Jump to content

Dünya Çarşısındaki Mallar


Recommended Posts

O bebeğin ve o tecavüz eden adamın bütün zerreleri, ruhu ve kalbi ve hayatı Allah'ın elindedir. Onları görüyor ve biliyor. Fakat, bu dünyada kötülüklerin neticesinde çok büyük hayırlar ve gayeler olduğu için, Cenab-ı Hak kötülüklere müsade ediyor.

İlim,

Allah çok büyük hayırlar ve gayeleri kötülüklere müsade etmeden gerçekleştiremez miydi? Gerçekleştirebilirdiyse, neden kötülüklere müsade yolunu seçiyor? Gerçekleştiremiyorsa, nasıl Kadir-i Mutlak?

Link to post
Sitelerde Paylaş
İlim,

Allah çok büyük hayırlar ve gayeleri kötülüklere müsade etmeden gerçekleştiremez miydi? Gerçekleştirebilirdiyse, neden kötülüklere müsade yolunu seçiyor? Gerçekleştiremiyorsa, nasıl Kadir-i Mutlak?

Şerri yaratmak şer değil, şerri işlemek şerdir. Çünkü, yaratmak bütün neticelere bakar. Mesela, ateşin yaratılmasında çok büyük hayırlar vardır. Fakat, bazı insanlar kendi kötü iradeleriyle yemeği pişiren ateşe elini soksa, "ateşin yaratılması şerdir" diye hükmedemez. Çünkü, o ateş sadece onu yakmak için yaratılmamış. O kendi iradesiyle ateşe elini soktu ve o hizmetçisini kendine şer ve düşman etti.

Aynen öyle de, şeytanların ve şerlerin yaratılması şer değil, çok büyük hayırlar içindir. Mesela, şer olan şeytan yaratılmasaydı, nefis ve şeytan ile mücadele kalkardı. İnsanın mertebesi melekler gibi sabit kalırdı. Nefsinin ve şeytanın isteklerini ve kötülükleri ve günahları terkederek ve sabrederek ALLAHA itaat eden biri ile, nefis ve hevasına uyup, şeytanın arkasından gidip, Allah'a isyan eden kimse Cennette aynı derecede olması elbette adaletsizlik ve hikmetsizlik olurdu. Allah hikmet ve adalet ve rahmet sahibidir. Elbette Allah istediği her şeyi yapar. Fakat, hikmeti ve adaleti ve rahmeti bu dünya hayatının iktiza ediyor..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet İlim buyur cevap bekliyorum.. Haydi...

İlim sana daha önce bu soruları sordum fakat cevap vermedin. Tekrar soruyorum...

1- Saidi Nursiyi ölümüne savunurum diyor musun ?..

2-Risaliye Nur olmadan Kuran anlaşılabili mi? Risaliye olmadan Kuran eksik mi kalır? Onu okumadan Kuran anlaşılmaz mı?

3-Deli Said bütün eksikliklerden arınmış , yüce, ulu bir kişi midir. Elinde avucunda ne varsa onun için harcar mısın?

4- Kadın ve kızın olduğu ortamlara girer misin? Onları arana alır mısın?

5-Said-i Nursi'nin tanrısal kişiliği konusunda tüm kuşkulardan, kaygılardan uzak mısın? Onunla Allah arasında peygamberler gibi özel bir bağ olduğuna inanıyor musun?

6-"Risale-i Nur" islamın özü müdür? O, bunu tanrının buyruğuyla yazmış, açıklamıştır., bu konu tartışılmaz, geciktirilmez midir?

7- Amacın yeni nurcular kazandırmak mı?

8-Her yerde Risali okunmalı okunurken gizlice içinden deli Saitin ismi zikredilmeli midir?

9- Müslüman da olsa Nurculuğa karşı çıkanlar nedir? Dinsizmi? Nur u reddedenler şeriatten ayrılmış mıdır? Gerçek İslam Nurculuk mudur?

10- Bütün devlet kurumları şeriat buyruklarına, yani Risale-i Nur bildirilerine dayanmalı mıdır?

Bu sorulara sadece evet ve hayır diye cevap ver lütfen..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Tamam, şerri yaratmak şer olmasın, şerri işlemek şer olsun. (Bunu sorgulamıyorum şimdilik) Fakat soru açısından bir şey değişmiyor; şer yaratılmasa idi, şer işlenemezdi. (Külli irade, cüzi iradeyi kapsar.) Peki Allah şerri yaratmadan da hayırlar ve gayeleri gerçekleştiremez miydi?

tarihinde Rexino tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
İlim işte olay öyle sandığın gibi değil.. Günümüzde yediğin meyveler, sebzeler bundan 4-5 bin sene öncesine kadar senin yediğin gibi değillerdi. Hepsi doğada ıslah edilmemiş olarak bulunuyordu.. İnsanoğlunun ıslahı sonucunda işte o marketlerde gördüğün meyve sebzeler ortaya çıkmıştır...

DÜNYADA meyveler ve sebzeler üç şekilde insan gıdası oldu; yabani türler doğadan toplanarak, doğa ve insanın yavaşça ıslah ettiği yerli türler kültüre alınarak ve neolitik çağdan günümüze kadar birbirini izleyen sömürge ve göçlerle taşınan türler geliştirilerek. 1600 yılına kadar Asya, Avrupa, Afrika ne patates biliyordu, ne mısır ne de domates.. Zira bunlar sadece Amerika kıtasında yetişiyordu..

Bir başka konu. Bütün meyve ve sebzeler yenmez.. Şimdi sana örnekler vereceğim ve sende hemen gidip bunları bulup yiyeceksin.. Tamam mı... Dünya çarşısına çık ve Amanita phalloides (Köygöçüren) mantarından bul ve afiyetle ye... Ya da Gyromıtra esculanta, (Beyin mantarı) yiyiver... Aynı şekilde zakkum yapraklarını kaynat ve içiver... Çöyle birde deve dikenini al ve ye...

Doğru diyorsun da..

O zaman bu insanoğlu için de geçerli olmalı, di mi ama.. Günümüzde, bauhaus tarzı modern mekanlardan oluşan evine geldiğinde yorgunluk üzerine konyağından yudumlarken, bir yandan klasik müzik dinleyen,

bir filozofun sözleri aklına gelip evrenin sonsuzluğunu düşünmeye başlayan insan tipi, doğada kendi kendine yada Tabrı'nın yaratmasıyla mı oluşmuş... tufan vs gibi bir islah, seçilim olmamış mı... :) (yarı ciddiyim) :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tamam, şerri yaratmak şer olmasın, şerri işlemek şer olsun. (Bunu sorgulamıyorum şimdilik) Fakat soru açısından bir şey değişmiyor; şer yaratılmasa idi, şer işlenemezdi. (Külli irade, cüzi iradeyi kapsar.) Peki Allah şerri yaratmadan da hayırlar ve gayeleri gerçekleştiremez miydi?

Önce şurayı tekrar oku:

Evet, Allah ilim ve adalet ve hikmet sahibidir. Ancak kötülükleri yaratmakla bu gayelerin olacağını biliyor ve kötülükleri yaratıyor. Kötülükler olmasa, mesela Hz Eyyübün o sabrı ve fazileti olmayacaktı. Burada önemli olan kötülüğü yaratmanın şer değil, büyük bir hayır olduğudur. Madem şerri yaratmak hayırdır. Yaratılmaması bir çok hayrın olmaması demektir. Hakim-i Mutlak ve Adil-i Mutlak ve Rahim-i Mutlak Allah şerri yaratır ve yaratıyor.

Nefsinin ve şeytanın isteklerini ve kötülükleri ve günahları terkederek ve sabrederek ALLAHA itaat eden biri ile, nefis ve hevasına uyup, şeytanın arkasından gidip, Allah'a isyan eden kimse Cennette aynı derecede olması elbette adaletsizlik ve hikmetsizlik olurdu. Allah hikmet ve adalet ve rahmet sahibidir. Elbette Allah istediği her şeyi yapar. Fakat, hikmeti ve adaleti ve rahmeti bu dünya hayatını iktiza ediyor..

Evet sonuç şu çıkıyor: Allah isterse kötülükleri yaratmayabilirdi ve hepimiz Cennette kalabilirdik. Fakat, Allah hakim ve rahim ve adil olduğundan, bu dünya hayatını yaratmış. Hikmeti ve adaleti yaratmayı iktiza ediyor. Düşünebiliyor musunuz, eğer dünya olmasaydı ve herkes Cennette olsa idi ve kötülüklerle ve şeytan ile mücahede ve mücadele olmasaydı, Hz Muhammed aleyhissalatü vesselam gibi bir insanın hayatı olmayacaktı. Bu da çok büyük bir hikmetsizlik ve adaletsizlik olurdu.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Önce şurayı tekrar oku:

Evet, Allah ilim ve adalet ve hikmet sahibidir. Ancak kötülükleri yaratmakla bu gayelerin olacağını biliyor ve kötülükleri yaratıyor. Kötülükler olmasa, mesela Hz Eyyübün o sabrı ve fazileti olmayacaktı. Burada önemli olan kötülüğü yaratmanın şer değil, büyük bir hayır olduğudur. Madem şerri yaratmak hayırdır. Yaratılmaması bir çok hayrın olmaması demektir. Hakim-i Mutlak ve Adil-i Mutlak ve Rahim-i Mutlak Allah şerri yaratır ve yaratıyor.

Evet sonuç şu çıkıyor: Allah isterse kötülükleri yaratmayabilirdi ve hepimiz Cennette kalabilirdik. Fakat, Allah hakim ve rahim ve adil olduğundan, bu dünya hayatını yaratmış. Hikmeti ve adaleti yaratmayı iktiza ediyor. Düşünebiliyor musunuz, eğer dünya olmasaydı ve herkes Cennette olsa idi ve kötülüklerle ve şeytan ile mücahede ve mücadele olmasaydı, Hz Muhammed aleyhissalatü vesselam gibi bir insanın hayatı olmayacaktı. Bu da çok büyük bir hikmetsizlik ve adaletsizlik olurdu.

Yahu ilim, otomatiğe bağlanmış gibi aynı şeyleri sayıklama... Kötülükler olmadan da, Hz.Eyyübün o sabrı ve faziletini olduramaz mıydı? Şerri yaratmak hayırdır ve şer işleniyor. (Bak bunu sorgulamıyorum.) Allahın şerri yaratmaması, şerrin işlenmeyeceği anlamına gelir. Şimdi diyorum ki, tamam şerri yaratmak hayırdır, fakat Allah hayır olan şerri yaratmadan da, aynı hikmetlerin ve gayelerin ve hayırların (:-)) varedemez miydi?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cevap çok açık: Ancak ve ancak kötülüklerin var edilmesiyle büyük hayırların ortaya çıktığı için, Allah'ın adaleti ve hikmeti ve rahmeti kötülüklerin yaratılmasını iktiza ediyor.

Evet, kötülükler yaratılmasaydı bu hayırlar ve gayler olmazdı....

Link to post
Sitelerde Paylaş

İlim kötülük nedir? Mesela depremler kötülük müdür değil midir? Depremlerin olması ne gibi hayır getirir insanlığa?

Ya da diş ağrısı veya göz bozukluklarının bizlere getirdiği hayırlar nelerdir?

Evet İlim buyur cevap bekliyorum.. Haydi...

İlim sana daha önce bu soruları sordum fakat cevap vermedin. Tekrar soruyorum...

1- Saidi Nursiyi ölümüne savunurum diyor musun ?..

2-Risaliye Nur olmadan Kuran anlaşılabili mi? Risaliye olmadan Kuran eksik mi kalır? Onu okumadan Kuran anlaşılmaz mı?

3-Deli Said bütün eksikliklerden arınmış , yüce, ulu bir kişi midir. Elinde avucunda ne varsa onun için harcar mısın?

4- Kadın ve kızın olduğu ortamlara girer misin? Onları arana alır mısın?

5-Said-i Nursi'nin tanrısal kişiliği konusunda tüm kuşkulardan, kaygılardan uzak mısın? Onunla Allah arasında peygamberler gibi özel bir bağ olduğuna inanıyor musun?

6-"Risale-i Nur" islamın özü müdür? O, bunu tanrının buyruğuyla yazmış, açıklamıştır., bu konu tartışılmaz, geciktirilmez midir?

7- Amacın yeni nurcular kazandırmak mı?

8-Her yerde Risali okunmalı okunurken gizlice içinden deli Saitin ismi zikredilmeli midir?

9- Müslüman da olsa Nurculuğa karşı çıkanlar nedir? Dinsizmi? Nur u reddedenler şeriatten ayrılmış mıdır? Gerçek İslam Nurculuk mudur?

10- Bütün devlet kurumları şeriat buyruklarına, yani Risale-i Nur bildirilerine dayanmalı mıdır?

Bu sorulara sadece evet ve hayır diye cevap ver lütfen..

Link to post
Sitelerde Paylaş

ilim,

Ancak ve ancak kötülüklerin var edilmesi ile büyük hayırların ortaya çıktığı yönündeki kabulün Allahın Kadir-i Mutlaklığını sınırlıyor. Çünkü Allahın hayırları ancak ve ancak kötülükleri var etmesi ile ortaya çıkarabileceğini kabul ediyorsun. Ne demek yani, Allah kötülükleri yaratmadan da hayırları ortaya çıkaramaz mıydı?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Söylediklerim çok açık. Kadir-i mutlak, mutlak olan kudreti ile hikmet ve adalet ne ise onu yaratır. Kötülükler olmasa idi, bir çok hayır yok olurdu. Mesela, Hz Muhammed'in hayatı olmazdı. Öyle ise, kadir-i mutlak kötülükleri yaratıyor.

Şu soruyu aklen ve mantıken şöyle düşünebiliriz: Eğer şeytan ve kötülükler olmasaydı, Hz Eyyüb aleyhisselam seninle birlikte olurdu. Öyle ise Hz Eyyübün o fazileti nasıl olacaktı? Elbette bu sorunun cevabı şöyledir:"dünya hayatı yaratılacak ve Hz Eyyüb o hayatı yaşayacak"

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yahu ilim, otomatiğe bağlanmış gibi aynı şeyleri sayıklama... Kötülükler olmadan da, Hz.Eyyübün o sabrı ve faziletini olduramaz mıydı? Şerri yaratmak hayırdır ve şer işleniyor. (Bak bunu sorgulamıyorum.) Allahın şerri yaratmaması, şerrin işlenmeyeceği anlamına gelir. Şimdi diyorum ki, tamam şerri yaratmak hayırdır, fakat Allah hayır olan şerri yaratmadan da, aynı hikmetlerin ve gayelerin ve hayırların (:-)) varedemez miydi?

Bu arkadaşa benzer soruları daha öncede sorduk.

Kırık plak gibi takılmış, gibi aynı şeyleri söylüyor

tarihinde DeHRi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu ilim çok komik adam ya:)

Devamlı bi markete giriyor, paketlenmiş sebzeler falan görüyor:)

İlim sizin kaderiniz bu. Bu düştüğünüz konumu yaşamak zorundasınız. Bunda eğitimsiz aileniz, şizofren çevreniz, sizi yöneten akıllı üstleriniz rol oynamakta..

Sen devam et bakalım bakkalara, marketlere girmeye.. dolaş öyle canım..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu ilim çok komik adam ya:)

Devamlı bi markete giriyor, paketlenmiş sebzeler falan görüyor:)

.

Sen görmüyor musun yoksa..Mesela, geçenlerde mandalina gördüm. Hem paketlenmiş, hem dilimlenmiş, hem çok güzel bir tat verilmiş hem çok güzel bir koku sürülmüş hem iştihayı açacak bir şekil verilmiş hem de koskoca ağacın programı ve fihristesi çekirdeğine yerleştirilmiş..Körlük zor...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mesela bu soruları görüyorsun. İntizam ve düzen içinde ama görmezlikten geliyorsun..

Evet İlim buyur cevap bekliyorum.. Haydi...

İlim sana daha önce bu soruları sordum fakat cevap vermedin. Tekrar soruyorum...

1- Saidi Nursiyi ölümüne savunurum diyor musun ?..

2-Risaliye Nur olmadan Kuran anlaşılabili mi? Risaliye olmadan Kuran eksik mi kalır? Onu okumadan Kuran anlaşılmaz mı?

3-Deli Said bütün eksikliklerden arınmış , yüce, ulu bir kişi midir. Elinde avucunda ne varsa onun için harcar mısın?

4- Kadın ve kızın olduğu ortamlara girer misin? Onları arana alır mısın?

5-Said-i Nursi'nin tanrısal kişiliği konusunda tüm kuşkulardan, kaygılardan uzak mısın? Onunla Allah arasında peygamberler gibi özel bir bağ olduğuna inanıyor musun?

6-"Risale-i Nur" islamın özü müdür? O, bunu tanrının buyruğuyla yazmış, açıklamıştır., bu konu tartışılmaz, geciktirilmez midir?

7- Amacın yeni nurcular kazandırmak mı?

8-Her yerde Risali okunmalı okunurken gizlice içinden deli Saitin ismi zikredilmeli midir?

9- Müslüman da olsa Nurculuğa karşı çıkanlar nedir? Dinsizmi? Nur u reddedenler şeriatten ayrılmış mıdır? Gerçek İslam Nurculuk mudur?

10- Bütün devlet kurumları şeriat buyruklarına, yani Risale-i Nur bildirilerine dayanmalı mıdır?

Bu sorulara sadece evet ve hayır diye cevap ver lütfen..

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...