Jump to content

Recommended Posts

Sence Democritus haklı mı?

Atom denen bir şey var mı?

Olmadığını biliyoruz..

Bizim bugün atom dediğimiz şey Democritus'un atom dediği şeyle aynı mı?

Bugün bizim atom dediğimiz şey ile Democtritusun kastettiği atom aynı şey değil

Biz temel parçaçık budur diyerek erken davranıp ona atom dedik

Big Bang iyi bir örnek değil..

Çünkü oldukça iyi bilinen bir gözlem..

Bütün yapılacak Planck zamanının ötesini düşünmektir.

Bu bir hayal kurmak değildir.

Extrapolation dır..

Düşünerek bilim yapılır mı hacım? :)

Evet. Freud bir sahtekardır..

Olsun. Freud benim sahtekarımdır diyebiliyor musun?

Niye beni belirli birşey demeye zorluyorsun ki

Freud ne benim sahtekarımdır nede sahtekardır diyorum sadece

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 126
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

2 bin yıl içinde bu inanış tartışıldı..

Ve 20'nci yüzyılın başında kabul edildi..

Ama kimse atomun parçalanabileceğini, daha küçük öğelerden oluştuğunu bilmiyordu..

Zamanla 15-20 yıl içinde quantum fiziği ilerleyince o parçacıklar bulundu..

Democritus'un kuramı yanlışlandı..

Komik olma hacı :)

democtirusun atom derken kastettiği bölünemez en küçük yapı idi

Bizim hatalı isimlendirmemiz onu bağlamaz di mi

Ha democritus herşey için ayrı bir atom önerdi her nesnenin kendi atomu vardı

Elma atomu, armut atomu, hava atomu, ateş atomu gibi

O açıdan yanlışlandı

tarihinde DeHRi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
QUOTE(DeHRi @ Sep 16 2008, 04:23 PM)
Abarttıgı bazı kavramlar pekala vardır ama bir çok açıdan Freud'un maruz kaldıgı eleştirilerin Dawkins'in "bencil gen" paradigmasını ortaya attıgı zamanki maruz kaldıgı eleştrilerden farklı olmadıgını düşünüyorum. Yani yanlış anlaşılmalar yüzünden. İd, ego, superogo gibi kavramları bilimsel olmayan kavramlar olarak nitelendirmek mümkün mesela bir şekilde bir skala ile bunların derecesini ölçemiyoruz aynen genlerin ne kadar "bencil" olduklarını ölçemeyeceğimiz gibi.

Günümüzde daha indirgemeci bir bilim anlayışı hakim.Beyin çeşitli cihazlarla görüntülenebiliyor belirli davranış ve tepkilerin beynin neresinden kaynaklandıgını tespit edebiliyoruz vs. ama bu olaylar Freud'ın kavramsallaştırdığı bazı olguları yadsımıyor. Freud daha yüksekten bakıp kafasında olayı anlamasını kolaylaştıracak modeller kurarken günümüz bilimi daha alçaktan bakıyor olaylara. Darwin örneğini tekrar verirsem, Darwin varyasyonun sebebinin ne oldugunu bilmeden daha "kaba" kavramlarla evrim kuramını son derece tutarlı bir şekilde ortaya koyabilmiştir. Tabiki Darwin'in çalışmaları daha pozitif bilim kapsamına sığar ama Freud'u da anatomik, biyolojik, genetik sebeplerini bilmediği olgular hakkında daha üst düzey yani yukardan bakarak (detayları görmeden) yaptıgı yorumlardada hepsinde olmasa bile bir çogunda çarpıcı doğrulukların oldugunu, yaptıgı yanlışların bile bir şekilde ondan sonrakileri yönlendirdiğini düşünüyorum

Aristo'nun bile dediklerinin neredeyse tümü hatalıyken ona sahtekar denmezken Freud'a sahtekar denmesini yadırgıyorum.


Bunların hepsi doğru olabilir ama, yine de Freud'u haklı çıkarmıyor.
Bencil gen biraz farklı kavram.. Ama temeli var.. Yapılan somut gözlemler var..
Freud'un da bazı gözlemler yaptığına eminim. Müthiş bir gözlemci..
Ama yaptığı gözlemleri üstüne kuracağı bir temelden yoksun..
Bütün sorun burada..

İlginç olarak ben de Freud'a benzer bir eğitim gördüm..
Onun gibi Medical School'u bitirdikten sonra patoloji, ardından nöropatoloji ihtisasları yaptım. Ve daha sonra internal medicine'e döndüm. Freud patoloji ve nöropatoloji ihtisaslarını yaptıktan sonra kliniğe dönmüş, hasta kabul etmeye başlamıştı.
Malesef aramızdaki benzerlik burada bitiyor.. O dünyaca ünlü bir bilim adamı olarak öldü..
Ben ise meçhul bir ateist olarak öleceğim.. Belki şiirlerimden bazıları benden uzun yaşar..

Link to post
Sitelerde Paylaş
QUOTE(baglanti @ Sep 16 2008, 11:07 PM)
Bugün bilimi insan beynini inceleme işini oldukça ilerletmiştir. Artık bir insanın belli bir algı halindeki beyin görüntüsü görüntülenmektedir. Çeşitli algı hallerinin, beyindeki görüntüleri bilinmektedir. Bunlar üzerinden bir çok çalışma yapılmaktadır.

Freud id, ego ve süperego kavramlarını ortaya atmıştır. Bunlar iyi güzel kavramlarda olsa, bir şeyleri açıklasada, günümüzde bile hala açıklamaya yarasalarda, artık bu kavramları aşmamız ve daha sağlam bir anlayış oluşturmamızın zamanı gelmiştir.

haci doğal olarak insan beynindeki görüntülenebilir ve ölçülebilir verileri esas almaktadır. Bunun önemini yadsımak mümkün değil.

Ancak insanın kendisini ve çevresini, nasıl algıladığı, neye inandığı her zaman çok önemlidir. Çünkü bu konudaki algı kalitesi, bir insanın tüm biyokimyasal sürecini etkiler.

Mesele kişinin kendini ne olarak algıladığındadır. Sürünün bir parçası mıdır? Yoksa birey olabilmiş midir? Hayatın dinamiklerini ona sürü mü öğretmiştir yoksa o bunları beğenmeyip bir arayışa çıkmış mıdır?

Herkeste temel olarak var olan içgüdülerin ne kadar farkındadır? Ego anlayışı nedir? Diğer egolarla ilişkilerini nasıl algılamaktadır? Süperego kişiye neleri dayatmıştır? Ve kişi üzerindeki hakimiyeti ne boyuttadır?

Bütün bunların toplumdan topluma ne kadar değiştiğini biliriz. Her bir toplumda bunlar bireye farklı farklı yansıtılır. Birey yansıtılanları olduğu gibi alırsa ve toplum gelişkin bir yapıya sahip değilse, birey toplumun hastalıklarını taşıyan bir yapıya bürünür. Mesela toplumların evrensel değerlerle ne kadar bütünleşebildiklerindedir.

Yerel ve subjektif değerler tümüyle yanlış olmasalarda, sağlıklı değillerdir. Bir toplum ne kadar hayatın ve evrenin gerçeklerine nüfuz edebilirse o kadar evrenselleşmiş bir anlayışa sahiptir. Yani gerçekleri ve işleyişi ne kadar iyi anladıysa ve hayata olan hakimiyeti ne oranda arttı ise o kadar evrenseldir o toplum.

Kişi içinden çıktığı toplumun bakış açısı yerine, bugünün imkanlarından yararlanıp, evrensel bir bakış açısını ne kadar yakalarsa o kadar sağlıklı olur.

Freud doğrusu ile yanlışı ile mutlaka çok önemli bir bilim adamıdır. Bugünün anlayışına göre ona bilim adamı demek istemeyecekler çıkacaktır. Ancak o anlam denilen şeyin peşine düşmüş bir kişidir. Yani yaşadığımız hayatta her nesneyi ve olguyu bir şekilde anlamlandırıyoruz. Bu bizim kaçınılmazımız. Başka türlü yapamayız. Bu anlamlandırma elbette var olan gerçeğe göre hatalar içermek zorundadır. Zamanla değişmek zorundadır. Ama bizde o gün için bunu bir şekilde değerlendirmek ve anlamlandırmak zorundayızdır.

Freud'un bu kadar çok konuya el atması bile onun hayatı nasıl anlamlandırdığımızın peşine düştüğü gerçeğini gözler önüne seriyor. Libidonun tüm hayata olan etkisini abarttığı bir gerçek. Ancak tümüyle haksız değil tabii. Libidonun insan ve toplum için ne ifade ettiğini, kavramsal temellerle açıklamaya çalıştı sonuçta Freud. O zaman elde bugünkü bilimsel bulgular yoktu. Hata yapmasından doğal ne olabilir?

O bize simgeler ve kavramlar sundu. Biz onlarla belli bir zaman dilimini geçirdik. Ne olursa olsun, hiç olmazsa kafamızda yanlış bile olsa bir anlam sistematiği kurmamızı sağladı.

Bugünün bulguları eşliğinde yeni bir anlam sistematiği kurmanın zamanı gelmiştir. Ancak bunu aramızdan hangi dahinin yapacağı meçhuldür.


Oldukca güzel bir analiz

Bilim özellikle günümüzdeki indirgemeci ve aşırı derecede dallanan uzmanlaşan bilim öyle bir dahi'nin bütün sistematiği kurabileceği devirleri geride bıraktıgımızı göstermekte sanki

tarihinde haci tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
QUOTE(DeHRi @ Sep 16 2008, 11:37 PM)
Oldukca güzel bir analiz

Bilim özellikle günümüzdeki indirgemeci ve aşırı derecede dallanan uzmanlaşan bilim öyle bir dahi'nin bütün sistematiği kurabileceği devirleri geride bıraktıgımızı göstermekte sanki


DeHRİ, aslında bu söylediğinizi düşünmüyor değilim. Bir yandan bana da öyle geliyor. Ama sonra diyorum ki, bu hiç belli olmaz. Bugün bizim gerçeklikle ilgili algımızı sistematikleştirecek bir beyin neden olmasın? Herşeyin teorisini bulmaya çalışanlar sonuçta bunu yapmaya çalışıyor. Belki bulunacak sistematik her şeyin teorisi olacak, belki o olmayacak. Bir kaç parçalı olmak zorunda kalacak gene.

Kavraması güç, hemde pek güç. Düşünsenize bugün muhteşem bir sistematik yada sistematikler sunacak kişinin yada kişilerin çağın bilimsel birikimini çok iyi kavramış olması gerekiyor. Ve beyninin anlamsallık konusunda sanrısallığı aşan bir anlayışa sahip olması gerekiyor. Var mıdır böyle bir babayiğit? Keşke olsa.

Ne diyebiliriz, aramızda bu kadar mükemmel bir beyne sahip birisinin olmasını ummaktan başka. Tabii birde bunun olabilirliği meselesi var, sizinde başta belirttiğiniz gibi. Eğer mümkün ise bu, birileri bunu mutlaka yapacak bir gün.

Ama yapı gereği mümkün değilse kimse yapamayacak. Çünkü o zaman yolumuz sistematik oluşturmaya değil, başka bir anlayış geliştirmeye çıkacak. Bu seferde o anlayış nedir, nasıldırın peşine düşecek muhteşem beyinlere ihtiyacımız var demektir. İnsan olarak işimiz ne kadar zor değil mi? Hele içinde bulunduğumuz dünyada en basit konularda bile sorun çıkaran insanların arasında.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ne diyebiliriz, aramızda bu kadar mükemmel bir beyne sahip birisinin olmasını ummaktan başka. Tabii birde bunun olabilirliği meselesi var, sizinde başta belirttiğiniz gibi. Eğer mümkün ise bu, birileri bunu mutlaka yapacak bir gün.

Ama yapı gereği mümkün değilse kimse yapamayacak. Çünkü o zaman yolumuz sistematik oluşturmaya değil, başka bir anlayış geliştirmeye çıkacak

herşeyin teorisi gibi kuramların oluşturulmasında bir sürü bilimadamının emeği olacaktır eğer oluşturulabilirse tabi.

Kuantum mekaniği mesela tek başına kimsenin sahiplenebileceği bir teori değildir: Kurucuları arasında bir çok isim sayılabilir. Einstein, Bohr, Heisenberg, Pauli, Dirac, Born, Schrodinger, Fermi ilk akla gelenler

Link to post
Sitelerde Paylaş

Freud'un kuramlarının %100 reddedildiği yada çürütüldüğünü ilk defa duydum...Kişilik gelişim kuramı halen kullanılan ve geçerli kuramdır..

Freud'un Eşcinselliği sapkınlık olarak niteleyen tezleri Amerikan Psik. Derneği tarafından reddedilmişti...onunda bazı farklı nedenleri olabilir...bence bilimsel olmayan politik sosyal nedenler gibi geliyor..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Freud'un bilime olan katkıları nelerdir?

Freud psikiyatri ve psikoloji bilimlerinin temelini atan bir bilim adamıdır.

Burada kullandığım bilim adamı teriminin çok geniş ve gevşek olduğunu hatırlatıyorum.

Günümüzde Freud gibi bir bilim adamı ile karşılaşamazsınız.

Günümüz bilimi onları hemen reddeder.

Bilim onlardan çok daha katı ve bilimsel delillerister..

Ama kendi zamanında Freud bir bilim adamı olarak kabul edilebilirdi.

Temelini yanlış kuramlar üzerine de kurmuş olsa, Freud'un bilime olan katkısı ihmal edilemeyecek kadar önemlidir.

En azından kendi zamanına kadar hekkında hemen hiç bir şeyin bilinediği insan psikolojisini ön plana çıkarmıştır.

Freud'dan sonra psikiyatri dev adımlarla ilerlemiştir.

Ama o dev adımların atılmasında Freud'un başlangıçta kazandığı momentumu ihmal etmek, bilime ihanet etmektir.

Freud'un psikiyatrinin temelini oluştururken doğru ve yanlış olması önemli değildir.

Önemli olan öyle bir bilim dalını başlatmasıdır.

Freud'un bilime olan katkısının olumlu olduğunu düşünüyorum..

Ama Freudian yaklaşıma geri dönme çabalarını şiddetle eleştiriyorum.

Freud'un tarihsel bir önemi olması, onun doğru ve haklı olması demek değildir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
QUOTE(Modern_Mystic @ Sep 16 2008, 05:16 PM)
Freud'un kuramlarının %100 reddedildiği yada çürütüldüğünü ilk defa duydum...Kişilik gelişim kuramı halen kullanılan ve geçerli kuramdır..
Freud'un Eşcinselliği sapkınlık olarak niteleyen tezleri Amerikan Psik. Derneği tarafından reddedilmişti...onunda bazı farklı nedenleri olabilir...bence bilimsel olmayan politik sosyal nedenler gibi geliyor..


Freud'un hangi kuramı doğrudur size göre?
Tek bir örnek verebilir misiniz?
Kişilik gelişim kuramı nedir?
Açıklar mısınız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Seni anlamak zor hacı

Hem

Nitekim günümüzde Freud’un yukardaki konularda ortaya attığı kuramların hiç birisinin doğru olmadığı anlaşılmıştır. Ama ilginç olarak ortada değişen hiç bir şey yoktur. Çünkü bütün bu konular günümüzde de sırlarını korumaktadırlar.

diyorsun

hemde

Freud'dan sonra psikiyatri dev adımlarla ilerlemiştir.

Bende kara kara düşünüyorum

Bu nasıl bir ilerlemeymişki bütün bu konular günümüzde de sırlarını korumaktaymış diye

Yazarken fazla düşünmeden yazıyorsun bence

Muhammedin uydurdurdugu ayetlere dönüyor sonra yazdıkların çelişki içinde çelişki

Link to post
Sitelerde Paylaş
herşeyin teorisi gibi kuramların oluşturulmasında bir sürü bilimadamının emeği olacaktır eğer oluşturulabilirse tabi.

Kuantum mekaniği mesela tek başına kimsenin sahiplenebileceği bir teori değildir: Kurucuları arasında bir çok isim sayılabilir. Einstein, Bohr, Heisenberg, Pauli, Dirac, Born, Schrodinger, Fermi ilk akla gelenler

Söylediğiniz elbette doğru. Bilgimizin bu kadar artmış olması bunu zorunlu kılıyor. Bir çok kişinin katkısı kaçınılmaz. İhtimal olarak düşükte olsa bugün bir kişinin büyük bir bulgu ile orataya çıkması mümkündür. Ancak o bulgu yüzlerce bilim adamının bulguları üzerinden elde edilmiş bilgi ile orataya çıkacağı için yinede kollektif olarak değerlendirilebilir olacaktır.

Anlam ve sistematik ile ilgili şöyle bir düşüncem var. Biz bugün evrende birim olan şeyi bulamadık. Atom altı parçacıklarda olsa olsa enerji paketlerinden bahsedebiliyoruz. Bu o kadar tuhaf bir durum ki. Eğer evren tekil bir enerjinin açılımı ise ve bu enerjinin birim diye bir özelliği yoksa, durumumuzun ne kadar şaşırtıcı olacağı gerçeği ile karşı karşıya kalırız. Birim yoksa o zaman aslında anlamda olmamak zorunda kalacaktır. Nasıl bir şeyse bu tekil olan enerji, birimsizliğine rağmen birimler oluşturabiliyor. Anlamsızlığına rağmen anlamlar oluşturabiliyor. Düşüncemi burada durdurmak zorundayım. Çünkü daha ileri gitmiyor, çok yoruldu. Daha sonra bu anlayışı tekrar irdelemeye çalışacağım.

tarihinde baglanti tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Freud'un hangi kuramı doğrudur size göre?

Tek bir örnek verebilir misiniz?

Kişilik gelişim kuramı nedir?

Açıklar mısınız?

şu meşhur Oral dönem, Anal Dönem, Fallik Dönem gb devam eden psikoseksüel gelişim kuramı...ayrıntı vermeyi gerek duymadım çünkü çok yaygın ve bilinen bir kuramdır...genelde ders kitaplarında bu okutulur..

İnsanlar üzerinde bizim bile gözleyerek doğrulayabileceğimiz şeylerdir bence....isterseniz ayrıntısına gireriz ama sanırım bunları biliyorsunuzdur zaten..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Seni anlamak zor hacı

Hem

Nitekim günümüzde Freud’un yukardaki konularda ortaya attığı kuramların hiç birisinin doğru olmadığı anlaşılmıştır. Ama ilginç olarak ortada değişen hiç bir şey yoktur. Çünkü bütün bu konular günümüzde de sırlarını korumaktadırlar.

diyorsun

hemde

Freud'dan sonra psikiyatri dev adımlarla ilerlemiştir.

Bende kara kara düşünüyorum

Bu nasıl bir ilerlemeymişki bütün bu konular günümüzde de sırlarını korumaktaymış diye

Yazarken fazla düşünmeden yazıyorsun bence

Muhammedin uydurdurdugu ayetlere dönüyor sonra yazdıkların çelişki içinde çelişki

Sen anlamak istemiyorsun da ondan..

Ya da anlamak kapasiten psikiyatri için yeterli değilş..

Sen kara kara düşünmeye devam et..

Yakında iyice kararacaksın..

Freud'un teorileri yanlışlanmışlardır..

Yeni teoriler insanın psikolojik doğasını henüz doğru olarak çözebilmiş değillerdir..

Bunun neresini anlamıyorsun?

Freud'dan sonra psikiyatri dev adımlarla ilerlemiştir.

Çünkü Freud'un bütün teorileri çöpe atılmış ve psikiyatrik hastalıklar ilaçlarla tedavi edilmeye başlanmışlardır.

Bunun neresini anlamıyorsun?

Sana önce bir anlayıp hapı içirmemiz mi gerekiyor?

Bence ilgi alanının dışına çıkmamalısın..

Orada bile tökezliyorsun..

Hiç bilmediğin bir alanda perişan olursun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Anlamsızlığına rağmen anlamlar oluşturabiliyor.

Anlam oluşturmuyor ki aslında

Bilim bizim doğa hakkında söyleyebildiklerimiz doğanın esasında ne oldugu değil

Matematiksel modeller vasıtası ile doğayı anlayabiliyoruz ama bu doğada bir "anlam" olmasından değil. Birimin, enerjinin yada o en temel yapı birimi ne ise onun meydana getirdiği bir varlık değil "anlam"

Anlamları biz oluşturuyoruz

tarihinde DeHRi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
şu meşhur Oral dönem, Anal Dönem, Fallik Dönem gb devam eden psikoseksüel gelişim kuramı...ayrıntı vermeyi gerek duymadım çünkü çok yaygın ve bilinen bir kuramdır...genelde ders kitaplarında bu okutulur..

İnsanlar üzerinde bizim bile gözleyerek doğrulayabileceğimiz şeylerdir bence....isterseniz ayrıntısına gireriz ama sanırım bunları biliyorsunuzdur zaten..

Kanıtlanmamış ve kanıtlanmaları olanaksız zırvalar ve saçmalıklar..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hani bütün kuramları yanlışlanmıştı

Şimdide başka bir yerden vurmaya çalışıyorsun :)

DEHRi...

Kes artık bu Freudian soruları..

Sen söz konusu olunca, bende de Freud en azından bazı konularda haklı olabilir izlenimi uyanmaya başladı..

Bu totolojileri yanıtlamak istemiyorum artık.

Link to post
Sitelerde Paylaş

totoloji?

uzan bakayım hacı şöyle yatağa bir çocukluğuna inelim senin :)

Ama bak dışardan bakılınca bazı noktalarda cidden takıntılı görünüyorsun

Seni sanal ortamda çok uzun zamandır tanırım bilirsin. Severimde bilgili akıllı bir adamsın amma velakin bazı konularda tipik bir dindar tavrı sergiliyorsun

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...