Jump to content

Kusurlu insan gözü


Recommended Posts

gezgin soruyor

allah insanı niye halife yapmışki ..gözü daha iyi canlılar var,kulağı daha iyi canlılar var,miki daha büyük canlılar var..götü daha büyük canlılar var..varda var..

ge bakıyım gezgin şunların isimlerini bi söyle..

insan tüm varlıklardan daha hakim değilmi yeryüzüne..bunun sebebi beyni ve kelimeleri kullanması değilmi?

insan gözü ahtoponkinden daha iyi değil..ozaman insanın gözünü akıllı biri yapmamış..ama ahtopotunkini akıllı biri yapmış..mı oluyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 118
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

İnsan gözündeki en önemli kusurlardan birisi de yaklaşık 42 yaşları civarında tüm insanlarda görülen ve göz içi kristalin lansin elastikiyetinin azalmasına ve lensin volüm olarak büyümesine bağlı gelişen yakın görme bozukluğudur. Bu durum 40 yaştan çok daha uzun süre yaşayabilen insan vücudu için çok ciddi bir sıkıntı kaynağıdır ve adına presbiyopi denir... 42 yaşına gelen ve geçmişte miyop olmayan herkesin istisnasız karşılaşacağı bu durum, tanrısal niteliklere sahip (Kamil-i mutlak ve Alim-i mutlak) bir tasarımcı olmadığının delilidir...

Peki Andromeda:

Saçının sakalının ağarmasını, cildinin kuruyup buruşup sarkmasını neye bağlıyorsun o zaman?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Peki Andromeda:

Saçının sakalının ağarmasını, cildinin kuruyup buruşup sarkmasını neye bağlıyorsun o zaman?

Bunlar genel yaşlanma süreçleri ve ayrı bir başlık altında tartışlabilir. Ama fizyolojik olarak çok aktif ve verimli bir yaşta yakın görmenin kaybı insanlar için kabul edilebilir bir şey değil ve kesin bir dizayn hatası...

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Saçının sakalının ağarmasını, cildinin kuruyup buruşup sarkmasını neye bağlıyorsun o zaman?

Sebepleri aynıdır, temelde telomerlerden kaynaklanır. Eğer genç iken, günde bir kadeh (yarım su bardağı kadar) kırmızı şarap içerseniz, bu sorunlar çok daha geç ortaya çıkar..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunlar genel yaşlanma süreçleri ve ayrı bir başlık altında tartışlabilir. Ama fizyolojik olarak çok aktif ve verimli bir yaşta yakın görmenin kaybı insanlar için kabul edilebilir bir şey değil ve kesin bir dizayn hatası...

Peki Sevgili Andromeda

Gözünün de yaşlandığını neden kabul bu kadar zor geliyor....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu konuda soyle dusunuyorum,

Doga uremeyi on plana cikarir,ureme de genclerin isi,isi bitenler besin kaynaklarindan elini cekmeli ve ufak ufak dunya degistirmelidir.

Insan gozleri her ikisi de ondedir,yani avci hayvan gozudur ve atildigi avi yakalamasi icin de steroptysisis dedigimiz derinlik ayarini her iki gozle yapar,kirktan sonra yakin gormenin kaybi avci ozelliginin kaybidir ki bu ozellik dogal secilimce korunur,cunku avi ,ureyenler olan gencler yapmali ve bebelerini beslemelidir.

Bunun gibi bir cok hastalik (diabet vs) kanser vs eger yaslilikta ortaya cikiyorsa dogal secilimce korunur,genclikte cikiyorsa secilmez,bunun nedni ureme cagi bitimine dek saglikli doller temin edebilmek,onun sonrasinda ise uzun yasamin onune gecerek besin kaynaklarini korumak

ancak insan zekasi ile dogaya egemen olmustur,hem besin kaynaklarini arttirmaktadir hem de dogal secilim elemanlarinin ustesinden gelmektedir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

konuyla alakasız ama benim merak ettiğim birşey var. çocukluğumuzdan beri büyüklerimiz bizi sürekli "dik dur " diye uyarırlar. vücudumuzun geliştiği yaşlarda bu söze kulak vermezsek, kambur oluruz. vücudumuz ne kadar dik durmaya çalışırsa çalışsın, kambur durunca daha rahat hissederiz. yani okul sıralarında dik oturmaya çalışmak hep işkence olmuştur bana. bu durum bence henüz evrimimizi tamamlayamadığımızın göstergesi. birisi bize dik durmamız gerektiğini anlatmasa, maymun gibi gezeceğiz demektir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Peki Sevgili Andromeda

Gözünün de yaşlandığını neden kabul bu kadar zor geliyor....

Yaşlanma da ayrı bir konu zaten sevgili Berguzar... Göz de yaşlanıyor kabul ama burada yaşlandıkça çapı ve volümü büyüyen bir dokudan bahsediyoruz ve bu büyüyen lensin çapı büyük bir sorun yaratıyor... Eğer çapı yaşla büyüyecek şekilde dizay edilmese hiçbir sorun olmayacak veya daha az sadece elastikiyete bağlı sorunlarla uğraşacağız; olay kasıtlı yani... İlginizi çekerse bu konuda daha çok teknik ayrıntı veririm...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yaşlanma da ayrı bir konu zaten sevgili Berguzar... Göz de yaşlanıyor kabul ama burada yaşlandıkça çapı ve volümü büyüyen bir dokudan bahsediyoruz ve bu büyüyen lensin çapı büyük bir sorun yaratıyor... Eğer çapı yaşla büyüyecek şekilde dizay edilmese hiçbir sorun olmayacak veya daha az sadece elastikiyete bağlı sorunlarla uğraşacağız; olay kasıtlı yani... İlginizi çekerse bu konuda daha çok teknik ayrıntı veririm...

Sevinirim sevgili Andromeda, ancak yerçekiminin de etken olduğunu biliyorum bu yaşlanmada, yani illede kusur aramak çok mantıklı gelmiyor yine de bana....Birde şu var, ilk yaratılıştaki yeryüzü hayatı ile bugünkü hayat... Gerçi hepsini Tanrı biliyordu ancak insan gerçekten sağlığının kıymetini bilmiyor. Mesela bilgisayara çok bakıyoruz bu gözü yoruyor, çok okuyoruz, bu da yoruyor, belki de gözü besleyen maddeleri tam alamıyoruz vücuda bunu da iyi bilmiyorum ama sanki biraz bunlara sebep bizmişiz gibi geliyor bana, ne dersin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Mesela bilgisayara çok bakıyoruz bu gözü yoruyor, çok okuyoruz, bu da yoruyor, belki de gözü besleyen maddeleri tam alamıyoruz vücuda bunu da iyi bilmiyorum ama sanki biraz bunlara sebep bizmişiz gibi geliyor bana, ne dersin?

Alakasi yok,sadece cok ileri derecede beslenme bozuklugu olursa problem cikar.

yakini gorememe gozun yaslanmasi sayilmaz,40 yasinda yakini goremez ama 100 yasina kadar uzagi normal gorebilir,ya da insan yaslanmadan da uzagi yakini goremeyebilir,bu farkli bir sey.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Alakasi yok,sadece cok ileri derecede beslenme bozuklugu olursa problem cikar.

yakini gorememe gozun yaslanmasi sayilmaz,40 yasinda yakini goremez ama 100 yasina kadar uzagi normal gorebilir,ya da insan yaslanmadan da uzagi yakini goremeyebilir,bu farkli bir sey.

Bu çok doğru bir tespit... Yani presbiyopi dediğimiz yakını görme bozukluğu genel yaşlanma sürecinden ayrılması gereken ve lensin yaş ilerledikçe çapı ve volümünün önlenemez bir şekilde artmasından kaynaklanan, açıkça kasıtlı bir süreç... Bir şekilde doğa, evrim ve doğal seçilim sürecinde lensin şeffaflığını devam ettirmek için bundan daha optimal bir yol bulamamış maalesef ve bu acı durum ortaya çıkmış. İnsanlar eski çağlarda ortalama 25-40 yaş civarında öldükleri için de bu durum pek sorun oluşturmamış aslında... Mağara devri insanı ortalama 20-25 sene yaşarmış; Roma'da ortalama yaşamın da 30-35 yıl falan olduğu sanılıyor.. 19. yy sonlarında ABD'de ortalama yaşam 49 seneymiş... Bu gün ABD'de kadın-erkek karışık 82 yıl civarında...

tarihinde Andromeda tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
sonus,

Kodoman'a tamamen katiliyorum.

"..kusur olduğu halde, tasarım vardır diye iddia etmek komiktir.."

gayet dogru bir laf.

Burada anlayamadigin (ya da ozellikle karmasa yaratmaya calistigin) sey

(1) "tasarim" ve "akilli tasarim" arasindaki fark,

(2) Tasarimi yapanlar arasindaki fark (programciya karsi tanri).

Bir programcinin yaptigi tasarimda kusur olmasi beklenir.

Bir TANRI'nin yaptigi "AKILLI TASARIM"'da kusur olmamasi beklenir.

"..Kusur varsa tasarım yok iddiasında değilim.." lafi ise tanrinin akilli tasarimindan bahsetmiyor. Insanlarin yaptigi tasarimdan bahsediyor.

Al bir tane daha, sizleri buraya seçerek gönderiyorlar herhalde! Tanrı'nın yaptığı tasarımda neden kusur olması gerekiyormuş? Buna kanıt olarak yine 'tanrı mükemmel, yarattıkları da mükemmel olmalı' gibi absürd laf salatalarını pişirip pişirip önümüze mi koyacaksınız?

tarihinde sonus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Al bir tane daha, sizleri buraya seçerek gönderiyorlar herhalde! Tanrı'nın yaptığı tasarımda neden kusur olması gerekiyormuş? Buna kanıt olarak yine 'tanrı mükemmel, yarattıkları da mükemmel olmalı' gibi absürd laf salatalarını pişirip pişirip önümüze mi koyacaksınız?

Seni bu kadar saygisiz ve saldirgan hale getirecek ne yaptim bilmiyorum.

Kodoman'in bir lafini yanlis anladigini dusunerek kendi yorumumu getirdim hepsi bu.

Yukarida sana uzun uzun anlatilmis urunun neden bilincli olarak tasarlanmis olmasinin akla yakin gelmedigi.

Her neyse. Once sunu bir arastir istersen; bilim adamlari arasinda "bilincli tasarim" konusunda bir tartisma filan var mi?

Bilm beni baglamaz diyorsan soylenecek bir sey yok tabi.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Al bir tane daha, sizleri buraya seçerek gönderiyorlar herhalde! Tanrı'nın yaptığı tasarımda neden kusur olması gerekiyormuş? Buna kanıt olarak yine 'tanrı mükemmel, yarattıkları da mükemmel olmalı' gibi absürd laf salatalarını pişirip pişirip önümüze mi koyacaksınız?

Tabi bir de "mukemmel" olmakla "tasarlanmis olmak" arasindaki farki anlaman gerekiyor.

Bir tasariyi tanrinin yaptigini iddia ediyorsan o tasarimin mukkemel olmasini beklerim tabii ki.

Bu forumda tanrinin oyuncu oldugunu, yalan soyleyebilecegini vs vs duyduk teistlerden. Simdi de "kotu tasarimci" oldugu mu cikti ortaya. Ne oldu "INTELLIGENT DESIGN"'a ?

Bir an cok sey bekledigimi dusunelim, tasarimin mukemmel olmasi gerekmedigini varsayalim. Bu durumda bakacagimiz sey ortada bir tasarim olup olmadigidir. Yani "mukemmel tasarimdan" vazgectim, sadece "tasarima" bakiyorum: Iste gezgin'in verdigi goz ornegi...Sadece bu ornek bile ortada bir tasarim filan olmadigini acikca gosteriyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Al bir tane daha, sizleri buraya seçerek gönderiyorlar herhalde! Tanrı'nın yaptığı tasarımda neden kusur olması gerekiyormuş? Buna kanıt olarak yine 'tanrı mükemmel, yarattıkları da mükemmel olmalı' gibi absürd laf salatalarını pişirip pişirip önümüze mi koyacaksınız?

Haklısınız. Tanrı bu. Her şeye gücü yeten. İster kusurlu yaratır, ister kusursuz. İster cehennemi doldurur , isterse kimseyi almaz. İster sadistlik yapar, isterse sevgi öpücükleri gönderir. Balı, şeftaliyi yaratana karışılmaz. Her şeye gücü yetenin illa iyi olması gerekmez. Bebeğe tecavüze neden izin veriyor gibi abuk sorular, sorulamaz. Kadın dövün diyorsa, nerede eşitlik diye sorular sorulamaz. Onun her şeye gücü yeter.

Link to post
Sitelerde Paylaş

sonus kardeşim..

sen gezgin , kodaman ve diğer çapulcuları neden bu kadar cittiye aldın anlamadım??

bu lümpen çocukları ti'ye alsaydın ya?:)))

bu adamlar mantık fukarası,

bunu bildiğin halde

böyle tiplere nasıl derdini anlatacaksın??

adam o kadar salak o kadar safkii....kusur olduğu halde, tasarım vardır diye iddia etmek komiktir..diyebiliyor..

hattaaa öbürü çıkıyor avukat kesiliyor..

taa gezginin dangalaklığını savunamayacak hale gelen kodomanın gezginin salaklığını yeniden savunduğunu sanarak

Bir an cok sey bekledigimi dusunelim, tasarimin mukemmel olmasi gerekmedigini varsayalim. Bu durumda bakacagimiz sey ortada bir tasarim olup olmadigidir. Yani "mukemmel tasarimdan" vazgectim, sadece "tasarima" bakiyorum: Iste gezgin'in verdigi goz ornegi...Sadece bu ornek bile ortada bir tasarim filan olmadigini acikca gosteriyor.

diyor :)))))))))))))))))))))

ulan gülme de naaap, dalga geçme de naaap:))

Link to post
Sitelerde Paylaş

endurumedu

bah madem düşünerek bi soru sordun..

bu düşünme yetini

verilen cevabı anlamak için de kullan bi zamet..tamam mı amet..(kafiye olsun diye dedüm)

şündü..

diyon ki """Kusurlu bir tasarım tabii ki olabilir ama tanrısal olamaz""""

sormazlar mı adama..

tanrısal tasarım denen şeyin kusursuz olması lazım derken

bu lazımlığı neye dayandırıyorsun?

hani bide şöle sorim.. (sonus anlatmış anlayan bi adam çıkmamış , lümpenler sizii:)))

daha önce tanrı gördünde

abi ben tanrı gördüm tasarımları hep kusursuzdu

bunlardaysa kusur var

bu tanrı işi olamaz..

bak adam size bunu anlatmış üşenmeden kaç sayfa..

ama angutluk ücretsiz bişey (angut hakaret değildir , axine iyi bir guş türüdür gendüsü , hatta biraz araştırsan akraba bile çıkabiilirsin:P)

şündüğe.

anlaşılmayan bi yer var mı endurumedu???

sen anlarsan gerisi hayli hayli anlar:))

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...