Jump to content

Tanri Yaratilmis Olabilir mi?


Recommended Posts

Tabi burada çelişkiye düşmemek için önce bir tanımlama yapmamız ya da en azından bir çerçeve çizmemiz gerekiyor.

Evreni yaratan bir varlık varsayıyoruz. Bu varlık, varlığını bildiği her şeyin yaratıcısı. Varlığını bildiği her şey ile ilgili her türlü bilgiyi de tüm ayrıntılarıyla biliyor. Ayrıca, sonsuzdan beri varolduğunu anımsıyor. Kendi geleceği de dahil olmak üzere sonsuza kadar olan geleceği de biliyor ve bunun sonsuza kadar uzandığını biliyor. Ek olarak, zaman konusunda bir kısıtlaması olmadığını, sonsuz geçmişten sonsuz geleceğe uzanan tüm anları bir arada yaşadığını da varsayalım.

Böyle bir varlık, sonsuzun bilgisine sahip olduğu halde kendisini yaratan birinin olmadığından emin olamaz. Bilgisi ve kudreti ne kadar engin olursa olsun, kendisinin bu bilgi ile birlikte varlığı hakkında kendisine hiçbir işaret vermeyen başka bir yaratıcı tarafından belirli bir anda yaratılmadığından emin olmasının bir yolu yoktur.

deicide,

'Varlığını bildiği herşeyin yaratıcısı' dediğimizde bu kabulle ilişkili olarak çıkardığın sonuç doğrudur. Ancak tanrı için 'tüm varlık-yokluk ve olası varlık-yokluk kümelerini kapsayan küme' dersek aynı sonuç geçerli olacak mı? Varlığını bildiği derken sanki sınırlı güçte bir tanrıdan bahsediyoruz gibi geldi bana.

tarihinde sonus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 229
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

deicide,

'Varlığını bildiği herşeyin yaratıcısı' dediğimizde bu kabulle ilişkili olarak çıkardığın sonuç doğrudur. Ancak tanrı için 'tüm varlık-yokluk ve olası varlık-yokluk kümelerini kapsayan küme' dersek aynı sonuç geçerli olacak mı? Varlığını bildiği derken sanki sınırlı güçte bir tanrıdan bahsediyoruz gibi geldi bana.

Sonus,

Sorun, bu tanımın yapılabildiği halde, yaratıcının bu tanıma uyup uymadığının tespiti.. İşin kötüsü, bundan kendisi bile emin olamıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dehri,

Tanrı 'tüm olası varlık ve yokluk kümesi'ni biliyorsa, bu kabulden hareketle tanrı açısından deicide'nin bahsettiği 'sanı' durumunun ortadan kalkabileceğini düşünüyorum. Yani bunu tanrının herhangi bir sanıya sahip olmaması durumu gibi düşünebiliriz. Sanıya sahip olmayan, olası tüm şeyleri bilen tanrı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sonus,

Döngüsel mantık kullanıyorsun. Nereden biliyorsun yaratıcının 'tüm olası varlık ve yokluk kümesi'ni bildiğini?! İşin kötüsü, o nasıl biliyor?!

deicide,

Tanrı tanımında 'Mutlak Bilinç' örtük olarak varsayıldığı için o sonucu yazdım. Mutlak Bilinç aynı zamanda içeriğinde sanıları barındırmadığından tanrı üstü tanrı varsa o bilgiyi de içereceğinden tanrının sanması mümkün olmaz. Evet, bu tür kanıtlarda döngüselliğe düşmemek olanaksız gibi. O yüzden bu tartışmalarda mantık yoluyla tanrının var olup olmadığı, ne olup olmadığını anlamaya olanak yok.

Böyle bir varlık, sonsuzun bilgisine sahip olduğu halde kendisini yaratan birinin olmadığından emin olamaz. Bilgisi ve kudreti ne kadar engin olursa olsun, kendisinin bu bilgi ile birlikte varlığı hakkında kendisine hiçbir işaret vermeyen başka bir yaratıcı tarafından belirli bir anda yaratılmadığından emin olmasının bir yolu yoktur.

Burada sanki ezeli olarak tanrının ezeli olan başka bir tanrı yaratmasından bahsediyorsun. Sonsuzun bilgisine (ezeli ve ebedi bilgiye) sahip olduğuna göre, kendini yarattığı savlanan tanrıyla aynı bilgiye sahip olmayacak mı? İncelediğimiz tanrı sonsuz, onu yarattığını öne sürdüğümüz tanrı da doğal olarak sonsuz bilgiye sahip. O zaman bu tanrılar arasındaki farkındalık seviyesi bilgi değil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Burada sanki ezeli olarak tanrının ezeli olan başka bir tanrı yaratmasından bahsediyorsun. Sonsuzun bilgisine (ezeli ve ebedi bilgiye) sahip olduğuna göre, kendini yarattığı savlanan tanrıyla aynı bilgiye sahip olmayacak mı? İncelediğimiz tanrı sonsuz, onu yarattığını öne sürdüğümüz tanrı da doğal olarak sonsuz bilgiye sahip. O zaman bu tanrılar arasındaki farkındalık seviyesi bilgi değil mi?

Burada, yaratılan yaratıcı sonsuz bilgiye sahip.. Onun yaratıcısı ise, onun bilgilerine ve ve onun bilmediği sonsuz bilgiye daha sahip. Aynı bilgiye değil..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Burada, yaratılan yaratıcı sonsuz bilgiye sahip.. Onun yaratıcısı ise, onun bilgilerine ve ve onun bilmediği sonsuz bilgiye daha sahip. Aynı bilgiye değil..

Bu nasıl oluyor ?

Birisi sonsuz

Biri daha sonsuz

tarihinde mumin tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu meta-zaman, tek bir anında, zamanın tüm anlarını kapsıyor. Tıpkı y doğrusunun sıfır noktasında x doğrusunu keserken x doğrusunun tüm noktalarının izdüşümünü tam kestiği noktada karşılaması gibi.

Peki x ekseni mi meta-zaman y ekseni mi?

Meta-zaman zaman ayrımı neye göre?

İkisininde bütün zaman koordinatları ötekinde sadece tek bir noktaya izdüşüyor

biri diğerine göre ayrıcalıklı değil ki

tarihinde ForuMeydan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Evet, bu tür kanıtlarda döngüselliğe düşmemek olanaksız gibi. O yüzden bu tartışmalarda mantık yoluyla tanrının var olup olmadığı, ne olup olmadığını anlamaya olanak yok.

zaten anladıgım kadarıyla deicide da meta-tanrı tanrı ayrımının mantıksal olarak anlamsız olduguna değinmek istemiş

Mesela

"Herşeyin bir nedeni varsa tanrıda bir şey ise tanrınında olmalı" derken nedeni olan bir tanrıyı kabul etmeye götürmez bizi "herşeyin bir nedeni vardır" önermesinin zorunlu olmadıgına götürür

Link to post
Sitelerde Paylaş

Belki müslümanların inandıgı "bizi sınav yapıyor" dedikleri Allah'da Başka bir yaratıcının sınavına tabidir ve sınavda olduğunu bilmiyordur. üst-tanrılar öyle istemiştir. Ast-tanrılar arasında yapılan ve "en iyi evreni hangisi yaratıyor hangisi en ilginç fikirler hangisinden çıkacak bakalım" diye tanrıları test eden üst-tanrılar olabilir Bunlarında üstünde en-üst-tanrı

En-üst tanrı ne demek saçma aslında zincirin nerede duracağına nasıl karar verilir. "Ben bunu sevdim burda duralım çok şeker şey" diyemeyiz ya ama neyse tabi aslında gerçek tanrı en-üst olan

Diğerleri kendini tanrı sanıyor

A, Byi yaratıyor ve onun sonsuz bilgiye sahip oldugunu sanmasını sağlıyor

Aynen özgür irade sahibi oldugumuzu sanmamızı sağlaması gibi diyebiliriz

Oysaki mümkün değil

tarihinde ForuMeydan tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Sevgili Deicide, Ahh! Sevgili Deicide

Dikkat: ikisinin tonlamaları da farklı. İlki Hoş geldin tonunda, ikincisi babacan bir tonda okunacak.

Yürürlükteki tartışmaları bir yazı altında derleyip topladığın için, evet bu büyük hizmet için sana teşekkürler sevgili Deicide ve hoş geldin.

Ancak yaptığın mantık hataları için, mantık denileni kâfi ve senden beklenen nispette bir maharetle kullanmadığın için Ahh! Sevgili Deicide. Ahhhh!

Dünyada yaşayan insan sayısı kadar tanrı tasavvuru var.

Belki insanın tanrısı, insan ölünce insanla birlikte ölüyor.

Belki de ölüyor ne insan, ne “tanrılar!”

İki önerme:

p: Tanrı alim-i mutlaktır.

q: Tanrı ezeli ve ebedidir.

Alim-i mutlak: mümkün olan her şeyin (evren) ve mutlak olanın (kendisi) bilgisine sahip olan.

Ezel: öncesiz, zamanın da evvelinde.

Ebed: sonrasız, zamanın da ahirinde.

Bakalım bakalım

sevgili Deicide ne demiş:

Evreni yaratan bir varlık varsayıyoruz. Bu varlık, varlığını bildiği her şeyin yaratıcısı. Varlığını bildiği her şey ile ilgili her türlü bilgiyi de tüm ayrıntılarıyla biliyor. Ayrıca, sonsuzdan beri varolduğunu anımsıyor. Kendi geleceği de dahil olmak üzere sonsuza kadar olan geleceği de biliyor ve bunun sonsuza kadar uzandığını biliyor. Ek olarak, zaman konusunda bir kısıtlaması olmadığını, sonsuz geçmişten sonsuz geleceğe uzanan tüm anları bir arada yaşadığını da varsayalım.

Yukarıda yazılanlarda, tanrının zaman içre olduğu yanılgısı göz kırpıyor.

Ancak yine de yazılanlara itiraz etmek mümkün değil.

Varsayımlar yerli yerinde.

Ancak ne oluyorsa bundan sonra oluyor.

Bakalım bakalım:

Böyle bir varlık, sonsuzun bilgisine sahip olduğu halde kendisini yaratan birinin olmadığından emin olamaz. Bilgisi ve kudreti ne kadar engin olursa olsun, kendisinin bu bilgi ile birlikte varlığı hakkında kendisine hiçbir işaret vermeyen başka bir yaratıcı tarafından belirli bir anda yaratılmadığından emin olmasının bir yolu yoktur.

Şimdi Tanrı için “kendisini yaratan birinin olmadığından emin olamaz” kaydı düşülmüş.

Neden emin olamaz?

İşte sorunlar burada başlıyor.

Bu alim-i mutlaklığa ters.

Açalım:

Mutlak ne demek? Itlak olunan.

Itlak ne demek? Her türlü kayıttan kurtulmuş/azade olma durumu!!!

Demek ki sonsuzun bilgisine sahip bir varlığın yaratcısını bilmemesi mümkün değil.

Çünkü bu herşeyden evvel kendi bilmek ile alakalı bir mesele.

Neyse Buna ileride ayrıntılı olarak değineceğim.

Bakalım Deicide bu görüşünü nasıl temellendiriyor.

Deicide iki yolla, tanrının “kendisini yaratan tanrıdan” gafil olabilmesinin mümkün olduğunu tanıtlıyor.

Bir:

... yaratıcının belirli bir anda ezeliyet yanılgısı ile birlikte yaratılmış olmasının mantıksal olarak mümkün olması. Bu durumda, yaratıcı, ezeli bilgiye gerçek anlamda sahip değil, sadece onu bildiği yanılgısı içinde ve bunun bir yanılgı olduğunu anlamasının bir yolu yok. Çünkü onu yaratmış olan ondan daha kudretli meta-yaratıcı, ona böyle bir yanılgıyı verme kudretine sahip. ...

Bu pasajda “ustaca” bir manevrayla tanrının alim-i mutlaklığı yerini ezeliyet yanılgısına bıraktı.

Tanrının hem alim-i mutlak hem de ezeliyet yanılgısı içinde olduğu varsayıldı.

İşte bu öncüllere (p ve q önermelerine) sadık kalmamanın ve çıkarımlara mantıki bir akıl yürtümeyle varılmadığının kanıtı.

Pseudo aksiyomlar bunlar. Analitik olmayan bir önerme aksiyom olur mu hiç sevgili Deicide!

Bu yanıtım kâfi gelmedi mi. Peki...

Daha çok açık var. Onları da gösterelim.

Şimdi ki

Bu forumda da pek çok defa rastladım.

Kelam alimlerine mahsus kılınan teselsül delilini ilk ortaya atan, bildiğimiz tarihte, Aristo'dur. Kaynak ise “Organon”.

Bir küme içindeki belli sayıdaki öge (ögeler olgulardır), sonsuz bir ilişkiye tabi tutulduklarında veya mahkum edildiklerinde, birbirlerinin nedenleri ve sonuçları olurlar.

Akıl yürütmeyi yarıda kesmediğinizde, bu tür bir küme içindeki herhangi bir simgenin/ögenin/olgunun kendisinin hem “nedeni” hem de “sonucu” olduğu ortaya çıkar.

Görüngüler kümesindeki bir ögenin kendisinin hem nedeni hem sonucu olması absurd bir totoloji doğurur. Mantıki değil.

Totoloji, kendinden başka hiçbirşeyi açıklamayan önermedir.

Bu tür önermelerin bütün göndermeleri kendinedir.

Dışarıya bir gönderimleri yoktur.

Aristo bu nedenle “nedensiz bir ilk neden” tasarlamış, “bu sistemin kendi kendine varolduğunu düşünmek saçmalık” demiş ve başka da bir şey demeye lüzûm görmemiştir.

Ehli olana bu kadarı yeter!

Sevgili Deicide, teselsülün imkansızlığı ilkesinin geçerliğini, “nedeni olmayan neden”in bir nedeni olabileceğini göstermek suretiyle ortadan kaldırmak istiyor.

Bunu da ikinci delilinde izhar ediyor.

İki:

... yaratıcının bütün anlarının bilgisine sahip olduğu ezeli zamana dik doğrultuda bir meta-zamanın mantıksal olarak mümkün olduğunu göstermek. Bizim bildiğimiz anlamda zaman, önceden sonraya doğru uzanan tek boyutlu bir uzanım. Tıpkı çoklu uzay boyutları gibi, ikinci bir zaman doğrultusunun varlığını öne sürmek, mantıksal açıdan olanaklı. Bu meta-zaman, tek bir anında, zamanın tüm anlarını kapsıyor. Tıpkı y doğrusunun sıfır noktasında x doğrusunu keserken x doğrusunun tüm noktalarının izdüşümünü tam kestiği noktada karşılaması gibi.

hımmm! Nefis bir çaba.

Kızgın kumlardan serin sulara

Deniliyor ve varsayılıyor ki ey millet:

Tanrının zamanı var, akar bir ırmak gibi kendi rejiminde ve mecrasında dümdüzzz.

Ve keser o nehri dimdik, belki başka bir nehir gündüzzz.

Sonra şüphe bir kunduz gibi kemirir içini tanrının gırç gırç,

Lakin farkında olmazzz nehir akar akar...üstünde tozzz, yıldızzz!

Sevgili Deicide'ın göremediği ve anlayamadığı şey şu:

“y” denilen eksen “x” denilen ekseni “a” denilen bir noktada kestiğinde, “y” ekseni “x” ekseni üzerindeki bütün noktaların izdüşümlerini “a” noktasında nasıl karşılıyorsa; “y” eksenindeki bütün noktaların izdüşümleri de “a” noktasında “x” ekseni tarafından karşılanır.

Yani “y” ekseni “x” eksenini kestiği kadar “x” ekseni de “y” eksenini kesiyordur gerçekte.

Waww! Ne cümle.

Öklid uzayında birbiri ile dik şekilde kesişebilen en fazla üç doğru çizersin, ezcümle.

Bak! Üç boyuta dik, dördüncü bir boyut olan zaman gösterilemez bile.

Haydi sana öklid uzayının dışında düşünme olanağı vereyim.

O vakit de matematiksel olarak mümkün olabilen 11 boyutun ötesine gidemezsin.

Yani senin Meta-tanrı adedin 11'i geçemez.

Bak!teselsülü yıkma gayretin geldi bir duvara çarptı.

Çaban “kendiliğinden” “nedeni kendinde şey”le battı.

Ayrıca “y” ekseninin “x” eksenini kestiği nokta aynı zamanda “x” eksenine ait olduğu için; “x” eksenindeki zamanı yaşayan bir tanrı (bunlar absurd şeyler ama senin kavramlarınla düşünüyorum sevgili Deicide. Gör bunu gör lütfen) o kesişim noktasını bilirse, diğer meta-tanrıyı da bilir ve ezeliyet ebediyet yanılgısı kalmaz.

Zaten kesişim kümesi olmayan kümeler birbirlerini bilemezler. Çünkü iletişimsizlik sorunundan muzdariptirler.

Ve yine ayrıca, Ezel ve Ebed boyutsuzdur. Orada biri diğerini dik kesecek bir başka boyut bulabileceğini nerden biliyorsun.

Sen, tanrıyı, gizlice tanımını değiştirerek, nedeni başkasında olan şeyler yani görüngüler kümesine çekiyor ve orada çürütmeye çalışıyorsun sevgili Deicide.

Şimdi Deicide'dan yapacağım son bir alıntı üzerinden dediklerimi toparlayayım.

Bu durumda, yaratıcının kendi zamanı ezelden ebede kadar sonsuz olduğu halde, meta-zaman sözkonusu olduğunda varlığı tek bir an (ya da meta-yaratıcı ne kadar takdir ettiyse o kadar) olabilir. O zaman kendi zamanıyla ilgili bilginin tümüne gerçek anlamıyla sahip olduğu halde, meta-zamanın tek bir anı dışında hiçbir bilgisine sahip olmayacak, onun da farkında olmadığı için eksikliğini hissetmeyecektir.

Böyle bir yaratıcı, kendisini kadir-i mutlak ve alim-i mutlak sanabilir. ...

sonsuz nedir? İlelebed akan bir nehir?

Hayır hayır bir nehrin ilelebed akması mümkün değildir.

Nehir ileriye doğru aktıkça sonluluğunu da beraberinde taşır.

Yani nehir aktıkça sonsuzluğa yaklaşmaz. Bunu savlamak büyük bir hatadır.

Tıpkı sayıların büyüdükçe veya küçüldükçe sonsuza yaklaştığını savlamak gibi. Bakmayın siz sayı doğrusundaki sonsuz işaretinin yerine. sonsuz tüm sayı doğrusu boyunca her yerdedir.

Sayı büyükçe ve adı kondukça ondan bir sonraki sayının adı hazırdır bile. Böyle adım adım sonsuza varılmaz.

Sonsuzluk akışın olmadığı bir yerde varolabilir.

Akış değişim demektir. Değişen şey sonsuz olmaz.

Pirim Heraklit hey! Sen nerdesin insanlar nerde! (pantha rai)

Ezel ve ebed de böyledir.

Zaman nehirse ezel ve ebed hep nehirle birlikte ama onun dışındadır.

Ezeli ve Ebedi olanın tanrının bir zamanı yok ki bir başka meta tanrının zamanı tarafından dik kesilsin.

Yineleyeyim, ezel ve ebed zaman dışıdır. Yani ezel ve ebed meta-zamandır :)

Ayrıca son alıntıdaki son cümledeki "sanı" kelimesini de Deicide'ın takdirine bırakıyorum.

Alim-i mutlak tanrı ve sanı! İlginç olmuş.

tarihinde Fuzûlî tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Fuzûlî,

Deicide'in mantık hatalarını doğru göstermişsin ancak matematikte sonsuz boyuta kadar çıkılabilir ve öyle bir dünyada neler olacağının simülasyonu yapılabilir.

Not: "Tanrı alim-i mutlaktır, o hâlde kendi yaratıcısınının olmadığını da bilir"in döngüsel mantık olduğunu iddia eden varsa bize ufak bir çıkarsamayla totolojiyi göstersin de görelim.

tarihinde Trajito tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ezel ve ebed de böyledir.

Zaman nehirse ezel ve ebed hep nehirle birlikte ama onun dışındadır.

..........................................

ezel ve ebed de böyledir

zaman nehirse ezel ve ebed hep nehirler birlikte ve onun içindedir, diyorsam olmadıgını neye göre savlarsınız?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Fuzûlî,

Deicide'in mantık hatalarını doğru göstermişsin ancak matematikte sonsuz boyuta kadar çıkılabilir ve öyle bir dünyada neler olacağının simülasyonu yapılabilir.

Not: "Tanrı alim-i mutlaktır, o hâlde kendi yaratıcısınının olmadığını da bilir"in döngüsel mantık olduğunu iddia eden varsa bize ufak bir çıkarsamayla totolojiyi göstersin de görelim.

siz değil miydiniz, kendisinin( bilgisinin) ezeli oldugunu zaman sorunsalını aşarak tanrı bilebilir , dehanın savladıgı tanrı kendisinin ezeli oldugunu bilemez, çünkü sonsuza kadar bilgiside sonsuz olacak bilmediği dönemle çelişik olmaması için,yani bilmediği bir dönem olmaması için tanrının bilgisininde ezeli oldugunu ve kendi varlıgının bilinmesi (ezeliyeti) mümkün olmayacagını söyledi.şimdi sen diyorsun ki başka yaratıcısının olmadıgını bilemez,

şöyle düşünelim; ezeli ve ebedi bilgisi olan,alimi mutlak tanrının bir üst tanrı tarafından yaratılması için bir üst mantığın olması gerekir, yani ezeli ve ebedi mutlak tanrı yaratabilen bir mantık olması lazım o halde bizim tanrı modelini aşabilmesi için ezeli ebedi ve alimi mutlak terminolojisinin üstünde bir kimlik ve özellikleri olması gerekir, bu döngüsel mantık olarak kabul etmememiz için öncelikle ezeli ve ebedi zaman sorunsalını aşmıs daha büyük bir mantık üretebilen bir tanrının özelliklerini yazmanız gerekir,yaratıldıgını kabul edilmesi için.

insanı tanrı yaratmıstır, çünkü insan ezeli ve ebedi değildir,

tanrıyı bir başka tanrı yaratmıstır, çünkü.....

?

Link to post
Sitelerde Paylaş

şöyle somutlaştırabilirim ;

evrimin çalışma prensipleri(yasaları) mutasyon ve dogal seleksiyon

tanrının alimi mutlak olma prensipleri , ezeli ve ebedi olması...

evrim yoktur çünkü....?

tanrı yaratılmıştır çünkü.... ?

boşlukların doldurulması gerekir !

Link to post
Sitelerde Paylaş
şöyle somutlaştırabilirim ;

evrimin çalışma prensipleri(yasaları) mutasyon ve dogal seleksiyon

tanrının alimi mutlak olma prensipleri , ezeli ve ebedi olması...

evrim yoktur çünkü....?

tanrı yaratılmıştır çünkü.... ?

boşlukların doldurulması gerekir !

evrim yoktur çünkü; evrimi kanıtlayan hiçbir fiziki ispat ve kanıt yoktur ve bulunmamıştır. Evrimci bilim adamları (?) insan kafatasına goril çenesi ekleyerek yamayarak monte ederek değişik bir ırk varolduğunu iddaa etmişler, fakat yapılan incelemelerde bunun komık bır duzmece olduğu yıne bilim adamları tarafından kanıtlanmıştır.500 milyon yıl önce yaşamış bir deniz canlısının tüm iskelet sistemi şuan yaşayan torununun iskelet sistemi ile aynıdır. evrimciler iddaa ettikleri ARA GEÇİŞ FORMLARINI ( mesela yarı maymun yarı ınsan yada yarı balık yarı kurbaga)

hiçbir zaman ispatlayamamışlardır.AMA TABİAT AKSİNİ 500 MİLYON YILLIK BİR BALIK FOSİLİ İLE İSPATLADI.

tanrı yaratılmıştır çünkü; sen öyle olmasını istiyosun.ben sana sormalıyım o zaman tanrıyı yaratan o üstün ve bilmediğimiz gücü kim yarattı o zaman. madem hersey bir zincir madem herseyın yaratıcısı var ki sana göre yaratıcının bıle yaratıcıyı yaratanın ; üstü kim yanı en buyuk kım. BENCE BUNLARI SİZİN HAYAL GÜCÜNÜZ YARATIYOR.

düşününkü bir şirketin bile sahibi 2 ortak olsa o şirkette yönetim ne kadar düzenli olursa olsun bir dengesizlik bir başıbozukluk ve karmaşa olmazmı? 50 milyar yaşında olduğu iddaa edilen içinde bulunduğumuz düzen neden aynı seviye, ölçülü ve dengeli bir şekilde enufak karmaşadan uzak ve ahenk ile işliyo.

'ALEMLERİN RABBİ OLAN ALLAH A HAMD OLSUN! '

Link to post
Sitelerde Paylaş

Edit:

O vakit de matematiksel olarak mümkün olabilen 11 boyutun ötesine gidemezsin.

Yani senin Meta-tanrı adedin 11'i geçemez.

Şahsıma ait bu cümle vahim bir hataya göz kırpıyor, bu haliyle sahiplenmiyorum.

O yazıyı gözler yorgunluktan kapanmak üzereyken yazdığım için yukarıdaki hata yapılmıştır.

Kastedilmek istenen meta-tanrıların ne tür bir uzay içine yerleştirileceği sorunudur.

Ve ileride açıklanan ezel ve ebed'in boyutsuzluğu vurgusudur.

Kaç tanrı ve meta tanrı var olursa olsun, yani bu silsileyi ister 3, ister 11, ister 26 ile sınırlayın, ister sonsuza kadar devam ettirin, bu sistem içinde kimin tanrı kimin meta tanrı olduğu bilinemez.

Yani bir tanrıyı yaratmış olan bir meta tanrı, kendisinin meta tanrı olduğunu savlasa bile diğer tanrı da aynı bilgiye sahip olduğu için kendisini diğerinin yaratıcısı meta tanrı olarak görür. İkisinin de bilgisi izafi olur.

Umarım buradaki çarpıklık yeterince anlaşılmıştır.

Sevgilerimle.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...