Jump to content

kafasız rektörler


Recommended Posts

Ülkenin nasıl orman kanunlarıyla yönetildiği bir sefer daha ortaya çıktı rektörler yök ün emrini dinlemiyolar.

Yökün haklı yada haksız olduğunu söylemiyorum rektörlerin nasıl kendi kafasına göre hareket ettiği iğrençlikleri ortada

Bu devlet kabile devleti kimin gücü varsa onun dediği oluyor bu adamların başına silah dayayıp öylemi uygulatacaklar yeni emirleri.

Kapıdaki poliste rektör kanunlara uymuyor ben başörtülüleri alırım dese nolacak

Rektör üstten gelen emirleri uygulamak zorundadır eğer hoşuna gitmiyorsa mahkemeye gider kim oluyorda yorum yapıp insiyatif kullanmaya kalkıyor

Çete devletin çeteci rektörleri.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 52
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Ülkenin nasıl orman kanunlarıyla yönetildiği bir sefer daha ortaya çıktı rektörler yök ün emrini dinlemiyolar.

Yökün haklı yada haksız olduğunu söylemiyorum rektörlerin nasıl kendi kafasına göre hareket ettiği iğrençlikleri ortada

Bu devlet kabile devleti kimin gücü varsa onun dediği oluyor bu adamların başına silah dayayıp öylemi uygulatacaklar yeni emirleri.

Kapıdaki poliste rektör kanunlara uymuyor ben başörtülüleri alırım dese nolacak

Rektör üstten gelen emirleri uygulamak zorundadır eğer hoşuna gitmiyorsa mahkemeye gider kim oluyorda yorum yapıp insiyatif kullanmaya kalkıyor

Çete devletin çeteci rektörleri.

Esas dusunemeyen sensin. Yapilan anayasa degisikligi soyle bir seydir

Onceden HASAN KEL idi

Degisiklikten sonra KEL HASAN oldu

Rektorler, anayasanin 17. maddesi degismeden bunun mumkun olmadigini, bu degistirilirse, kanuna karsi gelemeyeceklerini soyluyorlar. Hukuk kim, siz kim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Oğuz ben sana kafan beton gibimi? diye sordummu hemen ne kızıştırıyosun ortalığı.

Saçmalama yökün ne demek falan filan yaz işte aksini söylüyosan.

(YÖK kanununda böyle bir şey mi yazıyor).

Sen varya cidden ya diyecek bişey bulamıyorum.Git kardeşim benle muhatab olma.

Senin seviyesiz bilgisiz yazılarını okumuyorum okumakta istemiyorum

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ülkenin nasıl orman kanunlarıyla yönetildiği bir sefer daha ortaya çıktı rektörler yök ün emrini dinlemiyolar.

...

Çete devletin çeteci rektörleri.

demokrasiyi anti demokratik bir kurumdan beklemeniz ne kadar güzel bir şey...

son cümleniz doğru ama...

saygılarımla

Link to post
Sitelerde Paylaş

Rektörler, Hürriyet’e şunları söylediler:

ODTÜ Rektörü Prof.Dr.Ural Akbulut Bu maddelerin onaylanması serbestlik getirmiyor. Anayasa’da, ’düzenlemenin sınırı yasayla belirlenir’ deniyor. YÖK Kanununun ek 17. maddesi değiştirilir ve sınır çizilirse kapılarımızı türbanlı öğrencilere açarız.

Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Ferit Bernay Ek 17. madde çıkmadan uygulama yapmayacağım. Üniversitelerimizin mahkeme kararları doğrultusunda önceden aldığı kararları, hiç kimse çiğneyemez.

Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Ethem Tolga YÖK yasasının ek 17. maddesi tamamlanmadan ’türban üniversitelerde serbest’ dememiz zor. Şu haliyle yasaklar, devam ediyor.

Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Uğur Erdener YÖK yasasında kılık kıyafet şekli düzenlenmezse kimse bizden serbestlik beklemesin.

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/8299731.asp?m=1

tarihinde Procroustes tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

UNAH 8. iletimde rektörlerin ilgili açıklamarı gayet net!

Siz önce ne dediğinizin farkında olarak yazı yazsanız daha iyi olur!

Kışkırtıcılık yapmayın lütfen.

Devlete çete demenizde seviyenizi gösterir!

Oyunuzu verdiğiniz andan itibaren;

Hükümetlerin uygulamalarına imza atmış olursunuz.

Bu coğrafya çeteci dediğiniz hükümetlere oy vermekten geri durmadı nedense!

Kelimelerinizi düzgün kullanın!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Anayasa'da yapılan bir değişiklik kanunla düzenlenmedikten sonra rektörler bunu uygulayamazlar! En başta Anayasa maddesine göre Meclis kanun çıkarır ve bunu YÖK'e gönderir,YÖK buna göre yönetmeliktir falandır filandır hazırlar ve Üniversite yöneticilerine bildirir. Yoksa her rektör kendine göre Anayasa'ya bakarak madde uyduramaz...öyle olacak olsaydı KANUNA NE GEREK VARDI? YÖNETMELİĞE NE GEREK VARDI? SADECE ANAYASA YETERDİ..ama öyle değil! hukuk denen şeyin "h" sini bile bilmeyen gelip burda ahkam kesiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ülkenin nasıl orman kanunlarıyla yönetildiği bir sefer daha ortaya çıktı rektörler yök ün emrini dinlemiyolar.

Yökün haklı yada haksız olduğunu söylemiyorum rektörlerin nasıl kendi kafasına göre hareket ettiği iğrençlikleri ortada

Bu devlet kabile devleti kimin gücü varsa onun dediği oluyor bu adamların başına silah dayayıp öylemi uygulatacaklar yeni emirleri.

Kapıdaki poliste rektör kanunlara uymuyor ben başörtülüleri alırım dese nolacak

Rektör üstten gelen emirleri uygulamak zorundadır eğer hoşuna gitmiyorsa mahkemeye gider kim oluyorda yorum yapıp insiyatif kullanmaya kalkıyor

Çete devletin çeteci rektörleri.

Hukuktan bi-haber, dangalak kalkmış "Rektörler YÖK'ün emrini dinlemiyor" diyor...

Otoriter rejimlerle, hukuk devletini karıştırmış...

Şuan, hukuken, türbanlı öğrencileri kampüse alan rektörler suç işlemektedir, haberi bile yok.

Senin gibiler bile özgürlüğü hakediyor... dangalak olma özgürlüğü.

Link to post
Sitelerde Paylaş
UNAH,

Şu açtığın başlık altında yaptığın gafların han birine cevap vereyim ki?

Ben sana hak ettiğin hitabı yaptım.. Kafasızlığını gösterdim.

İslamın nuru ile erimiş beynin sende laf yapacak ağız bırakmadığı aşikar, ama kafasız olduğunun bilinmesi de lazım..

oğuz....

yök açıklama yapmış hiç takip etmiyormusun...

değiştirilen madde hakkında...

birde çok bilmiş gibi yök kanunu bilmem ne nesi...

yok o 17 değişmeden olmaz....

önce bilgi sahibi olmak lazım....

isterseniz bir okuyun....bilgi sahibi olursunuz....

I. Anayasamızın 13. maddesine göre,

“Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve laik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz.”

Söz konusu maddenin Danışma Meclisi tarafından kabul edilen metninde “ancak Kanunla sınırlanabilir” ibaresi yer almakta iken; Milli Güvenlik Konseyi Anayasa Komisyonu, “ancak” ibaresini madde metninden çıkarmıştı. Madde bu şekliyle kanunlaşmıştı. Fakat bilahare 3.10.2001 tarihli ve 4709 sayılı Kanunla Anayasa’da yapılan değişiklikler kapsamında, söz konusu 13. madde halen yürürlükte olan şekliyle değiştirilmiş ve madde metnine yeniden “ancak” ibaresi eklenmiştir (Resmi Gazete: 17 Ekim 2001/24556 Mükerrer). Bu suretle, Danışma Meclisi tarafından kabul edilen madde metninde olduğu gibi, “temel hak ve hürriyetler… Ancak kanunla sınırlanabilir” hükmü Anayasa metnine ithal edilmiştir.

Danışma Meclisi tarafından kabul edilen 13. maddenin gerekçesinde şu açıklamalara yer verilmiştir:

“Maddenin birinci fıkrasında “ancak kanunla” denilmek suretiyle, hak ve hürriyet sınırlamalarının münhasıran kanun konusu olduğu; yani yasama tasarrufundan başka bir düzenleyici tasarrufla (tüzük, yönetmelik vb.) hak ve hürriyetlerin sınırlanmayacağı belirtilmiştir.

Hak ve hürriyetlerin sınırlanmasında mümkün tek araç olarak kanun yani yasama tasarruflarının seçildiğini gösteren bu hüküm dahi ‘genel’ niteliktedir.”

Anayasa Mahkemesi’nin 4.11.1986 tarihli ve 11/26 sayılı Kararında da bu hukuk kuralı teyit edilmiştir:

“Anayasa koyucu getirdiği 13. madde hükmüyle, temel hak ve özgürlükler üzerinde yerine göre yapılması gereken sınırlamaların ne tür tasarruflarla, ne gibi sebeplere dayanılarak ve hangi ölçüler içerisinde yapılabileceği belirlemiştir. Maddedeki bu belirlemeye göre temel hak ve özgürlükler üzerindeki sınırlama ancak kanunla yapılabilecek, sınırlamayı haklı gösterecek sebep olarak ancak maddede sayılı ve sınırlı olarak gösterilmiş bulunan genel sınırlama nedenleriyle Anayasanın ilgili diğer maddelerinde öngörülen özel sınırlama sebeplerine dayanılmış olacak ve sınırlamanın ölçüsü ise demokratik toplum düzeninin gereklerine aykırı bulunmayacaktır.” (Resmi Gazete: 22 Şubat 1987/19380, sh. 13).

Anayasanın 13. maddesinde 3.10.2001 tarihli ve 4709 sayılı Kanunla yapılan değişiklik, bir hak ve özgürlüğün, idarenin genel düzenleyici işlemlerinin yanı sıra, mahkeme kararıyla sınırlandırılamayacağı yönündeki hukuk kuralını teyit etmiş bulunmaktadır

http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=302345

...........................................

saygılarrrrrrrrrrrrrrr.....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Universiteler, ozerk kurumlardir. Anayasada ozellikle belirtilmedigi surece, kilik kiyafet konusunda, insiyatif alma yetkileri vardir. Bosuna konusmayin. Senin mantiginla, diploma alanlarda, kamuda turbanla calisma hakkina sahiptir. Bir oyle, bir boyle olmaz. Ya hep, ya hic. Bu cikartilan degisiklikle, kamuda turban olmayacak diyen Tayyib in kendisi degilmi? O zaman ayni kanun, universiteninde bir kamu kurulusu oldugundan yola cikarak, orasi icinde gecerlidir.

Ve yine ayni mantikla, budist yada imam kiyafetide serbest denilebilir. Bu yuzden, universitenin dedigi olur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayir yani, en azindan anayasadaki degisikligi bir gosterin surada. Eski ve yeni hali arasinda, ne fark var bir bakalim. Kel Hasan la Hasan kel arasindaki fark kadar bir fark yaptilar. Bosuna salliyorlar. Topu rektorlere atip "biz yaptik ama derin devlet engel oldu" yada "biz yaptik ama Kemalistler, laikler engel oldu" deyip, yine mazlumlari oynayacak ve oy alacaklar. Sizin gibi sazanlarda, buna atlayacaklar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Oğuz ben sana kafan beton gibimi? diye sordummu hemen ne kızıştırıyosun ortalığı.

Saçmalama yökün ne demek falan filan yaz işte aksini söylüyosan.

(YÖK kanununda böyle bir şey mi yazıyor).

Sen varya cidden ya diyecek bişey bulamıyorum.Git kardeşim benle muhatab olma.

Senin seviyesiz bilgisiz yazılarını okumuyorum okumakta istemiyorum

beton dedin de aklima geldi..eskiden oguz`un sizin gibilere yaptigi bir tanimlama vardi..

beyni betona hapsedilmis , dusunme yetenegini yitirmisler gibi bir sey soylerdi..

senin yazilarini okudukca ne kadar cok hak veriyorum bu tanimlamalari yapanlanlara..

bundan sonra senin adin beyni betona hapsedilmis Unah olsum..cok yakisti simdiden..

senin gibi egitimsiz dunyadan bir haber olan kisi nasil olur da Rektorlere kafasiz diye hitab edebilir.???.asil kafasiz olan senin olmayasin??

tarihinde umma tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

MADDE 2. ? Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir.

MADDE 14. ? (Değişik: 3.10.2001-4709/3 md.) Anayasada yer alan hak ve hürriyetlerden hiçbiri, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı ve insan haklarına dayanan demokratik ve lâik Cumhuriyeti ortadan kaldırmayı amaçlayan faaliyetler biçiminde kullanılamaz.

Anayasa hükümlerinden hiçbiri, Devlete veya kişilere, Anayasayla tanınan temel hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya Anayasada belirtilenden daha geniş şekilde sınırlandırılmasını amaçlayan bir faaliyette bulunmayı mümkün kılacak şekilde yorumlanamaz.

Bu hükümlere aykırı faaliyette bulunanlar hakkında uygulanacak müeyyideler, kanunla düzenlenir.

MADDE 24. ? Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.

14 üncü madde hükümlerine aykırı olmamak şartıyla ibadet, dinî âyin ve törenler serbesttir.

Kimse, ibadete, dinî âyin ve törenlere katılmaya, dinî inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; dinî inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamaz ve suçlanamaz.

Din ve ahlâk eğitim ve öğretimi Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Din kültürü ve ahlâk öğretimi ilk ve orta-öğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır. Bunun dışındaki din eğitim ve öğretimi ancak, kişilerin kendi isteğine, küçüklerin de kanunî temsilcisinin talebine bağlıdır.

Kimse, Devletin sosyal, ekonomik, siyasî veya hukukî temel düzenini kısmen de olsa, din kurallarına dayandırma veya siyasî veya kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz.

MADDE 42. ? Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.

Öğrenim hakkının kapsamı kanunla tespit edilir ve düzenlenir.

Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz

Yök kanunu 17

Yürürlükteki Kanunlara aykırı olmamak kaydı ile; Yükseköğretim Kuıumlarında kılık ve kıyafet serbesttir

Atatürk ilkelerinden "türban takmak serbesttir" diye bir ilke bilen var mı?

tarihinde gercekisim tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Godoş kodoman senin ağzından iki tane düzgün kelime çıkmayacakmı bana küfür ettirip attırmayamı çalışıyosun sülük gibi adamsın denyo.

TDK'ya göre:

Dangalak: Akılsız, düşüncesiz (kimse).

Godoş: Pezevenk.

Godoş için eksik açıklama yapmışlar, günümüz argosunda, homoseksüel ve partnerini(sevgili, eş vb.) paylaşan/pazarlayan anlamına gelir.

İki niteleme arasındaki fark gün gibi ortadadır, arkadaş aklı sıra nickim yoluyla çağrışım peşindedir. Ama dangalaklığını kanıtlamaktan başka bir şey yapmamaktadır.

Yok öyle demokratik hukuk devletinde,ydüzenleme kanuna aykırı bunu uygulamam demek gidersin mahkemeye yürütmeyi durdurma kararı vs vs herneyse çıkarttırırsın sen kimsinde emirleri uygulamıyosun.

Dangalak hala "emir" diyor; Hukuk devleti nedir bilmiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...