Jump to content

Çakırcalı

Üyeliğini Sildirmiş Kullanıcı
  • İçerik sayısı

    1.712
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne Çakırcalı kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Asıl cahil olan sensin....

    Ben bir Brahmana inanırıyım...

    Siz hangi akla hizmet benim inandığım kainatın yaratıcısını yok sayıyorsunuz?

    Madem Brahman yok diyorsun bunu neye dayanarak söylüyorsun?

    Vıdı vıdı etmeyi keste bana bu dayanağını bilimsel olarak izah et.

    Bende diyorumki madem o kadar eminsiniz buyrun deliliniz nedir?

    Eğer deliliniz yoksa neden kesin emin olmadığınız bir konuda Hintlilere sıfatlar yakıştırırsınız?

    Hintlilerle alıp vermediğin ne?

    (Ne o kendi açtığın konuda şapa mı oturdun agresifleştin? Bak burada senin sözlerinle kendimi savunuyorum.. Nasılda traji komik değil mi?)

    Sen hangi akla hizmet, unicornları, satyrleri, mousaları, zeusu, dionysosu yok sayıyorsun? Aklınız bu kadar kıt mıdır ki, yüzlerce kez açıklandığı halde hala anlamıyorsunuz? Varlığına dair akılcı ve bilimsel bir kanıt taşımayan bir şey, zaten yoktur. Var olduğunu iddia edenler, bunu kanıtlamak zorundadır.

    Olmayan bir şeyin olmadığını kanıtlamak veya buna kanıt istemek, gerizekalılıktır.

  2. Bu cümleler de niye sizin ateist olduğunuzu ve ebedi cehenneme layık olduğunuzu gösterir. Allah temizdir, temizi sever. Sizin gibi ağzı bozuk terbiyesizlere niye hidayet etsin.

    Hidayet etmese ağzı bozukların ağzı nasıl düzelecek cubbeliali? Sen akşam işinden çıkıp evine gitmek istediğin için mi eve gidiyorsun, yoksa eve gittiğin için mi eve gitmek istiyorsun? Bu nasıl bir akıl hastalığıdır ki, çünküler, nedenden önce geliyor; sonuç, nedenin nedeni oluyor? Allahın beni hidayete erdirmesi için, ona inanmam lazım önce. Ona inandıktan ve istediklerini yaptıktan sonra beni hidayete erdirecek; yani ona inanmamı sağlayacak, öyle mi?

    Sizin gibilerin elinden kabuklu yumurta bile yenmez cübbeli. Siz çünkü, tuvalete girmeden önce elinizi sabunlayıp, tuvalete girince kıçınızı yıkıyorsunuz, sifonu çektikten sonra sıçıp, öylece bırakıp çıkıyorsunuzdur.

  3. ...

    1-Ilk olarak senden bir ricam var su video yu izleyip bana yorumlarini soyler misin? Bu videodaki adam sapik mi yoksa Allahin gorevlendirdigi ozel bir kisilik mi?

    http://video.google.com/videoplay?docid=39...02847&hl=en

    ...

    İğrenç bir şey, kelimenin tam anlamıyla iğrenç! Gözümün önüne Müslüm Gündüzler, Ali Kalkancılar, Cübbeli hocalar geldi. Sapık hazları uğrunda kendi çocuklarını bile harcayacak kadar gözü dönmüş yaratıklar!

    Dedikleri bir konuda haklılar: Bu dünya gerçekten iğrenç bir dünya ve bunun sebebi de kendileri zaten.

  4. Tanrı'ya inananlar için sevgi,bilinçli bir kaynağı olduğu için ''gerçek''...

    Tüm beyinsel fonksiyonlar kişinin tercihine göre Tanrı'nın yaratımından ibaret.

    Çİftleşme dönemlerinde tanrı hayvanlara da bir inanç veriyor olsa gerek. Onlar da o dönemde eşlerini buluyor, aşkı yaşıyorlar ya...

  5. Geyikleşme. O kurallar bozuntusu dediğin çağları aşmış gelmiş. Senin bin tane kuralına on basar. Sadece siz çok cahilsiniz ve çok çarpıtıyorsunuz. Hem o kurallar öyle kurallardır ki zamana göre açılımları söz konusudur. Al eline meali kafana göre yorumla olayı yok yani. Osmanlı o kurallarla altı yüzyıl hüküm sürdü. Mirası hala göz kamaştırıyor. Cahil cühela takımındansın. Sen ne biliyorsunda konuşuyorsun ki?

    Sayın baglanti,

    Forumun eski katılımcısı değilim. Zaten pek katılımcı olduğum da söylenemez. Anca bir başlıkta, sizin daha önce bir ateist olduğunuz, sonradan islamı seçtiğiniz yönünde bir şeyler okuduğumu hatırlıyorum. Ateizm, ciddi derecede akıl ve mantık gerektirir. Şu yazdıklarınıza baktığımda, sizin bir ateist olabileceğinizi aklım almıyor.

    1- "Al eline meali kafana göre yorumla olayı yok" diyorsun. Peki ne yapalım? Canımızı alıp tekrar bir Arap olarak dünyaya getirmesi için tanrıya dua mı edelim? Ki Araplara ve onların anlamaları için Arapça indirildiği kendi içinde de defalarca vurgulanan o kitabı, bir müfessire gerek kalmadan anlayabilelim? Çünkü sizin sözünüzden anladığım, Kuran'ın mealleri, Arapça olmadığı için tam manasını veremiyor. Siz peki, bir mütercim ve müfessire gerek duymadan, Kuran'ı elinize alıp Arapça okumayı ve anlamayı becerebiliyor musunuz? Yani, hem çok iyi derecede Kuran Arap dilini biliyorsunuz; hem indiği dönemde yaşanan tarihi olayları biliyorsunuz; hem indiği dönemdeki coğrafi şartları çok iyi biliyorsunuz; hem indiği dönemde yaşayan şahsiyetleri biliyorsunuz; hem bu şahsiyetlerin eski ve yeni inançlarını, psikolojilerini biliyorsunuz!... Onun içindir ki, Kuran'ı okuyor ve aynen Muhammet'in ve tanrısının demek istediklerini algılıyorsunuz. Eline bir meali veya tüm mealleri-tefsirleri alıp, hatta konuyla ilgili tüm hadis kitaplarını, cönkleri, güldesteleri vs. araştırıp, bu meallerle ve tefsirlerle karşılaştırmıyorsunuz. Biz sizler kadar zeki olamadığımız için, sizin bu yapmaya gerek görmediğinizi yapmakla yetiniyoruz. Bu konuda eziğiz, haklısınız.

    2- "O kurallar bozuntusu dediğin çağları aşmış gelmiş. Senin bin tane kuralına on basar." demişsiniz. Hammurabi Yasaları, sizin şu "o kurallar bozuntusu" diye sözünü ettiğinizden çok çok daha eski çağlardaı aşıp geldiğine göre, "o kurallar bozuntusu"na da bin basar mı? O kadar çağı aşıp geldiğine göre saygımızı göstererek, Anayasayı iptal edip, Hammurabi Yasalarına geçmemiz iyi olur mu sizce? O ilahi nurunuzla, bu konuda da aydınlatırsanız bizi, minnettar kalırım.

    3- "Osmanlı o kurallarla altı yüzyıl hüküm sürdü. Mirası hala göz kamaştırıyor." diyorsunuz. Osmanlı, tarihin görebileceği en barbar, en zalim imparatorluklardan biriydi. Sömürü ve katliam duygusu o denli ağır basıyordu ki, kendi kurucu kimliğini dahi inkardan ve katletmekten geri kalmamıştı. Bir zulmün, işkencenin süresi arttıkça, daha mı gözkamaştırıcı oluyor? Tecavüzün süresi uzadıkça, yaşattığı orgazm daha mı güçlü ve zevkli oluyor?

    Lütfedip nurunuzla ışıtın bizi. Bu dehr-i dehriyyeden kurtarın...

  6. Biliyorum fakat tam panteist değilim.Eskiden öyleydim fakat etkisinden kurtulamadım.hafiften paganizm de var bende ne yapacağım şimdi?Tabii çocukken mitoloji okursa adam böyle olur.Bazen sabahları güneşi selamlıyorum.Ve ateistim artık doğada tanrıyı görmüyorum karmaşayı görüyorum.Ve bunu bilim ile açıklayabiliyorum.Açıklayamasam panteist olurdum.

    Sana panteist derken, sadece kendinle ilgili yaptığın tanımlamaya dayanarak dedim bunu. Ateizm çok komplike bir kavramdır. Ciddi bir altyapı istiyor. Öncelikle içinde bulunduğun dinsel görüşleri ve tanrı anlayışlarını gözlemlemiş ve bunlarla ilgili olası temel soruları cevaplayıp, tatmin olmuş olmalısın. Kafanda kalan en küçük bir şüphe, henüz ateist olmadığına işaret eder. Yani şu alıntı yaptığım yazından anladığım kadarıyla sen, ateist değilsin. Desit ve hatta teist bile denebilir sana; zira, güneşi selamlamak gibi somut bir ritüelin bile var. Ki bu ritüel, her ne kadar Ortaasya şamanist Türk kültürüyle gelmiş olsa da, bugün Alevilerin önemli bir ritüelidir. Fakat güzel olan bir yanı var ki, bunu kendine yakıştırmıyorsun. Yaşadığın iç çelişkide aklın baskın geliyor. Tek sorunun, bilgi eksikliği dostum. Bol bol okumanı ve özellikle bu forumu ve tartışmaları takip etmeni öneririm.

    Saygı ve sevgiyle...

  7. Kendi başınıza araştırma yapmayı beceremiyorsunuz, illa herşeyi hazır koyacağız önünüze:

    Nisa 34:

    Er ricalü kavvamune alen nisai bi ma faddalellahü ba'dahüm ala ba'dıv ve bi ma enfeku min emvalihim fes salihatü kanitatün hafizatül lil ğaybi bi ma hafızallah vellatı tehafune nüşüzehünne fe ızuhünne vehcüruhünne fil medaciı vadribuhünn fe in eta'neküm fe la tebğu aleyhinne sebıla innellahe kane aliyyen kebıra

    Mevzu bahis yer “faddalellahü ba'dahüm ala ba'dıv” ifadesidir. (bkz: bold)

    Bazı mealciler (uydurma hadislerin etkisiyle olsa gerek) ayetin bu kısmını “erkekler kadınlardan üstündür” anlamı katarak çevirmişler.

    Oysa ayetin orijinalindeki ifade “faddalellahur ricale alen nisai” (Allah erkekleri kadınlara üstün kılmıştır) DEĞİL.

    Ayet şöyle diyor: “Allah onların bazılarını bazılarına üstün kılmıştır.”

    “Badehum” (bazılarını) kelimesindeki “hum” zamiri hem erkeklere hem de kadınlara hitap ediyor.

    Bu da Bakara 253:

    Tilker rusulu faddalnâ ba’dahum alâ ba’d(ba’din), minhum men kellemallâhu ve rafea ba’dahum derecât(derecâtin), ve âteynâ îsâbne meryemel beyyinâti ve eyyednâhu bi rûhıl kudus(rûhıl kudusi), ve lev şâallâhu maktetelellezîne min ba’dihim min ba’di mâ câethumul beyyinâtu ve lâkinihtelefû fe minhum men âmene ve minhum men kefer(kefere), ve lev şâallâhu maktetelû ve lâkinnallâhe yef’alu mâ yurîd(yurîdu).

    Aynı kalıp kullanılmış. (bkz: bold) Ayetin mealinden tamamını okursan peygamberlerin her birinin farklı özelliklerle donatılmış olduğunu anlarsın. Aynı durum Nisa 34 için de geçerlidir.

    Yahu sizler ne sıyırma mantıklı insanlarsınız. Son derece yalın ve anlaşılır bir ifadeyle söylüyorum/soruyorum, hala arapça, mozambikçe bir şeyler mırıldanıp, polemik yapıyorsunuz. Bana şunu söyler misiniz:

    "Senin tanrın, "kimini kiminden (x y'den, at eşekten, karpuz kavundan) üstün" yarattığını belirtip buna "erkeği kadına yönetici" yaptığını bağlamış mıdır bağlamamış mıdır?

    Bunun cevabını istiyorum. Ondan sonrası zaten sizlerin zeka seviyenizi belirler, beni ilgilendirmez.

  8. Nisa 34?ü daha önce en az 10 kez açıkladık.

    Bakara 253?ü incelersen Nisa 34?teki "kimini kimine üstün kılma"nın ne demek olduğunu anlarsın.

    Söylediğin ayette elçilerin elçilere üstünlüğü sözkonusudur. Kimin kime üstün olduğunu belirtmemişse de, Kuran bütünüyle incelendiğinde, en üstün elçinin Muhammet olduğu anlaşılır. Yani aynı cins içinde bir üstünlük sözkonusudur. Oysa Nisa/34'te başka bir yere atıf da yapılmıyor, doğrudan doğruya erkeğin kadından üstün kılındığını bu nedenle erkeğin kadınlar üzerinde yönetici olduğu söyleniyor ki, farklı bir cinsin diğerine üstünlüğü açık açık dile getiriliyor. Dansetmenin anlamı ne?

    10 kere açıklamışlarmışmış! Kendiniz çalıp kendiniz oynuyorsunuz. Bu mantıkla 1000 kere açıklasanız ne yazar? Yani diyorsunuz ki;

    "İşte o elçilerden kimini kimine üstün kıldığımız için, erkekler kadınlar üzerinde yöneticidirler" Ya da;

    Atı eşşeğe üstün kıldık, bu nedenle erkekler kadınların üzerinde yöneticidir.

    Karpuzu kavuna üstün kıldık, bu nedenle erkekler kadınların üzerinde yöneticidir.

    İnsanı maymuna üstün kıldık, bu nedenle erkekler kadınların üzerinde yöneticidir.

    Atla eşeğin çiftleşmesinden katır çıktığı için su 100 derecede kaynar.

  9. ...

    17)erkekler kadınlardan üstün mü yaratılmıştır..

    Hayır

    ...

    Sen müslüman olduğunu söyleyen bir kafirsin.

    Kuranın kadınlar hakkındaki genel söylemini, kadına bakışını bir kenara bırak, sırf "Allah, insanları birbirinden üstün kıldığı ve mallarından harcadıkları için erkekler, kadınlar üzerinde yöneticidirler..."(Nisa/34) ayeti bile, senin en azından bir münkir olduğunu gösterir.

  10. takvayı türkçemizde karşılayabilecek güzel bir kelime duyarlılıktır....

    duyarlı olmayan insanlara öğüt de fayda vermez...

    kuran hüden lilmuttekıyn dir...

    yani duyarlı kişiler için bir rehberdir...

    oruç tutunuz umulur ki takvalı yani duyarlı biri olursunuz...

    Ben sana inanmıyorum ama, inanıyormuş gibi yaparsam, belki inanırım, öyle mi? :blink:

  11. Merhaba İnevitablen

    Ben bu cümleyi anlamıyorum. Bana aptal muamelesi yapıp benzetmelerle açıklayın lütfen.

    Yerin şekli düz de olsa, eğri de olsa bulut hareket edebilir. Neden bunu taraflı bakış olarak algılıyorsunuz?

    Dolayısıyla dağların da bulut gibi hareket edebileceğini düşünen bir insan "dağlar bulut gibi hareket eder" diyebilir.

    Bunun yerin dönmesiyle bağdaştırılmasını bile anlamıyorum. Bulutlara bakıp yerin döndüğü tahmin edilebilir mi diyorsunuz?

    Ya da yer bulutlar gibi hareket etseydi döner miydi? Bulutun döndüğü nereden belli?

    Dünyanın şeklini bilmiyoruz diyelim.

    Bulutlar gökyüzünde geçip gidiyor, ufukta yok oluyor.

    Şimdi bir dağı havalandırın, o da bulut gibi geçiyor, yok oluyor.

    Bunun neresinden dünyanın yuvarlak olduğunu anlıyorsunuz?

    Ne dedin? :blink:

  12. Agnostisizm veya deizm çoğu zaman ateizme giden yolda bir ara dönemdir...

    Katılmıyorum. Agnostik, iki arada bir derede kalmıştır. Bıçak sırtında gibidir. Her an o veya bu tarafa düşmesi sözkonusudur. Tanrının varlığına ihtimal verir ama varlığı konusunda tatmin olmamıştır. Dolayısıyla, "varsa vardır, yoksa yok" türünden bir pozisyonu vardır. Ve iki arada bir derede kaldığı için, iki araya düşmeye, yani Ateizmden daha çok, deizme ve hatta teizme meyillidir. Çünkü, tanrının varlığına inanmayacak kadar bilimsel düşünmemektedir. Teistlerin tanrıyı yaratmak için taşıdıkları korkular, onun bilinçaltında kuluçkaya yatmıştır ve o yumurtaların kuruma ihtimali, çatlayıp yavru çıkarma ihtimalinden daha zayıftır. Zira bulunduğu koşullar, bu konuda önemli faktördür. Zırt pırt halkının %95'i müslüman olduğu vurgulanan bir toplumda, olasılığı sen düşün artık.

  13. cübbeli, ne beni kureyzası ya?

    sana kureyzayı mı sorduk?

    "İnsanlar 'La ilahe illallah' deyinceye kadar onlarla savaşmak­la emrolundum. La ilahe illallah diyen benden malını ve nefsini hak­kıyla olan hariç korumuştur. Onun hesabi ise Allah'a aittir."

    Buhari îstitabe: 2, İtisam: 2, Müslim İman: 8, Tirmizi İman: 1, Nesai Cihad: 1, Ebu Davud Cihad: 104, îbn Mace Fiten: 1, Ahmed: 2/528.

    kütübü sittedeki kitaplatın tamamında var aynı hadis.

    bu hadis ne diyor, müslüman olmayana saldır diyor.

    bu pisliğe ne diyorsun diyorum sana?

    Sayın murteddd,

    Sen onun avatarındaki resme bi baksana! Sence onun sakalı o kadarcık mı? Onun yüz misli de içerde var. Sence o sakalın yüz misli kıl yumağı, kafasının neresine sığar? Israrla mantıklı bir düşünce beklemeni yadırgadım şahsen. Bir cahilin üzerine bu kadar da gidilmez ki canım! :angry:

  14. Sanırım gündelik dil bir miktar sorun çıkarmakta. Var olduğuna inanmamak var olmadığına inanmak veya var olduğunu reddetmek ile eş anlamlı olarak kullanılabiliyor gündelik hayatta. Lakin burada sadece işleri karıştırıyor. Aslen inanmama sadece inanma eylemini gerçekleştirmemektir, lakin sorun çıkartıyor ise bundan sonra uzun hali kullanmam sorun değildir, yaparım.

    Sayın nestor,

    Belki "tanrının yokluğuna inanmak" ile "tanrının varlığına inanmamak" arasında, günlük konuşma ortamlarında bir fark olmayabilir; neticede, verilmek istenen mesaj, kestirmeden dinleyiciye ulaşır. Ancak sözkonusu, "İnanç" meselesi olunca zihin, kestirmeden gelen mesajları kabul etmez. Çünkü "İnanç"ın tanımı devreye girmiştir, "yokluğa inanmak" ile "varlığına inanmamak" arasındaki derin uçurum, başları döndürüp, kafaları bulandırır.

    O nedenledir ki, sen de farkına varmışsındır, birçok teist, "ateizmin de bir inanç olduğunu" ısrarla zırvalarlar, "inançsızlık" demezler!

    Ben, ateist arkadaşların bu ayrımın farkına vararak kendilerini tanımlamalarını beklerim. Önce ne olduğumuzu bilelim ki, dığru bir tanımlama yapalım kendimizle ilgili.

    Tanrının yokluğuna mı inanıyoruz, varlığına mı inanmıyoruz?

  15. Kâfirler, cehennem ateşini yüzlerinden ve sırtlarından savamayacakları ve hiç kimseden yardım göremeyecekleri anın dehşetini eğer bilseler, böyle yapmazlardı!

    Onlar cehennemde, ?Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar ki dünyada iken işlemekte olduğumuzdan başka ameller, salih ameller işleyelim? diye bağrışırlar. (Onlara şöyle denilir:) ?Sizi, düşünüp öğüt alacak kimsenin düşünüp öğüt alabileceği kadar yaşatmadık mı? Size uyarıcı da gelmişti. Öyle ise tadın azabı. Çünkü zalimler için hiçbir yardımcı yoktur.?

    Süb'yan/9- Kafirler, bana ait olduğunu iddia ettikleri zırvalara karşı getirdiğiniz her karşı fikre veya bilimsel buluşa, yine benim sözüm olduğunu iddia ettikleri bir takım zırvalıklarla cevap vereceklerdir. Bir duruma uygun kıvırtabilecekleri bir zırva bulamadıklarında da, sizi günahkarlıkla itham edecekleri başka zırvalardan dem vuracaklardır. Şüphesiz bunda sizin için bir ibret vardır. Onlar, hiç olmayan bir cennet için sırtlarında tonlarca odun taşımaya devam eden ebabil kuşlarıdır. Ne kötü bir gidiştedirler!

  16. ...

    Altısında kendi söyler düşini,

    Yedisinde değiştirir dişini,

    Sekizinde bahta koyar işini,

    Dokuzunda taze bostana benzer. :crazy:

    On yaşında gonca güldür, açılır.

    Onbirinde ab-ı hayat içilir,

    Onikide boyu beli seçilir.

    Onüçünde gözler mestane benzer.

    Ondördünde güzelliğin bağıdır.

    Onbeşinde gören aklın dağıtır.

    Onaltıda yiğitliğin çağıdır.

    Onyedide sanki ceylane benzer.

  17. ...

    Küçük yaştaki kızlarla evlilik, feodal tarım toplumlarına ait bir olgudur. Bu olgu dini kodlar ve daha sofistike inanç formlarıyla günümüze kadar yansımıştır. Unutmayın, bizim kültürümüzde de ''15lik'' kızlara türküler yakılmaktadır:)

    Kar mı yağmış şu Harput'un başına

    Kurban olam toprağına taşına

    Yeni girmiş önüç-onbeş yaşına

    Küçük yaşta bir yar sevdim vay nenni :crazy:

    Ninni söyleyecek kadar da insaflı bir sübyancı bu anlaşılan :blink:

  18. ...

    O sırada, başına beyaz bir sarık sarmış, eğerinin üzeri atlas örtülü bir katıra binmiş olduğu halde, Cebrail Aleyhisselam geldi.

    Cebrail Aleyhisselamın sarığının taylasanı iki omuzunun arasına salınmıştı. Sırtında da zırh gömlek vardı.

    Cebrail Aleyhisselam Mescidin kapısında, cenazelerin konulduğu yerin yanında durdu. Başından tozları silkti ve:

    "Ey Allah'ın Resûlü! Sen silahını çıkardın mı?! dedi.

    Peygamberimiz Aleyhisselam:

    "Evet!" buyurdu.

    Cebrail Aleyhisselam:

    "Vallahi, biz daha silahlarımızı çıkarmadık!

    Düşman senin üzerine geleliden beri, melekler silahlarını çıkarmadılar ve müşrikleri takip etmedikçe de dönmediler!

    Kalk, silahını kuşan! Onların üzerine yürü!" dedi.

    Peygamberimiz Aleyhisselam:

    "Nereye? Kimlerin üzerine?" diye sordu.

    Cebrail Aleyhisselam:

    "İşte, oraya!" dedi ve eliyle de Benî Kurayzalara doğru işaret etti.

    Peygamberimiz Aleyhisselam:

    "Ashabım çok yorulmuşlardır! Birkaç gün onların dinlenmelerini beklesen olmaz mı?" dedi.

    Cebrail Aleyhisselam:

    "Yâ Muhammed! Yüce Allah, Benî Kurayza üzerine hemen yürümeni sana emrediyor! Şimdi ben yanımdaki meleklerle onların kalelerine gidiyorum!

    Enes b. Malik der ki:

    "Cebrail Aleyhisselamın kumandası altındaki melek süvarileri Ensardan Ganm oğullarının sokaklarından geçip giderlerken yerden kalkan tozları şimdi bile görür gibiyimdir!"

    ...

    Sorulan onca mantıklı soruya, bir müslümanın böyle uzun uzadıya bir hikayeyle cevap vermeye çalışmasını yadırgamıyorum. Müslüman aklı ne de olsa. Yalnız, hala yadırgamakta inat ettiğim bir şey var ki, "insan aklı" bu masallara nasıl kanabiliyor? Örneğin şu Cebrail kısmı:

    1- Cebrail, başında beyaz sarık, eğeri atlasla örtülü bir katırla mı seyahat ediyormuş? Melekler sarık mı sarıyormuş, üstelik de renk tercihli sarık. Cebrail, kendisi ne renkmiş? Katırın özelliği ne, bir gidiş-gelişi 50 bin gün süren yolu katırla mı aşıyormuş?

    2- Allah'la bu denli içli dışlı olan, onun ayetlerini Muhammet'e ileten melek, Muhammet'in silahlarını çıkarıp çıkarmadığını bilmiyor muymuş da "SEn silahını çıkardın mı?" diye sormuş? Cevabını bildiği soruyu sorma alışkanlığı, elçiliğini yaptığı tanrıdan mı geliyormuş?

    3- Bu nasıl bir melektir ki, üzerine toz konuyor ve o da bunu silkiyor? Yani bu melek, gözle görülmese de, elle tutulabilir bir melek, öyle mi?

    4- Cebrail için "Vallahi!" demek ne demek? Allah'tan vahiy getirdiğini bile söyleyen ve buna inanılan Cebrail'in, bu kıytırık olayda yalan söyleme ihtimali mi varmış ki, sözünü yeminle inandırıcı kılmaya çalışıyor?

    5- "Biz daha silahlarımızı çıkarmadık" da ne demek? Cebrail gibi tanrı katından bir melek, silaha neden ihtiyaç duyar? Kıytırık bir insanoğlu bile ayı ikiye ayırırken, Cebrail gibi bir meleğin insanoğluna karşı silahla dolaşması ne menem bir şeydir?

    6- Ashabının çok yorgun olduğunu Cebrail ve dolayısıyla o savaş emrini yazan Allah bilmiyor mu ki, onların bu yöndeki isteğine karşılık Muhammet bunu bahane ediyor? Bu nasıl bir Tanrı-Peygamber ilişkisidir ki, peygamberin kendi, tanrısına bahane üretiyor?

    7- Bu Beni Kureyza kabilesi kaç katrilyon kişiymiş ki, bir insanın ayı tek başına ikiye ayırdığı bir dünyada Cebrail bile insanlarla savaşa giderken yanına destek melek gücü alıyor?

    8- Bunlar nasıl meleklermiş ki, toz kaldırarak gidiyorlar ve üstelik bunu Enes b. Malik gibi peygamber olmayan sıradan bir insan bile görebiliyor?

    Şizofreni, böylesine salgın bir hastalık olabilir mi? 1400 sene önceki insan zekası, bu tür hikayelere kendisini kaptırabilir de, 21. yüzyılda bir insanın bunları matah bir şeymiş gibi kanıt nevinden ileriye sürmesi hangi akla hizmettir?

    Taaccüb edilecek bir şey!

  19. o kadar derine gitme. ben sana basitce, cumlen yanlis kurulmus diyorum. kurdugun cumle dil acisindan yanlis.

    suevari, ben grameri de çok iyi bilirim, kurduğum cümlenin de gramer açısından bir kusuru yok. "... Sen hiç "Ben sarhoş değilim!" demeyen bir sarhoş gördün mü?" demişim. Bunca yıldır içerim ve bu zaman zarfında sarhoş olduğunu kabul eden bir tek sarhoş görmedim. Her sarhoş muhabbetinde de mutlaka geçen bir konudur bu. Birisi oldukça sarhoş olmuştur, ama içmeye devam etmek istiyordur. Arkadaşları, daha fazla içmesini önlemek için "Artık sana yeter..." gibisinden bir söz edecek olduğunda, o sarhoşun tek sözü "Ben sarhoş değilim" dir. Ben bunca zamandır böyle demeyen bir sarhoş görmedim. Yani " ... Ben hiç "Ben sarhoş değilim!" demeyen bir sarhoş görmedim!"

    Umarım açıklayabilmişimdir sayın suevari. O-hoo kardeşim ben her cümlem için böyle iki üç parağraf harcayacaksam, işim işi!

  20. sen sarhossun galiba. aklini topla oyle gel.

    once kendine gel, sonra buraya...

    Ne oldu suevari? Peygamer efendinin deli olmasını kabul ettin de, sarhoş benzetmesi mi zoruna gitti? Zira ben orada "Deli, deli olduğunun farkında olsaydı, deli olmazdı. Sen hiç "Ben sarhoş değilim!" demeyen bir sarhoş gördün mü?" diyorum ve peygaberinin deli olduğuna, ama kendisinin ve kendisine inanan körükörünelerin buna inanmadığına vurgu yapıyorum. Bunu anlayabilmen için de günlük hayatında karşılaşabileceğin türden bir örnek veriyorum. Oysa sanırım yine anlamamışsın.

    Ne yani? Sen "Peygamberim gerçekten bir deli olabilir ve dolayısıyla tüm bu allah, peygamber, kitap falan hikaye olabilir. Ama asla sarhoş olamaz!" diyorsun, öylemi? :crazy:

×
×
  • Yeni Oluştur...