Jump to content

Bencil gen metaforu..


Recommended Posts

Oxford Üniversitesi zooloji bölümü mezunu Richard Dawkins, Hamilton ve Willimas'ın çalışmalarından etkilenenler arasındaydı. Genler düzeyinde çalışmanın, gücü ve inceliğinden etkilenen Dawkins, bu düşünceyi daha geniş bir kitleye tanıtma ihtiyacı duydu. Bunu yapmak için, esrarengiz örneklerle matematiği bir araya getirip insanlara sunmanın bir yolunu bulması gerekiyordu. Bir metafora ihtiyacı vardı, bu noktada yardımına "bencil gen" düşüncesi yetişti...

"Bencil gen" metaforu, edebi bir araç olarak çok parlak bir fikirdi. "Gen" gibi soyut bir kavramı, bedenlerimizde gizlice dolaşıp kendi geleceğini garantiye almaya çalışan varlıklar halinde sunuyordu. Dawkins, bu metaforu balıkların intiharından, babunların cesaretine uzanan geniş bir yelpazedeki canlı davranışlarının açıklanmasında kulandı.

Dawkins'e göre yalnızca bir tür, bütünüyle "bencil gen"ler tarafından yönetilmiyordu: insanlar... Milyarlarca yıllık evrimden sonra, bencil genler kendilerine karşı koyabilecek bilince sahip bir canlı oluşturmuşlardı.

İnsan davranışlarını genlerle açıklama girişimleri, işte bu yüzden hatalıydı. Başka bir etken daha gerekliydi. Dawkins bu etkenin, insan topluluklarını şekillendiren inanç, gelenek ve ahlak birikimi, yani "kültür" olduğunu söylüyordu. Dawkins, pek çok bilim insanının yanında, 1970'li yılların başında "gen-kültür ortak evrimi" kavramını ortaya koyan İtalyan genetikçi Luigi Cavalli-Sforza'dan etkilenmişti.

Bu düşünceye göre, dünyanın bir bölgesinde mandıracılığın gelişimi gibi bir kültürel değişiklik, sütün içindeki laktozun sindirimi için ihtiyaç duyulan genlerin kalıcılığını etkiliyordu.

Dawkins "Gen Bencildir"in son bölümünde, genetik ve kültür arasında paralelliğe işaret ediyor. Buna göre, kültürün aktarımı "meme" adı verilen, ebeveynden çocuklara taklit yoluyla geçen "kültürel genler" aracılığıyla da gerçekleşebiliyor. Meme, bencil genlerin amaçlarını her zaman desteklemiyor.

"Gen Bencildir", yıllar boyunca bilimsel ve ahlaki anlamda saldırılara uğradı. Darwinciler, Dawkins'in evrimin genler düzeyinde düşünülmesi gerektiği düşüncesindeki ısrarını eleştirdiler. Hatta bir düşünür, "canavarca sorumsuz" bir ahlak anlayışını savunduğu gerekçesiyle Dawkins'i kınadı.

Dawkins son 25 yılını, "bencil gen" kavramıyla gerçekte anlatmak istediği mesajı aktarmaya harcadı. Bugün, hepsi olmasa da, pek çok genetikçi Darwin'in büyük kuramının en iyi genler düzeyinde anlaşılabileceğine ikna olmuş durumda. Gün geçtikçe artan sayıda araştırmacı, insanların dinsel inanışlardan, fobilere kadar pek çok davranışının aktarıldığı "meme" kavramının etkilerini inceliyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...