İSLAM NEDEN RADİKALLEŞTİ

[baglanti 0]

İslamın belli bir süredir radikalleştiğini biliyoruz. Peki bunun sebepleri nelerdir? 11 Eylül saldırısından sonra Amerikanın ve ardından Avrupanın İslam fobisi yaratması İslama inananlarda içsel bir tep ki mi doğurdu? Farkında olmadan dinleri adına savunma mekanizmalarını mı harekete geçirdiler? Ondan öncesinde ise SSCB nin yıkılması mı İslami yükselişi tetikledi? Dünyaya sosyalizm pazarlayan bu birlik aynı zamanda ideolojisi ile inanç ihtiyacını bir şekilde karşıladığı için mi yıkılışı İslamın yükselişine sebep oldu? Sosyalizm ve komünizm nasıl din kadar güçlü bir afrodizyak olmayı başarmış bunca zaman? Bunları sadece doğa boşluğu sevmez ile açıklayabilir miyiz? O olmadı yerine bunu verelim. Uysada uymasada. Birbiriyle alakasız olsada hikayesi mi bu? Bu kadar birbirine zıt şeyleri insan bünyesi nasıl biribirine tercih etmeyi kaldırıyor? Yoksa bu sadece cehalet mi? Bu insanlar önlerine ne konsa yiyecek kadar çaresiz mi? Tabii en çokta fikir üretmek hayatı anlamak adına. Öyle gibi görünmüyor mu sizcede?

Sorular uzar gider. Ben İslamın neden radikalleştiği hakkında sizden yorum bekliyorum.

Mart 3, 2009 tarihinde baglanti tarafından düzenlendi

[haci 0]

Sevgili Bağlantı

İslam zaten radikal bir dindi. Daha fazla radikalleştiğini sanmıyorum.

Zaten İslam daha fazla radikalleşemez.

Ama İslam'ı kullanan terörist sayısı ve eylemleri arttı derseniz, ona katılırım.

Sayıları artanlar radikal İslam'ı kendi emellerine alet edenlerdir.

Tabii bu İslam'ın daha radikal olduğu şeklinde yorumlanabilir ama, bu yüzeyel bir çıkarsamadır.

İslam daha fazla radikal olamayacak kadar radikal bir dindir.

Terörizmin sınırındadır. Bir adım gerisindedir.

En ufak bir tahrik İslam'a inanan halkı teröre itecektir.

Ve teröre baş vuranlar Filistinli gerillalar falan da değillerdir. Hatta el kaide bile değildir.

İranlı, Pakistanlı sizin benim gibi normal barış seven sıradan insanlardır.

Batı'da Muhammed'in bir karikatürü yayınlanır, Pakistan'da ayaklanma olur ve birkaç insan ölür.

İslam işte budur. Daha radikal istese de olamaz.

[baglanti 0]

Sevgili Haci,

Söyledikleriniz doğru. Gerçek yapısı itibarıyla İslam elbette radikal biri dindir. Ancak İran İslam devrimi öncesi sanırım İslam bu kadar radikal algılanmıyordu. İslamı yüzyılların daha yumuşak mezhep yaklaşımları, sufi anlayışların etkisi ve modern dünyanın yansımaları ile en azından belli ülkelerde ve kesimlerde daha light yaşıyorlardı. Genelde böyle gibiymiş geliyor bana. İran İslam devrimi tabii bir dönüm noktası oldu ve İslam radikal yüzünü dünyaya gösterdi. Ama bu bile bir zaman sonra kanıksandı. İran radikal İslamı kendi içinde yaşadı ve çevre ülkelere olan etkisi sınırlı kaldı. Ancak yinede çok önemli bir faktör olduğu inkar edilemez.

Ayrıca eskiden dininin ne dediğini bilmeyen insanlar şimdi daha iyi biliyor. En azından belli bir kesim. İslamın öğrenilmeside radikalizmi arttırıyor. Çünkü sizin dediğiniz gibi İslam zaten yeterince radikal. Eskiden geleneksel bir İslam anlayışı hakimken, şimdi İslamın gerçekte nasıl olması gerektiği öğreniliyor ve ben dinimi yaşamak istiyorum diyen bir kesim ortaya çıkıyor. Malum bunlar şeriat isteyenler. Yapılan araştırmalara göre Türkiyedeki oranları %9 ve üzerinde seyrediyor. Daha büyük rakam telaffuz edenlerde var. Umarım o bir yanılgıdır.

11 Eylül saldırısı, Amerikanın Iraka girişi, sosyalizmin bir çok ülkede tasfiyesi gibi olaylar analiz edilerek, belli ülkelerde İslamın yükselişine bir şekilde hizmet ettikleri anlatılabilir. Bu sadece yükseliş olmakla kalmadı aynı zamanda radikalliğide içeriyordu. Sanki gün geçtikçe İslam nedir insanlar daha iyi anlıyor. Ama bu ondan vazgeçmelerini sağlamıyor. Bir şekilde anlayışlarına ve ortamlarına göre gene ona sarılıyorlar. Dediğiniz gibi sıradan insanların bile İslam söz konusu olduğunda yönlendirilmeleri veya galeyana gelmeleri ve hatta yaşam tarzı değiştirmeleri mümkündür.

Ben İslamın yükselerek radikalleşmesinde Amerikanın oynadığı rolü görmezden gelmek istemiyorum. Ilımlı İslam denilen şey bile bir şekilde buna sebep oluyor aslında. Amerikanın bunu ne sebeplerle yaptığı, aslında neyi amaçladığı ve işin perde arkası gibi konuları tartışmak beni şu anda aşar. Hep çok karışık konulardır. Okusam ve dinlesemde şimdiye kadar anlatılanlar beni ikna etmemiştir. Amerikanın hep bir düşmana ihtiyacı olduğu yeni düşmanının İslam olduğu bile söyleniyor. Bu sebeple düşmanın palazlanması gerekiyor ki koskoca Amerikanın uğraşıyor göründüğüne değsin. Tabii gösterinin arka planında olan ise hep kaynakların hüüüp edilmesidir her zaman. Bunlar söyleniyor ama nekadar gerçekçidir bilemiyorum.

Mart 4, 2009 tarihinde baglanti tarafından düzenlendi

[inevitable 0]

Neden? Çünkü ortaya çıkış sebebiyle, diğer tüm dinleri biraz kucaklamak zorundaydı. Evrenselliği buradan geliyordu. Onları tanıdı ve sonra onların üzerinde kendi hakimiytini kurdu. Bk. : 'Ben miraçta tüm diğer peygamberler ile görüştüm, hepsi beni tandı, bildi, en büyük peygamber kabul etti.' Burada radikalleşme başlar. Kçınılmaz olarak bu doğaldır.

[bayşapka 0]

Avrupayı ortaçağdan takip etmeye devam ediyoruz.

Kur'an okumak tabu olmaktan çıktıkça islamın yeşil çorapları pantolonunun altından görünmeye başlıyor.

Artık insanların okuyup "hadi oradan" demek, ya da okuyup gerçekten de inanmak için bir şansları doğuyor.

Fakat dinciler bu şanstan hoşlanmaz. Öyle sokaktaki herkesin Kur'an okumasını istemez. Saklayacak şeyleri var.

Yeşil çorapları var.

[baglanti 0]

Arkadaşlar katkılarınız için teşekkürler. Zaten radikal İslam diye bir kavram var. Bu kavramın oluşmasının sebebi İslamın daha önce olması gerekenden farklı tanınıyor olması. Belli arap ülkelerinde zaten pek değişmeden yaşanmış yüzyıllar boyunca. Ama onlarda bile sanırım bazı yumuşak uygulamalara rastlanmış. Hele Osmanlının etkisi çok büyük. Osmanlı radikal İslamı yaşasa idi durum tam bir felaket olurdu elbette. İmparatorluk recm cezasını bile tarihinde bir kez uygulamış. Oysa radikal İslamda recm kaçınılmaz bir uygulamadır. Osmanlıda her hırsızın elinin kesildiğini düşünebiliyor musunuz? Yani bir şekilde kaçınmışlar.

Yüzyıllar boyunca İslam dini epey farklı algılanmış. Mevlana ve Yunusu düşünün. Anadoluda bunların sevgi söylemleri yerleşmiş. Bunlar hep İslamın malı sanılmış. Oysa adamların söylediği birçok şey din dışı. Mutezile ekolü bile öyle. Şimdi ne oluyor? Aç Kuranı oku, aç kabul görmüş hadis kitaplarını oku, herşey anlaşılıyor. Hırsızın elini kesmemek mümkün mü? Hüküm bu. Recm zaten hadislerde açıkça kabul görüyor. Üstelik İslam geleneğinde var. Bunuda uygulamak gerekli. Ayrıca Kuranda şeytanların yıldızlarla recm edilmesi var. Yani recm araba göre normal birşey. Fiil olarak var. Sivas olayını düşünelim. Birileri çıkarda seviyeli bir şekildede olsa İslamı eleştirirse öldürmek haktır İslama göre. Yok onlar peygamber zamanında kaldı denemez. Bugün İslam eleştirilsin yine Kuran hükümleri devreye girer. Bunlar radikal uygulamlardır. Ama tabii dinin gerçeğidir. İslam zaten radikalin radikali bir dindir. Bunca zaman yumuşatılmış olması ve bunun belletilmiş olması gerçeği değiştirmez. İnsanlar bununla yüzleşip kararlarını vermek zorundadır. Bu arap karanlığı ile yaşamak isteyen istesin. İstemeyende terketsin. Çünkü gerçek İslamın ne olduğu görmek isteyene gün gibi açıktır.

Benim başlık sorum belkide "İslamın radikal yüzü nasıl ortaya çıktı" olmalıydı. Aslında yüzyıllar boyunca insanların İslamı radikal hali ile kabul etmemiş olmaları bile İslamın ne kadar bağnaz bir din olduğunu ortaya koyar. Eski zamanlarda dini red etmek, kolay ve olacak iş değil. Yerleşmiş bir kere. Ne yapacaksın? Elbette yumuşatacaksın. Bu bile büyük bir karşı koyuştur. Bu yol bile aslında bu bağnaz dini bir şekilde red etmektir. Bugün farklı. Artık gerçekler su yüzüne çıkıyor ve insanlar bilerek seçimlerini yapmak durumunda. Bu medya çağında uyutmacalar ne kadar daha sürecek? En azından toplumun belli seviyedeki insanları için. Kalanı zaten İslamı gerçek yüzü ile tanımıyor. Tanıyıp o hali ile benimseyen bir kesim ise gerçekten ürkütücü.

Mart 5, 2009 tarihinde baglanti tarafından düzenlendi