Mohammed 0 Ağustos 10, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 10, 2009 gönderildi benim başlıkla işim yok...... sadece her uydurduğunuz şeye bilimi alet etmenize üzülüyorum.......her konuda sözüm ona bilim konunun tersini söylüyormuş gibi abuk sabuk bilimsel görüşlerde bulunuyorsunuz.....yukarıdaki örneklerdeki gibi....adamın evrenin oluşumu ile ilgili hiçbir bilimsel tezi yok iken....çok bilimsel olsun diye evrende piyango düzenliyor....sende kalkmış onu savunuyorsun...tabiki sırf savunmak için yoksa senin de o piyangocudan farkın yok....size bilimsel verilerinizin ışığında iyi muhabbetler.... Sen şuna o başlığı savunacak elimde argüman yok desene.. Kalkmış bilmem kimin dediği lafları buraya gettirmiş başlıkla kel alaka yazılar yazmışsın.. Açarsın kendi düşünceni yansıtan başlık olur biter.. Eğer dincilerin uyduruk bilimi ile ilgili savunacak sözün yoksa çamurunuda al öyle git.. O yazıları yazan adam kim? Bizim peygamberimiz mi? Yazdıkları bizim amentümüz mü? Unutmayın ki sizin gibi zavallılar zamanında Galileo, Kopernik içinde aynı sözleri söyleyip karşı çıkmışlardı.. ama ne oldu? Bilim sizler gibi dini korumak için kendisine çamur atanları dinlemez yolunda ilerler.. Link to post Sitelerde Paylaş
AhmetBaha 0 Ağustos 10, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 10, 2009 gönderildi Bordo renkli ksımlar kendi fikrim yazım diğer kısımlar sizin yarım yamalak alıntınıza karşılık konunun geçtiği yer yazıma karşı dişe dokunur muhalefet göremediğim için kabul edildiğini ve tam cevap olduğunu düşünüyorum bir kaç itiraza gelince: galaksi büyüklüğünün 1000 değil 500 kat olması hakikati değiştirmiyor moh.dan "Bu ispatın, hiçbir ilmi, akli ve dini değeri olamaz. Bu ispat biçimi, hiçbir şeye değil, olsa olsa " buradaki dini değeri olmaz bir dinsizin ağzından dökülünce komik olmuş 18000 alemin Cenabı Hakkı tesbih ettiğine dair ayet ve hadisler vardır 18000 alem sadece alam seyısıdır efrad sayısı değil ablak suratlı avatarlı arkadaş ezberlediği bir konuyu ki her yere taşıyor Cenabı Hakkın 6 günde yaratma mevzuunu copy/past etmiş çok yormuş kendini zaten arkadaşın .txt dosyasında bu konu duruyor bulduğu heryer alakalı alakasız past yapıyor cevaba değer bulmadım zaten konuyla alakası da yok biri "piyangodan" bahsetmiş , biz bilimsel verilere ve ciddi araştırmalara göre hareket ediyoruz zaten zerre aklı bulunan kainattaki mükemmel düzenden tesadüfe piyangoya yer olmadığını farkeder düşünün atomda ELEKTRONLA proton arasındaki çekim yasası neyse Güneşle Dünya arasında da aynı yasa geçerli demek zerreyi kim halkettiyse Kainatı da o halketmiştir. Tüm bu cevalara karşı "ben gözümün gördüğüne inanırım, görmediğine inanmam" diyen zihniyet gibi melek ve cin ve ruhaniyeti inkar edenlere 29.söz ve nokta risalesini okumalarını tenbihliyoruz imzamdan indirip okuyabilirsiniz belki tartışacak başka mevzularda bula bilirsiniz bir deneyin derim. iyigünler esen ve şen kalın Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Ağustos 10, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 10, 2009 gönderildi Bordo renkli ksımlar kendi fikrim yazım diğer kısımlar sizin yarım yamalak alıntınıza karşılık konunun geçtiği yer yazıma karşı dişe dokunur muhalefet göremediğim için kabul edildiğini ve tam cevap olduğunu düşünüyorum bir kaç itiraza gelince: galaksi büyüklüğünün 1000 değil 500 kat olması hakikati değiştirmiyor moh.dan "Bu ispatın, hiçbir ilmi, akli ve dini değeri olamaz. Bu ispat biçimi, hiçbir şeye değil, olsa olsa " buradaki dini değeri olmaz bir dinsizin ağzından dökülünce komik olmuş 18000 alemin Cenabı Hakkı tesbih ettiğine dair ayet ve hadisler vardır 18000 alem sadece alam seyısıdır efrad sayısı değil ablak suratlı avatarlı arkadaş ezberlediği bir konuyu ki her yere taşıyor Cenabı Hakkın 6 günde yaratma mevzuunu copy/past etmiş çok yormuş kendini zaten arkadaşın .txt dosyasında bu konu duruyor bulduğu heryer alakalı alakasız past yapıyor cevaba değer bulmadım zaten konuyla alakası da yok biri "piyangodan" bahsetmiş , biz bilimsel verilere ve ciddi araştırmalara göre hareket ediyoruz zaten zerre aklı bulunan kainattaki mükemmel düzenden tesadüfe piyangoya yer olmadığını farkeder düşünün atomda ELEKTRONLA proton arasındaki çekim yasası neyse Güneşle Dünya arasında da aynı yasa geçerli demek zerreyi kim halkettiyse Kainatı da o halketmiştir. Tüm bu cevalara karşı "ben gözümün gördüğüne inanırım, görmediğine inanmam" diyen zihniyet gibi melek ve cin ve ruhaniyeti inkar edenlere 29.söz ve nokta risalesini okumalarını tenbihliyoruz imzamdan indirip okuyabilirsiniz belki tartışacak başka mevzularda bula bilirsiniz bir deneyin derim. iyigünler esen ve şen kalın Şimdi bu bilm mi yani? Anlama özürlüsün herhalde.. SaiT in bilim diye kakaladığı rezalet bir düşünce yoluyla kendi kafasına göre sözüm ona gerçeklere ulaşmak.. İşkembeden sallamak yani... Gözle görmediğiymiş.. Deney denen bir şey var.. Görmesende deneylerle algılayabiliyorsun.. Şimdi Saitten aktardığım yazının neresinde bilim var sen onu söyle bakalım? Adam ''-Kâinatı düşünmeye, kavramaya, Tann'nın buyruklarını ve çeşitli görevleri yerine getirmeye; insanlar ve cinler yetmez^'' diyip sonuca ulaşıyor ve ruh ve melekler vardır diyor.. Şimdi bu mu ilim/bilim? Neresindebilimsellik var bu çıkarımın.. Ayrıca bu çıkarımı kullanarak ne gibi yararlı işler yapılır ve bu bilgi insanlığa ne kazandırır? Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Ağustos 11, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 11, 2009 gönderildi Evet yok mu SaiT in bu çıkarımlarının nasıl bilimsel olduğuna dair cevaabınız.. Tek yaptığınız efendiim risalelerden bilmem kaçııncı bölümü okursanız o zaman anlarsınız demek.. Yani saçmalık üzerine saçmalık eklemek.. Soru aynı soru: Adam ''-Kâinatı düşünmeye, kavramaya, Tann'nın buyruklarını ve çeşitli görevleri yerine getirmeye; insanlar ve cinler yetmez^'' diyip sonuca ulaşıyor ve ruh ve melekler vardır diyor.. Şimdi bu mu ilim/bilim? Neresinde bilimsellik var bu çıkarımın.. Ayrıca bu çıkarımı kullanarak ne gibi yararlı işler yapılır ve bu bilgi insanlığa ne kazandırır? Link to post Sitelerde Paylaş
Luuu 0 Ağustos 11, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 11, 2009 gönderildi (düzenlendi) valla agzından köpürterek salga gelsede, Hırlayarak kızsanda adamlar bu işi biliyor genç nesilleri aydınlatıyorlar. biliyorum biraz gıcık oldun . Adamlar genç nesilleri hedef alıyorlar bu sayede stratejik olarak büyüyorlar.Helal olsun. ALLAH VARDIR. Luuu Ağustos 11, 2009 tarihinde Luuu tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Ağustos 11, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 11, 2009 gönderildi valla agzından köpürterek salga gelsede, Hırlayarak kızsanda adamlar bu işi biliyor genç nesilleri aydınlatıyorlar. biliyorum biraz gıcık oldun . Adamlar genç nesilleri hedef alıyorlar bu sayede stratejik olarak büyüyorlar.Helal olsun. ALLAH VARDIR. Luuu Ne salya geliyor ne de köpürüyorum, sadece bir yerimle gülüyorum bu deli saçmalıklarına.. Aman ne aydınlatma hala cevap verebilmiş değil bu genç nesiller basit bir soruya.. Zira adamların tek bildiği ezberledikleri deli saçmaları.. Ama onlarda ellerinde patlıyor.. Zira kendi akılları yok olmuş birer koyuna dönmüşler.. Buyur istersen sen cevap ver o zaman... Soru aynı soru: Adam ''-Kâinatı düşünmeye, kavramaya, Tann'nın buyruklarını ve çeşitli görevleri yerine getirmeye; insanlar ve cinler yetmez^'' diyip sonuca ulaşıyor ve ruh ve melekler vardır diyor.. Şimdi bu mu ilim/bilim? Neresinde bilimsellik var bu çıkarımın.. Ayrıca bu çıkarımı kullanarak ne gibi yararlı işler yapılır ve bu bilgi insanlığa ne kazandırır? Link to post Sitelerde Paylaş
'Oflaz' 0 Ağustos 11, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 11, 2009 gönderildi Şu haline bir bak delinin ve hiç bir şekilde eğitim almamış cahilin sözlerini savunmak için ne durumlarda takla atıyorsun.. Sen resmen bilime çamur atıyorsun.. Hangi alıntına cevap yazayım dedim.. Salla gitsin şu herifi dedi içimden bir se.. Ama olmaz ki dedim.. Meydanı boş bulup durmadan topic açıyor.. Kopyalıyor.. Yapıştırıyor.. Bişeyler söylemek gerek.. Bir cevap vermek gerek dedim.. Sonra üstadım efendimin bir cümlesi geldi aklıma.. El-Cevab-ul Ahmak-ussükut.. Acaba yeter mi.. Yetmez.. Bir topic öncesi "bu said milleti sadece üç ay eğitim aldım diye kandırıyor" diyen bir adam şimdi "sadece üç ay eğitim almış cahilin teki" diye yaftalalamaya çalışıyor.. 8-10 sayfalık konunun ilk iki cümlesini alıp analizler yapıyor.. Neyse üstadım çok güzel söylemiş.. Onun sözü yeterli... Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Ağustos 11, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 11, 2009 gönderildi Hadi artık kendi aklınızla bir cevap verinde 3. basamağa geçeyim bende ki en eğlenceli kısmı burası... Meydan boş değil sizin gibi koyun sürüleri burada.. Ama sizde aynen mee demekten başka bir şey yaptığınız yok.. Bir koyun kitap yazmış ve yayın evine teslim etmiş.. Yayın evi koyunu çeğırmış.. Lan bu ne biçim kitap, 500 sayfa boyunca sadece mee demişsin.. İşte koyunun yayın evine verdiği cevapla sizin buraya verdikleriniz arasında fark yok... Koyun demiş ki: Efendim ben sadece gerçekleri yazdım... Link to post Sitelerde Paylaş
Yakup 0 Ağustos 11, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 11, 2009 gönderildi ON BEŞİNCİ SÖZ BİRİNCİ BASAMAK Hakikat ve hikmet ister ki, zemin gibi semavatın da kendine münasip sekeneleri bulunsun. Lisan-ı şer'îde, o ecnâs-ı muhtelifeye "melâike ve ruhaniyat" tesmiye edilir. Evet, hakikat öyle iktiza eder. Zira, zemin, küçüklüğü ve hakaretiyle beraber, zîhayat ve zîşuur mahlûklardan doldurulması ve ara sıra boşaltılıp yeniden zîşuurlarla şenlendirilmesi işaret eder, belki tasrih eder ki, şu muhteşem burçlar sahibi müzeyyen kasırlar hükmünde olan semavat dahi zîşuur ve zevi'l-idrak mahlûklarla doludur. Onlar dahi, ins ve cin gibi, şu âlem sarayının seyircileri ve şu kâinat kitabının mütalâacıları ve şu saltanat-ı Rububiyetin dellâllarıdırlar. Çünkü, kâinatı had ve hesaba gelmeyen tezyinat ve mehâsin ve nukuş ile süslendirip tezyin etmesi, bilbedâhe, mütefekkir istihsan edici ve mütehayyir takdir edicilerin enzârını ister. Evet, hüsün elbette bir âşık ister. Taam ise aç olana verilir. Halbuki, ins ve cin, şu nihayetsiz vazifeye, şu haşmetli nezarete ve şu vüs'atli ubudiyete karşı milyondan birisini ancak yapabilir. Demek bu nihayetsiz ve mütenevvi vezaife ve ibâdâta, nihayetsiz melâike envâı ve ruhaniyat ecnâsı lâzımdır. Bazı rivâyâtın işârâtıyla ve intizam-ı âlemin hikmetiyle denilebilir ki, bir kısım ecsâm-ı seyyare, seyyarattan tut, ta katarâta kadar, bir kısım melâikenin merâkibidirler. Onlar bunlara izn-i İlâhî ile binerler, âlem-i şehadeti seyredip gezerler. Hem denilebilir ki, bir kısım ecsâm-ı hayvaniye, hadiste "tuyurun hudrun"1 tesmiye edilen Cennet kuşlarından tut, ta sineklere kadar, bir cins ervâhın tayyareleridirler. Onlar, bunların içine emr-i Hak ile girerler, âlem-i cismâniyâtı seyran edip o cesetlerdeki hasselerin pencereleriyle cismânî mucizât-ı fıtratı temâşâ ederler. Elbette, kesafetli topraktan ve küdûretli sudan mütemadiyen letafetli hayatı ve nuraniyetli zevi'l-idraki halk eden Hâlıkın, elbette ruha ve hayata münasip şu nur denizinden ve hattâ zulmet bahrinden bir kısım zîşuur mahlûkları vardır. Hem çok kesretli olarak vardır. Melâike ve ruhaniyatın vücutlarına dair Nokta namında bir risalemde ve Yirmi Dokuzuncu Sözde iki kere iki dört eder derecesinde bir kat'iyetle ispat edilmiştir. Eğer istersen ona müracaat et.(On Beşinci Söz - s.69 ) Ne müthiş bir yazı ey ya Rabbül alemin celle ve celalühu ! Değerli mümin kardeşimiz Ahmet Baha bizleri aydınlatmaya devam ediyor : - semavat , sekeneler , lisan-ı şeri , ecnası muhtelifiye , iktiza etmek , zihayat , zişuur , tasrih , zevil-idrak , ins , mütalaacı , rububiyet , dellanlandırmak , tezniyat , mehasin , nukuş , tezyin , bilbedahe , istihcan , mütehayyir , enzar , hüsün , taam , mütenevvi , vezaife , ecna, ecsam-ı seyyare , seyyarat , katarat , merakib , ecsam-ı hayvaniyye , ervah , mucizat-ı fıtrat , kesafet , zevil-idrak bahir , kesret ... Link to post Sitelerde Paylaş
Kilinc 0 Ağustos 12, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 12, 2009 gönderildi Başbakanın yalancısıyım ben.Diyor ya''Bu ülkenin %95i müslüman,laiklik tabi elden gidecek'' diye.Vardır bi bildiği dedim ondan şeyettim. oralara hiç girmeyelim başbakan falan. o adamın Türkiye'nin başına sarılmış bir komplonun ana unsuru olduğunu herkese anlatmak için elimden geleni yapıyorum. insanları nasıl çekecek. önce uyuşturacak. peki ne ile. din ile. dini uyuşmadan sadece kitaptan akıl yoluyla almak gerekir. Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Ağustos 15, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Ağustos 15, 2009 gönderildi Evet Sait in basamaklarına devam edelim 3. basamağa geldi sıra.. Burada Sait ne demiş? Göklerde düzen ve düzgünlük varmış da, onun için gökte olanların itaatli olmaları gerekirmiş: Başka bir deyişle: Göktekilerin itaatli oluşları, göklerin düzenli ve düzgün oluşundan ileri geliyormuş." Şimdi soralım: Göklerin yaratılışında düzen ve düzgünlük var da dünyanın yaratılışında bu yok mudur? Yeryüzünde bulunan canlı ve cansız yaratıkların hepsinde; oluşlarında, biçimlerinde, hatta en küçük zerrede, bir atom'da bir düzen bulunmuyor mu? Öyleyse göklerin özelliği nedir? Göklerdeki atomlarla yeryüzünde ki atomlar farklı mı? Zırvalamaya devam ediyor: "Gökler geniş bir ülkeymiş de onun için göklüler, anlaşmazlığa düşmüyorlarmış." Yani, gökler o kadar geniş olmasaymış bir de göktekiler masum ve temiz olmasalarmış, onlar da dünyalılar gibi anlaşmazlıklara düşerlermiş. Çocuklara anlatılan masallar bile bu kadar ciddilikten uzak değildir, denebilir. Vay vay şu bilime bakar mısınız? Ne bilim fışkırıyor bu Risalelerden ve SaiT ten.. Elbette Sait in çarpışan gezegenlerden, patlayan yıldızlardan, yağmur gibi yağan meteorrlardan haberi yok.. Link to post Sitelerde Paylaş
Fallenangel 0 Ağustos 15, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 15, 2009 gönderildi 80'li yıllarda Üniversite talebesi iken bizi ısrarla Nurcuların sohbet evlerine götürürler ve modern bilimin bulup çıkardığı gerçeklere bakarak;"Bunlar zaten Kuranda vardı"diyerek beynimizi yıkarlardı.Böylece o kuşaktan sıkı müslümanlar çıktı.Yılarca alnımız secdeden kalkmadı.Herşeyi bilen bir Kitap ve peygambere sahiptik ne de olsa.Yılarca kendimizi böyle avuttuk.Çünkü okuduğumuz eserleride bu şekilde seçiyorduk.O gayp alemi bizim için mutlak gerçekti.Bu dünyayı umursamıyorduk.Ama bir yandan da dünya nimetlerinden yararlanıyor ve bilimin kolaylaştırdığı hayatın içinde bilimi ve aklı aşağılıyarak yolumuza devam ediyorduk. Yıllar böylece mutlu ve mesut olarak geçti.Bir gün bir dostum bir kitap tavsiye etti.Ünlü bir İslam düşünürünün ve aynı zamanda mevlevi olan bir zatı muhteremin İslam tarihi hakkındaki önemli bir kitabı.Okuduktan sonra şok geçirmiştim.Hiçbir şey bize anlatıldığı gibi görünmüyordu.Biz İslam tarihini milletçe çağrı filminden öğrenmiştik.Oysa gerçekler çok farklı idi.Ondan sonra bir okuma maratonu yaşadım ve geçte olsa bu site ile tanıştım. Gördüm ki;Müslüman kardeşlerimiz tarihi gerçekleri ve özellikle de bilimsel gerçekleri saptırmayı,polemik yapmayı çok seviyorlar.Bunu İslama hizmet olarak gördüklerinden,gocunmuyorlar.Ne yazık ki gerçekler çok farklı.Bunu anlamak yıllar alabiliyor.Bir uykudan uyanmak gibi bir şey bu.Tabiatla ilgili gerçekler ile dinin gerçekleri arasındaki uyuşmazlığın netçe görülebildiği yüksekte bir duruş,bir kuş bakışı gibi.İçindeyken bunu anlayamazsın.Öyle bir hayal alemindesindir ki;herşeyde ölçün dindir.Başka bir şey düşünemezsin.Aksi düşüneni aşağılarsın.Zavallı görmiyor gerçekleri dersin.Kıyameti beklemektesindir.Veya ölümü.İnandığın herşeyi kanıtlayacak olan ölümü gizlice beklersin.Ama bir yandan da hesap verme korkusuyla da ölmemeyi istersin.Dediğim gibi içinde iken hiçbirşeyin farkında olmazsın.Ama birgün uykudan uyanırsın.6 günde yaratılmış Kainatı ararsın.Melekleri,Cinleri görmeye çalışırsın.Aydaki yarılmanın izini bulmaya çalışırsın,tüm dünyanın takdirle okuduğu bölük bölük islama koşanların rehberini ararsın.Oysa artık herşey değişmiştir.Karşımızda;acımasız,zayıfı imha eden,katı kurallarının dışına çıkılmasına izin vermeyen Evren vardır.Evren bize anlatıldığı gibi gökyüzünde Tanrıyı tesbit eden varlıkların olduğu bir yer değildir.Devasa gök cisimlerinin cehennemden beter ortamlar oluşturduğu anlaşılması zor bir yerdir.Katrilyonlarca yıldızdan en mütevazı olanlarının bir tanesinin çevresindeki küçük kaya parçasında işler yolunda gitmiş ve canlılık oluşmuş demektedir bilim.Gözlemlerde bu yöndedir.Bunun ışığında insan daha bir saygı duyar hayata ve dünyaya.Çünkü o çok nadir bir şeydir.Aslında gerçekten bilimsel bir mucizedir hayat.İşte o zaman gerçekten aydınlanır kafalar ve birbirimizi inançlarımızla değil,paylaştığımız gerçeklerle yargılamamız gerektiği ortaya çıkar.Bu dünya dışında bir hayat beklentisi olan arkadaşlara sesleniyorum!Dilediğinize inanın!Ama inançları veya inançsızlıkları için insanları yargılamayın.Bırakın herkes dilediğine inansın,ama bu inanç diğeri için baskı unsuru olmasın.Kimseye inancınızı dayatmayın.Adı Üzerinde İNANÇ.Yani subjektif bir şey.Kişiye göre değişebilir.Değişmeyecek bir şey var;o da cehennemden farksız bir kainatta bir vahaya sığınmış olarak yaşadığımız.Bunu kıymetini bilelim ve tüm canlılara birazda bu gözle bakmaya çalışalım..Saygılar,sevgiler herkese... Link to post Sitelerde Paylaş
convert 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi EY KOZMOĞRAFYANIN ruhsuz meseleleriyle zihni darlaşan ve aklı gözüne inen ve şu âyetin azametli sırrını o sıkışmış zihninde yerleştiremeyen mektepli efendi! Şu âyetin semasına yedi basamaklı bir merdivenle çıkılabilir. Gel, beraber çıkacağız. herifteki aşağılık kompleksine bak. Link to post Sitelerde Paylaş
convert 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi Fallenangel aşağı yukarı aynı şeyler başıma geldi. 10 yıl erken olaraktan. yazdıkların için teşekkür. umarım birkaç müslüman bu yazıyı sonuna kadar okur. Link to post Sitelerde Paylaş
loneliness 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi Fallenangel Yazdıkların hakikaten hoş olmuş.Bu forumun bazan insana yaşama gücü kattığına inanıyorum. Link to post Sitelerde Paylaş
convert 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi atomda ELEKTRONLA proton arasındaki çekim yasası neyse Güneşle Dünya arasında da aynı yasa geçerli yok böyle bir şey. Link to post Sitelerde Paylaş
inevitable 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi (düzenlendi) Bu bizim Saidi Suni Nursi Hazretlerinin yaptığı büyük GAFlardan biri de Kuran ayetlerini AYRI AYRI alarak, aklına ne geliyorsa, ota, buluta, karıncalara, çekirkelere, sineklere (kuşçuklara'bakın burda biyolojik sınıflandırma yapıyor') bakarak yazdırmıştır da yazdırmıştır. Katibine de 'Aman ha sakın sizliyim düzeltiyim falan deme çünkü onlar benden değildir' demesin mi? Peki kimdendir diye sorulduğun da, Allah ile beşer arasında bir yerdendir demesin mi' O arştan değil, arşın hemen altındaki yerdendir. Bak bak, Allah tan diyemiyor, arştan diyemiyor da işte oralara yakın bir yerlerden ama ben de tam bilmiyorum diyor. Senin o akıldan utanmayan, 3 ayda öğrendiğin '15 yılda öğrenilecek' bilgilerinden bile UTANMAYA ARLANMAYAN Zihniyetine tükürüyim ben, Allah seni çeksin hesaba. 'Ama geldi yanına, o yüzünü astı, kim haber verdi onun içini sana' Bu ayet Peygamberi sorguladı. Bu Molla Saidi 7 göbek sülalesi ile ve takipçileri ile birlikte sorgulamaya güç yetitir. Pezo bir de takipçilerine Cennetin anahtarlarını vermiş. Ağustos 16, 2009 tarihinde inevitablen tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
aisto 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi o da cehennemden farksız bir kainatta bir vahaya sığınmış olarak yaşadığımız.Bunu kıymetini bilelim ve tüm canlılara birazda bu gözle bakmaya çalışalım..Saygılar,sevgiler herkese... Yazınızı beğenerek okudum. Saygılar. Link to post Sitelerde Paylaş
yfln 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi Sevgili Fallenangel, Çok güzel bir yazı, özellikle de finali cidden düşündürücü. Gerçekten, cehennem gibi bir evrende bir vaha'da yaşıyoruz ve o vaha'yı cehenneme çevirmeye uğraşıyoruz. Olaya bu gözle hiç bakmamıştım. Teşekkürler ve saygılar. Link to post Sitelerde Paylaş
Craftyman 0 Ağustos 16, 2009 gönderildi Raporla Share Ağustos 16, 2009 gönderildi Fallangel güzel yazıydı fakat arastırmalarınızı asla kesmeyiniz .Nasıl farklı bir düşünceden diger noktaya gelmişseniz tekrar dan daha baska bir noktaya gelebilirsiniz .Uzun yıllar basınızı secdeden kaldırmadıgınızı söylemişsiniz lütfen bize o yıllarla bugunler arasında sizdeki değişikliklerin tahlilini paylasın lütfen... Saygılar Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts