Jump to content

TanrıBeniNiyeKorudu

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    557
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne TanrıBeniNiyeKorudu kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Bilinç altı yapılanma.Bilinç altı nedemek.bilinç altı programlanmış olmak nedemek. Yada programlanmış hayat yaşıyoruz gibi konuları içine alan alanında iyi bir yazarın bu konuda yazdığı bir kitap ihtiyacım var önerilerinizi bekliyorum..

  2. On 24.03.2021 at 11:27, cennetkuşu yazdı:

     Çünkü cinsellik insanda yeme içme gibi zaruri bir ihtiyaçtır. Bunun yaşı maşı olmaz. Acilen ihtiyacın yerine getirilmesi gerekir.

     

    Alakası yok 1 ay yemez içmessen ölürsün 1 ay cinsel ilişkiye girmezssen sağlıklı  bir şekilde yaşamına devam edebilirsin...

  3. 2 saat önce, Kaz yazdı:

    Moralmen sağlıklı ruh hali demek morali düzgün veya motivasyonel olarak anlaşılıyor ahlaki olan şeklinde değil, biz türkçede moral kelimesini ahlak için değil psikolojim iyi anlamında da kullanıyoruz. Moralmen kötü suratsız deyince de yüzü sirke satan bir tip aklıma geldi ahlaksız biri değil, pozitif ruh halinde olup olmamayı kastediyor gibi kelimeyi kullanırsanız yanlış anlaşılır, ahlaken iyi insanı herkes sever ahlaken iyi olmayan insanlardan insanlar kaçar deseydiniz söylediğiniz anlaşılır olurdu kafalarda soru işareti bırakmazdı.

     Türkçe İngilizce ile karşılaştırıldığında kelime yelpazesi yada anlam bakımından çerçevesi ingilizceden daha dar kalıyor..

  4. On 05.03.2021 at 13:35, Freudyen yazdı:

    Aslında bu biraz ahlak felsefesi ile alakalı bir konu, ancak felsefe forumu bulunmuyor. 

    Bu sebeple tavan arasına açmak zorunda kaldım.

     

    Ahlak nedir? Gerçekten nedir ahlak, tanımı çok zor gibi gözüküyor belki de ama değil aslında.

    Ahlak insanın içgüdülerini bastırması sebebiyle ortaya çıkmış, aklımızdan öte gitmeyen kurallar bütünüdür. Saçmalığın daniskasıdır, ahlak gereksizdir.

    Ahlakı kendimiz ellerimizle uydurduk, geri kalan her şeyi uydurduğumuz gibi. Ve diğer hepsi gibi kendi uydurduğumuz şeyler yine gelip bizi engelliyor.

    Ahlak müthiş bir güç, çok tehlikeli bir güç. Burada önünüze seçenekler çıkacaktır tabii ki. Bir Nihilist olup ahlaktan tamamıyla vazgeçebilirsiniz.

    Peki cidden ahlaktan vazgeçmek ister misiniz? 

     

    Ben isterim ama Nihilizm bana ters. Tabii Nihilizm başka bir konu. 

    Dedik ki ahlak içgüdülerin bastırılmasıdır. Evet, en güçlü içgüdülerimiz şiddet ve cinselliktir. Diğerleriyle beraber bunları da bastırırız.

    Ahlak kuralları

    Dini kurallar

    Hukuki kurallar

    Bunlar bizi kısıtlandırır. İkisi yazılı değildir, bu kuralların dışına çıktığınızda toplum sizi hor görür. Bu insan türü için tehlikelidir çünkü bizler sosyal canlılarız.

    Aslında ahlak gerçek değildir. Tıpkı tanrı kavramı gibi, onu da biz uydurduk ve hayatlarımızı kontrol etmesine izin verdik.

    Peki ahlak olmazsa ne yapacağız diye sorarsanız cevap çok basit: Empati.

    Evet, empati nörolojik bir gerçektir. Ayna nöronlar her hayvanda bulunur. Her hayvan empati kurabilir. En başta bizi kısıtlandırıp içgüdülerimizi azdıracak kurallar koymak yerine her genç nesle empati kurmasını öğretseydik bugün bu halde olmazdık.

     

    Yazınızı okudum. Bu konuya yeni yeni kafa yormaya başlamışsınız.Bende öyle bir izlenim yarattı.Empati Ahlaklılığın bir yan ürünü getirisi olabilir..Nihilizme hiç girmeye gerek yok. Şöle bir ipucu veriyim birde bunun üzerinden düşünmek istersen bu açıdan bakın.

     

    İngilizcede ahlakın karşılığı morality,yani moralmen iyiysen ahlaklısındır... İnsanlar zaten moralmen düzgün sağlıklı ruh hali olan insanlarla yakınlık kurarlar, suratsız insanlardan herkez kaçar..

  5. Bence evrende düzen var ama nasıl var ?Dünyada yaşayan bütün insanlar istinasız kendi içlerinde ki kaosu düzene çevirebilirlerse evrende düzen var olur. Biraz spritüel bir sallama olduğunu düşünebilirsiniz, ama gerçeği de yansıttığı o kadar kolay inkar edilmemeli..

  6. On 24.01.2019 at 20:22, jynx yazdı:

    En güçlü içgüdümüz hayatta kalma içgüdümüz olarak gösteriliyor. Ama birçok insan kendi hayatını başkası için feda edebiliyor. Bu hayatta kalma içgüdüsüne ters bir şey değil mi? İnsanın önce kendi hayatını düşünmesi gerekmez mi? 

    Hayatta kalma içgüdüsü neye göre ve kime göre?dünyada alkol ve sigara tüketimine bir bak bunları tüketen insanların hayatta kalma içgüdüsü üzerinden konuşalım...

  7. 23 saat önce, tasiyici yazdı:

    Sana nutuk kadar önemli seviyede okuman gereken bir kitap tavsiye edeceğim. Falih Rıfkı nin çankaya kitabı. Bu arkadaş ki atatürkün hem hayatında hem ölümünden sonra onun belki en sıkı takipçisi olabilecek şahıslar arasında ilk 3 e oynayacak biridir. Kitapta atatürkün kendine anlattiklarini yaziya geçirmiş.

     

    Bu kitabin 2. Cild 215. Sayfadan alıntı yapıyorum bende pdf olarak 4 cild var istersen sana da atarim oku:

     

    Yıldız Sarayı'nın ufak bir salonunda Vahdettin'le âdeta diz dize denecek kadar  yakın  oturduk. Sağında,  dirseğini dayamış  olduğu bir masa ve  üstünde bir kitap var. Salonun Boğaziçi'ne doğru açılan penceresinden gördüğümüz manzara  şu: Birbirine paralel hatlar üzerinde  düşman zırhlıları!  Bordalarındaki toplar  sanki  Yıldız Sarayı'na doğrulmuş! Manzarayı  görmek  için oturduğumuz yerlerden başlarımızı  sağa sola çevirmek kâfi idi. Vahdettin hiç unutmıyacağım  şu sözlerle konuşmaya başladı:  'Paşa paşa,  şimdiye kadar devlete  çok hizmet ettin, bunların hepsi artık bu  kitaba girmiştir (elini demin bahsettiğim kitabın üstüne bastı  ve ilâve etti:) tarihe geçmiştir.' O zaman bunun  bir tarih kitabı  olduğunu anladım. Dikkatle ve sükûnla dinliyordum: 'Bunları  unutun,' dedi, 'asıl  şimdi yapacağın hizmet hepsinden  mühim  olabilir.  Paşa  paşa, devleti kurtarabilirsin!'

     

    evet ama saltanatı kaldırabilir ve cumhuriyeti kurabilirsin anlamında olmasa gerek bu söylev..

     

    Ata'nın en büyük özelliklerinden biride zamanı ve vakti gelmeden hiçbir düşüncesini açık etmemiş olmasıdır..saltanat için düşünceleri ''NUTUK'' da şöyle

    ve bu tespitten habersiz bir vahdettin var ..

    NUTUK sayfa 4

     

                                                                               GENEL DURUMUN DAR BİR ÇERÇEVE İÇİNDEN GÖRÜNÜŞÜ (başlığından bir paragraf;)

     

    Burada pek önemli olan bir noktayı da belirtmeli ve açıklamalıyım. Millet ve ordu, Padişah ve Halife'nin hâinliğinden haberdar olmadığı gibi, o makama ve o makamda bulunana karşı asırların kökleştirdiği din ve gelenek, bağları dolayısıyla da içten gelerek boyun eğmekte ve sadık. Millet ve ordu bir yandan kurtuluş çaresi düşünürken bir yandan da yüzyıllardır süregelen bu alışkanlık 5 dolayısıyla, kendinden önce, yüce hilâfet ve saltanat makamının kurtarılmasını ve dokunulmazlığını düşünüyor. Halifesiz ve padişahsız kurtuluşun anlamını kavrama yeteneğinde değil... Bu inanca aykırı bir düşünce ve görüş ileri süreceklerin vay haline! Derhal dinsiz, vatansız, hain ve istenmeyen kişi olur...

  8. On 08.12.2020 at 01:13, tasiyici yazdı:

     

    Üçüncü olarak da atatürkü samsuna vahidettinin yani istanbulun gönderdiği nutugun daha ilk sayfalarında yazar 

     

     

     

    Tabiki Atatürkü vahidettin gönderiyor ama Ne amaçla gittiğinden habersiz bir şekilde..

  9. 16 dakika önce, tasiyici yazdı:

    Az birsey eski turkce kelimeleri bilmen gerekiyor ama yan taraftaki sayfadan yardim alarak anlayabilirsin biraz 

     

    Nutuk okuma amacın nedir?

    cumhuriyetin nasıl ve hangi şartlarda kurulduğuna dair en doğru bilgi onda çoğu insan Atatürkü samsuna vahdettin gönderdi sanıyor ve buna inanıyor (hatta bu konuda hiçbirşey bilmiyor) trt de bunun dizisi bile yapıldı oysa nutuk da atatürk kendi kendini tayinini isdediğini nutuk da söylemiştir..gerçekleri birinci adamın ağzından öğrenmek en doğrusu..

  10. 3 dakika önce, tasiyici yazdı:

    türk tarih kurumunun yayınladığı nutuk orijinal nutuktur

    4 cilddir. ilk 2 cild nutuk, 3. cild belgeler, son cild ise dizindir.

     bahsettiğim basımda bir sayfa orijinal dili ile yazılmıştır, hemen yan sayfa ise uyduruk türkçe ile sadeleştirme adına yayınlanmıstır

    o orıjınal sayfayı itina ile okuyabilirisniz

     

    teşekkür ederim D&R da satışı varmı?

  11.  Atatürkün kaleme aldığı Nutuğu uzun zamandır okumayı planlıyorum geçen gün tam alıcaktım iki farklı yayın evinden hangisini alıcağım konusunda kararsız kaldım çünkü içeriğinde farklı sıfatlar kelime farklılıkları vardı bu yüzden şüpheye düştüm.  Nutuk kitabını  Atatürkün aktardığı gibi dosdoğru değiştirilmemiş kelimesi kelimesine dosdoğru yayınlamış güvenilir bir yayın evi önerebilirmisiniz..

  12. On 27.10.2019 at 15:17, anibal yazdı:

     

    Olayın külli yanlış olması, insana birey gibi bakıyor olmandan geliyor. Kendini tanımanın bir tek yolu vardır, o da, sürü içinde hangi konumda olduğunu görmek. Eğer bakınca, sürüyü göremiyorsan, bay bay, sen yoksun zaten, tanınacak tarafın falan da yok haliyle. 

     

    İnsanı sürüsünden ayrı düşünüp anlamaya çalışmak, abesle iştigaldir. 

     

     

    Doğru .

×
×
  • Yeni Oluştur...