Jump to content

Ali Nesin'in açıklaması


Recommended Posts

Kaç kez söyledik

Kendisi demokrat olmayan bir görüşün demokrasiden yararlanmak istemesi sahtekarlıktır.

Evet, öyledir... Pekii, bu bir bahane midir?

"Kadınlar, erkekleri aldatmak için çalışmak istiyor" şeklindeki ifadeyle sizin ifadeniz arasındaki fark nedir?

Türbanlı kafa bilime kapalı bir kafadır. Bilim eğitimi almak isteyen her türlü yeniliğe ve gelişime açık olmalıdır. Bir bez parçasından vazgeçemeyen kafa bilim eğitili almak için değil bilim yuvalarına inançlarını sokmak misyonu yüklenmiş meczuplardır.

Yarın sınıflarda belli bir çoğunluk yakaladıkları zaman.

Namaz vakitlerinde sınıfı terk etmek isteyeceklerdir.

Okullarında mescit isteyeceklerdir.

Cuma günlerini tatil yapmak isteyeceklerdir.

Latin alfabesinden vazgeçmeye sıra gelecek

Arap harfleri ile besmele yazılı yeşil bayrakları dalgalandırmak isteyeceklerdir.

Biraz daha palazlandıklarında, tıpkı iranda afganistanda olduğu gibi başı açık bayan avına çıkacaklardır.

Üniversite hocalarımız üzerine baskı yapacaklardır.

İnançlarına ters düşen derslere boykot yapacaklar. Bu dersleri öğrenmeyecek. Sınıfta kaldıkları zaman da biz türbanlı olduğumuz için bize baskı yapıyorlar diyeceklerdir. Turbanın altında radyo alıcılarla rahatca kopya çekecekler, kimse bir şey yapamayacaktır.

Sonra sıra dinin gereklerini yerine getirmeyenleri cezalandırmalara gelecek,

Yeni şeriat yasaları çıkartılacak, dinden dönen için idam cezası uygun görülecektir.

Bunlar laikliğe aykırı adımlardır, haliyle bunlara itirazınızın hukuki bir dayanağı vardır... ama türban yasağının böyle bir dayanağı yoktur.

Bunların olması için gereken adımlar biliniyor... bunun takibi yapılmalıdır...

Sonuç itibariyle

Gericiliği, ilkelliği, çağdışılığı, kulluğu, köleliği tercih etmek özgürlüğü olur mu?

Değişmez tanrı yasaları ile toplum yönetilir mi?

Değişmez tanrı yasaları hiç demokrat olur mu?

Siz, ortada organik bağ bulunmayan sonuç getirdiniz, onun üzerinden sorular soruyorsunuz.

Kimi insanlar dışarı çıkma özgürlüğünü, birilerini öldürmek için kullanıyor... o halde kimse dışarı çıkmasın?

Türban basit ve önemsiz bir bez parçasıdır. Ama ne yazık ki şeriatcılar bu bez parçası üzerinden, bu bez parçasını bayrak yaparak şeriat çalışmalarını yürütmektedirler.

Bunu kim bayrak yapmıştır?

Şeriatçılar yapmamıştır, bunu bayrak haline getirenler sözde laiklerdir. Beceriksizliklerini kapatma girişimleridir.

Türban yasaklanmayıp, söz konusu gruplarla daha düzgün bir mücadele yöntemi izlenmiş olsaydı bugün türban problemi falan olmazdı. Veya farklı bir problem olurdu...

Umarım başarırlar. Aksi halde Türkiye yaşanası bir ülke olmaktan çıkar. Türbanlı kadınların yanında, karaçarşaflı kadınlar gün geçtikçe artmaya başlar. Sakallı, sarıklı, cüppeli eçmainler sokakları doldurmaya başlar. Bunların bir şekilde önü alımaz ise, madımak yangınları, kelle kesmelere sıra gelir.

Tüm ifadeleriniz, felaket senaryosu varsayımına dayalı.

Demokrat geçinenleri tekrar uyarıyorum. Bu gidiş iyi değildir.

Demokratik kazanımları koruyamayanlar, Kul ve köle olmaya mahkum olur.

Demokratik kazanımları, anti-demokratik yollarla korumaya çalışanlar ne olur?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 169
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Bunlar sizin kuruntularınız. Bugün türbanlı İran, bilimde Türkiye'yi yerle bir eder.

Hem bilimle teknolojiyi karıştırıyorsun, hem de siyasetten bir habersin.

İran'da bilim var mı ki, bilimi Türkiye'yi geçsin? AIDS'i kocakarı ilacıyla çözmeye çalışmak dışında, ne tür bilimsel aktivite görülmüş türbanlı İran'da?

Türkiye'nin az olan teknolojik birikimi, İran'ın teknolojik birikimini ona katlar.

Nasıl Türkiye'de de yoksa, İran'da da teknoloji yoktur; Rusya'dan ithal eder.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Söylediğiniz herşeyi kabul ediyorum siz haklısınız.

Şimdi gidin ve dinlerde geçen "sizden olmayanı öldürün" laflarına eleştiri yazın,bunu diyenlere nefret kusun ve onlardan farklı olduğunuzu düşünerek kendinizi kandırmaya devam edin.

kusura bakmayın ama saf mısınız yahu? bu ne aymazlık???? ne alakası var?

Link to post
Sitelerde Paylaş
1. Bunlar laikliğe aykırı adımlardır, haliyle bunlara itirazınızın hukuki bir dayanağı vardır... ama türban yasağının böyle bir dayanağı yoktur.

2. Siz, ortada organik bağ bulunmayan sonuç getirdiniz, onun üzerinden sorular soruyorsunuz.

Kimi insanlar dışarı çıkma özgürlüğünü, birilerini öldürmek için kullanıyor... o halde kimse dışarı çıkmasın?

3. Bunu kim bayrak yapmıştır?

Şeriatçılar yapmamıştır, bunu bayrak haline getirenler sözde laiklerdir. Beceriksizliklerini kapatma girişimleridir.

Türban yasaklanmayıp, söz konusu gruplarla daha düzgün bir mücadele yöntemi izlenmiş olsaydı bugün türban problemi falan olmazdı. Veya farklı bir problem olurdu...

4. Demokratik kazanımları, anti-demokratik yollarla korumaya çalışanlar ne olur?

kodoman kardeş,

1. hangi hukuki dayanaksızlık? insan hakları mahkemesi bile reddetti, anayasaya, yasalara aykırı, daha neyi savunuyorsun?

2. bakınız cevap 1. kanun, yasa, hak hukuk..... pes yahu...

3. duble pes! turbanı da laiklere bağladınız, valla bravo. yani kanunları uygulamayalım özgürlükleri engelliyor diyorsun...

4. iran, afganistan, suudi arabistan, sudan falan olur... sen o kazanımları demokratik yollarla mı kazandın? atatürk olmasaydı neyi kazanmıştın bugün? kuvvetle muhtemel arka cepte takke elde tespih cami yolunda olurdun şimdi...

la havle.... :angry:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet yukarıdaki yazımda, türbanla başlayarak şeriatçıların adım adım Türkiye'yi götürmek istediği menzili açıklamaya çalıştım.

İtiraz geldi. Kodaman ve dindardan.

Kodaman evet laikliğin hangi davranışları yasakladığını biliyoruz. Ama türban onlardan değil. Halbuki, Turban takmakla, üniversiteye mescit istemenin ne farkı var. İnancı için türban takan, bunu özgürlük için isteyen, yarın inancı gereği 5 vakit namazı da isteyecektir. Namaz kılma özgürlüğüm kısıtlanamaz diye bas bas bağıracaktır. Üniversitede cami yok her sınıfın yanına bir mescit konulsun isteyecektir. Bu istek ile türban isteği arasında bir fark yoktur. Nitekim mesciti olan liseleri gördük. Lise düzeyinde kızların türbanlandıklarını görüyoruz.

Yani bu kodkafa kodamanlar bizleri çocuk zannediyor. saf zannediyor eh canım bir türbandan ne olur diye ahkam kesiyorlar.

İşin kafa kesmeye, cayır cayır insan yakmaya kadar varacağını ben uydurmuyorum. İftira atıp karalamıyorum ki. Örnekleri Türkiye'de vede islam ülkelerinde tonla. Yani söyleyene değil söyletene bakmalısınız. Daha menemen olaylarıyla beraber bunların önü kesilmeseydi. Yasaklar olmasaydı şimdiye kadar irandan, afganistandan beter olurduk.

Adamlar peygamberin karikatürünü çizdi diye kaç kişiyi öldürdüler gösterilerde.

Dinlerin içyüzünü açığa çıkardı diye kaç kişiyi öldürdüler, kaç kişiye idam fermanları çıkarttılar.

Sorarım sizlere Türkiye'deki onbinlerce cami, onbinlerce imam ve din adamı hangi yaralı parmağa işemektedir.

Ne tür yararlı bir iş yapmaktadır. Hangi bilime üç kuruşluk katkı yapmışlardır. Öteki dünya masallarıyla toplumun sırtından geçinmektedirler. Diyanetin bütçesi pek çok bakanlıktan fazla. Ne katkı sağlıyorlar yaşam standartlarımızın iyileşmesine.

Gidip Mustafa Kemal'in elini eteğini öpsünler, Diyanet ile din adamlarını devlet memuru statüsüne kavuşturduğu için. Onlara cenaze kaldırmak gibi bir iş verdikleri için, Tabi kapitalistler de din adamlarına dua etsinler ki işçileri, köylüleri öteki dünya masallarıyla uyuttukları için, bu dünya nimetlerinden el çektirmeye çalıştıkları için.

Dünya her geçen gün iyiye güzele, mutluluğa, gelişmeye ve ilerlemeye doğru giderken. Bizler bu karacahillerin önünü açıp, oylarımızla başımıza çıkartıp, bizleri cendereye almalarını kendi elimizle sağlamaktayız.

Kabahat kimsenin değil, canım kardeşim.

Kabahat bizim.

Kendi ellerimizle

Kendi isteğimizle

Kendi oylarımızla

Bu ecmainleri başımıza getiriyor,

Başımıza bela ediyoruz.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Turban takmakla, üniversiteye mescit istemenin ne farkı var.

..

Sorarım sizlere Türkiye'deki onbinlerce cami, onbinlerce imam ve din adamı hangi yaralı parmağa işemektedir.

üniversitelerdeki mescitlerden daha haberiniz yok mu...

ya bırakın üniversitelerdeki mesciti.. ben size laikliğin teminatı olan genelkurmayın kolordu kışlalarından birinde cami olduğunu söyleyeyim... laik bir kurum olmasını bir kenara bırakın laikliğin teminatı olan kurumun içinde camiinin nasıl yeri olur (Mescit değil cami)...

onbinlerce cami, diyanet, onbinlerce imam din adamı demişsiniz... Bunu diyen sizsiniz sonra da bu cumhuriyeati laik ilan eden de sizsiniz. bu nasıl iş hocam...

saygılarımla

Link to post
Sitelerde Paylaş
Türbanı desteklemek CIA ajanlığıdır, ABD ajanlığıdır. Ali Nesin'in bu kadar onursuz olduğunu bilmiyorduk.

ya nerden çıkarıyosunuz tamam birşe ye inanmıyo olabiliriz aslında bizde inaçsızlığa inanıyoruz bizm fikirlkerimize saygı gostermeyenler bizi yerin dibine sokmaya çalısyor bizmde onlardan farkımız yok bencee tam bir komplo teoricisi olmusuz bakın

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tavrımızla, "sizden olmayanı öldürün" ü bir tutabiliyorsan seninle konuşmak bile abestir.

Katılıyorum sana arkadaşım. Ülkenin geldiği nokta ortada. Bunu görmemek için kör olmak gerekir. Ama biz o körlerden olmayacağız.

Link to post
Sitelerde Paylaş
"türban zaten kadını kısıtlar özgürlüklerini elinden alır, buna özgürlük verilmesi saçmadır" diyenleri okuyanda bu adamların türbanlı insanları çok düşündüğünden,önemsediğinden türbana karşı olduklarını sanacak.Size fırsat verilse hepsini bir kaşık suda boğazlarsınız.Dinlerle insanlara hükmeden,onları kendilerine köle eden insanlardan hiçbir farkınız yok sizin.Kızmayın.Öyle...

Macchiato, çok tuhaf yaklaşımların var.... kızma, öyle....

Birileri birilerini sevse ne olur, sevmese ne olur...Bu neyi değiştirir, benim onları sevmemem gerçekleri değiştirir mi?

Gerçekler apaçık ortada, duygulara ve romantizme hiç gerek yok....

Ben ezik insanları sevmiyorum, hele ki o ezikliğini kabullenerek kendini ezenlerden yana olanlardan, daha çok nefret ediyorum... ama sineği bile boğamam ve onların köle haline gelmesine de üzülüyorum, ayrıca onların bu akılsızlığı bir ülkenin geleceğini karartıyorsa ve sen onları pek çok seviyorsan,

okuldan çıkarken türban takanları destekleyeceğine, onları aydınlatmaya ve yaptıklarının insan haklarına bile aykırı olduğuna ikna et.... çok seviyorsan bunu yap, onların ezikliğini destekleme.... türban takan biri kendisinin, erkeğin kölesi ve cinsel bir obje olduğunu başka hiç bir halta yaramadığını baştan kabullenmiştir....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yav Sevgili Hallaç

Seni bir türlü anlayamıyorum.

Niyetin ne?

Ne anlatmak istiyorsun, açık seçik yazsana.

Türkiye'nin nasıl bir devlet, Nasıl bir yönetimi olduğunun ismini koyamıyor musun?

Türkiye laik değilse ne?

Din devleti mi?

Şeriat devleti mi?

Faşist mi?

Sosyalist mi?

Şöyle somut bir tahlil yap adını koy.

Sonra da türban konusunda ne düşündüğünü yaz.

Neden açık seçik yazmıyorsun?

Türban serbest mi olsun?

Üniversitelerde, kışlalarda cami var. mescit var, Az mı buluyorsun. Daha fazla cami, daha fazla mescit mi istiyorsun? Buralardaki ibadet yerleri bu kurumları din kurumu mu yapıyor? Din kurumu yapıyor ise bırakalım mı bu işleri?

Adamlar şeriatı getirdiklerini mi kabul edelim?

ABDdullah Gül kesmiyor. Fetullahı mı getirsinler?

Her yazdığıma aykırı birşeyler yazmanın ne alemi var?

Sonunda hacı gibi beni de çileden çıkarmaya mı çalışıyorsun?

Benimle uğraşacağına iki kelime somut bir şey yaz da yararlanalım.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

hayrola hocam yazdıklarımın üstü o kadar mı kapalı....

siz diyorsunuz ki bugün türban diyecekler yarın bilim yuvalarına (!) mescit isteyecekler

ben de diyorum hocam zaten mescit var bilim yuvalarınızda (!)

siz bir yandan diyanetten camilerden imamlardan bahsediyorsunuz diğer taraftan bu ülkenin laikliğinden...

ben de diyorum ki hocam diyaneti bünyesinde barındıran, cami yapımını üstlenen., destekleyen, bu ülkenin kaynaklarını ne yaptıkları belli olmayan din adamlarına harcayan bir ülke nasıl laik olur...

siz tsk nın yedeğinde laiklik savaşçılığına soyunuyorsunuz

ben de diyorum ki laikliğin teminatı olan o tsk nın kışlalarında cami var... bunlarda anlaşılmayacak ne var allanı seversen sevgili hocam...

o kadar yazdım daha türbana bakış açımı anlamadıysanız hocam çileden çıkması gereken benim siz değil :)

secgilerimle

NOT: Peki hocam bundan sonra size aykırı yazmamaya çalışacam ama, siz böyle yazdıkça ben bu sözümü nasıl tutabilirim bilmiyorum. çünkü ben size aykırı yazıyorum siz hayatın kendisine aykırı yazıyorsunuz...

Link to post
Sitelerde Paylaş
siz diyorsunuz ki bugün türban diyecekler yarın bilim yuvalarına (!) mescit isteyecekler

ben de diyorum hocam zaten mescit var bilim yuvalarınızda (!)

siz bir yandan diyanetten camilerden imamlardan bahsediyorsunuz diğer taraftan bu ülkenin laikliğinden...

ben de diyorum ki hocam diyaneti bünyesinde barındıran, cami yapımını üstlenen., destekleyen, bu ülkenin kaynaklarını ne yaptıkları belli olmayan din adamlarına harcayan bir ülke nasıl laik olur...

siz tsk nın yedeğinde laiklik savaşçılığına soyunuyorsunuz

ben de diyorum ki laikliğin teminatı olan o tsk nın kışlalarında cami var... bunlarda anlaşılmayacak ne var allanı seversen sevgili hocam...

EEEEE gerisi nerde?. Bunlar benim yanıldığımı gösterme gayreti. Diyelim ki yanılıyorum. Tamda şeriat devletinin göbeğinde yaşıyoruz.

Sana göre yapılacak bir şey yok mu?

Atı alan üsküdarı geçmiş mi?

Bu kadar kişi, meydanları dolduran yüzbinler don kişot mu? Yeldeğirmenlerine karşı mı savaşıyorlar.

tsk ya düşmanlığın anlaşılabilir. Ama bu karşı çıkışları neden tsk ya mal ediyorsun ve neden tsk yedekliği yorumu yapıyorsun. Türkiye'de gericiliğe ve faşizme karşı en tutarlı mücadeleyi kimler veriyor. Laik cumhuriyetcilerin şeriatcılara karşı daha ilerici daha demokrat ve daha çağdaş bir yönü yok mu? Şeriata ve milliyetciliğe karşı bunlarla ortak hedeflerimiz olamaz mı?

Bende senin için; DTP nin AKP ile flörtü uğruna türbandan yana olduğun yorumunu yapsam ne dersin.

tsk ve AKP nin kürtlere karşı duruşlarında bir tezatlık yok.

Ben biraz kodkafayım. hala türban konusundaki değerlendirmeni, yorumunu ve tutumunu hala anlamış değilim.

açıkca yaz.

a)türbandan yanayım.

b)karşıyım, yasaklanmalı

c)benim sorunum değil, bana ne.

e)....................

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Macchiato, çok tuhaf yaklaşımların var.... kızma, öyle....

Birileri birilerini sevse ne olur, sevmese ne olur...Bu neyi değiştirir, benim onları sevmemem gerçekleri değiştirir mi?

Gerçekler apaçık ortada, duygulara ve romantizme hiç gerek yok....

Değiştirir Mistral ama anlatınca sen anlar mısın bilemem.Sabit fikirlisin.

Değiştirir çünkü sevmediğin için onlara olan yasağa destek veriyorsun.Yasağa destek vermenin nedeni o yasağın doğru olması değil sende olan nefret.

Yaf varya gördüğüm yerde midemi bulandıran laflardan biridir "duygusallığın lüzumu yok" alla alla neden lüzumu yok? Ne olur duygusal olursak ne olur romantik olursak ? Bir parça daha insanlık ne kaybettirir bize? Hee Mistral söyle bakalım neden duygusal olmamak gerek? Irakta ölen insanlar duygusal olunmadığı için ölmedi mi? Ya şeriatla öldürülen insanlar ? Ölümlerin,savaşların,dinlerle insan sömürmelerin...bunların altında zaten duygu noksanlığı yok mu?

Duygusallığın lüzumu yokmuş.Bu lafı herkes kullanır insanlık adına bişey savunanlara.Nedir anlatın bakalım hep sormak istedim Mistrale kısmet oldu.

Neden duygusallığın lüzumu yok ?

Duygusal düşünmek ne kaybettirir.

Duygusuz düşünülerek yapılan vahşetler,katliamlar hakkında ne düşünüyorsunuz ? Tam olarak bu kadar duygusuz olsam yeterli mi yoksa daha mı duygusuz olmam gerekir ? Ölçüsünüde bir verin size zahmet.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ah hocam ahhhhhhhhhhhhhhhhhhhhh (Burdaki h'lerin çoğunluğıu dostane bir sitemdendir yanlış anlamayın :) )

şıklarınız bana uymadığğı için nokta noktalı e şıkkını açayım...

Ben türbandan yana değilim. Türban yasağına karşıyım... Bakın bu kadar açık ve net... İnsanların türbanlarıyla eğitim görme hakkının engellenmesesini istemek umarım sizin anlayışınızda türban yanlısı olmak değildir...

Bun alanları dolduran insanlara bir şey demiyorum. Onların korkularını kaygılarını saygıyla karşılıyorum ama kazın ayağının öyle olmadığını anlatmaya çalışıyorum.

Bu başlıkta mıydı başka bir başlıktamıydı siz ne güzel anlatıyordunuz türbanın suni gündem olduğunu, rant kavgasının ürünü olduğunu. İşte kitlelere bunu anlatmak lazım... Bu sistemin asla laik olamayacağını anlatmak lazım... İnsanları türbanlı/türbansız, laik/anti laik diye kamplmaştırmanın böl ve yönet mantığının bir ürünü olduğunu anlatmak lazım. Ki siz bunları benden daha iyi bilirsiniz...

AKP DTP flörtü ile beni köşeye sıkıştaramayacağınızı bilmeniz lazım sevgili hocam... Ben ne AKP'ye oy veririm ne de DTP'ye. Yav bırakın bunları ben seçim sandığına gitmiyorum ki hocam.. Ki bir yazımda, AKP'sinden MHP'sine CHP'sinden DTP'sine tüm siyasi oluşumların dini bir araç/silah olarak kullandığını söymlemiştim... hayrola hocam, türban yasağına karyşı çıkıyorum diye benim ateist olduğumu da mı unuttunuz.. :)

Ama ben, türban sorununda yasakçı bir zihniyet sergilemenize karşın sizin demokrat olduğunuzu, sosyalizmi savunduğunu unutmadım ki :)

ciddi anlamda en içten sevgilerimle hocam

Link to post
Sitelerde Paylaş
Değiştirir Mistral ama anlatınca sen anlar mısın bilemem.Sabit fikirlisin.

Değiştirir çünkü sevmediğin için onlara olan yasağa destek veriyorsun.Yasağa destek vermenin nedeni o yasağın doğru olması değil sende olan nefret.

Yaf varya gördüğüm yerde midemi bulandıran laflardan biridir "duygusallığın lüzumu yok" alla alla neden lüzumu yok? Ne olur duygusal olursak ne olur romantik olursak ? Bir parça daha insanlık ne kaybettirir bize? Hee Mistral söyle bakalım neden duygusal olmamak gerek? Irakta ölen insanlar duygusal olunmadığı için ölmedi mi? Ya şeriatla öldürülen insanlar ? Ölümlerin,savaşların,dinlerle insan sömürmelerin...bunların altında zaten duygu noksanlığı yok mu?

Duygusallığın lüzumu yokmuş.Bu lafı herkes kullanır insanlık adına bişey savunanlara.Nedir anlatın bakalım hep sormak istedim Mistrale kısmet oldu.

Neden duygusallığın lüzumu yok ?

Duygusal düşünmek ne kaybettirir.

Duygusuz düşünülerek yapılan vahşetler,katliamlar hakkında ne düşünüyorsunuz ? Tam olarak bu kadar duygusuz olsam yeterli mi yoksa daha mı duygusuz olmam gerekir ? Ölçüsünüde bir verin size zahmet.

Öldüm bittim türbanlılar için, benim onları çok sevmem onların ezilmiş olduğu gerçeğini değiştirir mi?

Ayrıca demokrasiler yasaklarla yürütülmez, hukukla yönetilir ve yargı kararları vardır,

Üniversite kapılarında, kapıları yumruklayıp, ağlayıp sızlamak yargı kararlarını değiştirmez, hukukta duygu olmaz...

Ayrıca hiç demogoji yapıp knouyu saptırma, konu türban ve senin o türbanlıların ezilmişliğine, hadi biraz daha ezilin diye destek vermen...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Öldüm bittim türbanlılar için, benim onları çok sevmem onların ezilmiş olduğu gerçeğini değiştirir mi?

Ayrıca demokrasiler yasaklarla yürütülmez, hukukla yönetilir ve yargı kararları vardır,

Üniversite kapılarında, kapıları yumruklayıp, ağlayıp sızlamak yargı kararlarını değiştirmez, hukukta duygu olmaz...

Ayrıca hiç demogoji yapıp knouyu saptırma, konu türban ve senin o türbanlıların ezilmişliğine, hadi biraz daha ezilin diye destek vermen...

Yaf mistral sen o türbanlıların ezildiğine çok üzüldüğün onları çok sevdiğin için mi türbanla kendilerini ezmelerine izin vermek istemiyorsun ?Sorun bu işte

Sana ne,size ne isteyen istediği gibi kendini ezer.Ben de başka şekillerde kendimi eziyorum,sen de eziyorsun.Kim karışabilir buna.Türbanlı bir kadında saçımızı açtığımız için kendimizi ezdiğimizi düşünüyor.Onun haddine mi bize türban taktırmak ? Haddine mi zorla takacaksınız çünkü kendinizi eziyorsunuz demek ?

Dinlerden kurtulduğunu mu sanıyorsun sen Mistral ? Benim açık saçımdan rahatsız olmayan bir türbanlıdan daha dindarsın sen Mistral.Kızma..Öyle...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ayrıca hiç demogoji yapıp knouyu saptırma, konu türban ve senin o türbanlıların ezilmişliğine, hadi biraz daha ezilin diye destek vermen..

bırak demagoji memagojii anlamam ben .Sen bana neden duygusal davranmamak gerek,duygusal olmanın zararı nedir.Şeriatla kadınlara baskı yapanlarda duygusal davranmadıkları için yapmıyor mu ?Bunların cevabını ver.Ama hemen verme.Düşün bugün lütfen Mistral seni çok sevdiğim için düşünmeni istiyorum,çünkü kalbinin burda seninle aynı fikirde olan bazıları kadar kin ve nefretle dolu olmadığını biliyorum.En ilk sayfadan beri Ali NEsinin,Kodomanın,Benim yazdıklarımı tekrar oku bir düşün.Sonra yine ısrar edersen duygusal davranmamakta ve 20 yaşındaki bir kadına "çıkart o türbanı" diyerek onu aşağılamakta artık sana cevap yazmayacağım.

Onlar zaten aşağılanıyor bir de biz aşağılayalımdan başka birşey değil bu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Onlar zaten aşağılanıyor bir de biz aşağılayalımdan başka birşey değil bu.

doğru bir sözü kabullenmek temel kurallarımdandır...

diyecçeksiniz ki, islamiyet kadını aşağılıyor, diyeceksiniz ki islamiyet kadını ikinci sınıf görüyor.. sonra farklı bir tartışmada diyeceksiniz ki, Türban takan kadınlar aşağılıktır, islamiyete inan kadınlar kişiliksizdir vs vs vs.. ee peki ne anladık bundan. islamiyetin aşağıladığı kadını siz övmüş mü oldunuz. aman hiç övmeyin, aman hiç kadın haklarından bahsetmeyin. sizler kadın hakları değil kendi yandaşlarınızın haklarınızı savunursunuz sadece... türban eleştirilmeli mi tabiki eleştirilmeli. bir kadın, bir genç kız türbandan kurtarılmalı mı tabi ki kurtarılmalı. Ama bu kurtarma nasıl olacak sorun bu..

Yasaklarla mı engellemelerle mi, okuma hakları ellerinden alınarak mı... Bu davranışın öğretici bir yanı olmadığı gibi tetikleyici yanı vardır...

Örnek olarak, yakın zamanda oldu. Kozan'da kompozisyon dalında birinci olan imam hatip lisesi öğrencisi kız çocuğu, ödül törenin yapıldığı sinema salonunda sahneye çıktığında kaymakam tarafından indirtiliyor. O görüntüleri izlemiş olanınız vardır. O kız çocuğu, onuru rencide edilip aşağılandığı için ağlayarak salondan çıkartılıyor.

Sonuç ne... Sizce o kız çocuğu bu yöntemle türbandan uzaklaştırıldı mı. Hayır türbana daha sıkı sarıldı.. Sisteme olan öfkesi artarken (Onun gözünde Türkiye laik ya. Kızcağız nerden bilsin laikliğimizin martavaldan öte olmadığını) islama daha bir bağlandı. Yav nasıl bağlanmasın.. Kızcağıza ödül olarak altı üstü bir kalem bir kitap mı ne vereceklerdi. O ödülünü alamadı ama sonra bir sendika tarafından dini kitaplar hediye edildi. Üstüne üstlük kızı umre ile ödüllendirdiler. Alın türbandan kurtarmaya çalıştığınız kızcağızı türban batağının tam ortasına attınız..

siz sorunu çözmekten yana mısınız sorunu büyütmekten mi anlamadım gitti..

saygılarımla

tarihinde hallac tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

hayrola hocam yazdıklarımın üstü o kadar mı kapalı....

siz diyorsunuz ki bugün türban diyecekler yarın bilim yuvalarına (!) mescit isteyecekler

ben de diyorum hocam zaten mescit var bilim yuvalarınızda (!)

siz bir yandan diyanetten camilerden imamlardan bahsediyorsunuz diğer taraftan bu ülkenin laikliğinden...

ben de diyorum ki hocam diyaneti bünyesinde barındıran, cami yapımını üstlenen., destekleyen, bu ülkenin kaynaklarını ne yaptıkları belli olmayan din adamlarına harcayan bir ülke nasıl laik olur...

siz tsk nın yedeğinde laiklik savaşçılığına soyunuyorsunuz

ben de diyorum ki laikliğin teminatı olan o tsk nın kışlalarında cami var... bunlarda anlaşılmayacak ne var allanı seversen sevgili hocam...

o kadar yazdım daha türbana bakış açımı anlamadıysanız hocam çileden çıkması gereken benim siz değil

secgilerimle

NOT: Peki hocam bundan sonra size aykırı yazmamaya çalışacam ama, siz böyle yazdıkça ben bu sözümü nasıl tutabilirim bilmiyorum. çünkü ben size aykırı yazıyorum siz hayatın kendisine aykırı yazıyorsunuz...

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Sayin Hallac,

Uzun bir suredir Ateist Forumu disaridan izliyorum. Gerek dunyaya bakis acilariyla, gerekse ulkemiz ile ilgili konulardaki duyarliliklari nedeniyle saygi duydugum kalemler var bu forumda..Cogu kounlarda gozluk numaralarimiz ayni olmasa da, siz de bunlardan birisiniz!

Genel anlamda diyorsunuz ki:

Turkiye'de secular bir devlet modelinden soz edilemez. Cunku diyorsunuz Turkiye'de bir Diyanet gercegi var..Okulardaki zorunlu din dersleri gercegi var..Mantar gibi cogalan camiler, kuran kurslari, Imam Hatipler Okullari var..TSK nin icinde bile cami var. vs..

Bu gercekler yasanirken laiklilten soz edilemez, diyorsunuz..Haklisiniz!

Yani ozetle; aslında onlar her zaman iktidardadırlar, Türkiye’de zaten yıllardır ılımlı İslam vardi, diyorsunuz..

Size sunu sormak istiyorum; simdi iktidar olmanin verdigi gucle sozunu ettigimiz "Ilimli Islam" hizla radikallesmeye gidiyor.

Bu durumda verilmesi gereken tepki ne olmalidir sizce?

Tum eksiklerini, yanlislarini kabullenerek bugun sahip oldugumuz haklarimizi korumak icin mucadele mi etmeliyiz?

Yoksa nihilist bir yaklasimla sistemin eksikliklerinden dem vurup, olaya seyirci mi kalmaliyiz..?

Sevgiler

Gaye

Bugun, Zulfu Livaneli'nin asagidaki yazisini okudum, tuylerim urperdi.. "Cumhuriyrt'in kusurlari yokmuydu?" diye sorarken di'li gecmis zaman kullanmis. Gecmiste kalan bir olgu olarak soz ediyor Cumhuriyet'ten..

Su anda saflarimizi belirlemeliyiz Sayin Hallac..Neden yana oldugumuzu saptayarak pasif yontemlerle de olsa mucadele vermeliyiz..Ve bu mucadeleyi verirken kisisel ofkelerimizden, kuskunluklerimizden, hayal kirikliklarimizdan arinmaliyiz.

----------------------------------------------------------------------

Cumhuriyet’i sahip çıkarak eleştirmek

Zulfu Livaneli

İngiliz yazar Louis de Bernières, Kurtuluş Savaşımız üzerine çok güzel bir roman yayınladı: Kanatsız Kuşlar adını taşıyan bu roman bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de büyük bir beğeniyle karşılandı.

Kitabı okuduğunuzda, bir yabancının tarihimizi nasıl bu kadar iyi ve derinden bildiğine şaşırıyorsunuz. O kadar aydınlatıcı detay ve bilgi var ki; Türkçe yazılmış pek az kitap bu yetkinliğe ulaşabilir diye düşünmeden edemiyorsunuz.

Bernières’le zaman zaman görüşür ve haberleşiriz:

Son mesajlarının birinde büyük romancı aynen şöyle diyor: “Türkiye Cumhuriyeti’nin laiklik ilkesini ortadan kaldırmak, yeni doğmuş bir bebeği boğazlamak kadar büyük bir suçtur.”

Bernières’in üç gün önce bir kızı dünyaya geldiği için herhalde en hassas olduğu konu bu.

Bir de yıllarca emek vererek bütün ayrıntılarıyla öğrendiği ve aktardığı Kurtuluş Savaşımız.

Onun yüreği, bu eserin yok olmasına yanıyor ama Türkiye’de eli kalem tutan birçok kişi, “Yok edeceğiz!” diye tutturmuş durumda.

***

Cumhuriyetin kusurları yok muydu?

Elbette vardı.

İnsan hakları ihlalleri yok muydu?

Elbette vardı; ben de bunun mağdurlarından birisiyim.

Ama bu sistemin gençliğimi, ailemi ve arkadaşlarımı vahşice parçalaması, beni yirmili yaşlarımda hiçbir suç işlememişken hapislere ve sürgünlere mecbur bırakması yüzünden Cumhuriyet’e düşman olamam.

Mustafa Kemal’e en büyük kötülüğü, onun adına davranan bazı Kemalistlerin ve darbecilerin yaptığına inanırım.

Onları var gücümle eleştiririm.

Bu eleştiriler yüzünden yargılanmış, plakları yasaklanmış, cehennem hayatı yaşatılmış bir insan olduğumu cümle cihan biliyor.

Ama Cumhuriyet’i toptan reddetmem, onu din ya da başka bir kisve altında yıkmaya çalışmam.

Cumhuriyet’in demokratikleşmesi, eşitlik, özgürlükler, etnik milliyetçiliklerin aşılması, insan haklarına ve düşünce özgürlüğüne saygı gösterilmesi, azınlık haklarının güvence altına alınması, çetelerin hesap vermesi, adaletin işlemesi, ömrümü uğruna harcadığım ana ilkelerimdir.

Avrupa demokrasilerine benzer bir cumhuriyet yaratılması için el birliğiyle çalışılması gerektiği fikrindeyim.

Ama bunun yolu; dincilerle kol kola girerek, bir intikam duygusu içinde var olan her şeyi kırıp dökmekten geçmiyor.

***

Bizim iki temel sorunumuz; Cumhuriyet’in arkasına saklanarak, kaba bir milliyetçi söylem içinde çeteleşip kendi çıkarlarını koruyanlar.

Ve yine çıkarları uğruna dini alet ederek bu rejimi yıkmak isteyenler.

Bu iki yanlıştan birine ait olmak zorunda değiliz hiçbirimiz.

Ben hâlâ; hem laik, hem demokrat, hem ilerlemeci, hem de özgürlükçü olunabileceğine inanıyorum.

Sayıları az da olsa; daha da önemlisi örgütleri bulunmasa da böyle insanlar var Türkiye’de.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...