Jump to content

Vakit'in Türkan Saylan'dan Sonra Yeni Hedefi: M. İlmiye Çığ


Recommended Posts

Vakit'in Türkan Saylan'dan Sonra Yeni Hedefi: 95 Yaşındaki Muazzez İlmiye Çığ

cig01.jpg

Prof. Dr. Türkan Saylan’ın ölümünün ardından takındığı çirkin tutumla bir kez daha gündeme gelen ve adı kamuoyunda “kışkırtıcı yalan haber” ile özdeşleşen Vakit gazetesi, 24 Mayıs 2009 tarihli nüshasında değerli bilim insanı, Cumhuriyet bireyi Muazzez İlmiye Çığ’a sürmanşetten saldırdı.

Cemaatin yayın organı Zaman Gazetesi’nin internet sitesine de “son dakika” üst başlığıyla giren “Sahte Profesör” başlıklı haberde “Mason Locası” tarafından “meşhur edildiği” iddia edilen Muazzez İlmiye Çığ’ın “Kartel medyası ve laikçi kesim” tarafından “Profesör” olarak tanıtıldığı; fakat kendisinin “profesör” olmadığını Vakit gazetesine “itiraf ettiği” öne sürülüyor.

Neyin itirafı?

Peki Çığ daha önce kendisini "profesör" olarak mı tanıtmıştı?

Muazzez İlmiye Çığ’ın ağzından daha önce profesör olduğuna dair bir tek kelime mi çıktı ki, şimdi itiraf etti diyorsunuz? Muazzez İlmiye Çığ Cumhuriyet aydını duruşuyla, yaptıklarının ve yapacaklarının öneminin profesörlükle değil, halka, aydınlanmaya sunacağı katkı ile geleceğini bildiği için Vakit muhabirinin sorusunu, “Ben profesör olduğumu iddia etmiyorum. Ben müzede uzman olarak çalıştım. Sümeroloji alanında araştırma ve incelemelerim oldu” diye yanıtladı.

Ne makalelerinde, ne kitaplarında Çığ "profesör" titrini kullanmamıştı.

Ama Vakit yine de haberi sürmanşetten verdi. Peki niye?

Doğruları sadece profesörler keşfetmez

Muazzez İlmiye Çığ halkın gönlünde büyük bir yer edinmişti. Profesör olsa da olmasa da gönüllerdeki yerini korumaktaydı.

Muazzez İlmiye Çığ’ın gönüllerde büyük bir yer edinmesini sağlayan şey halkını tarihle, binlerce yılın derinliklerinden gelen bir birikimle eğitme çabasıydı. Vakit’in de üzerinde durduğu asıl nokta Çığ’ın profesör olup olmaması değil “dört kitabın manasını” Sümer tabletlerine dayanarak ortaya koymasıydı aslında. Sümer tabletleri ile “kutsal kitapların” kaynağı ortaya çıkmıştır. Bunun ortaya çıkmasında Çığ’ın çabası büyüktü.

Sümeroloji Ve Hititoloji Anabilim Dalı Başkanları: Vakit’e konuşmadık!

Vakit “Gazetesi”nin yaptığı haberde Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Sümeroloji Bölümü yetkililerinin Muazzez İlmiye Çığ’a tepki gösterdikleri ve " Sümerlerde başörtüsüyle ilgili polemikte Sümeroloji Bölümü'nden hiçbir akademisyen, istenilen tarzda görüş bildirmedi. Bunun üzerine İlmiye Çığ adında bir proje devreye sokuldu. Ancak bu konu artık siyasi olmanın da dışına çıkıp, Türkiye'deki gerçek Sümerologları yok sayan bir noktaya geldi. Şayet İlmiye Çığ profesör ve Sümerolog ise, bizler neyiz?" dedikleri ileri sürülmektedir...

Çığ'ın makale yazdığı Bilim ve Ütopya Dergisi’nin bu konuda yaptığı soruşturma gerçekleri ortaya çıkardı. Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri Bölüm Başkanı, aynı zamanda Hititoloji Anabilim Dalı Başkanı olan Prof. Dr. Cem Karasu ve Sümeroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sebahattin Bayram ile görüşen Bilim ve Ütopya dergisi muhabirleri, her iki yetkilinin de Vakit’e Muazzez İlmiye Çığ’a ilişkin demeç vermediklerini öğrendi. Prof. Dr. Bayram, Vakit’e herhangi bir demeç vermediklerini, Muazzez İlmiye Çığ’ın verdiği emeğin yadsınamayacağını ifade ederken, Prof. Dr. Karasu, “Akademik unvanı olmayabilir; ama Çığ DTCF’nin ilk mezunlarındandır. Hem Hititoloji’den, hem de Sümeroloji’den mezun olmuştur” şeklinde konuştu.

Muazzez İlmiye Çığ projesi Cumhuriyet Devrimi’nin projesidir

Gelelim Vakit’in “etkili profesörlerine”...

Muazzez İlmiye Çığ söylendiği gibi masonların vs. projesi değildi. Cumhuriyet Devrimi Muazzez İlmiye Çığ'ları 1936 yılında öğretmen okulundan alıp Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde Hititoloji, Sümeroloji, Arkeoloji ve Almanca bölümlerinde eğitmişti. Ardından Atatürk’ün Almanya’da Nazi katlinden kurtardığı tanınmış profesörler ile birlikte çalışma yapmalarını sağlamıştı.

Çığ daha sonra İstanbul Arkeoloji Müzeleri Çiviyazılı Belgeler Bölümü’ne atandı, orada da uzman Dr. Kraus ile birlikte 1948 yılına kadar, o tarihten sonra da Hatice Kızılyay ile çalışmalar yaptı.

Müze’de Sümer, Akad ve Hitit dillerinde yazılmış 75 bine yakın çiviyazılı tableti bulunmaktaydı ki-bunlar İÖ 2500 yılından İsa’nın doğumuna kadar olan zaman içinde yazılmıştır. Bu tabletler kazıdan çıktıkları gibi duruyorlardı- önce bunların konservasyonları yaptı. Sonra devirlerine, tarihlerine, konularına göre tasnifleri, katalogları yaptı; özel kutular dolaplar ve odalar içinde korumaya aldı. Böylece 33 yıllık çalışmalar sonucu, bu alanda araştırma yapanların kolaylıkla yararlanabileceği çağdaş bir “Çiviyazılı Tabletler Arşivi” meydana getirdi. Bu çalışmalar yanında bilimsel araştırmalara da zaman ayırdı. Bulunan yeni belgeler, yapılan çalışmalar, Sümeroloji sahasında çalışanlara 8 kitap ve makale halinde sunuldu.

Muazzez İlmiye Çığ şöyle anlattı bu süreci:

Başta Hatice Kızılyay ve Dr. F.R. Kraus olmak üzere, Sümeroloji hocam Prof. B. Landsberger, Hititoloji hocam H.G. Güterbock, Finlandiya’dan Prof. A. Salonen, Amerika’dan Prof. Samuel Noah Kramer ile birlikte yapılan çalışmalar sonucu 8 kitabımız ve birçok da makalemiz yayınlandı. Bunlar Sümer hukukuna, Sümer devlet idaresine, okullarına, Sümer edebiyatına ve Hitit kültürüne ait 3000 tabletin kopya ve kataloglarını kapsamaktadır.”

Açıklama

Yazarları Çığ'a yönelik yalan haberlerin çıkması üzerine Bilim Ütopla dergisi kamuoyuna bir açıklama yaptı:

"Muazzez İlmiye Çığ, halkı yüzyıllarca yıl ortaçağ karanlığına mahkum edenlere karşı, tarihe dayanarak halkı eğitmek, aydınlatmak isteyen cumhuriyet devriminin yarattığı bir projedir. Ve Muazzez İlmiye Çığ cumhuriyete olan bağlılığını çalışmalarına devem ederek ödemektedir. Vakit bu tür oyunlarla onu durdurabileceğini sanmaktadır. Mahkemeye çıkardılar durduramadılar. Peş peşe kitaplar çıkardı. Şimdi de bu yolu deniyorlar. Halka, cumhuriyete ve Muazzez İlmiye Çığ’a karşı bu saldırıları ile hiçbir şey elde edemeyecekler.

“Bilim” kavramı ile arasının pek de iyi olmadığını bildiğimiz Vakit “Gazetesi”ne anımsatmak 15 yılı aşkın süredir aydınlanma mücadelesi yürüten Bilim ve Ütopya’dan olsun: Bir kişinin “bilim insanı” olarak anılması için akademik unvan önkoşul olarak kabul edilemez. Yani, “arşiv-kütüphane memuru” diye sözde aşağılamaya çalıştıkları Çığ, 75 bin çivi yazılı tabletin tasnif edilmesi ve “Çiviyazılı Tabletler Arşivi”nin hazırlanmasına öncülük etmiş çağdaş bir bilim insanıdır. Bununla birlikte amaç haber yapmak değil, Ortaçağ’a karşı aydınlanma mücadelesine yapıtlarıyla ve eylemleriyle omuz verenleri yıpratmak olunca, bu gerçeği görmek anlaşıldığı üzere Vakit için çok da mümkün olmamaktadır. "

Muazzez İlmiye Çığ’ın Kitapları

-Uygarlığın kökeni Sumerler

-Bereket Kültü ve Mabet Fahişeliği

-Ortadoğu Uygarlık Mirası ( 2 cilt)

Gilgameş Tarihte İl Kral Kahraman

-Sümerlerde Tufan, Tufan'da Türkler

-Hititler ve Hattuşa İştar'ın Kaleminden

-İnanna'nın Aşkı Sumer’de İnanç ve Kutsal evlenme

-Sümerli Ludingirra

-Kur'an İnci ve Tevrat'ın Sumer'deki kökeni

-İbrahim Peygamber

-Atatürk düşünüyor

-Vatandaşlık Haklarım

Bilim ve Ütopya’da çıkan makaleleri

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer’de kadın” (sayı: 9),

Muazzez İlmiye Çığ, “Eski Mezopotamya’da cinsel yaşam” (sayı: 10),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumerlerden günümüze saygı ve saygınlık” (sayı: 12),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer’de işçi sınıfının durumu” (sayı: 13),

Muazzez İlmiye Çığ, “Hitit Güneşi nereden geliyor?” (sayı: 14),

Muazzez İlmiye Çığ, “Hz. Muhammed’in teyemmüm taşı dedikleri, bir Asur tableti” (sayı: 15),

Muazzez İlmiye Çığ, “Atatürk ve Türkiye’de arkeoloji” (sayı: 17),

Muazzez İlmiye Çığ, “Mezopotamya’da astronomi” ( sayı: 18 ),

Muazzez İlmiye Çığ, “Önemli bir Anadolu uygarlığı: Hititler” (sayı: 19),

Muazzez İlmiye Çığ, “Mezopotamya’da tıp” (sayı: 19),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer’de kutsal evlenme” (sayı: 23),

Muazzez İlmiye Çığ, “Atatürk ve Türkiye’de çiviyazıları biliminin başlaması” (sayı: 24),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sümer Edebiyatı” (sayı: 26) Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer Edebiyatı-2” (sayı: 29),

Muazzez İlmiye Çığ, “Dünya halkları mitolojilerinde yaratılış efsaneleri” (sayı: 30),

Muazzez İlmiye Çığ, “Örtünmenin tarihçesi” (sayı: 32),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer Tanrı evleri ve ilahiler” (sayı: 41),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer atasözleri” (sayı: 42),

Muazzez İlmiye Çığ, “Tarihte ilk sanatçı atölyeleri” (sayı: 47),

Muazzez İlmiye Çığ, “İlk kadın şair: Enheduanna” (sayı: 50),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumerliler’de adalet ve ahlak kavramı” (sayı: 56),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer’de arşiv ve kitaplıklar” (sayı: 57),

Muazzez İlmiye Çığ, “Hitit kütüphaneleri” ( sayı: 58 ),

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer okulları ve eğitim sistemi” (sayı: 77),

Dr. Muazzez İlmiye Çığ, “Sümerliler Türk mü?” (sayı:130),

Muazzez İlmiye Çığ, “Çivi Yazılı Belgeler Arşivi’nin kuruluş anıları” (sayı:133),

Muazzez İlmiye Çığ, “Tufan olayı Orta Asya’da olmuştu” (sayı:142),

Muazzez İlmiye Çığ, “Kutsal kitapların Sümer’deki kökleri” (sayı: 9),

Muazzez İlmiye Çığ, “Kuran’daki Harut Marut meleklerinin Sümer’deki kökeni” ( sayı: 28 ),

Muazzez İlmiye Çığ, “Örtünmenin tarihçesi” (sayı: 32),

Muazzez İlmiye Çığ, “İbrahim Peygamber, karısı Sara’yı neden Firavun’a sundu?” (sayı: 33),

Muazzez İlmiye Çığ, “Lut peygamber kızlarıyla neden yattı?” (sayı: 36),

Muazzez İlmiye Çığ, “Kültepe tabletlerinin başına gelenler” ( sayı: 48 ),

Muazzez İlmiye Çığ, “Amerika gezisinden notlar” ( sayı: 38 ),

Muazzez İlmiye Çığ, “Kültepe tabletlerinin başına gelenler” ( sayı: 48 ),

Muazzez İlmiye Çığ, “İlk kadın şair: Enheduanna” (sayı: 50),

Muazzez İlmiye Çığ, “Tarihte ilk sanatçı atölyeleri” (sayı: 47) Muazzez İlmiye Çığ, “İlk kadın şair: Enheduanna” (sayı: 50),

Muazzez İlmiye Çığ ile söyleşi (165),

Muazzez İlmiye Çığ, “Hitit efsaneleri” (175),

Muazzez İlmiye Çığ,” Atatürk ile arkeoloji ve çiviyazılı bilimlerin başlaması” (175),

Muazzez İlmiye Çığ ile söyleşi:”Sumerce ve Türkçe üzerine…” (178)

Muazzez İlmiye Çığ, “Sumer dili ile Türk dili karşılaştırmaları” (179)

(alıntıdır - guncelmeydan.com)

capito?

tarihinde karanlik rahip tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
gençler, şimdiden söyleyeyim sonraki hedefleri benim.

benim ateist değil ateist ayağına yatan koyu bir katolik olduğumu uyduracaklar dötlerinden.

aman kanmayasınız.

dostum bence şaka yapmazsan iyi edersin Vakit Gazetesinin ölüyor. Yakında bu kadında gider gibi geliyor bana. Aman sen sen ol Vakitle uğraşma uğraşanın sonu hep böyle oluyor. Kendine iyi bak. Saygılar

tarihinde Yeniçeri tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
ne oldu zoruna mı gitti kadın prof değilmiş fakat sahte prof ünvanı varmış bence büyük bir gazetecilik başarısı. Tebrikler devamını dilerim Vakit.

Sahte prof ünvanı ne demek lan :D .. Kadın belgelerde vs. sahtecilik yaparak mı almış bu ünvanı??

Kadına, İstanbul Üniv. ''Fahri doktor'' ünvanı vermiş sadece.. Onu verirken de sana mı soracaktı :)

Kadının biyogrofisini astım geçen gün.. Orda prof olduğu ile ilgili her hangi bir bilgi varmıydı??

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...