Jump to content

Genç: Bekára da Nataşa versinler


Recommended Posts

Tabii bu konu farklı arkadaşım. Erkeklerin ezilmeleri ile ilgili olarak görüşlerine tam olarak katılmıyorum. Belli bir ölçüde ezilmelerinden bahsedilebilir ama genellikle ezen onlardır. Hem fiziksel güç sebebi ile hem ekonomik güç sebebi ile. Bu ikisinin baskınlığı tartışılmaz bile. Bugün ekonomik açıdan güçlenen kadınlar haklarını belli ölçüde korumaya başlamışlardır. Ne var ki boşandıktan sonra bile eski eşine dünyayı zindan eden erkekler vardır. Bunu tabii erkek olmanın ve fiziksel güç üstünlüğünü kullanmanın marifeti ile yaparlar. Hele bizim gibi toplumlarda kadının namusu ile ilgili ortaya atılacak bir şüphe bile kadını toplum nezdinde küçük düşürür. Ama erkeğe bu konuda hoşgörü ile bakılır.

Eğer ezilen erkekler varsa bu onların kendilerini ezdirecek bir yapıda olmalarından kaynaklanır. Yoksa ezmeyi isteyen bir erkeği durduracak bir güç yok. Erkeklerin ağır işlerde çalışması hayatın bir gerekliliği olmuş şimdiye kadar. Ama artık kadınlar çok daha ağır işçi. Hem evde hem dışarıda çalışmak çok ağır. Erkeklerin çoğu ev işlerinden kaytarmanın bir yolunu bulur. Özellikle bu ülkede. Tabii çocuk bakımındanda kaytarırlar genellikle. Eskidende gerçi tarla ve hayvancılık işlerinde yine ağırlıklı olarak sömürülen kadınlar olmuştur. Toplumlar medenileştikçe kadınlar daha rahat edebiliyor ancak. Tabii çocuklarda beraberinde. Aslında kadının gerçek anlamda ezilmesi toplumu dinamitlemek ama gelde bunu medeni anlayıştan uzak toplumlara anlat.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 115
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Tomclancy bunları sen düşünerek mi yazdın?

Yoksa ilk aklına gelen cümleleri mi sıraladın?

Ayrıca öyle bir şekilde yayınlamışsın ki, anlamada zorluk çekiyorum..

Demek istediklerini benim cümlelerle birlikte değil de, ayrıca yazarsan, seni yanıtlarım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Freddie,

Bu mesleği yapmak isteyen, tercihini bu yönde kullanmak isteyen kadına bu hak verilmeli ve meşrulaştırılmalıdır.

Cinsel hastalıkları ve sapkınlıkları önlemede çok yararlı olacak, sokaklarda fuhuş yapılmayacak, fahişelerin tüm sosyal hakları sağlanmış olacaktır.

Tümü vesikalanmalı sigortalanmalıdır mesela.

Onlar bu haliyle daha fazla ezilip sömürülüyor, bunu göremiyor musun?

Bunu savunurken amacının ve niyetinin iyi olduğunu biliyorum. Fakat istediğimiz kadar hak verelim, yine de kimse fahişe olmaya gönüllü olmayacak ve bu mesleği yapmaları için birilerinin mağduriyetinden faydalanılacaktır. Bu da o kadınlara haksızlık olur. Biz gençlerin cinselliği özgürce yaşamalarının önündeki engelleri kaldırırsak, fuhuşa ve fahişelere gerek kalmayacaktır. Yine de birileri bunu isteyebilir tabi. Ama mastürbasyon diye birşey var veya kendilerini tutsunlar. Toplumun bir kısmının keyfi azgınlığını dizginlemek için, diğer bir kısmını fahişe yapmak doğru mudur? Ayrıca sorularıma yanıt vermemişsin. Fuhuş kurumu bahsettiğiniz kadar meşru olursa ve fahişelere bir takım haklar da verilirse, o zaman işsiz kadınların bir kısmına ''gidin fahişe olun, istihdam eksiğimiz var zaten'' denebilir. Bu kabul edilebilir birşey mi? Veya, fuhuş meşru olursa kadın satıcılığı da meşru olacaktır. Böbreğini satmak falan da... Bunun sonu gelmez ki.

Toplumun bir kısmı, canı para karşılığı bir kadını metalaştırmak ve kullanmak istiyor diye bu hakka sahip olacaksa; o zaman bir başka kesim de canı psikopatlık yapmak istiyor diye, parasızlıktan bu işe ''gönüllü'' olmuş bazı kurbanlara eziyet edebilir mi?(hotel filmindeki gibi). Çünkü bu ikisi arasında mantıken bir fark yok.

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
:blink:

ben fahişe olacağım diye yola çıkanını görmedim.

bazı kadınlar menfaat için belli sayıda kişinin altına seve seve yatabilirler ama

parasını veren herkesin altına yatma meraklısının sayıca fazla olması pek olası değil.

Fahişelerin büyük kısmının mağdur ve zorlanan olduğunu ifade etmeye çalışırken "altına yatmak" tabirini kullanmışsın farkında mısın murtedd?

Her meslek için başlangıç evresi sözkonusudur.

Bu meslekte de aynı şey sözkonusu. Profesyonel olmak için geçilen aşamaların neler olduğu, her hikayede farklıdır.

Kimse çocuğunu bu mesleği yapsın diye eğitmiyor.

Veya kimse "ben büyüyünce fahişe olacağım" diyerek yola çıkmıyor.

Nedenlerin neler olduğu önemli gibi görünse de, bu meslek son çıkış falan değil.

Tamamen tercih.

Ve her kadın yapamaz. Her kadının doktor, bankacı, öğretmen vb. olamayacağı gibi..

Bu bile sorunu anlamak için yeterlidir bence.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Freddie.

Senin yazılanları anlamama gibi bir huyun var.

Çatıda birkaç kiremit eksik galiba.

Yazdıklarına ve uçuk iddialarına bakılırsa tam randımanla çalışmıyor kafan.

Sen kadın haklarından, insan haklarından falan hiç bahsetme.

Komünist yaklaşımlarınla yüzüne gözüne bulaştırıyorsun.

Sen ne anlarsın insan haklarından.

Komünist olmayanı insandan bile saymıyorsun.

Fredie yanlis anlama seni seviyorum ama HACI nin iletisine koptumya!!!

okuyunca kahve iciyodum, kahkaha atarken yere tukurdum agizimdakini..:)))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))

Haci varligin varligimiza armagan olsun!

Link to post
Sitelerde Paylaş
Peki bu durumu düzeltmek için ne teklif ediyorsunuz?

Her türlü insansal etkinlik kusurludur.

Bana ideal bir insansal etkinlik gösterebilir misiniz?

Fahiselere devlet bir "kurtarma programi" teklif edebilir. Kabul edenler bazi merkezlerde konaklayacak, ve meslek egitimi alacak sekilde yerlestirilebilir. Zorlananlar icin ise polisin iyi calismasi, bu insanlari kurtarmasi lazim. Bazi yabanci insanlar bu isten cok para kazaniyorlar ve ulkelerinde gereken okul parasini cikariyorlar.

Ideal bir cozume gelince;

Bence seks ozgurlugu ve refah artisi seks ticaretini azaltacaktir. Yani bu sektore yonelik bir cozum yerine genel bir toplumsal ilerlemenin ilac oldugunu dusunuyorum. Ama bitirebilecegini sanmiyorum; sonucta "dunyanin en eski meslegi".

tarihinde Yer Su tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunu savunurken amacının ve niyetinin iyi olduğunu biliyorum. Fakat istediğimiz kadar hak verelim, yine de kimse fahişe olmaya gönüllü olmayacak ve bu mesleği yapmaları için birilerinin mağduriyetinden faydalanılacaktır. Bu da o kadınlara haksızlık olur. Biz gençlerin cinselliği özgürce yaşamalarının önündeki engelleri kaldırırsak, fuhuşa ve fahişelere gerek kalmayacaktır. Yine de birileri bunu isteyebilir tabi. Ama mastürbasyon diye birşey var veya kendilerini tutsunlar. Toplumun bir kısmının keyfi azgınlığını dizginlemek için, diğer bir kısmını fahişe yapmak doğru mudur? Ayrıca sorularıma yanıt vermemişsin. Fuhuş kurumu bahsettiğiniz kadar meşru olursa ve fahişelere bir takım haklar da verilirse, o zaman işsiz kadınların bir kısmına ''gidin fahişe olun, istihdam eksiğimiz var zaten'' denebilir. Bu kabul edilebilir birşey mi? Veya, fuhuş meşru olursa kadın satıcılığı da meşru olacaktır. Böbreğini satmak falan da... Bunun sonu gelmez ki.

Toplumun bir kısmı, canı para karşılığı bir kadını metalaştırmak ve kullanmak istiyor diye bu hakka sahip olacaksa; o zaman bir başka kesim de canı psikopatlık yapmak istiyor diye, parasızlıktan bu işe ''gönüllü'' olmuş bazı kurbanlara eziyet edebilir mi?(hotel filmindeki gibi). Çünkü bu ikisi arasında mantıken bir fark yok.

Freddie,

Sen fahişeliğin her zaman açlıktan yapılmak zorunda kalınan bir meslek olduğunu mu sanıyorsun?

Lüks için de yapılır bu meslek.

Ve onların müşterileri genellikle evli ve paralı adamlardır. Bekar gençler değil.

O kadar dar bakma bence.

Karaköy'deki genelevlerden veya benzeri yerlerden ibaret değil fahişelerin çalışma alanları.

Fahişelik düşündüğünden çok daha ciddi ve önemli bir meslek.

Ve çok para var.

O parayı da bu yolla kazanmak isteyen kadınlar var.

Bu kadar basit.

Onları neden bu kadar küçümsüyorsunuz?

Acımak değil, sosyal haklarını elde etmelerine yardım etmek gerekli.

Link to post
Sitelerde Paylaş
O zaman IfeelGood'a sorayım. Madem ''fahişelik profesyonel bir meslektir'' ve onlardan bu ''hakkı'' almamak gerekir, o halde;

1)Kadın pazarlamacılığının da ''profesyonel bir meslek olarak'' meşru kabul edilmesi konusunda ne dersin?

Zamaninda IFeelGood´la bir uyusturucu ticareti hakkinda tartismistik.Buna benzer bir tartismaydi.O tartismada ben uyusturucu ticaretinin olusmasinda ,hem kullananin ,hemde uyusturucuyu satanin,mevcut sistem yüzünden oldugunu ifade ettigimde buna itiraz etmisti ve talihsiz bir aciklama olarak görmüstü.

Simdi burada ise,fahiseligin profesyonel bir meslek oldugundan bahsederken,bende uyusturucu saticiliginin profesyonel meslek oldugunu söylerim.Uyusturucu saticiliginida "mesru"kabul etmesi gerekir.Bende simdi onun fahiseligin profesyonel meslek oldugunu görmesini talihsiz aciklama olarak görüyorum.

Bir kadin hicbir zaman isteyerek bu isi yapmaz.Bu eger sizin gözünüzde "Meslek"ise ,bu metalastirmayi "meslek "haline dönüstürenleri elestirmelisiniz.

Bir insanin vücudunu kendi istegiyle satmak istemesi,onun kronik bir hasta oldugunu gösteir.Tedavi edilmesi gerekir.Cünkü normal birsey degildir.

Sayet para icin satiyorsa,onu mecbur birakan sistemin elestirilmesi gerekir.

Zorla sattiriliyorsa,onu koruyan haklarin olmasi gerekir.

Bu kadar basit.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Freddie,

Sen fahişeliğin her zaman açlıktan yapılmak zorunda kalınan bir meslek olduğunu mu sanıyorsun?

Lüks için de yapılır bu meslek.

Ve onların müşterileri genellikle evli ve paralı adamlardır. Bekar gençler değil.

O kadar dar bakma bence.

Karaköy'deki genelevlerden veya benzeri yerlerden ibaret değil fahişelerin çalışma alanları.

Fahişelik düşündüğünden çok daha ciddi ve önemli bir meslek.

Ve çok para var.

O parayı da bu yolla kazanmak isteyen kadınlar var.

Bu kadar basit.

Onları neden bu kadar küçümsüyorsunuz?

Acımak değil, sosyal haklarını elde etmelerine yardım etmek gerekli.

Evet, bundan 6 yil kadar falan once 150-200 dolar alabiliyorlardi gecelik. Piyasa simdi nasil bilmiyorum..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Freddie,

Sen fahişeliğin her zaman açlıktan yapılmak zorunda kalınan bir meslek olduğunu mu sanıyorsun?

Lüks için de yapılır bu meslek.

Ve onların müşterileri genellikle evli ve paralı adamlardır. Bekar gençler değil.

O kadar dar bakma bence.

Karaköy'deki genelevlerden veya benzeri yerlerden ibaret değil fahişelerin çalışma alanları.

Fahişelik düşündüğünden çok daha ciddi ve önemli bir meslek.

Ve çok para var.

O parayı da bu yolla kazanmak isteyen kadınlar var.

Bu kadar basit.

Onları neden bu kadar küçümsüyorsunuz?

Acımak değil, sosyal haklarını elde etmelerine yardım etmek gerekli.

Zaten bütün sorun da o değil mi?

Korumak adına yapılan haksızlıklar ve aşağılamalar.

Kadınların fahişe olmak haklarını elinden almaya kimin ne hakkı var?

Evet. Bu yasalarla mümkün.. Hak vermeyebilirsiniz..

Herşey yasalarla mümkün.

Ama pratik mi?

Ve insan hakları karşısında savunulabilir mi?

Fahişeliğin yasal olmadığı ülkelerde fahişelik yok mu?

Oralarda fahişelerin çok daha kötü koşullar altında çalışmak zorunda olduğu bir gerçek değil mi?

Kafasını kuma gömenlere hatırlatılır.

Fahişelik aslında saygın bir meslektir.

Aksi takdirde ünlü erkekler fahişelerle birlikte olmazlardı. Lou Grant gibi.

Fahişe ile parasının karşılığını almak için odasına giren bir erkeğin onu küçük gördüğünü sananlar yanılıyorlar.

O anda erkeğin gözünde bir ilahdır fahişe.. İşi bitene kadar..

Fahişeyi erkek işini bitirmeden önceki durumunda kabul etmek ve haklarını vermek zorundasınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Zamaninda IFeelGood´la bir uyusturucu ticareti hakkinda tartismistik.Buna benzer bir tartismaydi.O tartismada ben uyusturucu ticaretinin olusmasinda ,hem kullananin ,hemde uyusturucuyu satanin,mevcut sistem yüzünden oldugunu ifade ettigimde buna itiraz etmisti ve talihsiz bir aciklama olarak görmüstü.

Simdi burada ise,fahiseligin profesyonel bir meslek oldugundan bahsederken,bende uyusturucu saticiliginin profesyonel meslek oldugunu söylerim.Uyusturucu saticiliginida "mesru"kabul etmesi gerekir.Bende simdi onun fahiseligin profesyonel meslek oldugunu görmesini talihsiz aciklama olarak görüyorum.

Bir kadin hicbir zaman isteyerek bu isi yapmaz.Bu eger sizin gözünüzde "Meslek"ise ,bu metalastirmayi "meslek "haline dönüstürenleri elestirmelisiniz.

Bir insanin vücudunu kendi istegiyle satmak istemesi,onun kronik bir hasta oldugunu gösteir.Tedavi edilmesi gerekir.Cünkü normal birsey degildir.

Sayet para icin satiyorsa,onu mecbur birakan sistemin elestirilmesi gerekir.

Zorla sattiriliyorsa,onu koruyan haklarin olmasi gerekir.

Bu kadar basit.

Tomclancy,

Uyuşturucu meselesi bambaşka bir meseledir.

Orada maddeye bağımlılık ve ardından gelen ölüm sözkonusudur ve fahişelikle bir tutulamaz.

Dünyadaki en ama en büyük sorun uyuşturucudur.

21. yy'ın vebasıdır.

Ve sistemlerle en ufak bir ilgisi yoktur.

Her sistemde uyuşturucuya illegal de olsa yer vardır.

Kanunlarca yasak olsa ve ağır biçimde cezalar öngörülse de vardır.

Bir insanın vücudunu satma isteği onun kronik bir hasta olduğunu falan da göstermez.

Bu kadar aşağılamayın o kadınları.

Kaş yapayım derken göz çıkarıyorsunuz.

Yukarıda da yazdım. Bizim "kader kurbanı" dediğimiz talihsizce bu mesleği yapmaya zorlanmış kadın sayısı sandığınızdan daha azdır. Yok değildir, ama sandığınız kadar değildir.

Fahişelerin başarıyla kullandığı bir duygu sömürüsü yöntemidir.

Çok zor şartlarda yaşayan, tek başına yarı aç çocuk büyüten genç ve üstelik çok güzel bir kadın düşünün.

Diyelim ki sinemada tuvalet temizlikçisi..

O neden fahişelik yapmıyor?

Kronik hasta olmadığı için mi?

Sadece tercihtir bu..

Bu tercihe de saygı duymak zorunluğu vardır.

Bu kadar basit.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tomclancy bunları sen düşünerek mi yazdın?

Yoksa ilk aklına gelen cümleleri mi sıraladın?

Ayrıca öyle bir şekilde yayınlamışsın ki, anlamada zorluk çekiyorum..

Demek istediklerini benim cümlelerle birlikte değil de, ayrıca yazarsan, seni yanıtlarım.

Haci,

29.iletinizde mevcut celiskileriniz.Ben düsünerek yazmadim.Sizin iletinize göre yazdim.

İleti #29

Advanced Member

Grup: Root Admin

İleti: 7,351

Katılım: 8-December 06

Üye No: 6

Sevgili Bağlantı.

Bunlar yalın gerçekler ama, tartışmalar farklı bir mecraya döküldü.

İnsan kendi vücudunu satma hakkına sahiptir.

Bu ilk insan hakkıdır. Ve mağara devrinden kalmadır. Hatta belki daha da önceden kalmadır.

Bunun kadın veya erkek olmakla en ufak bir alakası yoktur.

İnsan olmakla ilgilidir.

Dolayısıyla çoğunuzun savunmasını yaptığı kadın hakları aslında inasan haklarıdır.

Kadın hakları diye bir hak yoktur. Olmamalıdır da.. Kadınların ne gibi bir ayrıcalığı var ki ayrı bir hakları olsun.

Bu birinci yorumum.

İkinci yorumum ise kadının kendi vücudunu satması ile ülkemizde yaygın bir eğilim olan erkek egemenliğinin herhangi bir şekilde ilgisinin olmadığı yönündedir.

Bunlar farklı sorunlardır ve bir araya getirilmeleri yanlıştır.

Bayanlar burada bir tuzağa düşürülmektedirler. Bahse girerim ki ülkemizde ve hatta dünyada, erkek gay fahişeliği, kadınların fahişeliğinden çok daha yaygındır.

Bir insan vücudunu satarsa o insan bir commodity olur. Yani ticari bir mal olur.Ayrıca insanın vücudunu satması keyfiyeti kurumlaştırılırsa, ortaya seks ticareti çıkar.

Seksin ticareti olur.

Erkekler de vücutlarını satmaktadırlar, kadınlar da..

Bütün bunların kadınları aşağılamakla ne gibi bir ilişkisi olduğun bana biri açıklasın..

Ben anlamıyorum..

Toplum kadınları zaten aşağılıyor. Bu her toplumun bir gerçeği..

Kadın fahişelik yapmasa da aşağılanıyor, yapsa da..

Biz sapla samanı karıştırıyoruz gibi geliyor bana.

Simdi bunlara karsilik bende söyle bir ileti asmistim;

Sevgili Haci,yorumlarinizdaki celiskileri göstermek istedim.Amacim sizinle polemige girmek degildir.

Kendi verdiginiz cevaplarinizda celiskilere düsmüssünüz.Söyleki;

QUOTE

İnsan kendi vücudunu satma hakkına sahiptir.

demissiniz,ardindan

QUOTE

Bayanlar burada bir tuzağa düşürülmektedirler.

Insanlar kendi vücudunu satma haklarina sahiptir diyelim,tamam.

Peki sizin deyiminizle tuzaga düsürülen bayanlar,bu zorla tuzaga düsürülenler tarafindan vücutlarini satmak zorunda kalarak,"kendi vücudunu satmak hakkindan" muaf olmalari gerekmezmi?

Yani hem haklari vardir,hemde tuzaga düsürülüyorlar.Tuzaga düsenler nasil bir hak arayisinda olacaklar?

QUOTE

Kadın hakları diye bir hak yoktur.

Demissiniz,ardindan

QUOTE

Bir insan vücudunu satarsa o insan bir commodity olur. Yani ticari bir mal olur.

Tamam,Kadin metalasti.Peki sizin yukarida dediginiz sekilde zorla metalastirilan kadinlarin hakki nasil savunulacak?

Seyircimi kalinmasi gerekiyor?

Kadin haklari diye bir hak nasil olmaz,olamaz?Hayvan haklarida olmasin,tüketiciyi koruma haklarida olmasin...vs,vs

Zorla kadinlari metalastiran sisteme karsi,recm´e karsi,erkek baskisina karsi,feodal yapidaki kadinlarin "Töre"cinayetlerine kurban gitmesine karsi ,kadinlarin toplum icindeki yasamlarini düzenlemesi icin,bir "Kadin Haklari"olmasi gerekmiyormu?

saygilar.

tarihinde tomclancy tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Astur,

Kürtaj ve ötenazide kişi kendi bedeni ve hayatı hakkında karar verir ama fuhuş ayrı birşey. Fuhuşta senin bedeninle ilgili kararı sen değil, ''müşteri'' veriyor. Fuhuş denen şey zaten para karşılığı kendi bedeninin kontrolünü başka birine devretmek değil midir? İyi düşün...

Fuhuşun o anlamda hiçbir farkı yok, "müşteri"nin ne yapacağına da fuhuş yapan kadın/adam karar verebilir, burada önemli olan olayın rıza ile olması. Zorlama halinde zaten tecavüz olur ve yasalarda suçtur. Konunun hassaslığından dolayı detaya girmeyeyim ama türlü türlü zevkleri olan insanlar var, kendini kırbaçlattırmak isteyen de olur buna para karşılığı razı olacak olan da olur, rıza ile olduğu sürece suç olması için bir sebep görmüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

IfeelGood,

Sanırım bir meslek olarak fuhuş ile lüks için keyfi ve düzensiz olarak yapılan para karşılığı ilişkinin ayrımını koymamız gerekiyor. Önünde farklı alternatifler varken hangi kadın bedenini satmayı bir meslek olarak icra etmek ister? Kimse istemez. Fakat bir işi ve kazancı olan ama bazen daha fazla kazanç v.b. saiklerle para karşılığı ilişkiye giren birine kimse birşey diyemez zaten. Ona birşey demiyorum, hatta onlara fahişe bile denmez bence. Çünkü keyfi olarak ilkişkiye giriyor, yapmak zorunda değil. Esas ayrım noktası burası. Önüne gelen bir müşteriyi eğer beğenmezse geri çevirebilir çünkü kendi parasını kazanıyor zaten. Fuhuşu meslek edinenlerin, yani yaşamak için fahişe olmaktan başka çaresi olmayanların ise bu durumunun bir hak olduğu savunulamaz.

Sosyal haklardan falan bahsediyorsunuz, kendi işi olan ve lüks için arada bir para karşılığı ilikşiye giren birine bu sosyal haklar verilmeyeceğine göre demek ki bu öneriniz meslek edinilmiş fahişeliğe dairdir. Bunu bir meslek olarak uzun süre kimse yapmak istemez. Yani ruh hastası falan olması lazım kadının(veya erkeğin).

Bu haldeki bir kadının hakkı, bu batakta çırpınmaya devam etmek değil, kurtulabilmektir. Ama fuhuş yapmak zorunda olmadığı halde kendi tercihi sonucu ara sıra yapan birine kimse birşey diyemez elbette.

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Nataşalarla ilgili yorum yapmamaları gerektiğini düşünüyorum. Hele devletin nataşa temin etmesi gibi akıl dışı abartılar yapmamalılar. Hala erkek egemen anlayışın yansıması olarak görüyorum. Hala devletin jigolo temini gibi bir lafı aklından bile geçiremez diye düşünüyorum. Desinde göreyim.:)

Link to post
Sitelerde Paylaş
IfeelGood,

Sanırım bir meslek olarak fuhuş ile lüks için keyfi ve düzensiz olarak yapılan para karşılığı ilişkinin ayrımını koymamız gerekiyor. Önünde farklı alternatifler varken hangi kadın bedenini satmayı bir meslek olarak icra etmek ister? Kimse istemez. Fakat bir işi ve kazancı olan ama bazen daha fazla kazanç v.b. saiklerle para karşılığı ilişkiye giren birine kimse birşey diyemez zaten. Ona birşey demiyorum, hatta onlara fahişe bile denmez bence. Çünkü keyfi olarak ilkişkiye giriyor, yapmak zorunda değil. Esas ayrım noktası burası. Önüne gelen bir müşteriyi eğer beğenmezse geri çevirebilir çünkü kendi parasını kazanıyor zaten. Fuhuşu meslek edinenlerin, yani yaşamak için fahişe olmaktan başka çaresi olmayanların bu durumunun bir hak olduğu savunulamaz. Sosyal haklardan falan bahsediyorsunuz, kendi işi olan ve lüks için arada bir para karşılığı ilikşiye giren birine bu sosyal haklar verilmeyeceğine göre demek ki bu öneriniz meslek edinilmiş fahişeliğe dairdir. Bunu bir meslek olarak uzun süre kimse yapmak istemez. Yani ruh hastası falan olması lazım kadının(veya erkeğin). Bu haldeki bir kadının hakkı, bu batakta çırpınmaya devam etmek değil, kurtulabilmektir. Ama fuhuş yapmak zorunda olmadığı halde kendi tercihi sonucu ara sıra yapan birine kimse birşey diyemez elbette.

Freddie,

Yaşamak için fahişelik apmaktan başka yolu olmamak diye bir şey olamaz.

Anlayamadığın şey bu.

Lüks için fahişelik yapanlarla diğerleri arasında neden bir fark olsun?

Sonuç olarak satılan şey seks değil mi?

Ve ilginç olarak lüks fahişeler daha fazla şiddete ve sapkınlığa maruz kalıyor.

Ve müşterilerini şikayet dahi edemiyorlar..

Diğer ucuz fahişelerden tek farkları, sadece daha fazla para kazanıyor olmaları.

Fiyatın azlığı veya çokluğu onları sınıflandırmak adına bir önem taşımıyor.

Sadece parası olduğu için daha rahat yaşıyor ve SSK güvencesine ihtiyaç duymuyor.

Tek fark bu.

Fahişelere bataklığa saplanmış ruh hastaları gözüyle bakmayın.

Bu hem çok ayıp, hem de savunduğunuzu sandığınız ahlaka ters.

Onları savunuyorum zannederken aşağılıyor, küçümsüyor, hakareet ediyorsunuz.

Hala aynı şeyi yapıyor, fahişelik yapmak için ruh hasası olmak gerektiğini söylüyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Fuhuşun o anlamda hiçbir farkı yok, "müşteri"nin ne yapacağına da fuhuş yapan kadın/adam karar verebilir, burada önemli olan olayın rıza ile olması. Zorlama halinde zaten tecavüz olur ve yasalarda suçtur. Konunun hassaslığından dolayı detaya girmeyeyim ama türlü türlü zevkleri olan insanlar var, kendini kırbaçlattırmak isteyen de olur buna para karşılığı razı olacak olan da olur, rıza ile olduğu sürece suç olması için bir sebep görmüyorum.

''Rıza'' diyorsun. Peki parasız olduğu için fuhuş yapmak zorunda kalan ve bu yüzden bu işe rıza gösteren bu kadının bu tercihi bir hak mıdır? Yoksa ona yapılmış bir haksızlık mıdır? Eğer zorunluluklardan kaynaklanan çaresizlik ve rıza, olayın meşrulaşması için yeterliyse; o halde hotel filmindeki gibi bir grup psikopat parayı bastırıp, buna rıza göstermek zorunda kalacak kadar sıkışmış insanları işkenceyle öldürebilir mi???

Veya daha az extreme bir örnek üzerinden gidelim. Şu Binbir Gece adlı diziyi duymayan yoktur herhalde. Bir kadın, oğlunun tedavi parasını bulabilmek için bir adamla yeterli para karşılığı bir gece geçirmeye rıza gösteriyordu. Şimdi mesela bu kadın engellenmemeli miydi? Bunu şunun için soruyorum, ''engellenmemeli bunu yapmak onun hakkı'' demek, insanları fuhuş yapmak zorunda bırakan etkenlere karşı duyarsız kalmayı kabul etmemiz demektir. Yani çocuğun tedavi olmasının annesinin fuhuş yapmasından başka yolu yoktur o halde bunu yapmak annesinin hakkıdır anlamına gelir bu. Ama bu anlam, anneyi fuhuşa mecbur eder ve anneye yapılmış bir haksızlıktır. İşte bu yüzden bu kadının yaptığı onun hakkı olan birşey değil, onu o duruma düşürenlerin ona yaptığı bir haksızlıktır. Ve bu savunulamaz. Burada olaya ahlaki açıdan bakıyor değilim görüldüğü gibi, anneyi kınamıyorum, onu bu zorunlulukla başbaşa bırakanları kınıyorum. Fuhuşu bir hak olarak savunursak, anneyi bu zorunlulukla baş başa bırakan haksızlığı savunmuş oluruz.

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Nataşalarla ilgili yorum yapmamaları gerektiğini düşünüyorum. Hele devletin nataşa temin etmesi gibi akıl dışı abartılar yapmamalılar. Hala erkek egemen anlayışın yansıması olarak görüyorum. Hala devletin jigolo temini gibi bir lafı aklından bile geçiremez diye düşünüyorum. Desinde göreyim.:)

Bence tek doğru yorum bu..

Diğer bütün yorumların yerini alabilir.

Çünkü diğerlerinin hiç birisi başlık ile doğrudan ilgili değildi.

Bence bu bir özet.. Ve katılıyorum.

Ancak bu sonuca ulaşmak biraz ağrılı ve dolaylı oldu.

Erkek egemen anlayışın yakın bir gelecekte değişeceğini sanmıyorum.

Özellikle ülkemizde bu anlayış daha uzun zaman değişmeyecektir.

Çünkü ironik olarak, bu anlayışın kökeni erkekler değildi.. Kadınlardır.

Neden kadınlardır sorusu ayrı bir konu olduğu için burada değinmek istemiyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...