Jump to content

Meriç Kıyısında...


Recommended Posts

POLİTİKA GÜNLÜĞÜ

HİKMET ÇETİNKAYA

Meriç Kıyısında...

Televizyon yayınlarında "alkol" yasağı getiren düşünce, yıllardır sorduğum soruya yanıt veriyor aslında...

Türkiye adım adım ABD ve AB güdümünde "İslam Devleti" ne doğru yürüyor...

Bizim aymazlar bunun farkındalar mı acaba?

Yavaş yavaş uyananlar var elbet!..

Çoğunluk hâlâ "AKP, demokrasinin ve özgürlüklerin simgesidir" diye tempo tutuyor; devlet içindeki "dinci-faşist-tarikatçı yapılanmanın" örgütleyip işlediği Hrant Dink cinayetinin duruşmasında başı açık AKP milletvekili Ayşenur Bahçekapılı' ya bildiri okutuyorlar...

Bir başka konuya değinmek istiyorum:

AB edincinde alkollü içeceklerle ilgili reklamların belirlenen çerçeve içinde gazete, radyo ve televizyonlarda yayımlanması serbesttir...

Bizde ise AB ölçütlerini öne sürüp televizyon yayınlarında bile "içki ve kadeh" yasaklanıyor. Kürşat Başar 'ın Kanaltürk 'teki programında olduğu gibi...

Çok yazdım yineleyeyim...

Kayseri , Konya, Şanlıurfa , Bingöl, Bitlis , vb. kentlerimizde beş yıldızlı otellerin dışında hemen her yerde "alkollü içki yasağı" bulunuyor...

Yobazlık Türkiye 'de ivme kazanıyor...

Dinci faşist yapılanma ahtapotun kolları gibi güzel yurdumu, laik demokratik Cumhuriyeti kuşatıyor...

***

Edirne 'de neler oluyor?..

Sosyal demokratların kalesi Edirne'de olup bitenleri avukat Önder Barlas anlatıyor:

"Yargının bağımsızlığından söz edilemez hale geldiğimiz gün her şey bitmiştir..."

Barlas devam ediyor:

"Edirne'de ailelerin akşamları yemek yiyip içki içebilecekleri, isterlerse dans etmek üzere gidebilecekleri bir elin parmaklarını geçmeyen sayıda Meriç Nehri kenarında lokantalar bulunmaktadır. Son yıllarda komşumuz Yunanlıların da sık sık geldiği bu lokantalardan birine bir aile 15 ve 16 yaşlarındaki iki çocuğunu da alarak giderler . Edirne Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekipleri mutat denetimlerinden birini yaparken, bu aileyi görür ve hemen tutanak düzenler, tutanağı Edirne Belediye Başkanlığı' na gönderir. Edirne Belediyesi Encümeni restoran işletmecisine 500 bin YTL para cezası uygular. İdari para cezasının iptali için Edirne İdare Mahkemesi 'nde dava açılır, ancak mahkeme davayı reddeder, bu ret kararına karşı bölge idare mahkemesi nezdinde itiraz edilirse de buradan da ret yanıtı alınır..."

Önder Barlas, olayı anlattıktan sonra soruyor:

"Polis ve yargıçlar yıllardır süregelen kadrolaşmalar sonucunda iktidara hizmet etmek için böyle bir şey yaptılar.

Peki restorana para cezası kesen CHP'li Edirne Belediyesi' ne ne demeli? CHP'nin kalelerinden biri olan Edirne Belediyesi Encümeni'nden bu kararın uzun yıllardır belediye başkanlığı yapan Hamdi Sedefçi 'nin imzasıyla geçmesine ne demeli? CHP'li başkan, partisinin savunduğu değerleri dahi savunmaktan âciz duruma düşmüyor mu?

Bizim vurdumduymaz ve aymaz duruşumuz, AKP 'yi bugünlere taşımıştır. Bundan sonra çocuklarımızı alarak ne Meriç kıyısında ne de Boğaz'da rakı-balık yapabileceğiz, ne de beş yıldızlı otelin restoranına gideceğiz."

***

Alkol yasağı, sıkmabaş özgürlüğü , 301 ve 302...

Şu devlet içindeki örgütlü çeteler ne olacak?

Veli Küçük ve otuz kişi Ergenekon'dan tutuklanınca "oh" deyip nefes alanlar, "Çeteler birer birer yakalanıyor" diyenler, "Büyük patron bulunmalı" demedikleri sürece katiller can almayı sürdüreceklerdir...

Susurluk 'un üstündeki perdeyi ne zaman kaldıracak AKP iktidarı ? Malatya katliamının çözülmesi için Meriç kıyısındaki alkollü lokantalara gösterdikleri duyarlılığı gösterecek midir yargıçlar?

Danıştay baskını, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Necip Hablemitoğlu cinayetleri, Papaz Santoro' yu öldürenin arkasındaki güçler "Susurluk aydınlatılmadan" ortaya çıkarılabilecek mi?

Asıl olan da bu!..

hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...