Jump to content

İslam:Temizlik Dini


Recommended Posts

sanki bize kuranı nakledenler muhammedin abdest suyunu ya da sümüğünü

orasına burasına süren insanlardan ya da uydurmaysa bu rivayetleri uyduranlardan farklı kişiler.

-kuran değişmemiştir ama hadislerin bazısı sonradan uydurulmuştur.

-nerden biliyorsun değişmediğini?

-kuranda öyle yazıyor.

-:blink::blink::blink:

kısacası bu saçmalıklardan kuranı soyutlayamazsınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 185
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Tamam ama hem ''temizlik imandan gelir'' deyip temizlik üzerine nutuk çekeceksin hem de kıçını taşa sileceksin. :blink: Burada bir saçmalık yok mu? Veya ''islam medeniyeti şöyle yüceydi, böyle iyiydi'' deyip duruyorsunuz, bu ne biçim medeniyet? Kıçını taşa siliyor! Ayrıca kaç kere sildiğinin de muhasebesini yapıyor, tek sayıyla silmek lazımmış. Bu kafadan ne beklenir? Kıçını tek sayıyla sil ve orada cinler olacağı için zıçarken allahı an diyen bir zihniyet insanlığa ne verebilir ki? Oğuz iyi demiş: ''Müslüman kıçını kaç taşla silerse daha mübarek olur şeklindeki bilimsel mevzulara kafa yorarken, batılılar müslümanların rüyalarında bile göremeyeceği kanalizasyon sistemleri kurmuşlar, yine bu sistemlere benzer sistemlerle evlere su ulaştırmışlar''. Romalılar İslamdan önceydiler ve kanalizasyon sistemleri vardı; en azından kıçlarını tek sayıyla silme hesabıyla değil de daha lüzumlu işlerle uğraşmışlardır herhalde.

Sevgiler...

Efenim muhammedin sıçış tarzına neden bu kadar takılıyorsunuz ? Kim bilir siz evde nasıl s..çıyorsunuz ne kadar koku bırakıyorsunuz ve neyle temizleniyorsunuz ? Muhammedin Nebi olduguna iman ediyor musun etmiyor musun ! Etmiyorsan zaten adamın nasıl s..tıgının önemi yok ağzıyla kuş tutsa peygamber degil. İnanıyorsanız zaten onun k..çını neyle sildigiyle uğraşmazsınız

tarihinde Salomon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

ee çöl bedevisi muhammedden de bu beklenirdi.

Dök suyu geçsin.Hatta zemzem suyu ile sidik yıkamak en hayırlısıdır.

Alakasız ama birde rakıyı zemzem suyu ve hurmayla içmek sevap kazandırıyormuş .

1400 yıl önce böyleymiş diyen müslümanlara ;sormazlar mı ?

Hani kuran evrenseldi diye.

Hani kıyamete kadar son dindi.

Buda gösteriyorki zamanla kuranın geçerliliği kalkmaktadır.

Göz göre göre hala kurandan kitapdan medet ummanın batıldan farkı nedir ?

Birisi derki ayna kırma 7 yıl uğursuzluktur

Birisi der iman et yoksa cehennemliksin.

XXI.yy'da artık bazı gerçekleri önceden farkedin (çoktan zamanı gelmiş olsada ) !

Bence o yöntemle sidik temizlenmez, yalaması lazımdı. :D

Şaka bir tarafa, sidiği suyla temizlemesinden ziyade, çocukların ne zaman bunun kucağına otursalar işemeden kalkmamaları dikkat çekici. Allahın biricik peygamberinin üzerine işiyorsun, boru değil! Keşke o şansa kavuşabilseydik. Ben direkt büyüğü bırakırdım. Onu da suyla yıkasın anasını satiim. Allah, peygamberini sidikten koruyamıyormuş madem; ağzına bile zıçarız. :D

Muhammed'e bak, dötüne teneke bağlamışlar resmen...

Freddie sen beni güldürdün allah(!) da seni güldürsün :D

tarihinde CasTRo tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

27- Külü İle Kan Yolunun Kapatılması İçin Hasır Yakılması Babı

37-....... Sehl ibn Sa'd es-Sâidî ® şöyle demiştir: RasûlulIah(S)'ın başı üzerindeki miğfer kırılıp da yüzü kanlandığı ve rabâiy-ye dişleri kırıldığı zaman Alî ® kalkanı içinde su getiriyordu. Fâtima da gelip Rasûlullah'ın yüzündeki kanı yıkıyordu. Fâtıma aleyhi's-selâm, kanın suya gâlib gelmekte olduğunu görünce, bir hasır parça­sına gitti, ve onu yaktı da külünü Rasûlullah'ın yarası üzerine yapış­tırdı. Böylece kan kesildi.

35- Bâb: 'Birinizin Kabından Köpek Içtiği Zaman O Kabı Yedi Kerre Yıkasın"

35- Bâb: 'Birinizin Kabından Köpek Içtiği Zaman O Kabı Yedi Kerre Yıkasın".

37-.......Ebû Hureyre ® şöyle demiştir: Rasûlullah (S) şöyle buyurdu: "Birinizin kabından köpek (ağzını sokup bir şey) içtiği za­man o kabı yedi kerre yıkasın"[63]

38-.......(...)

Ve Ahmed ibn Şebîb (200) şöyle dedi: Bana babam (ŞebîB), Yû-nus'tan; o da İbn Şihâb'dan tahdîs etti. O şöyle demiştir: Bana Hamza ibnu Abdillah, babası Abdullah ibn Umer'den tahdîs etti. O şöyle demiştir; Rasûlullah (S) zamanında köpekler (işer ve), mescidin için­de gider gelirdi de bundan dolayı (mescidi yıkamak için) hiç su serp-mezlerdi.

kendi elbisesindeki idrardan rahatsız olmayan adam

mescide hayvanların işemesinden de rahatsız olmaz doğal olarak.

ne yaman çelişki!

kendi donuna idrar damlatınca kabir azabı öte yandan bu başlıkta yazdıklarımız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bunlar da sağlığa son derece zararlı uygulamalardan bir demet.

3983 - Ebu Keşbe el-Enmâri radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm başından ve iki omuzu arasından hacamat olur ve:

"Kim bu kandan akıtırsa, herhangi bir hastalık için, bir başka ilaçla tedavi olmasa da zarar görmez!" buyururdu."

Ebu Davud, Tıbb 4, (3859); İbnu Mace, Tıbb 21, (3484).

3990 - Tirmizi'nin Hz. Enes'ten yaptığı bir rivayette, Enes radıyallahu anh der ki: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, Sa'd İbnu Zürare'yi sivilce sebebiyle dağladı."

Tirmizi, Tıbb 11, (2051).

3989 - Hz. Cabir radıyallahu anh anlatıyor: "Sa'd İbnu Mu'az radıyallahu anh kolundaki (can) damarından isabet aldığı zaman Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm onu elindeki uzunca bir demir çubukla bizzat dağladı. Ancak yarası tekrar şişti. Resûlullah da ikinci sefer dağladı."

Müslim, Selam 75, (2208); Ebu Davud, Tıbb 7, (3866).

HANGİ AYDA HACAMAT OLMALI?

6999 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: "Kim hacamat olmak isterse, ayın 17 veya 19 veya 2l'ini arasın. Sakın, kan fazlalaşmak suretiyle birinize galebe çalıp onu öldürmesin."

kanımız fazlalaşmadan hemen aldıralım,ölmeyelim sonra. :lol:

hacamat denilen şey ilkel şekilde kan aldırmaktır.

o günün hijyensiz koşullarında kan aldırmak faydalı değil aksine zararlıdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

3547 - Hz. Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: "Resülullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Biriniz helâya giderken berabererinde üç tane de taş götürüp onlarla temizliğini yapsın. Bunlar ona yeterlidir."

Ebu Dâvud, Tahâret 21, (40); Nesâi, Tahâret 40, (1, 41, 42)

su kıtlığı yaşanan günümüzde bu hadisin hikmeti gün gibi ortada.

suyumuzu boşuna israf etmeyelim.

taşlarla bu işi güzelce halletmemiz mümkün,

allahın resulunun buyurduğu gibi.

üç taşla pratik, ekonomik çözüm.

Link to post
Sitelerde Paylaş
HANGİ AYDA HACAMAT OLMALI?

6999 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resülullah aleyhissalatu vesselâm buyurdular ki: "Kim hacamat olmak isterse, ayın 17 veya 19 veya 2l'ini arasın. Sakın, kan fazlalaşmak suretiyle birinize galebe çalıp onu öldürmesin."

kanımız fazlalaşmadan hemen aldıralım,ölmeyelim sonra. :lol:

hacamat denilen şey ilkel şekilde kan aldırmaktır.

o günün hijyensiz koşullarında kan aldırmak faydalı değil aksine zararlıdır.

Birisi diyodu forumda o zamanlar sayı yokmuş harflerle sayıyomuş diye

Ama hadislerde falan açık net sayı var hadi bunu geçtim

Muhammedin hep bi tek sayı takıntısı varmış

3-17-19-21

Tek sayıların mucizecisi aranıyor ?

Link to post
Sitelerde Paylaş

6- Develerin Sidikleriyle Tedâvî Olmak Babı

6- Develerin Sidikleriyle Tedâvî Olmak Babı

9-.......Bize Hemmâm ibn Yahya, Katâde'den; o da Enes®'ten şöyle tahdîs etti: Birtakım insanlar (Medine'ye geldiler de) mi'de ağ­rısından dolayı Medine'de ikaamet etmek istemediler. Peygamber (S) onlara zekât develerini güden çobanın yanına gitmelerini, orada de­velerin sütlerinden ve sidiklerinden içmelerini emretti. Onlar da Pey-gamber'in çobanına katıldılar da develerin sütlerinden ve sidiklerinden içtiler. Nihayet bedenleri iyileşince çobanı öldürdüler, develeri önle­rine katıp götürdüler. Bu yaptıkları Peygamber'e ulaşınca, onları ara­mak için bir birlik gönderdi. Sonunda bunlar Peygamber'e getirildiler, Peygamber de (kısas olarak) onların ellerini ve ayaklarını (çaprasvâ-rî) kesti, gözlerini de oydu.

Katâde: Muhammed ibn Şîrîn bana, bunun haddlerin (yânî bu husustaki dînî cezaların) inmesinden önce olduğunu tahdîs etti, de­miştir.

57- Dişi Eşeklerin Sütlerinin Hükmü) Babı.

57- Dişi Eşeklerin Sütlerinin Hükmü) Babı.

91-.......(...)

Ben Ebû İdrîs'e:

— Bizler dişi eşeklerin sütleriyle abdest alabilir miyiz yâhud on­ları içebilir miyiz yâhud canavar hayvanların öd suyunu içebilir mi­yiz yâhud deve sidiklerini içebilir miyiz? diye sordum.

Ebû İdrîs:

— Müslümanlar deve sidikleriyle tedâvî yapıyorlardı da bunda bir sakınca görmüyorlardı. Dişi eşeklerin sütlerine gelince, bize Ra-sûlullah'ın onların etlerinden nehyettiği haberi ulaşmıştır da sütlerinden herhangibir emir de, nehiy de ulaşmamıştır.

(...)

Link to post
Sitelerde Paylaş

oraya buraya saçma sapan tebliğ başlıkları açanları bu pislikleri temizlemeye davet ediyorum.

yok ağaç bize ağzımıza layık nasıl meyve verirmiş,

bilmem şuursuz atomlar bunları nasıl yapabilirmiş deyip mantık yürüttüğünü zannedenler

gelsinler biraz da bunların saçmalık olmadığının ispatını yapsınlar.

hadi bakalım...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Dünyanın neresine giderseniz gidin, 'Dünyanın en pis milleti kimdir?' diye sorun.

Perulular, Eskimolar, Moğollar, Çinliler, Avustralyalılar, Finliler, Afrikalılar vb. size tek bir cevap vereceklerdir: 'Araplar !'

Ve bu Araplar, Muhammed'in soydaşları, 'temizlik dini'nin ilk ve gerçek mensupları, bugün bile pislikten kurtulmamışken, 'İslam'ın gereği abdest' kisvesi altında bütün dünyaya temizlik öğretmeye kalkışmaktadırlar.

S.Arabistan'da hiçbir akarsu (nehir, ırmak, dere, çay) ve göl yoktur. Doğanın su konusunda bu kadar acımasız davrandığı başka bir ülke daha yoktur.

Mecburen kum ve toprakla yapılan susuz temizliği (nasıl olacaksa?) icat ettiler. Suyla yapılanında da sabun yok... (Hijyenik özdeyiş: Su temizlemez, sabun temizler.)

Bu nasıl temizliktir?

Ve biz temizliği kimlerden öğreniyoruz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu nasıl temizliktir?

Ve biz temizliği kimlerden öğreniyoruz?

coğrafi ve iklimsel koşulların sonucu ortaya çıkan bu durum insanları suçlayamayız.

ancak birileri, bazı kas kafalılar bu ilkel yaşamı gelip dayatırsa buna da müsade edemeyiz.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in üç parmağıyla yemek yediğini, yemekten sonra da parmaklarını yaladığını gördüm.

Müslim, Eşribe 131, 132. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Et`ime 49; Tirmizî, Et`ime 11.

Biriniz yemek yediği zaman parmağını yalamadıkça (veya emmedikçe) silmesin.

Buhârî, Et`ime 52; Müslim, Eşribe 129. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Et`ime 51; İbni Mâce, Et`ime 9.

Şüphesiz şeytan sizden birinizin her yaptığı işte hazır olur. Hatta yemek yerken bile yanında bulunur. Birinizin lokması yere düştüğünde onu alsın, üzerine yapışan şeyleri temizledikten sonra yesin; onu şeytana bırakmasın. Yemeğini bitirince parmaklarını yalasın; çünkü o yemeğinin neresinde bereket bulunduğunu bilemez.

Müslim, Eşribe 133–135. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Et`ime 49; Tirmizî, 10, 11; İbni Mâce, Et`ime 9.

Saîd İbni Hâris, Câbir İbni Abdullah’a:

– Ateşte pişen bir şey yedikten sonra abdest almak gerekir mi? diye sordu. O da:

– Hayır, gerekmez. Biz Peygamber aleyhisselâm zamanında ateşte pişen bir yemeği pek az görürdük. Onu yediğimiz zaman da, elimizi silecek bez olmadığından avuçlarımıza, bileklerimize ve ayaklarımıza silerdik. Yemekten sonra da abdest almadan namaz kılardık, diye cevap verdi

Buhârî, Et`ime 53. Ayrıca bk. İbni Mâce, Et`ime 15.

Link to post
Sitelerde Paylaş

merhabalar,

esselamu ala menittebeal huda.

Murtedd dildasim bu konuyu senin acman benim hayretime mucib oldu.

Oysaki sen sunu cok iyi bilmeliydin orda kastedilen temizlik insanlarin kalbindeki pisliklerden arinilmasidir.

Kuran musrikler neciz dir derken de bu anlamda alir ollayi.

ama dostlar onemli olan nasil baktigimizdir. Sizler islami sorustura durun. Agizlarinizla veya klavyenizle islami susturacaginizi saniyorsaniz yaniliyorsunuz dostlar. sunu iyi bilin ki kendinizi kandirmaktan baska birsey yapmiyorsunuz.

Inanmadiginiz bir Tanrinin inanmadiginiz kitabini bu kadar okuyup sorusturmaniz neyin nesi peki

Link to post
Sitelerde Paylaş
Murtedd dildasim bu konuyu senin acman benim hayretime mucib oldu.

Oysaki sen sunu cok iyi bilmeliydin orda kastedilen temizlik insanlarin kalbindeki pisliklerden arinilmasidir.

Kuran musrikler neciz dir derken de bu anlamda alir ollayi.

ama dostlar onemli olan nasil baktigimizdir. Sizler islami sorustura durun. Agizlarinizla veya klavyenizle islami susturacaginizi saniyorsaniz yaniliyorsunuz dostlar. sunu iyi bilin ki kendinizi kandirmaktan baska birsey yapmiyorsunuz.

Inanmadiginiz bir Tanrinin inanmadiginiz kitabini bu kadar okuyup sorusturmaniz neyin nesi peki

arabın zırvalarına karşı duyduğum büyük kin olabilir mi?

bir kişi bile neyi savunduğu üzerine bir saniye düşünse yeterli benim için.

üstelik ne derseniz deyin arabın ilkel hayatını bu dinden soyutlayamazsınız.

zira islamın hemen hepsi o günkü arabın kültürel, ahlaki, düşünsel yaklaşımından ibarettir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

bunlar da buhariden sonra islam fıkhının en temel ve güvenilir hadis kaynağı sayılan sahihi müslüimden.

İstinca Babı

17- İstinca Babı

(...)

— Peygamberiniz (Salialiahü Aleyhi ve Seîlem) size her şey'i hattâ kaza-i haceti bile öğretti (değilmi?) demişler. Selman :

— «Evet, gerçekten Resulüllah (Salîallahü Aleyhi ve Seîlem) kıbleye karşı kaza-i hacet veya bevl etmekten, sağ elle taharetlenmekden, üçten az taşla taharetlenmekten, hayvan tezeği veya kemikle taharetlenmekten bizi men etti.» demiş.

(...)

Selman şöyle demiş:

— «Bize Müşrikler (den biri) : Görüyorum ki; sahibiniz size herşeyi Öğretiyor. Hatta kaza-i haceti bile Öğretiyor.» dedi. Selman şu cevabı ver­miş:

— «Evet. Hakikaten o bizden birimizin sağ elle taharetlenmesini ve kıbleye karşı kaza-i hacet etmesini men etti. Hayvan tersi ve kemiklerle taharetlenmekten de men etti. Hem :

«Hiç biriniz üçten aşağı taşla taharetlenmesin.»[/

anlaşılan o ki en az üç taşla yapılmalı taharet yani büyük abdestten sonra temizlik işlemi.

suyun çok az bulunduğu bir coğrafyadaki insanları kıçlarını taşla temizliyorlar diye suçlamak elbette çok insafsızcadır.

ama bunların bize temizlik öğretmeye kalkması da akıl karı değildir.

Meninin Hükmü Babı

32- Meninin Hükmü Babı

105- (...)

Aişe (ona) :

— «Eğer onu (menîyî) gördünse yerini yıkaman sana yeterdi. Görme-dinse etrafını yıkardın. Vallahi ben onu Resulüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) in elbisesinden ovalayarak çıkardığımı bilirim. Sonra o elbise ile namaz kılardı» demiş.

106- (...) Bize Ömer bin Hafs b. Gıyâs da rivayet etti. (Dediki) : Bize babam, A'meş'ten, o da İbrahim'den, o da Esved ile Hemmâm'dan onlarda Aişc'dcıı menî hakkında rivayet ettiler: Âişe:

«Ben onu Resulullah (Sallâllahü Aleyhi ve Sellem) in elbisesinden ova­lardım» demiş.

meni bulaşmış elbisenizi değiştirmeden insan içine çıkar mısınız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

üzerine küçük bir çocuk işediğinde elbisesini değiştirmeye gerek duymayan,

mescidinde hayvanların dolaşıp pisletmelerinden rahatsız olmayan,

abdest suyunu sahabesine verip oralaraına buralarına sürmelerine müsade eden bir peygamber.

ve onun balgamını ve sümüğünü orasına burasına silmek için yarışan,

yemeği yedikten sonra elini ayağına silen sahabesi.

bu ilkellik mi dünyayı içinde bulunduğu karanlıktan aydınlığa çeıkaracak?

bunlar mı insanlara medeniyet öğretecek olanlar?

bunlar mıdır örnek alınması gerekenler?

Link to post
Sitelerde Paylaş
her zaman bir çocuk kucağına işeyemez fakat sen her an tuvalete gidebiliyorsun. sıçramamasına özen göstersen iyi olur lakin hayvandan farkınız kalmayacaktır.

sen peygamberine söyle onu.

bak bizi çağırdığın dinin peygamberi ve onun sahabesi böyle pis adamlar.

kıçını üç taşla temizleyen adam ne demeye idrar serpintisi var mı diye kasar anladım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İslamın temizlik konusunda eleştiri alabileceğini hiç düşünmemiştim.Çünkü gelenekten gelen yaygın bir söz var.Temizlik imanın yarısıdır.Kuranda Allahın temizlenenleri sevdiği ve hadislerde de temziliğin önemi hakkında birkaç rivayeti buraya sizin gibi üşemeden getirebilirim.Ama bunun pek de gerekli olduğuna inanmıyorum.Çünkü islamın temizlik anlayıişında dönemin kısıtlı malzemeleriye değerlendirildiği için sorun doğuran bu rivayetler ile yetinmeniz ve temizliği teşvik edici rivayetleri görmezden gelişiniz,zaten amacın bir problemi çözme değil de bir gerçeği lekeleme,bulandırma olduğunu gösteriyor.Ama bu düşünceniz beni ilgilendirmiyor.Beni ilgilendiren yanı bu kadar taraflı bakış ve gerçeğin üzerini örtme girişimine rağmen "tarafsız sorgulama" iddiasında bulunmaktır.

Fıkıh kitaplarını açtığınızda karşınıza ilk 50 sayfası taharet(temizlik) konusu çıkmaktadır.Bu konuda geniş bir literatür meydana gelmiştir.Yeterki araştıran kişi tarafsız bir şekilde araştırsın.Modernizme ayak bağı olan düşüncelerin,modernizmin aradığı bir dünya içinde bilinmesi çok üzücü bir durumdur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

sevgili özedönüş,

coğrafi ve iklimsel koşullar söz konusu toplumun

pek çok açıdan çağdaşlarından çok daha ilkel olmalasının sebebidir.

diğer medeniyetler kocaman saraylar dikerken

bu insanlar çadırlarda ve kerpiçten yapılmış dandik evlerde yaşıyrlardı.

bilimin, eğitim öğretimin hiç olmadığı bir toplumdan bahsediyoruz.

kabile savaşlarının ortasında, acımasız,sert çöl koşullarında

en önemli derdi hayatta kalmak olan bu insanları bu yüzden suçlamıyorum.

ama ortada da bir gerçeklik var.

her anlamda çağdaşlarından çok daha geri olan bu toplum,

onların içinden çıkan ve peygamberlik iddiasında olan bir adam

ve onun sümüğünün peşinde koşuşan sahabeleri kime ne örneği oluşturacak?

islamda temizlik bahsine çok geniş yer ayrıldığı tabi ki doğru.

ama bu insanlar kim ki kime temizlik öğretecekler?

sümüğün balgamın peşinde koşan adamlar değil mi bunlar?

bunlar yediği yemeği üzerine süren adamlar değil mi?

bu ilkel insanların muhammedden sonra gelen insanların en üstünü olduğu nasıl iddia edilebilir?

imanın nuruyla şunu bunu yapmışlar demenin gerçekçi bir tarafı yok.

islamı nasıl yaydıklarına, birbirlerine karşı tutumlarına, temizlik anlayışlarına baktığımızda

hangi yönleriyle bu insanlar peygamberlerden sonra insanların en üstünleri?

elimizde yağmacı, çöl koşullarından kaynaklanan bir acımasızlığın benlikleri sarmış bulunduğu bir toplum var.

iklimin ve coğrafyanın kendilerine karşı katılığı

hayatta kalmak adına onların da katı mizaçlarının sebebidir.

bu çapulcu, eşkiya sürüsü toplum dilden dile şişirile şişirile bugünkü halini almış bulunan

dünyanın en yaygın ikinci dininin ilk temsilcileri durumundadırlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...