-
İçerik sayısı
856 -
Katılım
-
Son ziyaret
İçerik Türü
Profiller
Forumlar
Takvim
Satsuma54 kullanıcısının paylaşımları
-
Roma'da tüten piramit.
-
CHP nin başarısızlığının nedeni nedir?
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
CHP'nin başarısız olduğu söylenemez. %70'i sağ tabana oturmuş bir ülkede %26 oy olmak başarısızlık değildir. 2002'deki %19,4 ve 2007'deki %20,9'a göre 5 puanlık net bir ilerleme sağlanmıştır. Artık %30'a ulaşmak zor değildir. CHP'nin tek başına iktidar olması, tamamen dünya konjonktüründeki gelişmelere bağlıdır. ABD, AKP tercihini değiştirmediği sürece bu çok zor görünüyor. -
AKP'nin Gelip Geleceği Yer Buraya Kadar.
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
AKP'nin gelişimi 2011 Haziran ayı itibariyle durmuştur: 2007'deki %46,7 ile bugünkü %49,85 kategorik olarak aynıdır, aradaki küçük artış bir iktidar partisi için ilerleme sayılmaz. AKP, bugünkü seçim sonucunda meclise girecek hiçbir partiyle anayasal uzlaşmaya gidemez. Çünkü süreç içinde onlarla bütün kapıları kapattı. BDP'den ayrı gözükmek için Türk milliyetçiliğine kaydı. Hatta diğer partilerin mitinglerindeki Türk bayrağı sayısını bile propaganda malzemesi yaptı. Fırsatını bulsa Apo'yu hemen asmaktan bile söz etti. BDP, onların yapacağı Anayasa değişikliğini desteklemeyecektir. CHP ve MHP' -
Devletin maddi-manevi tüm olanaklarını kullanmasına, bilindik-bilinmedik tüm yalan-dolan ve hileleri denemesine rağmen %50 oy alabilen AKP, hiç boşuna zafer çığlıkları atmasın. Seçim alanlarında çıkıp 'referandumsuz yeni Anayasa yapma sayısı' istemedi mi bu arkadaşlar? Yani en az 367 milletvekili? Evet, istediler. Peki, bunu sağlayabildiler mi? Hayır. Kaldı ki şimdiki 326 sayısıyla Anayasa değişikliği yapsalar bile referanduma götüremeyecekler artık. Boşuna seçim sistemini eleştirmeyin: 2002'de %36 oyla 363 milletvekili çıkarırken iyiydi de, şimdi %50 oyla 326 milletvekili çıkarınca kötü mü
-
Kadın sürücüler neden Kötü araç kullanır ?
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Kadınlar, iyi avcı da olamıyor. Çünkü kadınlar sonuca değil, sürece odaklıdır. Siperde beklerken gelen bir avın güzelliğini seyretmekten onu vurması gerektiğini unutuyorlar. -
Kurtuluş Savaşı ve Sonrasında Mustafa Kemal-Kazım Karabekir Mücadelesi.
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Kazım Karabekir iyi bir insan, iyi bir komutan ve iyi bir siyasetçidir. Bunlar inkar edilemez. Fakat yerel kalmıştır. Politik ufku sınırlıdır. Bağımsızlık savaşından sonra ne yapılacağı konusunda net görüşleri yoktur. Cumhuriyeti heyecanla karşılamamıştır. Muhafazakar değilse bile, devrimci de değildir. Liderlik kapasitesi orta düzeydedir. Bu açılardan, harekete ondan çok daha erken katılmasına karşın İsmet Paşa'dan geride kalmıştır. -
Kurtuluş Savaşı ve Sonrasında Mustafa Kemal-Kazım Karabekir Mücadelesi.
bir konu Satsuma54 içerik ekledi : ATEİSTCAFE
Bugünlerde gene ısıtılarak önümüze sürülüyor bu konu: Kurtuluş Savaşını aslında Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir mi başlatmış ve sürdürmüştü? Kitabın üst başlığı "19 Nisan 1919'da Trabzon'a çıktım" olunca, Mustafa Kemal'in Nutuk'taki başlangıç cümlesine nazire yapılmış olduğunu anlıyorsunuz. 1930'larda ve 1950'lerde tartışması çokça yapılmış ve artık rafa kaldırılması gereken bu konu, Atatürk düşmanı liberaller ve dinciler tarafından altmış yıl sonra tekrar gündeme getirildi. Malum, zaman Atatürk'e ve Cumhuriyet'e hakaret ve küfür etmenin 'yükselen değer' olduğu bir zaman. Erbabı da b -
Kamer Genç sözlerinde haklıdır. Bir kişi hem Aleviyim, hem Şafiiyim diyemez. Şafiilik Sünniliktir. Tarih sürecinde: * Türkmenken Kürtleşenler vardır. * Kürtken Aleviliği seçenler vardır. * Ermeniyken Alevi olanlar vardır. Bunların tümü Alevilik dairesindedir.
-
"Aydınlar birkaç gün sonraki seçimde kime oy vermeli?" derken, öncelikle aydının konumunu belirlemek gerekiyor sanırım. Ülkenin hangi yönlerde iyiye, hangi yönlerde kötüye gittiğinin muhasebesi iyi yapılmalı. Ekonomide sağlanan gelişmelerin, özgürlüklerin kısıtlanmasına rağmen mi olması gerektiğini aydın iyi düşünmeli. "Önemli olan ekonomidir" diyen bir aydının rol modeli olarak bir Güney Kore örneği var; insan hakları açısından zayıf bir model. Türkiye de, bellibaşlı özgürlük kalemlerinde dünya ülkeleri sıralamasında giderek gerilere düşmekte. Benim görüşüm, bu ülkede iktidar partisinin t
-
AKP'nin Seçim Sloganlarıyla Kuran Dilinin Benzerliği.
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTCAFE
Şu üstteki afişteki yerli uçağımıza derhal bildirin: Göklerde o kadar çok dolaşmasın. Çünkü biraz sonra GÖKTÜRK uydumuz Haymana Uzay Üssü'ne iniş yapacak. Sonra çarpışırlar marpışırlar, Allah korusun! (Bu arada, sevgili kırmızı uçağımızın neden bir markası yok? İnsan merak ediyor.. Benden bir öneri: UÇUÇ-TÜRK) -
Erdoğan, Neden TV'de Kılıçdaroğlu'nun Karşısına Çıkamıyor?
bir konu Satsuma54 içerik ekledi : ATEİSTCAFE
Lafı hiç dolandırmadan söyleyelim: Çünkü madara olmaktan korkuyor. Bazıları buna Erdoğan'ın kibirli olmasını falan gösteriyor ama gerçek neden bu değildir. Kılıçdaroğlu "İstediğin kanalda karşıma çık; senin dişlerini sökeceğim" diyor. "İstersen bütün Bakanlar Kurulunu da yanında getir, ben tek başıma olacağım" diyor. Erdoğan'ın tabiatındaki birinin, o delikanlılık söylemlerine, o öfkeli tavırlarına bakarak bütün bu meydan okumalara "Hadi gel lan" demesi beklenirken köşe bucak kaçması nedensiz değil. Çünkü: AKP ve hükümetin çalışmalarını Erdoğan değil, partideki bir kadro yürütüyor. Ege -
Bugünlerde her yerde görüyorsunuz: AKP seçim sloganlarını dağa taşa yazmış durumda. Eee kolay değil, hazineden o kadar seçim parası aldı. Harcayacak. Dikkatimi çekti. Bu sloganlar, Kuran'ın üslubuyla aynı. Örnek: Yerli uçağımız göklerde. Ama daha ortada uçak-muçak yok. 'Önümüzdeki dönemde yapacağız' da demiyor. Sanki yerli uçak çoktan üretilmiş, göklerde süzülüyormuş sanıyorsun. Bunun gibi bir sürü 'Zihni Sinir projesi', gerçekleşmiş gibi lanse ediliyor. Yersen... Kuran'da da Cennet konusu anlatılırken: 'İman edip salih amellerde bulunanlar, biz onları altından ırmaklar akan, içinde ebedi
-
Haccın zararları: 1) Çoluk çocuğun ihtiyaçları için harcanması gerekirken, Arabistan'a gitmek için harcanan beş-altı bin lira yol, barınma ve yeme içme masrafı. 2) Suudilere kaptırılan net 400 Dolar ayakbastı parası. 3) Suudi Arabistan'ın sıcak ve kuru havasından duyulan kalp çarpıntısı ve boğulma duygusu. 4) Gördüğü şeylerin (Kabe, dağlar, tepeler vb.) hiç de matah şeyler olmadığını anlamaktan duyulan hayal kırıklığı. 5) O sıcakta yenen vıcık vıcık yağlı Arap yemeklerini yedikten sonra çıkarılan kusmuklar. 6) 'Din kardeşi' diye yüceltilen Arap ve diğer ülke Müslümanlarının pisliğini g
-
Doğrudur: Osmanlı Anadolu topraklarında cayır cayır Alevi soykırımı yaparken Mevleviler kılını kıpırdatmamış, Osmanlı'nın verdiği haram lokmaları köşklerde kaşanelerde tıkınmaya devam etmişlerdir.
-
MÜSLÜMAN ÜLKELERİN GERİ KALMASININ NEDENİ
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTFORUM
Gerici takım İslam rönesansını boğmasaydı, bugün durum çok farklı olabilirdi. Ama İslam'ın doğası gereği üstün gelmişlerdir. Bugünün teceddütçüleri, yani Kuran'ı tek referans kabul eden grup da eninde sonunda yenilecektir. Hiç şansı yok. Çünkü İslam'ın mayasında gerilik var. -
MEVLANA HEM ÖZ OĞLUNU HEM NASREDDİN HOCA'YI ÖLDÜRTMÜŞ. PROF.DR. MİKAİL BAYRAM- (Mevlana) Anadolu'ya geldiği zaman da, Anadolu'da ve çevresinde İranî bir çevre vardı. O İranî çevrelere hitap ediyordu. Daha sonra Moğollara hitap etti, Moğollara hizmet etti, hayatı boyunca Moğollara hizmet etti, sadece kendisi de değil oğulları da. Çok önemli bir şey söyleyeyim. Mevlana, oğlu Alaaddin Çelebi'yi Moğollara karşı isyan ettiği için oğlu Alaaddin Çelebi'yi bir müridine öldürttürdü, oğlunun cenaze namazını dahi kılmadı; bakın, bunu biliyorlar mı? Öyle Mevlana havarisi kesiliyorlar; Mevlana oğlunu öldü
-
Yunus Emre, Eskişehir'in bir köyündeki tekkede yaşayıp giderken duymuş ki Konya'da Mevlana Hazretleri denen bir ulu zat varmış. Her şeyi bilen, her türlü sırra vakıf akıllı mı akıllı birisiymiş bu. Mevlana'yı öyle övmüşler öyle övmüşler ki içine bir merak düşmüş. Günlerden bir gün eşeğini hazırlayıp Konya diyarına doğru sürmüş. Gitmiş gitmiş, haftalar sonra varmış Konya'ya. Sorup soruşturmuş, Mevlana Hazretleri'nin yaşadığı konağı bulmuş. Kapıyı çalmış açmışlar, içeri alıp bir odaya oturtmuşlar. Biraz sonra bir uşak gelip "Mevlana Hazretleri seni bekliyor. Huzuruna varabilirsin. Benimle gel"
-
Bin dereden su getirerek haklı çıkarmaya çalıştığın olay, tam bir rezilliktir. Bak neden? 1) Kaç mümin, "Vay, biz neden evlatlıklarımızın karılarıyla evlenemiyoruz?" diyerek krizlere giriyormuş? 2) Bu 'çözüm' Muhammed'den başka kime yaramış? Başka kim veya kimler evlatlığının karısını boşatarak kendine karı olarak almış? İsim ver. 3) Bu evlilik hangi sorunu çözmüş? Hangi akrabalık bağını kurmuş? (Zeynep zaten halasının kızı değil mi, daha ne akrabalığı kuracak?) Özet olarak 'Cahiliye' adeti diye aşağıladığınız 'evlatlığın karısıyla evlenmeme' kuralı, tam tersine son derece asil ve insanlığ
-
http://haber.sol.org.tr/bilim-teknoloji/kandilli-den-allahlik-aciklama-haberi-42692 KANDİLLİDEN ALLAHLIK AÇIKLAMA Türkiyenin deprem konusundaki resmi bilim merkezi olan Kandilli Rasathanesinin Simav depremi açıklamasına Allah tekrarını yaşatmasın diye başlandı. Kütahya Simavda meydana gelen depremle ilgili olarak Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Mustafa Erdik bir açıklama yaptı. Erdik, açıklamasına Milletimize geçmiş olsun diyoruz, Allah tekrarını yaşatmasın sözleriyle başladı. Kandilli Rasathanesi, Türkiyede deprem konusundaki resm
-
http://www.tesetturoteller.com/ (Not: Yazım hataları orijinaldir) Sevgili Dostlarımız sitemize hoş geldiniz. Tesettür Oteller İslami Oteller Muhafazakar Oteller Müslüman ve Türk Kültürüne uygun bay ve bayanların ayrı ayrı havuzunlarının oldugu ; alkolsüz aile otellerini bu sitemizde sergiliyoruz. Maksadımız ;kültürümüze uygun bir şekilde tatil yapabilmek çocuklarımızın eglenebilmesi ve bizim gibi düşünen dünyanın farklı bölgelerinden gelmiş ailelerle dostluklar kurabilmeniz için uzman ekiplerimiz ile sizlere imkanlarınıza göre en güzel tatil seçeneklerini sunmak ve mutlu bir tatild
-
Hatice'nin önceki iki kocasından birer çocuğu vardı. Biraz araştırırsanız göreceksiniz. (Hatice de hayali bir kişilik değilse eğer!)
-
"Aptal(lar)la tartışmayın; görenler aranızdaki farkı anlamayabilirler."
-
Hawking: "Cennet Diye Bir Şey Yok."
Başlık, Satsuma54 kullanıcısının konusunu cevapladı: ATEİSTFORUM
Doğrudur; tarihte zaman zaman 'dindar' bilimadamları olmuştur. Ama onların genel eğilimleri, bilimle dini karıştırmama ve dini bir çeşit özel alanları gibi görmek şeklinde olmuştur. Yani hiçbiri dinsel doğmaları yaptıkları araştırmalara rehber veya hakim yapma çabasına girmemiştir. Buna iyi bir örnek Joseph Priestley'dir: Oksijeni keşfeden İngiliz kimyacı Priestley, aynı zamanda Anglikan papazıymış. Bir gün ziyaretçilerinden birisi sormuş: - Üstadım, hem bilim adamı hem de papazsınız; bu ikisini nasıl bağdaştırıyorsunuz? Priestley'in cevabı: - Laboratuvarıma girerken ceketimi çıkarıp ön -
http://www.rthaber.com/Hawking_%60Cennet_diye_bir_%C5%9Fey_yok%60-haber-9538---.html İngiliz evren bilimci Stephen Hawking (69), kendi kozmos vizyonunda cennet için yer olmadığını, 'cennetin bir mit' olduğunu söyledi Hawking, İngiliz Guardian gazetesinde yayımlanan söyleşisinde, insan beynini, bileşenleri iflas edince çalışmayacak bir bilgisayara benzeterek, "Bozulmuş bilgisayarlar için yaşamdan sonra ya da cennet diye birşey yoktur; bu, karanlıktan korkan insanlar için bir peri masalıdır" dedi. 1960`ların başında 21 yaşındayken tedavisi olmayan ve motor nöronların zamanla yüzde seksenini
-
Ülkede yayın yapan Hıristiyan radyolarında, bir süredir birkaç gün sonra İsa'ya gerçekten inanan müminlerin göğe alınma sürecinin başlayacağı konusu işleniyor. 153 gün sürecek olan ilahi yargıdan sonra da 'ak koyunlarla kara koyunlar ayrılır gibi' Cennete ve Cehenneme gidecekler belirlenecekmiş. Anlaşılan çok neşeli bir döneme giriyoruz. Bakalım, göreceğiz... Şimdi Müslümanlar, "Bundan bize ne? Bizi ilgilendirmez" diyebilirler. Ama olmaz ki; o da 'İbrahimi' bir din, o da sizin gibi tek-tanrıcı, sizin gibi kıyamete, meleklere, kadere vb. inanmayı amentü yapan bir din, değil mi? Bence ilgilend