Jump to content

İblis ve Adem'in karakter analizi...


Recommended Posts

ben iblis olsam insanları bilim teknoloji edebiyatıyla kandırır yoldan çıkarırdım ki keza öyle yapıyor

Neden teknolojiyi kullaniyorsun o zaman? bilgisayar, televizyon, internet?

Iblis kandirdi mi seni yoksa. Internete falan girmissin. Bilgisayar kullaniyorsun..

Uzerindeki kiyafet el yapimi mi yoksa teknoloji urunu fabrika cikisli mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 305
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Posted Images

Neden teknolojiyi kullaniyorsun o zaman? bilgisayar, televizyon, internet?

Iblis kandirdi mi seni yoksa. Internete falan girmissin. Bilgisayar kullaniyorsun..

Uzerindeki kiyafet el yapimi mi yoksa teknoloji urunu fabrika cikisli mi?

dediğimi anlamadınız.ateizm bilime teknolojiye tanrı gibi tapar islamiyetin ise bilimdışı olduğunu idda eder.

Link to post
Sitelerde Paylaş
dediğimi anlamadınız.ateizm bilime teknolojiye tanrı gibi tapar islamiyetin ise bilimdışı olduğunu idda eder.

Tislam,

Lutfen iletilerini yollarken biraz daha titiz davran ve düşünerek yolla...

Tek iletide söylenebilecek şeyi 3 farklı ileti de yollamamanı ve başlıgı kirletmemeni rica ediyorum.

Ayrıca böyle söyleyerek bilimi ve teknolojiyi kötü birşeymiş havasına büründürmüşsün...

Bu onların nasıl kullanıldığı ve neye hizmet ettiğiyle alakalı...

Link to post
Sitelerde Paylaş
dediğimi anlamadınız.ateizm bilime teknolojiye tanrı gibi tapar islamiyetin ise bilimdışı olduğunu idda eder.

Anladim. Ben ateist degilim ama bende ayni seyi iddia ediyorum.

Bilim disi olmamanin en iyi yolu bir dine saplanmamaktir. Tanri inanci ancak dinsizlikle savunulabilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tislam,

Lutfen iletilerini yollarken biraz daha titiz davran ve düşünerek yolla...

Tek iletide söylenebilecek şeyi 3 farklı ileti de yollamamanı ve başlıgı kirletmemeni rica ediyorum.

Ayrıca böyle söyleyerek bilimi ve teknolojiyi kötü birşeymiş havasına büründürmüşsün...

Bu onların nasıl kullanıldığı ve neye hizmet ettiğiyle alakalı...

açıkçası bende sizin neye hizmet ettiğinizi anlamış değilim.ama zamanla ortaya çıkacak tarafınız

Link to post
Sitelerde Paylaş
ben iblis olsam insanları bilim teknoloji edebiyatıyla kandırır yoldan çıkarırdım ki keza öyle yapıyor

sevgili tislam:

Bilim ve teknolojiyi şeytanın işi gibi sunmak en başta Tanrı ile çelişir. Çünkü sen kurana inanıyorsun anladığım kadarıyla, kuranın hitabı ey akıl sahipleri dir. Bilmem anlatabildimmi?

açıkçası bende sizin neye hizmet ettiğinizi anlamış değilim.ama zamanla ortaya çıkacak tarafınız

İlle bir taraf aramak zorundamısın tislam. Ya da herkes bir taraf olmak zorunda mı, iyiler, kötüler, inançlılar, inançsızlar gibi. Hepimizin Adem ve Havvadan yani tek bir atadan geldiğimize inanıyorsun ama bu lafların bölücülüğü körüklüyor nitelikte, neden insanı tek merkezde, tek çatıda, insan olduğu için birleştirmeden yana değilsin?...

Selametle...

Link to post
Sitelerde Paylaş
sevgili tislam:

Bilim ve teknolojiyi şeytanın işi gibi sunmak en başta Tanrı ile çelişir. Çünkü sen kurana inanıyorsun anladığım kadarıyla, kuranın hitabı ey akıl sahipleri dir. Bilmem anlatabildimmi?

İlle bir taraf aramak zorundamısın tislam. Ya da herkes bir taraf olmak zorunda mı, iyiler, kötüler, inançlılar, inançsızlar gibi. Hepimizin Adem ve Havvadan yani tek bir atadan geldiğimize inanıyorsun ama bu lafların bölücülüğü körüklüyor nitelikte, neden insanı tek merkezde, tek çatıda, insan olduğu için birleştirmeden yana değilsin?...

Selametle...

kardeşim sen benim <yolun başındayken> yazımı okudunmu hiç? belliki okumamışsın.ben bu yazıda ateistlere biz müslimlerin sizin dostunuz olduğunu ve ortak düşmanınsa şeytan olduğunu belirttim ama kimin umrunda.yazı tavanarasını boyladı.sen nekadar desende heryerde olduğu gibi bu sitedede taraf durumu var.insanları tek merkez ve çatıda toplayamazsın bu imkansızdır heleki müslümanlardan vede islamdan nefret edilen bu sitedeki bu tamamen çok uzak.

saygılar

Link to post
Sitelerde Paylaş

şunuda ekliyim:bilim ve teknolojiyi benimsemek ona tanrı diye tapmak anlamına gelmez.işte ateistlerle bizim ayrıldığımız nokta bu.biz benimsiyoruz kabül ediyor hayatımızda uyguluyorlar ateistler ise benimseyip tanrılaştırıyorlar.ben bunu anlatmaya çalıştım fakat değişik şekillere sokuldu bu lafım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
şunuda ekliyim:bilim ve teknolojiyi benimsemek ona tanrı diye tapmak anlamına gelmez.işte ateistlerle bizim ayrıldığımız nokta bu.biz benimsiyoruz kabül ediyor hayatımızda uyguluyorlar ateistler ise benimseyip tanrılaştırıyorlar.ben bunu anlatmaya çalıştım fakat değişik şekillere sokuldu bu lafım.

Tislam kardeşim bana tanrılaştırmak ne demektir anlatırmısın ? mesela nasıl birşey veya bir olay tanrılaştırılır ? Lütfen cevap verirmisin _?

Link to post
Sitelerde Paylaş
2. Herhangi bir koruma altındaysa ve bu kitapları tahrif edemiyorsam mesajlarının üzerini örtmek için didinirdim.

a) Daha önce cennet bahçesinde Adem’e yaptıgım gibi Allah adına ve Allah’ın sozlerini (“agaca yaklaşmayın”) açıklama adına yalanlar söyler, kafa bulandırırdım.

B) İnsanların duygularını süistimal eder onları sevdikleri insanları alet ederek oyuna getirirdim. (Örneğin peygamber ve bunlar onun sözleri der kandırırdım)

c) Muhakkak örfe ve geleneğe sızardım ki İlahi kitapların verdiği mesajları ve buyrukları çarpıtabileyim. Örneğin Kitapta kadının ekonomik haklarını garantiye alan “mehir” sistemi varsa ben örfe “başlık parası” adı altında, mehirle karışan ama aslında alakası olmayan bir sistem sokuştururdum.

d) İnsanların felsefeye olan ilgilerini sömürür, ayetlere sembolik anlamlar yükletir, batıni, ezoterik anlamlar diye birşey uydurur... polarite, diyalektik vs. kavramları sayesinde "aslında gercekte varolmadıgımı ve sadece dünyevi bir yanılsama oldugum" yalanını benimsetirdim.

e) Rehber / Kutsal kitapların yogun uygulanma ihtimali olan bölgelerde ordumu sağlamlaştırır kaos yaratır, onlar örtülerle, hımarlarla ugrasırlarken ben mesajın üzerini örtmüşlüğün verdiği keyifle zevkten dört köşe olurdum...

f) Onları kendi içlerinde parçalara bölerek zayıflatırdım. Aralarına düşmanlık sokardım...

g) Kutsal kitabı değiştiremiyorsam, onun yetersiz olduğu yalanını insanlara benimsetir, o kitabın sadece diğer kitap ve benzeri kaynaklarla birlikte yol gösterici olduğu düşüncesini aşılardım.

Mesela evvelki değiştirilmiş kitaplarla birlikte okunması gerektiğini söyler, ayrıca din ulemasının sözlerinin ve rivayetlerin de kitapla eşit derecede dini kaynak olduğunu söylerdim. Hatta değiştiremediğim kitabı kaynaklar arasında son sırada bıraktırmak için her türlü "cinliği" yapardım.

Not. Bu güzel çalışma için çok teşekkürler sevgili Epifun.

Selam ve sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
g) Kutsal kitabı değiştiremiyorsam, onun yetersiz olduğu yalanını insanlara benimsetir, o kitabın sadece diğer kitap ve benzeri kaynaklarla birlikte yol gösterici olduğu düşüncesini aşılardım.

Mesela evvelki değiştirilmiş kitaplarla birlikte okunması gerektiğini söyler, ayrıca din ulemasının sözlerinin ve rivayetlerin de kitapla eşit derecede dini kaynak olduğunu söylerdim. Hatta değiştiremediğim kitabı kaynaklar arasında son sırada bıraktırmak için her türlü "cinliği" yapardım.

Not. Bu güzel çalışma için çok teşekkürler sevgili Epifun.

Selam ve sevgiler.

Evet sevgili Emre...

"g" şıkkı da kesinlikle eklenmeli...

Asıl ben teşekkür ederim.

Ateist arkadaşlara inandıgımız "yaratılış kıssası"nın basit bir cin-peri hikayesinden ibaret olmadıgını, böyle düşünmenin kafamızda yarattığımız klişelerin ve şartlanmışlığın eseri olabileceğini bir nebze anlatabildiysem; ayetlere sembolik anlamlar yükleyen ve kelimelerin anlamlarını kaydıran müslüman arkadaşlara ise (mal-mülk sevdası vb.) bu ayetlere mecaz demememiz gerektiğini, bu ayetlerin zaten ilk anlamlarıyla çok düşündürücü ve güzel mesajlar içerdiğini algılamaları konusunda azcık da olsa vizyon kazandırabildiysem ne mutlu...

Sevgiler

Link to post
Sitelerde Paylaş
g) Kutsal kitabı değiştiremiyorsam, onun yetersiz olduğu yalanını insanlara benimsetir, o kitabın sadece diğer kitap ve benzeri kaynaklarla birlikte yol gösterici olduğu düşüncesini aşılardım.

Mesela evvelki değiştirilmiş kitaplarla birlikte okunması gerektiğini söyler, ayrıca din ulemasının sözlerinin ve rivayetlerin de kitapla eşit derecede dini kaynak olduğunu söylerdim. Hatta değiştiremediğim kitabı kaynaklar arasında son sırada bıraktırmak için her türlü "cinliği" yapardım.

Not. Bu güzel çalışma için çok teşekkürler sevgili Epifun.

Selam ve sevgiler.

evet galiba şeytanın şuan yoğunlukta olduğu çalışma bu.çünkü internet siteleri basın yayın vs heryerde ayetlerle dalga geçildiği çarpıtıldığı hatta pompala vs ayetler uydurulduğunu malesef görmekteyiz.umarım bu insanlar bir an önce bu iblisin tuzaklarından kurtulurlar

Link to post
Sitelerde Paylaş
evet galiba şeytanın şuan yoğunlukta olduğu çalışma bu.çünkü internet siteleri basın yayın vs heryerde ayetlerle dalga geçildiği çarpıtıldığı hatta pompala vs ayetler uydurulduğunu malesef görmekteyiz.umarım bu insanlar bir an önce bu iblisin tuzaklarından kurtulurlar

VAH VAH HEPSİ BUNLARIN iblisin yüzünden mi oluyor.

iblis 12 yaşında kızın içine girer (( linda blair ))

1400 sene evelki adam 9 yaşında kızın içine girer tüm mesele burada değilmi..nokta.. :angry::angry:

Link to post
Sitelerde Paylaş
VAH VAH HEPSİ BUNLARIN iblisin yüzünden mi oluyor.

iblis 12 yaşında kızın içine girer (( linda blair ))

1400 sene evelki adam 9 yaşında kızın içine girer tüm mesele burada değilmi..nokta.. :angry::angry:

siz hala 9 yaşımı geveleyip duruyonuz.9 değil 18 dir.alası esmanın biyografisi ve ayşenin hz muhammed le evlilik süresi ve hz muhammed vefat ettiğinde ayşenin yaşı bu durumun 18 olduğunu kanıtlamıştır.bidaha 9 diyen olursa burda bi toplu katliam yapacam heralde ;)

ateistlerin durumu şu videoda iyi anlaşılır.

http://www.youtube.com/watch?v=bWRwMhPishk

:blink:

Link to post
Sitelerde Paylaş

18 de ahlaksızlık 11 tane karı da almak ahlaksızlık..

hele yaşın 50 yi geçtikten sonra böle yapıyosan bence peygamber değilsin..

18 olsun 10 sene sonra muhammed ölcek ve 28 yaşında karısı dul kalacak..ve haytınını geri kalanını dul olarak geçirecek bu mudur adalet..

sana bir soru: sen kızını 18 yaşında evlendirirmiydin .. 55 -- 60 yaşlarında bir adamla.. cevap..nokta..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuran’ın bizlere yaratılışla ilgili sunduğu mizansen şu:

Bakara

30 Bir zamanlar Rabbin meleklere: "Ben, yeryüzünde bir halife atayacağım." demişti de onlar şöyle konuşmuşlardı: "Orada bozgunculuk etmekte olan, kan döken birini mi atayacaksın? Oysa ki bizler, seni hamd ile tespih ediyoruz; seni kutsatıp yüceltiyoruz."Allah şöyle dedi: "Şu bir gerçek ki ben, sizin bilmediklerinizi bilmekteyim."

Bu ayetten meleklerin insandan önce yaratıldığını anlayabiliyoruz. Özgür iradelerinin olduğunu da görüyoruz. Allahın yanındaki bir varlığın özgür iradesi neden var?

Secde

7 O, odur ki, yarattığı her şeyi güzel yarattı. Ve insanın yaratılışına çamurdan başladı.

8 Sonra onun neslini bir üsareden, hor görülen bir sudan oluşturdu.

9 Sonra ona bir biçim verdi ve onun içine kendi ruhundan üfledi. Sizin için, işitme gücü, gözler ve gönüller vücuda getirdi. Ne kadar da az şükredersiniz!

Burada da Adem’in yaratılışına atıf var.

Anne rahmindeki yaratılışla ilgili ayetler konu ile bire bir ilintili olmadıgından şimdilik onlara değinmeye gerek yok diye düşünüyorum.

İlk insanın yaratılışıyla ilgili elimizde çok bilgi yok.

(Ama ayetlerin verdiği bilginin bilimle çelişen bir tarafı da yok. Akli dengesi yerinde olan bir canlı nasıl olurda bu saçmalıklara bilim ile çelişmez der? Bilim ne zaman insanı allah çamurdan yarattı dedi? bu saçmalığı aşar yalancılığa girer.Üfürdü çamurdan yarattı sudan yarattı yapışkandan yarattı bu komik hikeyelelri dine maal etmek normal bir davranış değil.

1400 yıllık bir kitabın “biz insanı oksijen, karbon,hidrojen... elementlerinden yarattık” demesindense böyle zamanüstü ve her çagda anlaşılabilen bir dille anlatması bence çok hoş ve heyecan verici... Evet cahiller için heyecan verici olabilir ama normal bir bilgiye sahip insanlar için sadece komiktir.

Ruh’un ve Ruh üflemenin ne anlama geliyor olabildiği, bunun İsa ve Adem’in yaratılışındaki ortak formulun bir parcası oldugu zaten pek çok kez tartışıldı. Evet tartışılınca çıkan sonucuda yazsaydın daha iyi olurdu değilmi?

Konuyla ilgili diğer ayetlere gececek olursak;

Öncelikle az sonra bahsi bolca geçecek olan İblis’in kim oldugunu açıklıga kavusturalım:

Kehf

50 Hani, biz meleklere "Âdem'e secde edin" demiştik de İblis dışında hepsi secde etmişti. İblis, cinlerdendi. Kendi Rabbinin emrine ters düştü. Şimdi siz, benim beri yanımdan, onu ve onun soyunu dostlar mı ediniyorsunuz? Hem de onlar sizin düşmanınızken. Zalimler için ne kötü bir değiştirmedir bu!

İblis melekmiş. Ama Rabbin emrine ters düştüğü için cin olmuş. Yani isyankar ve Rabbin emrine uymayan meleklere cin deniyor. Buradaki İblis “cinlerdendi” ifadesi ise Allah’ın bunu zaten önceden bildiğini vurguluyor ve Bakara 30’daki "Şu bir gerçek ki ben, sizin bilmediklerinizi bilmekteyim." ifadesiyle mükemmel bir uyum gösteriyor. Yani Adem’in yaratılışında melekleri kendileriyle yüzleştirme ve içlerinden isyankar olanlarını ortaya döküp hak ettikleri karşılığı verme durumu var. Haaaaa haaaa bu kadar zorlama bir yorumda görmedim aslında sizleri bırakmak gerekiyor bu tatlı uykunuzda ama zaten amacımız sizleri uyandırmak değil. Kuranda şeytanın ne olduğu belli değildir cinde denebilir melekte. Bu kuranın sonsuz çelişkilerinden biridir. Bakara Suresi

(34) Hani meleklere, "Adem için saygı ile eğilin" demiştik de İblis hariç bütün melekler hemen saygı ile eğilmişler, İblis kaçınmış, büyüklük taslamış ve kâfirlerden olmuştu. Bu ayete bakarsak şeytan melektir.

Kısaca;

İblis-> cinlerin atası

Adem-> insanın atası

Araf

11 Andolsun ki sizi yarattık, sonra sizi biçimlendirdik, sonra da meleklere "Âdem'e secde edin" dedik. Onlar da secde ettiler. Ama İblis etmedi, secde edenlerden olmadı o.

12 Allah buyurdu: "Sana emrettiğimde secde etmeni engelleyen neydi?" İblis dedi: "Ben ondan hayırlıyım. Beni ateşten yarattın, onu çamurdan yarattın

13 Buyurdu: "O halde in oradan. Senin haddine mi orada büyüklük taslamak! Hadi çık! Sen alçaklardansın."

14 Dedi: "İnsanların diriltileceği güne kadar bana süre ver."

15 Buyurdu: "Süre verilenlerdensin."

16 Dedi: [b]"Beni azdırmana yemin ederim ki,[/b] ( Burada azdıram kim? )onları saptırmak için senin dosdoğru yolun üzerine kurulacağım."

17 "Sonra onlara; önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından musallat olacağım. Birçoklarını şükreder bulamayacaksın."

18 Allah buyurdu: "Çık oradan. Yenik düşmüş ve kovulmuş olarak. Onlardan sana uyan olursa yemin olsun ki, cehennemi tamamen sizden dolduracağım."

19 "Ey Âdem! Sen ve eşin cennette oturun, dilediğiniz yerden yiyin ama şu ağaca yaklaşmayın. Yoksa ikiniz de zalimlerden olursunuz."

20 Derken, şeytan, kendilerinden gizlenmiş çirkin yerlerini onlara açmak için ikisine de vesvese verdi. Dedi: "Rabbinizin sizi şu ağaçtan uzak tutması, iki melek olmayasınız yahut ölümsüzler arasına katılmayasınız diyedir."

21 Ve onlara, "ben size öğüt verenlerdenim" diye yemin de etti.

22 Nihayet onları kandırarak aşağı çekti. O ikisi ağaçtan tadınca çirkin yerleri kendilerine açıldı. Bahçenin yapraklarından yamalar yapıp üzerlerine örtmeye başladılar. Rableri onlara seslendi: "Ben size bu ağacı yasaklamadım mı? Ben size, şeytan sizin için açık bir düşmandır demedim mi?"

23 "Ey Rabbimiz, dediler, öz benliklerimize zulmettik. Eğer bizi affetmez, bize acımazsan elbette ki hüsrana uğrayanlardan olacağız."

24 Buyurdu: "Kiminiz kiminize düşman olarak inin. Yeryüzünde belirli bir süreye kadan mekân tutmanız ve nimetlendirmeniz öngörülmüştür."

Tefsiri: KURAN'IN YARATILIS HIKAYESINDEKI ÇELISKILER

Öncelikle belirtmeliyiz ki, bu ayetleri buraya yazmadan önce tam 5 ayri Kuran çevirisini inceleyip, hikayenin daha düzgün, ve biçimsel eksikliklerin en aza indirgenmis olanini bulmaya çalistik. Bütün çevirilerde ayni anlatim tarzini bulunca, bu çabanin bosuna oldugunu kabul etmek zorunda kaldik. Üstelik bu karmasa, sadece bu ayetler için degil, Kuran'in tamami için geçerli. Ne yazik ki, her seye kadir Allah'in kitabinda sadelik, sistem, düzen ve anlasilabilirlik yok. Yine de, okuyucuyu sikmamak için, hikayeyi sistemli bir biçimde tekrar yazmaktan kaçinip yorumumuza geçiyoruz:

Allah, Meleklere "yeryüzünde bir halife var edecegim" diyor. Elbette aklimiza hemen, ilk insan olan Adem'in nasil bir halife olacagi sorusu geliyor. Halife'nin Tanrinin temsilcisi oldugunu düsünürsek, belki sorumuza bir ölçüde cevap almis oluruz. Yani Adem, yeryüzünde ilk insan olarak Tanri'yi temsil edecektir. Asil sorun zaten bu noktada basliyor: Adem, yeryüzünde degil cennette yaratiliyor! Üstelik eger Seytan onu kandirip ceza olarak Dünyaya gönderilmesine yol açmasa, sonsuza kadar orada kalacak! Madem ki Adem cennette yasayacak, neden dünya yaratildi? Bu sorularin cevabini almak kolay olmasa gerek...

Melekler, "orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaksin?" diyorlar. Melekler, gayet mantikli bir sebebe dayanarak, ve tarihe bakildiginda kolayca görülecegi gibi, hakli olarak bu soruyu soruyorlar.

Allah, "ben sizin bilmediginizi bilirim" diyor. Ama hiçbir açiklama yapmiyor. Üstelik melekleri tersliyor. Henüz olgunluga ulasamamis küçük bir çocuk bile kendisine mantikli bir soru soruldugunda karsisindakini terslemezken, Allah'in meleklerine bu sekilde davranmasini olgunluk kavramiyla bagdastiramiyoruz. Birkaç ayet sonra meleklerin kendi agzindan duyacagimiz gibi, melekler Allah'in verdigi bilgiden fazlasini bilmiyorlar. Ve bu yorumu yaparken de Allah'in kendilerine verdigi bilgiye dayaniyorlar. Üstelik söyledikleri tamamen dogru...Yine de Allah istedigini yapiyor.

Allah, Adem'i topraktan var ediyor. Kuran'in anlatim eksikligi burada kendisini gösteriyor, çünkü hikayede Adem'in yaratilmasi anlatilmiyor. Biz de Adem'in nasil yaratildigini baska ayetlerden ögrenmek zorunda kaliyoruz. Adem'in yaratilisinda topragin kullanilmasinin nedeni, (Aslinda bu madde birçok ayette farkli tarif ediliyor. Bazen "süzme çamur", bazen "özlü ve yapiskan balçik", bazen "pismis çamur gibi kuru balçik" olarak tarif edilmistir bu madde.) elbette topragin üretici karakteriyle ilgilidir. O zamanlar insani meydana getiren maddeler hakkinda hiçbir sey bilinmedigi için, "bitkileri yoktan var eden" toprak; bu üretici karakteri ile, insanin da yaratilmasi için en uygun madde olarak görülmüstür. Ayrica "ol" deyince her seyi olduran Tanri'nin neden insani yaratmak için bir madde kullandigi sorusu sorulabilir. Bu sorulari baska bir baslik altinda tekrar tartismak üzere, simdilik geçiyoruz.

Allah, melekleri sinava çekiyor. Hikayenin bu kismi gerçekten çok ilginç. Öncelikle iyiligin ve dogrulugun sembolü Allah,

meleklerinin samimiyetinden (!) süphe diyor. Ve onlari sinava çekiyor. Üstelik sinav tamamen adaletsiz. Allah resmen Adem'e kopya veriyor. Melekler de kendilerine verilmeyeni bilmedikleri için sorulari cevaplayamiyor. Allah katinda gerçeklesen bu olay bize oralarda bile düzenin hakim olmadigini gösteriyor.

Allah "size söylememis miydim?" diyor. Allah, haksizlik yaptigi yetmemis gibi, bir de Adem'e övgüler düzüyor.

Melekler secde ediyor, Iblis etmiyor. Burada Seytan'in içinde "Allah korkusunun" olmadigini görüyoruz. Çünkü resmen Allah'a kafa tutuyor. Allah'in yarattigi bir meleginin kendisine bas kaldirmasi gerçekten çok ilginç. Yeryüzünde her saniyeyi Allah korkusu ile geçirmemiz istenirken Allah kendi katinda ve kendisiyle yüz yüze olan meleklere bile korkuyu asilayamamis...

Allah Iblis'i kovuyor, Iblis süre istiyor. Allah hiçbir açiklama yapmadan, Adem'in hangi yaninin üstün oldugunu bile açiklamadan Seytan'i kovuyor. Üstelik birkaç ayet sonra Seytan Adem'i kandirabilecegine göre, gerçekten de Adem bir "aciz insan" ve pek bir üstünlügü yok. Allah "ceza gününe kadar lanetim üzerinde olsun diyor, ama somut bir ceza verdigi yok. Iblis kiyamete kadar süre istiyor ve Allah kabul ediyor. Yani Allah, insanlari yoldan çikarmasi için Iblis'e firsat veriyor.

Iblis, "herkesi azdiracagim" diyor. Iblis'in inanilmaz cesareti burada da kendisini gösteriyor. Sanki karsisinda kendisini bir hamlede yok edebilecek güçteki Tanri yokmus gibi davraniyor ve "herkesi azdiracagim" diyor. Halbuki Adem sonsuza kadar cennette yasayacak. Demek ki Iblis, Adem'i kandiracagindan bu kadar emin. Allah da bundan (Adem'in kandirilacagindan) bu kadar emin olmali ki, "sana uyanlari da seninle beraber cehenneme atacagim" diyor. Burada cehennemden bahsedilmesi de, cehennemin var oldugunu gösteriyor. Yoksa hikayemizde "...bunun üzerine Allah seytan ve ona uyanlari cezalandirmak için cehennemi yaratti" diye bir bölüm de olmasi gerekirdi. Zaten Allah Adem ile Havva'yi cennete gönderdigine göre cennet diye bir yer var. O zaman da cehennemin neden var oldugu sorusu geliyor insanin aklina. "Yoksa Allah Iblis'in böyle davranacagini ve Adem'in de ona uyacagini biliyor muydu?" diye sormaktan alamiyoruz kendimizi... Bu soruyu "Eger Iblis secde etseydi, neler olurdu?" diye sorarsak sanirim çarpiklik daha belirginlesecektir. Çünkü o zaman herkes memnun olacakti, Adem'le Havva sonsuza kadar cennette kalacakti. Insanlari yoldan çikaracak bir seytan olmayacakti, böylelikle ceza-ödül kavramlarinin dogal sonucu olan cennet ve cehennem de anlamlarini yitirecekti. Bu sorulari çogaltmak mümkün. Ancak hiç biri için tatmin edici bir cevap alamayacagimizi bildigimiz için baska yorumlar yapmayi gereksiz buluyoruz.

Allah, Adem'e; "Sen ve esin cennette kalin, ama su agaca yaklasmayin" diyor. Biz de hemen, asgari tutarliligin ve mantigin geregi olarak bu keyfiligin nedenini soruyoruz. Cennette zararli bir agacin olmasinin nedeni ne olabilir? Allah'in Adem'i o meyveden uzak tutmak için yapabilecegi baska bir sey yok mu? Allah "sakin Seytan sizi cennetten çikarmasin" diyor. Halbuki Adem yeryüzü için yaratilmisti.

Seytan Adem ve Havva'yi kandiriyor. Burada cennetin hiç de sandigimiz gibi bir yer olmadigini görüyoruz. Cennette zararli agaçlar var. Üstelik Seytan cennete elini kolunu sallaya sallaya girebiliyor. Seytan Adem'e "Allah melek olacaginiz için bu agaci yasakladi" diyor. Ve Adem meyveyi bu yüzden yiyor. Allah'tan hiç korkmuyor, ve kendisine yalan söyledigine inaniyor. Peygamberi Allah'a güvenmiyor! Olay bununla da bitmiyor. Adem melek olmak için elmayi yedigine göre, melekler Adem'den üstün varliklar. Öyleyse ilk basta meleklerin Adem'e secde etmek istememeleri çok dogal. Hatta Seytan bile bu durumda hakli görünüyor. Her seyden haberdar olan, her seyi gören ve bilen Tanri o sirada ortada yok... Adem'in aldatilmasini engellemek için hiçbir sey yapmiyor. Sanki her sey önceden planlanmis gibi. Allah'in cennetinin korumasizligi bir yana, orada insanlar kandirilabiliyor bile! Üstelik kandirilan Adem Peygamber! Insanin aklina ister istemez "Adem bile kandiriliyorsa, 'aciz' insan nasil kanmaz?" sorusu geliyor. Adem ve Havva meyveden yiyince hemen "zalimlerden oluyorlar" Ayrica"ayip yerleri görünüyor" ve hemen cennet yapraklariyla örtmeye çalisiyorlar. Aslinda Kuran'da, eslerin birbirlerinin cinsel organlarini görmesinin haram olmadigi Müminun suresi 6. ayette anlatiliyor. Ama bizimkiler herhalde Allah'in kanunlarindan haberdar degil ki, örtünmeye çalisiyorlar.

Allah, Adem ve Havva'yi yeryüzüne gönderiyor. O ana kadar ortada görünmeyen Allah hemen ortaya çikiyor ve Adem ile Havva'yi cezalandiriyor. "Birbirinize düsman olarak inin" diyor onlara. Bu tavir onun yüceligiyle hiç bagdasmiyor oysa. Cezanin da gerçeklesmesi gerekiyor. Yoksa masalimizin bir anlami kalmayacak.

Adem tövbe ediyor. Ve Allah tövbesini kabul ediyor. Ediyor ama, Adem yine de dünyada kaliyor. Böylelikle her tövbe edeni bagisladigini iddia eden Tanri'nin ne kadar dogru sözlü oldugunu bir daha görüyoruz. Halbuki Seytan tövbe bile etmemisken cezasi ertelemisti... Taha suresinde bu olay anlatilirken en basta Adem'in unutkanligina baglaniyor, birkaç ayet sonra ise "Adem baskaldirdi" deniyor. Bu da hikayemizdeki çeliskiler arasinda yerini aliyor. Allah Adem'in tövbesini kabul edip yol gösterdikten sonra ise "Elbet benden bir yol gösterici gelir" diyor. Allah gösterdigi dogru yolu yetersiz bulmus olacak ki, bir yol gösterici gönderecegini söylüyor. Bilimsel veriler, ilk insan ortaya çiktiktan sonra, Ibrahim'in peygamberlik iddiasina kadar binlerce yil hiçbir peygamberin ortaya çikmadigini gösteriyor. Yani Allah'in yol göstericisi biraz geç geliyor...Bu hikaye bize, Adem'in bir peygamber degil, bir suçlu oldugunu ve bu dünyaya da cezasini çekmek için gönderildigini anlatiyor.

Sonuç

Yillardir seriatçilarin dilinden düsürmedigi, bazi sahtekarlarin milyarlar harcayarak bilimsel bir gerçekmis gibi göstermeye çalistigi "yaratilis" kavraminin ne kadar mantikli(!) ve ne kadar bilimsel(!) oldugunu gördük. Asli Babil ve Sümer uygarliklarina, yani M.Ö 3 bin yillarina dayanan bu masalin bilimsel verilerle karsilastirildiginda hiçbir degeri yoktur. Üstelik bu hikayeyi elestirebilmek için herhangi bir bilimsel veriye bile ihtiyaç duyulmaz. Sadece iç çeliskileri bile, bu hikayenin Tanri tarafindan yazilmadigini, ve basit bir efsaneden öte deger tasimadigini gösterebilir.

Ateistler tarafından Lord of the Rings üçlemesinin dördüncü ayağı gibi algılanan bu yaratılış kıssasını dikkatli bir şekilde, ayetlere sembolik anlamlar yüklemeden ve ön yargılarımızı bir kenara bırakarak inceleyelim bakalım.

İblis diye bir varlık var. Önce bir kişilik özelliklerine bakalım:

İsyankar, ırkçı, kibirli, yalancı, düzenbaz, sahtekar, egoist... Kimin eseri?

İsyankar: Rabbinin emrine karşı geliyor. Rabbin vereceği emrin yerine getirilmeyeceğini daha şeytanı yaratmadan önce bile biliyorsa neden o emri veriyor? Tüm bu olayların kaynağı kim?

Irkçı-kibirli: O topraktan ben ateştenim diye artistlik yapıyor. Yapıyormu yaptırılıyormu? Çünki yukarıda azdıranın kim olduğu açık.

İftiracı- yalancı: “Rabbinizin sizi şu ağaçtan uzak tutması, iki melek olmayasınız yahut ölümsüzler arasına katılmayasınız diyedir." diye yalanlar uyduruyor. Hem de bunları Allah adına ve Allah’ın sozlerini (agaca yaklaşmayın) açıklama adına yapıyor.” Evet hiç allahtan korkmuyor o kadar salak Ya böyle bir olaya gerçektenmi inanıyorsunuz yoksa bunlar şakamı?

Adem salağı allah ile konuşuyor ona inanmıyor cennete şeytan geliyor (ayrıca o şeytan allahın cennetine nasıl giriyor) allah değil bana inanın diyor haaa haaaay.

Düzenbaz-sahtekar: yalanlar üzerine yemin ediyor, “ben size öğüt verenlerdenim” diyor. Bunu sadece o deil muhammedde yapıyor. ayrıca daha kimin yalancı olduğu ispatlı değilken senin bunları söylemen biriftira değilmi?

Egoist: Ben yandım herkes yansın mantığı güdüyor. Hatasından dönmek yerine iyice azgınlaşıyor. Egositlik ile bu sözlerin ne alakası var?

Şimdi bu karakterde bir varlık yarattık kafamızda... Evet ama baya zor bu saçmalıklar ile bir varlık yaratmak helede bu yarattığın saçmalıklara inanmak

(Bu arada bu ayetlere sembolik anlam yükleyen müslüman arkadaşlar da umarım bunu yapıp ayetlerin anlamlarını eğip bükmeden “literal” anlamlar üzerinden de ders yüklü çıkarımlar yapılabileceğini görürler.) Evet bu ayetleri sizler kadar eğip büken yok o kızdığınız kişilere 100 çekersiniz.

Yukarıda betimlenen varlık Tanrı'dan rakibinin ayagını kaydırmak üzere izin alıyor. Yoruma gerek yok

Ve daha önceden Meleklerin test edilmesi / kendileriyle yüzleştirilmesi için kullanılan Adem'in, bu kez isyankar olan melekler, yani cinler (İblis ve soyu) Bu cinler nasıl iblis soyu oluyorlar cinler kurana göre insanlar gibi toplulukturlar yaşarlar ölürler. Bu cinlerin iblis soyu olduğuna kurandan delilin nedir?

tarafından test edilmesine karar veriliyor. Ve Allah İblis’e uyan herkesi cezalandıracagını soyluyor. Haaaa haaaayyy sen çok yaşa emi. Ne testi bunlar ya gerçektende inanılmazsınız haaa haay

Cennet bahçesinde yaşayan Adem’in karakterine gelecek olursak.. Hadi gelelim bakalım acaba o öncelikle karakter nedir nasıl oluşur eteknler nelerdir bunu bir aratırsaydın.

Unutkan, saftirik, pek sorgulamayan, hemen oyuna gelen, Rabbine İblis gibi kasıtlı olarak değil, farkında olmadan karşı gelen bir tip... Yani onun itaatsizliğinin en temelinde yatan şey ve yanlışa sapmasına neden olan hatası kibiri yahut egoizmi değil daha ziyade saf yapısı, birşeyin aslı astarı ne iyice sorgulamadan inanması-kanması... Bir de ölümsüzlük zaafı var. :lol::lol::lol:Bu akşam çok güldürdün beni sağolasın epifun. Ama burada söylediklerine katılıyorum bu arap allahından daha iyisi beklenmezdi zaten ancak böyle saftirikler yaratır.

Karakterler kafamızda iyice oturduysa devam edelim. Evet oturdu adam salağın teki arap allahı ise şeytana bu salağın önünde eğil diyerek tüm bu saçamlıkları başlattı

Yaratılış kıssasına göre;

Adem’in soyu ve İblis’in soyu kıyamete kadar birbirlerine düşmanlar. nerede bu iblisin soyları anlar biz onları göremiyoruz onlar bizi görüyorlarmı? onların bizi kandırma yeteneği var bizimde onları akndırma yeteneğimiz varmı? vs vs

Ve bu savaşta aktif role sahip olan unutkan ve saftrik Adem ve soyundan çok, İblis ve yandaşları. İddiasını gerçekleştirmek ve “rakibini” peşinden cehenneme sürüklemek, tuzağına düşürmek için herşey mübah ona... :lol::lol:

Tüm bunları bilen Allah Adem’den yana olmalı ki Kitaplar yolluyor ve bu kitapların içinde bu sinsi çekişmeye yer veriyor. Defalarca farklı şekillerde anlatıyor...“Dunya aslında gorunmeyen kötü ve (genellikle özünde iyi olan) insan arasındaki bir savaş” diye öğütler veriyor insana... Türlü türlü söylüyor. Uyarıyor… Ona uyanı-oyununa gelip fark etmeyeni, pişman olmayanı cehenneme atacagım diyor… Ne zaman aldık bu uyarıyı yoksa bu uyarı dediğim bu saçma sapan bir kiatp olan kurandaki safsatalarmı? Bunların hiçbir değeri yok kuran gibi saçma bile sayılamayacak kitabın bizi uyardığını söylemek adamden bile beklenemeyecek kadar saflıktır.

Ve hikayemiz burada sona eriyor. Komedi desek daha iyi bir tespit olurdu diye düşünüyorum

Şimdi işin son kısmına geçiyoruz... evet geçelim.

Burada artık sadece ayetleri baz almayacağız... Ayetleri sınayacağız...

Dünyayı, yaşamı, insanları gözlemleyeceğiz ve empati kuracağız...Bir anlamda tüme varım yapacağız... Bunlarlamı? :lol:

Şimdi bir anlığına bu hikayenin gerçek oldugunu düşünelim, biraz FRP oynayalım ve eğer biz İblis olsaydık nasıl tuzaklar kurardık biraz düşünelim.... Neden tuzak kuralım be kardeş bu nasıl bir davranış şeytan neden kursun? kime hizmet edecek? şeytan üstelik inancınıza göre allah ile konuşan bir varlık onun ile konuşan bunu yaparsa ancak yaptırılmış olması gerekir.

Ben kendi adıma;

1. İnsanlığa doğru yolu göstermek üzere gönderilmiş kitapları tahrif ederdim.

(“Hem zaten dosdogru yolun üzerine kurulacagım” da demiştim hazır) Evet bu durumda sizler bunu en çok yapanlarsınız bu 1400 yıllık cehalet müsvettelerini zorlaya zorlaya ne hale getirdiniz?

2. Herhangi bir koruma altındaysa ve bu kitapları tahrif edemiyorsam mesajlarının üzerini örtmek için didinirdim. Sen müslümanmısın?

a) Daha önce cennet bahçesinde Adem’e yaptıgım gibi Allah adına ve Allah’ın sozlerini (“agaca yaklaşmayın”) açıklama adına yalanlar söyler, kafa bulandırırdım. sende cennette iblis gibi elini kolunu sallayarak girebilirmisin?

İnsanların duygularını süistimal eder onları sevdikleri insanları alet ederek oyuna getirirdim. (Örneğin peygamber ve bunlar onun sözleri der kandırırdım) Neden?

c) Muhakkak örfe ve geleneğe sızardım ki İlahi kitapların verdiği mesajları ve buyrukları çarpıtabileyim. Örneğin Kitapta kadının ekonomik haklarını garantiye alan “mehir” sistemi varsa ben örfe “başlık parası” adı altında, mehirle karışan ama aslında alakası olmayan bir sistem sokuştururdum. Birazda kendini allah yerine koy sen allah olsan kadını mehir ilemi garantiye alırdın?

d) İnsanların felsefeye olan ilgilerini sömürür, ayetlere sembolik anlamlar yükletir, batıni, ezoterik anlamlar diye birşey uydurur... polarite, diyalektik vs. kavramları sayesinde "aslında gercekte varolmadıgımı ve sadece dünyevi bir yanılsama oldugum" yalanını benimsetirdim. :lol:Bu sembolik anlamalrı en çokta sizler kulanırsınız.

e) Rehber / Kutsal kitapların yogun uygulanma ihtimali olan bölgelerde ordumu sağlamlaştırır kaos yaratır, onlar örtülerle, hımarlarla ugrasırlarken ben mesajın üzerini örtmüşlüğün verdiği keyifle zevkten dört köşe olurdum... Sen allah olsan bu sırada ne yapardın?

f) Onları kendi içlerinde parçalara bölerek zayıflatırdım. Aralarına düşmanlık sokardım... bak buna inanırım sizlerden herşey beklenir

3.Cin-peri masalı diye bir "genre" (janr?) uydururdum. Bunların çocuk hikayeleri oldugunu ve “aklı başında yetişkinlerin” asla bunlara inanmaması gerektiğini bir güzel aşılardım… gücüme ve yapabileceklerime inanmayanlar karşısında güç kazanırdım. ama ne yazıkki bunlara inanmayanlar nasıl durumdala birde inananlar ne durumdalar gözü ve aklı olan görüyor

4. Kendimden başka "görünmeyen bir varlık türü" icad ederdim. Buna da Rehber kitapta farklı bir anlama gelen yarı-gizemli bir kelimenin adını verirdim....Meslea: “ruh” ... İnsanların saflığından ve kaybettikleri sevdiklerine olan zaaflarını kullanır; onlarla iletişime geçebileceklerine inandırır, kandırır, yanlış şeylere inandırırdım. Böylelikle daha sonra yoldan saptırmak için empoze edeceğim şeylere ortam hazırlardım. (reenkarnasyon, sembolik cennet-cehennem, ruhlar alemi, hayaletler vs.) görünmeyen o kadar çok şeyler olduğuna inanan bir insanın bunları söylemesi garip.

5. Varoluşu anlamlandıracak farklı alternatifler yaratırdım. Mesela kuranın yaradılış saçmalıkları gibimi?

Ruhçu öğretiden yola çıkarak onlarca şey daha ekleyebilirdim listeye... Ama herkesin bu öğretinin gerçek yuzunu kavramamış oldugunu hesaba katarak daha gozlemlenebilir, somut, gundelik hayatı biraz "bu gözle" gozlemleseniz fark edeceginiz ornekler vermeye calıştım...

Listeyi uzatabilirsiniz....Sizin hayalgücünüze (!) kalmış... Şimdi kendini şeytan yerine koydun bir de allahın yerine koy tüm bunların olmasına sebep sensin şimdi koltuğuna uzan ve düşün sen allah olsan herşeye dücün yetse böylebir sistemmi kurardın. bu hayatın anlamını yine böylemi yapardın?

Link to post
Sitelerde Paylaş
ateistlerin durumu şu videoda iyi anlaşılır.

http://www.youtube.com/watch?v=bWRwMhPishk

:blink:

:lol: ateistlerin, öteki dünyadaki durumu....

bundan komik olamazdı :lol::D

eğlenceli...

edit: çok önemli bir ek;

filmi seyretmiş olan bilir. piç rıza babaya kendini affettirir, kızıyla beraber olur falan da, filmin asıl kötü kişisi babanın has adamı gibi gözüken haindir. Sonunda tepelenen, o olur.

tarihinde templet tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...