Jump to content

İnsan Zekasının Evrimi, İletişim, Kültür ve Flynn Etkisi


Recommended Posts

Ve bir gün bir yaratıcıya inanırsan zekan ne olacak birden, en yüksek kullanım aşamasından en alt kullanım aşamasına mı düşecek, bu ne şimdi, bilimsellik. Pehhhhhhhhhhhhh......

Burda bizim gibi irdeleyen, araştıran, aklını kullanan müslümanlara da tatlı su müslümanı diye de isim takacaksın ve bunu yapınca da kendini erdemli insandan sayacaksın. Buna daha kocaman pehhhhhhhhhhhhhhhhhhhhhh.

Sevgiler...

:-) Kör ölünce badem gözlü olur derler. Ateistler teist iken gerizekalı, ateist olunca ilerizekalı oluyorlar. (C.S. Lewis değil de) Flew gibi dönenlerin akıl sağlığından şüphe edilip ihtiyarlığı bahane edilir nedense.

tarihinde sonus tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 64
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Bilgehan gerçekten ciddi emek isteyen yazın için teşekkür ederim..

Yazına ufakta olsa bildiklerim doğrultusunda eklemeler yapmak istiyorum..

Şu anda okuduğun kitabın ismini hatırlayamıyorum..

Aklımda kalan şu idi..

Evlenme konusunda kadınında onayladığı(isteği ile olan) bir bakıma aşk evliliklerinden doğanlar ve ebeveynlerin 22 ile 29 yaşları arasında doğurduğu çocuklar diğerlerine göre daha zeki oluyorlarmış..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bilgehan gerçekten ciddi emek isteyen yazın için teşekkür ederim..

Yazına ufakta olsa bildiklerim doğrultusunda eklemeler yapmak istiyorum..

Şu anda okuduğun kitabın ismini hatırlayamıyorum..

Aklımda kalan şu idi..

Evlenme konusunda kadınında onayladığı(isteği ile olan) bir bakıma aşk evliliklerinden doğanlar ve ebeveynlerin 22 ile 29 yaşları arasında doğurduğu çocuklar diğerlerine göre daha zeki oluyorlarmış..

Bunu bilmiyorum ama sağlıklı genlere sahip melez çocukların da öyle olduğunu okumuştum bir yerlerde.

Bu yüzden benim velet çoğu zaman beni mat ediyor sanırım :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
Zeka bilimadamlari tarafindan beyinde diye kabul edilir,bu maddeye baglama mecburiyetinde olup bir kabul edistir,ama buna dair bir kanit yoktur..

Bu düşünsel ucubeliklerdir sözkonusu başlığa kaynaklık eden yazının konusu.

Kanıtlanması veya kanıt aranması gereken akılın fiziksel, "maddi" bir sürecin yansıması olup olmadığı değildir. Kanıtlanması veya inanırları tarafından kanıt aranması gereken, akılın metafiziksel süreçlerin sonucunda olduğuna dair kanıtlardır.

Bilim yalnizca gercegi soyler,kabul etme,varsayma bilimadamlarina aittir,kanit yoksa,bilim boyle diyor diyemezsin!

Bilim, gözlemlerimizi, yine gözlemlere dayalı daha basit kavramlarla açıklama gayreti metodolojisidir: Ve bilimin söyledikleri de, dayanakları da varsayımdır. Bilimin mutlak gerçek, mutlak doğru, mutlak bilgi iddiası yoktur, bu ancak masalların işidir, onlarında güvenirliliği ortadadır.

Atheistler; bilimi bilgisiz dindarlardan daha cok istismar etmeye calisiyor.

Teistler bilimi bilmiyor, ateistler teistlere bilimin ne olduğunu anlatıyor. Bilimi bilmeyen teistler, bilimi işlerine geldiği gibi yorumlama çabasında oldukları için, kendi keyfi bilim kabullerinin dışındaki söylemleri, doğru olsun olmasın istismar gözüyle görüyorlar.

Dediklerini gercekmis gibi kabul ettigimizde bile yine yaniliyorsun,Herseyi Tanri yaratti da sinir sistemi kendi kendine oldu diye dusunen bir dindar yoktur...

Dindarların düşünceleri, yanılgıyı kanıtlamaya yeterli oluyorsa, benzer şekilde dindar olmayanların da düşünceleri de kanıt niteliği taşıyabilir.

Bilim kendini islam ile tanitan Tanrinin yokluguna kanit olamaz,

Belki, bilim, İslam ile tanıtılan Allah isimli tanrının olmadığını kanıtlayamayabilir; Ama yalan söylediğini, o tanrının absürd olduğunu gayet güzel kanıtlar.

Allah evrenin, dünyanın, canlının ve insanın varoluşunu yanlış bir şekilde açıkladığı için ya yalancıdır, ya da yoktur. İkinci ihtimal daha yüksektir.

Daha fazla bilim yobazligi yapmayin...

Bilimi bilmeden, hakkında ahkam kesmeyin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
:-) Kör ölünce badem gözlü olur derler. Ateistler teist iken gerizekalı, ateist olunca ilerizekalı oluyorlar. (C.S. Lewis değil de) Flew gibi dönenlerin akıl sağlığından şüphe edilip ihtiyarlığı bahane edilir nedense.

Bu Flew olayı evlere şenlik

http://www.biola.edu/antonyflew/

"HABERMAS: Once you mentioned to me that your view might be called Deism. Do you think that would be a fair designation?

FLEW: Yes, absolutely right. What Deists, such as the Mr. Jefferson who drafted the American Declaration of Independence, believed was that, while reason, mainly in the form of arguments to design, assures us that there is a God, there is no room either for any supernatural revelation of that God or for any transactions between that God and individual human beings."

Habermas, "bana düşüncenizin deizm olarak tanımlanması gerektiğini söylediniz. sizce bu adil bir tanımlama mı?" diye soruyor. Bu soru Flew, "Evet, kesinlikle doğru." diyor ve şu mealde birşey diyor. Tanrı var ama ne doğaüstü olarak açığa vurma (ifşa etme) ne de Tanrı ile insanlar arasında karşılıklı iş var.

Şimdi size 29 Aralık 2004'de Richard Carrier'a gönderdiği mektup

http://www.secweb.org/asset.asp?AssetID=369

"I now realize that I have made a fool of myself by believing that there were no presentable theories of the development of inanimate matter up to the first living creature capable of reproduction."

Yani aşağı yukarı şöyle diyor Flew: "Üreme yeteneğine sahip ilk canlı hücrenin cansız maddeler tarafından oluşturulmasını açıklayan düzgün bir teori olmadığına inanarak aptallık yaptığımı şimdi anlıyorum."

Yine aynı adreste görebileceğiniz gibi bu konuda yani yaşamın başlangıcı konusunda Richard Dawkins'in zamanında kendine gerekli bilgileri vermediği için suçluyor.

Ayrıca yine aynı mektupta Gerald Schroeder'in kendisini yanlış bilgilendirdiğini söylüyor. Sebebini de Gerald Schroeder'in iyi donanımlı bir fizikçi olduğunu ve onun söylediklerini sorgulama gereği duymadığını ama daha sonradan asıl konunun fizik değil biyokimya ile ilgili olduğunu anladığını söylüyor.

Görüldüğü gibi Flew, bir fizikçi olan Gerald Schroeder'in yaşamın başlangıcıyla ilgili sözlerini fazla ciddiye almış ve doğruluklarını sorgulama gereği bile duymamış. Ayrıca Richard Dawkins'i de bu konuda kendine gerekli bilgileri vermemekle suçluyor. Yani adam kendi bu konuları araştırmak yerine başkalarından kendini bilgilendirmelerini bekliyor. Pek hoş bir durum değil öyle değil mi? Konuyu her yönüyle bilmeden bir insana hem de o konunun uzmanı olmayan bir insanın söylediklerine güvenerek böyle bir açıklama yapıyor ve sonra aptallık yaptığını kabul ediyor. Sanırım ilerlemiş yaşının da bu olayda etkisi vardır heralde. Artık yorulmuş ve her konuyu enine boyuna araştıramıyor gibi geldi bana.

tarihinde kenzo tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Biraz daha dikkatli yazmak gerek:-)

Evet... Açıkça söylüyorum; modern bilim zekanın kaynağının tanrısal olmadığını gösteriyor. Neye itiraz ediyorsun ki?

...ve otomobilde giderken vites attırmak.

Bu kazanılan bir reflekstir. Tıpkı estrüman çalmayı öğrenirken olduğu gibi... Homunculus, cortex ve tekrarlanan uyarılara tepkiler konusunu araştır.

Sanki İslam çevresel faktörleri, belli ölçüde içgüdüleri ve refleksleri kabul etmiyormuş gibi yazıyorsun. İslam fıtratı denilen şey Allah'ın insanları hakkı idrâk ve kabûle müsâid yarattığı fıtrat-ı asliyyedir (fıtrat-ı İslâmiyye). O saydığın özelliklerle insan "bu" oluyor işte.

Fıtrat, yaratılış demektir. Çevrenin getirdikleri değil, hardware'i kasteder. Bunu sen de çok iyi biliyorsun ama kıvırıyorsun. Fıtrat'ın içinde çevresel faktörler yoktur.

İslam fıtratı işte, her ne kadar yamyam olsa da profesör olma potansiyelini içinde barındırıyor, çünkü o bir insan yavrusuydu:-) Yeni Gine'li yerli ile İngilizin zekası arasında fark yok (Tüfek Mikrop ve Çelik)

Buna İslam fıtratı değil insanın potansiyeli diyoruz. Yazımı okumamışsın, sadece göz atmışsın...

İnsan zekasına tapmak konusu neyse de onu küçümsemek ve sınırlı görmek de son derece sığ bir yaklaşım.

İnsan zekasını küçümseyen yok çocuğum... Sadece sınırları çiziyoruz, tespit yapıyoruz. Adam gibi laf söyleyeceksen söyle, yoksa kalabalık etme..

Tabi, şimşekten korkuldu sonunda tanrı bulundu. Çok bilimsel.

Kesinlikle böyle... Tanrı çaresizliğin bir ürünüdür. Sen Tanrı geldi kendini tanıttı mı sanıyordun? Tanrı'yı gerizekalı atalarımız icad ettiler... Gerizekalı çağdaşlarımız da hala inanıyorlar.

Tersi de geçerli. Hatta inanıyorum ki ateistlerin hâkim oduğu bir ülkede inanan katliamı bile yaşanabilir.

Ateistlerin nüfusa oranının çok yüksek olduğu ülkelerde sıç oranı çok düşüktür. Cahil cahil konuşma...

Evet aynen öyle: Descartes, Newton, Galileo, Kepler, Maxwell, Tesla, Faraday, Pascal, Edison, Linnaeus, Joule, Mendel, Kelvin, Pasteur, Wittgenstein, Whitehead, Napoleon, Abdussalam (ve hatta Laplace, sanılanın aksine tanrıya inanırdı) gibiler tanrıya veya yaratıcı güce inanan birer gerizekalıydılar. Ama gariptir ki uygarlığı etkilemiş kişilerdir:-))

Keşke yukarıda zikredilenler yaşasaydı da okusaydı bunları:-)

Saydığın adamların döneminde bilim bu derece ilerlememiş, bilgilerimiz bu derece artmamıştı. Zeka verileni almak, anlatılanı kavramak ve indirgeyici/çözümleyici yöntemlerle çıkarımlar yapabilmektir. Günümüzde elimizdeki bilgiyi değerlendiremeyip hala Tanrı'ya inananlar gerizekalıdır.

Saydığın isimler günümüzde yaşasalardı ateist olurlardı, zaten son 100 yıl içinde ne kadar önemli bilim adamı varsa hepsi ateisttir. Günümüzde yaşayan bilimadamlarınında tamamına yakını ateisttir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
İnsanın gelişmeye, kendini ve evreni çözmeye olan tutkusu sürekli kendi kendini tetikleyen bir olgu olabilir diyorum. Bu beynimizi etkileyip daha zeki olmamıza sebep oluyor olabilir. Tabii ortamı düzgün insan toplulukları için bunu söylüyorum. "Belli bir noktadan sonra insan daha zeki hale gelemeyecektir" ifadesi var yazıda. Ben bunun kesin olarak doğru olabileceğini düşünmüyorum. Evrim öyle sürprizler yapmış ki, yine bir sürpriz yapmayacağını nereden bilebiliriz? Neymiş o sürprizler derseniz, ilk vereceğim örnek insanı ortaya çıkartmış olmasıdır. Doğayı tahrip edebilen insanı. Yeterince çarpıcı bir sürpriz değil mi bu?

Kollektif zeka ile ilgili Bilgehanın daha açıklayıcı bir yazı yazmasını talep edeceğim. Bu konu ilgimi çekti. Yapay zeka ise tabii çok önemli bir konu. Hem sunacağı imkanlar sebebi ile hem insanın kendisini anlaması yönünde kazandıracakları sebebi ile.

Evrim sürpriz felan yapmıyor bağlantı, neyse o işte... Bizim daha gelişmiş bir beyne gereksinimiz yoktu ve olmadı... Keşke olsa o sürpriz de daha akıllı olsak, ama yok işte... Tüm veriler bunu gösteriyor.

Ama zamanla yeni öğretme teknikleri geliştiririz, beyne sinyal gönderip direk yazma olayını felan geliştiririz, böylece bilgi edinmemiz hızlanır ve beyni daha verimli kullanırız. Ama makinenin performansı bellidir, belli bir sınırı vardır. F

Kollektif zeka ile ilgili uzun uzun yazdım... Ölümsüzlük başlığı altına bak...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Zeka bilimadamlari tarafindan beyinde diye kabul edilir,bu maddeye baglama mecburiyetinde olup bir kabul edistir,ama buna dair bir kanit yoktur..

"Dünya bilimadamları tarafında Güneş'in etrafında dönüyor diye kabul edilir" ne kadar sakat bir tümce ise senin ilk tümcen de o kadar sakat... Durum budur, zekanın kaynağı beyindir... Seninkisi kalın bağırsak mı?

Bilim yalnizca gercegi soyler,kabul etme,varsayma bilimadamlarina aittir,kanit yoksa,bilim boyle diyor diyemezsin!

Bilim bize bilgi sunar, ortada varsayım felan yok... Yazıyı oku... Tamamen gözleme dayalı veriler sundum, kaynaklarını verdim. Kendi kafamdan bilim uydurmuyorum burada... Verdiğim kaynakları baştan sona oku, sonra sen bir yazı yaz bakalın ne yazacaksın.

Atheistler; bilimi bilgisiz dindarlardan daha cok istismar etmeye calisiyor.

Bilimi istismar etmiyoruz. Bilim bizimdir. Bilim senin gibi hurafelere tapan zavallıların değildir. Biz sizi o zavallı halinizden kurtarmak için bilgiyi ayağınıza getiriyoruz. Almak istemiyorsan sen bilirsin... Rezil bir şekilde yaşamaya devam et.

Dediklerini gercekmis gibi kabul ettigimizde bile yine yaniliyorsun,Herseyi Tanri yaratti da sinir sistemi kendi kendine oldu diye dusunen bir dindar yoktur...

Bilim kendini islam ile tanitan Tanrinin yokluguna kanit olamaz,goremeyenlere de mucize olamaz..Daha fazla bilim yobazligi yapmayin...

Bilim Allah'ın yani İslam'ın ve İslam öncesi Arap mitolojisinin tanrısının olmadığını kesin bir dille söyler. Allah'tan geldiği iddia edilen Kuran'ı bilimle karşılaştırdığında Allah'ın tanrı olmadığını anlarsın.

Bilim tanımsız tanrılarla da ilgilenmez, hiç bir etkisi olmayan tanrı tanımlıyorsan zaten baştan tanrını yok ediyorsun demektir, eğer bir etkisi varsa bunun fiziksel dünyada bir yansıması olması gerekir. İşte bilim böyle bir tanrısal müdahalenin olmadığını söylüyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Flynn Etkisi ve Dinler

Sırf bu yüzden Tanrı aralarından zeki güvenilir sözü dinlenen insanları onları uyarması için seçip doğru yola çağırdı...

Tanrı yoktur, peygamberlik iddiasında bulunanlar sahtekardır. Peygamber olduğu iddia edilenlerin bazıları ise hiç yaşamamışlardır, bazıların ise öyküleri çarpıtılmış, abartılıp süslenmiştir.

Yine yanılıyorsun dinde aşırıya kaçamadan orta yolu takibeden insanların daha motive daha uyumlu relax yaşadığını bilim kanıtladı.Sevgili forumeydanın bir başlığı vardır onu okumanı tavsiye ederim :) (ahlak ve din adı altında)

Bir dine bağlı olup, o dinin kitabını ve bazı kurallarını takip etmeyen -ki sana göre bu orta yol oluyor- insanlara daha mutlu öyle mi?

Yani diyorsun ki; bir yalanın peşinden giden ama o yalanın bazı ilkelerini görmezden gelen insanlar daha mutlu oluyorlar. İslam, Hristiyanlık, Yahudilik vahşet dinleridir, bu dinlerin kitapları başlı başına huzursuzluk sebebidir. İnanmıyorsan aç oku, vahşeti gör...

Avrupa ortaçağ karanlığımdan sonra aklın yolunu seçti.. kanunlarını işeyecek şekilde uygulamaya koydu ..Yinede kanunların açıklarından faydalanan açıkgözler var.. Sürekli birbiri ile paslaşarak ceza sistemi ile bunun önünü kesen devlet adamları sayesinde sistemleri daha iyi... siyasette isveçte sanırım sürekli bir değişim var ..Bir sağ bir sol alıyor iktidarı ..Sabit fikirlerinden kurtulup dünyalarını güzelleştirdiler.

Türkyenin sorunu din değil siyasetteki açıklarıdır ..Kimse buna karşı çıkmasın .Dini siyasete alet ediyolar martavallarınıda okumayın, milletimiz cahil evet ama bunun suçlusu sadece din değil..Bana sorarsan gerçek dinden bi-haber yaşadıkları için türkiye bu halde..

Türkiye ve diğer İslam ülkeleri din yüzünden geri kalmışlardır. Türkiye'nin siyasetine dinin etkisi çok ama çok büyüktür. Ayrıca Türkiye'nin geri kalmasını nedeni sadece siyaset değil kültürel iklimidir. Biz ülkemizde öküz yetiştiriyoruz, her yalana inanan, her sabana sürelebilecek, itaatkar, sorgulamayı bilmeyen öküzler yetiştiriyoruz. Bu yüzden geriyiz.

Geri kalmış ülkelerini halkları soru sormayı, yanıt aramayı bilmez... Hak aramayı bilmez... Bunu nedeni dine olan teslimiyetleridir. Din bir rezalettir ve dünyanın gelişmiş ülkelerine bakarsan dinin etkisinin ortadan kalktığını görürsün.

Bilimi ideallerine alet etmek ahlaksızlığın daniskasıdır....

Ben kendimi dev aynasında görmüyorum ortalama bir zekaya sahip ortalama bir dindarım.

Sen resmen inanan insanı gerzekalı yerine koyuyorsun :)

Peki soruyorum sana bilgehan ..

Canlılığın oluşuundan sonra olan yolculğunu evrimle gerçekleştirdik ..

Peki Bigbang öncesinde ne vardı ?

Bunu açıklayabilecek bir babayiğit varsa çıksın gerine gerine söylesin ..

Hayır açıklayamıyorsa sonsuza kadar sussun ...

Son olarak bir ayet..''İnsan başıboş bırakılaağınımı sandı''

Evet neokortesimizle insanlık mirasını çağlar boyunca aktardık..Şimdi uç seviyeye geldik ama ahmaklıktan hala kurtulmuş değiliz..

İnsana ne yaptıysa kibri yapmıştır..

Kendine güveni arttıkça daha çok kibirleniyor..

Yarının ne olacağını bilemeyen bir canlı için fazla kibirliyiz :)

Acziyetimizi göremeyecek kadar bilgiye sahip miyiz ?

Bilime sonuna kadar destek vermeye mecburuz ...Ama değerlerimizi unutmadan .. Zaten ikisi bir yerde muhakkak birleşecektir.

Benim ideallerin yok... Ben durum tespiti yapıp ona göre tavır alıyorum... Bilimsel düşünce budur... Bu yüzden bilimin yobazlığı olmaz.

Benim Big Bang'in öncesinde ne olduğunu bilmemem senin rezil dinini haklı çıkarmaz. Senin dinin hiçbir şeye tatminkar yanıt veremiyor, oysa ki bilim her an ilerliyor ve işe yarar yanıtlar üretiyor.

Bilim big bang'i açıklayamıyorsa sonsuza kadar sussun öyle mi? Bu nasıl zavallı bir laftır! Bu nasıl bir rezalettir!

Sen şimdi oturduğun yerden yürüyerek Sibirya'ya gidebiliyor musun? Hayır... O zaman bir daha hiç yürüme... Yürüme yöntemi işe yaramıyor, tuvalete bile gitme, oturduğun yere yap.

Bilim adım adım ilerliyor arkadaşım... Dün bilemediğimiz şeyleri bugün biliyoruz, senin big bang diye sayıkladığın şeyi de bilim buldu... Senin dandik kitabın Kuran değil...

Sen din yüzünden benim yazdığım yazıyı okumak ve anlamaktan aciz kalmışsın... Tekrar oku, tekrar değerlendir, kaynakları baştan sona oku, verileri topla ve düşün...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bilgehan,

Şu cümlene acaip takmış durumdayım, dumur oldum diyebilirim.

Tek bir soru soracağım.

Burdaki ateistlerin çok büyük çoğunluğu inanan ebeveynlerin çocukları ve onlar tarafından büyütüldüler.

Bu kadar zekası geri ebeveynler nasıl bu kadar zeki! evlatlara sahip olabildiler diye kendime sormadan edemedim?

Bir cevabın var mı buna?

Sevgiler...

Ve bir not, sen ne kadar zeki isen inan yan komşun imam da o kadar zeki!!!!!!

Bergüzar abla,

Zeka bir potansiyeldir... İyi beslenme ve eğitimle en iyi performansla kullanılabilir.

Benim annem ve babam da aynı potansiyele sahiptiler ancak aileleri onlara bilim değil din öğretti. O yüzden gerçekleri göremiyorlar, zekalarını kullanamıyorlar.

Maalesef bazıları için çok geç... Bebek yaşta sübaneke öğrenip hayatı boyunca din yalanını geröek sanıp dünyayı bu yalan çerçevesinde yorumlayanlar bilimden düşünsel eylemlerini geliştirecek şekilde yararlanamıyorlar.

Sen insanların Adem ve Havva'dan geldiğine inanıyorsun... Bilim evrimleştiğimizi söylüyor. Sen sırf din öyle diyor diye bilimsel bulguları reddediyorsun... İşte bu zekanın kullanılamamasıdır.

Notuna yanıt; yan komşum imam değil, ama istersen dünyanın tüm imamlarını topla elimde oynatayım. Hurafelere inanan ve mesleği bu hurafeleri insanlar arasında yaymak olan zavallıların zeki olduğunu söyleyemezsin...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bilgehan gerçekten ciddi emek isteyen yazın için teşekkür ederim..

Yazına ufakta olsa bildiklerim doğrultusunda eklemeler yapmak istiyorum..

Şu anda okuduğun kitabın ismini hatırlayamıyorum..

Aklımda kalan şu idi..

Evlenme konusunda kadınında onayladığı(isteği ile olan) bir bakıma aşk evliliklerinden doğanlar ve ebeveynlerin 22 ile 29 yaşları arasında doğurduğu çocuklar diğerlerine göre daha zeki oluyorlarmış..

Çok güzel yazmışsın Bilgehan, teşekkürler...

Teşekkürler arkadaşlar... Ancak ne kadar uğraşırsak uğraşalım bazıları için çok geç olduğunu bu başlıkta bir kere daha görmüş olduk... Çocuk yaşta formatlanan beyin kendine zor geliyor, hurafe bağımlılığı bir perde gibi somut gerçeklerin önünü kapatıyor. Neyse... Uğraşalım biraz daha... Belki birinin işine yarar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu bilgiler ışığında insanın "İslam fıtratı" üzerine yaratıldığı iddiasının yalan olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz

yazıyı buraya kadar okudum

islam fıtratı üzere demek

her çocuk cezadan korkusuzdur demektir

çocuğun vurduğundan kırdığından mesuliyetlik varmıdır... yok

cezadan salimdir sıkılmaz

her çocuk fıtratı islam üzeredir emrinin manası bu

emri nebiye yanlış anlarsanız yanlış şeyler anlatırsınız

dine ise esas... kurnaı kerimi ve emri nebiyi doğru anlamak ve anlatmak esastır...

....

şimdi dikkatle oku ! başka yerde bulamazsın

şu sözleri

bir hayvan doğduktan bir kaç gün sonra annesin babasının yaptığını yapabilir

fakat ben sen 15 20 sene geçer yine kendimizi kurtaramayız

ama ondan sonra İnsana bir varlık gelir

bu varlık nedir

işte bilim insalık bunu araştırmadığından dolayı inliyor...

15 20 sene sonra bir varlık gelir

ne oluyruz

skılıyorum böyle hayat mı olur

surat asık

kimim ben

nerden geldim

ne olucam nereye gidiyorum....

anlatabiliyomuyum...

çocuk doğduğu anda

hayavani kabiliyeti faaldir

insani ırsiyatı gayrı faal değildir

15 20 sene sonra faale geçtimi inleme başladı

işte

çocuk daha yedi yaşında iken

o insani irsiyatını imanla doldurulmaya başlanırsa

insanı irsiyatı faale geçtimi... inleme olmaz

beşeriyet çocuğun insani ırsiyatını dolduracak İMANDAN mahrumdur o yüzden inler ve inler

anlatabildik mi

Link to post
Sitelerde Paylaş
Evrim sürpriz felan yapmıyor bağlantı, neyse o işte... Bizim daha gelişmiş bir beyne gereksinimiz yoktu ve olmadı... Keşke olsa o sürpriz de daha akıllı olsak, ama yok işte... Tüm veriler bunu gösteriyor.

Ama zamanla yeni öğretme teknikleri geliştiririz, beyne sinyal gönderip direk yazma olayını felan geliştiririz, böylece bilgi edinmemiz hızlanır ve beyni daha verimli kullanırız. Ama makinenin performansı bellidir, belli bir sınırı vardır. F

Kollektif zeka ile ilgili uzun uzun yazdım... Ölümsüzlük başlığı altına bak...

Evrimin tam olarak tüm mekanizmalarını çözdük mü Bilgehan? Hayır. Evrim nasıl sürpriz yapmıyor? Evrimin insanı ortaya çıkartması için ne gibi bir sebep vardı acaba? Milyonlarca hayvan türü ile sürüp gidiyordu. Yok olanlar ve yenileri ile. İnsan ne diye ortaya çıktı ki? Bunun bir cevabı var mı? İnsanın ortaya çıktığını biliyoruz ama doğaya böylesine müdahale eden bir canlının ne diye doğanın bağrından çıktığını bilemiyoruz. İnsan evrimde bir son nokta olarak mı kalacak? Türünü devam ettirse bile değişmemesi mümkün mü? Üstelik doğal bir evrim bile değil, müdahale ettiğimiz bir evrim var artık. Geleceğe dair kesin önermelere karşıyım. Bu forumda sınırlı bakış açılarına karşı çıkmayı görev edindim galiba ben.:)

tarihinde baglanti tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
yazıyı buraya kadar okudum

islam fıtratı üzere demek

her çocuk cezadan korkusuzdur demektir

çocuğun vurduğundan kırdığından mesuliyetlik varmıdır... yok

cezadan salimdir sıkılmaz

her çocuk fıtratı islam üzeredir emrinin manası bu

emri nebiye yanlış anlarsanız yanlış şeyler anlatırsınız

dine ise esas... kurnaı kerimi ve emri nebiyi doğru anlamak ve anlatmak esastır...

....

şimdi dikkatle oku ! başka yerde bulamazsın

şu sözleri

bir hayvan doğduktan bir kaç gün sonra annesin babasının yaptığını yapabilir

fakat ben sen 15 20 sene geçer yine kendimizi kurtaramayız

ama ondan sonra İnsana bir varlık gelir

bu varlık nedir

işte bilim insalık bunu araştırmadığından dolayı inliyor...

15 20 sene sonra bir varlık gelir

ne oluyruz

skılıyorum böyle hayat mı olur

surat asık

kimim ben

nerden geldim

ne olucam nereye gidiyorum....

anlatabiliyomuyum...

çocuk doğduğu anda

hayavani kabiliyeti faaldir

insani ırsiyatı gayrı faal değildir

15 20 sene sonra faale geçtimi inleme başladı

işte

çocuk daha yedi yaşında iken

o insani irsiyatını imanla doldurulmaya başlanırsa

insanı irsiyatı faale geçtimi... inleme olmaz

beşeriyet çocuğun insani ırsiyatını dolduracak İMANDAN mahrumdur o yüzden inler ve inler

anlatabildik mi

Her hayvan doğduktan bir kaç gün sonra anne babasının yaptığı şeyleri yapamaz. Yavru bakımı olmayan bir böcek türünün bireyleri yumurtadan çıkar çıkmaz kendi başlarının çaresine bakmak zorundadırlar. Zira o hayvanların gelişmiş sinir sistemleri yoktur, onlar bizim kadar tecrübe biriktirmezler, ve karar verirken tecrübelere dayanmazlar.

Oysaki insanın da içinde bulunduğun memeliler sınıfının yavruları bakıma gereksinim duyarlar ve bir süre aile ortamında yaşarlar.

Beyin kapasitesi en gelişmiş canlılardan primatlar takımının yavruları ise yaşam süresine göre en uzun aile bakımına gereksinim duyan canlılardandır. Primatlara bağlı Hominid familyasında ise bu süre iyice artar.

İnsanın vahşi doğada ömrü 25 yıl kadardır. Benzer şekilde en yakın akrabalarımız olan Bonoboların (Pan paniscus) ömürleri 20 yıl kadardır.

Biz geliştirdiğimiz medeniyet sayesinde bugün 83 yıl gibi bir ömür ortalamasına ulaştık.

Tabi bu medeniyetin içinde yaşayabilmeleri için yavrularımızı eğitmemiz gerekiyordu.

Yani... Eğer doğal ortamda yaşasaydık, 12-14 yaşında cinsel olgunluğa ulaşacak ve yavru yapmaya başlayacaktık. Öğrenmemiz gereken şeyler çok kısıtlıydı, genelde avlanma ve avcılardan kaçınma üzerine bir eğitim yeterli oluyordu. 15 yaş bile olgun bir yaş sayılıyordu, zira ömrünün ortasına geldin, ve öğreneceğin şeylerin çoğunu öğrendin bile... Zaten insanlık tarihinin büyük bir kısmı böyle geçmiştir.

Ancak kurduğumuz medeniyet içinde 12-14 yaşında bir çocuk daha eğitiminin yarısında oluyor. Zira bilgi fazla, yaşamın kuralları değişik.

O yüzden bizi böcek gibi, balık gibi doğar doğmaz başını çaresine bakmak zorunda olan, sinir sistemi az gelişmiş canlılarla değil bize yakın canlılar ile karşılaştır.

"başka yerde bulamazsın" diye sayıkladığın lafların boş olduğunu görmüş oldun böylece...

Bilgi olmadan fikir üretemezsin, senin hatan burada... Cahilsin ama görüşün var... Bırak bana laf yetiştirmeyi, git adam akıllı biyoloji öğren.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...