Jump to content

Mescidi Haram, Mescidi Aksa, Kabe


Recommended Posts

Hasan Akçay'ın görüşü en mantıklı olanı.

Ayetlerden kasıt, sadece Kur'an ayetleri değil, mucizeler, başarılı olaylar da olabilir.

Musa fikri pek mantıklı değil.

Mısır'dan gece çıkması, bir mabedden diğerine ulaşması değil.

Çünkü çölde 40 yıl geçirmişler.

Muhammed'in olması ve Miraç'ın da içine katılması ise ortaya büyük bir çelişki çıkarır.

Çünkü İsra suresi 1-9 ayetleri, 9. yılda gelmiştir.

Necm suresi 1-25 ayetleri ise 2. yılda.

Şimdi 2. yılda yazdığı ayette ne deniyor bakalım:

Necm/ 13-14. Andolsun onu (Cebrail'i), Sidretü'l-Müntehâ'nın yanında önceden bir defa daha görmüştü.

Sidretül Münteha'nın 7. göğün sonunda olduğunu hatırlatalım.

Demek ki miraç 9. yılda değil, 2. yılda gerçekleşmiş. :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 41
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

WerderBremen elbette değiştirecekler ama ne kadar zorlarlarsa zorlasınlar komik duruma düşüyorlar.. Haccı bilgiye ulaşma olarak alanlar, bilgiye varılırken yapmaları gereken saç kesme, kurban, iki tepe arasında koşuşturma ritüellerini görmezden gelerek yapacaklardır. Dikkat edersen o başlıkta ne kadar ısrar ettiysem bu meseleye değinmemişlerdir...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu arada Hasan Akçay'ın görüşü, Mescid-i Aksa çelişkisini de ortadan kaldırır.

Çünkü Muhammed döneminde Kudüs'te sadece harabe halindeki Süleyman Mabedi vardır.

Kudüs, Muhammed'in ölümünden sonra, Ömer'in halifeliği sırasında fethedilmiş ve Mabed'in olduğu yere mescit yapılmış. Adına da Mescid-i Aksa denmiş.

İsra suresindeki Mescid-i Aksa'dan kasıt, Kudüs'teki Süleyman Mabedi olursa, Kur'an'ın tahrif edildiği ve bu ayetin sonradan eklendiği iddiasına yanıt verilemez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşlar ya sizin gözünüze yada benim gözüme perde inmiş durumda.

Biraz önce bir ileti gönderdim farkedilmedi galiba.

Abid bize ibne demeye getiriyor.

Forum forum ayşe annemizi konuşan diyor.Bunu yapan kim?

Biz değilmiyiz?

Belli olmasın diye ibnenin yanına sure kelimesini ekliyor.

yanlış düşünüyorsam çıksın açıklasın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

pante dikkat edersen orada onu diyor.

Her nedense neye dayanarak bu işin bir gecede olup bittiği kararına varılıyor...?

Buyurun bu Kuran ayetlerine bir bakın neymiş o işaretler ve kime verilmiş.. Etrafı mübarek kılınan yer neresiymiş?

Tâ-Hâ 9 (Resulüm!) Musa (olayının) haberi sana ulaştı mı?

Tâ-Hâ 10 Hani o, bir ateş görmüş ve ailesine: Bekleyin! Eminim ki bir ateş gördüm. Belki ondan size bir meş'ale getiririm veya ateşin yanında bir rehber bulurum, demişti. *

Tâ-Hâ 11 Oraya vardığında kendisine (tarafımızdan): Ey Musa! diye seslenildi:

Tâ-Hâ 12 Muhakkak ki ben, evet ben senin Rabbinim! Hemen pabuçlarını çıkar! Çünkü sen kutsal vadi Tuva'dasın!

Tâ-Hâ 13 Ben seni seçtim. Şimdi vahyedilene kulak ver.

Tâ-Hâ 14 Muhakkak ki ben, yalnızca ben Allah'ım. Benden başka ilah yoktur. Bana kulluk et; beni anmak için namaz kıl.

Tâ-Hâ 15 Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Herkes peşine koştuğu şeyin karşılığını bulsun diye neredeyse onu (kendimden) gizleyeceğim.

Tâ-Hâ 16 Ona inanmayan ve nefsinin arzularına uyan kimseler sakın seni ondan (kıyamete inanmaktan) alıkoymasın; sonra mahvolursun!

Tâ-Hâ 17 Şu sağ elindeki nedir, ey Musa?

Tâ-Hâ 18 O, benim asamdır, dedi, ona dayanırım, onunla davarlarıma yaprak silkelerim; benim ona başkaca ihtiyaçlarım da vardır.

Tâ-Hâ 19 Allah: Yere at onu, ey Musa! dedi.

Tâ-Hâ 20 Onu hemen yere attı. Bir de ne görsün, hızla sürünen bir yılan değil mi!

Tâ-Hâ 21 Allah buyurdu: Al onu! Korkma! Biz onu şimdi ilk haline sokacağız.

Tâ-Hâ 22 Bir de elini koltuğunun altına sok ki, bir başka mucize olmak üzere o, kusursuz ve lekesiz beyazlıkta çıksın.

Tâ-Hâ 23 Ta ki, sana, (böylece) en büyük ayetlerimizden bazılarını gösterelim.

Eğer Mescidi Aksa yani Uzak Mescidi illa Kudüste ve Haram Mescidi Kabe diye kabul edersen elbette herşeyi bunlar üzerine oturtmak zorunda kalırsın ve bunlar üzerine oturtulanlar mantıklı gelir.. Haram Mescid Firavunun hükmettiği yerdekilerdir.. Uzak secde yeri ise pekala Taha suresiğnde ki Tuva vadisi olabilir..

Neml 7 Hani Musa, ailesine şöyle demişti: Gerçekten ben bir ateş gördüm. (Gidip) size oradan bir haber getireceğim, yahut bir ateş parçası getireceğim, umarım ki ısınırsınız!

Neml 8 Oraya geldiğinde şöyle seslenildi: Ateşin bulunduğu yerdeki ve çevresindekiler mübarek kılınmıştır! Âlemlerin Rabbi olan Allah, eksikliklerden münezzehtir!

İsra 1 de ne diyordu?

İSRA:

1 - Kulunu geceleyin, Mescid-i Haram'dan kendisine bazı âyetlerimizi göstermek için, etrafını mübarek kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya götüren Allah, her türlü noksan sıfatlardan münezzehtir. Şüphesiz ki her şeyi hakkıyla işiten, hakkıyla gören O'dur.

Burada da aynı ne diyor? Bulunduğu yerdeki ve çevresindekiler mübarek kılınmıştır. Buradada çevresi mübarek kılınan yer çok net bellidir. Ayetlerin akışından yolculuğu yapanın Musa olduğu son derece nettir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İsra 2. ayette Musa'nın zikredilmesi, 1. ayette bahsedilen kul'un Musa olduğu fikrini güçlendiriyor.

Mescid-i haram'ın genel bir tabir olduğunu farzedersek, yani müslümanlara haram olan mescid anlamında, Mısır'daki mabede Mescid-i Haram denmesi de normal olabilir.

Mescid-i Aksa'yı yani uzaktaki mescid'i Tuva vadisi olarak kabul edebilmek için burada bir mabed olması gerekir ki bu yönde elde bir bilgi yok.

Tabi Muhammed'in yazdıklarını birebir doğru görüp, Tuva'da mabet aramak da akıl karı değil.

Meryem'leri birbirine karıştıran, ibrahim'in babasını Azer diye yazan, İbrahim'den 300 yıl önce yaşamış Nemrud'u İbrahim'le biraraya getiren, Pers kralının yardımcısı Haman'ı firavun'un yardımcısı yapan Muhammed, Tuva'da bir mescid olduğunu uydurmuş olabilir.

Doğrusunu Muhammed bilir. :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sayın Mohammed:

O gece yürüyüşü yapanın Musa olması durumu pek değiştirmiyor aslında..

Yani İsranın Hicret olduğu durumunu..Karıştırmadan hemen özet ve kısa bir alıntı daha yapayım:

17:1- Eksikliklerden uzaktır O ki geceleyin kulunu mescidi haram dan çevresini bereketli kıldığımız Mescid-i Aksâ'ya yürüttü. Ona ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye. gerçekten O, işitendir, görendir .

Ayette bahsedilen gece yürüyüşünün Mescidi Haram dan (Kudüs teki) Mescidi Aksaya oradan da yedi kat göğe yapılan bir seyehati kapsadığı idda edilmektedir. Bu konuda İsrailiyatlarla dolu hikayeler anlatılmakta ve bu hikayeler hem Kuran ile hem birbiriyle çelişmekte.Rivayetlerin hangisi doğrudur ve bu ayetle ilgilidir bunu araştırmak yerine Ayetin diğer ayetlerle tefsirini araştırmayı tercih ettim.

İsra kelimesi Lut?un ailesini şehirden çıkarması (11/81 ? 15/65) ve Musa? nın kavmini geceleyin şehirden uzaklaştırması (20/77?26/52- 44/23) anlatılırken kullanılıyor. Mesaj götürülmüş, yalanlanmış vazife yerine getirilmiş ve artık orayı terk etme (hicret) zamanı gelmişdi Peygamberler gece yürüyüşüyle şehirlerini terk ettiler.

Bu kullanımlar; Mekki dönemde İsrailoğulları, Musa, Lut kıssaları anlatılarak Hz. Muhammede örnek ve manevi kuvvet veren Allah?ın Onları ayetlerimizi göstermek için gece yürüyüşüne çıkardığımız gibi seni de ayetlerimizi göstermek için gece yürüyüşüne çıkaracağız mesajı olarak algılıyabileceğimizi düşündürdü.

Bu düşünceye göre Mescidi haram Mekke?yi, çevresini bereketli kıldığımız mescidi aksa ise hz. Muhammedin hicret ettiği uzak mescid olan medineyi işaret etmektedir. Gerçekten de Medine hem kendi içinde ve hemde çevresiyle çok bereketli bir mescid olmuş insanlar akın akın islama girmişlerdir.

17:59. Bizi, âyetler (mucizeler) göndermekten alıkoyan tek şey, öncekilerin yalanlamış olmasıdır. Semûd?a , açık bir mucize olmak üzere bir dişi deve vermiştik. Onlar ise, zalim oldular. Oysa biz âyetleri ancak uyarmak için göndeririz.

İsrailoğullarına ve diğer kavimlere peygamberleri mucizelerle gitmişlerdi. Yukardaki ayet hz. Muhammed?e kuran dışında bir mucize verilmediğinin delilidir. İsra ile ilgili rivayetler ise gözünü kapadığında kudüsteki mescidi aksayı ve yoldaki kervanları gören peygamber anlatıyor.

Altmışıncı ayette geçen sana gösterdiğimiz rüya isra ve miraca yorulmakta bu ayete de bir göz atalım.

17:60. Hani sana: Rabbin, insanları çepeçevre kuşatmıştır, demiştik. Sana gösterdiğimiz o rüyayı ve Kur'an'da lânetlenen ağacı, ancak insanları sınamak için meydana getirdik. Biz onları korkuturuz da, bu onlara, büyük bir azgınlıktan başka bir şey sağlamaz.

?Rabbin insanları sepeçevre kuşatmıştır.? İnsanların tehdit ve saldırılarına karşı resulün ve müminlerin kalbini ferahlatıcı bir ifade. Ve resulün gördüğü rüya fetih sureşindeki ayeti bana hatırlatıyor.

48:27. Andolsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram'a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinizi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.

Mekkenin artık yaşanılamaz hale gelmesinden sonra hicret ettirilecek olan resulün rüyası mekkenin manevi fethi ise gerçekleşmesi mümkün değilmiş gibi görünüyor idi.

Kur?an?da lanetlenen ağaç zakkum ağacı olarak tefsir ediliyor. Saffat suresindeki (37/62-63) ?Biz onu zalimler için fitne (sınama) yaptık. İki ayette de bahsedilen ağacın fitne olması aynı ağaçtan bahsedildiğini düşündürmüş. Fakat zakkum ağacının nasıl lanetlendiğini (yalnız, terkedilmiş bırakıldığını) kavrayamadım.

Kuran?da lanetlenen ağacın Adem?e yaklaşmaması yani lanetlemesi emredilen ağaç olduğunu düşünüyorum. Zaten bu ayetin arkasından gelen ayetlerde Adem ve Ademoğulları ile şeytanın mücadelesi anlatılmakta.

İsra ayeti ile resulün gördüğü rüyanın ve lanetlenmiş ağacın anlatımından biz nasıl öğüt alabiliriz?

Allah?ın resulü tebliğ vazifesini sonuna kadar yerine getirdikten sonra artık yaşanamaz hale gelen şehrinden hicret etmiş fakat yinede umudunu ve mücadelesini kaybetmemiştir. Bizde onun gibi mücadele eder ve bize yasaklanan şeytani meyvalardan uzak durursak hem bu dünya hem de ahiret için gördüğümüz rüyanın gerçekleşeceğine inanabiliriz.

KADİR ÜNAL

Diğer söylediklerinize gelince, yani kurban, say, saç traşı vs.. bu doğrultuda onlarında açıklamaları var(dı)..

Daha evvelden okuduğum için şu an net hatırlamıyorum..Örneğin hac ile ilgili yerlerde kurban diye çevrilen sürekli hedy olarak geçiyor..

Yani hediye olarak.Tabi o gün için malum hediye et, daha doğru bir ifade ile et sağlanacak hayvan olabilir.Çok uzatmayım.

Tabi bütün bunlar dikkate alındığında bugünkü uygulamadan çok farklı bir islama ulaşılıyor.

Bu arada Sayın Pante nin de yazısını okudum..

Surenin indiği sırada Kudus teki Süleyman Mabedinin yıkılmış olduğunu varsayarsak Sayın Pante haklıdır.

Ancak yıkık olduğu halde bu mabede yinede mescid denilebilir diye düşünüyorum.

Durum aslında boyutları çok fazla olan bir konu..Hemen aklıma dün okuduğum forumdaki bir başlık geldi..

Sayın Hacı nın bir cümlesi özellikle..Muhammed hakkında beklenilenden çok fazla şey biliyoruz..

Acaba gerçekten abbasi-emevi doğmalarını islam diye mi biliyoruz?Muhammed diye biri yaşadımı?

???

Objektif olarak araştırmak, eldeki verileri değerlendirmek lazım..

tarihinde WerderBremen tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

mesela; ben desem ki ; "ibneler süresi forum forum aişe annemiz hakkında konuşuyor." - abid

Tam bir müslüman'a yakışan sözler... Söylesene abid, Zeyd'den ayrılıp pek muhterem peygamberinle evlenen Zeyneb anana, yani eskiden becerdiği kadına, Zeyd de ana demiş midir? Peygamberinizin karıları müslümanların anaları olduğuna göre...

Din sizde beyin tutulması oluşturmuş besbelli.

Link to post
Sitelerde Paylaş

WerderBremen tartıştığımız mesele öznedir..

Kurban konusunda şunu demiştim.. Ayette GERDANLIK kelimesi geçer.. Hediyelere gerdanlık takılması pek normal değil bence..

“Ey iman edenler, Allah'ın (koyduğu dini) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş) kurbana, (ondaki) boyun bağına (lel kalaide ), Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt-ül Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. ”

Yine hac sırasında saç tıraşı ile ilgili ayet.. Hac yerine bilgi kelimesini koyarsan saçmalık oluyor..

Bu kurban, yerine varıncaya kadar başlarınızı tıraş etmeyin. İçinizden her kim hastalanır veya başından rahatsız olur (da tıraş olmak zorunda kalır)sa fidye olarak ya oruç tutması, ya sadaka vermesi, ya da kurban kesmesi gerekir.''

Link to post
Sitelerde Paylaş

Mohammed:

Son iletinden sonra, şöyle bir araştırayım dedim, ancak meselenin içinden çıkamadım doğrusu..

Saç traşı temiz olmak, ihram:daha evvelden yaptıklarını yapmamak(helal olanların haram sayılması) gibi manalara geliyor(muş)

Gerdanlık ise Beytü-l haram ile ilgili..Yani Kabe ve beytül haram aynı şey değil..

Orada kesilip, aç olana dağıtılması için getirilen hediyelere, yani aslında kurbanlıklara işaret takılması gerdanlık olarak ele alınıyor..

Yani hediye çoğunlukla hayvan..Gerdanlılarda fakirlere, açlara verilecek olan hediyeler üzerine konan işaret..

Herşey aslında hac a odaklanmak için yapılan davranışlardan ibaret.Çok farklı görüşlerde mevcut.

tabi bu bakış açısı ile de bir çok problem çıkıyor ama benim problemim değil..

Link to post
Sitelerde Paylaş

WerderBremen bu yeni nesil tefsirciler her şeyi her türlü şekle sokarlar.. Bilerek kelimenin arapçasını verdim dikkat edersen..Gerdanlık, boyun bağı(lel kalaide ).. Arapçada işatet kelimesi mi yokmuşta bu Allah boyun bağı demiş? Boyun bağı nereye bağlanır? Hediye işaretlemekte kullanılacak şey mi bu gerdanlık?

Artık iyice uçtular...

Saç traşı bildiğin manadadır.. Allah ın kelime dağarcığının bu kadar kıt olmasını bunların yüzüne çarpmak lazım aslında.. Allah ın ap açık dediği bir kitapta anlatamadığını bunlar nasıl anlatıyorlar ki?

Ayyet burada, onların yüklediği anlamı bu ayete koy bakalım..

Bu kurban, yerine varıncaya kadar başlarınızı tıraş etmeyin(helal olanları haram sayın). İçinizden her kim hastalanır veya başından rahatsız olur (da tıraş olmak zorunda kalır)sa fidye olarak ya oruç tutması, ya sadaka vermesi, ya da kurban kesmesi gerekir.

Bak ayette ne diyor KİM HASTALANIR VE BAŞINDAN RAHATSIZ OLUR.. Demek ki bu başla olan bir şeymiş..

Link to post
Sitelerde Paylaş
WerderBremen bu yeni nesil tefsirciler her şeyi her türlü şekle sokarlar.. Bilerek kelimenin arapçasını verdim dikkat edersen..Gerdanlık, boyun bağı(lel kalaide ).. Arapçada işatet kelimesi mi yokmuşta bu Allah boyun bağı demiş? Boyun bağı nereye bağlanır? Hediye işaretlemekte kullanılacak şey mi bu gerdanlık?

Hasan Akçay ve benzerleri hacca, namaza, cariyeye, köleye, hurilere, çok eşli evliliğe farklı anlamlar vererek akıllarınca Kur'an'ı arındırmaya çabalarlar.

Bunlar, Yaşar Nuri'nin, Muhammed Esed'in, Edip yüksel'in vb. meal tahrifatçılarının en uç noktasındadırlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sayın Pante bu kelime hokkabazlarının foyası o kelimeye yükledikleri abuk anlamı cümle içine koyunca ortaya çıkıyor.. Bunun en güzel örneği arş hakkındaki açıklamalarıbdır..

http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=14573&hl=

ben denedim gayet güzel oluyor.

edip yükselden hud7 meali:

11:7 O, hanginizin daha iyi iş yaptığını test etmek için gökleri ve yeri altı günde yaratandır. Egemenliği suyun üzerinde idi. Buna rağmen, kafirlere, "Siz ölümden sonra diriltileceksiniz," desen, kafirler, "Bu, ancak açık bir büyüdür (kandırıcı bir sözdür)," diyeceklerdir.

:lol::lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ahanda bu Arap putu.. Su üzerinden başka egemenlik kuracak yer mi bulamamış acaba.. Hem hiç bir şey yaratılmadan önce diyor hemde H ve O elementlerinin birleşimi olan sudan bahsediyor.. Demek ki H ve O elementleride allah gibi yaratılmamış....

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bana Kurandan delil getireceksin...

sadece Kur'an diyorsan şayet; evvela sen bu şarta uy.

fakat sen uymuyorsun. tarihi verileri işin içine sokuyorsun. eski ahitten delil getiriyorsun.

sen sadece Kur'an'dan hareketle yaz. O zaman ben de sadece Kur'an'dan yazarım.

tarihinde abid tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Selam Dostlar

Uzun süredir deist-agnostik yapıdayım.Kuran üzerine eskiden çok araştırmış hatta birara burdada savunmuştum.Hanif olduğum o dönemlerde mealleri sonuna kadar zorladık.Kölelik,zina,cariye,evlilik gibi hukuki konularda Kuran şu anki geleneğin anladığı gibidir ve aklanması imkansızdır..İş ibadetlere geldiğinde ise salat ve hacc mevcut gelenekten farklı bir anlamdadır.Bir kitabın 1400 sene bu kadar yanlış anlaşılması zaten ilahi olmadığına delildir,yahudilik ve hiristiyanlıkta nasıl namaz yoksa Kurandada yoktur,kılınışıda yoktur,salatı ikame bağlılğı,biatı icra etme,ayağa kaldırmadır.Mescid kelimesi meclis ile eşanlamlıdır.Hacc ise sözlüklerde dini kanıt tartışması,tebliğ anlamlarını içerir.Yani Mekkedeki mescıdı harama, haram meclise topluluğa tebliğ yani hacc yapılmıştır.İsra suresinde ısra 1-2 aynı cumledir,yani Musa fıravunun haram meclisinden uzaklaştırılıp mescidi aksaya uzak bir meclise tuva vadisine gönderilip burda vahiy alarak temizlenmiştir.

Kuran, Mekkedeki pagan yahudilerce yazdırılmıştır.Mekkede Sabiilik hakimdi,putperstlik,hiristiyanlık,mecusilik ..vs karışık bir dindi.Namaste yani namaz etımoljık kökü mecusilikten gelir,aynı riutel 5 vakit ateşe yapılır.Amaç Allat putunu ibrahime yamayıp bu ticaret merkezini dahada geliştirmek, kendilerini üstün kılmaktır.Muhammed ya hiç yasamadı yada İsa gibi bir yahudi isyancısıydı,yeni din getirmedi ama ölduruldukten sonra agzından kitap yazılıp yahudilik islam adıyla meşrulaştırıldı.Eğer yaşaydı ve putperestlere karşı zafer kazansaydı,guneş putu siyah küp Allat yani Kabe ve bu bereket tanrıçasının doğurganlık organı asteroid Hacer taşı hala olmazdı.Hacılar baş sokup yeniden doğmuş gibi gunahsız olma 7 kez dönme seytan taslama,,vs pagan rıtueller aynen devam etmezdi.Putperstlik zaten sembol almak,önunde yere kapanmaktır,islamda yapılan sembol Kabeye yani Allata yönelip kapanmaktır.

tarihinde safbilgi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...