Jump to content

Halk nasıl harekete geçirilebilir?


Recommended Posts

Yeni nesil komünistler böyle demiyor ama, değişim aileden başlar, mahalleye yayılır ordan da dünyaya.. Ama aslında evet söylediğin gibi komünizm sadece bir saman yığınıdır. Herkesin bir anda kabul etmesi lazım.

Hadi etti diyelim,

Nerden başlayacaksın onu da söyleyelim; burjuvaların paralarına el koyacaksın, herşeyi devletin himayesine alacaksın, yandaşların sağda solda çeşmenin başında durup gelirleri eşit dağıtacak(!) Bir aydın komünist aleyhtarı eser yapınca hemen peşine adam takacaksın. Herkesin telefonunu dinleyeceksin. Ayasofyayı, Sultan Ahmet camisini filan yıktıracaksınki toplum kışkırtılmasın.

Sonra da insan hak ettiği hayatı yaşayacak.

Yok, okadar değil, dur bi sakin ol:) Sovyetlerden elbette aldığımız ciddi dersler oldu: Mesela, her şeyi devletin eline vermemek... Mesela, merkezi yönetim sistemini zayıflatmak... Mecburen bir ''pazar'' olacaktır elbette; ama küçük üreticiyi de kamulaştırma derdine girmeden... Kaynaklar asıl bilim ve teknoloji ile alt yapı/ulaşım gibi hizmetlere ayrılacak... Hatta, eğitim sistemi toptan değişim temel birkaç dersin dışında öğrenci dilediği bilgiyi öğrenebilecek... Eğitimde birtakım ezberci yığılmalar yerine bizzat uygulamalı, katılımcı ve pratik yaklaşımlar belirlenecek... Kaba bir devletçi/militarist eğitim yerine ideolojik kısırlıklardan arındırılmış, daha yenilikçi bir eğitim olacak... Sağlık sistemi ücretsiz olacak elbette, fakat, doktorların çalışma şartları ve olanakları iyileştirilecek... Sosyalist devrimin amacı, herkesi, ama herkesi gerçek anlamda üretici yapmak olacak... Zorunlu askerlik kalkacak, zamanla kurallar oturdukça ordu ve polis teşkilatı da olmayacak... :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 114
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Top Posters In This Topic

Sanmam, görmezsiniz. Ben uzun vadeli planlarımı yapan bir insanım, canını sıkma sen :) Başıma öyle bir şey gelse bile, o tarz işlerle zamanımı harcayacağıma kendimi kurtarmanın yolunu ararım. Bu arada örgütlenince ne oluyor? Kriz daha mı çabuk bitiyor?

Ah be Astur'um,

Umarım öyle bir durumla karşılaşmazsın; ama öyle bir kriz gelirki sen de bişi yapamazsın ben de:) Valla, beyaz yakalılar da hep öyle yapıyorlardı; ama onlar bile örgütlenmeye, eleştirmeye, muhalefet etmeye başladılar son krizle. Örgütlülük diyalektik bir eleştiri mekanizmasıdır öncelikle ki demokrasinin güçlü işlemesi ve sağlıklı bir toplumsal yapı için güçlü bir eleştiri de şarttır değil mi? Yoksa, ekonominin patronları yanlış yaptıklarını nereden bilecekler? Bak bu durum, Kutadgu Bilig de bile geçer mesela:Kral'ın biri onu sürekli öbvenlerden, abuk sabuk işlerinde bile alkışlayanlardan bıkar ve sonunda kendini eleştirmekten korkmayan, bilge bir yardımcı bulur :) Eylemlilik ve muhalefet her ülkede elzem bir şey değil midir? Bireyler kendi çıkarlarını ve hukukunu savunamazlarsa nasıl gelişebilirler? Sen de kendi çıkarını savunacaksın, krizin sana ve senin gibi insanlara fatura edilmesine engel olmaya çalışacaksın bu durumda:) Bak, ab bile sendikal haklar için başlık atıyor yahu... Bunlar Mason, bize ket vurmaya çalışıyor demeyeceksin umarım :D

Link to post
Sitelerde Paylaş
Şu anda tir tir titriyorum :D

Üstüne birşey giy, üşümüşsün demekki.

Buzdolabının kapağını açıp önüne mi oturmuştun?

Vitaminsizsin ya, bu tür birşey yapmış olman olasıdır diye düşündüm.

Yalnız ben burjuva değilim. Ne bende, ne de ailemde üretim aracı falan var. Satacak emeğim dışında bir şeyim yok. Valla bak, dilersen beni tanıyan arkadaşlara sor forumdaki.

Ben senin ne çocuğu olduğunu tahmin ediyorum da, şimdi söyleyip atılmak istemiyorum. :)

Burjuva çocuğu olmadığın halde burjuvazinin düzenini savunman da tam senin gibi bir vitaminsizden beklenilecek hareket.

Tebrik ederim.

Beni niye kucaklamıyorsun devrimci abi/abla?

Çok istiyorsan gel kucaklayayım.

Kızıştın herhalde? :D

not: C. Garipoğlu örneğin de güzel, bu burjuvaların kanı bozuk zaten. Cinayet işleyen bir tane "proleter çocuğu" yoktur

Sadece burjuva çocuklarının cinayet işlediğine dair bir argümanım mı oldu, yoksa gene vitaminsizlikten ötürü hayal mi gördün?

Vah Astur'um vah, daha bacak kadar da çocuksun, bu yaşta hafıza sorunlarıyla uğraşmak senin için çok yıpratıcı olmalı.

Akraba evliliği sonucu falan mı doğdun, yoksa doğum sırasında radyasyona mı maruz kaldın?

Üzülme, devrimden sonra seni tedavi ettiririz. :)

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
İstemezse ne olacak peki? Ki zaten istemiyor da. Hala istemedi. Bu gidişle isteyeceği de yok gibi. Sefilleşmeye gün geçtikçe daha çok alışıyor. Ne yapacağız peki? İşi oluruna mı bırakalım? Biz halk değil miyiz peki? Bizim mücadelemiz neden 'halk mücadelesi' olarak görülmüyor da 'halka tepeden bakan' uzaylı muamelesi görüyoruz? Bu düzende yaşamak istemediğimiz halde, cahil ve böcekleşmiş çoğunluğun keyfini mi bekleyelim?

Kendiliğindenciliğin bu kadarına da pes doğrusu!..

Yav halk biz devrimcilerin oyuncağı, köpeği değil ki her kavgada öne atlasın, her mücadele anı gelip, çattığında, yılmaz birer devrimci gibi sağa sola ateş açsın. Hem 'halkın parçası' olmaktan, hem de 'halkın sefilleşmesinden' bahsediyorsun, ne iş?

Aslında ne kadar 'halkın parçasıyız, bizim irademiz halk iradesidir' denilse de, Leninistler'in halkla olan bağı, 'Türk halkının bağrından çıkmış' TSK'nın bağından daha güçlü veya derin değil :)

Bir de devrimi 'istemek' ne demek? Misal, sen ne zaman devrimi istemeye başladın? Bugün birileri senin gibi düşünmüyor, hala hayata tutunabilmek için sebepler bulabiliyor ve 'keyfini bozmuyor' diye, değişimi senden daha mı az arzuladığını düşünüyorsun?

Kimse dünyayı olduğu gibi kabullenmiyor zaten, dünya tarihinde ilk defa bu kadar insan, egemenlerin yalanlarına karşı bu düzeyde kayıtsız kalabiliyor: Türk halkının siyasete ve kurumlara olan güvenine ilişkin anketlere baksana: Çoğu, TSK, Kemalizm ve partiler hususunda, senden daha 'gerçekçi' düşünüyor bence, ister inan, ister inanma :)

Tarihte tek bir devrim yoktur ki, birilerinin çağrısıyla başlamış olsun; tam tersi, tarihte yığınla devrim çağrısı vardır ki, arkasından hiçbir halk hareketliliği gelmemiştir. Ki ne zaman halk hareketliliği başladı, devrim ancak halkın liderlerini ezip, iradesini ortaya koyabilmesi ölçüsünde reel kılınabilmiştir.

Lenin, devrimci ayaklanma konusunda ne düşünüyordu ilk ayaklanma patlak verdiğinde? Sovyetler ilk kurulduğunda, Lenin Sovyetler hakkında ne düşünüyordu? Aydın insanlar olan Lenin ve Troçki değil miydi, 'ya proleterya çizgiden saparsa nolcak? Öncelikle proleter diktatörlüğü, parti diktatörlüğüdür' diyen, aydın insan Troçki değil miydi 'işin örgütlenmesinin askerileştirilmesi', 'sendikaların partiye bağlanması' taleplerini dile getiren?

Bir yanda kendi arzusu doğrultusunda hareket eden bir halk, diğer yanda sovyetlerde serbest seçimi yasaklayan, muhalefet eden herkesi takır takır vuran Kızıl Ordu. Kim gerçek devrimci sence?

Ha, şunu da söyleyeyim: Kendiliğindenci filan değilim, ben mücadelemi ortaya koyarım; fakat devrimci süreci, kendi mücadele perspektifimden tanımlamam. Devrim bir plan, proje değil, bütün bunlardan kaçıştır. Ve ilginçtir, devrim öncesinde bu konuda en radikal/özgürlükçü ifadelerden bir kısmını serdetmiş kişi de Rosa veya Bakunin değil, Lenin'in kendisidir :)

Devrimciler yıllardan beri hareket ediyor, kimsenin geldiği yok. Dünyanın hiçbir yerinde, profesyonel bir devrimci kadronun katkısı olmaksızın harekete geçip başarıya ulaşan bir halk kitlesi görmedim. Harekete geçer, ama Yunanistan'daki anarko-şimarıkların yaptığı gibi programsızca yakıp yıktıkları ve kılavuzsuz bırakıldıklarından ötürü o hareket söner. Bak düne kadar yanıyordu Yunanistan sokakları, halk kendiliğinden harekete geçmişti. Ne oldu peki? Sonuç? Devrimci bir yol göstericilik olmadığından sönüp gitti.

Belki de devrimciler hareket filan etmiyordur; o şekilde örgütleniyorlar, söylemler üretiyorlar ve eyleme geçiyorlar ki, yalnızca halkı kendi fikriyatlarından tiksindirerek, bir devrim yolunu kapatmayı başarabiliyorlardır, bu da ihtimal, tabii ki yegane açıklama değil.

Yunanistan'ın -o dönem- bir devrime her zamankinden daha yakın bir süreç içerisinde olduğu vurgusuyla burada, Marksizm 2009 toplantılarını düzenleyen DSİP ve International Socialist Tendency idi. Hiçbir lider Yunanistan'da bu kalkışmayı öngöremedi, değil mi?

Peki İtalya'da parlamento-dışı mücadeleler döneminde, komünistlerin karşısında kim vardı? İtalyan Komünist Partisi. Peki iktidardaki İtalyan Komünist Partisi kiminle ittifak yapıyordu, 'Hristiyan Demokrat Parti'yle :)

Yunanistan'daki ayaklanmayı öngöremeyen, yönlendirmekte başarısız olan ve yer yer 'bak işte, biz olmadık da olmadı' gibi karamsar/şevk kırıcı açıklamalarıyla sürece yalnız 'mızmıklık' taşımış Leninist önderliklerin yokluğunu gerçek sorun sanıyorsan, yalnız 'pes!' demek istiyorum.

Böyle dedik diye kitlelere tepeden bakmış olmuyoruz. Gerçeğe vurgu yapıyoruz. Gerçeklik sizin anarşist ütopyanızla uyuşmuyorsa, beğenmediğiniz gerçekliğe çocuklar gibi sövmek yerine, ütopyanızın ayaklarını yere bastırmayı deneyin. Benmde istiyorum halk bilinçlensin, örgütlensin, yeni bir yaşamı şimdiden kursun ve devrimle birlikte devlete ihtiyaç duymadan kendini yönetsin v.s. ama olmuyor işte. İnsanlar koyunlaştırılmış. Lidersiz yapamıyorlar, emir almadan duramıyorlar. Ve bizler eğer maddeci isek elimizdeki malzeme ile düşünmek zorundayız. Kul karakterli insanlara bakıp da anarşizm düşleri görmek hayal dünyasında gezinmektir.

Sorun şu: kul karakterli olan maalesef halk değil, Türk komünistlerinin kendisi. Liderlik her sorgulandığında, partiden kitleler halinde 'atılmalar' gerçekleşiyor ve Türkiye'deki binlerce devrimci çıkıp aleyhte tek bir kelime söyleyemiyorsa, kimse halk kul karakterli demesin lütfen, onların bunu demeye hiç hakkı yok...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Üstüne birşey giy, üşümüşsün demekki.

Buzdolabının kapağını açıp önüne mi oturmuştun?

Vitaminsizsin ya, bu tür birşey yapmış olman olasıdır diye düşündüm.

Klimanın önündeyim, hava güzel aslında İstanbul'da, küresel ısınmada benim de payım olsun diye açtım. Ama mesele o değil... Korkudan tir tir titriyorum ben :)

Ben senin ne çocuğu olduğunu tahmin ediyorum da, şimdi söyleyip atılmak istemiyorum. :)

Burjuva çocuğu olmadığın halde burjuvazinin düzenini savunman da tam senin gibi bir vitaminsizden beklenilecek hareket.

Tebrik ederim.

Söyle, çekinme.

Ben ahlaki tek düzeni savunuyorum, o ya da bu sınıfın düzenini değil.

Her sabah Supradynimi de alırım, benim için endişelenmen güzel olsa da gereksiz.

Çok istiyorsan gel kucaklayayım.

Kızıştın herhalde? :D

Evet, istiyorum. Kızıştım. Özel mesajdan adresimi yolluyorum birazdan.

Cinayeti sadece burjuva çocuklarının işlediğine dair bir argümanım mı oldu, yoksa gene vitaminsizlikten ötürü hayal mi gördün?

Vah Astur'um vah, daha bacak kadar da çocuksun, bu yaşta hafıza sorunlarıyla uğraşmak senin için çok yıpratıcı olmalı.

Akraba evliliği sonucu falan mı doğdun, yoksa doğum sırasında radyasyona mı maruz kaldın?

Üzülme, devrimden sonra seni tedavi ettiririz. :)

Neferkamin kardeşimiz Yahudiler şöyle yaptı böyle yaptı diyorlar, Atsızcılar Kürtler şöyle yaptı böyle yaptı diyorlar, sen de aynısını burjuvalar şeklinde yapıyorsun. Bende doğasıyla belli çağrışımlar yapıyor bunlar.

Freddie, burjuvaziyi bu kadar kıskanmana gerek yok . Nazar etme, nolur, çalış, senin de olur.

Benim özel sağlık sigortam var, çok rahatım o açılardan, devrime gerek yok.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kieslowski'cim, sana uzunca yazardım ama acilen zıçmam gerekiyor ayıptır söylemesi.

O yüzden kısaca şunu söyleyeceğim.

Yazında, sanki halk dediğimiz şey tam bir bütünmüş ve kendi içinde hiçbir çelişkisi yokmuş, sınıflar yokmuş gibi bir perpektifle hareket ettiğin anlaşılıyor. Üretici güçlerin gelişmişlik düzeyindeki yetersizliğin burjuvaziyi yeniden doğurma tehlikesi ve bunu bastırmak için belli bir devlet gücünün gerekliliği hususunu da es geçiyorsun(ki bu gerekliliği Lenin Sol Komünizm adlı eserinde pek güzel dile getirir). Lenin'i devrim sonrası tavrı yüzünden suçlamanın sebebi de bu. Fakat ortadaki temel ayrım halk ile liderler arasında veya merkez ile çevre arasında değil, sınıflar arasındadır. Eğer üretim güçleri sınıfların ortadan kalkmasına izin vermiyorsa, halk istediği kadar anarşist takılsın, olmaz! Kaldı ki, Lenin dönemi Rusyasında işçi sınıfının fazla bir ağırlığı da yoktu, toplumun çoğu topraksız köylülerden ve küçük burjuvaziden oluşuyordu. Böyle bir nesnellikte komünizme veya komünalizme hemen geçiş mümkün mü? Hayal görmeyin, Lenin'i de sizle aynı hayali görmediği için suçlamayın. Küçük bir işçi sınıfının sovyet örgütlenmesinin devlet gücü olmadan ayakta kalabileceğini mi düşünüyordunuz cidden? Avrupa'daki sol komünistler bile sol komünizmi sadece kendi coğrafyaları için savunduklarını belirtip Rusya için bolşevizmin doğru olduğunu belirtmişlerdir.

Halk sadece hemen önündekini görür, ama Lenin çok daha uzakları görür. Lenin, gerekli otoriteyi kurmamış olsaydı, Sovyetler Birliği yedi yıl bile yaşamazdı.

Öte yandan, yine yazdıklarından anlıyorum ki, Leninist öncülük düşüncesini, birkaç yalnız devrimcinin halka sözel çağrı yapması türünden birşey olarak düşünüyorsun. Alakası yoktur. Ekonomik kriz ile siyasal krizin eş zamanlılığıyla devrimci durumun doğacağını ve bu anlarda halkın hareketlenmeye müsait olacağını Lenin ısrarla belirtir. Ben de zamanında çok belirtmişimdir, hatta bunun için senin tarafından ''ekonomist indirgemecilik''le de suçlanmışımdır. Dolayısıyla, halka oturduğum yerden çağrı yaparak onları harekete geçireceğimi sanmadığımı biliyor olmalısın. Leninist öncülük, harekete geçen halka kılavuzluk etmektir, onun mücadelesi için kendini adayan profesyoneller yetiştirmektir, halkın bilinç ve örgütlülük düzeyini ileri çekmeye çalışmaktır. Yani halkı araba gibi düşünürsek, Leninist öncü, arkadan itişli değil de önden çekişlidir diyebilirim.

Bu arada, İtalyan Komünist Partisi'nin parlamentarist mücadelesinden örnek vermen de benim için birşey ifade etmiyor. Che Guevara da leninisttir, ama hiç de parlamentarist değildir misal. Farklı leninizm anlayışları olabilir. Bak ben de Negri ve Gramçi'den birşeyler öğrenmeye çalışan bir leninistim. :)

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
Kieslowski'cim, sana uzunca yazardım ama acilen zıçmam gerekiyor ayıptır söylemesi.

O yüzden kısaca şunu söyleyeceğim.

Tamam zıç kanka, ben de yatarım artık, yarın kayıt için savcılıktan belge filan alıcam. Ama söylemek istediğimi tam kavrayamadığını düşünüyorum, yarın anlatırım :)

Yalnız arada bana hatırlatın, bazen unutuyorum ve geçip gidiyor :)

Link to post
Sitelerde Paylaş
Son günlerde biraz sıkıntılıyım. Kafam bozuk. Sürekli içimde garip bir kusma isteği duyuyorum.

Zengin bir burjuva çocuğu kız arkadaşının kafasını kesip çöpe atıyor, sonrada parasının gücüne dayanıp yok oluyor.

Başbakanından emniyet müdürüne kadar herkes, kızının hakkını arayan babaya suç buluyor.

Burjuva çocuğunun ailesi, belliki parayı bastırıp Adli Tıp içerisinde bile tezgah çeviriyor.

Ama ne katil var ortada ne de tezgahın hesabı soruluyor.

Aşırı zengin birilerinin, sırf zevk için insanları kesip çöpe atabilme ve sonrada hiçbir ceza almadan yok olabilme olanağının bulunduğu herkesin gözü önünde ilan ediliyor resmen.

Freddiecim, seninle bu haberi paylaşmasam olmazdı.

http://www.milliyet.com.tr/Yasam/SonDakika...p;KategoriID=15

Babadan şoke eden istek

Münevver Karabulut'un babası Süreyya Karabulut, canlı yayında Gariboğlu ailesinden bir istekte bulundu..

Başı kesilerek öldürülen Münevver Karabulut’un babası Süreyya Karabulut, Garipoğlu ailesinden 3 milyon euro helallik istedi.

TEKLİF GARİPOĞLU AİLESİ'NDEN GELDİ

Fox TV’ye konuşan Süreyya Karabulut, Garipoğlu ailesinden kendisine gönderilen haberde “Cinayete karşılık helallik” teklif edildiğini, kendisinin bunu 2 şartla kabul edebileceğini söyledi.

Karabulut, ilk şartının cinayet zanlısı Cem Garipoğlu’nun adalete teslim edilmesi olduğunu, ikinci şartının ise kendisine helallik bedeli olarak 3 milyon euro ödenmesi olduğunu belirtti.

Süreyya Karabulut, “3 milyon euro verirlerse hakkımı helal ederim dedi” dedi

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bir dernek, vakıf, topluluk kurup komunal bir hayat sürmekten başlasanız olmaz mı?

Belki düşüncenizdeki o mükemmel hayatı görenler yavaş yavaş size katılmaya başlar, belki de gerçekten işe yaradığını ................

Tabi kuru kuru sistemi eleştirmek ile olmuyor hiçbirşey.

Fraksiyonlar afiş bastırmaya harcadıkları para ile dünyaları kurardı bea bu zamana kadar

İnsanlar geçiminin derdinde .Böbreğini satan insnları görünce bi ohh çekiyor ben bu durumda değilim diye. arkasından da gelen zenginlik görüntüleri de hayal dünyasına girmesine sebep oluyor.

İnsanlar devrime odaklanacağına kendine , kendi görüşüne göre bi yaşam alanı kurma peşinde olmalı.(bende dahil eleştirel bakanlar için söylüyorum )

Bunu yapmak türkiye gibi ülkelerde tabi zor şimdilik.Avrupada yapmaya çalışılıyor da bakalım ne olacak

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kızın babasının ''helallik'' istemesi ile benim bu cinayete olan eleştirim arasında nasıl bir bağlantı kurdun acaba sevgili vitaminsiz?

Senin düşünme şeklini anlayabilmeyi çok isterdim.

Avatarından ve imzandan ne kadar çocuk ruhlu ve hayalperest olduğun anlaşılıyor.

Demekki vitaminsiz kalınca kafa uçuyor.

Ne kullanıyorsan buraya da gönder.

Sen bu ''helallik'' isteyen baba haberini Kieslowskii ile Marcos'a ilet en iyisi.

Çünkü onlar, bu tip babalardan oluşan bir toplumun uyum içinde kendilerini yönetip eşitlikçi ve özgürlükçü bir yaşam kurmalarını bekliyorlar.

Kızının cesedini üç milyon Euro'luk bir ''helallik''e değişen babalarla kursunlar anarşizmi.

Ama ben malımı bildiğim için leninist öncülükte ısrar ediyorum.

Zira bu denli şuursuz bir halkın yapacağı tek devrim İslam 'Devrimi'dir.

Sosyalist devrimi bu bilinç seviyesindeki bir halka bırakmak cinayettir.

tarihinde Freddie tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Senin avatarından ne sonuca varmak lazım?

Bu başlıkta sadece bana karşı kaç kere "ad hominem"e başvurmak durumunda kaldığını gördüğümden beri sana acıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Sosyalist devrimi bu bilinç seviyesindeki bir halka bırakmak cinayettir.

Önceki cümlen daha içtendi, ama bu da orducu düşünceni belli ediyor zaten...

Sen halk için zaten en iyisini düşünüyorsundur. Halk kim ki düşünecek, o diğer işleri yapsın. Böyle başlayan bir devrimin geleceğini görür gibiyim..

<_<

:crazy: :crazy: :crazy: :crazy: :crazy: :crazy: ........

Link to post
Sitelerde Paylaş
Önceki cümlen daha içtendi, ama bu da orducu düşünceni belli ediyor zaten...

Sen halk için zaten en iyisini düşünüyorsundur. Halk kim ki düşünecek, o diğer işleri yapsın. Böyle başlayan bir devrimin geleceğini görür gibiyim..

Evet evet, orducuyuz. Lenin de zaten devrimden önce Çar'ın ordusunun genel kurmay başkanıydı. :lol:

Link to post
Sitelerde Paylaş
Evet evet, orducuyuz. Lenin de zaten devrimden önce Çar'ın ordusunun genel kurmay başkanıydı. :lol:

Ya Freddie normalde herkes bir siyasi görüşü insanlığın iyiliği için benimsediğini düşünürüm. Sende insanların iyiliğini düşünüyorsun da; hiç değilse kafa kesmeler bu düzende milyonda 1 çıkıyor ve bedeli bir şekilde ödeniyor. Ama senin benimsediğin adamlar insanları et yığını olarak görürdü, düşündükleri insan içindi ama insandan daha değerliydi...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Peki önemli bulduğum birkaç soru daha sormak istiyorum.

Sizce halk, fakirleştikçe, baskı ve şiddet altında tutuldukça mı daha kararlı mücadele eder, yoksa kendi ayaklarının üzerinde durabilecek düzeyde oldukları zaman mı?

İşçi ve emekçi sınıflar (halk) kendiliğinden harekete geçtiklerinde talepleri neler olur?

Bu talepleri kapitalistler mi daha kolay karşılar, sosyalistler mi?

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...