kodoman 0 Oluşturuldu: Şubat 3, 2008 Raporla Share Oluşturuldu: Şubat 3, 2008 Kamuoyuna Duyuru Universitede kilik kiyafet ozgurlugunu savunan bir metne imza attim diye yer yerinden oynadi. Aldigim hakaret mesajlarinin haddi hesabi yok. Sanki ortada bir suc varmis gibi, varsa da cocuklarimizin bunda bir sucu varmis gibi Nesin Vakfi'na bagislarini kesenler oldu. Bircok kisi "Aziz Nesin'in kemikleri sizlamistir" diyerek sitemde bulundu. Hatta laiklikten odun verdigimi, Aziz Nesin'i Sivas'ta yakanlarla ittifak kurdugumu, bu imzadan mutlaka bir cikarimin oldugunu ileri surenler bile oldu. En agir kosullarda, baski ve tehditler altinda, henuz 28 Şubat olmadan once, yani herkesin korkudan tir tir titredigi bir zamanda Koktendincilige Karsi Konferans duzenleyenlerden biri olarak, inancsizligini kamuoyunda cekinmeden acik acik dile getirmis biri olarak ve yasaminin yarisini Bati'da gecirmis biri olarak herhangi birinin absurdluge kacmadan laikligimden kusku duyabilecegini sanmiyorum. Aziz Nesin'in eserlerini yasatmak icin hayatini 180 derece degistirmis biri olarak, Nesin Vakfi'ni bugunlere tasimak icin gecesini gunduzune katan biri olarak, Nesin Vakfi'na yapilan her turlu alcakca hucumu gogusleyen biri olarak, eskiturkce ogrenip sabahlara kadar calisarak Aziz Nesin'in bircok eserini Turkcemize kazandirmis biri olarak, Aziz Nesin'in kitaplarini basmak ve Vakf'a daha fazla gelir saglamak amaciyla Nesin Yayinevi'ni kurmus biri olarak, kimsenin bana "babanin kemikleri sizlamistir" demeye hakki olmadigini dusunuyorum. Kaldi ki, kendine ozgu analiz ve bakis acisiyla bizleri surekli sasirtan Aziz Nesin'in hangi konuda ne dusunecegini ongorecegini varsaymak kimsenin haddi degildir. Bir matematikci ve bilim adami olarak, Matematik Koyu kurmus biri olarak, tatil yapmayarak on yildir yazlarini genclere matematik ogretmeye adayan biri olarak, gece gunduz calisarak bes yildir Matematik Dunyasi gibi her sayisi 10-12 bin satan bir dergi cikaran biri olarak, arastirmasindan zaman ayirip her biri bircok basim yapmis 6 populer matematik kitabi yazmis biri olarak ve butun bunlari amator bir ruhla, heyecanla, askla sevkle yapmis ve yapan biri olarak aydinlanma derslerine ihtiyacim oldugunu da sanmiyorum. Arabasi, evi barki, mali mulku olmayan ve varini yogunu, zamanini ve neyi varsa her seyini topluma sunarak komunistligini yasam bicimiyle kanitlamis biri olarak solculuk derslerine de sanirim karnim tok. Hakaret edenlere hitap eden bu birkac kisa satirdan sonra, bu konudaki dusuncelerimi degisik dusuncelere kulaklarini tikamayan kisilere aciklayabilirim. 18 yasini bitirip rustunu ispatlamis birinin kilik kiyafetinden dolayi universiteye alinmamasini her seyden once etik olarak yanlistir. Etik olarak yanlis olan her durus da uzun donemde ulkeye buyuk zarari dokunur. Nasil bir erkegin esini dovmeye hakki yoksa, benzer bicimde, kimsenin kimseyi, dusuncesinden, inancindan, giysisinden ve yasam biciminden dolayi universiteden men etmeye hakki yoktur. Bu hakki ben kendimde gormedigim gibi bir baskasina da devredemem. Eger yasaklarla Turkiye'nin daha laik olacagi dusunuluyorsa bu dusunce bastan asagi yanlistir; bu kizlarin dusunceleri ve inanclari universiteden men edilerek degismez ki. Hatta tam tersine... Kaldi ki dusunce dogru bile olsa amaca ulasmak icin her yol mubah degildir. Verilen mucadelenin her seyden once etik olarak dogru olmasi gerekir. Mucadele yonteminin yanlisligini gostermek icin abartarak bir ornek vereyim: Turbanlilari issiz bir adaya surerek elde edilecek bir laiklikten yana degilim ben. Bu yasak, toplumu gereksiz yere kamplara boldugunden dogru bir sey degildir. Bu yasak, toplumun bir kesimini egitimsiz biraktigindan iyi bir sey degildir. Bu yasak, toplumun bir kesimine "siz universiteye yakismiyorsunuz" diyerek hakaret ettiginden guzel bir sey degildir. Yani bu yasak, ne dogrudur ne iyidir ne de guzeldir. Onlar bize ayni hakki tanimayacaklar diyenler oldu. Belki... Olabilir... Mumkundur. Ama aramizda bir fark olsun degil mi? Elestirdiklerimizle, karsi olduklarimizla ayni davranisi gosterirsek o zaman onlardan ne farkimiz kalir? Bu yasak kalkarsa basi acik kizlarimiz ortunme konusunda baski goreceklerdir diyenler var. Dogrudur, boyle bir olasilik vardir. Ama demokrasi engebeli bir yoldur. Bu engebeli yolu yasaklarla duzlestirmeye calismak beyhude bir davranistir. Gereken mucadele etik olarak dogru bir bicimde verilmelidir. Turkiye bugun bu sorunla daha demokratik yollarla basa cikacak olgunluktadir. Oyuna gelen ben degilim, asil oyuna gelenler gercekte var olmayan ve artik bir trajikomediye donusen bu sacmasapan turban sorununu siyasetin ve hayatlarinin merkezine oturtanlardir. Elbette bir gun bu yapay sorun tamamiyla ortadan kalkacak ve kiyamet kopmayinca hakli oldugum anlasilacaktir. Umarim o gunler cabuk gelir de toplumun gercek sorunlariyla nihayet yuzlesebiliriz. Laiklik bu tur yasaklarla elde edilmez. Gericilikle, bagnazlikla, yobazlikla boyle savasilmaz. Bu savas, daha fazla Nesin Vakfi gibi vakiflar kurarak ve yasatarak, daha fazla Matematik Koyu gibi koyler kurarak, daha fazla Matematik Dunyasi gibi dergiler cikararak, zaman ayirip genclere dersler ve konferanslar vererek, populer ve bilimsel kitaplar yazarak, halkin hicbir kesimini dislamayip, kimseye hakaret etmeden herkesi kucaklayarak, en egitimsizlere, en sanssizlara, varoslara ve en ucra koylere ulasarak, yani bir bez parcasiyla ugrasarak degil, isin ozune inilerek yapilir. Durusumu elestirenlerin once soyle bir cevrelerine bakmalarini oneririm. Ali Nesin Link to post Sitelerde Paylaş
xislam 0 Şubat 3, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 3, 2008 gönderildi Aziz Nesin in kemiklerinin sızladığına kesin bir delildir bu... Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Şubat 3, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 3, 2008 gönderildi Bu yazı entellektüel, hoşgörülü, aydın ve çağdaş bir düşünürün keleminden çıkmış gibi duruyor ama, bence Ali Nesin bu yazısı ve imzası ile bu nitelikleri hak etmiş biri gibi durmuyor. Herşeyden önce sosyal sorunlarının çoğunu bir çözüme bağlamış, demokrasisi yerleşmiş, insan hakları sorunları kalmamış ve ileri bir teknolojiye sahip bir ülkenin insanları değilliz. Demokrasimiz çabalamakta, insan haklarımız çiğnenmekte, hukuk anlayışımız ve adaletimiz en geri bir Batı avrupa ülkesi düzeyine bile ulaşamamakta, İslam hemen her sosyal kuruma bütün sapkın ilkeleri ile girmekte ve ülkenin İslam'ın kucağına oturtulmakta olduğu bir zamanda, kılık kıyafet özgürlüğünün en doğal bir insan hakkı olduğunu iddia etmek entellektüalite ve aydınlık ile bağdaşmamaktadır. Bizim kısıtlamaya çalıştığımız türban değildir. Türbanla gelen karanlık zihniyettir. Türban o zihniyetin simgesidir. Bunu anlamayan birisinı entellektüel ve aydın bir Türk olarak kabul etmek çok zordur.. Türban bir simge olduktan sonra onu kabul etmek, ona teslim olmak demektir. Ali Nesin'in gerçek bir aydın ve entellektüel olduğuna inanmıyorum. Babasının kemiklerini sızlattığına eminim.. Kendisini yaptıklarından dolayı öven bu yazı, üzerine yazıldığı kâğıt parçasından daha değerli değildir. Aziz Nesin vakfının desteklemekten elbette vaz geçmeyeceğim. Ama türban gibi, İslam'ın yayılması için Müslüman köktendinciler tarafından, başarılı bir şekilde İslam'ın simgesi yapılan bir ilkeye teslim olduğu için Ali Nesin'i kınıyorum.. Türbanla mücadeleye devam etmek zorundayız.. Ok yaydan çıkmıştır. HACI Link to post Sitelerde Paylaş
altunah 0 Şubat 3, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 3, 2008 gönderildi kodoman, yazının linkini verebilir misin? Link to post Sitelerde Paylaş
kodoman 0 Şubat 3, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 3, 2008 gönderildi Metni güvendiğim bir kaynaktan aldım, yalnız orada da link yok. Muhtemelen yarın linki geçer elime. Link to post Sitelerde Paylaş
Macchiato 0 Şubat 3, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 3, 2008 gönderildi Kamuoyuna Duyuru Universitede kilik kiyafet ozgurlugunu savunan bir metne imza attim diye yer yerinden oynadi. Aldigim hakaret mesajlarinin haddi hesabi yok. Sanki ortada bir suc varmis gibi, varsa da cocuklarimizin bunda bir sucu varmis gibi Nesin Vakfi'na bagislarini kesenler oldu. Bircok kisi "Aziz Nesin'in kemikleri sizlamistir" diyerek sitemde bulundu. Hatta laiklikten odun verdigimi, Aziz Nesin'i Sivas'ta yakanlarla ittifak kurdugumu, bu imzadan mutlaka bir cikarimin oldugunu ileri surenler bile oldu. Ali Nesin Olur....Yeterki onlarla aynı düşünme anti laik de olursun,müslüman da olursun,vatan haini de olursun,akp yanlısı şeriatçı da olursun akılsız da olursun aydınlıktan da atılırsın...Herşey olur...Ve bütün bu sıfatları hiç acımadan size giydiren vatanseverler,çocukseverler de bir anda düşman oluverir o çocuklara bağışını da keser selamını da keser. Aziz Nesin'in kemikleri sızlamış mıdır bilmem ama ben söylediklerinden dolayı takdir ettim Ali Nesin'i... Bizler okulu bitirip işsiz gezerken,bizler 3 kuruşla koca bir aileyi geçindirmeye çalışırken,bizlerin eğitim hakkı yokken,bizler müslüman doğarken ve müslüman yetiştirilirken,bu devlet bizi tarikatların kucağına seve seve bırakmışken,köyümüzde okul yokken ve küçük hastalıklarda bile tedavi olma şansımız olmadığı için ölüyorken....bırakalım asıl en büyük ülke sorunu olan türban sorunu ile büyük aydınlarımız mücadele etmeye devam etsinler.Mücadele ederken de türban takanlarımızı dışlamayı ihmal etmesinler,aman halkı kaybetme aşamasını iyi değerlendirsinler. Yaşasın türbanla mücadelemiz Yaşasın Mersin İdman Yurdu... Link to post Sitelerde Paylaş
mazot 0 Şubat 3, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 3, 2008 gönderildi Aziz Nesin in kemiklerinin sızladığına kesin bir delildir bu... Ali Nesin tam bir demokrat örneği ve abidesi aynen Erdal İnönü gibi... Kemikler sızlayacaksa sızlasın... Link to post Sitelerde Paylaş
Dehri 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi http://www.hurriyet.com.tr/gundem/8160780....29&sz=98347 Link to post Sitelerde Paylaş
Cutie 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Turbanla seriatin temellerinin atildigini gormeyen kordur.Turkiye hizla seriata dogru kosuyor.Turbandan oncede cember sakal musluman erkegin sembolu gosteriliyordu,simdi de turban musluman kadinin ayirici goruntusu oldu.Inanc cok hassas bir kavramdir,amacindan saparsa kaosa surukler. Bizi temsil eden first lady'i gorunce utanc duyuyorum,yerin dibine giriyorum.Herseyi birakin,21.yuzyilda yasiyoruz,bu nasil zihniyettir hala turban,carsaf muhabbeti,zihniyetleri ne duzeylerde bu insanlarin.. Sadece turbanla kalmaz bu is.Okullarda gruplasma baslar,turbansiz olanlara dinsiz kafir muamelesi yapacaklar,haremlik selamlik kantinler olacak,cag disi goruntuler ortaya cikacak.Sokakta acik gezenlere tacizler baslayacak,gorun bakin neler olacak Turban sokaklarda da yasaklanmali.Kafasindaki tuyleri gostermek istemeyen evinde otursun. Veya kafalarini agda yapip kel dolassinlar, boylece hic bir erkek tahrik olmaz hatta kacar onlardan. Boylece dinlerinin gereklerini yerine getirmis olurlar hatta kacirdiklari icin sevap bile kazanirlar. Elbette turbana hayir Link to post Sitelerde Paylaş
Macchiato 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Turban sokaklarda da yasaklanmali.Kafasindaki tuyleri gostermek istemeyen evinde otursun. Veya kafalarini agda yapip kel dolassinlar, boylece hic bir erkek tahrik olmaz hatta kacar onlardan. Boylece dinlerinin gereklerini yerine getirmis olurlar hatta kacirdiklari icin sevap bile kazanirlar. Elbette turbana hayir hayır bu çözüm değil cutie,sadece türbanı yasaklayarak kurtulamayız onlardan irana gönderdik gidin dedik gitmediler,tek çaremiz toplu soykırım.Hepsini öldürüp kurtulalım.Geriye senin gibi sevgi kelebekleri kalıyor ülkede onlarla zaten gül gibi geçinir gideriz. Link to post Sitelerde Paylaş
drekinci 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Türbanından vazgeçmeyerek üniversitelerde okumak isteyen genç kızlarımız, Üniversitelerde türbanın insanı bilime kapattığını görebilecekler mi? Laik üniversite hocaları, bu genç kızlarımızın başlarını açabilecek kadar aydınlatabilecekler mi? Eğer bunu yapabileceklerine inanıyorlarsa elbette yasak daha çirkin ve antidemokratik görünüyor. Ama aydınlanmaya bu denli kapalı bir kafa, kendi geleceklerini de karartarak, türbanından vazgeçmeden üniversiteye girmek istiyorsa, orada başını açmak için değil, başka başı kapalılar kazanmak içindir. Hele bu eylemlerine iktidardaki bir siyasi parti destek veriyorsa işleri daha da zordur. Türban için anayasayı değiştirmeyi bile düşünen bir partinin iktidarda bulunmasıdır asıl ters olan. Laik bir cumhuriyetin cumhurbaşkanının, başbakanının eşlerinin başları kapalıysa, Türkiye insanları bunları buralara kadar gelmesine yol açacak kadar "demokrat"sa. Üniversite hocaları ne yapsın. Laik Cumhuriyet'ciler ne yapsın. Sorun ülkenin solundadır. Ne sosyal demokratlar ne de sosyalistlerin toparlanmaya, işçi, emekçi, esnaf halkın büyük çoğunluğunun desteğini almaya niyetleri yoktur. CHP yi tutarlı bir çizgiye çekebilmek için sosyalist solun toparlanması şarttır. Sosyalist sol toparlandıkça CHP can havli ile daha tutarlı bir sosyal demokrat çizgiye gelecek, baykal tarikatı olmaktan çıkacaktır. Sevgiler. Link to post Sitelerde Paylaş
Macchiato 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Laik üniversite hocaları, bu genç kızlarımızın başlarını açabilecek kadar aydınlatabilecekler mi? Laik rektörlerimizden biri "Türbanlı öğrencilerimize hak ettiği notu vermeyiz!" diyor.Bu rektörün aydınlığı fazla mı kaçmış ne ? Link to post Sitelerde Paylaş
tolonbey 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Evvettt Geldik köyün ambu yanina. Sevgili Hacinin aynini bende düsünmekteyim. Türkiye daha 10 yas civarlarinda dolasmaktadir, Ali Nesinin dedikleri ancak rüstünü isbat etmis ülkelerde gecerlidir(Almanya,Ingiltere,Fransa) Onun dedikleri Türkiye ve Türk insani icin fazla lükstür,YÜREK TEKLEMESINE NEDEN OLABILIR. O tip bir aydinin ,Türkiyeye yararindan cok zarari dokunur. Rahmatlih Ahmat Kabakli hocanin bir sözü vardir,bazi seyler vardirki, bunlarin deyeri para ile ölcülemez. Ne yazikki Ali Nesin bu deyerleri para ile ölcer olmustur. Bir yandan azda olsa iyi seyler yaparken,öte yandan büyük tehlikelere imza atmaktadir. Bu demektirki Ali Nesinin PUSULASI BOZULMUSTUR. Sen kendini nerde saniyon loooooooooooooooooooo. tolonbeg Link to post Sitelerde Paylaş
libre 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi (düzenlendi) "bence kadın çalışmamalı hem çocuklar açısından hemde mahremiyetten dolayı " "Ben eşimin çalışmasını istemem; kadının görevi evinde çocuklarıyla ilgilenmek,evinin işlerini görmektir..Maddi sıkıntı olur ise ; eşinin getirdiğine razı olmalıdır..." "bence bi kadinin yeri evidir " "Bir Kadinin Görevi önce Eşiyle ilgilenmek Sonra çocuklariyla Sonrada Eviyle ilgilenmek erkekte Karisina çocuklarina Ve Evine Bakmak Zorunda Gerekirse Taşi Sikip Suyunu çikarip Getirmeli Koymali Onlarin önüne" "Dinimize göre bildiğim kadarıyla hassas olduğu için fazla yuk kaldıramayacağı için ve dışardaki kotülüklerden korunmak amacıyla evde olması öngörülmüştür" "Hanımların çalışması kendilerini iyi hissetmeleri açısından iyi olabilr ama bi gerçek varki kadının kendi kazandığı o para kendine bile yetmez.. Ayrıca erkeğin kazandığı paradan da bereket kalkıyo.. Bi kadın ne kadar da kendini muhafaza etmye çalışsa ona kem bakan bi çift göz olmaması lazım , nikah düşmeye kada gidiyo.. ama evden yapabilicei bi işi varsa veya buna bezner ibşi olabilir bence " "şahsen ben çalışmasını istemem, çünkü evde zaten yeterince çalışmak zorunda kalacak. Bide dışarda mı çalışsın.." "dört dörtlük bir ev hanımının vakti olacağını sanmıyorum.canının sıkılmasıda mümkün değil.ev ekonomisine yardım edeceğini düşünen hanımlarada şaşırıyorumkazandıklarını zaten işe gidiyorum ,hergün değişik şık giyineyim gibi bir düşünceyle bazıları üstlerine başlarına harçıyor.bir kısmıda çoçuğa bakıcı tutuyor.kazandığı direk oraya.dışarıda bir çok insanla muhatab olmak zorunda kalıyorlar.günah üstüne günah ( Burası benim çok hoşuma gitti ). ben şahsen eşimin çalışmasına müsade etmem.sadece Allah rızasını gözeteceği bir kuran öğretmeni vs gibi birşey olursa tamam " Dini bir sitede kadının yeri evi midir sorusuna verilen cevaplardan.. Bu zihniyet varken niye boşu boşuna okurlar anlamam.. Şubat 4, 2008 tarihinde libre tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
kodoman 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Yazar Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Yaşını almış insanlara, kendileri hakkında neyin doğru, neyin yanlış olduğunu söylemeye haddimiz yoktur diye düşünüyorum. Ne kadar istekleri kendileriyle çelişiyor olsa bile. Evet, türbanlı kızların ağzında "özgürlük" lafı yılık ve yapmacık duruyor, ama bu onların bu özgürlüğü haketmedikleri manasına gelmiyor. Evet, türban yasağına karşıyım ve Ali Nesin'e yapılan bu linci hiçte hoş karşılamıyorum. Bu yasağın kaldırılmasının tehlikesinin farkındayım, ama bu göze alınması gereken bir tehlikedir. Link to post Sitelerde Paylaş
Macchiato 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Yaşını almış insanlara, kendileri hakkında neyin doğru, neyin yanlış olduğunu söylemeye haddimiz yoktur diye düşünüyorum. Ne kadar istekleri kendileriyle çelişiyor olsa bile. Evet, türbanlı kızların ağzında "özgürlük" lafı yılık ve yapmacık duruyor, ama bu onların bu özgürlüğü haketmedikleri manasına gelmiyor. Evet, türban yasağına karşıyım ve Ali Nesin'e yapılan bu linci hiçte hoş karşılamıyorum. Bu yasağın kaldırılmasının tehlikesinin farkındayım, ama bu göze alınması gereken bir tehlikedir. Katılıyorum. Türban takan kişi için türban özgürlüklerine,düşüncelerine ve haklarına vurulan bir zincir olabilir.Ama insanların özgürlüklerine zincir vurabilme özgürlükleri olmalıdır.Siyasi simge haline getirilmişte olabilir ki bunda laik kesimin payı büyüktür. Ama reşit insanlara ne giyip ne giymeyeceğini söyleyecek,bunun için yasaklar koyacak kadar aşağılanmalarına seyirci kalmanızı hatta destek vermenizi hiç anlamıyorum.Hele Hacı gibi birinden bunu hiç beklemezdim.İnsan yahu onlar insan!! sizin inandığınıza inanmayabilirler,kendilerini ikinci sınıf insan kabul eden bir dine mensup olabilirler ancak bu onların insan olduğu gerçeğini değiştirmiyor.O kadar büyük sorunlar varken ülkeyi ve laikliği türban yasağı ile koruduğunuzu sanıyorsunuz,sırf birileri simge haline getirdi diye yada ülke üzerinde amaçları var diye insanların hak ve özgürlüklerinin kısıtlanmasına destek veriyorsunuz.Halbuki bu ülke üzerinde şeriat getirmek gibi amaçları olanlar bunu türban yasağı kalkmadan da yapabilirler. Kocaman adamlara şunu takma bunu giyme diyerek onları nekadar aşağıladığınızın farkında değil misiniz?Daha büyük bir insanlık ayıbı olabilir mi? Ve sizler demokrasiye,insan haklarına inanmış insanlar böyle büyük bir ayıba nasıl destek verirsiniz? Kadının kılık kıyafetine müdahale edecek kadar onu aşağılayan bir dinden ne farkınız var sizin? Link to post Sitelerde Paylaş
Rochader 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Bence Ali Nesin bazi aciklamalarinda haksizda degil. Üniversitede basörtüsü takmayan ögrencilerimizin bilgisine güveniyorum ve bu yasak kalkarsa bu konunun Türkiye gündeminden tamamen cikacagini düsünüyorum. Lise orta okulu korumaliyiz cünkü orda daha karar verme yasi az etkilenme artabilir ama üniversitede öyle degil. Ordaki insanlarimizin bu yasaktan etkilenip bir gün türban yada basörtüsü takacagini sanmiyorum. Bu olursa tüm Türkiye üniversitelerimizde ne ögretiyoruz ne anlatiyoruz acilen analiz etmeli. Ali Nesine katildigim bölüm surasi demiski ; 18 yasini bitirip rustunu ispatlamis birinin kilik kiyafetinden dolayi universiteye alinmamasini her seyden once etik olarak yanlistir. Etik olarak yanlis olan her durus da uzun donemde ulkeye buyuk zarari dokunur. Nasil bir erkegin esini dovmeye hakki yoksa, benzer bicimde, kimsenin kimseyi, dusuncesinden, inancindan, giysisinden ve yasam biciminden dolayi universiteden men etmeye hakki yoktur. Bu hakki ben kendimde gormedigim gibi bir baskasina da devredemem. SAYGILAR Link to post Sitelerde Paylaş
pinkfloyd 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi "Türban"; dincisinden-dindarına, aydın'ından- entellektüeline, ordusundan- siviline, politikacısından-siyasetçisine,demokratından-antidemokratına, sade vatandaştan-eğitimli vatandaşa kadar her kesimin çok kolay rant sağlıyabileceği bir fenomene dönüştü. Özellikle siyasi, ideolojik ve ekonomik dediğimiz toplumun inorganik yapısıyla organik bağ kurmaya çalışanlar ve alet olanlar açısından. Link to post Sitelerde Paylaş
Cutie 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi (düzenlendi) Bence Ali Nesin bazi aciklamalarinda haksizda degil. Üniversitede basörtüsü takmayan ögrencilerimizin bilgisine güveniyorum ve bu yasak kalkarsa bu konunun Türkiye gündeminden tamamen cikacagini düsünüyorum. Kazin ayagi oyle degil iste.Bunlarin dusuncesi dinlerini toplumsal yasam sekli haline donusturmek..Bunu anlamak istemiyorsunuz.. Hastanelerde,belediyelerde turbanli calisanlar var yasalar deliniyor ama dur diyen yok.Kadinlar imam olamaz ki hangi mantikla imam hatiplerde okutuluyorlar.Devlet nasil olur da imam yetistirir.Biz bunlara layik miyiz.Birileri cikmis "Calisan kadin fahisedir" diyor.Turbanli kafalar da acitasyon yapip ozgurlugunu kisitlayan seyleri ozgurluk gibi gostermeye calisiyorlar.Cahil erkeklerin egosu yuzunden rejimi degistirmeye kalkip, sonrada buna ozgurluk diyorlar. O kadinlar 2.sınıf muamele goruyorlar dinlerinde..nerede ozgurluk anlamadim.. Siz ozgurlukten bahsederken bri baskasi rejimi yikmaktan seriattan bahsediyor bunun farkinda degilsiniz.Ozgurluklerin ellerinden alinmasini ozgurluk olarak benimseyenler yarin obur gun sokak ortasinda kirbaclanmaya,vince asip meydanlarda taslanmaya basladiginda gorusecegiz bu ozgurluk diye cirpinan kadinciklari.. Şubat 4, 2008 tarihinde Cutie tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Avcioglu 0 Şubat 4, 2008 gönderildi Raporla Share Şubat 4, 2008 gönderildi Türbanı desteklemek CIA ajanlığıdır, ABD ajanlığıdır. Ali Nesin'in bu kadar onursuz olduğunu bilmiyorduk. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts