Jump to content

"Marx ve Keynes'ten sonra kim?"


Recommended Posts

Marx ve Keynes'ten sonra kim?

Süleyman Yaşar - 27.07.2009

İktisatçılar soldan sağa doğru sıralandığında en solda Karl Marx, en sağda da Milton Friedman yer alır. En solda yer alan Marx’ın ardından John Maynard Keynes, Keynes’in hemen peşinden Joseph Stiglitz gelir.

Ben Bernanke ve Alan Greenspan ise Milton Friedman’ın hemen önünde sağ görüşlü iktisatçılar arasında yer alırlar. Sağ görüşlü iki iktisatçı Greenspan ve Milton Friedman, Adam Smith’in de sağına düşerler.

Greenspan ve Friedman’ın görüşleri kabaca şöyledir. Onlar, ekonomide devlet müdahalesine karşı çıkıyorlar. Greenspan, piyasaların devlet tarafından düzenlenmesine itiraz etmesiyle tanınıyor. Friedman ise devletin sadece para arzını kontrol etmesini, başka hiçbir işe karışmamasını öneriyor.

Devletin fakirlerden yana tavır alıp ekonomiye müdahale etmesini isteyen Karl Marx’a gelince... O, ekonominin sağlıklı yönetilebilmesi için bankaların devlet mülkiyetinde olmasını öneriyor. Marx’ın ardından gelen sol görülü iktisatçı Keynes ise bankaların mülkiyetinin özel sektörde olmasını ama devlet tarafından regüle edilmesini istiyor.

Keynes’in hemen ardından gelen sol görüşlü iktisatçı Stiglistz ise piyasaların akıllı bilgisayarı ‘görünmeyen el’in iyi çalışmadığını söylüyor. Bu nedenle finans piyasaların sık sık devlete ihtiyacı olacağını, dolayısıyla devletin finans piyasalarını yakından izlemesi gerektiğini ileri sürüyor.

Finans piyasalarının devlet tarafından izlenmesini isteyen Joseph Stiglitz yeni dönemin kâhini olarak gösteriliyor. Pek çok devlet başkanı ve başbakan ekonomik görüşlerini dinlemek için Stiglitz’i yemeğe davet ediyor. Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy, Britanya Başbakanı Gordon Brown, Çin Başbakanı Wen Jiabao ve ABD Başkanı Barack Obama, Stiglitz ile yemek yiyip görüşlerini dinleyen aktif siyasetçiler.

Çin Başbakanı Wen Jiabao, Stiglitz’den çok etkilenmiş. Jiabao, Stigliz’in ABD doları yerine yeni bir dünya parası teklifini çok beğenmiş. Stiglitz için fakirleri koruyan iktisatçı diyor.

Barack Obama da Stiglitz’den etkilenen siyasetçiler arasında yer alıyor. Obama, yeni açıkladığı sosyal güvenlik sisteminde özel sektör ve devletin birlikte yer alması fikrini, Newsweek yazarı Michael Hirsh’a, Stiglitz’den aldığını belirtiyor.

Joseph Stiglitz’in son dönemde dikkatleri üzerine toplamasının nedeni, yaşanan mali krizin nasıl ortaya çıkacağını yıllar öncesinden görmesi. Stiglitz, Nobel İktisat Ödülü’nü “eksik bilgi” üzerine yaptığı çalışmayla aldı. Eksik ya da asimetrik bilgi ekonomik ve ticari ilişkide bilen tarafa avantaj kazandırıyor, karşı tarafın sömürülmesine neden oluyor.

Stiglitz’e göre, Amerikan konut kredilerinden başlayan dünya mali krizi, fakir ve az bilgili insanların sömürülmesinden kaynaklandı. Konut kredisi pazarlayanlar ve türev ürün satanlar bu konularda bilgisi olmayan insanları sömürdüler. Hatta globalizasyon, bilgisiz insanların sömürülmesine yeni bir kapı açtı.

Stiglitz’e göre, sermaye hareketlerinin az gelişmiş ülkelerde serbest bırakılması çok hızlı yapıldı. Gelişmekte olan ülkeler henüz sıcak para girişlerine hazır değillerdi. Wall Street kurnazları, fakir insanların paralarını çaldılar. İşte bu nedenle Stiglitz çözümün ideolojinin ötesinde, devletin piyasaları iyi izlemesinden geçtiğini ileri sürüyor. Bilgisi az insanların sömürülmesini devletin izleme mekanizmasıyla önlemesini istiyor. Stiglitz, Obama’yı sömürüyü önlemek için Wall Street’le ilgili yeterli önlemler almadığı için eleştiriyor.

Yaptığı eleştiriler nedeniyle pek sevilmemekle birlikte, Washington Joseph Stiglitz’e yol gösterici olarak bakıyor. Stiglitz, Marx ve Keynes’in ardından geleceği okuyan solcu bir kâhin olarak görülüyor. Dünya ekonomisinin geleceği herhalde Stiglitz’in görüşlerine göre şekillenecek. Dünyayı anlamak için bundan böyle Joseph Stiglitz’i yakından izlemek gerekecek.

--Süleyman Yaşar

http://taraf.com.tr/makale/6748.htm

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 103
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Marx ve Keynes'ten sonra kim?

Süleyman Yaşar - 27.07.2009

Keynes’in hemen ardından gelen sol görüşlü iktisatçı Stiglistz ise piyasaların akıllı bilgisayarı ‘görünmeyen el’in iyi çalışmadığını söylüyor. Bu nedenle finans piyasaların sık sık devlete ihtiyacı olacağını, dolayısıyla devletin finans piyasalarını yakından izlemesi gerektiğini ileri sürüyor.

Stiglitz’e göre, Amerikan konut kredilerinden başlayan dünya mali krizi, fakir ve az bilgili insanların sömürülmesinden kaynaklandı. Konut kredisi pazarlayanlar ve türev ürün satanlar bu konularda bilgisi olmayan insanları sömürdüler. Hatta globalizasyon, bilgisiz insanların sömürülmesine yeni bir kapı açtı.

Neymiş : " Laizses Faire " bir saçmalıkmış... Devletin müdehalesi olmadan olmuyormuş değil mi? Yine solcular haklı çıktı.

Aşırı kapitalizmin bir sömürü sistemi olduğunuda itiraf etmişler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Devletin fakirlerden yana tavır alıp ekonomiye müdahale etmesini isteyen Karl Marx...

Yok böyle bir şey. Hem eksik, hem yanlış. Marx nihai olarak devletin ortadan kaldırılmasını savunur.. Kapitalist devlete ise akıl öğretmez:

Baylar, sanmayınız ki ticaret özgürlüğünü eleştirirken himayecilik sistemini savunmak gibi bir niyet taşıyoruz.

Kişi, eski rejimin dostu olmadan da anayasa rejimine düşman olduğunu ilan edebilir.

Bundan başka, himayeci sistem, belirli bir ülkede sanayi kurmanın, yani ülkeyi dünya pazarına bağımlı duruma getirmenin aracından başka bir şey değildir, ve dünya pazarına bağımlılık sağlandığı andan sonra da serbest ticarete azçok bağımlılık zaten var demektir. Bunun yanında, himayeci sistem, bir ülke içinde özgür rekabeti geliştirmeye yardım eder. Bundan ötürü, burjuvazinin kendisini bir sınıf olarak hissettirmeye başladığı ülkelerde, Almanya'da örneğin, koruyucu gümrükler elde etmek için büyük çabalara giriştiğini görüyoruz. Koruyucu gümrükler burjuvaziye, feodalizme ve mutlakiyet hükümetine karşı silah olarak, kendi güçlerini yoğunlaştırma ve aynı ülke içinde serbest ticareti gerçekleştirme aracı olarak hizmet ederler.

Ama, genel olarak, serbest ticaret sisteminin yıkıcı olmasına karşın, günümüzün himayeci sistemi de tutucudur.

Serbest ticaret sistemi, eski ulusları parçalar ve proletarya ile burjuvazi arasındaki uzlaşmaz karşıtlığı uç noktasına iter. Tek sözcükle, serbest ticaret sistemi toplumsal devrimi hızlandırır. İşte yalnızca bu devrimci anlamıyladır ki, baylar, ben serbest ticaretten yanayım.

Karl Marx - Serbest Ticaret Sorunu Üzerine - 9 Ocak 1848'de Brüksel Demokratik Birliği'nde yaptığı konuşma

Link to post
Sitelerde Paylaş

Deicide.

Yazının ana konusu Marx'ın devrinin çoktan geçtiği. Bize ne Marx'ın fantazilerinden? Devlet olmayacakmış da zart zurt.

Nasıl oluyor hem devlet (ve merkezi planlaması) olmuyor HEM DE piyasa da olmuyor?? O zaman heralde bahsettiğimiz insanların birbiriyle hiç bir ekonomik ilişkiye girmediği, her ailenin kendi tarlasını sürüp kendi kendine yettiği ilkel bir ekonomi o zaman? Ya piyasa olacak ya da merkezi planlama olacak. Başka türlü nasıl işbölümü olacak? Aptal saptal hikayeleri anlatıp duruyorsunuz hala.

Uygulamada Marxismin nasıl mutlak 100% devletçi olduğunu gördük tarihte. Hala "Marx devlet istemedi" diye adamın aptal hayallerini sayıp döküyorsunuz. İstesin. Nolmuş? Adamın her istediğinin mantıklı ve mümkün olduğunu kim söyledi ki?

Nedir bu Marx'a "hayatta şaşmaz, peygamber gibi her söylediği 100% doğru yüce, ulu, bilge, dahi kimse" yaklaşımı ya?

Bu mudur sizin hesapta açık fikirli, sorgulayıcı, şüpheci tavrınız?

Yuh be.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hazreti Marx'a zaten dil uzatma küfrünü işlemem bile benim afaroz edilmem, aşağılanmam, "adam yerine konmamam" vs. için yeterli sebep. Sen de zaten ben büyük ve ulu lider Stalin'e katil deme aymazlığına düştüğüm için bana gıcıksın. Sizin kutsalınıza dil uzatmaya cüret edecek kadar cahil ve sapık birisiyim. Ciddiye alınmamalıyım. Siz en iyisi kendiniz çalıp kendiniz oynayın. %0.2 oy alan sapık marjinal TKP'ye bu forumda 24 tane gerizekalının oy verdiğini öğrendik başka bir başlıkta. Sizin kaliteniz belli. Asıl size zaman harcayan ben gerizekalıyım. Siz sadece müzelik hatta sirklik ucubelersiniz. Japonya'dan ordan burdan turistler gelip sizi izlemeli "Vay be bunlar hakkaten kitaplarda okuduğumuz Bolşevik zihniyetinde insanlar mı? Bunların soyu tükendi sanıyorduk." 2009 yılındayız ve Türkiye adlı geri zavallı ülkenin hesapta "ilerici" adamları hala Marx'a peygamber gibi yapışmışlar ve hatta utanmadan Stalin'in katliamlarını bile aklıyorlar. Adama "saygı duyarım, değerli adamdır" diyorlar. Engels'in çocukça cahilce argümanlarını getirip burda materyalizmi ve ateizmi "ispat" ediyorlar. İşte kapasiteniz bu kadar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Batılılardan Marx'ı öğrendiniz ve orda sabit kaldınız. Marx'ı da Engels'in basitleştirilmiş yorumuyla öğrendiniz. Belki de kapasiteniz yeterli olmadığı için başka filozoflardan korkuyorsunuz. Belki de kıskançlığa ve ezikliğe dayalı Batı düşmanlığınızı bu komunist anti-emperyalizmininzle maskeleyerek rahat ediyorsunuz. Kendinizi bir araştırın bence. Niçin bu tapma. Niye tapıyorsunuz Marx'a. Niye bu sizin dininiz olmuş. Yoksa Marx'ın otoritesine sırtınızı dayamadan Allah'ın yokluğundan tam emin olamıyorsunuz da korkuyor musunuz? Bir sorununuz var sizin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Fikri ortaya atan ludwig değil ki oğuz, bir köşe yazısını alıntılamış.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yukardaki yazıyı okursan göreceksin ki iktisat bilimi Marx'dan ibaret değil. Pek çok önemli isim sayıyor ve sol eğilimli bir iktisatçı olarak Stiglitz'e ağırlık veriyor. Sen eğer ki modern bir insansan, bilime değer veren bir insansa, niye gidip günümüzün parlayan değeri Stiglitz'i araştırmıyorsun da hala Marx ha Marx diye tutturuyorsun?

İlericilik bu değil. Bilimde yeni gelişmeleri niye takip etmekten kaçıyorsunuz? İktisat bilimi Marx'dan bu yana çok yol katetti. Ama siz niye körlemesine bir Marx sevdasıyla olaya bakıyorsunuz? Al sana sol iktisatçı istiyorsan Stiglitz'den bahsediyor. Kimse bu başlıkta Stiglitz'e ilgi göstermedi. Hemen bir Marx tapımı ortaya çıkıyor. Marx ne karizma adammış ki bu kadar sizi etkisi altına almış. Het be. Bu adamlar bir de "şüpheci, sorgulayıcı" olarak kendilerini lanse etmiyorlar mı Müslümanlara. Siz kendiniz Müslümansınız. Sadece Muhammet yerine Marx koymuşsunuz. Kökünüz Müslüman, tavrınız Müslüman, kafa yapınız Müslüman. Önce bu kafa yapısını, adam tapmayı, ilahlaştırmayı aşın. Hakkaten sorgulayıcı olun biraz.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Benim beynim revizyondan müstesna değil. Ben kendim revize olmuş eski bir Marxistim zaten. Sizin de değişmeniz gerek. O paradigmadan artık kafanızı çıkartın. Biraz açık fikirli olun. Marxist olmadan da ateizm mümkün.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Benim beynim revizyondan müstesna değil. Ben kendim revize olmuş eski bir Marxistim zaten. Sizin de değişmeniz gerek. O paradigmadan artık kafanızı çıkartın. Biraz açık fikirli olun. Marxist olmadan da ateizm mümkün.

eski bir marxist in, komunizm hakkinda bilgi sahibi olmamasi ne kadar gercekci..? :huh:

musluman tavirlarni kendin sergiliyorsun, eskiden ateisttim zirvaligi gibi..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Benim beynim revizyondan müstesna değil. Ben kendim revize olmuş eski bir Marxistim zaten. Sizin de değişmeniz gerek. O paradigmadan artık kafanızı çıkartın. Biraz açık fikirli olun. Marxist olmadan da ateizm mümkün.

Bende eskiden liberalisttim ve müslümandım. Şimdi Marxsist ve Ateistim. Stalinci olduğum zamanlarda oldu ama Troçkistim şimdi.

Her değişim liberalizme/kapitalizme her dönüşüm ateizme olacak diye de bir kural yok.

Sen gelişimi böyle yorumluyorsan yanılıyorsun. Sana göre herkes değişmeli. Ama nereye ? Kapitalizme.

tarihinde ezogelincorbasi tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Ludwig, marxizmi savunurken nasıl savunuyordu merak ediyorum :)

Bugün kapitalizmi nasıl savunuyorsa o gün marksizmide öyle savunuyordu. Kapitalizme dil uzatarak, ahlaksızlıkla suçlayarak, çirkinlikle ve aymazlıkla savunuyordu.

Bugün kapitalist olmuş, şimdi marksizme saldırıyor aynı uslupla.

Böyle insanlardan korkulur. Davasına da güven olmaz. Yarın birgün çıkıp Kapitalist değilim artık sosyal demokratım, isveç tipi ekonomi en doğrusu diyip ludwig von misses e söverse hiç şaşırmayın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bugün kapitalizmi nasıl savunuyorsa o gün marksizmide öyle savunuyordu. Kapitalizme dil uzatarak, ahlaksızlıkla suçlayarak, çirkinlikle ve aymazlıkla savunuyordu.

Bugün kapitalist olmuş, şimdi marksizme saldırıyor aynı uslupla.

Böyle insanlardan korkulur. Davasına da güven olmaz. Yarın birgün çıkıp Kapitalist değilim artık sosyal demokratım, isveç tipi ekonomi en doğrusu diyip ludwig von misses e söverse hiç şaşırmayın.

Malesef benimde gözlemim bu yönde.Deicide verilen yazıya güzel bir cevap yazmış aslında ama deicideye verilen cevap komik.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...