Jump to content

Muhammed'in Baskınları ve Savaşları...


Recommended Posts

Muhammed'in yaşamadığını iddia ettikten sonra O'nun baskın ve savaşlarından bahsetmenin çok saçma bir yaklaşım olduğunu düşünüyorsanız, haklısınız.

Biz burada Muhammed'e atfedilen baskın ve savaşların kısa tarihçesini inceleyecek gerçek doğalarını ortaya koymaya çalışacağız.

İbn İshak'a göre Muhammed 27 baskına katılmıştır.

Tabari bu baskınlarla ilgili iddialaır incelemiş ve bunlardan birinin hac ziyareti olduğunu bularak, bu baskınların sayısını 26'ya indirmiştir.

Bu tarihçilere göre bu baskın ve savaşların yalnız ikisi savunma niteliğindedir. Onlar da Uhud ve Hendek savaşlarıdır. Diğerlerinin hepsi katliam nitelğinde ofensif saldırılardır. Aslında Muhammed'in bizzat katılmadığı savaş ve saldırıların saysı daha da fazladır. Bu baskınlar ve saldırılar masum insanlara karşı yapılmışlardır. Muhammed'in İslam'ı 610-632 yılları arasında yaydığı ve 632 yılında öldüğü bilindiğine göre, bu baskınların tümünün bu süre içinde yapılmış olması zorunluğu vardır.

Muhammed 23 yıl gibi kısa bir süre içinde bu baskınları ve savaşları nasıl yapabilmiştir?

Önce bu soruyu yanıtlamaya çalışalım.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 157
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Muhammed Bedir savaşından önce bir Kureyş kervanını gece vakti basmıştır.

Kendisine gece baskında kadın ve çocukların da saldırıya maruz kalabileceği hatırlatılmış ve Muhammed onlar da onlardandır diyerek katliamı onaylamıştır.

Baskın Ağustos 623'de gerçekleştirilmiştir.

Daha sonra aynı yılın ekim, kasım ve aralık aylarında Muhammed 200 Müslüman'dan oluşan ordusu ile yine Mekke kervanlarına saldırımıştır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayırdır inş..

İslam tarihini yalancılıkla itham eden birisiniz ve şimdi ondan konuşmak istiyorsunuz..

Bu baskınlar ve saldırılar masum insanlara karşı yapılmışlardır.

Bu sizin argümanınıza göre kesin bir durum değil..

Sevgili hacı ibni ishak zemahşeri ibn-i sad hangi tarihçiyi seçerseniz seçin lütfen.

Bu kaynaklardan bana savaş açılan bir tek masum kabile gösterebilirmisiniz?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hayırdır inş..

İslam tarihini yalancılıkla itham eden birisiniz ve şimdi ondan konuşmak istiyorsunuz..

Bu sizin argümanınıza göre kesin bir durum değil..

Sevgili hacı ibni ishak zemahşeri ibn-i sad hangi tarihçiyi seçerseniz seçin lütfen.

Bu kaynaklardan bana savaş açılan bir tek masum kabile gösterebilirmisiniz?

Aslında tarihe meraklıyımdır ama arap tarihi hakkında bilgim kısıtlıdır.

Yine de ben-i kurayza kabilesini biliyorum.

Bu yahudi kabilesi bir nevi soykırıma uğramıştır. Yanılmıyorsam yaklaşık 1000 kadar erkeğin kafası kesilmiş, kadınlar cihat ordusuna verilmiş, çocuklar köle pazarına yollanmıştır ve peygamber de bu kabileden çok genç bir kız esir almıştır.

Bana bu kabilenin suçunu anlatın lütfen...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Aslında tarihe meraklıyımdır ama arap tarihi hakkında bilgim kısıtlıdır.

Yine de ben-i kurayza kabilesini biliyorum.

Bu yahudi kabilesi bir nevi soykırıma uğramıştır. Yanılmıyorsam yaklaşık 1000 kadar erkeğin kafası kesilmiş, kadınlar cihat ordusuna verilmiş, çocuklar köle pazarına yollanmıştır ve peygamber de bu kabileden çok genç bir kız esir almıştır.

Bana bu kabilenin suçunu anlatın lütfen...

Elbette kardeşim..

Medinede beni nadir oğulları beni kurayza gibi 2 adet yahudi kabilesi vardır..

Hz.Peygamber hicret ettiği zaman evs ve hazrec müslüman olmuş ve müslüman olmayan yahudi ve putperestlerle anlaşma imzalanmıştır..

Anlaşmada medineye bir saldırıda hep beraber savunma maddesi biel vardı..

Beni nadiroğulları ve kurayzalılar fesat iki kavim idiler.Gerçektende müslümanları medinede istemiyorlardı.

beni nadir oğullarını anlatmadan kurayzanı marifetlerini sayayım..

Beni nadir oğulları anlaşmayı bozup müslümanlarla savaşınca kurayza oğulları fırst bilip anlaşmayı bozdular ve müslümanlarla savaştılar..

Fakat yenilgiye uğradılar.Beni nadir oğulları medineden sürülürken kurayzalılar affedilip anlaşma imzalandı..

Sonra hendek savaşı öncesinde kurayzalılar 2.kez altını çizerim anlaşmayı bozup müşriklerle işbiliği yaptılar.Hendek savunma savaşı olduğu için bütün müslüman erkekler savaşa katılmış sadece özürlü olanlar katılmamıştı.Medinede sadece kadın ve çocuklar mevcuttu.

Bunu fırsat bilen kurayzalılar medineye 2 kez kadın ve çocukları öldürmek için baskın yaptılar.Fakat ne hikmettir ki hz.Safiyyenin evine girmeye çalışan bir kurayzalıın başını kesip kurayzalılara fırlatması ile kurayzalılar medinede erkekler var sanıp geri çekildiler..

Daha sonra müşriklere katıldılar.Müslümanlar medineyi savurken medine içinden kurayzadan bir saldırı alınca iki ateş arasında kaldılar..

Sence 2 kez anlaşma bozup 2 kez müslümanların canına kast etmeleri

kadın ve çocukları hedef almaları

onları masum statüsüne sokuyor mu?

Eğer sokuyorsa benim bildiğim masum başka senin ki başka olmalı..

Dilersen anlattıklarımı kurayzalı yahudilerin ağızlarından tabakat ve zemahşerinin eserlerinden kaynaklandırabilirim..

SEvgiler..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Elbette kardeşim..

Medinede beni nadir oğulları beni kurayza gibi 2 adet yahudi kabilesi vardır..

Hz.Peygamber hicret ettiği zaman evs ve hazrec müslüman olmuş ve müslüman olmayan yahudi ve putperestlerle anlaşma imzalanmıştır..

Anlaşmada medineye bir saldırıda hep beraber savunma maddesi biel vardı..

Beni nadiroğulları ve kurayzalılar fesat iki kavim idiler.Gerçektende müslümanları medinede istemiyorlardı.

beni nadir oğullarını anlatmadan kurayzanı marifetlerini sayayım..

Beni nadir oğulları anlaşmayı bozup müslümanlarla savaşınca kurayza oğulları fırst bilip anlaşmayı bozdular ve müslümanlarla savaştılar..

Fakat yenilgiye uğradılar.Beni nadir oğulları medineden sürülürken kurayzalılar affedilip anlaşma imzalandı..

Sonra hendek savaşı öncesinde kurayzalılar 2.kez altını çizerim anlaşmayı bozup müşriklerle işbiliği yaptılar.Hendek savunma savaşı olduğu için bütün müslüman erkekler savaşa katılmış sadece özürlü olanlar katılmamıştı.Medinede sadece kadın ve çocuklar mevcuttu.

Bunu fırsat bilen kurayzalılar medineye 2 kez kadın ve çocukları öldürmek için baskın yaptılar.Fakat ne hikmettir ki hz.Safiyyenin evine girmeye çalışan bir kurayzalıın başını kesip kurayzalılara fırlatması ile kurayzalılar medinede erkekler var sanıp geri çekildiler..

Daha sonra müşriklere katıldılar.Müslümanlar medineyi savurken medine içinden kurayzadan bir saldırı alınca iki ateş arasında kaldılar..

Sence 2 kez anlaşma bozup 2 kez müslümanların canına kast etmeleri

kadın ve çocukları hedef almaları

onları masum statüsüne sokuyor mu?

Eğer sokuyorsa benim bildiğim masum başka senin ki başka olmalı..

Dilersen anlattıklarımı kurayzalı yahudilerin ağızlarından tabakat ve zemahşerinin eserlerinden kaynaklandırabilirim..

SEvgiler..

Neden müslümanları istemiyorlardı? Eğer Hacı'nın dedikleri doğruysa, kervan basıp yağmalayan etrafa dehşet saçan bir grup bedeviyi kim ister?

Bu güçlü nefretin bir sebebi olmalı. Hiç düşündünüz mü?

Bu kavimler istemeye istemeye ittifak anlaşması yapmışlarsa, peygamber tarafında tehdit altında kalma ihtimalleri var mıdır?

Ve lütfen gerçekçi olalım. Kopuk bir kelle yüzünden koskoca ordu bölgeyi mi terkedecek?

Ben yazdıklarından Kurayza kabilesinin büyük baskı altında kaldığını ve yaşam mücadelesi verdiğini anlıyorum.

Ki bu yaşam mücadelesini kaybedip soykırıma uğramışlar, gayet açık.

Zahmet edip yazdığın için teşekkür ederim, Muhammed'in esir aldığı genç kızın ismi Reyhane imiş bu arada.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed ve adamları Henek savaşından döner dönmez bu kabileyi kuşatıyor. Bir aylık kuşatmadan sonra hiç bir direniş göstermeden teslim oluyorlar

Bu kabilenin suçu Muhammed'e savaşta destek vermemektir, zaten müslüman olmayı reddeden her kabileyi öldürmeye yer arayan Muhammed fırsat bu fırsat hepsini kılıçtan geçirmiştir, yani etnik temizlik yapılmıştır.

En ufak bir direniş göstermeden teslim olan bir kabile, nasıl bir tehdit oluşturmuş olabilir ki?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed yaşamamışsa bu baskınlar olmamışlar mı diyeceğiz?

Bu baskınların tarihine bakalım.

610-632 yılları arasında yapılmış.

İslam tarihçilerine göre asıl baskınlar Medine döneminde yapılmışılar.

Yani hicretten bir yıl sonra başlamış ilk baskın. 10 yıl gibi kısa bir süre içinde yapılmış bu baskınlar.

23 yılda değil.

İlk baskınlar üç ay üstüste ayda bir kere yapılmış.

İlk bildiren tarihçi ibn İshak.

İbn İshak 761 yılında ölmüştür. Doğumu kesin belli değil. Muhtemelen 704 yılında doğmuş.

Yani yazdıklarını Muhammed'in zamanından en az 100 yıl sonra yazmış.

Onlar Muhammad ibn Jarir al-Tabari (838CE - 923CE) tarafından yeniden elden geçirilip yazılmış.

Bu tarihçilerin dayandığı dökümanlar hadisler ve Kur'an'dır.

Bu tarihçiler onlara dayanarak Muhammed'in biyografisini ve İslam tarihinin ilk yıllarını yazmışlardır.

Hadisleri günümüzde reddeden Müslüman'lar İslam tarihini de reddediyorlar demektir.

Belki de bu baskınlar ve savaşlar olmamıştır.

Ya da santral bir otorite oluşturmaya çalışan bir İslam devletinin nüvesini atanlar bu baskınları yapmış olabilirler.

Bu baskınların olmamış olması daha olasıdır. Kabileler arası mücadelelerin efsaneleşip, sonradan olmuş gibi yazılmış olmaları nerdeyse kesindir.

Kur'an ve hadislere dayanarak yazılan bir tarihden başka bir anlam çıkarılamaz.

İslam tarihini yazan tarihçilerin hiç birisi gerçek anlamda, ya da ona en uzak bir şekilde bile, bilimsel bir yapıt ortaya koymamışlardır.

Bilimsellikten vaz geçtik..

Yazılanların hiç birinin bazı delillere ve kendilerinden önce yazılan dökümanlara dayandırıldıklarının en ufak bir delili yoktur.

Tarihçi olarak bilinen yazarlarin öncüleri halk arasında kulaktan kulağa dolaşmakta olan efsaneleri tarih adına kaydetmişler ve daha sonra gelenler onları gerçek olarak kabul etmişlerdir.

Bunun sonucu olarak ortaya koca bir yalandan başka bir şey olmayan İslam tarihi çıkmıştır.

İslam tarihinin her anı yalandır. Yazılanların hiç birisi gerçekten vuku bulmuş olan tarihsel olguları yansıtmaz.

İstisnasız hepsi, daha önce vuku bulmuş olmaları mümkün bazı olguları, yöre halkı bakış açısından değerlendirilerek yazılmışlardır.

Elde tek bir belge bile yoktur.

Çünkü henüz nesir Arap'lar tarafından keşfedilmemiştir. Okur yazar oranı yüzde 1-2 civarındadır. Kitap yazma geleneği yoktur. Kâğıt yoktur.

Okur olmayınca yazar da olmaz. Yazar olsa bile ortaya çıkacak yapıt bir efsane olmaktan kurtulamaz.

İslam tarihini yakından inceleyenler yörede yaşıyan Hristiyan ve Yahudi kabilelerde yazılan eski eserlerden İslam tarihi hakkında bir şeyler elde etmeye çalışmışlardır. Aslında o tarhilerde onlar da sofistikasyondan yoksundurlar. Bazı papazların yazdıkları bireysel anılar ile tarihsel olguları açıklamaya çalışmak son derece yetersizdir. Günümüzde yapılanlar bunlardır. Yani hiç bir şeydir.

Gerçek İslam tarihi bilinmemektedir. Ve bilinemeyecektir.

Çünkü hiç bir zaman mevcut İslam tarihini destekleyen veya reddeden delillerle karşılaşılmayacaktır.

Bu bağlamda delil yokluğu, yokluğun delili olarak kabul edilmek zorundadır.

Batı tarafından kabule zorlanan İslam tarihi bir yalandır.

İslam, Muhammed ve Kur'an gibi o da koca bir yalandır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Neden müslümanları istemiyorlardı? Eğer Hacı'nın dedikleri doğruysa, kervan basıp yağmalayan etrafa dehşet saçan bir grup bedeviyi kim ister?

Bu güçlü nefretin bir sebebi olmalı. Hiç düşündünüz mü?

Bu kavimler istemeye istemeye ittifak anlaşması yapmışlarsa, peygamber tarafında tehdit altında kalma ihtimalleri var mıdır?

Ve lütfen gerçekçi olalım. Kopuk bir kelle yüzünden koskoca ordu bölgeyi mi terkedecek?

Ben yazdıklarından Kurayza kabilesinin büyük baskı altında kaldığını ve yaşam mücadelesi verdiğini anlıyorum.

Ki bu yaşam mücadelesini kaybedip soykırıma uğramışlar, gayet açık.

Zahmet edip yazdığın için teşekkür ederim, Muhammed'in esir aldığı genç kızın ismi Reyhane imiş bu arada.

Sevgili kardeşim..

Haklı eleştiriler ve haklı ihtimaller bunlar..

Yahudi kabileleri anlaşmaya zorlandılar mı?

neden müslümanları istemiyorlardı..

Bunlara kendimce cevap verebilirim.Fakat zorlandıklarını yada müslümanları istememelerinin kendileri için geçerli bir sebebi varsa buyrunuz gösteriniz...

Ben size şimdilik kurayzalıların peygamber hakkında tarihte geçen bir kelimesini aktarıyorum.Kanımca dediğiniz gibi bir durumda böyle bir cümle kurulmaması gerekirdi..

Ka'b b. Esed kurayzalıların başkanıdır..

nadiroğullarından Huyey b. Ahtab adında dehşetli bir adam kurayzalıların başkanı kab b. esede gelerek peygamberle olan anlaşmalarını bozmalarını ve müşriklere katılmalarını teklif eder..

O sırada, Huyey b. Ahtab kapıyı çaldı [110] ve:

'Ey Ka'b! Yazıklar olsun sana! Kapıyı aç bana!' diyerek seslendi.

Ka'b:

'Ey Huyey! Sana da yazıklar olsun! Sen uğursuz bir adamsın![111] Kavmine uğursuzluk getirdin. Onları mahvettin!

Sen bizden geri dönüp git! Sen ancak benim ve kavmimin başına felâket getirmek istiyorsun!' dedi.

Huyey b. Ahtab, geri dönüp gitmeye yanaşmadı. [112]

Ka'b:

'Ey Huyey! Ben Muhammed'le muahede yapmış bulunuyorum! Aramızdaki bu muahedeyi bozucu değilim! Çünkü, ben onda vefakârlıktan ve doğruluktan başka birşey görmedim![113]

[110] Vâkıdî, Megâzî, c. 2, s. 455.

[111] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 231

[112] Vâki dr, Megâzî, c.2, s. 455.

[113] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 231.

Peygamberi öldürmek için beni nadir oğullarına katılan kurayzalılar ikinci kez anlaşmayı bozmaya yanaşmadılar.Tabi ilk zamanlar...

İşte onu medinede istemeyen adamın bana sana bütün insanlığa itirafı..

Ondan vefakarlıktan ve doğruluktan başka birşey görmedim..

Var sen düşün artık...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Muhammed ve adamları Henek savaşından döner dönmez bu kabileyi kuşatıyor. Bir aylık kuşatmadan sonra hiç bir direniş göstermeden teslim oluyorlar

Bu kabilenin suçu Muhammed'e savaşta destek vermemektir, zaten müslüman olmayı reddeden her kabileyi öldürmeye yer arayan Muhammed fırsat bu fırsat hepsini kılıçtan geçirmiştir, yani etnik temizlik yapılmıştır.

En ufak bir direniş göstermeden teslim olan bir kabile, nasıl bir tehdit oluşturmuş olabilir ki?

Jadı Jadı

Lütfen kaynakla konuşalım..

1 aylık kuşatmadan sorna ne demek direniş göstermeden teslim olmuşlar??

Turan dursun böyle mi anlatıyor bu hikayeyi..ne yazık..

Gayet direniş gösterdiler..Neden 1 ay sürdü zannediyorsun..Baya savunma savaşı yapıldı.oklar atıldı..

1 ay sürmesinin başka bir sebebi daha var..

Müşriklerden destek zöü beklediler fakat gelmedi..

Ne zaman destek gelmeyeceğini anladılar o zaman kaleden indiler..Kaynak verebilirim inanmıyor isen..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Muhammed yaşamamışsa bu baskınlar olmamışlar mı diyeceğiz?

Bu baskınların tarihine bakalım.

610-632 yılları arasında yapılmış.

İslam tarihçilerine göre asıl baskınlar Medine döneminde yapılmışılar.

Yani hicretten bir yıl sonra başlamış ilk baskın. 10 yıl gibi kısa bir süre içinde yapılmış bu baskınlar.

23 yılda değil.

İlk baskınlar üç ay üstüste ayda bir kere yapılmış.

İlk bildiren tarihçi ibn İshak.

İbn İshak 761 yılında ölmüştür. Doğumu kesin belli değil. Muhtemelen 704 yılında doğmuş.

Yani yazdıklarını Muhammed'in zamanından en az 100 yıl sonra yazmış.

Onlar Muhammad ibn Jarir al-Tabari (838CE - 923CE) tarafından yeniden elden geçirilip yazılmış.

Bu tarihçilerin dayandığı dökümanlar hadisler ve Kur'an'dır.

Bu tarihçiler onlara dayanarak Muhammed'in biyografisini ve İslam tarihinin ilk yıllarını yazmışlardır.

Hadisleri günümüzde reddeden Müslüman'lar İslam tarihini de reddediyorlar demektir.

Belki de bu baskınlar ve savaşlar olmamıştır.

Ya da santral bir otorite oluşturmaya çalışan bir İslam devletinin nüvesini atanlar bu baskınları yapmış olabilirler.

Bu baskınların olmamış olması daha olasıdır. Kabileler arası mücadelelerin efsaneleşip, sonradan olmuş gibi yazılmış olmaları nerdeyse kesindir.

Kur'an ve hadislere dayanarak yazılan bir tarihden başka bir anlam çıkarılamaz.

İslam tarihini yazan tarihçilerin hiç birisi gerçek anlamda, ya da ona en uzak bir şekilde bile, bilimsel bir yapıt ortaya koymamışlardır.

Bilimsellikten vaz geçtik..

Yazılanların hiç birinin bazı delillere ve kendilerinden önce yazılan dökümanlara dayandırıldıklarının en ufak bir delili yoktur.

Tarihçi olarak bilinen yazarlarin öncüleri halk arasında kulaktan kulağa dolaşmakta olan efsaneleri tarih adına kaydetmişler ve daha sonra gelenler onları gerçek olarak kabul etmişlerdir.

Bunun sonucu olarak ortaya koca bir yalandan başka bir şey olmayan İslam tarihi çıkmıştır.

İslam tarihinin her anı yalandır. Yazılanların hiç birisi gerçekten vuku bulmuş olan tarihsel olguları yansıtmaz.

İstisnasız hepsi, daha önce vuku bulmuş olmaları mümkün bazı olguları, yöre halkı bakış açısından değerlendirilerek yazılmışlardır.

Elde tek bir belge bile yoktur.

Çünkü henüz nesir Arap'lar tarafından keşfedilmemiştir. Okur yazar oranı yüzde 1-2 civarındadır. Kitap yazma geleneği yoktur. Kâğıt yoktur.

Okur olmayınca yazar da olmaz. Yazar olsa bile ortaya çıkacak yapıt bir efsane olmaktan kurtulamaz.

İslam tarihini yakından inceleyenler yörede yaşıyan Hristiyan ve Yahudi kabilelerde yazılan eski eserlerden İslam tarihi hakkında bir şeyler elde etmeye çalışmışlardır. Aslında o tarhilerde onlar da sofistikasyondan yoksundurlar. Bazı papazların yazdıkları bireysel anılar ile tarihsel olguları açıklamaya çalışmak son derece yetersizdir. Günümüzde yapılanlar bunlardır. Yani hiç bir şeydir.

Gerçek İslam tarihi bilinmemektedir. Ve bilinemeyecektir.

Çünkü hiç bir zaman mevcut İslam tarihini destekleyen veya reddeden delillerle karşılaşılmayacaktır.

Bu bağlamda delil yokluğu, yokluğun delili olarak kabul edilmek zorundadır.

Batı tarafından kabule zorlanan İslam tarihi bir yalandır.

İslam, Muhammed ve Kur'an gibi o da koca bir yalandır.

Tarihçi olarak bilinen yazarlarin öncüleri halk arasında kulaktan kulağa dolaşmakta olan efsaneleri tarih adına kaydetmişler ve daha sonra gelenler onları gerçek olarak kabul etmişlerdir.

Bunun sonucu olarak ortaya koca bir yalandan başka bir şey olmayan İslam tarihi çıkmıştır.

Tarihçiler halk arasında dolaşan dedikoduları değil tarihi verileri almışlardır.

Eski arap kavmi ümmi olduğundan tarihlerini ezberle muhafaza ediyorlardı.ya tarihleri unutulup gidecek yada ezberleyeceklerdi.onlar ezberlediler mecburdular.Sen bu mecburiyeti bilimsellik dışı bırakıyorsan gözlemlerin yanlış demektir.eksiktir..

Bu kavmin ümmiliğini ezberle tarih muhafaza ettiğinide göz önünde bulundurursan elbete toparlanan hadisler gerçeği yansıtabilir..

sen bu ihtimali kendi tercihinle saf dışı ediyorsun..

Bravo..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Jadı Jadı

Lütfen kaynakla konuşalım..

1 aylık kuşatmadan sorna ne demek direniş göstermeden teslim olmuşlar??

Turan dursun böyle mi anlatıyor bu hikayeyi..ne yazık..

Gayet direniş gösterdiler..Neden 1 ay sürdü zannediyorsun..Baya savunma savaşı yapıldı.oklar atıldı..

1 ay sürmesinin başka bir sebebi daha var..

Müşriklerden destek zöü beklediler fakat gelmedi..

Ne zaman destek gelmeyeceğini anladılar o zaman kaleden indiler..Kaynak verebilirim inanmıyor isen..

Tek başlarına hiçbir güce sahip değilmişler işte, başka bir savaştan yorgun argın dönen Muhammed'in adamlarına karşı savunma bile yapmamışlar. Bir ay süren kuşatma sonucu soykırıma uğramışlar. Ben senin gibi masal yazmıyorum olayın analizini yapmaya çalışıyorum.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Tek başlarına hiçbir güce sahip değilmişler işte, başka bir savaştan yorgun argın dönen Muhammed'in adamlarına karşı savunma bile yapmamışlar. Bir ay süren kuşatma sonucu soykırıma uğramışlar. Ben senin gibi masal yazmıyorum olayın analizini yapmaya çalışıyorum.

Yahu jadı elbette müslümanlarla başa çıkacak güçte değiller..

Ama insan bir demez mi kardeşim..

Ya biz küçüçük kabile ne akla hizmet barış imzaladığımız insanlara saldırıyoruz?

Soykırım hakısz yere yapılan zulumdur.Az askeri yenilgiye uğratmak değil..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Yahu jadı elbette müslümanlarla başa çıkacak güçte değiller..

Ama insan bir demez mi kardeşim..

Ya biz küçüçük kabile ne akla hizmet barış imzaladığımız insanlara saldırıyoruz?

Soykırım hakısz yere yapılan zulumdur.Az askeri yenilgiye uğratmak değil..

Hiç orantısız güç diye bişey duymadın mı? Ne kadar katakulli de yapmış olsalar bu kabileya yapılan soykırımın haklı tarafı olamaz. Sana yumruk atan adamın bütün sülalesini katletmek gibi bişey bu

Link to post
Sitelerde Paylaş
Hiç orantısız güç diye bişey duymadın mı? Ne kadar katakulli de yapmış olsalar bu kabileya yapılan soykırımın haklı tarafı olamaz. Sana yumruk atan adamın bütün sülalesini katletmek gibi bişey bu

şu benzetmen ne kadarda haklı

Sana yumruk atanın sülalesini katletmek..

Yumruk=iki kez anlaşma bozup bütün müslümanların canına kast etmek

gerçekten karşılıyor değil mi..

Evet haklısın kurayzalılar masumdu...

Link to post
Sitelerde Paylaş
şu benzetmen ne kadarda haklı

Sana yumruk atanın sülalesini katletmek..

Yumruk=iki kez anlaşma bozup bütün müslümanların canına kast etmek

gerçekten karşılıyor değil mi..

Evet haklısın kurayzalılar masumdu...

Ya daha kendilerini savunacak halde değiller kimin canına nasıl kastedecekler anlamadım ki

Mantıklı düşünen her insan(müslümanlar dahil) Muhammed'in kafasında güçlendikten sonra bir etnik temizlik yapma fikrinin var olduğunu rahatça görür. Yapmıştırda

Link to post
Sitelerde Paylaş
Ya daha kendilerini savunacak halde değiller kimin canına nasıl kastedecekler anlamadım ki

Mantıklı düşünen her insan(müslümanlar dahil) Muhammed'in kafasında güçlendikten sonra bir etnik temizlik yapma fikrinin var olduğunu rahatça görür. Yapmıştırda

ya jadı anlattıkların siyerle uyuşmuyor..

Zaten peygamber taaa nadir oğullarını yendiğinde bile kurayzalıları rahatça yenecek güçteydi..

kurayza anlaşmayı bozup savaştı keybetti öldürülmediler affedildiler..Temizlikse o zamanda yapılabilirdi...

Kurayzalılar 2. kez anlaşmayı bozduklarında bile 3. kez anlaşma önerildi yanaşmadılar savaştılar daha ne yapaaktı müslümanlar ayalarına güller serpip nolur barışalımmı diyeceklerdi..

Hayret birşey ya 1500 kişi 5000 kişinin canına kastediyor kaybedincede soykırım oldu deniliyor pes doğrusu..

Link to post
Sitelerde Paylaş
ya jadı anlattıkların siyerle uyuşmuyor..

Zaten peygamber taaa nadir oğullarını yendiğinde bile kurayzalıları rahatça yenecek güçteydi..

kurayza anlaşmayı bozup savaştı keybetti öldürülmediler affedildiler..Temizlikse o zamanda yapılabilirdi...

Kurayzalılar 2. kez anlaşmayı bozduklarında bile 3. kez anlaşma önerildi yanaşmadılar savaştılar daha ne yapaaktı müslümanlar ayalarına güller serpip nolur barışalımmı diyeceklerdi..

Hayret birşey ya 1500 kişi 5000 kişinin canına kastediyor kaybedincede soykırım oldu deniliyor pes doğrusu..

Savaş halinde düşmana içerden yardım eden kişiler idam edilir. bir kabilenin tüm erkekleri kılıçtan geçirilip kadınları, çocukları köle olarak alınırsa bunun adı başka birşeydir, kafanı kumdan çıkarda azıcık insan ol

Link to post
Sitelerde Paylaş
Savaş halinde düşmana içerden yardım eden kişiler idam edilir. bir kabilenin tüm erkekleri kılıçtan geçirilip kadınları, çocukları köle olarak alınırsa bunun adı başka birşeydir, kafanı kumdan çıkarda azıcık insan ol

Peki sana kurayzanın tüm erkeklerinin müslümanlarla savaşma kararını belirten kaynak verirsem?

Kurayza oğulları saunma savaşını tüm erkeklerle yapmadı mı?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...