Jump to content

BUKET

Normal Üye
  • İçerik sayısı

    183
  • Katılım

  • Son ziyaret

İletiler bölümüne BUKET kullanıcısının eklediği dosyalar

  1. Pardon! Az önce buradan, tavan üzerine düşmesin diye duvara secde etme salaklığını gösteren bir ateist geçti mi acaba?

    Yok geçmedi. :) Ama ölüp son bulacağım diye sevinen bir güruh geçti. :) Allah akıl fikir versin dedik içimizden. Sanki var olmaları şu an ateist anlayışa göre mümkünmüş gibi ölüp son bulacağız diyorlar. Ölüp son bulacaklarsa şu an var olmamaları gerekirdi. Ateizm şu haldeki varlığımıza açıklama getiremezliği ile zaten zordadır.

  2. Benim bildiğim Maya, Aztek ve İnka dışında insan kurban etmek hemen hiç bilinmiyordu. Belki Paleponez adalarında..

    İslam hemen hiç bir pagan uygulamayı kaldırmamıştır. Kendisi pagan uygulamanın ta kendisidir. İslam'da onlar devam etmiştir.

    İslam'ın kız bebeklerin öldürülmesini yasakladığı iddiası doğru olsa bile bu yasak günümüzde bile uygulanmamaktadır.

    Nedense bunu birçok kereler açıklamış olmama rağmen kendilerini Müslüman kabul eden ilkel bir çoğunluk anlamıyor veya anlamak istemiyor.

    Müslüman ülkelerin birçoğunda, belki de hepsinde hamile kadınlar önce ultrasound'a maruz bırakılıyorlar ve karınlarında gelişmekte olan embroyo erkek değilse, düşük yaptırılıyorlar. İnfantisit denen bu durum Hindistan ve Pakistan'da çok yaygın.

    İslam ilkel, bağdaz ve en temel ahlaksal değerlerden bile yoksun olan bir dindir.

    Uzak durun bu dinden.

    Aslında ben pagan genekelerine çoktan razıyım.

    İslam onları bile yozlaştırmıştır.

    Haci, ilkel anlayışa zorla yönlendirilmiş İslamı anlata anlata bitiremedin. Ne yapalım bozguncu insanlar hep var. Ama herşeye rağmen İslam en güzel halini Türklerde bulmuş ve korumuştur elden geldiğince. Ne mutlu bize.

    Hem o kadar insan kurban eden toplum sayıyorsun hemde bunun sona ermiş olmasını hiç önemsemiyorsun. İyide bunu sona erdiren İslamdan başkası olamaz. Olay açık. Hz. İbrahimin getirdiği uygulama dünyada başarılı olmuştur. Bugün yapılan kız erkek çocuk rezilliği ise insanların sapkınlığı. Elbette yaptıklarından sorumlular.

  3. Yıkmamış sadece ufak tefek değişiklikler yapmış o kadar... Neticede paganların içinden çıkan birisi tarafından ve yine paganlar için uydurulmuş bir din bu...

    Putları kıran bir dinden bahsediyorsun ve hala pagan diyorsun. Farkında mısın? Putlar maddeden yapılır. Ateizmin maddeyi tek gerçek kabul etmesi ile putçuluğu tüm maddeye yaymasını napacaksın acaba? Sence ateizm bu hali ile pagan değil mi şimdi? Allahın madde ve putla alakası olmadığı ortada. Ama beğenmeyip sanrı diyorsunuz. Ne var ki maddenin komplike yapısını, canlılığı ve varolmamızın imkansızlığını açıklayamıyorsunuz. Raslantı komik oluyor. Bu bir açıklama olarak kabul edilemez.

  4. Size lise biyoloji kitapları tavsiye ederim canın mahiyeti hakkında bilgi sahibi olmanız için... Bu arada "can" sadece insanda bulunmaz hatırlatırım; bakteride bile var...

    Can ile canlılığı kastediyorsunuz. İslamda alemlerle canlılık açıklanmıştır. Ama insanın canı başkadır. Bu vurgulanır. Ancak fazla ayrıntı verilmiyor. Sanırım fazla ayrıntıya girse insan anlayamazdı. Aşkın bir durum söz konusu olmalı.

  5. Küp şeklinde bir binanın etrafında ateistler mi dönüp duruyor, taşı öpüyor ve şeytan taşlıyor Buket hanım?... İslamın pagan kökenleri çok açıktır... Kurban kesmek ve kan akıtmak, koyunları kınalayıp kurdela takmak bile pagan kökenli davranışlardır... "Koyunun iyisi ve sakat olmayanı" kavramı bile paganlardan gelir...

    Pagan uygulamaların içinde insan kurban etmekte var. İslam bunu sona erdirmiştir Hz. İbrahim ile. İslam Hz. Ademden beri var. Kuran bunu anlatıyor. Saydığı ve kabul ettiği peygamberler ortada. İslam pagan anlayışı ve doğacı anlayışı yıkmıştır. Hemde defalarca. Çünkü insan döner döner buna döner. Ancak insan doğanın içindedir. Tümüyle doğal eylemlerden uzak olamaz. İslam bunlara bir düzen getirmiştir ve eylemleri Allah için yapmaya çağırmıştır. Böylelikle insanların anlayışlarını ve hayatlarını temizler. İnsan doğacı anlayışın içinde bilinç kirlenmesine ve sapmaya çok yatkındır. Ateizm doğacı anlayışı bir şekilde kabul etmek zorundadır. Çünkü maddeyi tek gerçek kabul eder. Böylelikle ateist düşüncede bilinç kirlenmesine çok yakın olur. Bu sebeple ateist düşüncenin toplumsal açmazları çok fazladır.

  6. bağlantı emreden ya da en iyi ihtimalle epifundan mı feyz alıyorsun?

    geçin bu ruhçuluk ayaklarını, islamın vadettikleri ile ruhçuluktan ne farkı var?

    bu arada ortada ruha dair hiç bir bulgu yok.

    salt fizyolojik süreçler pekala bilinç dediğimiz şeyin açıklması olarak yeterli gözükmekte.

    yahu, adam kafayı çarpıyor kişiliği değişiyor sonra.

    hangi ruh ya?

    Buket diyecektin herhalde murted. Bu arada sen eskiden zeki ve espriliydin. Ama bence epey gerileme oldu son zamanlarda sende. Durumunu gözden geçirmelisin.

    Ne diyorsun anlasam. Ruhçuluğa karşı çıkıyorum işte. Tutmuş hangi ruh ya diyorsun. Tutarsızsın murted. Böyle özensiz tartışma mı olurmuş? Oho murted ne hallere düşmüş. Annene söylede seni bir okuyup üflesin. İyi gelir açılırsın. Nede olsa anne ağzından nur gibi dualar.

  7. BUKET bari ellerini yıka, o hamurla biolojiye, nörolojiye vs. girişmeden önce..

    Öncelikle,

    Fenotip = Genetik (DNA) + Çevre..

    Bu nedenle, insanın yada bir sardalyanın hatta maydanozun özellikleri sadece DNA'ya indirgenemez, sadece DNA ile izah edilemez. DNA, devredilebilir, yani bir sonraki nesile aktarılabilir bilgi demektir, ama canlının kişilik, göz rengi, boyu, eni şusu busu vs. hakkında tek merci değildir.

    Bu nedenle kişilik özellikleri bilhassa, hiç bir zaman DNA ile izah edilmeye çalışılmaz. Buna mukabil, DNA tabanlı, fenotipe özel pek çok durum da sözkonusudur.

    Tüm mesele, senin beynin vs. nasıl işlediğini bilmiyor olman, hepsi bu. Gidip biraz bunu keşfetmeye çalış.. Fıtrat dediğin sanal mevzuyuda ancak böyle anlayabilirsin.

    Mesela, bir otur şöyle, amigdala nedir ne iştri, limbik sistem ne halta yarar, bir araştır bakalım neler bulacaksın..

    ,

    Anibal bilenler biliyor elbette. Ama eldeki bilgi kişisel özelliklerin ve yeteneklerin nerede kayıtlı olduklarını bize göstermiyor. Mesela hafızanın nereye kayıt yaptığını biliyoruz. Hemde anlık ve uzun süreli hafıza olmak üzere. Ama bu iş için böyle net bilgimiz yok. Ben bu kayıtlar ruhtadır demiyorum. Çünkü ruhçu anlayışa sahip değilim. Aslında bende merak ediyorum bu kayıtlar nerededir. Her ne kadar ruhçu anlayışa sahip olmasamda ilerideki bulgularla ilgili bir tahmin yürütemiyorum. İnsandaki canın mahiyeti ise hepten bilinmez. Bu konuda bilgisi olan arkadaşlar varsa ve yazarsa yada link verirse sevinirim.

    Anibal elinin hamuruyla derken ne demek istiyorsun? Çok garipsin doğrusu. Erkekler tartışsın kızlar sussun gibi birşey bu. Gerçi sen bilmeyen konuşmasın demek istiyorsun galibada yanlış ifade ediyorsun. Çoğumuz tartıştığımız konuların uzmanı değiliz. Ama bunlarla bu kadar uğraştığımıza göre hiç birimiz normal değiliz o kesin.:)

  8. Bu dinde "O vardı ve O'ndan gayrı hiçbir şey yoktu" açıklaması varsa ve genel kabul görüyorsa, yukarıdaki ifade de tam olarak doğrudur... "Bilinmez", "bilinemez", "gizli", "saklı" , "anlayamayız" falan demekle de hiçbir mesele çözülmez Buket hanım...

    Size verilen beyni kullanmayı deneyin... Sizi kandırmışlar, böyle "bilinemez", "anlayamayız" falan diyerek...

    "Allah mutlak varlıktır" elbette ki; aksini iddia etmek küfürdür İslamda...

    Ol dedi olduyu deneyin daha iyi anlarsınız. Birde tabii Allahın münezzeh olmasını anlamaya çalışın. Albatros Allahın münezzehliğini pas geçen bir yaklaşımı dillendiriyor. Alakası yok İslamla.

  9. anibal'e yaptığınız hiçbir açıklama göremedim... Ben dinsizim bu arada, ruhçu falan da değilim...

    Ateist olduğunu biliyorum Andromeda. Ancak ateizm pagan inanışlara yakındır. Çünkü başka çaresi yoktur. Doğacı bir zihniyeti istesede istemesede bünyesinde barındırmak zorunda kalıyor. Tabii ruhu red eder onu biliyorum. Ancak ruhçu öğretilerde pagan temellidir. Yani bir şekilde yakınlıklar var. İslamın anlattığı ise çok farklıdır. Aslında anlamaya çalışmak gerek. Yani bir ateistte İslamı bilmek isteyebilir. Ama siz çok yüzeysel biliyorsunuz. Bence bilginizi arttırın.

  10. Tanrı vücud-ı mutlaksa, onun gayrısı nasıl mümkündür? Tanrı olgusu tekilliğin ta kendisi ise, diğer varlık olguları nasıl mümkün oluyor? Tekil olan bir şeyden çoğul yaratmak istersen tekliği parçalarsın ki bu parçalar da bütünün tüm özelliklerine haizdir. Parçanın bütünden geldiğine inanıyorsanız parçada ortaya çıkan olumlu olumsuz tüm özelliklerin bizzatihi bütünde olduğunu kabul etmelisiniz. İyilik-kötülük, güzel-çirkin vs...

    Al işte ruhçu öğreti gene. İşte gene bu sebeple kafası karışmış birisi. Arkadaşım İslama göre bu tür vahdet-i vücutçu yaklaşımlar olmaz. İslama göre Allah münezzehtir. Yani Allahın varlığı yarattıklarından bağımsızdır. Allah yarattıklarını neye göre ve nasıl yaratmıştır bilinmez. Üstelik daha neler yaratmıştır oda bilinmez. Ebedi cennete gidenler bile Allahın zatını bilmeyecek. Buradakinden daha fazla anlayacaklar ama Zatı bilmeleri mümkün değil. Çünkü Allah yaratılanın kavrayamayacağı bir münezzehliktedir. Haşa kendinden birşeyler katıp katıştırıp yaratmamıştır. İslamda ol dedi oldu sözünü derin derin düşün. Hatta bu konuda oku ve anlayışını geliştirmeye çalış. Çünkü bu kısa bilgi çok derindir.

  11. Süper bir müslüman açıklaması oldu, feyiz aldık...

    Ama işte ruhçu öğretiye göre soru üretiyorsunuz. Bende diyorum ki bu yaklaşım İslama göre yanlış. İslamın anlattıkları hayatın gerçeklerine uygundur. Ruhçu öğreti gibi değildir. Ayrıca Anibala açıkladım bak.

  12. Bu işin tamamen DNA ve RNA'dan ibaret olduğu kesindir, sen sıkma canını..

    Sen elinin hamuruyla gitmiş amanda yazılım aha şudurda, aman budurda vs. sayıklamışsın sadece.. Analoji yapıyorken, bari doğru yapsan..

    Bilgisyar ile yazılımla, virüsle vs. insanın ilaç - beyin etkileşimini örnekleyemezsiniz.. Alakasız mesele olur. Bilgisayar bir makinedir ve öyle olması bizzat istendiği için öyledir.

    Senin o ufak beyninin almadığı şey şudur, nedir..

    Hiperaktivite diye bir şey duydun mu? Biraz bize ondan bahsetsen?

    Anibal açıkladım. Ruh bilinçli ayrı bir varlık olarak düşünülüyor. Oysa bu ruhçu öğretiden kaynaklanıyor. İslama göre can vardır. Maddi bedenin önemlidir. Öldüğünde canını teslim edersin ve yeniden diriltilinceye kadar ne olur bilemem. Çünkü canın mahiyetini bilmiyoruz. Allah veriyor Allah alıyor. Yeniden diriltilmende ise yeniden yaratılman anlatılıyor kaynaklarda. Yani ruhçu öğretiye göre sorduğunuz soru havada kalıyor. İslama göre iş böyle değil.

    Hiperaktivite olsun diğer durumlar olsun beyinden kaynaklanıyor ama yinede o kadar basit değil bence. Beyin tabii çok önemli. Ancak insanların ciddi kişilik ve yapısal farklılıkları sadece beyinle açıklanacak gibi değil. Bilirsin insanlarda düşünce ve anlayış farklılıkları vardır. Zeka ve yetenek farklılıkları vardır. Şimdi bunların DNA ve RNA daki kayıtları nerede? İslamda fıtrat diye geçer. Bu fıtrat nereye kayıtlı bilmiyorum. Bence henüz bunu bilimde bilmiyor.

  13. Cakircali

    Yıllar önce ilk duyduğum ve acaip gıcık olduğum şu saçma ateist argümanı yıkmanın zamanı geldi. Kısmet bugüneymiş. Bismillahirrahmanirrahim deyip başlıyorum...

    diye benden alıntı yapmışsın. Birde peçeli smile eklemiş yanına.:) Senin hayatın bana şaşırmakla geçiyor be adam. Nolacak bu halin bilmem ki? :D Beni takip et öğrenecek çok şeyin var. Umarım kafan alır zamanla. :D

  14. Yukarıdaki hangi soruma cevap verdi bu postunuz Buket hanım?... Bilinen üç beş klişe cümle yazmışsınız ama cevap nerede? İkinci kısmı da şuydu sorunun:

    Ruh (!) maddi ortam ve evrenimiz ile etkileşmek için maddeye muhtaçsa (beyin, beden vs) bu nasıl bir ruhtur ki maddeye muhtaçtır ve kendi kendine yetmemektedir?.. Ruh (!) kendi kendine yetmekte ise bu bedenimiz ne oluyor ve niçin var?...

    Bu arada ruh ile software'in ne ilgisi var? "Software" olsa olsa DNA ve RNA kodları ile özdeşleştirilebilir insan vücudunda...

    DNA ve RNA software ile özdeşse DNA ve RNA dökümü neden bize canlılıkla ilgili kayda değer bir bilgi vermedi? Kısmen verdiği bilgi bu işin DNA ve RNA dan ibaret olmadığını gösteriyor.

    İslamda ruhçu öğreti anlatılmaz. Bizde bunları yeni yeni öğreniyoruz. Söz konusu olan aslında candır. İnsanın ölümü ile canı alınır. Allah tarafından yeniden yaratılıncaya kadarda insan bedenini kaybetmiştir. Canın mahiyetini ise bilmiyoruz. Ancak bilinçli bir ruh varlığı yaklaşımı olmaz. Çünkü bu ruhçu öğretidir. Dünya maddidir. Cennet ve cehennemde kendi boyutları itibarıyla maddidir. Yeniden yaratılan bedenlerimizde o boyutlara göre maddidir. Yeniden yaratılmamız bize yeniden o boyuta göre can verilmesi oluyor herhalde. Ancak biz yine dünyadaki biz olarak kendimizi biliyor ve biliniyor olacağız. Yeniden dirilişimizdeki şeklimiz şemalimiz Allahın takdirine göre olacak. Yani ruhçu öğretiye göre siz ruh neden zarar görüyor diye soruyorsunuz. Ama öyle bir ruh yok. Allah bu alemde bizi imtihan etmek için yarattı. Bu alemin özelliklerini O belirledi. Sizin bulduğunuz eksikler kusurlar ve terslikler bir hikmetle yaratıldı. Gördüğünüz gibi sorularınız belli ön kabulleri içeriyor. Oysa o önkabuller doğru değil.

  15. Şuurdan madde değil de ruh sorumlu ise, maddi ilaçlarla şurunuzu nasıl kaybediyorsunuz?... Genel anestezi ruha verilen maddeler ile mi oluyor veya oksijensiz kalınca şuurunuz devam ediyor mu?... Eğer verilen ilaçlar sonrası aslında şuurunuzu kaybetmiyorsanız, olanları niçin hatırlamıyor ve anlatamıyorsunuz? Neticede asıl şuura sahip olan ruhunuz ilaçlardan etkilenmedi ki; beyniniz etkilendi sadece...

    Yıllar önce ilk duyduğum ve acaip gıcık olduğum şu saçma ateist argümanı yıkmanın zamanı geldi. Kısmet bugüneymiş. Bismillahirrahmanirrahim deyip başlıyorum.

    Başlığı açan arkadaşımız Rozalp aslında anahtarı vermiş. Bir bilgisayarı işletim sistemi bizim kullanımımıza uygun hale getirir. Virüs bulaşırsa durum bellidir. Yada işletim sistemini bloke eden herhangibir teknik sebep bilgisayarı kullanmamızı engeller. Ama yazılım yine bizdedir ve onu yeniden işler hale bir şekilde getiririz. Hatta yazılım çökse yeniden yükleyebiliriz. Tabii bu bilgisayar için geçerli olan durum. İnsan içinde ilaç etkisini yitirince bilinç yeniden açılır. Daha etkili olanlarda kalıcı hasar yada ölüm meydana gelir. Ama biliyoruz ki insan zarar görebilen ve hatta ölen bir varlıktır. Bunun nesi maddenin tek gereçk olduğunun delili oluyor. İnsanın ürettiği yazılım bile yeniden yüklenebiliyor yada yeniden işletilir hale geliyor. Yazılımın varlığını bilmeyene bilgisayar mucize gibi birşey. Canlılığın arkasındakini bilmeyenede insan olmaması gereken bir varlık. Zaten bu sebeple ateistler insanın yani kendilerinin varlığını yadsır. Bir hata gözü ile bakar ve ölüp son bulacak der. Yani ateistler kendi varlıklarına yabancıdır. Aslında anlayışlarına göre imkansız olanı deneyimleyen varlıklardır ateistler. Tam bir paradoksal durum içindedirler. Sonrada böyle abuk argümanlarla ortaya çıkarlar. Verilen cevapları kabul etmez ve aynı türküyü söyler dururlar.

  16. Bence hiç başlama çünkü ben baştan başlamak gibi bir hata yaptım ve nerdeyse dayak yiyodum sanal dayağı:)

    Ay kıyamam kırıldı bana. Ben konuya odaklanmıştım. Amacım birşeyler anlatabilmekti. Yoksa kişisel bir kırgınlık yaratmak değil. Buradaki kıran kırana tartışmaları bilirsin. Bu tarza genelde alışmışız galiba. Bence tartışmalara katılmalısın. Tartışma mantığın güzel. Zamanla dahada gelişir ve oturur.

  17. Ben, bu çelişkili ve hiçbir şekilde ve hiçbir mantık kuralı ile bağdaşmayan cümlelerinin neresinden başlayayım şimdi Buket?...

    Andromeda anlamadığın nokta şu. Sana kim normal mantık ile İslamın derin konuları çelişmez dedi ki. Hele bu mantık materyalist bir mantık ise. İslamın bu gibi derin konularını anlamak için mantığı biraz daha farklı işletmek gerekiyor. Mesela başta Einstein olmak üzere fizikçiler Tanrı ile çok uğraşır. Aslında bu gibi konuları en kolay onlar anlar. Tabii içlerinden sadece isteyenler. Yoksa istemeyen için başka.

    Şimdi ben sana nasıl anlatsam ki bu konunun mantığını? Konuyu anlatmak neysede mantığı nasıl anlatılır? Bakalım zamanla bu sorunuda çözeriz belki. Şimdilik sen söylediklerimi düşün.

  18. galiba biraz asabiyiz ama soğukkanlıyımdır ben bu durumlarda evet öğrenmişim ve sorgulamışım

    anlaşamadığımız nokta bu inanç bilgimidir değilmidir benden epey fazla bilgin olduğun konusunda kendi kendine iddaya girebilirsin ben girmem çünkü bildiklerin benim için bilgi değil sadece inanç ne kadar kızsan da kibirlensen de bu böyle istersn daha da tartışmayalım yok sa başlığı doğrulamış olucaz :)

    Yok kızmıyorum ve kibirlenmiyorum. Sadece araştır diyorum. Tabii sen bilirsin. Eline doğru düzgün kitap alıp oku mesela. Bilgi kolay elde edilmez. Oradan buradan öğrendiklerin bilgi değildir. Eeee anlatta öğrenelimle olmaz. Anlatıyoruz ama dinleyenlerinde ayrıca kapsamlı bilgilenmesi gerekir. Tabiii samimi iseler.

  19. <_< bunu söylemeniz beni biraz kırdı ama şunu iyi bilin bildiklerinizin fazlasını biliyorum. sizin bilgi dediğiniz şey sadece sizin inançlarınız ama unutmayın bi zamanlar bizde müslümandık sizin baktığınız şekilde bakardık hayata islama tanrıya ama biz İlk önce öğrendik sonra sorguladık.

    Bişey bilmeden sorgulama yapmak size bişey getimez ve sadece tek bir yere odaklanarak inandığınız şeylere bilgi diyerek istediğiniz kadar sorgulama yapın beyin sizi tek bir yere götürür inandığınız şeye .

    Kırılacak ne var bunda? Öğrenmiş sorgulamış. Biz sanki başka şey yaptık. Müslümanlığımı sadece inanca dayandırman ilginç doğrusu. Sen benim ne bildiğimi nereden biliyorsun? Ateistforumda yeni üye olmama bakma ilk üyeliğim değil bu. Müslümanlığım bilgiye dayanıyor. Tabii inanç her halükarda iman temellidir. Ama imanın ne demek olduğunuda iyi bilmek gerekir. Ateizmi ve ateistleride iyi bilirim. Senden epey fazla bilgim olduğuna iddiaya girerim. :)

  20. En çok bu söze değer verdim yazdıklarından ama bunu sen farklı bir amaç olarak kullanıyosun ben farklı bir amaç olarak kullanıyorum aslında herşeyi kendi ağzınızla söylüyosunuz ama işin en basityönünü siz kullanıyosunuz bizim yaptığımız şey yani sorgulama ve araştırma bu işin zor yönü ve biz kolaya kaçmayıp bazı sorulara cevap aramaya çalışıyoruz aslında siz biz diğe hitap ediyorum ama inan aramızda zeka olarak hiçbir fark yok ateistleri kendini zeki sanan kibirli insanlardan sayma aramızda sadece bir fark var o da bakış açısı; sorgulayıcımısın yoksa kabullenici mi? asıl fark budur.

    İslam düşünmeyen insan meydana getirmek için yüzyıllar boyunca kullanılmıştır. Hatta bunun büyük mücadeleleri yaşanmıştır. İmam-ı Azamı biraz incelemenizi tavsiye ederim. İslam tam tersine düşünen insan içindir. Elbette ben sorgulayıcı birisiyim. Allahı kabul etmek demek bir insanın emri altına girmek demek değil herhalde. Siz neredeyse böyle anlıyorsunuz. Bilgilenin bence artık.

    Kabullenen kişi neyi kabullenecek ki? Allahtan vahiy mi alıyor? Allah direkt olarak şunu şöyle mi yap diyor? İslamı seçen kişinin bilgilenmesi ve söylenen herşeye kanmaması çok yerinde olur. Siz İslama baktığınız zaman yozluk görüyorsunuz. Çünkü öyle görmek istiyorsunuz. Oysa İslamın gerçek bilgisi hiçte öyle değildir. Hem nimetlerle doludur. Biraz görmek isteyen araştırabilir.

  21. Birincisi ben geniş ve sınırsız düşündüğüm için şu anda senden farklıyım ikincisi ise bu soruyu senin neye inandığını öğrenmek için sordum çünkü kaderin ne demek olduğunu bilmeden ona inananlar var aranızda evet ben kadere inanmam ama inanan insanlara da sorarım sen neye inandığını biliyomusun diye bi de insanların yaşayacağı şeyler önceden yazılmıştır size göre ama insanların özgür iradesi vardır diyosunuz peki insan hayatının yazılması demek özgür iradesinin de yazılması demek değilmidir arada ne fark var özgür irademizi kullanırız ama bunun önceden yazıldığını bile bile buna özgür irade diğebilirmiyiz sence?

    Elbette sizin düşündüğünüz tarzda gerçek bir özgür irade yoktur. Allahın verdiği özgür irade Onun yaratması ile vardır. İslam zaten bunu anlatıyor. Sen kendini özgür sanırsın. Yapan, eden, seçen, bilen... Yok böyle birşey. Bu sebeple kuluz biz. Allahın yazısında olmadan seçemezsin, yapamazsın. Seçtirende yaptıranda Odur. Senin özgür iradeni sana veren, seni yaratan, özgür iradenle seçtirip yaptıran ve bazen özgür iradeni elinden alan hep Allahtır. Bu size ters geliyor. Siz kendinizi gerçekten özgür sanıyorsunuz. Ama değilsiniz. Ancak Allahın kullarına böyle bir özgür irade algısı vermeside çok güzel birşey tabii. O bize bunu yaşatmasa haberimiz bile olmazdı.

    Özgür iradenin güzel tarafı olduğu gibi zorlu tarafıda var. İnsanlara kötüyü seçme hakkınıda veriyor. Böylece imtihan oluşuyor. Ancak kimse seçtiği kötülükleri kaderin dışında yapamaz. Kötülükleri seçip yapanlarda Allahın izin verdiği kadarını yapabilirler. Kalplerinden fazlası geçebilir başka. Elbette oda bilinir. Kalplerden geçen iyiliklerde bilinir.

    Kötüyü seçip yapanın içinde bu eğilim vardır. İyiyi seçip yapanın yine öyle. Ama bunların istisnalarıda var. Dediğim gibi çok kapsamlı bir iş bu. Basit yaklaşımlarla anlamak mümkün değil.

  22. Kader nedir size göre? İnsan hayatındaki tüm yaşanacakların bir yere yazılıp yaşanmasımıdır yoksa ,insanın herşeyi kendi istediği gibi yaşayıp tanrının bunu sadece önceden bilmesimidir??

    O kadar dar ve sınırlı bakıyor ki insanlar kafası karışıyor tabii. Kader yazılıdır ve asla değişmez. Ancak bu yaratılmış olana bir dayatma gibi gelmez. Çünkü yaratılmış olana verilmiş olan özgür irade ile uyuşur. Allah hikmetle yaratır. Kaderin yazılması bizim senaryo yazmamız gibi değil elbette. Bunun kapsamını anlayamayız. Daha geniş düşünebilirsek çelişki görmeyiz. Tıpkı yaşarken bize olan bitenin normal gelmesi gibi. Gerçi tümü ile normal geldiğini kim söylemiş? Yaşarken bizi şaşırtan olaylar yok mu? Kesin yapacağımızı sandığımız şeyleri yapamayız bazen. Hiç aklımızda olmayan yerlere ve olaylara sürükleniriz bazen. Bir düşünün bunları.

  23. 3:165 Uğradığınız zararın iki katını (düşmanınıza) verdiğiniz halde, "Bu da niçin," dediniz. De ki, "(O) musibet, kendi tarafınızdandır." ALLAH her şeye Kadirdir.

    3:166 İki ordu çarpıştığı gün başınıza gelenler ALLAH'ın izniyle oldu. İnananlar böylece ayırt edilir.

    Müslümanların sorusu: Başımıza gelen bu musibetin sebebi ne?

    Allah'ın cevabı: Musibet, kendi tarafınızdandır.

    Görüldüğü üzere müminlerin başına gelen musibet sahip oldukları özgür iradelerini, akıllarını, vicdanlarını doğru yönde kullanmamalarıyla ilgili. 166. ayetten de anlaşılacağı üzere insanların özgür irade sahibi olarak yaratılmaları Allah'ın izniyledir, bir başka deyişle "bu tarz yaratılışın" nihai kaynağı Allah'tır. Hayır ve şer'in Allah'tan olduğu söylenirken ayetler bağlamından çıkartılmamalı, tüm Kuran bir bütün olarak ele alınmalıdır.

    Selam

    Sevgili epifun, elbette yaşananlarda insanların sorumlulukları vardır. Ancak Allah yaratmadan ve izin vermeden hiç birşey olmaz. Zaten bunların böyle olacağı kaderde vardı ve Allah biliyordu. Böyle diledi böyle oldu. Hepsinin hikmetini O bilir. Bizim bilebileceğimiz kısmı ise insanın aklı ile bilmek için yaratılmış olmasıdır. Bilmekte iyi ve kötüyü deneyimleyerek ve seyrederek oluyor.

  24. Yûnus Sûresinin 107 . Ayetinde

    Eğer Allah sana herhangi bir zarar verecek olursa, bil ki onu, O’ndan başka giderebilecek yoktur. Eğer sana bir hayır dilerse, O’nun lütfunu engelleyebilecek de yoktur. O bunu kullarından dilediğine eriştirir. O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.

    Hayır ve şer Allahtandır. Bitti.

×
×
  • Yeni Oluştur...