evrim

[analiz 0]

günlük gözlemler kuyruğumuzun körelmesi ağaçlara artık ihtiyaç olmadığı için olduğunu düşünüyorum sanırım bunu biryerlerden de okudum

başka örnekler arkadaşlar

[delibekir 0]

başka örnekler arkadaşlar

"Karın cildi refleksi" ve "kremaster refleksi" diye bilinen iki refleksimiz vardır.

Karın cildi refleksi: Göbeğinizin çevresindeki deriyi sivri bir cisimle çizerseniz göbeğiniz o tarafa çekilir. İki yandan çizerseniz karın kasları kasılır ve karın içeri çekilir.

Kremaster refleksi: Uyluğun iç tarafındaki testislere yakın olan deriyi sivri bir cisimle çizerseniz testisler yukarı çekilir.

Bu refleksler dört ayaklı atalarımızdan miras kalan reflekslerdir. Atalarımız dört ayak üzerinde dere tepe yürürken karnımıza ve kasıklarımıza taşlar kayalar çarpar; çalı, çırpı sürtünürdü. Bu refleksler karın organlarını ve testisleri yukarı çekerek korurdu. Artk iki ayak üzerinde yürüdüğümüz ve giyinip kuşandığımız için karnımızı taşa toprağa sürtme ve torbayı çalı - çırpıya takıp yırtma tehlikemiz olmadığı halde, bir kalıntı olarak, bu reflekslerimiz hala vardır.

[CherokeKd 0]

Evrimini günlük gözlemlenen olayları çok hoşuma gidiyor var sa sizinde paylaşalım.

mesela yavru bebeğin. avucuna birşey değince avucunu sıkması. bu eskiden ağaçlarda annein eline yapışıp düşmemesini bize anlatıyor. bu refleks olmayanlar eleneli milyon yıllar olmuştur

veya insanın korku anı dişlerini birbirne vurması yani titremesi. buda eskiden kalma bir refleks olup düşmanından kurtulma şansını yükselten bir olay. dişlere dikkat çekilmesi veya başka bir şey

insanın gizemli tuzaklardan hala korkması atalarımızın eskiden onlarca tuzağa karşı alarm da olup yaşam ihitmallerinin artması

erkekler de sakal olması onların daha çok doğa ile mücadele ettiğkleri için doğanın onlara biçtiği bir kalkan vs vs vs .

Buna daha önce eklendi mi bilmiyorum, tüm başlığı okumadım ama bir şey daha ilave etmek istiyorum. Yazıldıysa affola...

Bebekler de "yakalama" refleksi sadece ele bir şey dokundurulduğu zaman değil, ilginç bir şekilde aynı zamanda "ayağa" bir şey dokundurulduğunda da vardır. Bebeğin ayağına, yanılmıyorsam 7-10 aylığa kadar, bir şey dokundurduğunuzda bebeğin ayağı fleksiyon yapar. Yani elin yaptığı hareket gibi kapanmaya çalışır.

Çok kapsamlı bilmemekle birlikte, hepiniz belgesellerde maymunlarrın ayakalrını nasıl kullandıklarını görmüşsünüzdür. Ayaklarınıda elleri gibi kullanıp rahatça dalları kavrayabilirler. Oysa ki insanlarda ayağın tutma gibi bir fonksiyonu yoktur. Bebeklerdeki bu ilkel refleks aynı maymunlardaki gibi ayakla kavrama hareketi yapmaya sebep olur. Anatomimiz uygun olmadığı için ayak kapanamaz ise de insan yavrusunun bu hareketi yapmak için sinirsel donanımının mevcut olduğunu ayaktaki yakalama refleksinden anlıyabiliyoruz.

Anatomik olarak işlevi olmasada, bebeklerin ayaklarında yakalama refleksi. Hmmm... Çok ilginç.

[kodoman 0]

Sn hacı:

Bakın şimdi, ben buraya 29 harften bazılarını seçerek Türkçe bilen herkesin anlayabileceği şekilde yazıyorum.

Peki neden bazı harfleri seçiyorum?

Oluşturduğunuz metnin %98'i içeriksiz, hiç bir anlam ifade etmeyen sözcüklerden mi oluşuyor?

Ama evrimin oluşturduğu "metin" öyle... DNA'nın %98'i çöptür.

[kodoman 0]

Varsayalımki önce 30 karbonlu ilkel pigment bir canlının germ hücrelerindeki rasgele bir mutasyonla oğul döldeki somatik hücrelerde ortaya çıktı. Bu pigmentlere sahip bireyler avantajlı konuma geçti ve populasyondaki diğer bireylerin yaşama alanlarını ele geçirdi. İlkel pigmente sahip canlılardan oluşan bir popülasyonumuz oldu.(populasyondan kastım konu açıldığından beri insan olmadı,sürekli insanlı kast ettiğim zannedildi sanırım bi yerde yanlış ifade ettim herneyse) Bu populasyonda pigmentin daha gelişmiş forma dönmesi için tekrar bir bireyin germ hücrelerinde pigment sentezinden sorumlu dizide rasgele bir mutasyon olması gerekiyor. Diyelimki oldu 50 karbonluk daha gelişmiş pigment elde edildi....

Hayvanlar ve insanları mayoz bölünerek üreyen canlılar olarak görürsen ve genleri de "melaninin yoğunluğunu" belirleyen dijital bir şey zannedersen olacağı bu.

Önce şunları araştırıyorsun: Eşeyli Üreme, Genetik Havuz, Kalıtım ve Gen.

Bunları öğrenirsen bakarsın sana nasıl olduğunu da anlatırım.

[analiz 0]

"Karın cildi refleksi" ve "kremaster refleksi" diye bilinen iki refleksimiz vardır.

Karın cildi refleksi: Göbeğinizin çevresindeki deriyi sivri bir cisimle çizerseniz göbeğiniz o tarafa çekilir. İki yandan çizerseniz karın kasları kasılır ve karın içeri çekilir.

Kremaster refleksi: Uyluğun iç tarafındaki testislere yakın olan deriyi sivri bir cisimle çizerseniz testisler yukarı çekilir.

Bu refleksler dört ayaklı atalarımızdan miras kalan reflekslerdir. Atalarımız dört ayak üzerinde dere tepe yürürken karnımıza ve kasıklarımıza taşlar kayalar çarpar; çalı, çırpı sürtünürdü. Bu refleksler karın organlarını ve testisleri yukarı çekerek korurdu. Artk iki ayak üzerinde yürüdüğümüz ve giyinip kuşandığımız için karnımızı taşa toprağa sürtme ve torbayı çalı - çırpıya takıp yırtma tehlikemiz olmadığı halde, bir kalıntı olarak, bu reflekslerimiz hala vardır.

bu yazı hoşuma gitti. ben de neden bu testislerim bazı şeylerde yukarı kalkar aniden derdim.

[seyit_rıza 0]

Evrimini günlük gözlemlenen olayları çok hoşuma gidiyor var sa sizinde paylaşalım.

mesela yavru bebeğin. avucuna birşey değince avucunu sıkması. bu eskiden ağaçlarda annein eline yapışıp düşmemesini bize anlatıyor. bu refleks olmayanlar eleneli milyon yıllar olmuştur

veya insanın korku anı dişlerini birbirne vurması yani titremesi. buda eskiden kalma bir refleks olup düşmanından kurtulma şansını yükselten bir olay. dişlere dikkat çekilmesi veya başka bir şey

insanın gizemli tuzaklardan hala korkması atalarımızın eskiden onlarca tuzağa karşı alarm da olup yaşam ihitmallerinin artması

erkekler de sakal olması onların daha çok doğa ile mücadele ettiğkleri için doğanın onlara biçtiği bir kalkan vs vs vs .

bunlar ınsanın maymundan turedıgıne kanıt degıl kı

Nisan 6, 2009 tarihinde seyit_rıza tarafından düzenlendi

[haci 0]

bunlar ınsanın maymundan turedıgıne kanıt degıl kı

İnsanın maymundan türediği değil de, insanla maymunun akraba olduğundan bahsedebiliriz.

Kimin kimden ve nasıl türediği konusunda geniş bir bilgi var ama bütün manzara hala tam değil.

İnsan için maymundan türemiş demek doğru değil.

Ayrıca maymun deyince akla çok geniş bir yelpaza oluşturan hayvanlar geliyor.

Aslımız maymundan çok daha ilkel bir hayvana dayanıyor.

Onun da aslı daha ilkel bir yaratığa, onlar da daha ilkellere..

Sonunda tek bir hücreye gelip dayanıyoruz.

[seyit_rıza 0]

İnsanın maymundan türediği değil de, insanla maymunun akraba olduğundan bahsedebiliriz.

Kimin kimden ve nasıl türediği konusunda geniş bir bilgi var ama bütün manzara hala tam değil.

İnsan için maymundan türemiş demek doğru değil.

Ayrıca maymun deyince akla çok geniş bir yelpaza oluşturan hayvanlar geliyor.

Aslımız maymundan çok daha ilkel bir hayvana dayanıyor.

Onun da aslı daha ilkel bir yaratığa, onlar da daha ilkellere..

Sonunda tek bir hücreye gelip dayanıyoruz.

bu daha ıyı bır acıklama