Jump to content

hülle evliligi


Recommended Posts

selam arkadaslar.

islamda bir kadin esinden 3. kez bosaninca,baska biriyle evlennmesi ve iliskiye girmesi gerekiyor.konuyla ilgili bir yazi yapistiriyorum.

islami tartisma platformundan alintidir.

Hülle nedir? İslâm'a uygun olarak nasıl gerçekleşir?

Bir erkeğin, karısı üzerinde üç defa boşama yetkisi vardır. Üçüncü boşamadan sonra yeniden aynı kadınla evlenmek isterse, kadının ikinci bir erkekle evlenip ayrılmış olması şarttır. İşte kadına, eski kocasına yeniden dönme imkânı sağlayan bu ara evliliğine "tahlil" veya kısaca "hülle" denir. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur: "Yine erkek, karısını üçüncü defa olarak boşarsa, bundan sonra kadın kendinden başka bir erkeğe nikahlanıp varıncaya kadar ona helâl olmaz. Bununla birlikte, eğer, bu yeni koca da onu boşarsa onlar Allah'ın sınırlarını ayakta tutacaklarını sanırlarsa, birbirlerine dönmelerinde hiçbiri hakkında bir sakınca yoktur." (el-Bakara, 2/230.)

İslâm'a uygun bir hüllenin şartları şunlardır:

a) Üç defa boşanan kadın iddetini tamamlayacak,

B) Kadın başka bir erkekle sahih nikâhla evlenecek,

c) Bu ikinci evlilikte cinsel birleşme olacak,

d) Ölüm, boşanma veya fesih yoluyla bu evlilik sona ermiş bulunacak,

e) Kadın, ikinci kocadan olan iddetini tamamlamış olacak.

Boşama şartıyla yapılacak hülle evliliği Hanefi ve bazı Şâfiîlere göre tahrimen mekruh olmakla birlikte geçerlidir. Anlaşmalı evlilikte konuşulan şart yok sayılır. Hz. Peygamber; anlaşmalı hülle evliliği yapana ve kendisi için böyle bir nikâh yapılana lanet etmiştir. (Ebû Dâvûd, Nikâh, 15; Tirmîzî, Nikâh, 27; İbn Mâce, Nikâh, 33.)

İmam Malik, Ahmed b. Hanbel, ve Şâfiîlerin çoğunluğuna göre, anlaşmalı hülle evliliği batıldır. Dayandıkları delil: Hz. Peygamber'in hülle yapana ve yaptırana lanet etmesi, geçici evliliği üstlenen erkeğe "kiralık teke" ifadesini kullanmasıdır. (bk. el-Kasani, el-Bedayi, III, 187 vd; el-Meydani, el-Lübab, III, 58; İbn Rüşd, Bidayetü'l-Müctehid, II, 86 vd; İbn Kudame, el-Muğni, VI, 645 vd.)

16 - Bir defada üç talakla boşamanın hükmü nedir?

Ashab-ı kiram ve tabiilerin büyük çoğunluğu ile, dört fıkıh mezhebine göre, bir sözle kadın üç talak ile boşansa üç boşama hakkı birden kullanılmış olur. Eşine karşı: "Seni üç talakla boşadım", "Seni üçten dokuza kadar boşadım" veya "Seni yüz talakla boşadım" demek gibi.

Dayandıkları delil Kitap ve Sünnettir. Kur'an-ı Kerim'de boşama sayısı mutlak olarak gelmiş, bir ile üç arasında ayırım yapılmamıştır. "Eşlerinizi boşadığınız zaman iddetlerinde boşayın" (et-Talak, 65/1.) "Boşama iki defadır. Sonra ya iyilikle geçinmek veya güzellikle ayrılmak gerekir." (el-Bakara, 2/229.)

Bir sözle üç boşamanın gerçekleşeceğini ifade eden çeşitli hadis-i şerifler vardır. Ezcümle:

Ubade b. es-Samit (r.a) diyor ki: Benim dedem bir karısını bin talakla boşamıştı. Hz. Peygamber (s.a.s)'e giderek hükmünü sordum. Allah elçisi şöyle buyurdu: "Kadın Allah Teala'ya isyan içinde üç talakla boş olmuş, 997 de haddi aşma ve zulüm olarak kalmıştır. Yüce Allah dilerse onu cezalandırır, dilerse affeder." (eş-Şevkani, Neylü'l-Evtar, VI, 232; İbnü'l-Hümam, Fethu'l-Kadir, III, 25, 26)

Ebu Hafs el-Mahzumi karısı Fatıma binti Kays'ı üç talakla boşamıştı. Fatıma (r. anha) mesken ve nafaka ihtiyacı îçin Rasûlullah (sa.s)'a başvurmuş, ancak kendisine mesken verilmemiş ve nafaka da bağlanmamıştır. (Müslim, Talak, 38) İslâm fakihlerinin çoğunluğu şöyle diyor: "Eğer üç boşama geçerli sayılmasaydı mesken ve nafakadan mahrum edilmezdi."

Çok az sayıda bazı sahabilerle, bazı Şii ve Zahirilere göre bir sözle üç boşama bir boşama sayılır. İbn Teymiyye ve İbn Kayyim el-Cevziyye ile tabileri de bu görüşe katıldılar. Dayandıkları delil, Müslim'in İbn Abbas (r. anhüma)'dan rivayet ettiği şu hadistir:

"Hz. Peygamber ile Ebu Bekir (r.a) zamanında ve Hz. Ömer'in hilâfetinin ilk iki yılında üç talak bir idi. Sonra Hz. Ömer dedi ki: Halk kendilerine mühlet verilmiş bulunan bir iş konusunda acele gösterdiler. Biz de onu kabul etsek dedi ve bunu geçerli saydı." (Müslim, Talak, 2, II, 1099; Ebû Dâvûd maa Avni'l-Ma'bud, II, 226, 227.)

Bu hadis, Hz. Ömer'den önceki dönemde bir sözle üç talakın bir boşama sayıldığını açıkça ifade etmiyor. Ancak halkın boşama işinde acele etmeyip, eşini ric'i talakla boşamayı tercih ettiğini ve evliliğin devam etmesi için bir açık kapı bıraktığını belirtmiş oluyor. Ancak Hz. Ömer devrinde halk eşini artık bir talakla değil üç talakla boşamaya başladı. Hz. Ömer de onu üç olarak kabul etti.

Diğer yandan yukarıdaki İbn Abbas hadisini ondan yalnız Tavus rivayet etmiştir. Tavus ise salah hali bulunan bir ravi olmakla birlikte hadis rivayetinde çok hata yapmakla itham edilmiştir. Said b. Cübeyr, Mücahid, Ata, Amr b. Dinar ve diğer bir grup müctehid yine İbn Abbas'tan bunun aksini nakletmişlerdir. Hatta bizzat İbn Abbas'ın bir defada üç talakla beynunet-i kübra'nın meydana geleceğine fetva verdiği rivayet edilmiştir. (bk. İbnü'l-Hümam, a.g.e, III, 25; el-Cassas, Ahkamü'l-Kur'an, l, 378 vd; İbn Rüşd, a.g.e, II, 52, 53; Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam Hukuku, s. 365-374.)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Saçmalığın sınırı yokki. Boşayan erkek ceremesini çeken kadın.Madem illa başkasının altına yatmakla evlilik yeniden oluşabiliyorsa,erkek kendini düzdürsün daha adil olmaz mı? Olmaz tabi nede olsa islamda kadın hakları vardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evlilik nedir evlilik ?

evlilik sadakattir saygidir,sevgidir.ama islamin dedigi sekilde degildir.kadin bir pazarlanan gibidir nedense.3 kere bosol diyen kocanin ceremesini kadin cekiyor.kadinin sucu olmadigi halde baskasiyla yatiyor.

koca gaylerin arasina gönderilmiyor ceza olarak.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evlilik saygıdır sevgidir evet bunun yanında nedir ? Bir sözleşmedir, "seninle ölene dek birlikte yaşamak istiyorum" un sözleşmesidir.

Amacı bir veya birkaç cinsel birleşme olan şeye evlilik denmez.

Ayet ne diyor ? Evlilik.

Kendimi yeterince açık ifade ettiğimi düşünüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Evlilik saygıdır sevgidir evet bunun yanında nedir ? Bir sözleşmedir, "seninle ölene dek birlikte yaşamak istiyorum" un sözleşmesidir.

Amacı bir veya birkaç cinsel birleşme olan şeye evlilik denmez.

Ayet ne diyor ? Evlilik.

Kendimi yeterince açık ifade ettiğimi düşünüyorum.

Nikah bildiğimiz anlamda evlilik değildir arapçada. Basbaya tikmek demektir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
selam arkadaslar.

islamda bir kadin esinden 3. kez bosaninca,baska biriyle evlennmesi ve iliskiye girmesi gerekiyor.konuyla ilgili bir yazi yapistiriyorum.

islami tartisma platformundan alintidir.

Hülle nedir? İslâm'a uygun olarak nasıl gerçekleşir?

Bir erkeğin, karısı üzerinde üç defa boşama yetkisi vardır. Üçüncü boşamadan sonra yeniden aynı kadınla evlenmek isterse, kadının ikinci bir erkekle evlenip ayrılmış olması şarttır. İşte kadına, eski kocasına yeniden dönme imkânı sağlayan bu ara evliliğine "tahlil" veya kısaca "hülle" denir. Kur'an-ı Kerim'de şöyle buyurulmuştur: "Yine erkek, karısını üçüncü defa olarak boşarsa, bundan sonra kadın kendinden başka bir erkeğe nikahlanıp varıncaya kadar ona helâl olmaz. Bununla birlikte, eğer, bu yeni koca da onu boşarsa onlar Allah'ın sınırlarını ayakta tutacaklarını sanırlarsa, birbirlerine dönmelerinde hiçbiri hakkında bir sakınca yoktur." (el-Bakara, 2/230.)

İslâm'a uygun bir hüllenin şartları şunlardır:

a) Üç defa boşanan kadın iddetini tamamlayacak,

B) Kadın başka bir erkekle sahih nikâhla evlenecek,

c) Bu ikinci evlilikte cinsel birleşme olacak,

d) Ölüm, boşanma veya fesih yoluyla bu evlilik sona ermiş bulunacak,

e) Kadın, ikinci kocadan olan iddetini tamamlamış olacak.

Boşama şartıyla yapılacak hülle evliliği Hanefi ve bazı Şâfiîlere göre tahrimen mekruh olmakla birlikte geçerlidir. Anlaşmalı evlilikte konuşulan şart yok sayılır. Hz. Peygamber; anlaşmalı hülle evliliği yapana ve kendisi için böyle bir nikâh yapılana lanet etmiştir. (Ebû Dâvûd, Nikâh, 15; Tirmîzî, Nikâh, 27; İbn Mâce, Nikâh, 33.)

İmam Malik, Ahmed b. Hanbel, ve Şâfiîlerin çoğunluğuna göre, anlaşmalı hülle evliliği batıldır. Dayandıkları delil: Hz. Peygamber'in hülle yapana ve yaptırana lanet etmesi, geçici evliliği üstlenen erkeğe "kiralık teke" ifadesini kullanmasıdır. (bk. el-Kasani, el-Bedayi, III, 187 vd; el-Meydani, el-Lübab, III, 58; İbn Rüşd, Bidayetü'l-Müctehid, II, 86 vd; İbn Kudame, el-Muğni, VI, 645 vd.)

16 - Bir defada üç talakla boşamanın hükmü nedir?

Ashab-ı kiram ve tabiilerin büyük çoğunluğu ile, dört fıkıh mezhebine göre, bir sözle kadın üç talak ile boşansa üç boşama hakkı birden kullanılmış olur. Eşine karşı: "Seni üç talakla boşadım", "Seni üçten dokuza kadar boşadım" veya "Seni yüz talakla boşadım" demek gibi.

Dayandıkları delil Kitap ve Sünnettir. Kur'an-ı Kerim'de boşama sayısı mutlak olarak gelmiş, bir ile üç arasında ayırım yapılmamıştır. "Eşlerinizi boşadığınız zaman iddetlerinde boşayın" (et-Talak, 65/1.) "Boşama iki defadır. Sonra ya iyilikle geçinmek veya güzellikle ayrılmak gerekir." (el-Bakara, 2/229.)

Bir sözle üç boşamanın gerçekleşeceğini ifade eden çeşitli hadis-i şerifler vardır. Ezcümle:

Ubade b. es-Samit (r.a) diyor ki: Benim dedem bir karısını bin talakla boşamıştı. Hz. Peygamber (s.a.s)'e giderek hükmünü sordum. Allah elçisi şöyle buyurdu: "Kadın Allah Teala'ya isyan içinde üç talakla boş olmuş, 997 de haddi aşma ve zulüm olarak kalmıştır. Yüce Allah dilerse onu cezalandırır, dilerse affeder." (eş-Şevkani, Neylü'l-Evtar, VI, 232; İbnü'l-Hümam, Fethu'l-Kadir, III, 25, 26)

Ebu Hafs el-Mahzumi karısı Fatıma binti Kays'ı üç talakla boşamıştı. Fatıma (r. anha) mesken ve nafaka ihtiyacı îçin Rasûlullah (sa.s)'a başvurmuş, ancak kendisine mesken verilmemiş ve nafaka da bağlanmamıştır. (Müslim, Talak, 38) İslâm fakihlerinin çoğunluğu şöyle diyor: "Eğer üç boşama geçerli sayılmasaydı mesken ve nafakadan mahrum edilmezdi."

Çok az sayıda bazı sahabilerle, bazı Şii ve Zahirilere göre bir sözle üç boşama bir boşama sayılır. İbn Teymiyye ve İbn Kayyim el-Cevziyye ile tabileri de bu görüşe katıldılar. Dayandıkları delil, Müslim'in İbn Abbas (r. anhüma)'dan rivayet ettiği şu hadistir:

"Hz. Peygamber ile Ebu Bekir (r.a) zamanında ve Hz. Ömer'in hilâfetinin ilk iki yılında üç talak bir idi. Sonra Hz. Ömer dedi ki: Halk kendilerine mühlet verilmiş bulunan bir iş konusunda acele gösterdiler. Biz de onu kabul etsek dedi ve bunu geçerli saydı." (Müslim, Talak, 2, II, 1099; Ebû Dâvûd maa Avni'l-Ma'bud, II, 226, 227.)

Bu hadis, Hz. Ömer'den önceki dönemde bir sözle üç talakın bir boşama sayıldığını açıkça ifade etmiyor. Ancak halkın boşama işinde acele etmeyip, eşini ric'i talakla boşamayı tercih ettiğini ve evliliğin devam etmesi için bir açık kapı bıraktığını belirtmiş oluyor. Ancak Hz. Ömer devrinde halk eşini artık bir talakla değil üç talakla boşamaya başladı. Hz. Ömer de onu üç olarak kabul etti.

Diğer yandan yukarıdaki İbn Abbas hadisini ondan yalnız Tavus rivayet etmiştir. Tavus ise salah hali bulunan bir ravi olmakla birlikte hadis rivayetinde çok hata yapmakla itham edilmiştir. Said b. Cübeyr, Mücahid, Ata, Amr b. Dinar ve diğer bir grup müctehid yine İbn Abbas'tan bunun aksini nakletmişlerdir. Hatta bizzat İbn Abbas'ın bir defada üç talakla beynunet-i kübra'nın meydana geleceğine fetva verdiği rivayet edilmiştir. (bk. İbnü'l-Hümam, a.g.e, III, 25; el-Cassas, Ahkamü'l-Kur'an, l, 378 vd; İbn Rüşd, a.g.e, II, 52, 53; Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam Hukuku, s. 365-374.)

Dinimiz kadınlara çok haklar vermiştir !

Mesela ne mi vermiştir ?!

Peygamber efendimiz 'cennet kadınların ayakları altında ' demiştir .

***

Müslümanların , kadınlara verilen haklar konusunda sayabilecekleri tek hadis budur .

Eh , mümin kadınlara da bunu bozdurup bozdurup harcamak düşer !

Mümin erkeklere düşen de , bu hadisi bozuk plak gibi tekrarlamak ...

Ne sandınız hamamın namusunu kurtarmayı !

Kolaysa başınıza gelsin !

tarihinde Azaz tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Evlilik saygıdır sevgidir evet bunun yanında nedir ? Bir sözleşmedir, "seninle ölene dek birlikte yaşamak istiyorum" un sözleşmesidir.

Amacı bir veya birkaç cinsel birleşme olan şeye evlilik denmez.

Ayet ne diyor ? Evlilik.

Kendimi yeterince açık ifade ettiğimi düşünüyorum.

amacini asmis evliligin omadigini bnede ifade ediyorum.ama sen anlamiyorsun.bu amacini asan evliligin tabanini olusturan islam evliliginden bahsediliyor.sanirim bende ifade edebildim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dinimiz kadınlara çok haklar vermiştir !

Mesela ne mi vermiştir ?!

Peygamber efendimiz 'cennet kadınların ayakları altında ' demiştir .

***

Müslümanların , kadınlara verilen haklar konusunda sayabilecekleri tek hadis budur .

Eh , mümin kadınlara da bunu bozdurup bozdurup harcamak düşer !

Mümin erkeklere düşen de , bu hadisi bozuk plak gibi tekrarlamak ...

Ne sandınız hamamın namusunu kurtarmayı !

Kolaysa başınıza gelsin !

birde gecenlerde fetullah hoca fetva cikarmisti kadinlar icin,kocalarindan dayak yiyen kadinlar karate ögrensinler diye.sanirim buda bir cözüm yoludur.en azindan 3,bosanmadan sonra kadin baska biriyle yatmaya mecbur kalmaz.bir kodumu otutturur,hülle mülle kalmaz :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

2/228.Boşanmış kadınlar kendilerini tutup yeni bir nikâh yapmadan önce üç âdet beklesinler. Allah’a ve âhirete iman ediyorlarsa, kendi rahimlerinde Allah’ın önceki evlilikten yaratmış olduğu çocuğu veya hayızı gizlemeleri onlara helâl olmaz. Kocaları gerçekten barışmak istiyorlarsa, bu iddet müddeti içinde onları tekrar almaya başkalarından daha çok hak sahibidirler. Erkeklerin hanımları üzerinde bulunan hakları gibi, hanımların da kocaları üzerinde meşrû çerçevede hakları vardır. Şu kadar ki erkeklerin onların üzerindeki hakları bir derece daha fazladır. Unutmayın ki Allah üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibidir.

İslamın her hükmünde sonsuz hikmetler olduğu gibi, bu hükmün hikmeti de sonsuz denecek kadar çoktur. Bir hikmeti şu olmak gerektir ki, insanlar boşamaya ve üç talak ile hanımlarını dışarıda bırakmaya kolay kolay yeltenip, karar vermesinler diye bu kanun konulmuştur. Yani bir Erkek hanımına normal bir şeyden dolayı kızıp hemen “seni boşadım” demesin diye bu hüküm konmuş olabilir. Adam anlayacak ki, bu hanımı boşadım mı, o zaman sonucuna katlanmam gerekir.

Ayrıca bu durumda hulle dediğimiz, boşanmış bir hanımı anlaşma ile alıp, tekrar boşama da caiz değildir. Peygamberimiz bu gibi insanları lanetlemiştir.

Bir kimse karısını üç talâk ile boşadıktan sonra pişman olup tekrar onu almak ister, fakat üç talâk ile boşadığı için başka bir kocaya varmadan onunla evlenmek caiz olmadığından hülle -kısa bir zamanda boşamak şartıyla bir diğeriyle evlenme- usulüne baş vurur, böyle bir şeyin İslâm'da yeri var mıdır?

Hülle denilen usulün İslâm dininde yeri yoktur. Bu usûlü tatbik eden de ettiren de melundur. Peygamber (sav) şöyle buyuruyor: "Allah helâl kılıcı -muvakkat koca- ve kendisi için hülle yapılan -eski koca- kimselere lanet etmiştir" (1).

Peygamber (sav) ile sahabe arasında şöyle bir muhavere cereyan etti:

Peygamber (sav): - Emanet tekeyi size haber vereyim mi?

Sahabeler: -Evet.

Peygamber: -Helâl kılıcı kimsedir. Allah hem helâl kılıcı, hem kendisi için helâl kılınan kimselere lanet etmiştir (2).

İbn Mesud'dan da şöyle rivayet edilmiştir: Peygamber (sav) helâl kılıcı ve kendisi için helâl kılınan kimselere lanet etmiştir. İslâm dini hülle meselesini lanetlediği halde bazı din düşmanları İslâm'ı lekelemek için ona mal etmek isterler. Yüce dinimize göre bir kimse zevcesini üç talâk ile boşarsa tekrar onunla evlenemez. Ancak boşanan kadın normal olarak başka bir kimse ile evlenir, ikinci kocası da ya vefat eder veya anlaşmazlık neticesinde birbirinden normal usule göre ayrılırlarsa eski kocasıyla anlaşma sağladıkları takdirde birbiriyle yeniden evlenebilirler. Fakat Allah'ın ve Resûlüllah'ın lanetlediği hülle usulünde olduğu gibi pazarlık yoluyla bu işi yapmak caiz değildir. Kurân-ı Kerîm şöyle buyuruyor: "(Üç talâk ile) boşamış ise başka bir koca ile evlenmeden kendisi için helâl olmaz" (3).

1 Müsned Ahmed bin Hanbel

2 İbn Mâce

3 El – Bakara, 230

Halil Gönenç, - Günümüz Meselelerine Fetvalar – s: 132

tarihinde Mucadele tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

önce şu ayeti ele alalım..

2/228.Boşanmış kadınlar kendilerini tutup yeni bir nikâh yapmadan önce üç âdet beklesinler. Allah’a ve âhirete iman ediyorlarsa, kendi rahimlerinde Allah’ın önceki evlilikten yaratmış olduğu çocuğu veya hayızı gizlemeleri onlara helâl olmaz. Kocaları gerçekten barışmak istiyorlarsa, bu iddet müddeti içinde onları tekrar almaya başkalarından daha çok hak sahibidirler. Erkeklerin hanımları üzerinde bulunan hakları gibi, hanımların da kocaları üzerinde meşrû çerçevede hakları vardır. Şu kadar ki erkeklerin onların üzerindeki hakları bir derece daha fazladır. Unutmayın ki Allah üstün kudret, tam hüküm ve hikmet sahibidir.

Demekki 3 iddet bekleme varmış....Konoyla alakası yok ama olsun neyse ;)

İslamın her hükmünde sonsuz hikmetler olduğu gibi, bu hükmün hikmeti de sonsuz denecek kadar çoktur. Bir hikmeti şu olmak gerektir ki, insanlar boşamaya ve üç talak ile hanımlarını dışarıda bırakmaya kolay kolay yeltenip, karar vermesinler diye bu kanun konulmuştur. Yani bir Erkek hanımına normal bir şeyden dolayı kızıp hemen “seni boşadım” demesin diye bu hüküm konmuş olabilir. Adam anlayacak ki, bu hanımı boşadım mı, o zaman sonucuna katlanmam gerekir.

Ayrıca bu durumda hulle dediğimiz, boşanmış bir hanımı anlaşma ile alıp, tekrar boşama da caiz değildir. Peygamberimiz bu gibi insanları lanetlemiştir.

Bir kimse karısını üç talâk ile boşadıktan sonra pişman olup tekrar onu almak ister, fakat üç talâk ile boşadığı için başka bir kocaya varmadan onunla evlenmek caiz olmadığından hülle -kısa bir zamanda boşamak şartıyla bir diğeriyle evlenme- usulüne baş vurur, böyle bir şeyin İslâm'da yeri var mıdır?

Hülle denilen usulün İslâm dininde yeri yoktur. Bu usûlü tatbik eden de ettiren de melundur. Peygamber (sav) şöyle buyuruyor: "Allah helâl kılıcı -muvakkat koca- ve kendisi için hülle yapılan -eski koca- kimselere lanet etmiştir" (1).

Peygamber (sav) ile sahabe arasında şöyle bir muhavere cereyan etti:

Peygamber (sav): - Emanet tekeyi size haber vereyim mi?

Sahabeler: -Evet.

Peygamber: -Helâl kılıcı kimsedir. Allah hem helâl kılıcı, hem kendisi için helâl kılınan kimselere lanet etmiştir (2).

İbn Mesud'dan da şöyle rivayet edilmiştir: Peygamber (sav) helâl kılıcı ve kendisi için helâl kılınan kimselere lanet etmiştir. İslâm dini hülle

meselesini lanetlediği halde bazı din düşmanları İslâm'ı lekelemek için ona mal etmek isterler. Yüce dinimize göre bir kimse zevcesini üç talâk ile boşarsa tekrar onunla evlenemez. Ancak boşanan kadın normal olarak başka bir kimse ile evlenir, ikinci kocası da ya vefat eder veya anlaşmazlık neticesinde birbirinden normal usule göre ayrılırlarsa eski kocasıyla anlaşma sağladıkları takdirde birbiriyle yeniden evlenebilirler. Fakat Allah'ın ve Resûlüllah'ın lanetlediği hülle usulünde olduğu gibi pazarlık yoluyla bu işi yapmak caiz değildir. Kurân-ı Kerîm şöyle buyuruyor:

2/230.Yine onu (kadını üçüncü defa) boşarsa, (kadın) onun dışında bir başka kocayla nikahlanmadıkça ona helal olmaz. Eğer (bu koca da) onu boşarsa, onlar (ilk koca ile karısı) Allah'ın sınırlarını ayakta tutacaklarını sanıyorlarsa, tekrar birbirlerine dönmelerinde ikisi için günah yoktur. İşte bunlar, Allah'ın sınırlarıdır; bilen bir topluluk için bunları (böyle) açıklar

1 Müsned Ahmed bin Hanbel

2 İbn Mâce

3 El – Bakara, 230

Halil Gönenç, - Günümüz Meselelerine Fetvalar – s: 132

tarihinde Mucadele tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

mücadele,senin dedigin gibi hülle lanetlenmisse,neden peki kadin baska biriyle tekrar evlenmek zorunda birakiliyor,illaki cinsi münasebetemi girmesi gerekiyor.olamsin kardesim,yine evlensin kocasiyla.

acaba diyorum bu arap sex düskünleri haremlerdeki karilarinin kacmamasi icin böyle bir sert kuralmi getirmisler yoksa,,,,,

Link to post
Sitelerde Paylaş

2/229 Boşama iki defadır. Boşanmış kadınları ya iyilikle barındırmak ya da iyilikle bırakmak gerekir. Onlara vermiş bulunduğunuz şeyleri geri almanız size helal olmaz; eşler ALLAH'ın sınrını gözetememekten korkarlarsa başka. ALLAH'ın sınırlarını gözetememekten korkarsanız, o zaman kadının isteyerek geri verdiği şeylerden dolayı günaha girmezler. Bunlar ALLAH'ın sınırlarıdır; onları çiğnemeyin. ALLAH'ın sınırlarını kimler çiğnerse işte zalimler onlardır.

2/230 Kadını yine (üçüncü kez) boşarsa, kadın başka birisiyle evlenmedikça ona bundan sonra helal olmaz. ALLAH'ın yasasını gözeteceklerine inanırlarsa tekrar birbirlerine dönmelerinde bir sakınca yoktur. Bu ALLAH'ın yasasıdır; onu bilen bir toplum için açıkladık.

Hülle nikahına sebep bu ayetlerdir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Islam tamamen erkekler icin uydurulmus bir dindir. Erkek isterse bir cok kadin ile ayni anda evli kalabilir, bu kadinlardan istedigini uc kere bos ol diyerek bosar. Hosuna giden kadin ile aninda evlenir ve yatak keyfinden sonra hemen bosayabilir. Yani cinsel arzulari tatmin amacli olarak, cok kolay bicimde kadinlar ile beraber olma imkani vardir. artik buna hullemi dersiniz baska seymi dersiniz oda size kalmis birsey.

Ozet: Islam, kisilerin kendilerine ait genelevi acmasina izin veren tek dindir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...