karantekyil 0 Oluşturuldu: Mart 5, 2008 Raporla Share Oluşturuldu: Mart 5, 2008 Gelişme ve hayatı algılama dönemlerinde, insanların çevrelerinden ve kendi içindeki kişisel dünyasından etkilenerek muhtemelen bir “Tanrı” düşüncesi oluşur. Dinsel yönden zayıf, kendi kültürünü bilmeyen, kutsal kitapları okumadan ailesinin dinsel ideolojisini kabul eden insanlar, bireysel “Tanrı” modellerini ona uygun görürler, görmek isterler. Başka şanslarının olmadığını düşünürler. Ülkemizde yaygınlaşmamış olan kitap okuma ve araştırma düşüncesi bunlara olumsuz etki eden etmenlerden biridir. Bütün bunları kabul ettikten sonra karşılarına çıkan herhangibir olumsuz dinsel arguman karşısında çaresizdirler. Kutsal kitapları değil okumak, ellerine almaya korkarlar. Genç yaşlarda kitabın içeriğini okuyup, yargıya varıp, Tanrı modelini oluşturmak yerine kişisel bir yol izlerler. Bu olayların içine anne ve babanızıda katabilirsiniz. Ülkemizde, istisnalar hariç, araştırma ve okuma yapılmadan direkt olarak bir görüşü benimsemek yaygındır. Örneklemek gerekir ise, —Allah vardır, varolan herşey o yaratmıştır. +—Gönderdiği kitabı hiç okudunuz mu? —Hayır, arapça bilmiyorum. +--Türkçe çevirisi yapılıyor, neden okumuyorsunuz? —Ben bunu bilmiyordum. Bu gibi olaylarla karşılaşmak mümkün. Bu sözleri sarfedenin yirmisekiz yaşlarında bir insanımız olmasıda durumu daha da içinden çıkılmaz bir olay haline getiriyor. Tanrı’nın konumu sıradan insanların gözünde çok farklı açıda. Daha çok, zor durumlarda bir joker gibidir. Gereksinim olduğu zaman ortaya çıkıverir. Yıllarca, bireysel Tanrı düşüncesi ile yaşamış bir insanın kutsal kitapları okuduktan sonra düşüncesi ne yönde değişir? Kısıtlamalar içinde hissedebilir kendini. Geçmişinde onun varlığını kendi özgür düşüncesiyle nitelendirmiştir çünki. Tanrının gönderdiğini sandığı kitapların tamamen mantık dışı, geçersiz çelişkili olduğunu görünce piskolojik yıkım içine girebilir. Fakat hayatı boyunca bireysel olarak geliştirdiği tanrı modeli yıkılması zor bir tabu gibidir. Geçmişinden silinmesi zor kalıntılardır. Siz bu insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Saygı ile… Link to post Sitelerde Paylaş
ad hominem 0 Mart 5, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 5, 2008 gönderildi Kutsal kitapları değil okumak, ellerine almaya korkarlar. Korkuyla yoğrulmuş, dogmalarla yetiştirilmiş bir ruh birde ''dinimizde şüpheye yer yoktur'' saçmalığyla sıkıca bağlanırsa burdan sonra kendini bulması imkansızdır zaten. Bu tür insanlar asla inaçlarında kurtulamazlar vazgeçemezler.Buna güçleri yetmez tüm dünyaya gözlerini kapatmakla kendilerini rahatlatırlar. Link to post Sitelerde Paylaş
xislam 0 Mart 5, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 5, 2008 gönderildi Beni en çok hayrete düşüren olaylardan birisi konuşmalarından kültürlü bir insan gibi görünen bir kişinin dini bir sohbette "Bilim adamları bir konuda sıkıştıklarında kurana bakıyorlar" Sözü idi. İnsanlar kuranı o kadar olağan üstü bir kitap gibi görüyorlarki böyle komik yorumlar yapabiliyorlar. Bu kuranın okunmamasından kaynaklanıyor. Bende ilk Türkçe meli aldığımda eve koşa koşa gelmiştim. Öğle şeyler bekliyordumki okumaya başladım. Okurken hislerim çok garipti. Hani birileri size bir filmi öğlesine met ederki "o kadar güzel harika inanılmaz bir insan bu filmi çekmiş olamaz o kadar olağanlar üstü bir film" sonra sizde o filmi seyredersiniz beklersiniz acaba o sahneler nerede diye ama beklerken beklerken bir bakarsınızki film bitmiş ve düşündüğünüzün ile hiçbir alakası olmadığı gibi birde inanılmaz derecede kötü bir film. Ama tabi normalde bir insanın böyle bir övgü karşısında tepki vermesi normal ama birde düşününki bu filme tepki vermeniz yasak olsa. Bende kuranı bu şekilde okudum ha şuna cevap ha buna cevap derken hiç ama hiçbir soruma cevap bulamadım. Tabi o zamanlar bunu kendim içimden düşünsemde hep bir şekilde görmezlikten geliyordum. Mesela kuranda bir ayete başlar ve devamında hemen eski firaun hikayelerine giderya o zamanlar içimde geçenler hani yaşlı bir kişi size konuşurken daha önce defalarca anlattığı birşeyi tekrar anlatmaya çalışır siz ise bu kişiye saygı duymanız gerektiğinde ancak içinizden "öf yine başladı" dersinizya işte benimde içimden öğle geçiyordu. Ama tabi bu düşünceleri insan öz benliğinde hissetsede korkudan onca zaman inandığı hatta gördüğü herkezin inandığı bir kitaptam şüphe etmiyordu herşeyde kendini kandırmak için bahaneler buluyordum. Tabi artık öğle bir hale geliyorsunuzki olay o kadar bariz hale geliyorki kendinizi kandıracak birşey kalmıyor. Benim en çok istediğim şey insanların kuran okumalarıdır. Ve şune % 100 eminimki insanlar kuran okusa ve Tv lerde bu konuylar burada olduğu gibi hocalara karşı ateistler tartışsa kurana inananların sayısı %75 azalır. Link to post Sitelerde Paylaş
Temple Grandin 0 Mart 5, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 5, 2008 gönderildi (düzenlendi) ben de eskiden dandik bi meali elime alıp, "ne lan bu" demesem de, tam diyecekken sıkılıp kapatıyordum. şimdi ise bırakamıyorum. tabi bilgisayardan, karşılaştırmalı vs, "online Kurancı"yız ya ayriyeten, orjinalinden etimolojik çözümlemesini yaparak.... Benim en çok istediğim şey insanların kuran okumalarıdır. Ve şune % 100 eminimki insanlar kuran okusa ve Tv lerde bu konuylar burada olduğu gibi hocalara karşı ateistler tartışsa kurana inananların sayısı %75 azalır. baskıya dayanamayanlar türler elenirdi o zaman... serbest piyasa şartlarında tutunamayanlar piyasadan silinirdi... Mart 5, 2008 tarihinde templet tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Bruce lee 0 Mart 6, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 6, 2008 gönderildi (düzenlendi) Gelişme ve hayatı algılama dönemlerinde, insanların çevrelerinden ve kendi içindeki kişisel dünyasından etkilenerek muhtemelen bir “Tanrı” düşüncesi oluşur. Dinsel yönden zayıf, kendi kültürünü bilmeyen, kutsal kitapları okumadan ailesinin dinsel ideolojisini kabul eden insanlar, bireysel “Tanrı” modellerini ona uygun görürler, görmek isterler. Başka şanslarının olmadığını düşünürler. Ülkemizde yaygınlaşmamış olan kitap okuma ve araştırma düşüncesi bunlara olumsuz etki eden etmenlerden biridir. Bütün bunları kabul ettikten sonra karşılarına çıkan herhangibir olumsuz dinsel arguman karşısında çaresizdirler. Kutsal kitapları değil okumak, ellerine almaya korkarlar. Genç yaşlarda kitabın içeriğini okuyup, yargıya varıp, Tanrı modelini oluşturmak yerine kişisel bir yol izlerler. Bu olayların içine anne ve babanızıda katabilirsiniz. Ülkemizde, istisnalar hariç, araştırma ve okuma yapılmadan direkt olarak bir görüşü benimsemek yaygındır. Örneklemek gerekir ise, —Allah vardır, varolan herşey o yaratmıştır. +—Gönderdiği kitabı hiç okudunuz mu? —Hayır, arapça bilmiyorum. +--Türkçe çevirisi yapılıyor, neden okumuyorsunuz? —Ben bunu bilmiyordum. Bu gibi olaylarla karşılaşmak mümkün. Bu sözleri sarfedenin yirmisekiz yaşlarında bir insanımız olmasıda durumu daha da içinden çıkılmaz bir olay haline getiriyor. Tanrı’nın konumu sıradan insanların gözünde çok farklı açıda. Daha çok, zor durumlarda bir joker gibidir. Gereksinim olduğu zaman ortaya çıkıverir. Yıllarca, bireysel Tanrı düşüncesi ile yaşamış bir insanın kutsal kitapları okuduktan sonra düşüncesi ne yönde değişir? Kısıtlamalar içinde hissedebilir kendini. Geçmişinde onun varlığını kendi özgür düşüncesiyle nitelendirmiştir çünki. Tanrının gönderdiğini sandığı kitapların tamamen mantık dışı, geçersiz çelişkili olduğunu görünce piskolojik yıkım içine girebilir. Fakat hayatı boyunca bireysel olarak geliştirdiği tanrı modeli yıkılması zor bir tabu gibidir. Geçmişinden silinmesi zor kalıntılardır. Siz bu insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz? Saygı ile… Sözkonusu insanların bu şeklide bir tanrı modeli ( özellikle türkiye) oluşturmalarının temelinde,o insanların vergileri ile ense ve midelerini şişiren ilahiyatçı guruh ve diyanet adlı din baronları yatmaktadır.Çünkü din bu baronların ekmek kapısıdır. Bu kapının yok olmaması için ellerinden geldiği kadar islamdaki saçmalıkları gizlemeye ve olduğundan farklı göstererek cici ve şirin bir islam sergilemektedirler. Halk bu parazitlerin sırf kariyerlerlerine güvendiği için onların poh pohladığını gerçek islam sanmaktadır.Din baronlarının cicilemelerine aldanan halk, bu yüzdende bizleri islamı karalamaya çalışan art niyetli insanlar olarak görmektedir. Bunun yüzlerce örneği bu fürumda görülmüştür. Böyle kafa yapısına sahip müslümanlara islamın kaynaklarında delil vererek islamın gerçek yüzünü gösterdiğimiz halde adamlar sanki bizler uydurmuşuz gibi bizlere veryansın etmektedirler. Bu din baronlarından oluşan ordu kalkmadıkça insanların kafasında ki şirin islam imajı asla bitmeyecektir. Mart 6, 2008 tarihinde dinsavar tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
Andromeda 0 Mart 6, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 6, 2008 gönderildi Benim en çok istediğim şey insanların kuran okumalarıdır. Ve şune % 100 eminimki insanlar kuran okusa ve Tv lerde bu konuylar burada olduğu gibi hocalara karşı ateistler tartışsa kurana inananların sayısı %75 azalır. Bunu bildikleri için böyle bir olayın kahramanını hemen vuruyor veya havaya uçuruyor veya yakıyorlar... Suikast bir peygamber öğüdüdür... Bakınız Kab Bin Eşref cinayeti... Link to post Sitelerde Paylaş
dayee 0 Mart 6, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 6, 2008 gönderildi ben de eskiden dandik bi meali elime alıp, "ne lan bu" demesem de, tam diyecekken sıkılıp kapatıyordum. şimdi ise bırakamıyorum. tabi bilgisayardan, karşılaştırmalı vs, "online Kurancı"yız ya ayriyeten, orjinalinden etimolojik çözümlemesini yaparak.... baskıya dayanamayanlar türler elenirdi o zaman... serbest piyasa şartlarında tutunamayanlar piyasadan silinirdi... Sevgili templet Şu karşılaştırmalı,ayrıca,orjinalinden etimolojik çözümlemeler yaptığın,bilgileri Bizimle paylaşsanız ne kadar iyi edersiniz. Velhasıl zor işmiş bu kitabı anlamak. Halbuki apaçık bir kitap olduğunu,kendisi söylemezmi. Sinekten yağ çıkarma ,eğiliminde olmayasın. Saglıcakla Link to post Sitelerde Paylaş
murtimuro 0 Mart 6, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 6, 2008 gönderildi Sözkonusu insanların bu şeklide bir tanrı modeli ( özellikle türkiye) oluşturmalarının temelinde,o insanların vergileri ile ense ve midelerini şişiren ilahiyatçı guruh ve diyanet adlı din baronları yatmaktadır.Çünkü din bu baronların ekmek kapısıdır. Bu kapının yok olmaması için ellerinden geldiği kadar islamdaki saçmalıkları gizlemeye ve olduğundan farklı göstererek cici ve şirin bir islam sergilemektedirler. Halk bu parazitlerin sırf kariyerlerlerine güvendiği için onların poh pohladığını gerçek islam sanmaktadır.Din baronlarının cicilemelerine aldanan halk, bu yüzdende bizleri islamı karalamaya çalışan art niyetli insanlar olarak görmektedir. Bunun yüzlerce örneği bu fürumda görülmüştür. Böyle kafa yapısına sahip müslümanlara islamın kaynaklarında delil vererek islamın gerçek yüzünü gösterdiğimiz halde adamlar sanki bizler uydurmuşuz gibi bizlere veryansın etmektedirler. Bu din baronlarından oluşan ordu kalkmadıkça insanların kafasında ki şirin islam imajı asla bitmeyecektir. Tebrikler....İMZA.. Link to post Sitelerde Paylaş
Andromeda 0 Mart 6, 2008 gönderildi Raporla Share Mart 6, 2008 gönderildi Tebrikler....İMZA.. Vatikan'ın da yaptığı farklı değil diyanetten Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts