Jump to content

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı


Recommended Posts

Türkiye’de 42 bin çocuk sokakta yaşıyor, yılda 7.000 çocuk tecavüz ve tacize uğruyor. Son 5 yılda, haklarında koruma kararı alınan ve Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nda barınan toplam 14.398 çocuğun 2.678’i, yani yüzde 18,6’sının anne-babası tarafından ihmal veya istismar edildiği görülüyor. Suça itilen çocuk sayısı yılda yüzde 5 ile 10 oranında artıyor, yılda 125.000 çocuk mahkemeye çıkıyor. Altı yaş altındaki çocuklarda fakirlik oranı yüzde 34 olduğunu, bu oran kırsal kesimde yüzde 40’a ulaşıyor. Dünya Çocuk Hakları Günü’nde Türkiye’deki çocukların durumunu değerlendiren uzmanlar, yasalarda olmasına rağmen yaşama geçirilemeyen çocuk hakları sorunlarının rakamlara yansıyandan çok daha kötü olduğu noktasında birleşiyor.

Türkiye’de 42 bin çocuk sokakta yaşıyor. Sokakta yaşayan çocukların yüzde 37’si Doğu ve Güneydoğu’dan göç etti. Çocukların yüzde 11’i hiç okula gitmedi, yüzde 52’si madde kullanıyor. Sokakta yaşamakta en büyük etken ise aile içi şiddet. Adalet Bakanlığı’nın son açıkladığı verilere göre yılda ortalama 7.000 çocuk tecavüz ve tacize uğruyor. İstismar ve ihmal, çocuk hakkında koruma kararı alınmasında ekonomik nedenden sonra ikinci sırada yer alıyor.

Yapılan çalışmalar, töre cinayetleri ve aile baskısı sonucunda meydana gelen çocuk intiharlarının özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde devam ettiğini gösteriyor. Bulgular intiharların sebeplerini zorla evlilik, aile içi şiddet, cinsel istismar ve sosyal yoksulluk olarak gösteriyor ancak konuyla ilgili güvenilir veri bulunmuyor.

Gerçeklerin rakamlardan çok daha ürkütücü boyutta olduğunun altını çizen Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Çocuk Hakları için Yurttaş Hareketi Koordinatörü Prof. Dr. Oğuz Polat, “İstismar toplumda aslen ayıplandığı için ve bazı türleri suç kapsamında olduğu için de doğası gereği gizli tutulmaya çalışılıyor” diyor. Böylece çoğu olgunun ortaya çıkmadığını, mevcut verilerin de kamuoyunun bilgisine düzenli ve güncel olarak sunulmadığını belirten Prof. Polat’a göre hastane ve adliyelere yansıyan olgulardan da gerçekçi bir sonuç elde etmek mümkün değil. Çünkü, çoğu kez buradaki kayıtların “kaza sonucu yaralanma veya ölme” şeklinde tutulduğu biliniyor.

Çocuk istismarı ve şiddetinin şekil değiştirdiği tespitinde bulunan Prof. Polat çocukları organize çetelerin kullandığını belirterek çocuk istismarı hakkında şunları kaydediyor:

“Çocuk istismarı ya da şiddeti bireysel ve aile içinde yaşanan bir problem iken şiddet şekil değiştirdi. Şiddet artık organize çetelerin çocuklar üzerinde çocukları belli amaçlarla kullanmak için uyguladığı ve uygulattığı bir yönteme döndü. Eskiden beri dayak bir disiplin aracı olarak görüldüğü için fiziksel istismar zaten çok vardı. Kapalı bir toplum olduğumuz için cinsel istismarı da çok yaşıyoruz ama bir türlü konuşulmadığı için rakamların ortaya çıkardığı gerçeğin çok az bir parçası. Ancak bugünkü temel sorun; bu konuda artık organize suç çetelerinin olması.”

“Bir de akranlar arası şiddet giderek artıyor ve artık silahla, bıçakla öldürme olayları yaşanıyor. Uyuşturucu, şiddet ve fuhuş paralel giden kavramlardır. Bizim çocuk fuhuşu konusunda bilimsel rakamlarımız yok, emniyet ve içişleri bakanlığı gibi makamlar son noktaya gelmeden, ‘böyle bir problemimiz yok’ diyorlar ama burada bir patlama olduğu ve bu patlamanın bizi çok kötü durumlara sokacağı bir gerçek. Çünkü akranlar arası şiddeti beş yıl önce yok sayıyorduk ama birden bire patladı. Her gün bir okulda bir çocuğun bir başka çocuk tarafından öldürülüyor, bunun üzerine her okula bir polis dikildi ama çözüm olup olmadığı tartışmaya açık. Tartışmasız bir durum var ki o da sıkıntının giderek büyüdüğü.”

Çocuk istismarı ile ilgili davalara bakan İstanbul Barosu Çocuk Hakları Merkezi Üyesi Avukat Aşkın Yaşar Topuzoğlu da çocuklara yönelik cinsel, fiziksel ya da duygusal istismarının gün geçtikçe arttığını, var olan yasaların ise uygulanamadığını söylüyor:

“İstismarın önlenmesine dair yasalar var ama yasaların uygulanabilmesi için gerekli altyapı, kurum ve kuruluşlar oluşturulmadığı için yasalar kağıt üzerinde kalıyor. Çocuk koruma kanunuyla ilgili tedbirler var, ancak bu tedbirlerin uygulanabilmesi için kurum ve kuruluşların yönlendirilmesi ve kaynak ayrılması gerekir ama bu yapılmıyor. Çocuk koruma kanununun öngördüğü bakım evleri, destek alanları henüz oluşmuş değil. Öncelikle kaynak aktarımı gerekiyor. Türkiye, Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni imzaladı ama sözleşmedeki şartların çoğu yerine getirilmiyor, çocuğa dair oluşmuş bir politikamız yok. Çocuklara yönelik cinsel, fiziksel, ekonomik ve duygusal istismar gün geçtikçe artıyor ama önlemeye yönelik doğru dürüst bir uygulama yapılmıyor. Bir yaşındaki bebeklere yapılan ve basına yansıyan istismarları gözden geçirmemiz gerekiyor.”

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 50
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

dunyada cocuklara ılk bayram veren ulkeyız sanırım ama baktıgımızda okadar hedıye edılecek bır gun yok

Onu bırak da günün mana ve önemini düşün..

Daha Cumhuriyet kurulalı 100 yıl olmamış , bu yazdıkların da düzelir elbet...Yeterki rahat durun..

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlu olsun..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Geriyiz evet dünyanın yarısından geriyiz.Daha da geriletmek isteyenler var.Çocukların beynini yıkıyorlar.Çocukları dövüyorlar.Ufacık çocuklara bile tecavüz ediyorlar.Taciz diz boyu.Bugün elinde bayraklarla tören alayında yürüyen çocuk ileride din için kelle kesiyor.Önce kadınlar ve çocuklar diyen sovalya zihniyetine karşı kadınları ve çocukları mal olarak görüyoruz.Ve 23 Nisanda bir günlüğüne hayat duruyor çocuklar konuşuşuyor ve ardından herşey kaldığı yerden gerilemeye devam ediyor.Yine de elimizden 23 Nisan Ulusal egemenlik ve çocuk bayramı kutlu olsun demekten başka bir şey gelmiyor.Ama en azından onu diyoruz bir günlüğüne çocuk oluyoruz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Iste böyleee

23 nisan cocuk bayramimiz hepimize ÖZELLIKLEDE cocuklarimiza KUTLU olsun.

Türkiyede 48,000 deyil,yalniz Istanbulda 80,000 binin üstünde sahipsiz cocuk vardir.

Reyisi cumhurun karisinin verdigi habere bakilirsa Türkiyede 3,5 milyon sahipsiz cocuk vardir.

Buna karsilik, Gasimpasali basbahanimiz halktan ENAZ 3 cocuk istiyor,4-5-6-7-8-9-10 yapanlara sanirim tesekkürde edecek.

Devletin basinin karisi 3,500,000 kimsesiz cocuk var derken.

Hükümetin basi,halki daha fazla cocuk yapmaya cagiriyor.

Icinizde bunu anlayan varsa banada anlatsin.

Gecende televizyonun birine cikan gözlerini kaybetmis bir cocuk,ÖZÜRLÜ AYLIGI ALDIGINI SÖYLEDI.

Inaninki ben aliyormusum gibi sevindim.

Buda bizim Gasimpasalinin artisidir.

Bunuda yazmak gerek.

Adam olacagiz ama,bilmem 100 ylda ,bilmen 1000 yilda , bilmem 10,000 yilda.

Bati , nerdeyse sakat hayvanlara maas baglamak üzere.

Bir tarihde bakanin biri Bulgaristana söyle dediydi.

Hani Bulgaristanda türklerin adlarini deyistirmeye zorlarken,hapislere tikarken.

Hatta öldürülenler bile oldugu zaman.

70 milyona nufusumuz ciksinda,o zaman size GÖSTERECEYIZ dediydi bahanin biri.

O zamanki nufusumuzda sanirim 65,000,000 milyondu.

65 milyonken 6 milyonluk Bulgaristana gösteremiyorda,70,000,000 milyon olunca gösterecekmis.

ARTUH NE GÖSTERECEKSE?

Hani gecende Rusya bizim sebzelere ambargo goyunca bizim DÖVLET bahaninin biri ASKA gelip bizde Rusyaya ambargo koruz demezmi:-))))))))))).

Bahalim bu AM BAR GO ne olabülür.

Rusyaya calismaya gidecekleri DURDURMAH.

Rusyadan gelen gaz borularinin agzina tipa dihamah.

Bahsa ne ile Rusyaya Ambargo goyacahki bu yahusuhlu bahanimiz.

Yohsa Rusyada calisan iscilerin gelen paralarinami ambargo koyacah?

Osmanlinin son günleri,savaslarin alabildince etrafi toza dumana bogmusr,ortalih yangin yerine dönmüstü.Ölümler feryatlar,kacismalar,carasizlihla.

Insanimizin biri,NE GÜNLERE KALDIH EY GAZI HÜNKAR diye FERYADU FIGAN EYLEMISTI.

Bende diyorum.

NE GÜNLERE KALDIN EY GAZI HÜNKAR.

Kürtlerin kazan kaldirmasi

Terör

Allahin Askerleri

Kiriz

Gecgenekon

Yer altina saklanip ardindan habar verilen CEBILHANALIHLAR

Yahudi gilihli oglanin sacmalihlari

PKK ya kuzey Irakta konuk olup tek tek tokalasip

sonrada Türkiyeye dönüp burda gecgenekoncu olan isci parti lideri.

Agzini picah acmayan MHP

Ne günlere galdih?

Ben bu isten birsey anladimsa Arab olem.

tolonbeg

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı, bir mutluluk parıltısısınız! Memleketi asıl aydınlığa boğacak sizsiniz. Kendinizin ne kadar mühim, kıymetli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şeyler bekliyoruz."

- Mustafa Kemal ATATÜRK-

cocuk2do4.th.jpg

Atatürk’ten sonra gelen cumhurbaşkanları ve başbakanlar da onun gibi bir çocuğu elinden tutup da resim sergisi gezmeye götürseydi, diğer cumhurbaşkanı ve başbakanlar da bir çocuğu protokol sırasının en önüne oturtsaydı, diğer cumhurbaşkanı ve başbakanlar da bir çocuğu salıncakta sallasaydı, bir çocuğu taşıttan kendi elleriyle indirseydi, bir yabancı konukla birlikteyken yanına bir çocuk alsaydı, bir yetişkini dinlerken gösterdiği ciddiyetle bir çocuğu da dinleseydi, onlarla birlikte denize girseydi, objektiflere poz verseydi, onlarla gezintilere çıksaydı, çocuklarla çocuk olsaydı Atatürk gibi, yani devletin tepesinden başlayan sevgi mesajları sürekli topluma ulaşsaydı ne çocuktan katil yetiştirirdi bu toplum, ne de çocukları böylesine ezilir, horlanırdı.

Kutlu olsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çocuk bayramları eskiden ne değerliydi. Çok değil, sadece yirmi-yirmibeş yıl önce insanlar stadyumlara bilet bulmak için kapı kapı dolaşırdı.

Son zamanlarda törenlere birşeyler oldu. Koltuklara kamera dönmez oldu.

O boş koltuklar, o çocukların boşa giden, ezberletilmiş sözleri içler acısı bir manzara.

Yanısıra TBMM'deki veletler de aynı tutumda. O onunla tokalaşmaz, bu yüzünü başka tarafa döner.

Artık ilkelerine bağlı bir toplum değiliz. Toplumsal değişim derlerdi de hadi oradan derdim.

Atatürk'e karşı olanlar yanlış anlamasın. Burada duygu sömürüsüyle atatürk savunması yapmıyorum.

Sadece ülkeyi birarada tutan bazı değerlerin bazı hislerin ve görevlerin kaybedilmiş olduğunu anlatıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ADD GENEL MERKEZİ'NİN 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI

AÇIKLAMASI

Sevgili Atatürkçüler!

Bugün 23 Nisan, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız kutlu olsun!

89 yıl önce TBMM'nin kurulması, kısa bir süre sonra Padişahlığın ve

Halifeliğin kaldırılması yönünde büyük bir adım olmuştur. Biz

Atatürkçüler olarak çağcıl (modern) bir toplum olmak istiyorsak

Padişahlık ve Halifeliği kaldırmanın yeterli olmadığını, onun

altyapısı olan ve Türkiye'de Karşıdevrimi sürdürmekte olan şeyhlik ve

ağalık düzeninin de, yani ortaçağın da son bulması gerektiğinin

bilincindeyiz.

Çağcıl olmanın yolunun Atatürk Devriminden başkası

olmadığını, Atatürk Devriminin şıklık yada hoşluk olsun diye

yapılmadığını, Türkler bir daha Sevr ile karşılaşmasınlar, Anadolu ve

Doğu Trakya'da huzur içinde yaşamaya devam edebilsinler diye

yapıldığını biliyoruz. Bu bilinç olduğu sürece Türkiye Cumhuriyeti

varlık ve canlılığını koruyacaktır.

Atatürk'ün bu anlamlı günü Çocuk Bayramı yapması O'nun insancılığının

(hümanizminin), zarafet ve uzak görüşlülüğünün sonucudur. Çünkü

çocuklar geleceğimizdir. Çocuklar sevgi ve kültür ortamında en iyi

biçimde yetişmelidirler.

Baskılar, korkular onlardan uzak olmalıdır.

Ne yazık ki Karşıdevrim ikinci yolu yeğlemekte, çocuklarımızı

yetiştirecek olan öğretmenlere, genel olarak da çağcıl eğitime üvey

evlat muamelesi yapmaktadır. Atatürkçüler olarak eğitim, kültür,

bilim, sanat düzeyimizi yükseltmek için her türlü çabayı göstermek

zorundayız.

Ne yazık ki sevinçli olmamız gerek bu yıldönümünde örgütümüzün Genel

Başkanı Şener Eruygur ve Genel Başkan Vekili Mustafa Yurtkuran ve daha

nice aydınlarımız, Atatürkçüleri hedef almış gözüken ve hukuk dışı

yöntemlerle yürütülen bir soruşturmanın kapsamına alındıkları için

sevinemiyoruz.

Soruşturma sürecinde Genel Başkanımız sağlığını

yitirmiş, Genel Başkan Vekilimiz ise tutuklanmıştır. Bu yıldönümünde

herkese sesleniyoruz: Hukukçu ve uygar insanların asla kabul etmediği

bu haksızlıklar ve zalimce muameleler, Atatürkçülere yaşatılmak

istenen bu kabus derhal son bulmalıdır.

Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramınız kutlu olsun!

ADD Genel Merkezi

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çocuk Bayramı var ama çocukları koruyan dogru dürüst bir şey yok...Ailesi çocuga siddet uygular devlet bu duruma hiç müüdahale etmez..En fazla gözaltına alır bırakır...Çocugunu dilendiren olur hiç bir şey yapmaz....Bir sürü ailenin çocugu zor şartlar altında çalışır hiç bir şey yapmaz...Çocuklar herkesten şiddet görür..şiddet içersinde büyür..Ama devlet bir şey yapmaz ama bir günlük tatil olunca sanki bütün çocuklara değer veriyormuş gibi davranır bu ikiyüzlülük bitene kadar bu durumun düzelmesi için yapılacak şeyler baslayamaz...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Türk'ün Dünya'ya nizamı olan Çocuklara armağan ettiği bu bayram kutlandı, ne mutlu bizlere ki bu kadar değerli bir ATA'mız var. Ona layık olmak için elimden geleni yapacağım.

Meclisimiz bir daha kapanmamak üzere baki kalsın. Devletimiz, milletimiz var olsun !!!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çocuklar gününde çocuklara eziyet yapılıyor..

Binlerce öğrenci saçmasapan hareketler yaparak kıçı kırık törenler için güneşin altında fenalık geçiriyor yada soğukta üşüyor. Sıkıntıdan bunalıyorlar.

O saçmasapan hareketleri öğrenmek için kaçırdıkları onlarca mühim ders de üstüne eklenince saçmalığın boyutu iyice artıyor.

tarihinde Medu tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...