NOIR 0 Oluşturuldu: Ocak 17, 2009 Raporla Share Oluşturuldu: Ocak 17, 2009 Melankoli genetik bir hastalıkmıdır.? Daha doğrusu hastalık sınıfında br bozuklukmudur ? Melankoli genetik nedenlerden olabilirmi ? Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Melankoli genetik bir hastalıkmıdır.? Daha doğrusu hastalık sınıfında br bozuklukmudur ? Melankoli genetik nedenlerden olabilirmi ? Melankololi tek başına bir hastalık olmayabilir. Ama depresyonun bir belirtisi olabilir. O zaman melankolu genetiktir. Ailevidir. Bir hastalık olarak melankoli, depresyonu simgeler ve bipolar hastalığın iki öğesinden biri olabilir. Diğeri öpe mani dir.. Melankoli kendini unipolar olarak manifest edebilir. Yani klinik bulgulara daha çok mani veya depresyon hakim olabilir. Depresyon hakimse melankololi denebilir. Melankoli eskiden endojen depresyon denen bir hastalıktır. Link to post Sitelerde Paylaş
Empyrium 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Çok zeki olma durumuda bir anomalidir. Deha olmakta çeşit bir hastalıktır. Ancak kimse dehalığın tedavisi yapmaz. Melankolide bir anomalidir. Nasıl dehalığın tedavisi yapılmıyorsa( o insan aptallaştırılmıyorsa) melankoli olan insanda daha iyimser düşünmesi için tedavi edilmemesi gerekir. Melankolideki anomali konjenital düzeyde değildir. Melankolide genlerden çok çevre ve kişilik daha önemli gibi geliyor bana... Deha olan bir insan aptal gibi davranması kendi elindedir. melankoli insanında daha iyi düşünmesi yine kendi elindedir. Victor Hugo melankoli tanımıyla bitirelim... "Melankoli, hüzünlü olma mutluluğudur ‘’ Link to post Sitelerde Paylaş
anhedonik 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi çok zeki olmak özel bir eğitim almanızı gerektirir. eğer birileri sizi iyi güdülerse bir şeyler yapabilme potansiyeliniz vardır. zeka sanılandan daha değersiz bir şeydir. psikiyatri'de endojen ve eksojen hastalık tarifleri arasında depresyonun endojen olarak geçtiği bir dönemden habersizim. depresyonun genetik kompenantı vardır. ziyadesiyle sadece bazı nörotransmitterlerle ilgili ufak bir problem bile böyle hallere yol açabilir. bunun haricinde birlikte yaşayan insanların birlerinin ruh hallerini kapmaları da yüksek bir olasılıktır. Link to post Sitelerde Paylaş
IFeelGood 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Melankoli çok büyük oranda genetik yatkınlıkla ortaya çıkar. Depresyonun en ağır, en şiddetli halidir. Majör depresif bozukluktaki en son ataktır. Mani gibi, nöbetler halinde gelen bir hastalıktır. Melankoli, hayattaki hiç bir etkinlikten kesinlikle zevk almama, büyük ve hiç geçmeyen suçluluk duygusu ve tam bir hiçlik halidir.. Melankolikler, intihar ederken de en şiddetli yöntemleri seçerler. Link to post Sitelerde Paylaş
Empyrium 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Aristo,"Tüm zeki erkekler Melankolik karaktere sahiptirler" demiş. Önemsiz şeylere vakitleri yoktur. Bu yüzden saçma önemsiz gereksiz sosyal olaylar içinden kendilerini çekerler. Bu karakterler hep adil davranır, güzel olanı severler. Melenkolik insan gidip herkes gibi marka giymez diye ekonomiye zarar vereceğini düşünüp hastalık ilan edilmesine karşıyım. Link to post Sitelerde Paylaş
anhedonik 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi melankoli'nin tanımının yapılması lazım. herkes başka bir şey anlıyor galiba. Link to post Sitelerde Paylaş
Empyrium 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Melenkolik kişilik İçedönük, Düşünceli,Karamsar bir kişiliktir. bu kişiliklerin bazılarında olan ağır depresyon bu kişiliğin bir özelliği değildir. Link to post Sitelerde Paylaş
NOIR 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Çok zeki olma durumuda bir anomalidir. Deha olmakta çeşit bir hastalıktır. Ancak kimse dehalığın tedavisi yapmaz. Melankolide bir anomalidir. Nasıl dehalığın tedavisi yapılmıyorsa( o insan aptallaştırılmıyorsa) melankoli olan insanda daha iyimser düşünmesi için tedavi edilmemesi gerekir. Melankolideki anomali konjenital düzeyde değildir. Melankolide genlerden çok çevre ve kişilik daha önemli gibi geliyor bana... Deha olan bir insan aptal gibi davranması kendi elindedir. melankoli insanında daha iyi düşünmesi yine kendi elindedir. Victor Hugo melankoli tanımıyla bitirelim... "Melankoli, hüzünlü olma mutluluğudur ‘’ Neden melankoli tedavi edilmemelidir.anlayacağım bir dille anlatabirsen sevinirim..Tıp terimlerinden pek anlamıyorum. Victor hugo çok doğru söylemiş hüzünlü olma mutluluğu yaşıyan bir insan iyimser olabilirmi ? Melankoli çok büyük oranda genetik yatkınlıkla ortaya çıkar. Depresyonun en ağır, en şiddetli halidir. Majör depresif bozukluktaki en son ataktır. Mani gibi, nöbetler halinde gelen bir hastalıktır. Melankoli, hayattaki hiç bir etkinlikten kesinlikle zevk almama, büyük ve hiç geçmeyen suçluluk duygusu ve tam bir hiçlik halidir.. Melankolikler, intihar ederken de en şiddetli yöntemleri seçerler. Ailede kesin tanılı bir hasta yok fakat kendi gözlemlerimle babam ve halamda olduğunu tahmin ediyorum. Bende de aşağıde linkte vereceğim tanıma tamamen uyumlu bir durum var.artık melankolik olduğumdan eminim. Kesinlikle bir suçluluk komplesim var fakat henüz bunun sebebini anlayabilmiş değilim. melankoli'nin tanımının yapılması lazım. herkes başka bir şey anlıyor galiba. http://www.melankolik.org/melankoli-nedir-melankolik-kimdir/ Buradaki tanım melankolinin tam tanımı olabilirmi bilmiyorum ama ben tamamına uyan bir durumdayım. Link to post Sitelerde Paylaş
anhedonik 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi depresyon tedavi edilmesi gereken bir durumdur. günde bir tane ilaç kullanarak tedavi olmak varken intihara kadar giden bozuk bir psikoloji ile yaşamak akıl kârı değildir. bence hayattan zevk alamayan bir haliniz varsa doktora başvurun. Link to post Sitelerde Paylaş
IFeelGood 0 Ocak 18, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 18, 2009 gönderildi Ailede kesin tanılı bir hasta yok fakat kendi gözlemlerimle babam ve halamda olduğunu tahmin ediyorum. Bende de aşağıde linkte vereceğim tanıma tamamen uyumlu bir durum var.artık melankolik olduğumdan eminim. Kesinlikle bir suçluluk komplesim var fakat henüz bunun sebebini anlayabilmiş değilim. http://www.melankolik.org/melankoli-nedir-melankolik-kimdir/ Buradaki tanım melankolinin tam tanımı olabilirmi bilmiyorum ama ben tamamına uyan bir durumdayım. Sevgili Passenger, Depresif olabilirsin ama melankolik olmadığın kesin. Yukarıda da belirttiğim gibi melankoli çok ağır bir hastalıktır. Majör Depresif Bozukluktaki (ki en ağır 4. evredir) en son majör depresif ataktır. Psikotik bir hastalıktır. Sevgili Hacı'nın belirttiği gibi, tıbbi adı "endojen depresyon"dur. Kişi sabahları yataktan kalkmak istemez. Hastalığın en ağır görüldüğü saatler sabah saatleridir. Daha doğrusu hasta, hemen her sabah bir atakla karşılaşır. Korkunç bir keder ve hiçliğe varan anlamsızlık duyguları hakimdir. Günlük basit işlerini dahi yapmada büyük zorluk çeker. Duyduğu suçluluk çok abartılı ve aşırıdır; hiç geçmez ve sebebini de bilmez. İntihara en yakın hasta tipidir melankolik kişi. Sürekli intiharı düşünür, aklından hemen hiç çıkarmaz ve genellikle dener. En acımasız yöntemleri seçer intihar etmek için. Çevreyle konuşmaz, ilgilenmez, hiçbir iş yapamaz, tüm yaşam enerjisini yitirmiştir. İntihar etmez de hayatta kalırsa eğer, bir adım sonrası şizofrenidir. Hem nöbetle gelen ağır bir hastalık olması, hem de hastanın çok ciddi intihar riski taşıması nedeniyle, melankolik kişi mutlaka hastaneye yatırılarak tıbbi tedaviye alınmalıdır. Yani Victor Hugo'nun tariflediği gibi romatik, hüzünlü, cool adam değildir melankolik kişi.. Sen melankolik olsaydın, burada bu satırları yazamazdın. Buna ne isteğin, ne de gücün olurdu.. Hatta bu mümkün değildi.. Depresyonda olabilirsin. Depresyon, görerek öğrenilen bir hastalıktır da. Anneleri depresyonda olan çocuklar bundan direkt etkilenir ve depresyona girebilir... Babandan öğrenmiş olabilirsin. Ama bunu bilemeyiz tabii ve fikir yürütmek bile hatalı olabilir. Mümkünse baban, halan ve sen, en yakın zamanda bir psikiyatriste başvurun. Sağlıklar dilerim.. Link to post Sitelerde Paylaş
berkowitz 0 Ocak 19, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 19, 2009 gönderildi (düzenlendi) konu dısı olucak ama sanırım IfeelGood anlıyosun psikiyatriden. Şizofrenidede tip 1 tip2 tip3 diye kategoriye ayrıldığını biliyorum doğru biliyosam eğer.Bunu açıklayabilirmisin.Bu tiplerin işlevi ne demek olduğunu vs.. Birde şunu açıklamak isterim.Bir adım sonrası şizofrenidir demişsin.Depresyon ,melankoli şizofreniye çevrilmez benim bildiğim.Yatkınlığı olanların çevirir diye biliyorum. Ocak 19, 2009 tarihinde berkowitz tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
NOIR 0 Ocak 19, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ocak 19, 2009 gönderildi depresyon tedavi edilmesi gereken bir durumdur. günde bir tane ilaç kullanarak tedavi olmak varken intihara kadar giden bozuk bir psikoloji ile yaşamak akıl kârı değildir. bence hayattan zevk alamayan bir haliniz varsa doktora başvurun. İki üç yıl kadar ilaç tedavisi gördüm .Zaten doktorların teşhisi depresyon oldu hep.melankoli tanımını tesadüfen internette gördüğüm için ve bana tamamen uyduğunu gördüğüm için kendim koydum sanırım.İlaç tedavisnden korkmuyorum ama nereye kadar ? Hayatım boyunca ilaçla uyşmak mı yoksa hastalıkla yüzleşmemi daha sağlıklı? Sevgili Passenger, Depresif olabilirsin ama melankolik olmadığın kesin. Yukarıda da belirttiğim gibi melankoli çok ağır bir hastalıktır. Majör Depresif Bozukluktaki (ki en ağır 4. evredir) en son majör depresif ataktır. Psikotik bir hastalıktır. Sevgili Hacı'nın belirttiği gibi, tıbbi adı "endojen depresyon"dur. Kişi sabahları yataktan kalkmak istemez. Hastalığın en ağır görüldüğü saatler sabah saatleridir. Daha doğrusu hasta, hemen her sabah bir atakla karşılaşır. Korkunç bir keder ve hiçliğe varan anlamsızlık duyguları hakimdir. Günlük basit işlerini dahi yapmada büyük zorluk çeker. Duyduğu suçluluk çok abartılı ve aşırıdır; hiç geçmez ve sebebini de bilmez. İntihara en yakın hasta tipidir melankolik kişi. Sürekli intiharı düşünür, aklından hemen hiç çıkarmaz ve genellikle dener. En acımasız yöntemleri seçer intihar etmek için. Çevreyle konuşmaz, ilgilenmez, hiçbir iş yapamaz, tüm yaşam enerjisini yitirmiştir. İntihar etmez de hayatta kalırsa eğer, bir adım sonrası şizofrenidir. Hem nöbetle gelen ağır bir hastalık olması, hem de hastanın çok ciddi intihar riski taşıması nedeniyle, melankolik kişi mutlaka hastaneye yatırılarak tıbbi tedaviye alınmalıdır. Yani Victor Hugo'nun tariflediği gibi romatik, hüzünlü, cool adam değildir melankolik kişi.. Sen melankolik olsaydın, burada bu satırları yazamazdın. Buna ne isteğin, ne de gücün olurdu.. Hatta bu mümkün değildi.. Depresyonda olabilirsin. Depresyon, görerek öğrenilen bir hastalıktır da. Anneleri depresyonda olan çocuklar bundan direkt etkilenir ve depresyona girebilir... Babandan öğrenmiş olabilirsin. Ama bunu bilemeyiz tabii ve fikir yürütmek bile hatalı olabilir. Mümkünse baban, halan ve sen, en yakın zamanda bir psikiyatriste başvurun. Sağlıklar dilerim.. Sağlık dileklerin için teşekkürler iffelgood . Halam için çok geç onu kaybettik.Babam zaten çok inatçıdır doktora bile gitmez ben yukarıda anlattım gibi birkaç yıl tedavi gördüm en son zyban ve topamax kullandım.. Fakat ekonumik sebeplerden dolayı tedavi yarım kaldı.O sıralar bu ilaçlar çok pahalıydı .şimdi ne durumda haberim yok. Bu ilaçlar çok iyi gelmişti. Şimdi doktora gidecek maddi olanağım yok. Bu ilacı tekrar alsam çokmu yanlış yaparım ? biliyorum doktor kontrolü olmadan ilaç kullanmak çok zararlı fkat doktora gidecek durumda değilim. Link to post Sitelerde Paylaş
IFeelGood 0 Ocak 19, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 19, 2009 gönderildi İki üç yıl kadar ilaç tedavisi gördüm .Zaten doktorların teşhisi depresyon oldu hep.melankoli tanımını tesadüfen internette gördüğüm için ve bana tamamen uyduğunu gördüğüm için kendim koydum sanırım.İlaç tedavisnden korkmuyorum ama nereye kadar ? Hayatım boyunca ilaçla uyşmak mı yoksa hastalıkla yüzleşmemi daha sağlıklı? Sağlık dileklerin için teşekkürler iffelgood . Halam için çok geç onu kaybettik.Babam zaten çok inatçıdır doktora bile gitmez ben yukarıda anlattım gibi birkaç yıl tedavi gördüm en son zyban ve topamax kullandım.. Fakat ekonumik sebeplerden dolayı tedavi yarım kaldı.O sıralar bu ilaçlar çok pahalıydı .şimdi ne durumda haberim yok. Bu ilaçlar çok iyi gelmişti. Şimdi doktora gidecek maddi olanağım yok. Bu ilacı tekrar alsam çokmu yanlış yaparım ? biliyorum doktor kontrolü olmadan ilaç kullanmak çok zararlı fkat doktora gidecek durumda değilim. Birkaç yıl önce kullandığın ilaçları tekrar kullanmaya başlaman doğru olmaz Passenger. Mutlaka psikiyatrik bir değerlendirme sonrasında kullanılmalı ilaçlar. İçinde bulunduğun depersyonun formu, şiddeti, senin yaşın, kilon vb. tüm tüm faktörler önemli. Buna ancak bir psikiyatr karar verir. Ayrıca sadece ilaç değil, ilaç tedavisiyle birlikte uygulanması gereken psikoterapi de depresyon tedavisinde çok önemlidir. Antidepresan kullanımı ile daha hızlı bir tedavi yanıtı alınır. Ama yalnızca ilaç kullanılarak bir tedavi elde etmeye çalışmak, zaman ve para kaybettirecektir. Bu sorun, depresyonun ve diğer psikiyatrik sorunların tedavisinde karşılaşılan en ciddi sorunlardan birisidir. Bu yaklaşım yanlışlığı, tekrar hastalanmaya, tekrar ilaç kullanmaya ve hastalığın bir yaşam biçimine dönüşmesine neden olmaktadır. Fakat maalesef bu tedavi süreci oldukça pahalı. Bu konuda tamamen haklısın. Herhangi bir sosyal kurumda bağlıysan, Tıp Fakültelerinin veya Devlet Hastanelerinin Psikiyatri Kliniklerine başvurabilirsin. Bir sigortan yoksa bile, oralarda oldukça düşük bir ücret karşılığı tedavi olabilirsin. Mutlaka gerekli ilaçlar yazılacak ve psikolojik danışmanlık alman sağlanacaktır. Bir denemekte yarar var. Tekrar sağlıklar.. Link to post Sitelerde Paylaş
IFeelGood 0 Ocak 20, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 20, 2009 gönderildi konu dısı olucak ama sanırım IfeelGood anlıyosun psikiyatriden. Şizofrenidede tip 1 tip2 tip3 diye kategoriye ayrıldığını biliyorum doğru biliyosam eğer.Bunu açıklayabilirmisin.Bu tiplerin işlevi ne demek olduğunu vs.. Birde şunu açıklamak isterim.Bir adım sonrası şizofrenidir demişsin.Depresyon ,melankoli şizofreniye çevrilmez benim bildiğim.Yatkınlığı olanların çevirir diye biliyorum. Şizofrenide tip derken sanırım 5 tane olan alt tipten sözettiniz. APA tarafından onaylanmış DMS IV klasifikasyonuna göre şizofreni, Paranoid, Desorganize, Katatonik, Farklılaşmamış (ayırt edilmeyen) ve Residüel Tip olarak beş alt gruba ayrılmıştır. Tanım ve içerikleri oldukça uzundur. Şizofreni psikiyatrinin en temel hastalığıdır ve yelpazesi oldukça geniştir. Bu tipleri size kısaca özetleyebilirim. Paranoid Tip, en sık görülen şizofreni tipidir. Şizofreninin bu tipinde hezeyan ve halüsinasyonlar belirgindir. Halüsinasyonlar daha çok işitseldir. Paranoid şizofrenler tipik olarak gergin, şüpheci , temkinli, çekingen, savunmacı, bazen hostil(düşmanca) ve agresiftirler ve hezeyanlarla aşırı derecede uğraşırlar. Desorganize Tip'in (Hebefrenik Tip de denir) temel özellikleri dağınık konuşma ve davranış, yetersiz ve künt duygulanımdır. Hasta aşırı hareketli ve amaçsızdır. İlkel davranışlar sergiler. Gerçekle bağlantısı ileri derecede zayıflamıştır. Dış görünüşleri oldukça kötü, davranışları son derece gariptir. Nedensiz ve uygunsuz gülme ve ağlama patlamaları olabilir. Düşünceleri dağınık, konuşmaları amaçsız ve tutarsızdır. Hezeyan ve halüsinasyonlar fazla belirgin değildir. Katatonik Tip ,psikomotor bozukluk, çevreye ve çevresel uyarılara duyarlılığın ve tepkinin azaldığı yarı uyku hali (stupor), negativizm, dış uyaranlardan etkilenmeyen amaçsız motor aktivite artışı (katatonik eksitasyon), istemli olarak garip ve uygunsuz duruşlar alma (katatonik postür) bu tipin temel özellikleridir. Katatonik hastanın ne yapacağı kestirilemediğinden, kendisine ve çevresine zarar vermesine engel olunmalıdır. Katatonik şizofreni, çok sık görülen bir tip değildir. Farklılaşmamış Tip'de hastaya şizofreni tanısı konur ancak diğer alt tiplerden hiçbirisi tam olarak ayırdedilemezse bu tanı konur. Yani hastanın diğer alt tiplerle tam olarak tanımlanamadığı durumlarda konulan tanıdır. Residüel Tip, aktif şizofreni semptomlarının tamamının görülmediği tiptir. Akut bir şizofreni epizodundan sonra kalıntı belirtilerle seyreden tabloya residüel tip şizofreni denilmektedir. Hezeyan ve halisünasyonlar varsa bile, bunlar genellikle belirgin değildirler. Duyguların dışarı vurulmasında aşırı azalma (künt duygulanım ki desorganize tipte de vardır), ilginç, tamamen saçma ve garip davranış, sosyal olarak geri çekilme görülür. Link to post Sitelerde Paylaş
anhedonik 0 Ocak 21, 2009 gönderildi Raporla Share Ocak 21, 2009 gönderildi 1-ben hayatımda topamax ya da zyban ile tedavi edilen depresyon duymadım,etmedim,görmedim, okumadım v.s. 2-topamax gibi ilaçları hemen hep nörologlar verirler. o da monoterapiye geçişte nöbetler için kullanırlar ya da migrenin profilaksisinde 3-zyban'ı hemen sadece göğüs hastalıklarının sigarayı bıraktırma poliklinikleri kullanır. zaten devlet de ödemez bu ilacı. özünde atipik bir antidepresandır ancak seratonin üzerine etkisi yok gibidir. norepinefrin ve dopamin geri alım inhibitörüdür, asıl etkisi de nikotinik antagonist olmasıdır. zaten bu yüzden sigarayı bırakmaya yardımcı olur. seni gören doktor psikaytr mıydı bilmiyorum ama zyban zaten pahalı bir ilaç ve topamax'ı hiç anlamadım. bence sen özele ya da ilaç firmaları ile anlaşmalı birine gitmişsin. sağlık güvencen varsa muhakkak bir doktora git. Link to post Sitelerde Paylaş
NOIR 0 Ocak 22, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ocak 22, 2009 gönderildi Doktorum psikiyatrdı.Adı Ayhan kalyoncu.Zyban sigarayı bırakanlara verilen bir ilaç kendisi söylemişti. Topamaxı bayılmalarım için vermişti.Durup dururken bayılıyordum .Gerçi hafıza gitmediği için bayılma denebilirmi bilmiyorum..Sadece vücuduma hakim olamaıp yığılıyordum.Etrafımda olan herşeyi duyabiliyordum sadece cevaplayamıyordum..Sara hastalarına verilen bir ilaç olduğunu söylemişti doktorum.. Şu anda sağlık güvencem yok.Özele gitmemde söz konusu değil. İlgilenen arkadaşlara teşekkürler ederim. Sağolun. Link to post Sitelerde Paylaş
selection 0 Şubat 28, 2011 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2011 gönderildi Bu gün sağlıkla alakalı bir çok yazı okudum.. Dikkatimi çeken şey ise;Anksiyete ,depresyon gibi psikoloiik sorunlar kadınlar da kalp krizinin habercisi olabiliyormuş..entresan.. Link to post Sitelerde Paylaş
Gates 0 Şubat 28, 2011 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2011 gönderildi çok zeki olmak özel bir eğitim almanızı gerektirir. eğer birileri sizi iyi güdülerse bir şeyler yapabilme potansiyeliniz vardır. zeka sanılandan daha değersiz bir şeydir. psikiyatri'de endojen ve eksojen hastalık tarifleri arasında depresyonun endojen olarak geçtiği bir dönemden habersizim. depresyonun genetik kompenantı vardır. ziyadesiyle sadece bazı nörotransmitterlerle ilgili ufak bir problem bile böyle hallere yol açabilir. bunun haricinde birlikte yaşayan insanların birlerinin ruh hallerini kapmaları da yüksek bir olasılıktır. Ben de tam tersini biliyordum; yani zeki olmanın eğitim ile doğru orantılı olmadığını sanıyorum. Daha detaylı bilgiye sahip olanlar aydınlatırsa sevinirim... Link to post Sitelerde Paylaş
haci 0 Şubat 28, 2011 gönderildi Raporla Share Şubat 28, 2011 gönderildi Ben de tam tersini biliyordum; yani zeki olmanın eğitim ile doğru orantılı olmadığını sanıyorum. Daha detaylı bilgiye sahip olanlar aydınlatırsa sevinirim... Anhedonik eğitimle zeki olunur demiyor. Eğitim zekayı ortaya çıkarır demek istiyor. Ya da zekanın işe yaraması için özel bir eğitime ihtiyaç var diyor. İkisi de doğru. Sen de doğrusun bu arada.. Eğitim ve zeka farklı şeyler.. Eğitimli doğulmaz ama zeki doğulur. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts