Jump to content

Atesitlerin Mantık Hatası -


Recommended Posts

Argüman

Yaratıcı Allahtır, insan Allah kadar olamaz

Sebep

Bilinmiyor. Ateistlerin Allah olmaya çalıştığı yok.

Argümanı desteklemek için verilen misâl

Dinsizlere bir soru:

Bilgisayarlar düşünmee yetisini elde edip (yakın gelecekte olacak)

kendilerini yaratanı düşüşünseler ve düşünceyle bulmaya çalışsalar

yaratıcı olarak kendilerinden kat kat büyük dev bir kablo ve devre yığını bir ANA bilgisayar

tasarlasalar yaratıcıları olan bizlere yaklaaşbilirlermi?

tabiiki hayır çünkü biz onları yarattık

Yok gelecekte bilgisayarlar düşünecekmiş de ama asla insan kadar olamazlarmış da çünkü neymiş efendim onları insan yaratmışmış.

Dairesel mantık

Yaratıcınız kadar olamazsınız çünkü siz birşey yaratsaydınız onlar da sizin kadar olamazdı çünkü yaratıcınız kadar olamazsınız.

Dön baba dönelim.

Sonra bu adamlar neden ateist. İşte sizin yüzünüzden. Adam gibi iletişim ve mantık kurmayı öğrenseniz belki bu kadar ateist olmaz etrafta. Kendinizin olmayan, özümsemediğiniz, fakat zaafınız olan düşünceleri sağdan soldan topluyorsunuz, sonra sanki ateistlerin kendi çevresi yokmuş, kendi düşünce sistemleri yokmuş gibi onlara veriyorsunuz, arkasında bile duramıyorsunuz. Sonra neymiş kalpleri mühürlenmişmiş. Hadi oradan.

tarihinde bayşapka tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 93
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Sonra bu adamlar neden ateist. İşte sizin yüzünüzden. Adam gibi iletişim ve mantık kurmayı öğrenseniz belki bu kadar ateist olmaz etrafta. Kendinizin olmayan, özümsemediğiniz, fakat zaafınız olan düşünceleri sağdan soldan topluyorsunuz, sonra sanki ateistlerin kendi çevresi yokmuş, kendi düşünce sistemleri yokmuş gibi onlara veriyorsunuz, arkasında bile duramıyorsunuz. Sonra neymiş kalpleri mühürlenmişmiş. Hadi oradan.

Haklısın. İyi bir altyapı oluşturmadan boyumuzdan büyük işlere kalkışıyoruz. Ama bunda kötü bir niyet yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş
bayşapka Gönderildi Bugün, 09:40

Argüman

Yaratıcı Allahtır, insan Allah kadar olamaz

Sebep

Bilinmiyor. Ateistlerin Allah olmaya çalıştığı yok.

Argümanı desteklemek için verilen misâl

Hocam bi zahmet cevap ver madem siz bililmsel takılıyorsunuz

i. asimovun kitaplarından birinde de vardı benzer mesele

soru şu:

düşünen bilgisayarı insanoğlu icad edip marsa gönderir

gerekli programları yükler

güneş enerjisini depo ederek çalışan bu bilgisayara birde

küçükj bir program ekelrler "seni kim yarattı düşün bul?"

insanı bilmeyen insanoğlundan tamamen habersiz bu bilgisayar

yaratıcısını düşüne düşüne "insan" a ulaşabilirmi sence?

acele cevap:

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hocam bi zahmet cevap ver madem siz bililmsel takılıyorsunuz

i. asimovun kitaplarından birinde de vardı benzer mesele

soru şu:

düşünen bilgisayarı insanoğlu icad edip marsa gönderir

gerekli programları yükler

güneş enerjisini depo ederek çalışan bu bilgisayara birde

küçükj bir program ekelrler "seni kim yarattı düşün bul?"

insanı bilmeyen insanoğlundan tamamen habersiz bu bilgisayar

yaratıcısını düşüne düşüne "insan" a ulaşabilirmi sence?

acele cevap:

Merhaba AhmetBaha

Bilim kurgu üzerinden ne kadar bilimsel konuşabiliriz bilmiyorum. Ben bilim adamı da değilim. Bitirdiğim bölümün adında bilim kelimesi geçiyor ama :)

Sistem teorisinde "emergence", yani ortaya çıkış diye bir kavram var. Yani basit özelliklere sahip temel parçacıkların etkileşiminden ortaya çıkan, daha önce var olmayan özellikler. Birbiriyle etkileşimde olan bu temel parçacıkları ne kadar arttırırsanız, etkileşim ağını ne kadar karmaşıklaştırırsanız, bu parçacıkların ağ oluşturabilme özelliklerine göre bazı özellikler, bazı sistemler kendiliğinden ortaya çıkıyor.

Yani zekâyı teoriye (sistem teorisine) göre açıklarsak emergent özelliği var. İşlev olarak çok karmaşık olmayan yaşayan nöronları alıp ağ kurmaya başlarsanız ortaya çıkan sistem belli bir karmaşıklık seviyesinden sonra soyutlama, ardından taktik ve plânlama, ardından benlik, kendini tanıyabilme gibi özelliklere sahip olur. Canlıların karşılaştırmalı beyin/vücut oranları ve gidişat bana bunu gösteriyor. Bilgisayarın yapay olarak benlik sahibi olmasını sağlarsanız zaten kendi haline bıraktığınızda ağını karmaşıklaştırıp kim bilir ne seviyelere gelir. Belki de gelemez. Belki de çok farklı başka bir element keşfeder.

Siz aslında olayı ibrahime çekmek istediniz ama nerelere geldi. Neyse.

Link to post
Sitelerde Paylaş
şimdi seni anladım..

nerede takıldıgını ...

benım Yaratıcı ıle vurgulamak istedigim duyu organları ıle anlamaya calısmanın yetersız oldugu çunku onun yapısıve varlıgı ıle ılgılı algıladıgın seylerden farklı oldugu ıdı.

Burada mılyarlarca hucre mılyarlarca haraket mılyarlarca dogum ve olum derken vurgulamak ıstedıgım bunların sahıpsız olamaması ..

netmıyım ?

Luuu

Yahu arkadaşım; benim oraya takıldığım falan yok. Yalnızca beyninden geçenleri ifade edemiyorsun diyorum.

Aç biraz kitap oku, illa bilimsel felsefi olmak zorunda değil; roman oku. Yoksa böyle açtığın başlıklardaki tek paragraflık ifadelerini bile anlamak için ekstra efor sarfetmemiz gerekecekse (ki gerekiyor); bir yerden sonra kimse seninle vakit kaybetmez (bir tane aptal benim).

Bir tek senin problemin değil bu durum; forumdaki on müslümandan 8inde var, ateistlerin bile bazıları böyle. Ama madem ki bu şekilde başlıklar açarak, aktif şekilde tartışmayı amaçlıyorsun; kendini geliştirmen lazım. Bu şekilde olmaz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sonra bu adamlar neden ateist. İşte sizin yüzünüzden. Adam gibi iletişim ve mantık kurmayı öğrenseniz belki bu kadar ateist olmaz etrafta. Kendinizin olmayan, özümsemediğiniz, fakat zaafınız olan düşünceleri sağdan soldan topluyorsunuz, sonra sanki ateistlerin kendi çevresi yokmuş, kendi düşünce sistemleri yokmuş gibi onlara veriyorsunuz, arkasında bile duramıyorsunuz. Sonra neymiş kalpleri mühürlenmişmiş. Hadi oradan.

ezici çoğunlukları düşünmekten ve akıl yürütmekten yoksunlar.

gündelik hayatta eminim bizden farklı davranmıyorlardır ama

işe gelip de din dahil oldu mu

o zaman kafaları duruyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Merhaba AhmetBaha

Bilim kurgu üzerinden ne kadar bilimsel konuşabiliriz bilmiyorum. Ben bilim adamı da değilim. Bitirdiğim bölümün adında bilim kelimesi geçiyor ama :)

Sistem teorisinde "emergence", yani ortaya çıkış diye bir kavram var. Yani basit özelliklere sahip temel parçacıkların etkileşiminden ortaya çıkan, daha önce var olmayan özellikler. Birbiriyle etkileşimde olan bu temel parçacıkları ne kadar arttırırsanız, etkileşim ağını ne kadar karmaşıklaştırırsanız, bu parçacıkların ağ oluşturabilme özelliklerine göre bazı özellikler, bazı sistemler kendiliğinden ortaya çıkıyor.

Yani zekâyı teoriye (sistem teorisine) göre açıklarsak emergent özelliği var. İşlev olarak çok karmaşık olmayan yaşayan nöronları alıp ağ kurmaya başlarsanız ortaya çıkan sistem belli bir karmaşıklık seviyesinden sonra soyutlama, ardından taktik ve plânlama, ardından benlik, kendini tanıyabilme gibi özelliklere sahip olur. Canlıların karşılaştırmalı beyin/vücut oranları ve gidişat bana bunu gösteriyor. Bilgisayarın yapay olarak benlik sahibi olmasını sağlarsanız zaten kendi haline bıraktığınızda ağını karmaşıklaştırıp kim bilir ne seviyelere gelir. Belki de gelemez. Belki de çok farklı başka bir element keşfeder.

Siz aslında olayı ibrahime çekmek istediniz ama nerelere geldi. Neyse.

Bilgisayarlar pek tabi birşeyleri keşfedebilir.Ama benlik sevme hele zevk gibi kavramlar espri mesela ne kadar mantıksızdır bir işlemci için üstelik taklid edilebilse de aslı gibi olamaz.

"bir karmaşıklık seviyesinden sonra soyutlama, ardından taktik ve plânlama, ardından benlik, kendini tanıyabilme gibi özelliklere sahip olur", işte bunlar tamamen bir inanç, hem de ihtimal bile verilemeyecek kadar kaynaksız.

"Bilgisayarın yapay olarak benlik sahibi olmasını sağlarsanız zaten kendi haline bıraktığınızda ağını karmaşıklaştırıp kim bilir ne seviyelere gelir" ,sanki böyle bir şey yapılmış gibi sonuç çıkarıyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
ezici çoğunlukları düşünmekten ve akıl yürütmekten yoksunlar.

gündelik hayatta eminim bizden farklı davranmıyorlardır ama

işe gelip de din dahil oldu mu

o zaman kafaları duruyor.

sanki bütün bilim adamları düşünürler filozoflar ateistmiş gibi konuşuyorsun.

din güzeldir tavsiye ederim.

Link to post
Sitelerde Paylaş
"bir karmaşıklık seviyesinden sonra soyutlama, ardından taktik ve plânlama, ardından benlik, kendini tanıyabilme gibi özelliklere sahip olur", işte bunlar tamamen bir inanç, hem de ihtimal bile verilemeyecek kadar kaynaksız.

Hayır, ardında duran üniversite kaynaklı yayınlar var, Halstead biyolojik zekâ teorisi var.

"Bilgisayarın yapay olarak benlik sahibi olmasını sağlarsanız zaten kendi haline bıraktığınızda ağını karmaşıklaştırıp kim bilir ne seviyelere gelir" ,sanki böyle bir şey yapılmış gibi sonuç çıkarıyorsun.

Yazdığımın tamamını alıntılayıp tekrar deneyin.

Bilgisayarlar pek tabi birşeyleri keşfedebilir.Ama benlik sevme hele zevk gibi kavramlar espri mesela ne kadar mantıksızdır bir işlemci için üstelik taklid edilebilse de aslı gibi olamaz.

Pekiyi ya yalan söylemek işlemci için ne kadar anlamlı?

İkinci seviye nöral ağ ya da genetik algoritmalarla (ya da ikisinin birleşimiyle) öğrenme taklit edilebiliyor.

Geçenlerde haber çıkmıştı. Aktarayım; http://discovermagazine.com/2008/jan/robot...earn-how-to-lie

Tekerlekli robotları arenaya koyuyorlar, robotlar birbirlerine yiyecek sinyali verebiliyor.

Bİrkaç nesil genetik algoritmaya tabi tutuluyorlar.

Sonuçta ortaya yalan işaret verip diğer robotların gereksiz enerji harcamasına sebep olan robotlar çıkıyor.

Bu davranış şimdi işlemciye birşey ifade ediyor mu?

Önemli olan işlemcide çalışan sistem ve o sistemin öğrenmek için kullandığı algoritma. İşlemci değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sonra bu adamlar neden ateist. İşte sizin yüzünüzden. Adam gibi iletişim ve mantık kurmayı öğrenseniz belki bu kadar ateist olmaz etrafta. Kendinizin olmayan, özümsemediğiniz, fakat zaafınız olan düşünceleri sağdan soldan topluyorsunuz, sonra sanki ateistlerin kendi çevresi yokmuş, kendi düşünce sistemleri yokmuş gibi onlara veriyorsunuz, arkasında bile duramıyorsunuz. Sonra neymiş kalpleri mühürlenmişmiş. Hadi oradan.

Haklısın. İyi bir altyapı oluşturmadan boyumuzdan büyük işlere kalkışıyoruz. Ama bunda kötü bir niyet yok.

Yanlış düşünüyorsun bi defa alimcik. ateistin ateist olmasının sebebi kendidir başkası değildir bence.Müslümanın da müslüman olmasının da sebebi Kuran olsa da aslında Allah'dır(Kurana göre böyle ben de böyle inanıyorum).Tebliğ dediğimiz ateiste değil inana yapılır, kalplerin mühürlenmesi de insan için gaybdır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hayır, ardında duran üniversite kaynaklı yayınlar var, Halstead biyolojik zekâ teorisi var.

Yazdığımın tamamını alıntılayıp tekrar deneyin.

Pekiyi ya yalan söylemek işlemci için ne kadar anlamlı?

İkinci seviye nöral ağ ya da genetik algoritmalarla (ya da ikisinin birleşimiyle) öğrenme taklit edilebiliyor.

Geçenlerde haber çıkmıştı. Aktarayım; http://discovermagazine.com/2008/jan/robot...earn-how-to-lie

Tekerlekli robotları arenaya koyuyorlar, robotlar birbirlerine yiyecek sinyali verebiliyor.

Bİrkaç nesil genetik algoritmaya tabi tutuluyorlar.

Sonuçta ortaya yalan işaret verip diğer robotların gereksiz enerji harcamasına sebep olan robotlar çıkıyor.

Bu davranış şimdi işlemciye birşey ifade ediyor mu?

Önemli olan işlemcide çalışan sistem ve o sistemin öğrenmek için kullandığı algoritma. İşlemci değil.

Yazımı okumamışşın hemen cvp yazmışşın, ben bilgisayarlar yada algoritmalar deyim bir şeyler keşfedebilir doğal olarak dedim deil mi?Hadi bilgisayarlar yalan da sölesin ok.

Genetik algoritmaları incelemistim, hatta ayıptır sölemesi birkaç denemem de olmustu.Bu tür algoritmalar da problem daha önceden bellidir ve istenen ilgili problemin çözümüdür.Genel amaçlı bir problem çözme algoritma sı var mı yok.Hele icat etme hiç yok gibi.Mesela algoritmaya ilk önce matematik öğretecen daha sonra da o sana diyecekki meselam 10. dereceden bir bilinmeyenli denklemin sembolik bir çözümü yoktur.Mesela bilgisiyara Tanrı'yı anlatacan o da kabu etmeyip evrim gibi bir şey uydurup ateist olacak.Cem yılmaz algoritması mesela sürekli kendini geliştirerek daha kalite espri yapacak.

Link to post
Sitelerde Paylaş
sanki bütün bilim adamları düşünürler filozoflar ateistmiş gibi konuşuyorsun.

din güzeldir tavsiye ederim.

ezici çoğunluktan bahsettim zaten.

dindarlık genellikle cehaletle doğru orantılıdır.

bu o kadar kolayca gözlenebilecek birşeydir ki

bunun bilgisi zannımca dünyanın döndüğü kadar kesindir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
ezici çoğunluktan bahsettim zaten.

dindarlık genellikle cehaletle doğru orantılıdır.

bu o kadar kolayca gözlenebilecek birşeydir ki

bunun bilgisi zannımca dünyanın döndüğü kadar kesindir.

Sana samimiyetimle katılıyorum.Ama bu dinin sonucu deil dindarların sonucu.Bak avatarımda Riemann var hristiyan ama dahi.yani dahi olmak için ateist olmaya gerek yok dindarlık ta aptallıkla sonuçlanmaz her zaman

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yazımı okumamışşın hemen cvp yazmışşın, ben bilgisayarlar yada algoritmalar deyim bir şeyler keşfedebilir doğal olarak dedim deil mi?Hadi bilgisayarlar yalan da sölesin ok.

Genetik algoritmaları incelemistim, hatta ayıptır sölemesi birkaç denemem de olmustu.Bu tür algoritmalar da problem daha önceden bellidir ve istenen ilgili problemin çözümüdür.Genel amaçlı bir problem çözme algoritma sı var mı yok.Hele icat etme hiç yok gibi.Mesela algoritmaya ilk önce matematik öğretecen daha sonra da o sana diyecekki meselam 10. dereceden bir bilinmeyenli denklemin sembolik bir çözümü yoktur.Mesela bilgisiyara Tanrı'yı anlatacan o da kabu etmeyip evrim gibi bir şey uydurup ateist olacak.Cem yılmaz algoritması mesela sürekli kendini geliştirerek daha kalite espri yapacak.

İşe temel yapıtaşlarından başlamazsanız, onun yerine, neydi adı, chewbacca defense miydi? Bir sürü karışık safsata ortaya atarsanız, sonuca ulaşamazsınız.

Dediğin gibi GA sonucunda adaptasyon yoluyla problemler çözülebiliyor.

Örneğin bu adam genetik algoritma kullanarak 365 gün maksimum enerji alacak parabolik ayna tasarımını bilgisayara yaptırttı. Belki hoşuna gider.

http://www.ted.com/talks/bill_gross_on_new_energy.html

(dk. 5:00)

Bu örnekte herhangi bir mühendislik hesabı yapılmadığını görebiliyoruz. Teist olarak insan eli gibi düşündüğünüz bir tasarımcı aradan çıkartılmış oluyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Merhaba AhmetBaha

Bilim kurgu üzerinden ne kadar bilimsel konuşabiliriz bilmiyorum. Ben bilim adamı da değilim. Bitirdiğim bölümün adında bilim kelimesi geçiyor ama :)

arkadaş sizin konuşmalarınızın ve inandığınız değerlerin hepsi bilim kurgu.......üç beş kemik bulunuyor....bir kısım bilimadamı inceliyor....bilmem kaç milyon yada milyarlık diyor....ondan sonra bu kemiklerin üzerine bilimkurguya başlıyorlar....

bak bu kemik kanatlılarınki gibi...yok burası mememlilerinkine benziyor...vb...diyerek evrim dedikleri ve onun sıralamasında eksik olan yere gelecek şekilde öngörülerde bulunup... daha sonra işin asıl bilim kurgu kısmına yani bilgisayar destekli uydurma kısmına geçiliyor......burada tasarımcı ve bilimadamının beyninde ne kadar uydurma şekil varsa deneniyor aralarından hoşlarına gideni kabul edip...sonra size işte bu kemiklerin sahibi bu canlı diyorlar......bak bunun sonucunda evrimin bütün kademelerini uydurup bir teori ortaya atıyorlar...ama teoride o kadar canlı var ama en önemli aktör.......hiçbirşey değil sadece zaman çünkü onlarda biliyorlarki insan ömrü olsa olsa 100 veya civarında olabilir......biz eğer milyon yada milyarlardan bahsedersek zaten kimsenin bunun aksini iddia edecek bilgisi ve kanıtı yok.....ayrıca bunada bilimsel bir kılıf bulup...bizim yaptığımız yaşlanma testi bilimsel ve doğru sonuçlar veriyor diyorlar.....oysa bir tanesi de kalkıp öküz herif sen milyon yıl önce evrendeki etkileşimi nasıl uyduruyorsun.......her şeyi bu döneme göre hesaplayıp....bilmediğin dönemi tanımlamaya çalışıyorsun.....sonrada gelip burada insanlara bilim kurgudan bahsediyorsun..

hani müslümanlara diyorsunuzya gayba (kimsenin bilmediği ve algılayamadığı varlıklara) inanıyorsunuz diye.....ancak bunu söylerken hiç kendinize bakmıyorsunuz....milyon yıl önce yaşamış diyip (((sanki o canlıyı gören olmuş veya onunla iligli herhangi bir döküman varmış gibi)))körü körüne inanıyorsunuz....sizin inandığınız bütün şeyler uydurma....neden sizin araform canlılar bu son yüzyılda çoğaldı biliyormusun .......bu araform canlılarının kemiklerinin çok fazla bulunmasından değil benim sevgili arkadaşım......biligsayar destekli uydurma programlar öyle geliştiki adam aynı gün içinde sana yüzlerce uydurma ve birbirine oldukça yakın canlılar üretebilir......yoksa bulunan o üçbeş kemiğe iş kalsa.....değil bir gün bir ömürde nasıl bir canlı olduğunu uyduramazsın.....

bununla ilgili bir başka hatayı belirtmek isterim.......zamanında rus bilimadamları çok defa uzaya mekik gönderiyorlar.....hatta bunların bir tanesinde bir hayvan da gönderiyorlar......bu arada amerika ve rusya arasındaki rekabette amerikanın geri kaldığı düşünülüyor....oysa amerikalı bilimadamları harıl harıl çalışıyorlar......ve o müthiş aya yolculuğu gerçekleştiriyorlar.....bu yolculukla ilgili bazı ölümsüz hatıralar bırakıyorlar......ancak yıllar sonra bu müthiş yolculuktaki bilgisizlikten (((veya yukarıda belirttim gibi aydaki ortamı hakkında henüz bilgileri olmadan ....ay ile ilgili dünyanın sahip olduğu mevcut özellikler düşünülüp bazı öngörülerde bulunuyorlar)))kaynaklanan hatalar yüzünden rezil kepeza oluyorlar......

mesela o dönemde dünyanın özelliklerini düşünüp hata yaptıkları konular şunlar:

dünya ve ayın yerçekimi aynı olmadığı (((bunu bilmedikleri için hazırladıkları stüdyoda buna dikkat etmediler ve ne oldu adamın ayın yüzeyi dediği topraktaki ayak izi çok derin oldu.....)))

dünyadaki esen rüzgarların orda olamayacağını bilemediler.......(((bunu bilemedikleri için.....küfür küfür esen rüzgar eşliğinde şerefli amerikan bayrağını dalgalandırdılar.......))))

Sistem teorisinde "emergence", yani ortaya çıkış diye bir kavram var. Yani basit özelliklere sahip temel parçacıkların etkileşiminden ortaya çıkan, daha önce var olmayan özellikler. Birbiriyle etkileşimde olan bu temel parçacıkları ne kadar arttırırsanız, etkileşim ağını ne kadar karmaşıklaştırırsanız, bu parçacıkların ağ oluşturabilme özelliklerine göre bazı özellikler, bazı sistemler kendiliğinden ortaya çıkıyor.

arkadaş atma din kardeşiyiz diyecem...sanırım değiliz....hiçbir öngülmeyen olay kendiliğinden ortaya çıkamaz....mutlak surette ortaya çıkan özellikler onu oluşturan varlıklardan ortaya çıkar........yani sen suyun hidrojen ve oksijenden oluşabilme özelliğini.......diğer bütün atomlarla oluşturduğun çok karmaşık da olsa hiçbir yapıda elde edemezsin......ancak sen dersenki oksijen ve hidrojen sahip olmadıkları bir özelliğe birleşik oluşturarak sahip oluyorlar......bu önerme yanlış olur çünkü bu atomların birbirleri ile olan etkileşimden su olacakları onlara verilmiş bir özeliktir......eğer böyle olmasa idi herhangi bir atomun başka herhangi bir atomla farklı ortam veya koşullarda da suyu oluşturması beklenirdi (((yani sizin deyiminizle tesadüfü bir olay olsa idi bir varlıktan başka bir varlığın sahip olduğu özelliği ara sırada olsa göstermesi beklenirdi ve olurdu)))......

ayrıca iş tesadüfe gelince..... burada ki bilimkurgunuz diğerlerine taş çıkaracak derecede.......canlılar ortaya çıkana kadar iş tesadüfü ama canlı ortaya çıkınca iş tamam artık tesadüf işlemiyor bundan sonra iş kalıtsal oluyor.....yani önce varlığı aptal.....gerizekalı muamelesi yaparak şuursuzca sadece hayatta kalmak için böyle oldu diyorsunuz sonra bu canlı tamam ben kararlı hale geldim bundan sonra ki nesil değişmeyecek değişenler diğer koldan ilerlesin evrilmeye devam etsin....diyecek kadar akılsahibi yapıyorsunuz......mesela arkadaşlara soruyorum....sudan karaya geçiş bilimkurgunuz nedir.....bir canlı karaya çıkmak istiyor..bununla ilgili bir kaç deneme yapıyor ama şuursuzca yani balık düşünelim ((((herhalde ozamnkilere göre daha akıllıdır)))) karaya kendini şuursuzca atıyor....atıyor bakıyor hayatta kalamayacak (((bu şuursuz canlı hayatta kalamayacağını nasıl anlıyor buda başka bir sıkıntı ama zaten bu da bilimkurgu))) tekrar suya dönüyor........şuursuzca diyorki arkadaş önce ben biraz solunum sistemimi değiştireyim (((yada yedek solunum sistemi oluşturayım)))ama birden değil yavaş yavaş......denemeler tekrar devam eder......her denemeden sonra şuursuzca bazı değişiklikler yapar.......ancak bu değişikliklerin sonucunu... kendisi yaşadığı yıllarda pek alamaz çünkü bu olayın çok uzun yıllarda olması gerekir.....neyse bizim hikayenin kahramanı değişti bu balığın yavrusu aldı babasından bayrağı o devam edecek.....ancak babasının ne bok yediğini şuursuzca biliyor((((ya birileri şuursuzca genlerine yazıyor bu yeni doğanlarda o gene yazılan çalışmaları okuyup o çalışmalara devam ediyor yada o dönemdeki suda yaşayan canlılar kendi aralarında topladıkları paralarla okul yaptırmışlar yeni nesillerine karaya çıkmak için yaptıkları çalışmalardaki tecrübe ve deneyimlerini anlatıyorlar))) .....oda devam ediyor karaya atlamaya.....sonra aklına başka bir yöntem geliyor....arkadaş biz niye odun gibi karaya atlıyoruz.......şöyle sahilde yüzgeçlerimizi kullanarak ilerlesek......bak işte bu iyi fikir bir yandan solunum sistemini değiştirirken bir yandan da el ve kollarımızı kullanmayı öğreniriz diyor şuursuzca.....buarada hepsi aynı bilimsel çalışmanın parçası değil bazıları....ne bokuma karaya çıkacağız kardeş sen orda burakinden daha mı rahat olacağını sanıyorsun diyor.....tabiii kardeş bak ömür boyunca yüzüyoruz bıktım kardeş arada bir yürümek istiyorum......hem belki orda ömrümüz uzar bak burda her an büyük bir balık gelip bizi yiyecek diye g...t korkusu ile yaşıyoruz.....

ne kadar bilimsel değilmi kardeş....doğru haklısın kardeş benimki uydurma oldu...sen şu işin aslını anlat ta öğrenelim.....kim bilimkurgu yapıyormuş görelim....

Yani zekâyı teoriye (sistem teorisine) göre açıklarsak emergent özelliği var. İşlev olarak çok karmaşık olmayan yaşayan nöronları alıp ağ kurmaya başlarsanız ortaya çıkan sistem belli bir karmaşıklık seviyesinden sonra soyutlama, ardından taktik ve plânlama, ardından benlik, kendini tanıyabilme gibi özelliklere sahip olur. Canlıların karşılaştırmalı beyin/vücut oranları ve gidişat bana bunu gösteriyor. Bilgisayarın yapay olarak benlik sahibi olmasını sağlarsanız zaten kendi haline bıraktığınızda ağını karmaşıklaştırıp kim bilir ne seviyelere gelir. Belki de gelemez. Belki de çok farklı başka bir element keşfeder.

Siz aslında olayı ibrahime çekmek istediniz ama nerelere geldi. Neyse.

arkadaş sana bir şey soracam yukarıda bilimkurgudan bahsetmiştin ya o bile bundan daha bilimsel di..........yani senin zekanın hepsi şu nöronlarda mı saklı....

arkadaş bukadarda atmasak.......seninki insanların beyin hakkında hiçbirşey bilmeden uydurdukları hikayelere benzedi.....hani insanlar beyin ameliyatı olunca beyni alınan insanın hayatındaki yaşadıklarını yeni takılan insanın bileceği geçmişteki kendi ile ilgili bilgileri bilmeyeceği masalı vardıya senin ki ona benzedi......kardeş öyle bir durum olsa yani bizim zekamız ve bilgilerimiz bedenimizde bir yerde olsa bu kadar zengin insan hiçbir zaman ölmez......beynini aldırır....başka bir bedene monte ettirir böylece hayatına devam eder....tabii bu hayatta daha fazla kalıp hangi yarım kalmış işini yapacaksa........

bak kardeşim benim bilim bir varlıkla ilgili bilgileri sebep sonuç ilişkisi içinde öğrenebilir ancak hiçbir zaman bu bilgilerle..bu varlıklar yapılamaz.....bak çok ilerlediği iddia edilen bir teknolojik devre yaşıyoruz......canlı cansız hiçbir varlık hala yapılamamıştır ((((tamamen kendi üretimimiz.....yani varolan sistemlere bırakılmadan)))....odun diyerek bütün insanların değer vermediği ağaçların nasıl meyvesini yaptığını sorsan bu forumdaki anibala veya başka ilgili bilimadamına sorsan hepsi sana bir sürü bilimsel zırva anlatır....ama bunlara tamam kardeş biz bunu anladık bir de bu anlattıklarınla yap bakalım bize o meyveyi desen......sana abuk sabuk bahaneler türetirler mesela anibala sorsan adam bir fiyat çıkarıyor akıl alacak şey değil......adam bir portakal için dünyanın bilmem kaç yıllık kazancını istiyor....bre benim çok zeki bir okadar da düşünme fakiri arkadaşlarım......şuursuz bir canlı bunu çok ucuza (((hatta bedavaya))))......mal ederken ve bize verirken sen bizden dünyaları istiyorsun(((bir ağacın ne diye meyve verdiği de meçhul bu arada.....tabii evrime göre hayatta kalmak için olsa gerek.....yoksa ne diye kendine eziyet edip meyve versin.....o dönemdeki canlılar bu odunları kesip yakıyorlar ya ....bu meyve veren ağaçlar odun olmamak için meyve vermeye başlamışlar tabiiki herzamanki gibi şuursuzca)))

Link to post
Sitelerde Paylaş
İşe temel yapıtaşlarından başlamazsanız, onun yerine, neydi adı, chewbacca defense miydi? Bir sürü karışık safsata ortaya atarsanız, sonuca ulaşamazsınız.

Dediğin gibi GA sonucunda adaptasyon yoluyla problemler çözülebiliyor.

Örneğin bu adam genetik algoritma kullanarak 365 gün maksimum enerji alacak parabolik ayna tasarımını bilgisayara yaptırttı. Belki hoşuna gider.

http://www.ted.com/talks/bill_gross_on_new_energy.html

(dk. 5:00)

Bu örnekte herhangi bir mühendislik hesabı yapılmadığını görebiliyoruz. Teist olarak insan eli gibi düşündüğünüz bir tasarımcı aradan çıkartılmış oluyor.

Sen gerçekten yazılanı okumadan savunmaya geçiyorsun.Ben noway değilim.Bunlar olur olamayacağını iddia ettim mi?Sen benlik vermeden şuur vermeden bahsetmissin.Bana evrimi kanıtlamaya çalışıyorsun galiba.Karınca kolonisi de şuursuzca en kısa yolu bulmuyor mu?Ama doğru yol gösterildikten sonra.Yani bu algoritmalarda ortada problem var çözüm isteniyo,

Üstelik genetik algoritmaların kendisi bir mühendislik sonucudur daha ne olsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Noway

Dediklerinize çok şaşırdım, kesinlikle birkaçına değinmek gerekli.

bak bu kemik kanatlılarınki gibi...yok burası mememlilerinkine benziyor...vb...diyerek evrim dedikleri ve onun sıralamasında eksik olan yere gelecek şekilde öngörülerde bulunup... daha sonra işin asıl bilim kurgu kısmına yani bilgisayar destekli uydurma kısmına geçiliyor......

Kemikleri yetersiz buluyorsunuz, ya da yalan olarak görüyorsunuz, fakat genetik kanıtlara değinemiyorsunuz. Konu hakkında hiç bilginiz var mı?

Merak ettiğim bir husus var. Herhalde zamanında sabahtan akşama kadar dinci sitelerde evrim karşıtı yazı okumuşsunuzdur. Pekiyi neden diğer "çılgınca" teoriler tarafınızdan kabul görülüp din ispatı olarak gösteriliyor? Hiç merak ettiniz mi?

Örneğin atom teorisi. Görmediğiniz kuarklara mı inanıyorsunuz? Partiküller arasında kendi çaplarının binlerce katı boşluk var, ama taşa çarpınca canımız yanıyor. Taşın maddesi halbuki hacminden çok daha küçük. Siz şimdi atom teorisine inandınız mı? Saçmalamayın.

Evren genişliyormuş. Hadi oradan efendim nasıl genişliyor? Neyin içinde genişliyor? Adamlar iki galaksiye bakmış, biri mavi biri kırmızıymış, demek ki dopler efektiymiş. Hadi oradan. O kadar rengarenk nebula vardır. Onların rengini de açıklayın? Fısss.

Yahu uzay boşluğunun boş olmadığını söylüyor bu deli bilim adamları. Yok efendim gelecekten partiküller gelip kısa süre kalıp yok oluyormuş zaman ve mekân onların fonksiyonuymuş. Bilim kurgu filim murgu işte.

Neden bu kadar inanılmaz şeye inanıyorsunuz da lâf evrime gelince aman efendim bilmemne adamı varmış birisi yüz sene evvel orangutan çene kemiğini insan kafatasına geçirip gazetelere manşet olmuş o yüzden evrim yalanmış... Sonra bizim inandığımız saçmalık oluyormuş. Herşey komplo teorisiymiş. Şuna bakın;

ay ile ilgili dünyanın sahip olduğu mevcut özellikler düşünülüp bazı öngörülerde bulunuyorlar)))kaynaklanan hatalar yüzünden rezil kepeza oluyorlar......

mesela o dönemde dünyanın özelliklerini düşünüp hata yaptıkları konular şunlar:

dünya ve ayın yerçekimi aynı olmadığı (((bunu bilmedikleri için hazırladıkları stüdyoda buna dikkat etmediler ve ne oldu adamın ayın yüzeyi dediği topraktaki ayak izi çok derin oldu.....)))

dünyadaki esen rüzgarların orda olamayacağını bilemediler.......(((bunu bilemedikleri için.....küfür küfür esen rüzgar eşliğinde şerefli amerikan bayrağını dalgalandırdılar.......))))

Adamlar bayrağın tepesine düzgün durması için bar koyuyor. Bar bayrağı gömünce esneyince dalgalanma oluyor. Dalgalanma neymiş efendim ayda atmosfer olduğunu sanmalarıymış.

---------------

Sonra gelin bizi ciddiye alın. Hadi oradan.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evren genişliyormuş. Hadi oradan efendim nasıl genişliyor? Neyin içinde genişliyor? Adamlar iki galaksiye bakmış, biri mavi biri kırmızıymış, demek ki dopler efektiymiş. Hadi oradan. O kadar rengarenk nebula vardır. Onların rengini de açıklayın? Fısss.

Bunu söyleyen bir adamla bu saatten sonra yazışmak boşa vakit kaybıdır..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sen gerçekten yazılanı okumadan savunmaya geçiyorsun.Ben noway değilim.Bunlar olur olamayacağını iddia ettim mi?Sen benlik vermeden şuur vermeden bahsetmissin.Bana evrimi kanıtlamaya çalışıyorsun galiba.Karınca kolonisi de şuursuzca en kısa yolu bulmuyor mu?Ama doğru yol gösterildikten sonra.Yani bu algoritmalarda ortada problem var çözüm isteniyo,

Üstelik genetik algoritmaların kendisi bir mühendislik sonucudur daha ne olsun.

Ben var olan teoriler üzerinden gittim. Kendi icadım olan bir açıklama yok. Buna kalkıp bilim kurgu dedin. Aksini gösterince yazdığımı okumuyor musun moduna girdin. Kendi lâfımı bana yedirmeye çalıştın. Yalanın ve yardımın emergent property olduğunu gösteren bir deneyden bahsettim. Sosyal olguların dediğim şekilde ortaya çıktığını savundum. Demek ki karşılıklı iletişim kurmayı zorlaştırmak istiyorsun. Belki ikimiz de birşeyler öğrenirdik, yazık.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Evren genişliyormuş. Hadi oradan efendim nasıl genişliyor? Neyin içinde genişliyor? Adamlar iki galaksiye bakmış, biri mavi biri kırmızıymış, demek ki dopler efektiymiş. Hadi oradan. O kadar rengarenk nebula vardır. Onların rengini de açıklayın? Fısss.

Bunu söyleyen bir adamla bu saatten sonra yazışmak boşa vakit kaybıdır..

İşte ben de onu diyorum, neymiş piltdown manmiş, evrim yalanmış. Aynı düşünce şeklini her yere uygularsınız. Böyle adamlarla ne konuşacağız?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...