Çakırcalı

Alevilikteki Ali ile, gerçek yaşamdaki Ali'nin hiçbir alakası yoktur. Ali, her şeyden önce, islamın tüm ritüellerini yerine getiren, Muhammet'in en yakın takipçisi bir sünni idi. Hatta yaptığı katliamlar, Alevi felsefesiyle asla ve asla bağdaşmaz. Bu, Muhammet'in amcaoğlu, damadı ve 4. halife Alidir.

Alevilikteki Ali ise, tamamen insanüstü vasıflara sahiptir ve hatta "Aliallahi" mezhebini doğuracak kadar, doğaüstü güçlere, öyle ki İlahi güçlere sahiptir.

Şah-ı Merdan coşa geldi sırrın'aşikar eyledi

Yağmuru yağdıran benim diy'Adem'e söyledi

Oldemde şimşek balkıyup yedi sema gürledi

Hem sakidir hem bakidir nuru Rahmanım Ali

Yetiş carımıza senden medet mürvet ya Ali ya Ali

...

Muhammet diz üstüne geldi "yektir Ali bir" dedi

"Hem evveldir hem ahirdir her şeye kadir" dedi

"Aliye şek getirenler mutlaka kafir" dedi

Hem sakidir hem bakidir nuru rahmanım Ali

Yetiş carımıza senden medet mürvet ya Ali ya Ali

...

Levleke levlek buyurdu cısmim Ali demlike

Ali benim vechum dedi zül celAli rahmike

Hükmü baki adil handır lailahü gayruke

Hem sakidir hem bakidir nuru rahmanım Ali

Yetiş carımıza senden medet mürvet ya Ali ya Ali

...

"Kün" deyince yaratmıştır on sekiz bin alemi

Yazan sensin düzen sensin Levh-i Mahfuz Kalemi

Her dertlerin dermanısın yaraların melhemi

Hem sakisin hem bakisin nuru rahmanım Ali

Yetiş carımıza senden medet mürvet ya Ali ya Ali

...

Sefil Ali"m akıl ermez hikmetine Ali"nin

Aşık olan kıymet biçer gevherine lalinin

Mümin isen ver selavat evladına Alinin

Hem sakidir hem bakidir nuru rahmanım Ali

Yetiş carımıza senden medet mürvet ya Ali ya Ali

Sefil Ali'ye ait bu nefes dahi, Ali'nin nasıl görüldüğüne, Alevilikte taşıdığı anlama önemli bir göstergedir. Alevi inancında kimi zaman Ali, Tanrı'ın bizatihi kendisidir.

Aleviliği ille de islam içinde gösterenlerin gözüne sokulur!

Hah böyle söyle. Yapmaz de. Yapamaz deme.

Sizin beyniniz iyice sulanmış artık. Yapmayacağını ne biliyorsun? Yoksa sen de inandığın tanrının özelliklerini kapıp, onun ne yapacağını, ne yapmayacağını bilecek kadar, sonsuz bilgi sahibi mi oldun, cübbeli? Senin Allahın bile, çoğu yerde "Belki, her halde" derken, senin bu kadar net konuşabilmeni ne sağlıyor?

Allah, hiçbir şey için kesin bir tarih veremez, hiçbir şeyin sonucunu kestiremez. Bilgisinin her şeyi kuşattığı falan da külliyen yalan. Bir b.k bildiği yok. İnsanları-kavimleri türlü düzenlerle denemesi, imtihan etmesi bir yana, bu imtihanların sonucunu da bilemiyor, tahmin yürütüp, isteği doğrultusunda temennide bulunuyor. Tamamen zar atıyor yani:

Bakara/52- Bundan sonra da yine belki şükredersiniz diye sizi (İsrailoğulları) affetmiştik.

Maide/52- Kalblerinde hastalık bulunanların: "Bize bir felaket gelmesinden korkuyoruz!" diyerek onların arasına koştuklarını görürsün. Belki Allah fetih ya da kendi katından bir iş getirir de onlar, içlerinde gizlediklerine pişman olurlar.

En'am/51- Rablerine toplanacaklarından korkanları onunla uyar ki; kendilerinin, O'ndan başka ne dostları, ne de destekçileri yoktur. Belki korunurlar.

A'raf/26- ... İşte bu, Allah'ın ayetlerindendir, belki düşünüp öğüt alırlar.

A'raf/57- ... Her halde bundan ibret alırsınız.

A'raf/168- Onları yeryüzünde topluluklara ayırdırk. Onlardan kimi iyi kişilerdi, kimi de alçak! Belki dönerler diye onları iyilikle de, kötülükle de sınadık.

A'raf/174- İşte biz ayetleri böyle açıklıyoruz, artık her halde dönerler.

A'raf/176- ... Bu kıssayı anlat, belki düşünürler.

Tevbe/12- Eğer andlaşma yaptıktan sonra andlarını bozarlar ve dininize dil uzatırlarsa, o küfür önderleriyle savaşın. Çünkü onların andları yoktur; belki vazgeçerler.

Tevbe/102- ... Belki Allah, onların tövbesini kabul eder...

İsra/8- Belki Rabiniz size acır, ama siz dönerseniz, biz de döneriz. Cehennemi kafirler için kuşatıcı yapmışızdır!

Kehf/6- Her halde sen, onlar bu söze inanmıyorlar diye, peşlerinde üzüntüden kendini helak edeceksin!

Nur/27- ... Her halde bunun, sizin için daha iyi olduğunu düşünüp anlarsınız.

Rum/41- İnsanların elleriyle kazandıkları yüzünden, karada ve denizde fesat çıktı. Belki dönerler diye onlara, yaptıklarının bir kısmını tattırıyor.

Secde/21- Belki dönerler diye mutlaka onlara o büyük azaptan ayrı olarak daha yakın azabı da tattıracağız.

Zuhruf/48- ... Belki dönerler diye onları azap ile cezalandırdık.

Ahkaf/27- Andolsun, çevrenizdeki kentleri de yok ettik ve belki dönerler diye ayetleri tekrar tekrar açıkladık.

Hadid/17- ... Belki aklınızı kullanırsınız diye size ayetleri açıkladık.

Mümtehine/7- Belki de Allah sizinle onlardan düşman olduklarınızın arasına bir sevgi koyar...

Talak/1- ... Bilmezsin, belki Allah, bundan sonra yeni bir iş ortaya çıkarır.

Tamamen deli zırvasıdır bu iddialar. Sözkonusu makamların adında Kürdi var diye, bu makamların Kürt makamı olduğunu ileri sürmek, gerizekalılığın önde gidenidir.

Tüm bu makamlara adını veren Kürdi makamı, Anadoluda en yoğun olarak Orta Anadolu ve Ege türkülerinde kullanılır ki, Halk müziği terminolojisinde bu makama, "Bozlak Ayağı" veya "Abdal Ayağı" denmektedir. Oysa Kürt yörelerinde daha çok Hüseyni ve Hicaz makamları yaygındır ki, bu makamlar da yine Kürtlere özgü bir makam değil, Anadolu'nun her yöresinde kullanılan makamlardır ve yine Halk Müziği terminolojisinde "Hüseyni Ayağı" ve "Garip Ayağı" olarak adlandırılır.

Kürtlere özgü bir ritm veya makam yoktur. Sözkonu makamların büyük bölümü de, (Türk Sanat Müziğinde makam kuruluşları uyarınca) yukarıda açıklamaya çalıştığım "Abdal Ayağı" dizisinin çeşitli perdelere göçürülmesi veya bu diziye bir başka dizinin eklenmesiyle oluşturulmuş yapay makamlardır ve yine hemen hepsinin yaratıcı bestekarı bellidir.

Müzik ve özellikle Türk müziği üzerine bir formasyonu olmayan bazılarının, ırkçı duygularını ortaya dökmek için bunu fırsat bilmesi, kendilerini rezil etmekten öteye gitmez.

Diyorum ki şu dinler bir olmasaydı sizin haliniz ne olur du?

Elindeki mülke saygı duyan olacakmıydı bakalım.

Canına,namusuna saygı duyan çıkacakmıydı?

Sen sanıyorsun ki millet hukuktan korkuyor.

Hukuk'u falan takan yok.Millet hep inandığı tanrıdan kokuyor.

Şu gün dünya'da yaşanan suçlar 50 kat fazla değilse emin ol insanların bir tanrıdan korkmalarındandır.

O inanmadığınız ayaklar altına aldığınız dinlere neler boçlusunuzda bir türlü anlayamayacaksınız.

Yani diyorsun ki, "Bizde akıl, ahlak, vicdan diye bir şey yok. Bizi durduran, tanrı korkusudur. Olmadığını bir bilsek, siz bizi o zaman görürdünüz" öyle mi? Bravo yahu, bu da güzelmiş!

Dahası, ben şu korucu müdafisi vatandaşa şunu söyleyeyim, çünkü bildiğim bir konudur: Geçmişte, kendilerine PKK'li süsü verip köy basan ve hasımlarından birçok insan öldüren, hatta köyü talan eden korucu olayları yaşanmıştır. Yani, başlığı açan arkadaşın, bu yönde bir şüphesi varsa bile, haksız bir şüphe değildir bu.

Koruculuk, bu memleketin başındaki, acilen halledilmesi gereken çok ciddi bir sorundur.

Mardin'de düğünde silahlı çatışma: 17 ölü, 21 yaralı

MARDİN, (DHA)

MARDİN merkeze bağlı Sultan Köyü'nde gelin ve damadın yakınları arasında çıkan silahlı çatışmada ilk belirlemelere göre 17 kişi öldü, 21 kişi yaralandı.

Sultan Köyü'ne bağlı Kırkçeşme Mezrası'nda yapılan düğünde saat 21.30 sıralarında gelin ve damat yakınları arasında henüz belirlenemeyen bir nedenle tartışma çıktı. Aynı zamanda koruculara ait olan köydede tartışma kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. Tam bir can pazarının yaşandığı düğün yeri bir anda kan gölüne döndü. Çatışma sonrası Mardin'deki hastaneler yaralılarla dolup taştı. Alınan ilk bilgiye göre çatışmada 17 kişi yaşamını yitirirken, 21 kişi de yaralandı.

Güvenlik güçleri, köyde ve hastanelerin çevresinde yeni bir çatışma yaşanmaması için geniş çaplı önlem aldı.

milliyetten aldigim altida bu!!

buradaki ayrinti boyle, cikan sonuca gore baslik acildi..

zira oldugu gibi de yansittim..

Üstelik ben bu yazıda "Bu haberde korucular saldırdı yazıyormu. ??????????" çığlığını gerektirecek bir ibareye de rastlamadım.

Haberin içinde geçen Aynı zamanda koruculara ait olan köydede tartışma kısa sürede silahlı çatışmaya dönüştü. sözü müdür, ayrı bir haber konusu olacak bu salak tartışmayı doğuran?

Bazı tv kanallarında alt yazı geçiyor, ölü sayısını 41 diye bildiriyorlar. Henüz bir kanalda haberini yakalayamadım. Nasıl memlekettir anlamadım gitti. 41 kişinin öldüğünü altyazı geçiyorlar ama, biri olsun kıytırık yayınlarını kesip de olay yerine veya bağlı olduğu ile-ilçeye bağlantı yapmıyor.

Alevi ateist oluyo,laik müslüman da olsun.

Ne var bunda?

İşte, "Ateist-Alevi" konulu başlıkta dile getirmeye çalıştığım ve aynı harara girmek istemediğim mahlukata tipik bir örneksin. Konuyla ilgili fikir belirtmek yerine, fikir belirtene kuyruk acın doğrultusunda saldırmayı tercih ediyorsun, çünkü konuyla ilgili bir fikrin yok. Daha doğrusu senin gibiler için fikir diye bir şey yok; senin gibiler ve senin gibi olmayanlar var. Onun için diyorum ya; "Alevilik, akla ve bilime dayanan bir hümanizmadır" sende akıl ve bilimsellikten eser olmadığına göre Alevi değilsin, kendini Alevi diye tanıtan, insanlıktan nasiplenmemiş yobaz bir müslümansın. Madımak önüne toplanıp "Yah la yaahhh!" diye yırtınan yaratıklardan bir farkın yok. Onlar, Alevi yakma sevdalısı yezitlerdi, sen ateist yakma sevdalısı bir yezitsin. Hiç Alevi olduğunu söyleyip kendini kılıflama, ne mal olduğun meydanda.

Konuya gelecek olursak: İslama göre Kuran, hem dünyevi, hem uhrevi hayatı düzenlemek için indirilmiş ve buna yeterli bir kurallar bütünüdür. Tanrı ve onun kuralları dışında hiçbir kuralı ve kuralkoyucuyu tanımaz. Sadece "Ulema" adı verilen Kuran tefsir ve mealcileri vardır. Bu sisteme göre İslam, tek hak dindir. Bunun dışındakiler, "lailaheillallah" demedikleri müddetçe yakalandıkları yerde öldürülmelidir. Oysa laisizim, bunun karşısındadır; din ve devlet işlerini birbirinden ayırmakla, kişilerin din ve vicdan özgürlüğünü de teminatı altına alır. Türkiye Cumhuriyeti, sözde de olsa laik olduğu içindir ki, örneğin Maraş veya Madımak olaylarından sonra bazıları (yine sözde de olsa) yargı önünde yargılandılar. Laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmuş (!) bir takım parti veya derneklerin mensupları veya o zihniyet sahipleri de, o yargılananları savundular. Çünkü onlara göre bu eylemleri yapanlar, bunu hak yolunda yapmışlardı ve mücahittiler. Bunu açıkça dile getiremiyor olsalar da, inançları budur.

Dolayısıyla bir müslüman, laisizme boyun eğmek zorunda kalmış olsa da, bir laik olamaz. Laiklik=Kafirlik!

Eline, emeğine, yüreğine sağlık CasTRo! Tenküri veri mançe.

Aklın bir Tanrı'yı kabul etmiyor.

Kalbin ata inancından vazgeçemiyor.

Arada kalıyorsun,dayatılan islamdan tiksiniyosun.

En iyi aleviliği islamdan ayır,akla pakla "alevi ateist" ol.

Ohhhh misss rahatlık.

Evet, aynen öyle. Alevilik, bir din değildir, dinsel bir inanç da değildir. İslam egemenliği altında varlığını koruyabilmek için islami motifleri barındırmak zorunda kalmış bir kültürel yapıdır. Bireysellikten çıkıp toplumsallaşmayı başarmış bir hümanizmadır. Akla ve bilime önem verir, bilimin ışığından gidilmeyen her yolun karanlık olduğuna inanır. İnsanın insana, cinsin cinse üstünlüğünü kabul etmez. Ve senin Kuranın da, bunların hiçbirini kabul etmez. Yani Aleviler, senin Kuranına göre sen katli vacip bir kafirlerdir. Onun için Madımak'ta, Maraş'ta, Çorum'da yakılırlar, kesilirler, tecavüze uğrarlar. Ancak için rahat olsun, sen Alevi değilsin; babadan-dededen Alevi olduğunu öğrenmiş ancak Aleviliğin sünnilerden bir farkı olmadığının farkına varıp hak yola dönmüş, henüz namaza niyaza da başlamamış bir sünni müslümansın. Senin durumunda olanlara Alevilikte "Kılıç Artığı", "Kılıç Dönmesi" dendiğini de bilmiyorsundur. Zaten bu nitelemeyi yapacak Aleviler de pek yok artık.

Ohhhh misss rahatlık

"Nedir bu laiklik Allahaşkına. Hem laik hem Müslüman olunmaaaaazz! Maddede ve manada egemenlik, kayıtsız şartsız Allah'ındır" (Hz. Rectayyördoğan)

Evet, laik müslüman olmaz, ornitorenkler olur.

Kim ne derse desin, Aleviliği çok iyi bildiğime inanıyorum ve kendimi bir Alevi ateist olarak tanımlıyorum. Çocuklarıma da Alevi olduğumuzu (-ki bu, en azından sünni yozluğa bir mesafe koymalarını garanti altına almak içindir), kendiminse ateist olduğumu söylüyorum. Aleviliği, islam içinde bir yol, tarikat, mezheb olarak görenlerle aynı düşüncede değilim, Alevilik, insana, doğaya, evrene (akıl ve bilim gözüyle) bir bakıştır. Kiminin aklı beyni, Muhammet'in çüküne "penis" diyecek kadar bilimsel çalışır, kiminin aklı beyni de, ne Muhammet'e, ne de onun çüküne-uçkuruna bulaşır. Ben ikinci tip Alevilerden olduğumu düşünüyorum: Muhammet de, uçkuru da beni zerrece ilgilendirmiyor. Hatta beni, Muhammet'in amcaoğlu, damadı olan 4. halife Ali de zerrece ilgilendirmiyor; Alevi inancındaki insan-ı kamil Ali ilgilendiriyor.

Allah'ı, cenneti, cehennemi dahi reddeden Alevi deyişlerini buraya sıralamama gerek yok. Onlar, yani Aşık Veyseller, Kaygusuz Abdallar, Ali İzzetler vs. Aleviyse ben de Aleviyim; "onlar Alevi değil" deniyorsa, ben de Alevi değilim.

Çocuk musun arkadaşım?

Neden burnunun dikine dikine yazıyorsun??

Kimin çocuk (beyinli) olduğu, ileri sürülen fikirlerden belli oluyor.

"Alevilik, Ali'yi sevmekse, biz de Aleviyiz" diyerek damardan (?) giren gerizekalıların bu oyununa anında gelen çocuk beyinliler, hemen" Haa, 'Alevilik aliyi sevmekse biz de aleviyiz' dediklerine göre, bunlar da Aleviler (kadar Ali'yi seviyorlar). E-e, biz de Ali'yi sevdiğimiz için Alevi olduğumuza göre, sünnilerden bir farkımız yok. O zaman biz de sünniyiz" salak mantığını yürütenlerin eninde sonunda varacağı yer, bir cami avlusudur.

Alevilikle ilgili bir tek kitap okuma, bir araştırma yapma, felsefesine inme, tarihini bilme... sonra da kalk "Annem-babam Aleviliğin bu olduğunu söylüyorlar, o zaman bu doğrudur. Sen yanlış biliyorsun, çünkü benim babam senin babanı döver!"

Sünniler de aynen bu dogmatizmi savunurlar; "Allah vardır! Kim dedi? Muhammet! O kim? Allah'ın resulü!.."

E, tabii. Allah'ın elçisi, Allah'ın var olduğunu söylüyorsa, Allah vardır ve o da peygamberdir. Hiç araştırmaya gerek yok. Zaten Allah da, kendisinin Allah olduğuna şahitlik ediyor (Al-i İmran/18), fazla söze ne hacet?

Stockholm sendromu yaşıyorsunuz, farkında değilsiniz...

Bak ben pis sinirliyim,sert konuşmayalım

Söylediğin gibi rezillik ise islam,alevilik de bunun ta kendisi.

Telli kuran ve alevi deyişleri zaten kuran yorumu.

Duygusal yaklaşıyorsun alevi kökenli olduğun için.

Sünni islam yorumunu alevilik ile karşılaştırırsan "evet alevilik islam değildir" dersin.

Bir de alevi islam yorumunu islam kabul edip sünnilikle karşılaştır,tam tersi çıkar sonuç sünnilik islam değildir dersin.

Hangisi doğru islamdır onu gerçek sünniler ile gerçek aleviler tartışsın bu bana sana düşmez.

Ama alevilik islam değildir demeyin,saçma çünkü.

Pisliğin de sinirliliğin de senin sorunun. Alevilik islam değildir, o kadar. İslam toplumu içinde varlığını korumak için, ucundan kıyısından islam motifleri takınıp "Ben de islamım, beni katletmeyin" mesajı vermek zorunda kalan islamdışı bir dünya görüşüdür.

Doğru islam, sünnilerin islamıdır. Özellikle İran, Arabistan, Afganistan coğrafyasında uygulanan islamdır. Çünkü onlar Kuran'a ve Muhammet'in SÜNNET'ine uygun yaşayan müslümanlardır. SÜNNİ'likleri de buradan gelmektedir zaten. "Şiilik ne olacak?" diyorsan, 5. mezheb olarak kabul ettirdi kendini. Artık şii-sünni ayrımı yok, aslolan Alevi-sünni farklılığı da sayenizde kalkar yakında, üzülme!

Kocalarını aldatan kadınlar göğüslerinden kancalarla asılı halde yanıyor,bir yandan zebani onlara işkence yapıyor.

Aynı üçlü,Muhammed,Cebrail ve Burak seyrediyor.Peygamber Miraçta bunları görmüş.15.yy İran

Cennet ve cehennem, Kıyametten sonra yaşanacak kavramlar değil miydi? Muhammet, miraca çıktığında hangi kıyamet sonrasının cehennemini gördü? Yoksa cehennem diye kendisine gösterilen, tanıtım amaçlı hazırlanmış bir stand mıydı? Belki de, kocalarınıaldattıklarıiçingöğüslerindenkancalarlaasılıhaldeyanmanumarasıyapankad

ın ve işkencecizebani numarası yapan meleklerdi gördüğü, olamaz mı? :crazy:

Bunlar saçmalık.

Alevilik de bal gibi islamdır.

Hiç bir alevi büyüğü bu söylenenleri kabul etmez ama nedense alevi olmayan,alevi gibi yaşamayan herkes aleviliğin islam olmadığını iddia eder.

Bu genellikle alevi kökenli ateislerde görülür.

Ve,

Aleviliği islamdan ayırıp aklamaya çalışmaktan başka birşey değildir.

Benim de yaptığım şeylerdi bunlar lise yıllarımda.

Madem aleviliği sünni islamdan daha çok beğeniyorsunuz ya da daha masum görüyorsunuz.

Öyleyse gerçek islamın alevilik olduğunu iddia edin,en azından daha mantıklı.

Hala halla

Yani din adına adam öldürmenin, sübyancılık yapmanın, otorite ve güçlü olanın yanında yer almanın, akla ve bilime düşmanlığın vb. Alevilikte olduğunu söylemeli; "benim kabem insan değil, arap yarımadasındaki puttur" demeli, "okunacak en büyük kitap insan değil, Muhammet'in uçkur sorunlarına çözüm arayan Kuran'dır" demeli, "telli Kuran" adı verilen bağlamayı "zındık çalgısı" deyip kaldırıp atmalı, "Muhammet'in bir numaralı yalakası, katliamların ön safında giden Ali'yi sevmek asıl müslümanlıktır ey sünniler, siz de Alevi olun" demeli; "Allah herkesin rızkını farklı vermiştir, kimine çok kimine az" diye tevekkül gösterip sömürüye göz yummalı... Ve daha bunlar gibi yüzlerce rezilliği yapmalı ki, Alevi olunmalı, ha?

Sünni veya Alevi, sen ve senin gibiler amacınıza ulaşıyorsunuz. Sığır gibi bir Alevi kimliği oluşturmayı başarıyorsunuz. Pirsultan heykelindeki bağlamayı, yukardan indirip kıçına monte etmeniz yakındır. Allah olsaydı, hepinizin belasını verirdi zaten.

Matah bir şey yapmamışlar ki. Bugün Arabistan yarımadasına ve ortadoğuya bak, milyarlarca Arap devletçiği görürsün. Neredeyse her ev ve oda bir devlet olmuş. Dinle alakalı bir şey değil bu; aşiret zihniyeti, ilkel zihniyet.

Bunu anlamanız için kafanıza çiviyle mi çakmak gerek?

Biz olduğumuz için su var değil, su olduğu için biz varız.

Biz olduğumuz için güneş var değil, güneş olduğu için biz varız.

Biz olduğumuz için besin var değil, besin olduğu için biz varız.

Daha bu örnekleri binlerce kez çoğaltabiliriz.

Senin moron tanrın, tüm bunları bizim için yarattığını, olmasalardı ne yapacağımızı söyleyip duruyor. Bunlar olmasaydı biz de olmazdık, bu kadar basit. G.tü yiyorduysa, bunlar olmadan bizi yaratıp yaşamamızı sağlasaydı ya!

Aklınız bu kadar mı kıt? Bunlar olduğu için biz varız ve yaşayabiliyoruz; biz yaşayabilelim diye bunlar var değil!

Kardeşim, sizin kitabınız tüm zamanlara hitaben indirilmiş değil mi? Eğer öyleyse niye hiç motorlu araçlara, elektronik cihazlara, günümüz bilimsel buluşlarına bir gönderme yapmamış? Konumuzla ilgili olması bakımızdan "Size su indirdik, geceyi gündüzü yaptık..." gibi maymun aklına hitap eden kıytırık kandırmacalar ileri süreceğine, mesela goldilocks yörüngeden neden bahsetmiyor? Çünkü, bu yörüngede olmasaydık, su da, güneş de bir b.ka yaramazdı. Çünkü bilim kanıtlamıştır ki, birinci derecede varlığımızın sebebi budur.

Kendinizi kandırmaya devam edin. Ben sizden yetişecek nesillere ve o nesillerden çekecek kendi neslime acıyorum! Yazık, çok yazık!

İkiside Allah'ın elçisi aynı fikirlere sahip olmaları gayet normaldir.

Asıl düşünülmesi gerek şudur.

Peygamber ibranice olan bu incil'i okumadan aynı fikirleri nasıl belirtmiş?

Sen Kuran Arapçasını ne kadar biliyorsun ve o kitabı ne kadar okudun acaba. Dahası, bu konu başlığı açılana kadar, bu olayı ne kadar biliyordun, nalıncı keseri?

Belki 5000 kere açıklanmıştır: Senin ümmi diye yutturmaya çalıştığın üçkağıtçı peygamberin, kendisini peygamber ilan etmeden önce, en sık görüştüğü insanlar, hıristiyan ve yahudi tüccarlardı.

Yanlış yere tezgah açıyorsunuz kardeşim! Bu ayakları bırakın, onlardan paça olmaz!

Son zamanlarda sıkça rastlıyorum: Bazı genç Alevi arkadaşlar, ateistliklerini ön plana çıkarırken Aleviliklerini vurgulamaya da özen gösteriyorlar.

Üzgünüm ama bu ikisi yanyana gelemez. Çünkü Alevilik, her ne kadar özgürlükçü ve insancıl bir yorum olsa da sonuçta İslam'ın içinde yer alan bir taraf: Allah, Muhammed, Kuran, Kelime-i Şehadet konularında sorun yok. Sünnilerin zekat, namaz, oruç ve hac konularındaki uygulamalarını da kendi çaplarında (yardımlaşma, Cem ayinlerindeki halka namazı, Muharrem orucu, Hacı Bektaş-ı Veli ziyareti vb.) özelleştirmişler.

Uzun sözün kısası, Aleviyseniz Müslümansınız demektir. Hem Alevi hem ateist olamazsınız; birini seçmeniz gerekecek...

Ben Alevi bir ateistim. Bunu yakın bir zamana kadar aynen bu şekilde dile getirirdim. Ancak Sünnilerden çok bazı Alevi yobazlardan gördüğüm tepkiler nedeniyle, Alevi kimliğimi söylemiyorum. Bizim o taraflarda "İt'le harara girmek" diye bir deyim vardır. Bir takım itlerle harara girmemek için, bu yolu seçtim.

Alevilik, özde insana, akla ve bilime verdiği değerle varlığını ortaya kordu. Ancak tarihte ve günümüzde, Alevilik üzerine uygulanan ve uygulanmakta olan asimilasyon çabaları meyvesini verdi ve bugün Alevi olduğunu söyleyen insanların büyük çoğunluğu, bir Sünniden daha katı islami değerleri savunur oldu, adeta Alevilik, İran şiiliğine döndürülmeye başladı.

"Benim kabem insandır" diyen Alevilik öldü artık. Dolayısıyla ben onları Alevi olarak görmüyorum, onlar da beni görmüyor. Alevi sitelerine girilip, Alevi olduğunu söyleyenlerin açtığı başlıklara, yazdığı mesajlara bakılırsa, ne demek istediğim daha net anlaşılır sanıyorum.

Ben, Alevi bir ateistim. Kabem de, dinim de, imanım da insandır, akıldır, bilimdir! İnsanla insancık arasında fark olduğunu da belirteyim bu arada.

Sebep, her ikisinin de yayılmacı politikaları ve bu uğurda öldürmeyi mübah saymalarıdır. Hıristiyanlık için Cizvit papazları, enkizisyon mahkemeleri ile, müslümanlık için Türklerin nasıl müslüman oldukları göz önüne alındığında, ve ardından İslamın yayılması için yaptıkları savaş ve katliamlar, çıkarılan fetvalar, bunun en açık göstergesidir bence.

Sömürü ve kan!

sen yinede sürprizlere hazırlıklı ol yada ortada kalmaya mı? demeliydim !

Ben paranoyak değilim ki "Her an başıma bir saksı düşebilir, her an bir araba çarpabilir, her an birkaç seksomanyağın cinsel saldırısına uğrayabilirim, her an tanrının var olduğu kanıtlanabilir..." gibi saçma salak kuruntularla yaşayayım!

Bak arkadaşım İslam'da kafiri yakaladığın yerde öldürmen için;

1- Şeriat devleti olman lazım.

2- Şeriat devleti olduktan sonra örgütleneceksin, güçleneceksin. Öyle 300 kişiyle Amerika'ya saldıramazsın.

Yani kısacası Osmanlı olacaksın. Aç Osmanlı tarihini oku.

Kuran'da, kafirlerin yakalandığı yerde öldürülmeleriyle ilgili ayetler uydurulduğunda, şeriat devleti var mıydı, kurulmuş muydu yani?

İnsan oğlu var olduğu günden beri varlığının bir amacı olup olmadığı sorusunu soruyor, tabiki bu felsefeyle alakalı bir konu olduğundan asla net bir cevaba ulaşılamadı. bir çok din de aslında bu temel soru üzerine bina edilerek süregeldi. niçin bu dünyadayız? nasılı ayrı bir konu. çünkü o biyoloji bilimiyle ilintili. Anatomi hocam bir derste, her organın bir hedefi olduğunu bir lokanta örneğiyle açıklamıştı. nasıl bir lokantada, işleyen sistemin bir amacı var( mesela aşçıların, garsonun ,kasadaki elemanın, hepsinin birden farklı farklı işlemlerle en nihayetinde hedeflediği, müşterinin önüne bir tabak yemeği koymaktır), aynı şekilde her organın hücrelerinin bu şekilde, oluşturduğu sistem bütünlüğünde net bir hedefi vardır(mesela, akciğeri, kalp ve damarları oluşturan sistem, totalde oksijen ve karbondioksitin taşınımıyla oksidatif fosforilasyonu gerçekleştirebilmek için birleşmesi gibi). Ben de bunun üzerine, bir bütün olarak insanın net bir hedefinin olup olmadığı sorusunu sordum hocama. "o konu felsefenin alanına girer, her kes farklı bir şey söyleyebilir" demişti.

şimdi, insanlar pek çok hedefle bir araya gelebiliyorlar. ama en son etapta bütün olarak insan hayatının, yaşadığı her anı, soluk alıp verişi, insan ilişkileri, yaşlılığı, gençliğiyle net bir amacı olabilir mi, olabilirse biz bu amacın ne olduğunu bulacak delillere hangi metodlarla ulaşabiliriz? sormak istediğim bu. Cevaplarınızı bekliyorum arkadaşlar.

Anatomi hocan, farelerin varlık amacının da kedilere yem olmak olduğunu söyledi mi?