Jump to content

Darwinin kendi ağızından evrimi dinleyelim


Recommended Posts

"Eğer teorim doğruysa, türleri birbirine bağlayan sayısız ara-geçiş türleri mutlaka yaşamış olmalıdır... Bunların yaşamış olduklarının kanıtları da sadece fosil kalıntıları arasında bulunabilir." (Charles Darwin, The Origin of Species: A Facsimile of the First Edition, Harvard University Press, 1964, s. 179)

Eğer birbirini takip eden çok sayıda küçük değişiklikle kompleks bir organın oluşmasının imkansız olduğu gösterilse, teorim kesinlikle yıkılmış olacaktır. (Charles Darwin, The Origin of Species: A Facsimile of the First Edition, Harvard University Press, 1964, s. 189)

Darwin burada ne demek istiyor?

Darwin'in burada şunu anlatmak istiyor, benim ortaya attığım teori bir dogma, bir kabul değildir. Benim teorim bilimsel içeriklidir ve YANLIŞLANABİLİR. Benim doğada gözlemlediğim ve araştırdığım kadarıyla canlılar birbirinden türleşmektedir, fakat bundan %100 emin olup, körü körüne bağlanmak gibi bir duruşum olamaz. Gelin hep beraber bu teoriyle ilgili deney ve gözlemler yapalım, eğer bu deney ve gözlemler teorimi YANLIŞLARSA, teorimin çöpe gitmesinden gocunmam. Ama gelipte "Aaaa bak darwin böle demiş, teori çöker" diye ilkokul oyunları oynamayın, gelin bu teoriyi yanlışlayın. Bunu açıkça söylüyorum, çünkü bilimselliğin arkasında YANLIŞLANABİLİRLİK ve ŞÜPHECİLİK vardır.

Eğer gerçekten teorim doğru ise ve varsa onca fosili bulmamız gerekiyordu.Ama hayretki yer kabuğunun içinde bir tane bile bulamadım.Ama eminimki bilim ileride fosil çalışmalarının artmasıyla bulacaktır (Charles Darwin , The Origin Of Species)

Darwin doğru söylüyordu. Darwin öldükten sonra onbinlerce fosil bulundu. Ve hiç biri evrim teorisiyle çelişmiyordu. Fosilleri tarihlendirdiğimizde ve coğrafi yerlerine göre sınıflandırdığımızda, canlıların milyonlarca yıl içinde aşamalı geliştiğini açıkça gösteriyordu.

bunun manası şudur: Evrim teorisi, canlıların tüm sistemlerinin, önceden belirlenmiş bir plan olmadan, tesadüflerle ortaya çıktığı iddiasındadır. Bu tesadüflerin arasından, canlıya fayda sağlayanların kalıcı hale geldiğini, böylece sistemlerin çok basit bir formdan başlayarak uzun zaman içinde aşama aşama geliştiğini öne sürmektedir. (Örneğin Darwinizm'e göre, canlılar, daha önceden hiç gözleri yok iken, tesadüfi mutasyonlar sayesinde "aşama aşama" göz kazanmış olmalıdır.)

Oysa canlı bedenlerindeki karmaşık organların hemen hepsi, tek bir parçası dahi eksik olsa işe yaramayacak organlardır. Bunların "aşama aşama" gelişmiş olması mümkün değildir, çünkü sistem eksiksiz olmadıktan sonra canlıya hiç bir avantaj sağlamamaktadır. Amerikalı biyokimya profesörü (Lehigh Üniversitesi, Pennsylvania) Michael J. Behe'nin 1996'da yayınlanan "Darwin'in Kara Kutusu: Evrime Karşı Biyokimyasal Başkaldırı" adlı kitabıyla bilim dünyasına kazandırdığı" indirgenemez komplekslik" kavramı, Darwinizm'in bu çıkmazını ifade etmektedir.

Behe ve onun gibi "bilinçli tasarım" teorisini savunan pek çok bilim adamı tarafından detayları ortaya konan pek çok "indirgenemez kompleks" organ ve sistem (örneğin insan gözü, gözün biyokimyasal sistemi, kan pıhtılaşma sistemi, bakteri kamçısı, hücre için organeller, DNA ve onu işleyen enzimler gibi), Darwin'in korkusunu gerçeğe dönüştürmektedir. "Birbirini takip eden çok sayıda küçük değişiklikle kompleks bir organın oluşmasının imkansız olduğu" gösterilmekte ve bu ikinci kıstasa göre de Darwin'in teorisi "kesinlikle yıkılmaktadır".

Burada aslında demek istediğin tek şey "ingenemez komplekslik"... İndirgenemz komplekslik bugün yaratılışçılar tarafımdan en sık kullanılan argümanlara temel oluşturmaktadır.

İndirgenemez komplekslik bilim dünyasına kazandırılmış değildir. Yanılmıyorsam, evrim teorisinin olmadığı yönünde tek makale "indirgenemz komplekslik" dayanağı ile yazılmış ve bir dergide yayınlanmıştır. Yayınlandıktan sonra, bilim adamları indirgenemez kompleksliği yerden yere vurmuş, follofoş etmişlerdir. Evrimle ilgilenen arkadaşlar, indirgenemez komplexliğin ne olduğunu, yanlışlarını ve nasıl follofoş edildiğini gayet iyi bileceklerdir.

Bu arada belirtmeden edemeyeceğim; Prof. Behe, özel bir katolik lisesinde öğrenim görmüş, oldukça koyu bir hristiyan-katoliktir.

darwin, fosil kayıtlarındaki bu "olağanüstü eksikliğin" sadece daha fazla fosil kazısı yapmakla ilgili olduklarını düşünmüştür.. Ama her ne kadar yeni fosil kazısı yapılırsa yapılsın, bulunan türlerin neredeyse hepsinin, istisnasız, bugün yaşamakta olan hayvanlara çok benzediği ortaya çıkmıştır. (Francis Hitching, The Neck of the Giraffe: Where Darwin Went Wrong, Tichnor and Fields, New Haven, 1982, s. 40)

Francis Hitching; paranormal olaylara, Y şeklindeki çubukla su bulmaya, telepatik iletişime, doğa üstü olaylara ve mistik dünya işlerine kendini adamış bir bilim(?) adamıdır. Bu adam evrim teorisi çökük diyorsa, hiç bişi okuyup araştırmadan direk biat etmeliyiz.

"Darwinist teori, canlılığın bir tür "giderek genişleyen bir farklılık üçgeni" içinde geliştiğini öngörür. Buna göre canlılık, ilk canlı organizmadan ya da ilk havyan türünden başlayarak, giderek farklılaşmış ve biyolojik sınıflandırmanın daha yüksek kategorilerini oluşturmuş olmalıdır. Ama hayvan fosilleri bizlere bu üçgenin gerçekte başaşağı durduğunu göstermektedir: Filumlar henüz ilk anda hep birlikte vardır, sonra giderek sayıları azalır." (Philip E. Johnson, "Darwinism's Rules of Reasoning", Darwinism: Science or Philosophy, Foundation for Thought and Ethics, 1994, s. 12)

Philip Johnson, bir yazar ve hukuk profesörüdür. Yine bu alıntı yapılan adamımızda hukukcu olduğundan sebep, bilimle uzaktan yakından alakası yoktur. Kendisi kendini hristiyanlığa ve isaya adamış koyu bir katoliktir. Canlıların evrim geçirmediğine ve AIDS'sin sebebinin aslında HIV virüsü olmadığına dair yazıları vardır. Philip'e göre canlılar bir anda yaratılmıştır ve AIDS Tanrı'nın seks yapan kullarını cezalandırmasıdır. Bilim toplulukları, Philip'İn bu iki iddiasınıda "yalancı bilim" olarak saymışlardır.

Philip gibi bir adam, ters üçgen diyorsa olay tamam. Hiç düşünmeye, araştırmaya gerek yok.

sözkonusu teorik ara geçiş türlerine ait fosiller yoktur, 150 yıldır aranmasına rağmen bulunamamıştır. Bu gerçek evrimci paleontologlar tarafından da kabul edilir. Evrimcilerin 19. yüzyıldan bu yana öne sürebildikleri tek tük "ara form adayları"nın böyle bir özellik taşımadığı da bir bir anlaşılmıştır. Tüm zamanların en büyük ara form adayı olan Archaeopteryx'in evrimcilerin iddia ettiği gibi "kuşların ilkel atası" olmadığı, bu canlıdan 70 milyon yıl daha eski olan gerçek bir kuş fosilinin 2000 yılında bulunmasıyla (Longisquama insignis) ortaya çıkmıştır.

u durumun yeni fosil bulgularıyla değişmeyeceği de anlaşılmaktadır. Amerikalı paleontolog R. Wesson, 1991'de yayınlanan Beyond Natural Selection adlı kitabında evrimin fosil çıkmazını şöyle açıklamaktadır:

"Ne var ki, fosil kayıtlarındaki boşluklar gerçektir. Herhangi bir (evrimsel) soyoluşumunu gösterecek kayıtların yokluğu, son derece olgusaldır. Türler genellikle çok uzun zaman dilimleri boyunca sabit kalırlar. Türler ve özellikle cinsler hiç bir zaman yeni bir türe ya da cinse doğru evrim göstermezler. Bunun yerine, bir tür ya da cinsin bir diğeriyle yer değiştirdiği gözlenir. Değişim ise çoğunlukla anidir." (R. Wesson, Beyond Natural Selection, MIT Press, Cambridge, MA, 1991, s. 4

Bu adamı yazınca direk Harun Yahya siteleri fışkırıyor google'da. Kimdir ve nedire dair bir bilgi yok ortada. Beyond the natural selection diye bir kitap var evet, yazarıda Robert Dawson diye bir adam. Yalnız kitabın tanıtımında şöyle diyor: "Darwin'den, günümüzdeki evrim anlayışına kadar evrim teorisinin nasıl diğer bilimlerle ahenk içinde geliştiğini, halen nasıl uyum içinde olduğunu ve kaotik düzenden nasıl zaman içinde komplex hayatın olabileceğini belirtiyor." Alıntıladığın kısmın orjinaline de ulaşamadım.

Neyse sonuçta ister ne olursa olsun, R.Wesson adında biri böyle dediyse kaynağını araştırmak, sorgulamak, bu söz üzerinde başka kaynaklara göz atmak bize düşmez. Wesson dediyse doğrudur.

hal böyle iken 2009 yılında bulunan bir lemur türüne dair hiçbirsey kanıtlamadan . bilimi kendi yanlarındaymış gibi gösterip kesinlik kazanmış bir teoriymiş gibi gösterim insanları aldatmak bu ateist arkadasların hoşunamı gidiyor yoksa masusmu yapıyorlar..

Bahsettiğiniz milner deneyini toronto üniversitesi bundan 4 sene önce çökertti ve milnerda kendisi o anki oluşum gazları ile ilgili oynamalar yaptığını itiraf etti..

Bugün bilimin neredeyse çoğunluğu evrimi reddederken bu herkesi kendi yanınızda gösterme çabası nedir??????

Bana evrimi reddeden, canlıların yaratılarak bir anda dünya da yaşamaya başladığını savunan TEK BİR MAKALE ya da bilimsel bir yazı getirebilecen mi kah kah? Bilim adamları evrim üzerinde, "evrim var mı yok mu diye tartışmaz.". Evrimin mekanizması ve ilerleyişi üzerine tartışır, ikilemde kalırlar. Senin gibilerde hemen ortaya atlar "yeeeaaaa abi bunlar tartışıyor demek ki bu yanlış." der.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 144
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

"bundan eminim" mi? Bence bunun bakıp da görmemekle ilgisi var.

Gözünüzü kapatın! Dikkat! Bakmak dininizi tehlikeye sokar!

elephant-evolution.jpg

heh heh.

Şöyle bakıp da inkar etmeyen bir müslüman görsem arada bir.

Ne oldu şimdi? Görsel olarak benzer canlıları sıraya dizdin. Bunun gibi bir sürü yapılabilir ve yapılmıştırda. Genetik durumlar ne alemde acaba? Hadi diyelim onlarda da tutarlılık var. Gerçi bu yok ama neyse. Peki bu evrim ne menem bir şeydir ki türün bir kısmı evrimleşiyor diğerleri yerinde sayıyor. Türün evrime girmeyen kısmı nasıl oluyorda duruyor ve aynı kalıyor? Bunun mantıklı bir açıklaması yok. Ne çevre şartları ne doğal seleksiyon böyle değişimlere yol açmaz. Bilimsel olarak bunun laftan başka hiç bir dayanağı yoktur. Birde utanmadan peki bugünkü maymunlar neden evrimleşmemiş diye soranlara kara cahil suçlaması yapıyorsunuz. Soru gayet normal. Tabii verilecek cevap olmayınca böyle iş suçlamaya kalıyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sallama olmuş Sn BUKET,

Fosiller nasıl evrimi göstermiyor? Kim demiş?

Adam biyolog, çıkıp diyor o kadar çok fosil var ki hangisini nereye koyacağımızı bilemiyoruz diye.

http://blip.tv/file/1155795

Siz çıkıp "fosiller birbirini tamamlamıyor" diyen biyolog gördünüz mü?

O videoyu biliyorum. Oradaki mikro evrimden yola çıkarak evrim kanıtlama hikayesidir. Mikro evrim tabii var. Ama evrimin kanıtı değildir. Bahsettiğin fosiller evrimsel geçişlere örnek olmaktan uzak bağımsız canlılardır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

fosiller yaratılışı gösteriyor olabilir mi? :lol:

canlılar arasında geçişler olduğuna dair bunca bulgu varken

bu saatten sonra bilimin 'türler hokus pokusla şak diye ortaya çıktılar' demesini beklemek

hemen yarın türkiyenin tümden ateist olmasını beklemek kadar olanak dışıdır.

olmayacak duaya da amin denmez.

gidip adem ve havva masallarını nasıl evrimle uzlaştırabiliriz diye uğraşın.

bu daha lehinize olur.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ne bu şiddet bu celal, şunu dinlede acık sakinleş gülüm...

:lol:

Ben Bukete birşey önermek istiyorum.

Kurandaki yaratılış ayetleri ile yaratılışın nasıl olduğunu yine kurandan kendi çıkarımlarıyla anlatabilir mi?

Video herhalde Murtede. Çünkü ben hiç birşey anlamadım.

O kadar uzun işe girişmeden sana kısaca cevap vereyim berguzar. Kuranda ol dedi oldu der. Bu yaratılıştır. Evreler olsada o evreler aynı zamanda yaşanan süreçlerdir. Yani başlamış olan işin devam ede giden süreçleri. Allah öyle yaratmak istemiş öyle yaratmış. Ayrıca İslamın akıllı tasarımla ilgisi yoktur. Evet doğada tasarım yok diyemeyiz var ama yaratmak denince tasarım çok yetersiz kalacak bir yaklaşım olur. Bilirsin İslamda hikmet ifadesi buna daha çok uyar. Hikmet dedinmi artık tasarım sözü hafif kalır.

En önemlisi İslam inancına göre cinler, melekler, cennet ve cehennem vardır. Allah evrimle yaratsa bunlarıda evrimle yaratması gerekir değil mi? Oysa bu söz saçma olur. Allah dilediği gibi yaratır. Evrimle yaratmaya ihtiyacı yoktur. Ama dilerse evrimlede yaratır. Ancak fosil kayıtları evrimle yaratmadığını gösteriyor. Tıpkı saydıklarımı evrimle yaratmadığı gibi.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kahharulazam'n müthiş bir evrim uzmanı olduğunu bilmiyordum.

Darwin'i de bastırdı, çağdaş evrimcilerin tümünü de bastırdı.

Kendisini tebrik etmek istiyorum.

Ve ardından da eklemek istiyorum.

Bre gafil. Darwin yanlış olsa ne olmasa ne yazar?

Değişen nedir?

Darwin son derece olağanüstü bir keşif yapmamıştır.

Yaptığı keşif özgündür ama yalnız kendisine ait bile değildir. Wallace da aynı sonuca varmıştır.

Wallace'in Darwin'den tek farkı inanır bir Hristiyan olması ve insanın yaratılışının diğer canlılar arasında çok özel olduğu idi.

Hepsi o kadar..

Ara şekillerin sayısı ve şekli evrimciler arasında da büyük bir anlaşmazlık ve tartışma konusudur.

Punctuated equilibrium denen kurama göre türler aniden çıkabilmektedirler.

Tabii bu ani ortaya çıkmak yine de milyonlarca yıl almaktadır.

Yine de ortaya çıkış anidir. Bir tabakada hiç fosil yokken, altındaki tabaka bir türe ait çok sayıda fosil içerebilmektedir.

Evrimi kabaca bir insanın yaşamına benzetebilirsiniz.

İnsan doğar, gelişir, büyür, olgulaşır, yaşlanır ve ölür. Bir dönemde çocukları olur.

Türler de öyledir. Ortaya çıkarlar ve zamanla değişirler. Bu arada içlerinden başka türler çıkar.

Bütün bunlar bilimsel gözlemlerdir. Bu sürecin arada bir aniden olması herkes için bir sürprizdir.

Ama bunu bazı evrimciler kabul etmezler ve aralarında kedi köpek gibi kavga ederler.

Tabii bu arada kavga ettiklier fikirlerden etrafa saçılanları ahlaksız evrim düşmanları dillerine dolarlar ve bulanık suda balık avlarlar.

Bilinmezliğin sahte bilimine güvenir onlar..

Evrim her soruyu yanıtlamaz. Yanıtlamak zorunda değildir.

Her soruyu yanıtlamaya teşebbüs eden evrimci de yanılgı içinde olabilir.

Evrimi çok yakından bilen son derece bilgili ve deneyimli bir biyolog herşeyi bildiğini iddia ederse, evrime büyük bir kazık atmış demektir.

Yine de bilinenler evrimin çok doğru bir kuram olduğunu açık ve net bir şekilde ortaya koymuştur.

Burada yapılan ahlaksızlık bilinmeyenlerle bilim yapmaktır.

Bilim yalnız bilinenlerle igilenir.

Bilinmeyenler hakkında bilinmez der ve geçer. Onların doğasını öğrenmeye çalışır.

Bu arada bir konu daha tartışılıyor.

Organogenezis. Organları oluşumu yani.

Bunu hakkında bilinen hemen hiç bir şey yoktur.

Organogenezis bilinmezliğin karanlık sayfalarından henüz çıkarılamamıştır ve belki de asla çıkarılamayacaktır.

Ama bu demek değildir ki organlar hakkında da hiç bir şey bilinmemektedir.

Kahharulazam gafili sahte bilim yapıyor ve bizi bilinmeyenlerle etkilemeye çalışıyor..

O ancak kendini kandırabilir.

Kendisi ile birlikte milyonlarca Müslüman Türk'ü tuzağına düşüren a 0 n izinden ayrılmayabilir.

Bu utanç verici durum daha ne kadar devam edecek bilmiyorum.

Ama ben temel olarak yalnız Türk aydın ve evrimcilerini suçluyorum..

Hala seslerini çıkaramayan korkak bir azınlık onlar.

TÜBİTAK bile dinci ve evrim düşmanlarının eline geçmek üzere veya kısmen de olsun geçmiş durumda..

Böyle bir zamanda Kahharulazam gibi bilim düşmanı hainlerin ortaya çıkmasına şaşmamalı.

Ben onların varlığına şaşır mıyorum. Onlarla mücadele edecek aydın kesimin yeterince aydın olmadığına üzülüyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
O videoyu biliyorum. Oradaki mikro evrimden yola çıkarak evrim kanıtlama hikayesidir. Mikro evrim tabii var. Ama evrimin kanıtı değildir. Bahsettiğin fosiller evrimsel geçişlere örnek olmaktan uzak bağımsız canlılardır.

yani evet haklısın bayşapka, geçişleri görmeme rağmen inkar ediyorum. Video çevrilmiş olmasına rağmen, adamın ara geçiş türlerinden bahsedişini gözardı ettim. Mikro evrimin safsata olduğunu söyleyen adama mikroevrimi anlatıyor dedim, çarpıttım, yalancıyım bayşapka.

sonra da bize inkarcı derler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
yani evet haklısın bayşapka, geçişleri görmeme rağmen inkar ediyorum. Video çevrilmiş olmasına rağmen, adamın ara geçiş türlerinden bahsedişini gözardı ettim. Mikro evrimin safsata olduğunu söyleyen adama mikroevrimi anlatıyor dedim, çarpıttım, yalancıyım bayşapka.

sonra da bize inkarcı derler.

Videoda kanıtlı olan örnek mikro evrim. Makro evrim ise sadece laftan ibaret. Hadi şimdi laga luga etme bu kadar.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tamam videoyu izlemeden atıp tutuyorsun. Anladık. Uza hadi.

Madem o kadar kendinizden eminsiniz videodan makro evrimi kanıtlı olarak gösteren kısmı bir paragrafla özetler ve örneklersiniz. Lütfen artık bu işi yapabilecek kadar becerikli olun. Tartışmaları boğuntuya getirmeyin. Bakın ben en karışık konuları bile çok kısa yazılarla anlatabiliyorum. Bu zor birşey değil. Yok mu aranızda bunu yapacak olan? Maksat herkes bilgilensin değil mi ama? Bilimsel konuların karmaşıklığına sığınmayın. İstenirse herşey temel noktası itibarıyla birkaç cümlede anlatılır. İşinize mi gelmiyor yoksa?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunun mantıklı bir açıklaması yok. Ne çevre şartları ne doğal seleksiyon böyle değişimlere yol açmaz. Bilimsel olarak bunun laftan başka hiç bir dayanağı yoktur.

Vardır efendim vardır, onu da bulup buluşturayım.

Bakınız bir örnek

http://en.wikipedia.org/wiki/Island_dwarfism

İnsular dwarfism olarak da geçiyor. Çevre küçüldükçe hayvanların boyutlarının küçülmesi olayı. Sebep doğal seçilim. Coğrafi değişimler esnasında adalarda kalmış hayvanların geniş karalarda kalanlara göre gittikçe daha küçüklerinin hayatta kalması.

Tersi de var, adada kalan bazı kuş cinsleri de değişip irileşiyor

http://en.wikipedia.org/wiki/Island_gigantism

Daha dediğiniz genetik kanıtlara gelmedik bile. Bunlar sadece fosil kanıtları.

Madem o kadar kendinizden eminsiniz videodan makro evrimi kanıtlı olarak gösteren kısmı bir paragrafla özetler ve örneklersiniz. Lütfen artık bu işi yapabilecek kadar becerikli olun. Tartışmaları boğuntuya getirmeyin. Bilimsel konuların karmaşıklığına sığınmayın. İstenirse herşey temel noktası itibarıyla birkaç cümlede anlatılır. İşinize mi gelmiyor yoksa?

Tamam, tamam. Videodaki yeri gösterilmeli. Gösterilse ne olacaksa. Buna kırk dakika ayırıyorum.

yeri 30:50

Michael Behe'nin mahkemede okullarda astrolojinin de öğretilmesini savunmasından hemen sonra.

Ve hangi karmaşık konuyu basit cümlelerle anlattın bilmiyorum. Klasik sallamalarına benziyor.

Evrimi basitçe zaten defalarca açıkladılar. Çevreye göre kalıtımda kalabilen değişiklikler.

Buna muhalefet yapmanın sebebi?

Mikro evrim diye bir hristiyan yaratılışçı uydurmasından bahsediyorsunuz. Mikro evrimi savunan adamlar dünyanın da 4.400 senelik olduğunu savunuyorlar. Discovery institute, answersingenesis.com, yani bilim dışı açıklamaları seçip bilim içi açıklamaları Allah adına reddediyorsunuz. Ciddiyetsiz olduğunuz ortada.

Sanki evrim Allaha karşı bir hareketmiş gibi. Tamam kardeşim Allah var, yeter ki bilime dokunmayın diyorum.

Bu arada videodaki adam ortodoks hristiyan. Yaratılışçılar ve "akıllı tasarım" cılarla dalgasını geçiyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bayşapka, 30:50 yede baktım. Sonrasına da baktım. Adam evrim teorisini anlatıyor ve savunuyor. Klasik bir durum. Tabii dönüştü oldu etti diyecek. Teori böyle çünkü. Bunu anlatan bilim zaten biliyoruz. Ama şunu anla ki bireylerin bilimin söylediğinden şüphelenme ve hatta red etme hakları vardır. Ben ikna olmuyorum arkadaşım. Var mı ötesi? Bilim dünyasıda biliyor ki bu konuda netlik yoktur. Bunu açıkça dile getirenler var zaten. Yok kuramdırda yok açıkları olsada kuram çökmez falan geç bunları. Öyle bir göçer ki şaşar kalırsın. Bilimde yapsa dayatma dayatmadır. Evrim tartışmalarını okudukça ortada netlikten eser olmadığını gördüm. Okudukça evrimi kabul etmedim. Okumadıkça değil.

tarihinde BUKET tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Bayşapka, 30:50 yede baktım. Sonrasına da baktım. Adam evrim teorisini anlatıyor ve savunuyor. Klasik bir durum. Tabii dönüştü oldu etti diyecek. Teori böyle çünkü. Bunu anlatan bilim zaten biliyoruz. Ama şunu anla ki bireylerin bilimin söylediğinden şüphelenme ve hatta red etme hakları vardır. Ben ikna olmuyorum arkadaşım. Var mı ötesi? Bilim dünyasıda biliyor ki bu konuda netlik yoktur. Bunu açıkça dile getirenler var zaten. Yok kuramdırda yok açıkları olsada kuram çökmez falan geç bunları. Öyle bir göçer ki şaşar kalırsın. Bilimde yapsa dayatma dayatmadır. Evrim tartışmalarını okudukça ortada netlikten eser olmadığını gördüm. Okudukça evrimi kabul etmedim. Okumadıkça değil.

bağlantı soğuk bir badak su iç.

fosiller yaratılışı gösteriyor olabilir mi? :lol:

canlılar arasında geçişler olduğuna dair bunca bulgu varken

bu saatten sonra bilimin 'türler hokus pokusla şak diye ortaya çıktılar' demesini beklemek

hemen yarın türkiyenin tümden ateist olmasını beklemek kadar olanak dışıdır.

olmayacak duaya da amin denmez.

gidip adem ve havva masallarını nasıl evrimle uzlaştırabiliriz diye uğraşın.

bu daha lehinize olur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

a ) Işığa hassas hücre bölgesi

b ) Çökmüş/alçalmış alan, yönle ilgili sınırlı veri sağlar

c ) İğne delikli göz yönle alakalı daha kaliteli veri sağlar ve sınırlı görüntü oluşturur

d ) Transparan sıvı kapalı kısmın içinde birikir

e ) Lens belirginleşir

f ) İris ve cornea gelişir

Kişisel not: Bu gelişimlerin hepsi tedricidir. Ufak bir değişiklik dahi, canlının yaşama olasılığını arttıracaktır. Gözün son aşaması elbette oldukça komplekstir. Fakat bu kompleksliğin gelişimi basit ve biriken ilerlemelerle olmuştur.

350pxdiagramofeyeevolut.png

tarihinde CherokeKd tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

hala bozuk plak gibi aynı hikayeyi anlatıp duruyosunuz.indirgenemez karmaşıklıkmış...kafanı kuma gömüp dünyadan bihaber yaşarsan tabi ki indirgeyemezsin o karmaşıklığı.tüm organlar indirgenebilir ve her organın daha az gelişmiş versiyonu daha az gelişmiş canlı türlerinde mevcuttur.solucanın dolaşım sistemine bak sırasıyla eklembacaklılarınkine,sürüngenlerinkine,kuşlarınkine,memelilerinkine.her biri diğerinden daha gelişmiştir.göz de aynı şekilde.siz hala yüz yıllık tekerlemeyi söyleyin durun

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bayşapka, 30:50 yede baktım. Sonrasına da baktım. Adam evrim teorisini anlatıyor ve savunuyor. Klasik bir durum. Tabii dönüştü oldu etti diyecek. Teori böyle çünkü. Bunu anlatan bilim zaten biliyoruz. Ama şunu anla ki bireylerin bilimin söylediğinden şüphelenme ve hatta red etme hakları vardır. Ben ikna olmuyorum arkadaşım. Var mı ötesi? Bilim dünyasıda biliyor ki bu konuda netlik yoktur. Bunu açıkça dile getirenler var zaten. Yok kuramdırda yok açıkları olsada kuram çökmez falan geç bunları. Öyle bir göçer ki şaşar kalırsın. Bilimde yapsa dayatma dayatmadır. Evrim tartışmalarını okudukça ortada netlikten eser olmadığını gördüm. Okudukça evrimi kabul etmedim. Okumadıkça değil.

ah bu bilime karşı gösterdiğiniz şüphenin ve sorgulamanın yüzde birini körü körüne inandığınız bronz çağı mitlerine karşı gösterseniz her şey çözülecek aslında.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...