dikkate değerdir. Sonuç olarak, bu yönün seksolojik ve androlojik çalışmalara dahil edilmesi ve cerrahi müdahale durumlarında memelerin ve innervasyonunun korunması veya yeniden yapılandırılmasına ihtiyaç vardır.

    https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/28551701/

     

  3. Şimdi, Müslüman_Dede yazdı:

    Bu araştırmalar erkek memesinin ne gibi işlevleri olduğuna dair mi yapılmış ? Lütfen samimi bir cevap ver, meme kanseri konumuzla alakalı değil, biz erkek memesinin ne gibi işlevleri olduğunu konuşuyoruz, kansere meme sebep olmaz başka bir şeydir sebep olan

    Meme işlevleri hakkında yapılmış tabi.

    Bazı erkeklerde süt veriyormuş. :)

    Senin kadar öküz birini görmedim.

    Faydaları var deyip bir tane söyleyemiyor musun?

  4. 34 dakika önce, Müslüman_Dede yazdı:

    Nasıl bir araştırma yapılmış ? Link vs. de paylaş lütfen

     

    16 dakika önce, Müslüman_Dede yazdı:

    Seni bekliyorum ve lütfen böyle gülme emojileri ile falan beni kışkırtmaya çalışma, nasıl bir araştırma yapılmış ne gibi verilere bakılmış söyler misin bekliyorum, teşekkürler şimdiden

    https://breastcancernow.org/breast-cancer-research/research-projects/our-research-projects/male-breast-cancer-study

    https://www.sciencedirect.com/topics/medicine-and-dentistry/male-breast

     

    Al sana araştırma .

    Kanser,jinekomasti vb  hastalıklara sebep oluyor.

    Faydalarını yazan yok. :)

     

     

     

  5. 1 saat önce, Müslüman_Dede yazdı:

    Soruma cevap vermemişsin

    Cevap verdik ya.

    İnsan bedeninde her organ araştırılır.

    Araştırma sonuçlarında faydalı bir sonuç çıkmamış.

    Varsa gösterirsin.

    Dini siteler cinsel haz almamızı sağlar demekten başka bir fayda söyleyemiyorlar.

    Memelerinle oynanmasından hoşlanıyor musun??

     

  6. 11 saat önce, Müslüman_Dede yazdı:

    Memenin çocuk emzirmekten başka işlevleri olup olmadığına dair güvenilir bir  araştırma var mı ? Böyle güvenilir bir araştırma sonucu yok ise memenin çocuk emzirmekten başka işlevi olmadığından nasıl emin oluyorsun ?

     

    Olsaydı bilimsel makaleler içinde yer alırdı.

    Sende suratıma çarpardın o makaleyi.

    Bende susar  kalırdım. :)

     

     

     

  7. 4 saat önce, nogodbutAllah yazdı:

    Pozitivizm öncesi ismi husnu idi.Galiba hüsnü idi öyle yazmak istedi.
    Gerçek ismi hüsnü ise evet arapça.Gayet te güzel isim.Zaten hüsn arapçada güzellik demek.
    Bakınız şiirlerimizde hüsnü cemaliniz  aslında cemal da güzellik demek.Yüz güzelliği veya güzelin güzelliği filan.
    Hz Ali lakabı ebu hasaneyn dir iki hasanın babası.malumdur ki hasan da hüsn den türemiş güzellik demek.
    Hüseyin de kök olarak aynı h-s-n dir.Hüseyin tasgir sigasından küçük hasan demektir.cebel dağ cübeylü dağcık tepecik.
    Valla sayın husnu  acaba neden pozitivizm diye değiştirdi anlayamadım
    akılsızşuursuzatom gibi takiyye gizlenme yapan maklubeci bir robot olabilir mi?
    fena halde şüpheleniyorum,
    Adam hakkımda zerre bilgisi yok sen sözelcisini öyle net ve kesin söyledik ki
    bir kişi ancak bu kadar bilmediği bir  şey hakkında bu kadar kesin net konşuyorsa cehalettendir
    başka izahı yok.
    kaldı ki sayısalın dünya kadar dalı var ben sadece bir dalda yüksek eğitim almışım
    tutup naneye limona her sayısal dalına yorum mu yapacağım
    ve başka şey  her konunun uzmanı olmadığımız için o konunun uzmanı bilim adamlarının yazılarını paylaşmak durumundayız
    paylaşırken de linki vermek durumundasınız.
    bazı kaynaklar open access public olanlar neyse de ne olduğunu bilmediğimiz kaynaklara link vermek durumundasınız aksi halde sorumluluk  oluşur
    bazı yerler açık açık en ufak veriyi bile paylaşmaya izin vermezler
    bazıları link vermek şartıyla kabul ederler.
    archive.org  public domaindir bildiğim kadarı ile ticari amaçlı değil ancak link vermek kaynak belirtmek gerekli  sanırım öyle.
    Adam fizikçi oda sayısal hoop kimya hakkında da mı yorum yapacak 
    bilimler gittikçe derinleşiyor dallara ayrılıyor
    eskiden göz tek daldı şimdi retina uzmanı ayrı kornea ayrı hatta onlar bile dallara ayrılıyor
     

    Kimsenin dalını branşını merak etmem sormamda bunu hadsizlik kabul ederim

    bana ne ne ise ne 

    kendisini ilgilendirir.

    bizim toplumda bu saçmalık ne yazık ki var.

    hiç tanımadığı ilk kez karşılaştığı kişiye sanki asker arkadaşı gibi tüm özel soruları sorar.

    sonrada cevap almayı kendinde hakk görür.

     

    birde anlamadığım madem isminizden memnun değilsiniz gidin değiştirin kime ne.

     


    link 

    Adım husnu değil. 

    İsmimden memnun değilim demedim.

    Türkçe arapça farsça kelimelerin istilasına uğramış dedim.

    Eğitimini al başına çal.

    Sanki çok özel bilgi. :)

    Taliban soytarısından farkın yok.

    Onun damarına basmış spiker sanki. :)

    Cevap veremiyor.

     

     

  8. Bir saat önce, kavak yazdı:

     

    Tek dil olsaydı, sence mevcut dillerden hangisi olurdu veya olmalıydı?

    Her insan farklı olduğu gibi, her toplum da farklıdır. Bunun çeşitli nedenleri vardır ancak netice itibarı ile bu farklı toplumlar birbirinden farklı dilleri piyasaya sürmüşler. Gayet doğal bir durum bu. Yoksa ne bekliyordun ki? Dünyanın her tarafında noktası virgülüne kadar birbirinin kopyası olan dillerin oluşmasını mı?

    Zaten zamanla insanlar çoğaldıkça ve göçler sayesinde yerel olan diller bir bakıma evrim geçirip birbirlerini etkilemişler. Bu etkileşim hălen devam ediyor.

    Doğal durum diye böyle gelmiş böyle gitmeli dersek işimiz zor.

    Taş devrinde yaşamıyoruz.

    Kendi haline ise hiç bırakılmamalı.

    Çünkü ortaya mantık kurallarına uymayan ucube bir dil ortaya çıkıyor.

    Esperanto gibi yapay dil olabilirdi.

    Bilgisayar dilleri gibi kesin belirlenmiş olsa daha iyi olurdu.

     

     

  9. 5 dakika önce, AteistBakish yazdı:

    Manipülasyon yapıyorsun.

    İnsanın kontrolünün olmadığı bir şeyi benzersizlik diyorsun.

    Bütün insanlar bulundukları yerlerden bir avuç toprak alsa bu bir avuç toprakların hepsi bile içerik, miktar olarak farklıdır.

    Gelmiş de insanın daha metale veya elektrik akımına hükmedemediği bir süreçteki benzersizliğe, eşsizliğe bilinçli yapılıyor.

    Yalancı herif.

    İnsan bu rulman veya transistörlerdeki farkları bilerek, bilinçli mi yapıyor? :) 

    İnsan da o sürecin edilgen bir parçası

    Minicik bir metal parçasını kestiği bütünü hem üretirken, hem keserken hem de yuvarlağa çevirirken hiç bir kontrolü yok süreçte.

    Aynı şekilde elektrik enerjisinde de.

    İnanmak için neredeyse benliğini satacaksın.

     

    Seni anlamakta zorlanıyorum.

    Bana bir akıllı tasarım örneği verebilir misin?:)

     

  10. 21 dakika önce, AteistBakish yazdı:

     Anladığım kadarıyla elektrik ve hareketin aktarılması sistemlerindeki farklılıklardan bahsediyorsun.

    Bahsedebilirsin, bunda sorun yok, da.

    Bunu bana argüman olarak sunman tuhaf.

    Yani ne anlatmaya çalışıyorsun?

    Elektrik üretiminde giren çıkan elektriğin farkı ve mekanik bir haraket aletinde aktarım bilyalarının üretimindeki kütle farkı beni haksız çıkarmıyor ki?

    Ben bundan bahsediyorum zaten.

     

    Hem sen niye şekil verilebilir metalden alınan parçaların ya da aktarılabilir elektrik özelliğindeki değişkenleri insana mal ediyorsun ki?

    Yahu görmüyor musun? Şekil verilebilir metalden aynı kapla farklı farklı birimler alıyorsun ve içeriği farklı oluyor.

    Ya da elektrik üretmek sokmak çıkarmak için yaptığın aletin hareketi bile farklı oluyor.

    İnsan neyi yapmış burada?

    Şarlara değişkenlere hükmedememeni irade ce tasarımdaki egemenliğin olarak mı yansıtıyorsun?

    :)

    Bana ne argümanı sundun şimdi?

     

     

    Bir iletinde akıllı tasarım olabilmesi için yineleme tekrarlama olmalı diyorsun şimdi olmamalı diyorsun.

    Bir karar ver.

    İnsan örneğini veren sensin. Şimdi insan ürünü şeyleride akılsız tasarım yaptın. :)

     

  11. Şimdi, AteistBakish yazdı:

    Hangi, özelliklerden bahsediyorsun sen?

    Ayrıca ne demeye çalışıyorsun?

    Transistörü herkes başka başka mı yapıyor?

    Aynı fabrikada aynı üretim bandında çıkan transistorların akım kazançları aynı değil mesela.

    Aynı şekilde rulmanların bilya çapları bile  farklı çıkar.

    Aklıma gelen şimdilik bunlar var.

     

  12. 6 dakika önce, AteistBakish yazdı:

    Hız olarak birbirine tıpa tıp benzeseler cisimler, ya konum olarak, ya içerik olarak, ya enerji, olarak farklılar.

    Tekrar yok. 

    Bu dediğin insan yapımı şeyler içinde geçerli.:)

    Aynı özellikte transistor üretilemiyor mesela.

    Transistor akıl ürünü  olmuyor o zaman dediğine göre.

     

  13. 3 dakika önce, AteistBakish yazdı:

    Yaratılmadık

    Bu kanıtlı bir şey

    Evrende var olan her cisme veya varlığa belirli özelliğe göre sayısal değerler verelim

    Örneğin güneşe ve dünyaya saniye temelli sayısal değerler verelim

    Güneş 7 milyar yıl = saniye olarak 30 milyon çarpı 7 milyar (bir yılda 30 milyon saniye var)

    Dünya 4 milyar yıl = saniye olarak 30 milyon çarpı 4 milyar (bir yılda 30 milyon saniye var)

     

    Bu iki cisme verdiğimiz iki uzun saniye temelli değer benzersiz.

    Saniye temelli sayısal değerden kütle temelli sayısal değere geçelim

    Yine benzersiz rakamlar çıkıyor.

    Yani iki cisim bir biriyle 100 basamaklı değer olarak farklı sonuçlar veriyor.

    Evrende her cisim böyle.

    Örneğin canlıları ele alalım.

    Yaşam kodu olarak sayısal değerler verelim 

    DNA sarmalını sayılarla harflerle uzatalım.

    Hepsi birbirinden farklı.

    Tekrarlayan değerler veya şablonlar olmadığını ispatlar bu.

    Hangi birime göre sayarsan say. Tekrarlayan şablon yok.

     

    Tekrarlayan şablonlar olmadığı bir örgütlü tasarım, akıl, program olmadığını kanıtlar.

    Çünkü tekrarlayan şablonlar olmadığı kaosa işaret eder.

     

    Kaosta yok şablon program düzen.

     

    Şimdi nicelik değerlerine gelelim.

    Tekrarlayan şablonlara bakalım davranış modeli olarak.

    İnsanlar hayvanlar bitkiler, hepsinde kovan modeli tekrarlayan bir şablondur.

    Bu davranıştır.

    Veri analizi yapan, bununla yaşayan akılların yaşam veya var olmayı sürdürmesi için benimsediği modeldir.

     

    Yani bu basit evren analizi bile açıkça sana tanrıyı kesin bir şekilde yoklar.

    O yüzden bir yaratılmıştık, simülasyon veya programlanma yok. Kesin bu.

    Hiç bir akıl, zeka, zihin, bilinç sonsuz sayıda birbirini tekrarlamayan unsur yaratamaz.

    Bu durumu bir şey yapabilir sadece. Kaos.

    Bu forum içinde tekrarlayan kodlar şablonlar olması forumun tasarımında akıl olmadığını ispatlar mı? :)

  14. 13 dakika önce, kavak yazdı:

    Çok yanlış düşünüyorsun. Dünyada farklı diller var mı, var. Mevcut durum bu; bu nedenle hayıflanmanın bir faydası yok. Tam tersine, farklı dilleri bilmenin zararından fazla yararı vardır. Mesela gezip dolaşmayı seven birisi için çok avantajlıdır. Bilimsel makaleler çoğunlukla İngilizce olarak yayınlanır, önemli makaleleri Türkçe olarak zor bulursun.

    Çok dil var olduğu için çok dil bilmek faydalı.

    Hem kendi belleğimizin hemde bilgisayar belleğinin düşmanı.

    Örneğin birleşmiş milletlerde dil sayısı altı.(arapça,ingilizce,çince,ispanyolca,rusça,fransızca)

    Kürtçe ile Türkçe yok.?

    Vikipedi dünyada tek dil olsaydı veritabanı daha az yer kaplardı.?

  15. Şimdi, nogodbutAllah yazdı:


    Haydi oradan sayın pozitivizm.
    Bir kez daha utanmadan arsızca bilgin olmadan kuru iftira atıyorsun.
    Muhatabım bile değilsin.
    Sana diplomamı göstersem bile bu sefer montajdır sahtedir diyeceksin
    inanmamanın inkarın sınırı mı var?
    Önce ahlaklı olacaksın bilmediğin konularda delil ispat senet olmadan kesin yargıda bulunmayacaksın
    Sonra diğer şeyler konuşulur.
    Sanki burada atomu parçalıyoruz cern yada nasa labda çalışıyoruzda  kişiye kendimi ispatlayacağım.
    Dinleri de felsefe ve bilimide dilleri de bilen  anlayan biri olursa onunla rahatlıkla muhatap olmak isterim.
    Diller konusunda da bol keseden ahkam kesmenden dolayı
    bilim konusunda da yazdıkların şüpheli.
    Tabii her konudan anlamadığınız için komple her konuda bilen biri sizin şablonunuza uymuyor.

    Diplomanı istemiyorum.

    Sadece okuduğun bölümü yaz yeterli.

    Zaten yalan söylersen kendini kandırırsın.

    Atomu parçala demedik.

    Ortaokul seviyesinde bile mercek bilgisine sahip olmadığını gördük. :)

     

     

  16. Bir saat önce, nogodbutAllah yazdı:

    sayın pozitivizm sizden bu kadar derme çatma kırık dökük nereden tutsan elinden kalır bir metin beklemiyordum.
    ama yanılmışız.
    Yahu nereden biliyorsun sözelci olduğumu?
    Ya sayısalın en üst düzey bölümlerini bitirmişsem ne diyeceksin?
    Her sayısalcı aynı zamanda iyi bir sözelcidir.
    Ancak sözelci kardeşlerimiz alınmasın tersi doğru değildir.
    Bakınız Türk siyaset tarihine belağatı yüksek çok siyasi hep sayısalcıdır.
    Bakınız erbakan demirel özal 
    Gazi paşayı da sayısalcı kabul ederiz oda çok dil bilir.
    Zira askerlik kurmaylık hesap kitap işidir
    Gazi paşanın sayısal alanda eserleri de var
    Ancak aynı zamanda iyi bir hatiptir bakınız nutuk bahusus gençliğe hitabe.
    O Hitabeyi nutku bile okumaktan anlamaktan aciziz.
    Gazi paşanın yerini dolduracak kimse neden yok acaba?
    neden Türk dil kurumu ve tarih kurumu kuruyor?
    Modern hukukumuz avrupadan alınma italya isviçre almanya vb
    Tabii ki tercüme edilirken o zaman ki osmanlıca yoğun dil kullanılmış .
    sonra sadeleştirildi ancak halk zaten çoğu terimi bilir:
    misal yargıç  yerine hakim dersen halk daha iyi anlar
    zaten mahkeme kökü  mahkum hakim köküdür
    hapis mahpus damı yine halkın bildiği şeyler.
    ama yargıç tanık sanık dersen şaşırabilir
    şahit desen  tanıktan daha çok bilir.
    Yargıtay sayıştay tuttu kamutay tutmadı meclis olarak kaldı  meclis kelimesi de çok gerici ha arapça
    celese arapça oturma demek meclis oturum oturma yeri.
    bak celse kelimesi oturum dendi bu biraz tuttu.
    her alanda yüksek eğitim görmek için o sahanın dilini bilmek şarttır.
    Zira terimler kavramlar o dilde olduğu için onlara vakıf olmak gerekir.
    O yüzden din adamları kitabın dilini bilmesi gerekir.

    Merhum kemal tahirin kitaplarını okuyan görür.Nasıl marksist başlayıp osmanlıcı biri haline gelir.


    alfabemiz latince.

    Madem özümüze dönelim kadim çin japonya rusya gibi o zaman göktürkçeye uygurcaya dönelim.
    Latince bir nevi tıp dili .
    Arapça hukuk dili.
    Farsça şiir dili.
    Türkçe askeriye dili.
    Her dilin kendine has özellikleri var.

     

    **

    Dillerin kuralları grammeri sayısal bir mantığa dayanır.

    Bu yüzden doğal dil işleme  yapay zekada önemli bir alan.

    Bu yüzden çok dil bilenler genelde hem doğuştan gelen yetenekleri hemde sayısal hafıza zeka gibi nitelikleri sayesinde kolayca öğrenirler.

    Bilgisayar dilleri makine dilide bir grammere dayanır

    ancak insan doğal dillerine göre çok sade ve basit özellikte kalıyor

    o yüzden makine makine ile rahatça haberleşir konuşur

    ancak makinenin insanı anlaması cevap vermesi insan doğal dil özelliğini bilmesi çok derin teknikler gerektiriyor.

    Sayısalcı değilsin.

    Foruma yazdığın bilgiler yabancı dil bilgin olduğu için çevirip yapıştırıyorsun.

    Göz merceği hakkında bilgin bile olmadığını gördük.

    Sadece mercek bilgisi bile yeterli olurdu.

    Madem sayısalcısın bilim forumunda sorduğum soruya cevap ver.

    İngilizce dil  bilgisini kopya çekmekte kullanabilirsin. :)

     

  17. 34 dakika önce, nogodbutAllah yazdı:

    Sanki çok dil biliyorsunuz da dil hakkında ahkam kesiyorsunuz. Aynen dini zerre bilmeden din hakkında kesip biçtikleriniz gibi.
    Bakınız dil sabit bir şey değildir. Dinamiktir. Adeta ağaç gibi canlıdır gelişir serpilir büyür. Kartopu gibi geçtiği yerlerden de bir şeyler eklenerek yoluna devam eder.
    Amanda farsça Arapça Türkçeye girmiş haydi oradan.

    Arapça bilen biriyim. Kaşğarlı mahmut'un divanı lügatit türkini okuyabiliyorum. İsminden de anlaşılacağı üzere bu eser eski kadim Türkçe'nin köklerini ve kelimelerini barındırır ve Araplara Türkçe öğretmek için yazılmış.
    ahan da dil bilen varsa 1125 sahife ve 1070 yılında nerede ise 1000 sene önce yazılmış divanı lügatit türk:


    https://archive.org/details/diwanalturk/mode/2up

     

    bin sene önce yazılmış bin sahifelik bir kitaptan bir kelime bile okuyamıyorsun
    ama ahkamda kesiyorsun ne mutlu size.
    Bu kitaptan bir misal vereyim:

    image.png.0032c0eead9dc109fd4f4adfe7362d6c.png
     
    Kaşğarlı kan kelimesini açıklamış Arapça dem demiş. Bizdeki demli çay tavşan kanı gibi ibareler sanırım Arapça kan anlamındaki demdir.
    Ve bir meseli deyimi veriyor: Kan kanla yunmaz :Kan kanla yıkanmaz. Açıklamada bunu: Fitne düşmanlı sulh ve barış ve selamet ile teskin edilir.
    yunusun soğuk su ile yuyalar dediği yunmak işte yıkamak anlamında.
    Yani fitne ateş ise ona uymak benzin dökmektir. Oysa ateş su ile söner gibi. Kanın su ile yıkanması gerektiği gibi.
    Özellikle bazı bölgelerimizde zincirleme kan davaları görülür: Biri diğerinden birini öldürür hoop diğeri ondan diğeri bunan süregider.
    yıkamayıda yunmayıda ğaseleyi de şustenide   zazaca şuteneyi azerice yuyulma ingilizce washing de bil ne zararı var.tersine faydası var.
    Hala gasil hane deniyor. Yıkama yeri işte. hane de farsça  hepsini atacakmıyız. Dinde gusul gusl denilen şey arapça ğasele yıkanma demek ne fark eder.Çok gerici bir kelime efendim onu atalım su ile tüm bedenimizi yuymak diyelim.


    Yine bu kitapta semerkand kelimesindeki kandı kent eski soğdça kale kent anlamındadır
    Aslında kaşğarlı semizkand der yani semiz besili kent.Bunu zengin büyük şehir manasında kullanmış.Farça da semerkand olmuş.Meşhur Türk maturidi el semerkandi diye künyesi biter.
    Araplar maveraünehir mehirin arkası ardı derler kaşğarlı çayın ardı der.


    başka bir misal :arık: suyun akması ile oluşan yarık ve nehir akarsu ırmak demek.
    zaten ırmak ta yarmak anlamında yırtmak anlamında
    adeta suyun sürekli akışı ile toprak yarılıyor bir kanal mecra açılıyor orda sürekli suyun akması ile nehir ırmak oluşuyor.
    nehir malum Arapçadır.
    zaten kaşğarlı bu arıkı arapça şöyle tanımlar:
    arık nehir misal vermiş:ağılda oğlak toğsa(doğsa) arıkda(dere nehirde) otu önar yani biter.
    su arkı diyoruz işte arıkta burdan gelir:

    image.png.a3f16ce99352734c7e1d7cef36f3d7f5.png

    Şimdi İran tarihine bakarsanız kaç Türk devleti kurulmuş iranlıları kaç sene idare etmiş. Selçuklulara bakınız.
    Eh bir zahmet farsça Türkçenin içine girsin. Sanırsın ki farsça hiç Türkçe den etkilenmemiş kelime almamış tabii ki almış.
    Aynı şekilde Türkler islam ve araplar ile karşılaştığında arapçayı da almış
    Her şeyden önce arapça, ingilizce Türkçe çince rusça bunlar imparatorluk kuran milletlerin dilleri olduğu için çok zengin dillerdir .Bu zenginlikte diğer unsurlardan dilleri alıp bir havuzda toplaması ile zenginleşir.
    Şu an kullandığımız çok eski Türkçe Soğdca kelimelerde var
    Arapça farsça eski türkçe ingilizce rusça japonca çince zazac kürtçe bunlar kadim diller.
    Bizde nerede ise ölü dil seviyesine inmiş zazacanın orjinal farsça dil kurallarını anlatan bir kitap var 
    Bura da baktığımızda zazaca farsça danda eski eski pehlevice orta farsça dan da eski.
    Her türlü dili bileceğiz. Korkmayacağız. Ama tabii kendi dilimizi de bileceğiz.
    Bu bize zenginlik katar.

    Alıntı yapmayı öğren.Kime cevap verdiğin belli olmuyor.

    Çok dil öğrenmek aptallıktır.

    Aynı anlama gelen bir sürü kelime öğrenirsin.Hafızanı boşyere doldurursun.

    Doktorlar mesela meslek yerine latince öğreniyor.

    Avukatlar hakimler arapça öğreniyor.

    Avukatın yazdığı metni anlamıyorum.

    İlaç propektusunude anlamıyorum.

    Sözel bölüm okuduğun için senin işine yarar ama benim işime yaramıyor.

    Dünyada tek dil olsaydı sınırlar anlamsız olurdu.

    Sınırı koyan dildir.

    Kaşgarlı Mahmut'un kehanetide boş çıktı.

    Araplar dilimizi öğreneceğine biz onların dilini öğrendik.

    İsmim bile arapça.

×
×
  • Yeni Oluştur...