Jump to content

RAMAZANDA İÇKİ DAYAĞI!


Recommended Posts

  :lol:

Senin yaptığın "kişilerin yaptığı kişileri bağlar" savunmasını müslolar da hergün yapıyorlar burda.

Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin(maide 51)

Fakat ey dinleyenler, size diyorum: Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik edin, size lanet edenlere iyilik dileyin, size hakaret edenler için dua edin." (İncil, Luka, 6:27-28)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları dost edinmeyin(maide 51)

Fakat ey dinleyenler, size diyorum: Düşmanlarınızı sevin, sizden nefret edenlere iyilik edin, size lanet edenlere iyilik dileyin, size hakaret edenler için dua edin." (İncil, Luka, 6:27-28)

dost edinmeyin ayeti yorumlanır birader.america ve israilden dost olurmu sence ?

Allah Resulu <sav> in hristyan,yahudi ve diğer inkarcılarla ilgili hadisleri.

Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur: "Bir zimmiyi (gayrimüslim) haksız yere öldüren cennetin kokusunu duyamaz. Halbuki onun kokusunu kırk yıllık yoldan duyabilir." (Buhari, Cizye, 5)

"Kim bir muahime zulmeder veya gücünün üstünde bir iş yükler ya da zorla ondan bir şey alırsa kıyamet günü ben onun hasmıyım." (Ebu Davud, Harac, 31-33)

Kim bir zimmiye zulmetse veya gücünün üstünde bir mükellefiyet yüklese, ben onun hasmıyım. (Ebu Yusuf, Kitabu'l-Harac, Matbaatu's Selefiye, 1397 h. Kahire, s.135)

Onlara; Allah'ın zimmeti altında oldukları için zimmi denmiştir. Bu konuda Peygamberimiz'in şöyle dediği rivayet edilmiştir: "Kim bir zimmiye eziyet ederse ben onun davacısıyım. Ben kime (bu dünyada) davacı olursam, kıyamet gününde de davacı olurum." (Acluni, Keşfu'l-Hafa' II, 218)

Resulullah (S.A.V.) ordusunu savaşa gönderirken şöyle tembih ederdi: "Allah adına çıkınız. Çünkü siz Allah yolunda savaşıyorsunuz, zulmetmeyiniz. İnsanların organlarını kesmek suretiyle işkence yapmayınız. Çocukları, manastırlarda oturan din adamlarını öldürmeyiniz." (Ebu Davud, Cihad 120)

Hz. Peygamber buyuruyor: "Sakının! Kim, böyle insanlara (yani kendileriyle anlaşma yapılmış olanlara) zalim ve sert olursa, onların haklarını kısarsa veya tahammül edebileceğinden fazlasını yüklerse veya hür iradeleri dışında onlardan bir şey alırsa, hüküm günü onlardan ben davacı olacağım." (Ebu Davut, Cihat; (İslamda Devlet Nizamı, Ebu-l A'la-El Mevdudi, Hilal Yayınları, 1967, s. 71)

Hz. Peygamber'in birtakım gayri müslim gruplarla yaptığı anlaşmalarda da canları ve mallarının güvenlikte olduğu hususu özellikle vurgulanmıştır. (Cüheyne kabilesi ile yapılan anlaşma Hamidullah, Vesaik, no.151)

Hz. Peygamber tarafından Hıristiyanlara sunulan mabet garantisine dair ilk ifadeleri Necranlılarla yaptığı anlaşmada görüyoruz. Anlaşmada Allah'ın himayesi ve peygamberi Muhammed'in zimmetinin Necranlıların mabetlerinin üzerine olduğu belirtilerek ibadethaneler garanti altına alınmıştır. (İbn Sa'd, I, 288, 357-58)

Anlaşmanın Ebu Davud'daki rivayetinde ise kiliselerin yıkılmayacağı ifadesi yer almaktadır. (Ebu Davud, Haraç, 29-30)

Hz. Peygamber (S.A.V.) Beni Haris b. Kab üskufu ile Necran üskuflarına gönderdiği emannamede de mabetler hakkındaki garantiyi tekrarlamıştır. (İbn Sa'd, I, 266)

Hayber Yahudileri bir defasında Hz. Peygamber'e gelip ürünlerinin bazı müslümanlar tarafından izinsiz şekilde alındığını söyleyerek şikayette bulunmuşlardır. Bunun üzerine Hz. Peygamber, müslümanları mescitte toplamış ve onlara kendileriyle muahede yapılanların mallarının haram olduğunu ilan etmiş ve yaptıkları şeyin doğru olmadığını açıklamıştık. (Müsned, IV, 89; Vakıdi, II, 691; Serahsi, Siyer, I, 133, IV, 1530)

Hz. Ömer zamanında fethediler ülkelerin hiçbirinde, tek bir ibadet yerine bile, hiçbir zaman saygısızlık ve tecavüz edilmemiştir. Ebu Yusuf yazıyor: "Bütün ibadet yerleri olduğu gibi bırakıldı. Ne onlar yerle bir edildi, ne de mağluplar eşya ve mallarından yoksun bırakıldı." (Ebu Yusuf, Kitab-ül Haraç; İslamda Devlet Nizamı, Ebu-l A'la-El Mevdudi, Hilal Yayınları, 1967, s. 74)

Hz. Ali: "Her kim ki bizim zımmimizdir, onun kanı bizimki kadar kutsaldır, malları bizim mallarımız kadar tecavüzden masundur" dedi. Başka bir kaynakta, Hz. Ali'nin şöyle dediği naklediliyor: "Zımmi durumunu açıkça kabul edenlerin malları ve hayatları bizimki (yani Müslümanlarınki) gibi kutsaldır." (İslamda Devlet Nizamı, Ebu-l A'la-El Mevdudi, Hilal Yayınları, 1967, s. 76)

Peygamberimiz, İslam davetini engellemeyen ve genel kurallara uyan herkes ile iyi ilişkiler içinde olmuş ve hiçbir zaman diğer din mensublarının dinlerine müdahale etmemiştir. Ehl-i kitabı toplumun birer ferdi olarak kabul etmiş ve onların bazı davetlerine icabet etmiştir.

Resulullah'ın ehl-i kitabın düğün yemeklerine katıldığına, cenazelerini taşıdığına, hastalarını ziyaret ettiğine ve onlara ikramda bulunduğuna dair rivayetler bulunmaktadır. Hatta Necran Hıristiyanları onu ziyaretlerinde Resulullah onlara abasını sermiş ve oturmalarını söylemiştir. İslam, müslüman olmayan toplulukların, dinlerini istedikleri gibi yaşamalarına izin vermiş ve bunu engelleyenleri de cezalandırmıştır...

Ayrıca İslam, ehli kitabın yemeklerinden yemenin caiz olduğunu söylemiş, kestiklerinin helal olduğunu söylemiş ve onların kadınlarıyla müslüman erkeklerin evlenebileceğini söylemiştir. Evlendikten sonra da kadının kendi dinini serbestçe yaşayabileceğini ve ona herhangi bir baskı yapılamayacağını belirtmiştir. (Yrd.Doç.Dr.Yusuf Ziya Keskin, Nebevi Hoşgörü, s.77-78)

Necran, Mekke ile Yemen arasında bir yerdir. Necran Hıristiyanlarının temsilcileri Medine'ye geldiklerinde Hz. Peygamber (S.A.V.) ve ashabı henüz ikindni namazını kılmışlardı. Onlar da ibadet vakitleri geldiği için, mescide girip doğu istikametine yöneldiler ve ibadet etmeye hazırlandılar. Ashab-ı kiram onlara mani olmak istedi. Ancak Resulullah (S.A.V.) onların serbest bırakılmalarını ve ibadetlerini yapmalarına müsaade edilmesini emretti. Onlar da doğuya doğru yönelerek ibadetlerini yaptılar. (İbn Hişam, I, 574; İbn Sa'd, I, 357)

...Müslümanlar gayrimüslimlerden herhangi birisini himaye edebileceği gibi, kendisi de onlardan himaye talebinde bulunabilir. Nitekim Taif dönüşü Hz. Peygamber'in Mut'im b. Adiyy'in, Habeşistan'a ilk hicret esnasında Hz. Ebubekir'in İbn'd-Dağinne'nin, Habeşistan'Dan ilk dönme sırasında ise Osman b. Maz'un'un azgın müşrik Velid b. Muğire'nin himayesine girdikleri bilinmektedir. (İbnu'l Esir, İbn Kesir, Doğu Batı kaynklarında birlikte yaşama, s.83)

Hz. Peygamber (s.a.v.)'in ve onu izleyen Raşid Halifelerin çeşitli hıristiyan, yahudi ve diğer dini gruplarla yaptığı anlaşma metinleri bugün birer vesika olarak korunmaktadır.... Mesela, Hz. Peygamber (s.a.v.), hıristiyon olan İbn Harris b. Ka'b ve dindaşlarına yazdırdığı anlaşma metninde: "Şarkta ve Grapta yaşayan tüm hıristiyanların dinleri, kiliselerei, canları, ırzları ve malları Allah'ın, Peygamber'in ve tüm müminlerin himayesindedir. Nasraniyet dini üzere yaşayanlardan hiç kimse kerhen İslam'a icbar edilmeyecektird. Hıristiyanlardan birisi herhangi bir cinayete veya haksızlığa maruz kalırsa müslümanlar ona yardım etmek zorundadırlar" maddelerini yazdırdıktan sonra: "Ehl-i Kitap ile ancak en güzel yöntemlerle mücadele edin...(Ankebut, 29/46) ayetini okudu. (İbn Hişam, Ebu Muhammed Abdulmelik, (v.218/834), es-Siretü'n-Nebeviyye, Daru't-Turasi'l-Arabiyye, Beyrut, 1396/1971, IV/241-242; Hamidullah, el-Vesaik, s.154-155, No.96-97; Doğu Batı kaynaklarında birlikte yaşama, s.95)

Medine Site Devleti Sözleşmesinin 17. maddesi: "Yahudilerden bize tabi olanlara yardım edilip iyi davranılacaktır. Onlar hiçblir haksızlığa uğramayacak, düşmanlarına yardım edilmeyecektir."

25. madde: *Beni Avf yahudileri müminlerle birlikte tek bir ümmettirler. Onlar kendi dinlerine, müslümanlar da kendi dinlerine göre yaşayacaklardır".

36. madde: "Müslümanlarla yahudiler arasında yardımlaşma, nasihat ve iyilik olacaktır" (İbn Kesir, es-Sire, II/322; Hamidullah, el-Vesaik, s.44-45; Doğu ve Batı kaynaklarında birlikte yaşama, s.285)

Taberi ve Zemahşeri'nin değişik rivayetelrel naklettikleri haberlere göre, Mekke'de demircilik yapan, İncil ve Tevrat'ı çok iyi bilen ve Hz. Peygamber'in kendisiyle görüşüp sohbet ettiği hıristiyan bir adam yaşıyordu. (et-Taberi; Doğu ve batı kaynaklarında birlikte yaşama, s.306)

"Zımmiler diye İslam Devletine sadık kalacağını ve itaat edeceğini söyleyerek burada yaşama niyeti gösteren bütün güyrimüslimlere denir... İslam, bütün bu çeşit vatandaşlara, hayatlarının, bedenlerinin, mallarının, kültür, inanç ve namuslarının korunacağına dair bir garanti verir. Onlara da ssadece memleket kanunları uygulanır ve bütün medeni meselelerde Müslümanlarla eşit haklara sahip kılınır. (İslamda Devlet Nizamı, Ebu-l A'la-El Mevdudi, Hilal Yayınları, 1967, s. 58)

Ünlü müfessir Fahreddin-i Razi, Tefsir-i Kebir'inde:

"Din ve iman müstesna tutulmak kaydıyla, bir Müslümanın bir gayr-i müslimi hafife almasını, ona karşı böbürlenmesini caiz görmemekte ve insanların iman veküfür haricinde diğer övülen sıfatlar itibarıyla müşterek olduğu" ifade etmektedir. (Fahreddin-i Razi, Tefsir-i Kebir, c. 28, s.138)

Kuran'da Ehl-i Kitaba Karşı Hoşgörü

De ki: "Ey Kitap Ehli, bizimle sizin aranızda müşterek (olan) bir kelimeye (tevhide) gelin. Allah'tan başkasına kulluk etmeyelim, O'na hiç bir şeyi ortak koşmayalım ve Allah'ı bırakıp bir kısmımız (diğer) bir kısmımızı Rabler edinmeyelim." Eğer yine yüz çevirirlerse, deyin ki: "Şahid olun, biz gerçekten müslümanlarız." (Al-i İmran Suresi, 64)

Bugün size temiz olan şeyler helal kılındı. (Kendilerine) Kitap verilenlerin yemeği size helal, sizin de yemeğiniz onlara helaldir. Mü'minlerden özgür ve iffetli kadınlar ile sizden önce (kendilerine) kitap verilenlerden özgür ve iffetli kadınlar da, namuslu, fuhuşta bulunmayan ve gizlice dostlar edinmemişler olarak -onlara ücretlerini (mehirlerini) ödediğiniz takdirde- size (helal kılındı.) Kim imanı tanımayıp küfre saparsa, elbette onun yaptığı boşa çıkmıştır. O ahirette hüsrana uğrayanlardandır. (Maide Suresi, 5)

Şüphesiz, Kitap Ehlinden, Allah'a; size indirilene ve kendilerine indirilene -Allah'a derin saygı gösterenler olarak- inananlar vardır. Onlar Allah'ın ayetlerine karşılık olarak az bir değeri satın almazlar. İşte bunların Rableri katında ecirleri vardır. Şüphesiz Allah, hesabı çok çabuk görendir. (Al-i İmran Suresi, 199)

Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel bir biçimde mücadele et. Şüphesiz senin Rabbin yolundan sapanı bilendir ve hidayete ereni de bilendir. (Nahl Suresi, 125)

...Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: "hıristiyanlarız" diyenleri bulursun. Bu, onlardan (birtakım) papaz ve rahiplerin olması ve onların gerçekte büyüklük taslamamaları nedeniyledir. (Maide Suresi, 82)

İçlerinde zulmedenleri hariç olmak üzere, Kitap Ehliyle en güzel olan bir tarzın dışında mücadele etmeyin. Ve deyin ki: "Bize ve size indirilene iman ettik; bizim ilahımız da, sizin ilahınız da birdir ve biz O'na teslim olmuşuz." (Ankebut Suresi, 46)

...Kitap Ehli'nden bir topluluk vardır ki, gece vaktinde ayakta durup Allah'ın ayetlerini okuyarak secdeye kapanırlar. Bunlar, Allah'a ve ahiret gününe iman eder, maruf olanı emreder, münker olandan sakındırır ve hayırlarda yarışırlar. İşte bunlar salih olanlardandır. Onlar hayırdan her ne yaparlarsa, elbette ondan yoksun bırakılmazlar. Allah, muttakileri bilendir. (Al-i İmran Suresi, 113-115)

Şüphesiz, iman edenler(le) yahudiler, hıristiyanlar ve sabiiler(den kim) Allah'a ve ahiret gününe iman eder ve salih amellerde bulunursa, artık onların Allah katında ecirleri vardır. Onlara korku yoktur ve onlar mahzun olmayacaklardır. (Bakara Suresi, 62)

Gerçek şu ki, iman edenlerle yahudiler, sabiîler ve hıristiyanlardan Allah'a, ahiret gününe inanan ve salih amellerde bulunanlar; onlar için korku yoktur, onlar mahzun da olmayacaklardır. (Maide Suresi, 69)

Allah, sizinle din konusunda savaşmayan, sizi yurtlarınızdan sürüp-çıkarmayanlara iyilik yapmanızdan ve onlara adaletli davranmanızdan sizi sakındırmaz. Çünkü Allah, adalet yapanları sever. (Mümtehine Suresi, 8)

tarihinde AntiKafir tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne yazıkki islam dini de her konuda olduğu kadar bir başıbozukluk içinde,peygamberden başka hiçbir din aliminin dediği kesinlik taşımamaktadır.Sanırım bu konuda da dövmenin caiz olduğunu iddia eden çok okumuş cahil din adamlarımızda vardır.İslam iddia ettiğimiz gibi bir hoşgörü dini ve bizler müslümansak neye dayanarak ceza verme eğliyetini kendimizde bulabiliyoruz.Haşa Allah dilediği kuluna ceza vermekten acizmidirki kendimizi Allahın cellatı olarak görebiliyoruz.

Toplum çeşitli fikirlerdeki insanlardan oluşur ve bu toplumun gelişmesi için yararldır da.Tüm yenilikleri ve icatları bizim gibi düşünmeyen insanlara borçlu değilmiyiz.

Görüyorumki müslüman olsun ateist olsun herkesimden arkadaş yine birbirine hakaret etmeye devam ediyor burada.İçki içenleri dövenlere barbar diyen arkadaşlar müslümanlara hakaret ederek onlarla aynı konuma düşmüyorlar mı?İnanmak veya inanmamak doğaldır doğal olmayan diğerini küçümsemektir.İnsan yaradılış gereği bir şeylere inanmaya meyillidir.Bu ateş olur,Tanrılar olur veya Allah olur.Neye inanırsa inansın inançlı olmak iyidir de aslında.hiçbir din kötülük emretmez.İslamdaki bazı ayetlerde görülen öldürün emri de savaş sırasında söylenmiş olabilirmi acaba? Çünkü Hz muhammedin yahudilerle dostluklar kurduğu söylenmektedir.

Müslüman olsak da olmasakta hepimizin içinde ortak bir din kitabı vardır ve bunun adı vijdandır.Vijdanınızı rahatsız eden hiçbir hüküm hiçbir din kitabında olamaz,yanlış bilgilendirme ve inaçlardan kaynaklanan aksi söylemler ya dinde olmadığı halde var denilmiş veye yanlış anlamadan kaynaklanmaktadır.

içki içene şiddete gelince bunları dövenler bilmelidirlerki Allah katında onların yaptığı şiddet içki içenlerin günahından çok daha fazladır.İçki içenin günahsa günahı Allah katında verilecektir veya affedilecektir.Ama siz onları dövdünüz diye tek bir kişi bile islamı suçlar ve müslümanlıktan cıkarsa hangi yaptığınız ibadet sizi cehennem azabından kurtarabilirki?

Dinimiz zorlaştırmayınız kolaylaştırınız,nefret ettirmeyiniz sevdiriniz der.Bu bir müslümanın yaşam tarzı olmalıdır bunu dışındaki eylemleriniz sizi kızdığınız ateistlerden islam katında daha çok günaha sürükler.

Ateist arkadaşları sevmek zorunda değiliz ama inanmamalarına bile saygı duymalıyız.Bize düşen yaptığımız eylemlerle,yaşam tarzımızla,yardımlaşmamızla,adaletimizle,hoşgörümüzle öyle bir müslüman imajı oluşturmalıyızki bir ateist arkadaşın veya başka bir dine inanan arkadaşın bile müslüman olmasına vesile olabilirsek en büyük sevaba nail olabilelim.

Böyle bir siteye sahip olmanın kıymetini de bilmeliyiz,başka hiçbir yerde bu kadar farklı düşünen insanların bir arada kavga ,cinayet işlemeden tartışabildiği bir ortam yok.herkez bildiğini söylesin kim neye inanır veya inanmaz onun secimidir.Hepinize saygılar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
haçlılar hristiyan olamaz,hangi hristiyan ülkelerde cami ye gidiyor diye öldüren var

Haçlılar hristiyan olamazmış!? Sen mi veriyorsun bu işlerin fetvasını? Beğenmediğin herkesi kendi dininden uzak tutma çabası seninki... Haçlılar aslında budistti değil mi? :)

Hristiyanlığın geçirdiği evrimi İslam geçiremedi daha... Hristiyanlığın tam 1400 yıllık olduğu günlere dön bak, vahşet neymiş gör. Ama senin işine gelmez tabii. Onlar hristiyan değil. Bir tek sensin.

tarihinde BilgehanBengi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Belki *ötün yemiyordur.

Neyi sansürlemeye çalışıyorsunuz ,Kahvehaneye fazla takılmayın derim ben her ortamı kendi arkadaş ortamınız sanıyorsunuz galiba. *için evladı :)

tarihinde ileney00 tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Neyi sansürlemeye çalışıyorsunuz ,Kahvehaneye fazla takılmayın derim ben her ortamı kendi arkadaş ortamınız sanıyorsunuz galiba. *için evladı :)

Ben simdi senin lordunun coplugune geliyorum bak. Sana su konuda gereken cevabi orada verecegim

*için evladı :)
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yaw bir kaç kişi çıkıyor sonra basınd bunların haberini yapıyor yok faşit bilmem ney.. 3,5 kişi bunları yaptı diye herkez faşist oldu değilmi?

sen faşistlik görmemişssin benim damarıma bi denk gelsin o adamı ipe geçiririm ben ne dayağından söz ediyorsunuz...faşistlik budur

Link to post
Sitelerde Paylaş

değerlı tayıp bey ve yandasları inş.bu konuyla ilgılenrlr.yanı ülkeyı getırmek istedıklerı konuma bı müslüman olarak ben lanet edıorum.ewt bu bı faşistlıktir arkadasım.bı kac kışi basına cıkıo dıosun.ewt malesef bı kaç kişi daha bilmedığımız ve bizlere gösterılmeyen daha neler var. bu dayak olayıda burda kalmamalı.gereklı kısıler cezalandırılmalı.işte bizler bu ülkede bırılerının bıze biçtiği hayatı yaşamak zorunda bırakılıoruz.ve en iğrencıde nedır bılıomusun.bizler bunu kendımız yaptık.bu ülkenın basına geçicek herıflerı bızler seçtık.aslında bırılerı .bızler azınlıkta kalanlarda onların seçimlerini yasamak zorunda bırakıldık.NEDEN ?ÇÜNKÜ SİSTEM BUNU GEREKTİRİO

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...