Jump to content

Bir yalanı yüceltenler bir hakikate kör


Recommended Posts

Bu yazı hazırlanırken çeşitli link ve kitaplardan yararlanılmıştır.

Müslümanları ve Peygamberimiz ile anlaşmaları oldukları halde müşrikler ile ittifak ve silah kuvveti yapan, peygamber ile savaşmaya gelen müşrik ordusuna ikmaller yapan kureyza yahudilerine verilence cezayı bizim cahil ateistler katliam gibi gösterir..

Fakat bu kabile de Hendek Savaşı sırasında vatandaşlık anlaşmasına uymadı.

Savaşın en şiddetli anında on bin kişilik bir Kureyş ordusunun yürüdüğünü gören bu kabile de, Müslümanları arkadan vurmak üzere, harekete geçti.

İslam ordusu iki ateş arasında kalmıştı.

Kuzey ve batıda müşrik Kureyş orduları, güney doğuda ise Yahudiler bulunuyordu. Müslümanlar, on bin kişilik müşrik ordusu ve Yahudilerle, bir aya yakın geceli gündüzlü durup dinlenmeden çarpıştılar.

Açlık, susuzluk, uykusuzluk ve şiddetli soğuklara aldırış etmeden canla başla mücadeleye devam ettiler. Sonunda müşrikler mağlub bir şekilde, fırtınalı bir gecede, geldikleri gibi perişan bir halde Medineyi terk ettiler.

Ama konu burada müşrikler değil anlaşmalı kureyza yahudilerinin anlaşmayı bozmuş olmalarıdır.

Bu nedenle cezalandırılmaları ( Çok doğal olarak ) gerekmektedir.

Çünkü Peygamber en sıkışık anda iken alçakca rakalarından vurmuşlardır

Devam edecek..

Link to post
Sitelerde Paylaş

BU İLETİNİN SONUNDA ASHAB- UHDUD İNCELENECEK..

BAKALIM YEMEN YAHUDİLERİ KİME NE YAPMIŞ.

İslam ordusu Hendek Savaşından Medineye döner dönmez ihanet eden Beni Kureyza Yahudilerinin üzerine yürüdü.

Peygamber efendimizin emriyle derhal harekete geçip Beni Kureyza kabilesinin bulunduğu kale kuşatma altına alındı.

Peygamber efendimiz onları önce İslama davet etti. Yahudiler, bu güzel teklifi kabul etmediler, Sevgili Peygamberimizin; "Öyle ise, Allahü teala ve Resulünün emrine boyun eğerek kaleden inip teslim olunuz." emr-i şerifini de reddettiler. Bunun üzerine Alemlerin Efendisi, okçuların üstadı Sad bin Ebi Vakkas hazretlerine; "Ey Sad! İlerle ve onları oka tut!" buyurdu.

Hazret-i Sad ve diğer okçular, sadaklarındaki okları, tekbir sadaları arasında Yahudi kalesine atmaya başladılar. Onlar da ok ve taş atışlarıyla karşılık vererek, çarpışmayı başlattılar.

Bir ay kuşatmadan sonra Beni Kureyza kabilesi Peygamber efendimizden haklarında hüküm vermek üzere bir kimseyi hakem tayin etmesini istediler. Resulullah efendimiz de; "Eshabımdan istediğiniz kimseyi hakem seçiniz." buyurdu.

Onlar da daha önceden Medinede meşhur YAHUDİ kabile reislerinden olan Sad bin Muazı istediler.

"Biz Sad bin Muazın vereceği hükme razı oluruz." dediler. Peygamber efendimiz, Sad bin Muaz hazretlerinin getirilmesini emrettiler. Sad bin Muaz, Hendek Savaşında ağır yara almıştı. Sedye üzerinde getirildi.

Peygamber efendimiz; "Ey Sad! Şunlar, senin hükmüne göre teslim olmayı kabul ettiler. Haydi, onlar hakkındaki hükmünü bana bildir." buyurdu. Hazret-i Sad, Yahudilerden, vereceği hükme razı olacaklarına dair kesin söz aldı.

Her iki taraf da verilecek hükmü merakla beklemeye başladılar. Bunun üzerine hazret-i Sad, üstünlüğünü gösteren, ilikleri donduran, şanına layık olan şu muazzam hükmü açıkladı:

Link to post
Sitelerde Paylaş

"Benim hükmüm odur ki, akil ve baliğ olan bütün erkeklerin boynu vurulsun! Kadınları, çocukları esir alınsın, malları da Müslümanlar arasında taksim edilsin!"

Bu kesin hüküm karşısında, Yahudiler donup kaldılar.

Çünkü, kendi kitaplarında, azgınlık yapanlara verilecek ceza aynen böyleydi ki; "Şehrin birine harb etmek için vardığında, onları sulha davet et. Bunu kabul edip, kapılarını açarlarsa, içindekilerin hepsi, sana haraç versinler ve hizmet etsinler.

Şayet, harb etmeye karar verirlerse, onları muhasara et. Allahü tealanın ihsanı ile, onlara galip geldiğin zaman, erkeklerinin hepsini kılıçtan geçir.

Kadınlarını, çocuklarını ve mallarını ganimet olarak al!.." diye yazıyordu.

Sad bin Muaz hazretlerinin verdiği hükmün ilahi hükme uygun gelmesinden dolayı, alemlerin efendisi sevgili

Peygamberimiz, onu tebrik edip; "Sen, onlar hakkında Allahü tealanın yedi kat gökler üstünde, Levh-i mahfuzdaki hükmüne uygun hüküm verdin!" buyurarak takdirlerini bildirdiler.

Yahudiler, kendi kitaplarında belirtilen bu hükme itiraz edemediler. Verilen hüküm yerine getirildi.

Böylece, Müslümanların en sıkışık zamanlarında arkadan vuran, yapılan bütün antlaşmaları bozan, Peygamber efendimize, çocukluğundan beri düşmanlık yapan, öldürmeye uğraşan, sihirler yapan bu kavim de Medineden temizlenmiş oldu.

YEMEN YAHUDİLERİNİ İNCELEYİP BU YAZI DİZİSİNİ BİTİRİYORUZ.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Sizin gibi din 'i terk etmiş aydın kimslere "Buruc suresi nedir ezberinizde mi mealini okudunuz mu" demeyeceğim, zira siz filozof yavrularısınız ve İslamı terk ederek bu mevkiye ulaştınız.. Ama olsun, ben anlatayım.

Bûrûc", burc kelimesinin çoğuludur. Sûrede burçları olan gökyüzüne, kıyamet gününe ve o güne tanıklık edecek olanlara yine o gün müşahede edilecek olaylara yemin edildikten sonra Yemen'de geçmiş bir olaya temas edilir.

4. Ayetinde "Gutile eshabül uhdud" denir.

Acaba neden denir?

Yemen de İslam ordusuna mensub olmayan sivil diyebileceğimiz Müslümanlar vardı. İşte Yemen Yahudileri ansızın bir baskın ile sivil müslümanları toplamış, ve kazdıkları hendeklere atmışlardır. Rivayet de edilir ki : Üstlerine yağ da döküp diri diri yakmışlardır..

O ateş ki çıralı, tutuşturacak odunu çırası çok, yani o alevli ateşi kapsayan "uhdûd"un, o ateş hendeğinin sahipleri ki müminleri imanlarından vazgeçirmek üzere içine atmak için böyle ateş hendekleri yaptıklarından dolayı "Ashab-ı uhdûd" adını almışlardır.

İşte bu yüzden kimse Müslümanları ve Peygamberimizi katliam ile suçlayamaz.

Ama biz yahudileri suçlayabiliriz.

Büyük bir gaddarlık ile de suçlayabiliriz.

Dünyanın en kanlı diktası bile tutsaklarını öldürdükten sonra, yakıyor , diri diri yakmıyordu

Link to post
Sitelerde Paylaş

İslam'ın elindeki en büyük silah yalandır.

Kendisi bir efsanedir. Yalanlar silsilesidir yani. Basit yalanlar değillerdir onlar gerçi.

Son derece ayrıntılı yalanlar ve açıklamalardır.

İslam'ın Yahudi kaliamları olmuştur. Kur'an bile bu konuda bazı ip uçları vermektedir.

Ama bunu Muhmammed'in yaptığı bir efsanedir. Çünkü adam zaten yaşamamıştır.

Tabii Yahudilerin katıliamı konusunda bunun hiç önemi yoktur.

Yahudiler ortaya çıkmakta olan İslam imparatorluğuna ait kuvvetler tarafından katledilmişlerdir. Bu kesin bir katliamdır.

Çeşitli şekillerde tarihe yansımıştır. Bir kaynağa göre bundan Muhammed sorumludur. Bu çok eski bir İslam açıklamasıdır.

Şimdi bunu modifiye etmeye başladı Müslüman'lar..

Bunda da zamanla başarılı olacaklardır.

Bu güne kadar yahudi katliamını kabul eden İslam, günümüzde Filistin olaylarından dolayı, politika değiştirmeye başlamış ve yahudi katliamını reddetmenin kendileri için politik olarak daha doğru olacağını anlamışlardır.

Bu ilkel ve ahlaksız din daha kimbilir ne yalanlar üretecektir.

Arkadaşlar. İnanmayın bu İslam yalanlarına.. İslam'ın her iddiası yalandır..

Ben bütün Müslüman'lara meydan okudum bir iletimde..

Bana İslam'la ilgili tek bir doğru gösterin diyorum. Hala göstereceksiniz yalancılar..

Pis İslam değdiği herşeyi kirletir. Yozlaştıır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> İslam'ın Yahudi kaliamları olmuştur.

Peki Yahudi 'nin İslam katliamları olmuşmudur ?

>>> Bu ilkel ve ahlaksız din daha kimbilir ne yalanlar üretecektir.

Bence yalanları yahudiler üretiyorlar. Ve İslamın içine sokuyorlar.

>>> Arkadaşlar. İnanmayın bu İslam yalanlarına.. İslam'ın her iddiası yalandır..

Peki bu din 'in neresi doğrudur. Yalan sa İslam ile ilgili her başlığın altına tek kelimeden ibaret "Yalan" deyip geçmeniz gerekmez mi?

>>> Çünkü adam zaten yaşamamıştır.

Medinedeki yeşik kubbe altında kim yatıyor o halde ?

Link to post
Sitelerde Paylaş
>>> İslam'ın Yahudi kaliamları olmuştur.

Peki Yahudi 'nin İslam katliamları olmuşmudur ?

>>> Bu ilkel ve ahlaksız din daha kimbilir ne yalanlar üretecektir.

Bence yalanları yahudiler üretiyorlar. Ve İslamın içine sokuyorlar.

>>> Arkadaşlar. İnanmayın bu İslam yalanlarına.. İslam'ın her iddiası yalandır..

Peki bu din 'in neresi doğrudur. Yalan sa İslam ile ilgili her başlığın altına tek kelimeden ibaret "Yalan" deyip geçmeniz gerekmez mi?

>>> Çünkü adam zaten yaşamamıştır.

Medinedeki yeşik kubbe altında kim yatıyor o halde ?

Bu soruların cevabı çok kolay..

Yahudilerin İslam katliamı İslam'ın yalanıdır. Tabii siz Filistin olaylarından bahsediyorsanız, onlar bile yalandır.

Siz gözümüzün önünde tarihi değiştiriyrosunuz. Yahudiler isteseler Filistinlilere en adi katliamı yapabilirler.

Ama buna gerek görmüyorlar.Çünkü Arap erkekleri kahvelerde pişpirik oynarlarken, çocuklarını İsrail tankları taşlamaya gönderiyorlar.

Arap'lar çocukları kadar bile cesur insan değiller. Daha sonra kahbece intihar gönüllülerini kullanıp masum çoluk çocuğu öldürüyorlar.

Korkak, ahlaksız ve aciz Müslüman'lar kahbeliğe ve kalleşliğe baş vuruyorlar. Çünkü en iyi bildikleri onlar.

İslam'la ilgili doğru yoktur.

Hepsi yalandır.

Doğruları İslam sürekli değiştirir.

Günlük haberler bile bu şekilde değiştirilirlerse, siz eski olayları hiç sormayın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

"İslama davet etti, yahudiler kabul etmeyince saldırdı" söylemi bile zaten yeter... "Demokrasi" nerede?... İslamcı kanallarınızın sürekli dillerine pelesenk ettikleri "demokrasi" yok mu yoksa peygamberinizde?...

O'nun dinini kabul etmeyince saldırı için bir bahane bulup saldırmak son derece kolaydır... Mekke müşrikleri bile defalarca barış teklif etmişlerdir Muhammed'e...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Peki bu din 'in neresi doğrudur. Yalan sa İslam ile ilgili her başlığın altına tek kelimeden ibaret "Yalan" deyip geçmeniz gerekmez mi?

Sacma sapan bir hikayeyi sacma sapan bir baska hikayeyle yalanlamayi size birakiyoruz artik.

Yok yahudiler buyucuymus yok sihirle ugrasirmis. Tencere dibin kara, seninki daha kara.

Koca adam olmus hala cindi buyucuydu, bir de ciddi ciddi tartisilabilirmis gibi konu aciyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
"İslama davet etti, yahudiler kabul etmeyince saldırdı" söylemi bile zaten yeter... "Demokrasi" nerede?... İslamcı kanallarınızın sürekli dillerine pelesenk ettikleri "demokrasi" yok mu yoksa peygamberinizde?...

O'nun dinini kabul etmeyince saldırı için bir bahane bulup saldırmak son derece kolaydır... Mekke müşrikleri bile defalarca barış teklif etmişlerdir Muhammed'e...

Andromeda ;

Okuduğunuzu ya anlamadınız ya da başlığı okumadınız. Zira başka alternatif yok.

Müslümanların, Yahudilere saldırma sebebi "İslama davet etti, yahudiler kabul etmeyince saldırdı" değil.. Ana sebeb bu değil.

Ana sebeb, anlaşmayı bozmaları.. Müşrik ordusunu ikmal etmeleri. Müslümanların arkalarından saldırmaları.

Mekke müşrikleri nerede barış teklif ettiler. Ettikleri teklif, davandan vaz geç den ibaret idi.

Ukbe, hişam, Abdül uzza peygambere neler yaptılar biliyor musun ?

Kimi kandırıyorsunuz siz ?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Andromeda ;

Okuduğunuzu ya anlamadınız ya da başlığı okumadınız. Zira başka alternatif yok.

Müslümanların, Yahudilere saldırma sebebi "İslama davet etti, yahudiler kabul etmeyince saldırdı" değil.. Ana sebeb bu değil.

Ana sebeb, anlaşmayı bozmaları.. Müşrik ordusunu ikmal etmeleri. Müslümanların arkalarından saldırmaları.

Mekke müşrikleri nerede barış teklif ettiler. Ettikleri teklif, davandan vaz geç den ibaret idi.

Ukbe, hişam, Abdül uzza peygambere neler yaptılar biliyor musun ?

Kimi kandırıyorsunuz siz ?

Bunları sizi uyduruyorsunuz.

Böyle bir tarih yok... Tarih bilimi o devirde yok.

Yazılanların hepsi olayların vuku bulmasından yüzlerce yıl sonra yazılmışlar.

Hepsi efsane. Katliamların olduğu da efsane, Muhamemd'in yaptığı da efsane.. Yahudilerin İslam'a karşı geldikleri de efsane..

Tek bir delil yok.Tek bir artefakt yok. Tek bir para ve yazılı kayıt yok..

Kur'an ve hadisler dışında tabii..

Uydurup uydurup yazıyrosunuz..

Her sözünüz yalan.. Her iddianız yalan..

Ateistler de size karşı gelince yalanlarınıza daha çok güvenmeye başlıyorsunuz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
İslam ordusu iki ateş arasında kalmıştı.

Kuzey ve batıda müşrik Kureyş orduları, güney doğuda ise Yahudiler bulunuyordu. Müslümanlar, on bin kişilik müşrik ordusu ve Yahudilerle, bir aya yakın geceli gündüzlü durup dinlenmeden çarpıştılar.

İslam ordusu bu iki ateş altında kaç şehit vermiştir, kaç tanesini yahudiler şehit etmiştir. Şu kaynaklarına bakıp bi bilgi verebilir misin?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Andromeda ;

Okuduğunuzu ya anlamadınız ya da başlığı okumadınız. Zira başka alternatif yok.

Müslümanların, Yahudilere saldırma sebebi "İslama davet etti, yahudiler kabul etmeyince saldırdı" değil.. Ana sebeb bu değil.

Ana sebeb, anlaşmayı bozmaları..

Ne anlaşması?.. Kanıtları nerede bu anlaşmanın?.. Bunlar çocuk katliamının kılıfları... Öldürülenlerin çoğu 14-15 yaşında çocuklar ve hepsi anne ve kızkardeşlerinin önünde kafaları kesilerek infaz edilmişler... Peygamber emriyle yapılan suikastleri ise daha saymıyorum bile...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Aha gene basladi yalanlar.

CAtir catir 1000 kisiyi kesmis muslumanlar daha hala kilif uydurma derdi.

Diyelim ki anlasmayi bozdular, butun erkekleri kesip kadinlari kole diye satmanin manasi ne Kabeimami?

12-13 yasindaki erkek cocuklar mi bozdu anlasmayi da kafalari kesildi. Evde cocuklarini emziren kadin mi bozdu anlasmayi da kole diye pazarlarda satildi muslumanlar tarafindan?

Ne terbiyesiz ne yuzsuz insanlarsiniz siz. Tum kabile erkeklerini kesiyor muslumanlar tum kadinlari kole diye satiyor, daha savunacagiz diye kirk dereden su getirip yalanlar uyduruyorsunuz.

DEdiklerin dogru bile olsa boyle bir katliami aciklar mi bu? Yok ateistler iftira atiyormus bilmemne.

Bu yazı hazırlanırken çeşitli link ve kitaplardan yararlanılmıştır.

Müslümanları ve Peygamberimiz ile anlaşmaları oldukları halde müşrikler ile ittifak ve silah kuvveti yapan, peygamber ile savaşmaya gelen müşrik ordusuna ikmaller yapan kureyza yahudilerine verilence cezayı bizim cahil ateistler katliam gibi gösterir..

Fakat bu kabile de Hendek Savaşı sırasında vatandaşlık anlaşmasına uymadı.

Savaşın en şiddetli anında on bin kişilik bir Kureyş ordusunun yürüdüğünü gören bu kabile de, Müslümanları arkadan vurmak üzere, harekete geçti.

Harekete gecti derken ?

İslam ordusu iki ateş arasında kalmıştı.

Kuzey ve batıda müşrik Kureyş orduları, güney doğuda ise Yahudiler bulunuyordu. Müslümanlar, on bin kişilik müşrik ordusu ve Yahudilerle, bir aya yakın geceli gündüzlü durup dinlenmeden çarpıştılar.

Beni Kureyza ile carpismadilar canim kardesim. Ac oku bakalim bir tane benikureyzali bir tane ok atmis mi hendek savasi sirasinda muslumanlara. hendek savasi sirasinda Kureyza kabilesinin oldugu taraftan saldiri gelmis mi gelmemis mi?

Bana savas sirasinda kureyzalilar tarafindan oldurulen veya yaralanan bir tane musluman ismi versene?

Link to post
Sitelerde Paylaş

>>> Hayber yahudileri savaşı kaybedeceklerini anlayınca aman dilemişler ve teslim olmak istemişlerdir.

Ama teslim olmanın en cıvıkca şekli ile. Silahları yanlarında olacak. Topraklarını yine ekecekler.. Hazinelerini yanlarında götürecekler. Diğer kabileler ile her nevi anlaşma yapabilecekler. Öyle anlaşma olmaz. Olsa da evrim teorisi kadar geçerliliği olur.

>>> Ama bu yamuk kişilik, affetmek yerine hile yapmayı tercih etmiş ve kalledekilerin attığı ok ile elinden yaralanmış, acı çeken ve acısı yüzünden Yahudilere nefret saçan adama Yahudilerin akıbetini emanet etmiştir <<<

Bizim yazılar iyi okunmamış.. Yahudiler "yamuk kişilik" dediğin adamı kendileri bizzat seçiyorlar.. O da eski bir kabile reisi idi.

>>> Eli yaralı yavşak erkeklere ölüm emri verince, bizzat gölgelik bir yerde katliamı seyretmiştir.

Yahudilerin kendi kitaplarına göre hükm etmiştir. Yukarıdaki iletilerimde o hüküm de yazılı.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bunları cevap diye mi yazdın?

1/ Teslim olma şartlarını nasıl olup da bu kadar ayrıntılı biliyorsun? Yoksa İslami kitaplarum gazıyla mı konuşuyorsun?

2/ Neden başka birine karar verdiriyor? Size göre sevgi dolu bir insan olan bu şahıs, "tamam affettim bir daha olmasın" diyemezmiydi? Deseydi eline gözüne miyapışırdı? Hem yaptığı bu güzellik nedeniyle daha fazla sevilmezmiydi? Bir yavşağa karar hakkını veriyor, yavşak kesin diyor, bu sevgi dolu peygamber de sesini çıkartmadan gölgede kellelerin kesilişini sayıyor.. Hadi ulan, buna insan denir mi?!!

3/ Yahudilerin kendi kitaplarına göre hükümvermek de nerenin kazası? Gerçekten insansan, insan olarak karar vereceksin. Erkeklerini kesip, karılarını düzmek üzerine karar verene benim lugatımda tek bir kelime var, onu da yazmama gerek yok, sen bilirsin... (Not: Muhammed Safiyye'yi kendine savaş ganimeti olarak almış, katliamdan sonra hemen orada kurdurduğu meşin çadırda erkekleri öldürülmüş acılı kadına tecavüz etmiştir.)

4/ Bu olayları insan gibi irdeleyebilmek için, gerçekten insan olabilmek gerekir. Müslüman bunu beceremez, çünkü inandığı peygambere karşı çıkmış olacaktır. O nedenlen yapılan bu hayvanlığa maalesef arka çıkıp, antik Arap barbarlarına alkış tutarlar... İnsanlık adına yazıklar olsun demekten başka elimizden bir şey gelmez...

Yakında Peygamberin ayak numarasını da soracaksın lakin onun cevabı da mümkün, bir kumpas yardımı ile o bile cevaplanır.

Ben bunları "Sevgili Peygamberim" adlı 2 ciltten oluşan 980 sayfadan ibaret Türkiye gazetesi dağıtımı adlı eserden biliyorum.

"tamam affettim bir daha olmasın" Diyemez zaten yahudilerin Peygambere yaptığı fenalıklar ve sabotaj ve zehirleme olayları bin 'i aştı.. Peygamber de olsa o bir beşer..O 'nun da bir sabır ve dirayet sınırı var.

>>>(Not: Muhammed Safiyye'yi kendine savaş ganimeti olarak almış, katliamdan sonra hemen orada kurdurduğu meşin çadırda erkekleri öldürülmüş acılı kadına tecavüz etmiştir.)<<<

Bunu ben sana anlatayım..

Resulullah, Yahudiler ile bir anlaşma imzaladıktan sonra Safiye'ye İslam ve Yahudilik hakkında görüşlerini sordu.

"Ey Allah'ın Resulü ! İslam'ı arzu etmiş ve sen davet etmeden önce seni tasdik etmiştim.

Babam da senin davanın doğruluğu itiraf ederdi. Fakat ırkçılık onu götürdü. Ben Allah'tan başka ilah olmadığına ve senin Allah'ın Resulü olduğuna kesinlikle inanıyorum." cevabını alınca Hz.Safiye'yi azad edip, onunda isteği üzerine kendilerine nikahladılar.

Hz.Peygamber (s.a.v.) yeni hanımını yakından tanımaya fırsat bulabildiği ilk gece onun yanağında yeşil bir benek gördü. Sorması üzerine Hz.Safiyye'nin cevabı şu olmuştu:

-Bir süre önce rüyamda, gökteki ayın yerinden ayrılıpgöğsümün üzerine düştüğünü gördüm: bunu kocama anlattığımda o "Sen şu Medine Kralı ile evlenmek istiyorsun" dedi. suratıma şiddetli bir şamar indirdi, işte bu onun izidir Cevabını aldı

4 numaraya cevap veriyorum..:

Yok bir gram gaddarlık ve barbarlık yok ne yahudiye ne de diğer insanlara. Yahudiler Muhammedin Peygamber oldukları çok iyi biliyorlardı. Kur'an 'ın tabiri ile "Kendi oğullarını tanın gibi" tanır ve bilirlerdi.

Ama Allah bu sefer elçisini onlardan seçmemişti. Bunu çekemeyen yahudi tayfası zehirlemekten tutun da , sabotaj, ve anlaşma bozmaya kadar hepsini yaptılar. Nedense yahudilere yapılan hayvanlık da, Peygamber tarafından kurulmuş hiçbir şekilde savaşçı olmayan 70 ilim talebesinin kesilmesine sizden ses hiç yok.

Ben peygamber karşı çıkmaktan korkmam.. Ama Kur'an 'a karşı çıkmaktan korkarım. Muhammed efendimiz Kuran ile ahlaklanmıştı. Kuran Allah sözüdür ve Allah "Resulüme itaat eden bana itaat etmiştir" der.

Yani Allah ' itaat etmek istiyorsam Peygambere ve Muhammed ( SAV ) ' MUTLAK SURETTE uymam lazım.

Link to post
Sitelerde Paylaş

.

"tamam affettim bir daha olmasın" Diyemez zaten yahudilerin Peygambere yaptığı fenalıklar ve sabotaj ve zehirleme olayları bin 'i aştı.. Peygamber de olsa o bir beşer..O 'nun da bir sabır ve dirayet sınırı var.

Oldu olacak tüm yahudileri fırınlarda yaksalardı.

Yok bir gram gaddarlık ve barbarlık yok ne yahudiye ne de diğer insanlara. Yahudiler Muhammedin Peygamber oldukları çok iyi biliyorlardı. Kur'an 'ın tabiri ile "Kendi oğullarını tanın gibi" tanır ve bilirlerdi.

Bu yahudiler çok salakmış,hem peygamberi tanıyacaklar,hemde inadına karşı çıkacaklar.Ben de onları akıllı bilirdim.Muhammedin Allahın elçisi olacağına emin olupta karşı çıkmak zeka seviyesi embesil düzeyinde olanların bile yapamayacağı bir şey.İddia kendi içinde bile çürüyor.Çok komik

Link to post
Sitelerde Paylaş
Resulullah, Yahudiler ile bir anlaşma imzaladıktan sonra Safiye'ye İslam ve Yahudilik hakkında görüşlerini sordu.

"Ey Allah'ın Resulü ! İslam'ı arzu etmiş ve sen davet etmeden önce seni tasdik etmiştim.

Babam da senin davanın doğruluğu itiraf ederdi. Fakat ırkçılık onu götürdü. Ben Allah'tan başka ilah olmadığına ve senin Allah'ın Resulü olduğuna kesinlikle inanıyorum." cevabını alınca Hz.Safiye'yi azad edip, onunda isteği üzerine kendilerine nikahladılar.

Hz.Peygamber (s.a.v.) yeni hanımını yakından tanımaya fırsat bulabildiği ilk gece onun yanağında yeşil bir benek gördü. Sorması üzerine Hz.Safiyye'nin cevabı şu olmuştu:

-Bir süre önce rüyamda, gökteki ayın yerinden ayrılıpgöğsümün üzerine düştüğünü gördüm: bunu kocama anlattığımda o "Sen şu Medine Kralı ile evlenmek istiyorsun" dedi. suratıma şiddetli bir şamar indirdi, işte bu onun izidir Cevabını aldı

buna inanmanız çok komik, ailesi akrabaları sülalesi kocası tüm yakınları katledilmiş bir insanın sözlerimidir bunlar ? :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

hadi anlattıkların doğru diyelim. hiçbirini okumadım sadece ilk cümleni ele alacağım. neymiş müslümanları arkalarından vurmuşlar o yüzden eli silah tutan çocuklarının katledilmesi karlarının sex kölesi pardon cariye yapılmaları haklı.

peki türkleri arkadan vuran araplara ne yapmamız gerekiyor bu durumda? bizde aynısını yapalım mı? ama hepiniz arapların g.tlerini yalıyorsunuz. filistine yardıma koşuyorsunuz? nasıl olcak bu iş? kendi lafının arkasında dursana ozaman. peygamberinizin yaptığını yapalım isterseniz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu soruların cevabı çok kolay..

Yahudilerin İslam katliamı İslam'ın yalanıdır. Tabii siz Filistin olaylarından bahsediyorsanız, onlar bile yalandır.

Siz gözümüzün önünde tarihi değiştiriyrosunuz. Yahudiler isteseler Filistinlilere en adi katliamı yapabilirler.

Ama buna gerek görmüyorlar.Çünkü Arap erkekleri kahvelerde pişpirik oynarlarken, çocuklarını İsrail tankları taşlamaya gönderiyorlar.

Arap'lar çocukları kadar bile cesur insan değiller. Daha sonra kahbece intihar gönüllülerini kullanıp masum çoluk çocuğu öldürüyorlar.

Korkak, ahlaksız ve aciz Müslüman'lar kahbeliğe ve kalleşliğe baş vuruyorlar. Çünkü en iyi bildikleri onlar.

Ayıp yahu, İsrail askerleri dahi kendi yedikleri naneleri basına sızdırıyorlar ki doğrudan İsrail askerleriyle yapılan görüşmelerde İsrail ordu kademesinin sivilleri bilinçli olarak hedef seçtiği/seçtirdiği görülmektedir.

Katliam pratiğine ilişkin eleştirilerin İslam düşmanlığıyla sınırlı. Oysa, istisnasız bir biçimde tarihteki tüm imparatorluklar birbirinden müstesna katliamlara imza atmışlardır...

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...