AhmetBaha 0 Oluşturuldu: Eylül 9, 2009 Raporla Share Oluşturuldu: Eylül 9, 2009 (düzenlendi) Kuranın dışındaki mukaddes kitaplara zamanla insan elinin karıştığı halde Peygamber Efendimizin (asm.) bu mukaddes kitapların değişik nüshalarında yer alan isim ve sıfatlarında, büyük bir benzerlik mevcuttur. Kuran-ı Kerim, Cenab-ı Hakkın zaman zaman tebliğciler veya peygamberler gönderdiğini ve onlara vahiy suretiyle kanunlar, emirler veya kitaplar indirdiğini bildirir. Kuran, bu ifadeye bağlı olarak Hz. İbrahimin sahifelerinden, Hz. Musaya gönderilen Tevrattan, Hz. Davuta indirilen Zeburdan ve nihayet Hz. İsaya gönderilen İncilden bahseder. Kuranda beyan edilen “zuhurul-evvelin”, yani “eskilerin kitapları” şeklindeki ifade ise, Zerdüştler veya Brahmanların bazı kitaplarına (kesin olmasa bile) işaret eder denilebilir. Eski İran mukaddes metinlerindeki işaretler: İran dini, Hindu dininden sonra dünyanın en eski diniydi. Mukaddes yazıları, desatir ve zend-avesta adını taşıyan iki kaynakta toplanıyordu. Bunlardan Desatir No. 14 de, İslam dinine ait bazı prensipler dile getiriliyor ve Efendimizin ((asm.) geleceğine dair şu ifadeler yer alıyordu: “İranlıların ahlak seviyesi düştüğünde, Arabistanda bir nur doğacaktır. Takipçileri onun tahtını, dinini ve her şeyini yükseltecektir. Bir bina inşa edilmişti (Kabeye işaret ediyor) ve onun içinde, ortadan kaldırılacak pek çok putlar bulunmaktaydı. hâlk, yüzünü ona doğru dönüp ibadet edecektir. Takipçileri, İran, Taus ve Belh şehirlerini alacak ve İranın pek çok akıllı adamı, onun takipçilerine katılacaktır.” Yukarıdaki satırlardan açıkça anlaşıldığı gibi, asırlar sonra doğacak İslam güneşi ve onun yüce peygamberi, son derece net bir şekilde tarif edilmiştir. Ve bu peygamberin ( a.s.m), “ziyadesiyle övülmüş”, “Ahmet” ve “alemlere rahmet” unvanlarıyla, putları kaldıracak birinin olduğu yazılıdır. Bu kitabın hâlen mevcut olan kısımlarından Yasht 13 ün 129. Bölümünde, aynı hakikatler bir daha dile getirilir ve putları kıracak olan zattan, “herkese ve âlemlere rahmet” ismiyle bahsedilir. Bilindiği gibi efendimizin bir ismi de, rahmeten-lil-alemin (alemlere rahmet olan) şeklindedir. Hind mukaddes metinlerindeki işaretler: Paru 8, Khand 8, Adhya 8 ve Shalok 5-8 gibi hind mukaddes metinlerinde, Efendimizden (asm.) şöyle bahsedilmektedir: “Arkadaşlarıyla birlikte bir mellacha (yabancı dil konuşan veya yabancı bir ülkenin mensubu) olan ruhi bir terbiyeci gelecek ve ismi Muhammed olacaktır. Onun gelişinden sonra raja, pencap ve ganj nehirlerinde yıkanır... Ona der ey sen! Beşeriyetin iftiharı, arap ülkesinin sakini, şeytanı öldürmek için büyük bir güç topladın.” (Prof. Dr. Muhammed Hamidullah, Kuran-ı Kerim Tefsiri) Yukarıdaki ifadede Efendimizin (asm.) has isminin aynen belirtilmiş olması, son derece dikkat çekicidir. Aynı satırlarda geçen “beşeriyetin iftiharı” kelimeleri ise, peygamberimizin (fahr-i âlem) şeklindeki ismiyle aynı manadadır. Buda (gautama buddha) kendisinin ölümünden sonra dünyayı şereflendirecek olan bir yüce kişiden bahseder. Palice lisanında adı “matteya”, sanskritçede “maitreya”, burmacada ise “armidia” olarak geçen bu kişi müşfik ve iyi kalpli olup, insanları doğru yola çağıracaktır. Budanın çok önceden vermiş olduğu bu haberde geçen isimlerin manası da, ”rahmet” demektir. Bilindiği gibi peygamberimiz için, Kurandaki 21. Surenin 107. Ayetinde, “Biz seni âlemlere rahmet olarak gönderdik.” buyurulmaktadır. Bu yazmalardan birinde, şu ifade geçer: “Buda şöyle dedi. Ben dünyaya gelen ilk buda (yol gösterici) değilim, son da olmayacağım. Belli bir zamanda dünyaya bir başka kişi gelecektir. O da kutsi, aydınlanmış ve idarede fevkalade kabiliyetli olan biridir. O benim size öğretmiş olduğum aynı ebedi gerçekleri öğretecektir... Ananda sordu: o nasıl bilinecek? Buda cevapladı: o, maitreya (rahmet) olarak bilinecek.” Pali ve sanskrit yazılı metinlerinde, ileride gelecek olan o yüce kişinin isimleri Maho, Maha ve Metta olarak geçer. Bu isimlerden ilk ikisi, “yüce aydınlatıcı” sonuncusu ise “inayetli” manasına gelir ki, bunlardan her ikisi de peygamberimizin sıfatlarıdır. Zaten dikkat edilecek olursa, başka kutsi metinlerde geçen efendimizin has ismini gösteren Mohamet veya Mahamet adının, maha ve metta kelimelerinden teşekkül ettiği açıkça görülecektir. Araştırmamızı, şimdi de Tevrat, İncil ve Zebur üzerinde sürdürelim. Bu konuda yapılan en detaylı inceleme Hüseyin-i Cisriye aittir. Hicri 1261-1327 yılları arasında yaşayan ve anne ile babası ehl-i beytten olan bu Suriyeli alim, söz konusu mukaddes kitaplardan Efendimizle (s.a.v.) Alakalı 114 işaret çıkartmış ve bunları Türkçeye de çevrilen Risale-i Hamidiyyesinde neşretmiştir. Eski mukaddes metinler arasında en çok tahrif edilmiş olma özelliğini taşıyan Tevratta bile, peygamberimize (asm.) ait şu işaretler vardır: “O, iki binici gördü, biri merkep üzerinde, diğeri deve üzerindeki binicilerdi. O, dikkatle dinledi.” (İşaya xxı, 7) Burada peygamber İşaya tarafından bildirilen iki biniciden merkep üzerinde olanı Hz. İsa dır (a.s.). Çünkü İsa peygamber, Kudüse bir merkep üzerinde girmiştir. Deve üzerinde olan kişiyle de, peygamber efendimize (s.a.v.) İşaret edildiği açıktır. Efendimiz Medineye girişte devesinin üstündeydi. Yeri gelmişken şunu da belirtelim ki, İncil tercümelerinde faraklit veya paraklit (perikletos) kelimeleri aynen muhafaza edilirken, yakın zamanlarda basılmış olan İncil tercümelerinde bu kelime değiştirilerek Arapça tercümelerinde “muazzi”, Türkçe tercümelerinde ise “teselli edici” şeklinde verilmiştir. Hazreti Şuaybın suhufunda, efendimizin ismi müşeffeh şeklinde geçer ki, kelime olarak tam karşılığı “Muhammed” dir. Tevrat ta geçen münhemenna isminin karşılığı da, yine Muhammeddir. (bilindiği gibi Muhammed kelimesinin lügat karşılığı da, “tekrar tekrar methedilmiş” şeklindedir.) Bunların dışında, efendimizin (s.a.v.) İsmi, Tevratta çoklukla “ahyed”, İncilde ise, ”Ahmet” olarak geçmektedir. Konumuzu, bir hadis-i şerifle noktalıyoruz. “Benim ismim Kuranda Muhammed, İncilde Ahmet, Tevratta ise Ahyeddir.” kaynak: http://www.sorularlaislamiyet.com/subpage....na&id=10002 *** Merhaba daha evvel açtığım ve forum yönetimince apartopar tavanarısına gönderilen "İNCİL TEVRAT VE ZEBURda PEYGAMBER SAV.i HABER VEREN AYETLER:, TAHRİF edilmiş incil tevrat ve zeburda Peygamber sav e 114 işaret....." http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=27471 başlıklı konuyla alakalı netteki arştırmalarım sırasında eski hint iran ve Budha metinlerinde Peygamber sav. e ismen veya sıfatla işaretler edildiğini gördüm. Elbette ne ben nede siz bir din tarihçisi değiliz ve bu bizim uzmanlık alanımız değil.Bir insan ne kadar zeki de olsa her konuda uzman olamaz Lakin forumda bu konuda bilgili olanlardan yardım istiyorum ki hakikat neyse ortaya çıksın bilmediğim yada uzman olmadığım konuda ahkam kesmiyorum ve kesin doğru da demiyorum hep beraber değerlendirelim ve dürüstçe bu iddia da doğruluk payı varmı? yoksa uydurma mı görelim burada geçirdiğimiz zamanın bir geri dönüşümü olsun . Yukarıdaki yazı bir alıntıdır değerlendirmeyi bu konuda kendini yetkin hissedenler bırakıyorum: Ayrıca forumda benzer konuları arama özelliği ile aradığımı ve budha ile ilgili budha heykellerinin patlatılmasından başka bilgi-konu bulamadığımı belirtmek isterim Eylül 9, 2009 tarihinde AhmetBaha tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
murteddd 0 Eylül 9, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 9, 2009 gönderildi bunlar o kadar beyhude çabalar ki; sizi rezil etmekten öte bir fonksiyonu yok. sadece acıyorum size. allah yok, namaz yok, oruç yok... ama muhammede işaret var; öyle mi? ne haliniz varsa görün. Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Hindularda Kabe yi kendilerinin kurduğunu iddia ediyor.. Ne diyeceksin buna ? Ayrıca Hinduların elinde buna dair kantlarda var.. Özellikle Mekke civarında çıkartılan Hindu Tanrı heykelleri.. Bu arada Hırıstiyanlarda hayır o İsa dan bahsediyor diyorlar.. Şu hale bak putataparların uyduruk hikayelerinden medet umar olmuşunuz.. Aptallığınıza doymayın siz... Pagan, çok Tanrılı bir dinin bu durumda sizlere göre hiç bir vahye dayanmayan yazılarına mı düştünüz? Birde ona laf ettiğiniz Hindu yazılarına aniden mukaddes demişsiniz.. Vay vay vay... Vedalarda son elçiden bahseder yani Kalki Autar dan.. Devamını okursan bu elçinin bir adada doğacağını söyler.. Arabistan ada mı? Yazı devam eder bu kişinin bir Brahman ailesinde Sambhala denen bir köyde doğacağını söyler.. En önemlisi gelecek bu son elçi Tanrının kendisidir.. Tıpkı İsa gibi.. Vişnu zaten Hindu inancına göre 9 kere bedenlenip insanlara yol göstermek ve kurtarmak için dünyaya inmiştir.. Son olarak geldiğinde yani şarlatan Müslümanların yalanlarını uydurduğu yazının devamına göre at üzerinde elinde kılıcı ile bütün kötülükleri yenecek, dünyayı yıkıp barış ve harmoni dolu yeni bir altın çağ başlatacaktır.. Ha unutmadan dünyaya hala maha atmanlar geliyor.. İnanmazsan Tibete bir git.. Buda kendinden peygamber olarak bahsetmemiştir.. Tanrı dan vahiy aldığınıda yazmaz hiç bir metin.. Zaten Buda ismi ona sonradan verilmiştir.. Aydınlanmış manasındadır ve onun yolunu takip eden ve eren kimselerede Buda derler.. Siz zavallılar Budizm i bilmeden uydurmayın.. Ayrıca ismi Gautama Buddha değildir.. Gauthama Sakyamuni dir.. Buda bir isim değil sıfattır.. Hani sizin hazreti demeniz gibi.. Link to post Sitelerde Paylaş
convert 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi bu baha iyice rezilleşti. Link to post Sitelerde Paylaş
rastaman 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Adam diğer başlıkda yerin dibine girdi,şimdi şansını buradan yokluyor.Müslümanın yüzsüzü de hiç çekilmiyor. Link to post Sitelerde Paylaş
herakles79 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Hazreti Şuaybın suhufunda, efendimizin ismi müşeffeh şeklinde geçer ki, kelime olarak tam karşılığı “Muhammed” dir. Tevrat ta geçen münhemenna isminin karşılığı da, yine Muhammeddir. (bilindiği gibi Muhammed kelimesinin lügat karşılığı da, “tekrar tekrar methedilmiş” şeklindedir.) Bunların dışında, efendimizin (s.a.v.) İsmi, Tevratta çoklukla “ahyed”, İncilde ise, ”Ahmet” olarak geçmektedir. Hz Şuayb'in suhufu nerede biz de görsek:) Tevrat'ta ahyed'le Muhammed'le ne alaka?Bir tane tevrat ayeti göstersene ne demek istediğini anlayalım. İncil'in hiçbiryerinde Ahmet geçmez, Yeşaya 21:7 Savaş arabalarının, Atlara, eşeklere, develere binmiş insanların Çifter çifter geldiğini görünce dikkat kesilsin." Yeşaya 21:8 Gözcü, "Ey efendim, Her gün aralıksız gözcü kulesinde duruyor, Her gece yerimde nöbet tutuyorum" diye bağırdı, Yeşaya 21:9 "Bak, savaş arabalarıyla atlılar Çifter çifter geliyor!" Sonra, "Yıkıldı, Babil yıkıldı!" diye haber verdi, "Taptıkları bütün putlar yere çalınıp parçalandı!" Yeşeya'nın hayatını anlatan bir konu nasıl Muhammed'e atfediliyor.Siz gerçekten iyi değilsiniz. Link to post Sitelerde Paylaş
AhmetBaha 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi (düzenlendi) murteddd Gönderildi Bugün, 02:28 bunlar o kadar beyhude çabalar ki; sizi rezil etmekten öte bir fonksiyonu yok. sadece acıyorum size. allah yok, namaz yok, oruç yok... ama muhammede işaret var; öyle mi? ne haliniz varsa görün. bak arkadaşım biz arı karıncadan tut Peygamber sav.in 300 mucizesinden tıbbı nebeviden çık Kuranın icazı belagatinden tut Kainattaki galaksilerden çık milyon delilleri sunuyoruz kişi kabul eder etmez kendi bilir.Diğer mesajlarda yazdım sen biliyorsun her bir delile zayıf desen (ki içinde %100 ikna edeni de var) burun kıvırsan hepsi bir araya gelince kopmaz sağlam bir halat olur yukarıda ve şimdi aşağıda vereceğim bilgiler bir çok açıdan kıymeti vardır. Mohammed Gönderildi Bugün, 03:31 Hindularda Kabe yi kendilerinin kurduğunu iddia ediyor.. Ne diyeceksin buna ? Ayrıca Hinduların elinde buna dair kantlarda var.. Özellikle Mekke civarında çıkartılan Hindu Tanrı heykelleri.. Bu arada Hırıstiyanlarda hayır o İsa dan bahsediyor diyorlar.. Şu hale bak putataparların uyduruk hikayelerinden medet umar olmuşunuz.. Mekke eskiden de bir dini merkezdi hem ticaret hem dini aktivite için geliniyordu bu ziyaretler sırasında hind heykellerinin putlarının getirlmesi doğaldır şimdi herkes bir iddiada bulunuyor ama bizim iddiamız sadece buna dayanmıyorki birçok başka delilimiz var özellikle tavanarsına göndediğin konuda 50-60 yerde Hüseyni Cisri 114 yerde incil ve tevratta işaret bulmuş mesela: İSA DER: Yu.14: 1617 Ben de Baba'dan dileyeceğim. O sonsuza dek sizinle birlikte olsun diye size başka bir Yardımcı*, Gerçeğin Ruhu'nu verecek. Dünya O'nu kabul edemez. Çünkü O'nu ne görür, ne de tanır. Siz O'nu tanıyorsunuz. Çünkü O aranızda yaşıyor ve içinizde olacaktır. diyor başka örnekelrde var şimdi gelşelim eski hint yazmaları ve budha meselsine: "Hindistanlı ünlü yazar ve Sanskritçe uzmanı Prof. Dr. Pundit Vaid Prakash tarafından kaleme alınan kitap Hindistan çapında büyük tartışmalara neden oldu. Hindu dilinde kaleme alınan ve İngilizcesi yakında ?The Last Kalki Autar? adıyla yayımlanacak olan kitapta Prof. Prakash, ?Son Peygamber?in Hz. Muhammed olduğunu söylüyor." http://www.bizimwebsite.com/forum/showthread.php?tid=73 şimdi bakın adam profesor ve hintli ve kendi ifadesi: "17 ciltten oluşan Puranaların temel kitabı Bhavişya Puran?da şu ifadelere yer verilmektedir: ?Melekhalı öğretici, kendi dostlarıyla zuhur edecek. Adı MOHAMMAD olacak. Raca ona en samimi sadakatini ve bütün saygılarını sunduktan sonra şöyle dedi: Sana bağlı kalacağım. Sen ey Parbatis Nath/Beşeriyetin Efendisi, Arabistan?ın sakini. Sen şerri yok etmek için büyük bir güç topladın. Ve o, Melekhalı düşmanlardan kendi kendini korudu. ?.. ben senin kölenim, beni ayaklarının altına yatır.? Metnin kelimesi kelimesine tercümesi böyle. Efendimiz?in ismi, başka hiçbir şahsa uygulanamayacak şekilde açıkça yazılmıştır. Bir kaç kitaptan oluşan Vedaların Sama Veda adlı kitabında Rişi Vatsah?ın ağzından çıkan cümleler açıkça Efendimiz?i anlatmaktadır: ?Ahmed, şeriati Rabbından aldı. Bu şeriat hikmet doludur. Ben ondan ışığı aldım, tıpkı güneşten aldığım gibi.? ayrıca yine Peygamber sav. e işaret eden yerler: ?Kalki Autar? Hz. Peygamber Hindistanlı Prof. Dr. Pundit Vaid Prakash?ın Hindu kutsal metinlerinde ?Kalki Autar?ın Hz. Muhammed?e işaret ettiğini gösterdiği delillerden bazıları şunlar: 1- Vedalarda ?Kalki Autar?ın son peygamber olduğu, Bhagwan (Allah)?ın Resulü olduğu ve tüm insanlığa gönderileceği haber veriliyor. 2- Hinduların kutsal kitapları Vedalar, Upanişadlar ve Puranalar?a göre son peygamberin çölün hakim olduğu bir yarımdada dünyaya gelecek. 3- Yine Hindu kutsal metinlerine göre ?Son Kalki Autar?ın babasının adı ?Vishnu-bhagat? ve annesinin adı da ?Somanib? olacak. Sanskritçe bir sözcük olan ?Vishnu?nun manası ?Allah? ve ?Bhagat?ın manası da ?Köle-kul? manasına gelmektedir. Buna göre ?Vishnu-bhagat?ın manası ?Slave of Allah? yani Arapça anlamıyla ?Abdullah? anlamına gelmektedir. Yine Sanskritçe bir kelime olan ?Somanib? ise ?Barış içinde, huzurlu, sakin? manalarına gelmektedir. Bu da Arapça?daki ?Amine? ismine tekabul etmektedir. 4- Hinduların dini metinlerinde ?Son Kalki Autar?ın hurmalıkların bol olduğu bir yerde yaşayacağı ve herkes tarafında sözüne güvenilir ve emin bir şahsiyet olacağına da işaret ediliyor. Bu bakımdan Prof. Pundit Parkash, bunların Hz. Muhammed?in son peygamber olduğunu doğruladığını kaydediyor. 5- Vedalarda ?Kalki Autar?ın bulunduğu bölgede soylu ve saygı gösterilen bir kabile içinde dünyaya geleceği haber veriliyor. Hz. Peygamber de Arap yarımadasında saygı gösterilen ve soylu bir kabile olan ?Kureyş? kabilesinde dünyaya gelmişti. 6- ?Kalki Autar?a ilk vahyin bir mağarada Bhagwan (Allah)?ın çok özel bir elçisi tarafından getirileceği bildiriliyor. Hz. Peygambere de ilk vahiy Hira mağarasında Allah?ın elçisi Cibril tarafından getirilmişti. 7- Hindu metinlerinde ayrıca ?Kalki Autar?ın Bhagwan (Allah)?ın ona göndereceği çok süratli özel bir at ile dünyanın etrafını dolaşacağı ve yedi kat göğe yükseleceği haber veriliyor. Burada Hz. Peygamber?in mirac olayı ve Burak tarafından göğe yükselişi anlatılıyor. 8- Hindu kitaplarında ?Kalki Autar?ın Bhagwan tarafından destekleneceği ve özel elçilerinin ona savaşta destek vereceğine de vurgu yapılıyor. Prof. Prakash bu ifadelere de özellikle Bedir Savaşı?nı örnek olarak gösteriyor. 9- Hindu kutsal metinlerinde bunların yanısıra ?Kalki Autar?ın çok iyi at, ok ve kılıç kullanıcı olduğuna da işaret ediliyor. Vedalar: Mantra 1-11 1) O ?NARASANSAH (övülen)?tir. Barış Prensi?dir. Düşmanlarının arasında bile emniyettedir. 2) O, deveye binen Rişi?dir. Arabası göklere ulaşır. (Burakla Mirac?a çıkış) 3) Kendisine 10 Buket (Müjdelenmiş 10 Sahabe),100 altın sikke (Habeşistan?a göçen ilk sahabeler), 300 safkan at (Bedir Ashabı) ve 10000 inek (Mekke?yi fetheden 10000 sahabe) 4) O ve O?nu izleyenler ibadeti düşünür. Savaşta bile. 5) O dünyaya hikmeti yaymıştır. 6) O dünyanın Efendisi ve Rehberidir. 7) O insanlara emin bir yer sağlamış ve barışı yaymıştır. 8, 9,10) İnsanlar O?nunla mutluluğa kavuşur. Yozlaşmaktan kurtulur. 11) O?ndan insanları uyarması istenmiştir. Kaynak: yeni şafak Gazetesi, 10 Eylül 2005 Turan Kışlakçı ----------- BUDHA MESELESİNE GELİNCE: Evet buda mö 1000-600yıllarda yaşamış ve kendinden önce de budhalar gelmiş moh. dediği gibi kendinden sonrada gelmiş şimdi bizim üzeride durduğumuz yine batılıların budha ya atfedilen yazılı kaynaklarındaki deliller.mesela: ... Burma kaynaklarında: Buda, Sariputta'ya şöyle dedi: Bizim devrimiz mutlu bir devirdir. Önder zamanımızda yaşadı: Kakusanda, Kanogama ve Kasapa. Ulu Buda benim ama benden sonra Metteya geliyor. Bu mutlu çağ devam ederken onun yıllarının sayısı tükenmeden önce bu Buda "Ulu denen Metteya, tüm insanların Önderi gelecektir." ( Warren, Buddhism in translation, s.481-82. http://www.students.itu.edu.tr/~kusak/gecmiskutsal.htm )) ... Seylan kaynaklarından Ben yeryüzüne gelen ilk Buda değilim, son da değilim. Zaman içinde dünyaya bir başka Buda gelir ki bu kişi kutsal ışıkla tam aydınlanmış, davranışları hikmet dolu, hayırlı, eşi olmayan birisidir... Size benim açıkladığımı açıklar. Dinini ve amacını bildirir. Benim ilan ettiğim gibi saf ve hakiki dini tebliğ eder. Onun talebelerinin sayısı binlerce olur halbuki benim yüzlercedir. O Metteya olarak bilinecektir.(John Hogue, The Messiahs, The visions and prophecies for the second coming, Element Books limited, s. 35) kaynaklar: http://www.bizimwebsite.com/forum/showthread.php?tid=73 http://www.islamvebudizm.com/4.html#14a http://www.students.itu.edu.tr/~kusak/gecmiskutsal.htm http://ilim2000.tripod.com/Kitaplar/Biyogr...nler_tarihi.htm ------------------- TOPARLAYACAK OLURSAK: 1-ÖNCELİKLE:Bu konuyu kesin delil mucize diye öne sürmedim ama güçlü işaretler ve belirgin deliller olduğu aşikardır 2-Eski kaynaklar gerek hint gerek budhayla ilgili zamanla tahrif olmuş olabilir ve belkide çok daha açık delillerin gizlenmesine neden olmuş olma ihtimali yüksek.Herhalde tahrifatı herkes kabul eder ama kimse belki tahrifatla Peygambere işaret var diyemez çünkü 1000 yıl önce yazılmıştır 3-Bizim bakış açımız bu konuda Kuranı Kerimin şu ayetleri şeklinde: "Şüphesiz Biz seni, hak ile bir müjde verici ve bir uyarıcı olarak gönderdik. Hiçbir ümmet yoktur ki, içinde bir uyarıcı gelip-geçmiş olmasın. (Fatır Suresi, 24)" "Allah diğer ayetlerinde ise "Her ümmetin bir Resulu vardır..." (Yunus Suresi, 47)" "...Her ümmet kendi kitabına çağrılır..." (Casiye Suresi, 28) bu ayetler bize budha olsun başka dini metin olsun Kuranda bahsedilen 124bin enbiyaya işaretidir. 4-Peygamber SAV. ın binyıl önceden haber verilmesine getirdiğimiz herbir delile zayıf deseniz bile bunlar altalta konup toplandığında gayet sağlam bir delil ve isbat olur şöyle: BUDİST KAYNAKLARDA PEYGAMBER SAV. E İŞARETLER: http://www.bizimwebsite.com/forum/showthread.php?tid=73 Peygamber sav. e tahrif olmuş incil tevrat ve zeburdan 114 işaret http://www.bizimwebsite.com/forum/showthread.php?tid=72 Hindu kutsal metinlerinde Hz. Muhammed sav. müjdesi: http://www.bizimwebsite.com/forum/showthread.php?tid=73 5-Hasılı kelam Kuranda bildirilen ayetler Peygamber sav. ın hadisleriyle ve o dönem müslüman olan yahudi ve hristiyanların "evet biz senin vasıflarını kendi kutsal kitaplarımızda gördük" beyanları tümü şüpheye yer bırakmayacak şekilde Cenabı Hakkın birliğini Peygamber sav.ın Risaletini isbat eder diye düşünüyorum. Eylül 10, 2009 tarihinde AhmetBaha tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
convert 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi (düzenlendi) Mekke eskiden de bir dini merkezdi hem ticaret hem dini aktivite için geliniyordu bu ziyaretler sırasında hind heykellerinin putlarının getirlmesi doğaldır şimdi herkes bir iddiada bulunuyor ama bizim iddiamız sadece buna dayanmıyorki birçok başka delilimiz var kabe sabian'lar tarafından inşa edilmiştir. http://en.wikipedia.org/wiki/Sabians çok sonra vedikler arab yarım adasına gelince kendi dinlerini ve putlarını da taşımışlardır. http://en.wikipedia.org/wiki/Vedic zırvalamaktan vazgeç. zır cahil bir karakter olduğunu her zaman gösterme. Eylül 10, 2009 tarihinde convert tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
AhmetBaha 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi convert Gönderildi Bugün, 12:53 QUOTE Mekke eskiden de bir dini merkezdi hem ticaret hem dini aktivite için geliniyordu bu ziyaretler sırasında hind heykellerinin putlarının getirlmesi doğaldır şimdi herkes bir iddiada bulunuyor ama bizim iddiamız sadece buna dayanmıyorki birçok başka delilimiz var kabe sabian'lar tarafından inşa edilmiştir. http://en.wikipedia.org/wiki/Sabians çok sonra vedikler arab yarım adasına gelince kendi dinlerini ve putlarını da taşımışlardır. http://en.wikipedia.org/wiki/Vedic zırvalamaktan vazgeç. zır cahil bir karakter olduğunu her zaman gösterme. itiraz ede ede bun a itiraz ediyorsun demek diğerlerini kabul ediyorsun bi de dayandığın vikipedinin nekadar spekülatif güvenilmez olduğunu biliyorsundur bilmiyorsan öğren bir 2.si bu konu senin gibi5-9 yaş grubuna uygun değil Link to post Sitelerde Paylaş
sadeceta 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi ahmet abi aklımdakini yapmışsın fakat tabiki nafile. "alimin ilmi, cahilin cehlini artırır" Link to post Sitelerde Paylaş
Mohammed 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Al bak sana Kabe nin Hindu tapınağı olduğuna dair yazılar.. Sen işi Muhammed e uyduracağım diye Arabistanı ada yaptın, Muhammed i Brahman bir ailede doğurttun, Vişnu nun reenkarnesi yaptın.. Birde bu Hinduların kitaplarını kutsal kabul ettin.. Çok komiksiniz sizler yaaa. Bak işte buna ne diyeceksin? Bir takım tarihçilerin iddiasına göre Kabe Hindu Kral Vikramaditya tarafından inşa edilmiştir.. Tarihçilerin bu iddialarının ana kaynağı Mekke de Kabe yakınlarında bulunan Sayar-ul-Okul isimli yazmalardır.. Bu sayfalar İstanbul' da Mektebi Sultani de bulunmaktadır.. Okuduğum metinleri tam Türkçeye çevirmedim ama genel olarak Hindu Kralının Arapları karanlıktan çıkardığını, onları Vedalarla aydınlattığını belirtiyor... İlgilenenler için orjinali: "Fortunate are those who were born (and lived) during king Vikram’s reign. He was a noble, generous dutiful ruler, devoted to the welfare of his subjects. But at that time we Arabs, oblivious of God, were lost in sensual pleasures. Plotting and torture were rampant. The darkness of ignorance had enveloped our country. Like the lamb struggling for her life in the cruel paws of a wolf we Arabs were caught up in ignorance. The entire country was enveloped in a darkness so intense as on a new moon night. But the present dawn and pleasant sunshine of education is the result of the favour of the noble king Vikramaditya whose benevolent supervision did not lose sight of us- foreigners as we were. He spread his sacred religion amongst us and sent scholars whose brilliance shone like that of the sun from his country to ours. These scholars and preceptors through whose benevolence we were once again made cognisant of the presence of God, introduced to His sacred existence and put on the road of Truth, had come to our country to preach their religion and impart education at king Vikramaditya’s behest." http://www.hinduism.co.za/kaabaa.htm Link to post Sitelerde Paylaş
Pante 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Bu çevirilerilerdeki sahtekarlık onlarca kez ortaya konsa da, bunlar usanmaz, yine aynı iddiaları tekrarlarlar. Tevrat; incil ve Zebur'a ait iddiaların tümü uydurma çıktığı gibi Bhavişya Purana'ya ait iddialar da uydurma. Bu kitabın İngilizce çevirisi aşağıda: http://www.sacred-texts.com/hin/vp/index.htm Şimdi gösterin bakalım, nerede ne yazıyormuş.. Link to post Sitelerde Paylaş
herakles79 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Bir adam müslümansa sorgulamasını ve araştırma metodunun doğru olmasını sağla, Nurcu ise salla çünkü sorgulayacak beyni yok (bkz:illegaltm,sadeceta,ahmed baha) Link to post Sitelerde Paylaş
AhmetBaha 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Yazar Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi (düzenlendi) Pante Gönderildi Bugün, 17:09 Bu çevirilerilerdeki sahtekarlık onlarca kez ortaya konsa da, bunlar usanmaz, yine aynı iddiaları tekrarlarlar. Tevrat; incil ve Zebur'a ait iddiaların tümü uydurma çıktığı gibi Bhavişya Purana'ya ait iddialar da uydurma. Bu kitabın İngilizce çevirisi aşağıda: http://www.sacred-texts.com/hin/vp/index.htm Şimdi gösterin bakalım, nerede ne yazıyormuş.. Arkadaşım verdiğin linke baktım ama benim iddialerıma aykırı bişey yok varsa da yaz adam gibi bilelim şimdi bende sana 100 ingilizce siteden isbat diye 100 link yazayım sen herbirine bak bakalım doğru mu uydurma mı diye sen şuna cevap ver çok biliyorsan: "Hindistanlı ünlü yazar ve Sanskritçe uzmanı Prof. Dr. Pundit Vaid Prakash tarafından kaleme alınan kitap Hindistan çapında büyük tartışmalara neden oldu. Hindu dilinde kaleme alınan ve İngilizcesi yakında ?The Last Kalki Autar? adıyla yayımlanacak olan kitapta Prof. Prakash, ?Son Peygamber?in Hz. Muhammed olduğunu söylüyor." yoksa işkembei kübradan sallama ---------------------- Mohammed Gönderildi Bugün, 14:45 Al bak sana Kabe nin Hindu tapınağı olduğuna dair yazılar.. Sen işi Muhammed e uyduracağım diye Arabistanı ada yaptın, Muhammed i Brahman bir ailede doğurttun, Vişnu nun reenkarnesi yaptın.. Birde bu Hinduların kitaplarını kutsal kabul ettin.. Çok komiksiniz sizler yaaa. convert Gönderildi Bugün, 12:53 kabe sabian'lar tarafından inşa edilmiştir. http://en.wikipedia.org/wiki/Sabians çok sonra vedikler arab yarım adasına gelince kendi dinlerini ve putlarını da taşımışlardır. http://en.wikipedia.org/wiki/Vedic siz bi aranızda anlaşın kabeyi kimin yaptığı ile ilgili ben sonra size katılırım hattı zatında beni pek ilgilendirmiyor kimin yaptığı iddiamı da iptal etmez -------------- herakles79 Gönderildi Bugün, 17:24 Bir adam müslümansa sorgulamasını ve araştırma metodunun doğru olmasını sağla, Nurcu ise salla çünkü sorgulayacak beyni yok biggrin.gif (bkz:illegaltm,sadeceta,ahmed baha) bu senin yaptığına genelde psikyatri biliminde "amele avuntusu" diyorlar takıl aleminde serbestsin Eylül 10, 2009 tarihinde AhmetBaha tarafından düzenlendi Link to post Sitelerde Paylaş
herakles79 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi (düzenlendi) bu senin yaptığına genelde psikyatri biliminde "amele avuntusu" diyorlar takıl aleminde serbestsin Psikiyatri biliminde amele avuntusu he? Sizin inancınından dolayı deve üstündeki iki adamdan Muhammed'i çıkarmanın boktan boncuk çıkarmak diye niteleniyor bizde de xxx seni. Ortaya hiçbir ispat koyamamışsın ve buna rağmen hala abuk sabuk yazmaya devam ediyorsun ama yazmalısın.Bir pislik zihniyetin deşifresi açısından. Eylül 10, 2009 tarihinde murteddd tarafından düzenlendi Hakaret yok! Link to post Sitelerde Paylaş
Pante 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Arkadaşım verdiğin linke baktım ama benim iddialerıma aykırı bişey yok varsa da yaz adam gibi bilelim şimdi bende sana 100 ingilizce siteden isbat diye 100 link yazayım sen herbirine bak bakalım doğru mu uydurma mı diye sen şuna cevap ver çok biliyorsan: "Hindistanlı ünlü yazar ve Sanskritçe uzmanı Prof. Dr. Pundit Vaid Prakash tarafından kaleme alınan kitap Hindistan çapında büyük tartışmalara neden oldu. Hindu dilinde kaleme alınan ve İngilizcesi yakında ?The Last Kalki Autar? adıyla yayımlanacak olan kitapta Prof. Prakash, ?Son Peygamber?in Hz. Muhammed olduğunu söylüyor." yoksa işkembei kübradan sallama AhmetBaha; Verebiliyorsan İngilizce metinden bölüm ver, ki görelim. Doğru yu, yanlışı anlayalım. Eğer bulamıyorsan ve verdiğim linki sahte görüyorsan sen getir doğrusunu. Bunu da yapamıyorsan anla ki yanılmışsın, sahtekarların yazılarına kapılmışsın. sen şuna cevap ver çok biliyorsan: "Hindistanlı ünlü yazar ve Sanskritçe uzmanı Prof. Dr. Pundit Vaid Prakash tarafından kaleme alınan kitap Hindistan çapında büyük tartışmalara neden oldu. Hindu dilinde kaleme alınan ve İngilizcesi yakında ?The Last Kalki Autar? adıyla yayımlanacak olan kitapta Prof. Prakash, ?Son Peygamber?in Hz. Muhammed olduğunu söylüyor." Her okuduğuna kapılmamalısın. Kendin de kaynağını araştırmalı, kendi gözünle görebilmelisin. Link to post Sitelerde Paylaş
anthemoessa 0 Eylül 10, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 10, 2009 gönderildi Hindistanlı ünlü yazar ve Sanskritçe uzmanı Prof. Dr. Pundit Vaid Prakash Bu şarlatanın kendisi bir müslüman ve Hindu metinleri konusunda cahil, prof. olduğu konusunda hiçbir delil de yok sıradan bir Hintli müslümanın uydurma takma ismi olabilir bu isim Oncelikle bu kitabin yazari eger iddia ettigi gibi sanskritce uzmani olsaydi; avatar kelimesini autar olarak hem yanlis yazip hem de hic alakasiz yanlis mana vermeye kalkmazdi. Parvati kelimesini parbati olarak hem yanlis yazip hem de hic alakasiz yanlis mana vermeye kalkmazdi. Avatar Kalki'nin babasinin adinin Visnubhagat degil Visnuyasha oldugunu bilir bunun da kole degil visnunun sanli kudreti anl.. geldigini bilirdi. Annesinin adi ise yoktur zaten. En onemlisi ise 'hindularin kitaplarinda yaziyor, vedalarda yaziyor' diye kaynaksiz delilsiz iddia edecegine ayet numarasini ve tam metni verirdi ama bunu yapamazdi cunku Vedalarda avatar inanci yoktur. Avatar inanci puranalarda gecer sadece bu sebeple Shaiva mezhebi avatar inancini kabul etmez mesela cunku kutsal kitabimizda gecmiyor. Vedalarda avatar Kalki'den hic bahsedilmez ! Avatar peygamber demek degildir. Sanskritcede peygamber kelimesinin karsiligi risi kelimesidir. Avatar ise bir tanrinin, ozellikle Tanri Visnu'nun yeryuzune veya baska bir gezegene yani fiziksel boyuta inerek bedenlenmis halidir. Bir tanrinin bir insana hulul etmesi haline ise kucuk avatar denilir. Islam'a gore ise Allah yeryuzune inmez ve bedenlenmez , hulul de etmez. Islam'a gore avatar, nuzul ve hulul inanclari sirktir , kufurdur.Muhammed'in Avatar Kalki oldugunu iddia edebilmeleri icin muslumanlarin Islam'a gore sirk ve kufur olan avatar, nuzul ve hulul inanclarini kabul etmeleri gerekir Visnu Purana'nin 4. bolumun 24. pasaji soyledir; ....a portion of that divine being who exists of his own spiritual nature in the character of Brahma, and who is the beginning and the end, and who comprehends all things, shall descend upon earth: he will be born in the family of Vishńuyaśas, an eminent Brahman of Sambhala village, as Kalki, endowed with the eight superhuman faculties. By his irresistible might he will destroy all the Mlechchhas and thieves, and all whose minds are devoted to iniquity. He will then reestablish righteousness upon earth; and the minds of those who live at the end of the Kali age shall be awakened, and shall be as pellucid as crystal... Simdi tek tek kelime kelime tercume edip inceleyelim ve muslumanlarin yalanini ortaya cikaralim: a portion of that divine being o tanrisal varligin bir parcasi Bu pasajda bahsedilen kisi bir avatardir yani Tanri'nin yeryuzune nuzul edip bir yeryuzu varligina hulul etmesi. Islam'a gore Muhammed tanrisal degil beserdir ve Islam'a gore Tanri'nin yeryuzunde beden almasi ve bir insana hulul etmesi inanci yoktur, sirktir, kufurdur. Goruldugu gibi metnin Muhammedden bahsetmedigi daha ilk cumlenin yarisindan belli. who exists of his own spiritual nature in the character of Brahma Yaratici Tanri Brahma karakterinde , kendi ruhsal dogasiyla varolan Yani pasajda bahsedilen kisi yaratilmamis, dogmamis, dogurulmamis bir kisi olacak cunku Tanri Visnu'nun yeryuzune inmis ve bir insan bedenine burunmus hali olacak. Islam'a gore Muhammed bir beserdir, bir anasi ve babasi vardir, yaratilmistir, kuldur,tanri degildir. Oysa bu pasajda bahsedilenkisi Tanri Brahma gibi kendi kendine varolmus ve yaratilmamistir. Cunku Tanri Visnu'nun bir avataridir, bu bahsedilen. and who is the beginning and the end, and who comprehends all things, ve Baslangic ve Son olan ve ilmi herseyi kapsayan Islam'a gore Muhammed herseyin basi ve sonu degildir, buna inanmak Islam'a gore sirktir ,kufurdur. Ayrica Kuran'a gore Muhammed bir ummidir, ilmi herseyi kapsamaz, Islam'a gore bunlar Allah'in sifatlaridir ve bu sifatlar asla Muhammed'e verilemez Islam'da. shall descend upon earth yeryuzune inecek Islam'a gore Allah yeryuzune inmez. Muhammed de gokten inmemis, Allah tarafindan yartilmistir Islam'a gore. he will be born in the family of Vishnnuyasas Visnu'ya tapanlarin ailesinde dogacak Muhammed'in babasinin adi Abdullah olduguna gore ailesi Tanri Visnu'ya tapmiyordu. an eminent Brahman of Sambhala village, as Kalki, Shambhala koyunun onde gelen bir brahmani, Kalki olarak Muhammed bir koyde degil bir sehirde dogdu, dogdugu yerin adi Sambhala degil Mekke veya Bekke idi. Ne ailesi ne de Muhammed brahman degildiler, zaten hindu olmadiklari gibi dinadami da degildiler, ticaretle ugrasirlardi. Hinduizm'de dinadamlarinin yani brahmanlarin ticaretle ugrasmalari yasaktir. Son kelime ise cevap olarak tek basina yeterli cunku Kalki olarak diyor. Kalki, Tanri Visnu'nun son avataridir. Islam'da ise ne avatar inanci var ne de Tanri Visnu inanci. endowed with the eight superhuman faculties Sekiz adet insan ustu ozellikle-gucle donanmis olarak Islam'a gore Muhammed'in insanustu ozellikleri insanustu gucleri yoktur. By his irresistible might he will destroy all the Mlechchhas and thieves, and all whose minds are devoted to iniquity. Karsikonulamaz gucuyle tum mlechhalari ve hirsizlari yokedecek ve tum aklinda dusmanlik bulunanlari Islam'a gore Muhammed'in karsikonulamaz bir gucu de yoktur cunku Islam'a gore tumguc ve kudret Allah'indir. Muhammed mlecchalari yoketmemistir , edemezdicunku kendisi de bir mleccha idi yani hindu olmayan etobur barbar. Hirsizlari yokedemedigi de asikar zaten. He will then reestablish righteousness upon earth; and the minds of those who live at the end of the Kali age shall be awakened, and shall be as pellucid as crystal. Sonra yeryuzunde dogrulugu yeniden tesis edecek; ve Kali caginin yani Ahir Zaman'in sonunda yasayanlarin zihinleri uyanacak, kristal gibi duru olacak. Muhammed , Kali Yuga'nin yani Ahir Zaman'in sonunda gelmedi. Ve ayni metnin baska bolumunde izah edildigi gibi Hinduizm'e gore Kali Yuga'nin yani Ahir Zaman'n bitmesine yani bu pasajda belirtilen dogmamis ve dogurulmamis ve yaratilmamis tanrisal varlikin yeryuzunde gorunmesine 427000 yil var. Yani yaklasik 1500 sene evvel dunyaya gelen Muhammed ile yaklasik 427000 sene sonra dunyaya gelecek olan Kalki'nin ayni sahis olmasi sadece inanc sebebiyle degil tarih sebeiyle de imkansizdir. Visnu Purana' nin tam.. su linkten bedava okuyabilirsiniz, ingilizce biliyorsaniz: http://www.sacred-texts.com/hin/vp/index.htm Goruldugu gibi metinde ne Muhammed var, ne Abdullah var ne Amine var, bu manalara gelen sanskrice kelimeler de yok. Ayrica ne kumlu adadan ne de buraktan filan bahsediliyor. Hepsi muslumanlarin akilsizca ve cahilce bir uydurmasidir. Link to post Sitelerde Paylaş
devrimcim 0 Eylül 12, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 12, 2009 gönderildi S.A. ahmetbaha yazılarını takdir ettim kardeşim...mutlak ki iyi ve kötünün savaşı olucaktır ve mutlaka senın gibi güzel insanlar cıkıcaktır isa gibi çarmıhlanırsınız belki ama bilesin peygamberler geldi alemlere ve bilesin böyle bedenleri olan ruhları olmayan ateşe bile tapmayı beceremeyn bu insanları yönlendiremezsin onlar sabittir teknoloji gelişmese inan dunya düz öküzün boynuzunda derler bunlar muhaliflerdir böle doğarlar kendi bildiklerine ama darwınden ama senden benden laf cakarlar tarihi unuturlar o günün şartların a bağlı yaşamazlar Onlara en basit örneği ben vereyim bari düşün bin yıl sonra amerikada özgürlük anıtı sular altında yada toprak altında dünya yıkık perişan bilimadamları buluyor anıtı bakıyorlar başında taş elinde meşale vs...eee bu olsa olsa o zamanın nebilim ne tanrısı tanrıcılık heykelcilik ya...bu şahıslar o biilimadamları işte konuyu manen değil madden anlar araştırrılar ama ne yazıkkı göze gelen elektirk dalgalarını da beyne sunulan iletileri de göremezler çünkü var oldunu bilir ama ıspatlayamaz ve onlar ki hale dilde kemik oldunu sanıyorlar kalıplaşmış sözlere inanırlar ve sabaha kadar desem nafile biri cıkıcak ne diyon lan sen diyecek muhalif ya muhammet kim allh kim...diyecek muhammet=ahmet_mustafa=mehmet farketmez isimler benzer her ahmet mehet muhammet olmaz o tektir tek olmalı ...allahsa el-ilah yok al-ilah bakınız adım mahir tersten cevir rahim sen istersen vagina de...ben se rahmetin rahimi deyim anladın sen beni...benzer isnan insana cisim cisime sana benzeyen yok mu varsa sen yalansın o halde senın kardeşin benzemiyormu sana anan baban yalan o halde insansın demi insana DA MI BENZEMİYON YALANSIN O HALDE...demek herşey benzer birbirine sen köprünün madalyonun diğer tarafıyla bakma suya alttan bakamazsın gel üstten bak..bilgi paylaşmadım öyle şahlar gibi nurcular hacılar gibi inancım yok ama AKLIM var namaz kılmam oruç tutmam ama yalanda konuşmam kendimi nedensiz yere küçültmem ben varsam sebeb var ben yoksam sebeb yok derim.. Link to post Sitelerde Paylaş
loneliness 0 Eylül 12, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 12, 2009 gönderildi ben varsam sebeb var ben yoksam sebeb yok derim.. Üstüne basıp geçtiğin karıncanın yokoluş sebebi sen misin? Kendinizdekine ruh diyorsunuz da hayvanlarınkine ne diyorsunuz.Hayvanlarda rüya görüyor,hafızaları var,zekaları var,ve belkide birgün zekaları ile insanlar gibi dünya hakimi olacaklar.Sonsuz bir çizgi üzerinde görünmeyen bir noktada yaşadığının farkındamısın.Evren senin için yaratılmadı,evren hep vardı.Umarım kafanı karıştırabilmişimdir. Link to post Sitelerde Paylaş
eflatun 0 Eylül 12, 2009 gönderildi Raporla Share Eylül 12, 2009 gönderildi kardeşim siz bu mantıkla her kitapta peygamberin geleceğine dair müjde bulursunuz ki. örneğin pinokyo romanını herkes bilir. onu ele alalım. pinokyo sürekli yalan söyler. ama yapıcıs gepetto usta doğruluktan yanadır. ee peygamberin sıfatı ne? doğruluk. hadi bakalım delalet var. bide gepetto la muhammedi benzeştirdin mi tadından yenmez. Link to post Sitelerde Paylaş
Recommended Posts