Jump to content

tapılası şiirler


Recommended Posts

“ben içi

boşaltılmış siyah bir hayvan hücresiyim

uçan kuşun

erkeklik organını almışım ağzıma havada

kuruluyum

çevir ruhumu ey hasmım canavar, vaktim yok

camdandım

kırılsam doğa çalınacaktı yeryüzünden

aşık oldum mu

kurt inerdi yüzüme

birden fazlaydı katilim

cesedimi bulamadı sahibim

bir yerime yağmur yağıyordu

ellerimden teki karşı safa geçmişti

bağırsam, ama bir de bağırsam çağırsam ağlasam

şair oldum sanacaklardı

canım, güzel abim!

bağlasana deli gömleğimi!”

k.iskender

Link to post
Sitelerde Paylaş

kötü yola düşmüş gecelerden geliyorum

kusura bakma gözlerim biraz kirli?

?bazı caddelerin akrabası yoktur almondo

bileklerimden aşağı tabiat analar hamile?

?sahte barlarda asitli rakılar içiyordum

dudaklarımda bir genç kızı doğradılar içiyordum?

?ben ölürsem kara kutumu bulamayacaklar

ne bir aşk zerafeti ne bir hayal tabiri

küçücük ömrüm

hep rüzgar gülleri kokacak!?

?bitmemiş bir ömrün yalanısın

sen: kabuslarımın tabiri

çocukluğumun arta kalanısın!

öldüreceğim kendimi dudaklarınla

dudakların etle, şehvetle seferber

sen! bana inen son kutsal kitap

son fakir yatır

son aciz peygamber!?

?bir martıyı ağlattın işte

bir çocuk garanti intihar eder artık?

?k.iskender

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bir Organ Nakli Gibi Sevmistim Seni

Bir organ nakli gibi sevmistim seni;

Çürük gözlerine bagislanan ellerim,

Yirtik dudaklarina bagislanan siirlerim..

Darmadagin kadinlarin,darmadagin ettigi erkekler gibi

Sevmistim seni...

Çok eskitilmis bir askin hatirlanmasi,

Sevgilinin resmi karsisinda çocuksu bir iç kanamasi

Aslinda isin açikçasi;

Rüzgarin firtinaya dönüsmesi gibi

Hayatina yönelik bombali bir saldiri gibi

Geriye çekilirken herkesi öldürmek gibi

Sevmistim seni...

Ruhum kan kaybederken nasil tutarim seni simdi deniz gibi,

Neticesi olmayan herhangi bir sebep gibi

Ortalik yerde durup dururken

Sevmistim seni...

Atlara kalirsa çoktan kaybettik savasi,

Mizraklar kirildi,kalkanlar delindi,ganimetler paylasildi.

Kasaba meydaninda birbirini dövmekten

Yorulan iki kovboy gibi,

Bir tabancanin namlusuyla tetigiyle,

Kendisinden farkli,

Kendisinden ayri,

Bir silahin sarjöründe tanisan iki soguk mermi gibi,

Ayni bedene sikilan iki el kursun gibi,

Katille kurban arasinda o birkaç saniyelik telasla

Sevmistim Seni...

Küçük Iskender

Link to post
Sitelerde Paylaş

SACRİFİCE

Sana bugün bir abajur aldım:

Birşeyin ucunda durur da yeşil chevrolet

Kapıları açık, baltimor plakalı, usta işi

Teybinde elton john'dan sacrifice

Biz sahile doğru yürümüşüz

Ayakizlerimizde ölüp erimiş peri pelerinleri

Periler birbirine düşman, pelerinler birbirine küs

Sana bugün bir mektup yazdım:

En çok

En çok güllerden söz ettim

Saydam, renksiz, özgür güllerden

Bir gül olmak korkusundan

nedenini hatırlamıyorum ama ağladım

Sağda solda yakılıp unutulmuş sönmüş sigaralar

'Canım...' diye başlanılıp

Yarım bırakılmış bir sürü kâğıt parçası

ruh parçası

aşk parçası

buğu parçası

haz parçası

paramparça içime paramparça bir kış gelmiş

biliyor musun ben daima

Kışları saklanırım kan

Kan ödüldür açıkçası

Sana bugün bir kurban kestim

Hala ağrıyor ve akıyor bileklerim

Gelip geçici bir seyahat

Üzerinde konuşulmamış bir sevgi

Karşılıklı hoyrat kullanılmış bedenler

Aydı dalda karşılaşan iki çocuk sincap

Dal, ağacına düşman, sincaplar birbirine küs

Dudaklarda müstehzi bir hal

Yani bir yere vurup kaybolan far ışığı gibi

Bir an aklıma vurup kaybolan o fevkalade hayal

Vurup kaybolan ruh ve aşk parçaları

Beyaz ve terli alnımda belirip dolaşan

Delikanlı tanrının eli

Usulca düzeltirken ıslak kâkülümü

Otuz yıllık ömrümde ilk kez düşledim ölümü

Bugün sana abajur aldım, bir mektup yazdım

Sana, diyorum, bugün bir abajur ve mektup

Ben bugün sana öldüm başkasına değil

Sana, diyorum, bugün bir abajur ve mektup

Ben bugün sana öldüm başkasına değil

Hani o chevrolet yeşil, kapıları açık

Teybinde elton john'dan sacrifice

Avcumda, pembe, ziftli bir alyans

Vurup kaybolan buğu ve haz parçaları,

Biriktirdiğimiz

Zamanla biriktirenle biriktirilenin

Birbirine karıştığı

Ben de bir eşya mıyım diye düşündüğü

Üzüldüğü şey

Bir tüy gibi yanınıza gelip

Bir tüy gibi dokunup ürpertip

Sonra

Sonra geri çekildiği... sacrifice...

Koskoca bir aralık ayını müzikle geçirmiştik

Sokaklarda elimizde şarap şişeleri

Adlarımızın yanyana olduğu

Kalpler kazımıştık ağaçlara

Modern çağın gereklerine inat,

biz romantiktik biz birbirimizi seviyorduk

biz ayrılmayacaktık biz arabesktik biz...

Bugün bir abajur aldım sana

eve geldim

yatağın hep sol tarafında yatardın

sol taraftaki başucu sehpasına yerleştirdim onu

bir ampul taktım sarı soft hep istediğin gibi

ışığında bir mektup yazdım sana

teypte elton john'dan sacrifice

Beni terkettiğini bildirdiğin o telefon konuşması

Gözlerinin gencecik mavisi

birden başlayan, o telaşla, bütün gece yağan

Yağmur geldi hatırıma

Nedenini hatırlamıyorum ama ağladım

Yüzüme kapanan ellerin

Yüzümü yeryüzüne karşı perdeleyen ellerin

O okyanus ellerin geldi hatırıma

Kaset sustu kapandı yeşil chevrolet'nin kapıları

Tuvalette sarıldım jilete hasretle öptüm

Ampul patladı bir anda alev aldı abajur

Kan ödüldür

Kanımı bu gece dışarı gezmeye çıkarttım

tenler birbirine düşman, aşıklar birbirine küs

nedenini hatırlamıyorum ama utandım

utandım

Küçük İskender

Link to post
Sitelerde Paylaş

YERÇEKİMLİ KARANFİL

Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde

Oysaki seninle güzel olmak var

Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi

Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda

Midemdi, aklımdı şu kadarcık kalıyor

Sen o karanfile eğilimlisin, alıp sana veriyorum işte

Sen de bir başkasına veriyorsun daha güzel

O başkası yok mu? Bir yanindakine veriyor

Derken karanfil elden ele

Görüyorsun ya bir sevdayı büyütüyoruz seninle

Sana değiniyorum, sana ısınıyorum, bu o değil

Bak nasıl, beyaza keser gibisine yedi renk

Birleşiyoruz sessizce.

e.cansever

Link to post
Sitelerde Paylaş

MASA DA MASAYMIŞ HA

Adam yaşama sevinci içinde

Masaya anahtarlarını koydu

Bakır kaseye çiçekleri koydu

Sütünü yumurtasını koydu

Pencereden gelen ışığı koydu

Bisiklet sesini çıkrık sesini

Ekmeğin havanın yumuşaklığını koydu

Adam masaya

Aklında olup bitenleri koydu

Ne yapmak istiyordu hayatta

İşte onu koydu

Kimi seviyordu kimi sevmiyordu

Adam masaya onları da koydu

Üç kere üç dokuz ederdi

Adam koydu masaya dokuzu

Pencere yanındaydı gökyüzü yanında

Uzandı masaya sonsuzu koydu

Bir bira içmek istiyordu kaç gündür

Masaya biranın dökülüşünü koydu

Uykusunu koydu uyanıklığını koydu

Tokluğunu açlığını koydu.

Masa da masaymış ha

Bana mısın demedi bu kadar yüke

Bir iki sallandı durdu

Adam ha babam koyuyordu.

EDİP CANSEVER

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • 2 months later...

ÇANLAR KİMİN İÇİN ÇALIYOR

Hiç kimse bir ada değildir.

Ne de bütünüyle kendisi,

Her insan kıtanın bir parçasıdır,

Gövdenin bir bölümü;

Bir toprak parçası deniz tarafından alıp götürülse,

Avrupa azalır.

Tıpkı haritadaki burun gibi,

Tıpkı senin veya bir arkadaşının sahip olduğu mülk gibi;

Bir insanın ölümü de beni azaltır,

Çünkü ben insanlığın kendisinde içeriğim,

Öyleyse asla haber gönderip sordurma

Çanlar kimin için çalıyor diye;

Onlar senin için çalıyor.

JOHN DONNE, 1624

Link to post
Sitelerde Paylaş

UMARSIZ AŞKA GAZEL

Gelmek istemiyor gece

Ne sen gelebiliyorsun o yüzden

Ne de ben gidebiliyorum.

Ama ben gideceğim.

Akrepten bir güneş şakağımı yesede.

Ama sen geleceksin.

Dilin tuzlu yağmurlarca yakılmış.

Gelmek istemiyor gün.

Ne sen gelebiliyorsun o yüzden.

Ne de ben gidebiliyorum.

Ama ben gideceğim.

Kurbağalara atarak ağzımda çiğnediğim karanfili.

Ama sen geleceksin.

Çamurlu lağımından karanlığın.

Gelmek istemiyor.

Ne gün,

Ne gece.

Ölebiliriz o yüzden.

Ben senin uğruna.

Sen de benim..

Garcia Lorca

Link to post
Sitelerde Paylaş
Robert Jordan (Çanlar Kimin İçin Çalıyor)

Kara bir veba salgını gibi
Çöktü üzerine
İspanya'nın
Faşizm

Ve amansız bir
Savaş başladı.

Bu savaşta;
Kimdi?
Niye burdaydı?
Ve şu anda
Niçin? burda
Boylu boyunca
Yattığını bilerek

Bekledi
Ölümü
Bekledi
Namluya son kurşununu sürerek
Bekledi
Franco'nun yakışıklı
Subayının göğsüne
Kızıl Mührü
Çakmak için....




Kıtipiyoz tarihinde Kıtipiyoz tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

devekusuyum ben

basim insan govdem toprak,

dusunurken yanliz kalmak

bedenden ayri...

sakli bir gercege goz yummak misali

tipik bir dusunceyle uzak kalmak.

simdi saklanmak isteyen bir devekusu gibi,

basimi bedenime gommek.

sicakligi beni yok saysin kilifli beyinlerden,

dar sokaklara aksin dusuncelerim,

tarifi belli...

BY_CENE

Link to post
Sitelerde Paylaş

ZILZURNA

sarhoslar basti anne evimizi...

giysili ciplak adamlar onlar...

gozleri kocaman icinde mavi boncuklar var.

bakislari donuk, yapay.

sarhoslar basti anne evimizi...

seni bekledik gelmedin, korktuk

kapiyi yumrukluyorlar nasirlasmis eller.

bitkin ama hevesli.

sarhoslar basti evimizi anne...

salonun isiklarini yaktim, belki giderler diye.

agizlarindan tek kelime cikmiyordu.

sigara kokuyorlardi buram buram...

sarhoslar basti evimizi anne...

kenetlenmisler birbirlerine daha sert olmak icin.

sirtlarinda buyuk montlar, dissiz agizlarla

gereklerini kusmaya gelmisler...

BY_CENE

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...