Jump to content

Naturalizm ve materyalizm


Recommended Posts

İslamcılar da sosyoloji biliminin, İslam'a karşı komplo olduğunu iddia ediyor :)

Sevgili Vilppu7

Bahsettiğin şey, sözde benzerliklerdir. Örneğin. Kapitalist düzen ile sosyalist düzen birbirinin zıttıdır. Ama ikisinin de ordusu vardır. ikisinin de fabrikaları vardır. İkisinde de hukuk vardır. vs. İsimleri aynı olsa da işlevleri bir birine tamamen zıttır.

Kaş, göz dil, burun, sende de var bende de. Beyin sende de var bende de. Ama bu benzer organlarımız sende farklı veri ve değerlendirmeler üretir, bende farklı.

Yani, ben özdeki farklılıklardan söz ediyorum.

Yani kelimelerin, kavramların, herkes tarafında bilinen içeriklerinde bir tahrif yaparsanız, kavram kargaşası içine düşersiniz.

Yani, "dalga" deyince bunun ne olduğunu, neyi anlatmak istediğini bilmektir aslolan. Yoksa dalga ile dalga geçmiş olursunuz.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yani demek istediğim şu, diyelim ki şöyle bir iddiam var: 'Mantık yasaları, sadece bu evrende değil, mümkün olan her evrende geçerli olmak zorundadır.'

Bu durumda mantık yasaları, maddeye indirgenebilir değildir, değil mi? Veya evrenin hiçbir yerinde, aynı anda ve aynı bakımdan hem A, hem A-olmayan bir şeyin olamayacağını iddia ediyorum diyelim. Evrenin tamamına ilişkin bir bilgi edinemeyeceğime göre, bu bilgimi maddenin gözlemlediğim hareketlerine ve biçimlerine indirgeyerek, açıklayamam, değil mi? :)

Yani mantık yasaları, maddeden bağımsız bir mevcudiyete sahiptir ve maddeyle beraber, realitede karşılığı olan şeylerdir dedim, diyelim. Bu durumda materyalist olmuyorum, ama natüralist oluyorum sanırım; doğru mu? :)

Mantık yasaları dediğimiz şeyi biz nereden hareketle kurguluyoruz? Maddenin işleyişine ilişkin gözlemlerimizden hareketle elbette. Yani bu yasalar maddeye ilişkin bizim subjektif olarak edindiğimiz bilgilerden kaynak buluyor. Dolayısıyla mantık yasalarının maddeden bağımsız bir işleyişi yoktur. Bundan bağımsız davranan bir maddi yapı ile karşılarsak o mantık yasalarını bırakırız değil mi? Böyle bir yapıyla karşılaşmasak ve maddenin işleyişi mantık yasalarına uymak zorunda olsa bile, bu durum, maddenin işleyişinin/hareketinin bizim zihnimize bir yansımasıdır. Yoksa maddeden bağımsız bir ''mantık yasası'' var(nerede var? Tanrı da mı?) ve maddeyi kendine uydurmak zorunda bırakıyor denemez. Mesela bizler hayatta kalabilmek için nefes almak zorundayız değil mi? Şimdi bu durumdan hareketle, ''nefes almak, insanı kendine zorunlu kıldığı için insandan bağımsız bir mevcudiyete sahiptir'' denebilir mi? Hayır denemez, çünkü canlı organizma olmadan nefes alabilme işi gerçekleşemez. Mantık konusu da böyle. Doğanın işleyişinden, genelleyebileceğimizi düşündüğümüz bir takım yasalar ve zorunluluklar çıkarıyor olmamız, bu yasaları doğadan soyutlamamızı gerektirmez. Bu, aklımızın bir yanılgısı olur.

Şunu da belirteyim ki mantığı da diyalektik olarak düşünmek gerekir. Örneğin birşey hem A hem de non-A olabilir. Mesela insanlar yaşıyorken ölmeye başlarlar, yaşlılık böyle gelişir. A ve non-A diye birbirinden soyutlarsak, bunları değişmez sayarsak doğadaki hareketi dondurmuş oluruz. Halbuki ne A, A olarak kalır; ne de non-A, non-A olarak. Herşey değişir.

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir yandan materyalizm tanımını naturalizme aktarmaya çalışmış, diğer yandan materyalizmi idealizme dönüştürmeğe,

materyalizmi metafiziğe itelemek ancak böyle bir kurnazlıkla mümkündür.

önce naturalizmi tanımlayacaksınız. Sonra naturalizmi ikiye ayıracaksınız. daha sonra naturalizmin metafizik yönünün materyalizme yamalayacaksınız. Böyle bir kurnazlık sökmez.

Sevgili drekinci,

Bu tarifler ve sınıflandırmalar bana ait değil ki. Ben günümüzdeki Batı filozoflarının tanımlarından bahsediyorum. Her şeyin ardında bir komplo aramayın. Herşey sosyalistler ve marksistler düşünülerek söylenmediği gibi, materyalizm de sizin tekelinizde değil zaten.

Varlığın özüne dair felsefede söylenecek herşey bir kabuldür. Kabul olmaya da şimdilik mahkumdur. Maddenin ve dış dünyanın gerçek olduğunu felsefi açıdan kanıtlamanın neredeyse imkansız olduğunu daha önce öznel idealizm başlığında zaten incelemiştik. Ama tersini kanıtlamanın da imkansız olduğunu, hatta tersini iddia eden düşüncenin (öznel idealizm) bir totoloji olduğunu, dolayısıyla aralarında seçim yapılacaksa dış dünyanın ve maddenin gerçekliğini farzeden düşüncenin seçilmesi gerektiğini o zaman söylemiştik. (Bir bakış açısının diğerine olan pratik avantajları ve pragmatik açıdan maddeciliğin seçilmesinin daha uygun olacağı zaten işin birbaşka yönü). Fakat sonuçta, maddecilik bir kanıtlama sonucu seçilmiş bir yol değildir. Felsefede pek çok konuda olduğu gibi, bir kabulden yola çıkılarak gelinen noktadır.

Yani materyalizmin maddenin ve dış dünyanın gerçekliğini kanıtlayamadığı bilgisi genellikle felsefede genel kabul gören bir bakış açısıdır ve bazılarının 'materyalizmin metafizik yönü' ya da 'materyalist metafizik' derken kastettiği budur.

Sonuçta empirik olarak ulaşabileceğimiz alanın dışında kalan şeylerle ilgili yapılan tüm yargılar metafizik olmaya mahkumdur ve bu açıdan bakıldığında, maddenin gerçekliğini iddia edebilmek için maddi dünyanın dışına, ötesine çıkabilmek gerekmektedir ve madde dışında birşey olmadığından bu mümkün değildir. (İdealistlere göre mümkün tabi ama onlar da kendilerinin bunu yapabildiğini iddia etmiyorlar zaten). Kısacası, burada 'tüm kümelerin kümesi' problemine benzer bir problemle karşılaşıyoruz. (Tüm kümeleri içine alan bir küme tanımlanabilir mi? Böyle bir küme kensisini eleman olarak içeremeyeceğinden, eksik bir kümedir. Kendisini de eleman olarak içeren yeni bir üst kümenin tanımlanması gerekir, fakar bu üst kümenin de kendisi yine kendisinin elemanı olamayacaktır, vs). Maddi dünyanın ötesine geçemeyeceğimizden, maddenin gerçekliğini, karşı tarafın talep ettiği bir kesinlikle göstermek mümkün değildir. Çünkü zaten maddenin ötesi diye birşey muhtemelen yoktur ve imkansız birşey istenmektedir.

Kısacası, materyalizmde böyle bir metafizik olduğu iddiasına karşı çıkmak zor. Fakat bir idealistin, sanki kendi karnesi çok temizmiş gibi, materyalisti bu tür birşeyle itham etmesi, tencere dibin kara, seninki benden kara durumuna benzer. İdealizmin yaptığı metafizik çok daha fazla ve çok daha ciddi boyuttadır. Ve çok daha açıktır.

Sonuçta dediğim gibi, felsefede pek çok konu kabullere bağlı oluyor. Maddenin gerçekliği de bir kabuldür.

Fakat sırf buna bakıp bilinçli olarak materyalizmin metafizikle bağdaştırılmasını ben de doğru bulmuyorum. Çünkü dediğim gibi bunu yapmak, idealizmin daha zayıf durumunu gizlemeye çalışmak olur ve dikkati yanlış yere materyalizmin zayıf olduğu noktaya çeker. Halbuki idealist bakış açılarının zayıf olduğu noktalar daha fazladır ve bu zayıflıklar daha da açıktır.

Bu yüzden günümüzde filozofların ezici çoğunluğu, hepsi adına materyalizm demese de (naturalizmin bir ya da diğer formunu benimsediklerini söyleseler de) aslında maddecidirler. Bilim zaten mecburen maddecidir, bilimin başka bir şansı yoktur. Bilim maddeci olmasa bilim olmaktan çıkar, bilimsel aktivite ortadan kalkar.

Yani bana göre de maddeci bakış açısının üstünlüğü açıktır fakat bazı şeyleri inkar etmenin de bir gereği yoktur. Zaten bundan kaybedilecek birşey yoktur. Sonuçta materyalizmi ve idealizmi birbiriyle nasıl karşılaştırırsanız karşılaştırın, bana göre zaten materyalizm üstün gelecektir. Bu yüzden maddenin gerçekliğini farzetmenin bir metafizik olup olmadığı gibi nüanslara takılmamak gerek bence.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Vilppu7 ile Freddie'nin yazıştığı konu ile ilgili olarak da şunu söylemek istiyorum. Maddi dünyadan bağımsız gibi görünen ve maddeye indirgenmesi gerçekten güç bazı kavramlar vardır varolmasına, fakat maddi dünyanın bir an ortadan kalktığını farzedin, o zaman farkedeceksiniz ki tüm bu maddi olmayan kavramlar da ortadan kalkar, kalkmak zorundadır. Çünkü pek çoğu madde olmadan anlamsızlaşır, hatta maddi dünyadan bağımsız şekilde tanımlanmaları bile mümkün olmaz.

Buna mantık yasaları da dahil gibi gözüküyor. Çünkü mantık yasaları ile ilgili vereceğiniz her örnek, maddi birşey kullanmak zorundadır. Dolayısıyla, maddenin olmadığı bir durum için, mantık yasalarının işleyip işlemediğini tespit etmek bile imkansızdır, çünkü vereceğiniz her örnek maddi referanslar kullanacaktır.

Dolayısıyla, bazı şeylerin (çeşitli soyut kavramlar, hatta mantık) maddeye indirgenerek tanımlanmaları çetrefilli bir çaba da olsa, maddi dünya ile bir arada bulunan şeyler oldukları ve maddi dünya ortadan kalktığında ortadan kalktıkları açıktır. Dolayısıyla, maddi dünyanın bunlara önceliği olduğunu söyleyebiliriz, ki bu materyalist bakış açısının dediği şeydir zaten aşağı yukarı.

Fakat Vilppu7'ın haklı olduğu nokta, pratik açıdan değilse de, teorik açıdan maddi dünyadan daha geniş bir alan tanımlanması ve bunun hala naturalizmin çerçevesi içinde kalması mümkündür. Dolayısıyla naturalizm daha geniş bir kavramdır ve filozoflar arasında daha popülerdir.

Fakat ben bu meseleyi daha çok teknik bir ayrıntı olarak görüyorum. Çünkü teorik olarak mümkün böyle bir ayrımın, pratik dünyada bir karşılığı yok, en azından henüz bulunabilmiş değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Burada bilimsel düşünüşün materyalizmle alakası olmadığını ve hatta metodik natüralizmin dahi bilimde uygulandığı şeklinin biyolojik ve tarihsel disiplinler arasında çelişkilere sebep olduğunu da hatırlatmak gerek.

Sonus,

Bilimsel düşünüşe materyalist yerine naturalist demek teorik açıdan daha doğru olabilir. Ama pratik açıdan bakıldığında, naturalist olası evren anlayışları arasında materyalizmle de örtüşen bir anlayış dışında herhangi birini bilmiyoruz, haberdar değiliz, olup olmayacağını nasıl bileceğimizi bile bilmiyoruz.

Dolayısıyla, bu ayrım biraz teknik bir ayrım gibi duruyor ve günlük yaşam açısından ve bizlerin ilgilendiği konular açısından bana göre önemsiz.

Ayrıca, motodolojik naturalizmin biyolojik ve tarihsel disiplinlere uygulanışında varolduğunu söylediğin çelişkiler konusunu biraz açabilir misin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...