Jump to content

Allah'ın yapamayacağı şeyler!


Recommended Posts

1 dakika önce, güven yazdı:

Doktor istese  o spermi kızınıda erkeyinide yok eder .nerde senin Allahın. Ne yapabilir putun:rolleyes:

arkadaşım ön yargı  olmuş  bana  karşı  galiba  herkeste  belki de  kabahat  bende  ama  durumu  ben  eleştirdim sizin  dediğiniz gibi. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 343
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

12 dakika önce, kirec yazdı:

Sadece iyiliklerin yapılabildığı bir evren aslında mümkün değildir..

 

Niye ..

 

Çünkü orada iyilik dışında bir şey yapılamıyor ise o yapılan şeyler özgür iradeyle değil zorunlu olarak yapiliyordur...

 

Zorunlu li olarak yapılan şey iyilik olmaz...

 

 

Robotların yaptığı şeylere iyilik denmez...

 

İyilik ve kötülükten bahis edilebilmesi için özgür irade şarttır..

 

Özgür irade varsa kotulukte yapılabilir olmalıdır.

 

Bu yüzden sadece iyiliklerin yapılabildığı bir evren mantıken mümkün değildir..

 

Sende Allahın gibi sadist kanla beselenmeyi çok seviyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

arkadaşım ön yargı  olmuş  bana  karşı  galiba  herkeste  belki de  kabahat  bende  ama  durumu  ben  eleştirdim sizin  dediğiniz gibi. 

Sen. donsöz gibisin ben senin har yazdığını. Nerde ne yazdığını ne bileyim burdaki yazını görünce cevap yazdım.

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
1 minute ago, akılsızşuursuzatom said:

yalnız  Tanrı  burada  sanki  tamamen  mantık  kurallarına  tabi  miş  ve  bizim  şu  an  ki  akıl  yürütmemize  bağlı  imiş  gibi  oluyor. Mutlak  kudretli  bir  varlık insanları  ve  evrendeki  mantığı  başka  türlü  yapamaz  demekle  eş değer  gibi. Ayrıca  benim  asıl  kastettiğim  dinlerin  sunduğu  cennet  fikri  üzerine  idi  çünkü  sadece  iyilik  yapılabilir  ve  özgür  iradeli  varliklardır.Yani  belki  algı  yapımız  farklı  şekilde  donatılmış  olsa  sizin  dediğiniz  kötülük  olmadan  özgür  iradeli  olunmaz  fikri  hiç  aklımıza  bile  gelmezdi demeye  çalışıyorum. 

Özgür iradeli olup ta her zaman iyilik yapan kişilerden oluşan bir yer cennettir zaten..

 

Ama dikkat ettiyseniz sadece iyilik yapılabilen bir yer olamaz demiştim..

 

Yani sadece iyiliğin olanaklı olduğu yer yada tam tersi sadece kötülüğün olanaklı olabildigi yerde özgürce seçim olmadığı için iyilik ve kötülükten söz edilemez olur...

 

Mantık kuralları bizim aklımızın gerçeğe ulaşmak için kullanabileceğimiz yegane vasıta dır..

 

Mantık kuralları tanrıyla ilgili gerçeklere ulaşmak için kullanılamaz demek bence bu konuyu tartışma konuşma düşünme olanağını yok eder...

Link to post
Sitelerde Paylaş
25 dakika önce, kirec yazdı:

 

 Kireç hiç akılını kulanmıyacakmısın hayret ediyorum sana. yav midem ağrıyor.Allah kuranda mide hapı tarifi yapmışmı. canım çok yanıyor hadi allahına söyle çara bulsun. ama kuranda muhammede karı bulmasını. muhmmedin gelinini istemeyi biliyor dimi çare aryorum buyur.AAAAA MUTFAKTA Ekmek keserjen paramağımı kesitim hiç olmasa bir yara bantı tarfi versin kan durmuyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
9 dakika önce, kirec yazdı:

Özgür iradeli olup ta her zaman iyilik yapan kişilerden oluşan bir yer cennettir zaten..

 

Ama dikkat ettiyseniz sadece iyilik yapılabilen bir yer olamaz demiştim..

 

Yani sadece iyiliğin olanaklı olduğu yer yada tam tersi sadece kötülüğün olanaklı olabildigi yerde özgürce seçim olmadığı için iyilik ve kötülükten söz edilemez olur...

 

Mantık kuralları bizim aklımızın gerçeğe ulaşmak için kullanabileceğimiz yegane vasıta dır..

 

Mantık kuralları tanrıyla ilgili gerçeklere ulaşmak için kullanılamaz demek bence bu konuyu tartışma konuşma düşünme olanağını yok eder...

cennette  özgür  iradeli  olamayacak  mıyız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yav yere göye sığdıramadığınız sözde ayatleri burada oku. KENDİ KENDİNE Nasıl yemin eder. Buyurun açıklamsını yapın.

Tin) İncire ve zeytine andolsun ki., Sina Dağı’na andolsun ki, Bu güvenli kente (Mekke’ye) andolsun ki, biz insanı en güzel biçimde yarattık. Sonra da onu aşağıların aşağısı kıldık” (Tin Suresi, ayet 1-5).
——
Kuşluk vaktine andolsun. Sükûna erdiği zaman geceye andolsun ki, ey Muhammed, Rabbin seni ne bıraktı ne de sana darıldı” (Duha Suresi, ayet 1-3).
—–

yemin üstüne yemin eden birde yemin edenlere kanmamasını tembihliyor

—-
“Ey Muhammed! Diliyle iğneleyen çok yemin eden alçak zorbaya aldırış etme” (Kalem Suresi, ayet 10-14).

:D

 

 

Link to post
Sitelerde Paylaş

 

Bu Ayetleri  dün gördüm bunları birsi bana izahını yapsın belki ben gerizekalıyım kim konuşuyor burda .  ALINTIDIR. 

MÜDDESSİR SURESİ 56 AYETİNİN TAMAMI) Ey örtüsüne bürünen (Peygamber)! Kalk artık uyar.

*** Ey örtüsüne bürünen (Peygamber)!

*** Kalk artık uyar.

*** Sadece Rabbini yücelt.

*** Elbiseni temizle.

*** Pislikten sakın.

*** Yaptığını çok görerek başa kakma.

*** Rabbin için sabret.

*** O sura üflendiği zaman,

*** İşte o gün pek zorlu bir gündür.

*** Kafirler için hiç kolay değildir.

*** Tek olarak yarattığım o kimseyi bana bırak.

*** Hem ona bol servet verdim.

*** Hem göz önünde oğullar verdim.

*** Hem ona büyük imkanlar sağladım.

*** Sonra da şiddetle arzu eder ki daha da artırayım.

*** Hayır, çünkü o bizim ayetlerimize karşı bir inatçı kesildi.

*** Ben onu dimdik bir yokuşa sardıracağım.

*** Çünkü o bir düşündü, ölçtü, biçti.

*** Kahrolası nasıl da ölçtü, biçti.

*** Yine kahrolası, nasıl ölçtü biçti.

*** Sonra baktı.

*** Sonra kaşını çattı, surat astı.

*** Sonra arkasını döndü ve büyüklük tasladı.

*** Bu, dedi, başka değil öğretilegelen bir sihirdir.

*** Bu, sadece bir insan sözüdür.

*** Ben onu Sekara (cehenneme) sokacağım.

*** Bilir misin sen, nedir o sekar?

*** Ne geriye bir şey kor, ne bırakır.

*** Durmadan derileri kavurur.

*** Üzerinde on dokuz (melek) vardır.

*** Hayır, andolsun aya,

*** Döndüğü an o geceye,

*** Ve açtığı sıra o sabaha.

*** Kuşkusuz o Sekar(cehennem), büyük belalardan biridir.

*** Uyarmak için insanları..

*** İçinizden ileri gitmek veya geri kalmak isteyen kimseleri..

*** Her nefis kendi kazancına bağlıdır.

*** Ancak amel defterleri sağından verilenler hariç.

*** Onlar cennettedirler, sorup dururlar.

*** Suçluların durumunu.

*** Nedir sizi Sekara(cehenneme) sokan? diye.

*** Suçlular der ki: Biz namaz kılanlardan değildik.

*** Yoksula da yedirmezdik.

*** Boş şeylere dalanlarla dalar giderdik.

*** Ceza gününü yalanlardık.

*** Nihayet bize ölüm gelip çattı.

*** Artık onlara şefaatçilerin şefaatı fayda vermez.

*** Şimdi o Kurandan yüz çevirirlerken ne mazeretleri var?

*** Sanki onlar ürkmüş yaban eşekleri.

*** Arslandan kaçmaktalar.

*** Hayır, onlardan her kişi kendisine açılmış sayfalar verilmesini istiyor.

*** Yok, yok onlar ahiretten korkmuyorlar.

*** Hayır, hayır, O kuran kuşkusuz bir öğüttür.

*** Dileyen onu düşünür.

*** Bununla beraber Allah dilemedikçe onlar öğüt alamazlar. Koruyacak da Odur, bağışlayacak da.

(MÜDDESSİR SURESİ 56 AYETİNİN TAMAMI)

74-el-MÜDDESSİR

Mekkede nazil olmuştur; 56 (ellialtı) ayettir. Sure, adını ilk ayetindeki *el-müddessir* kelimesinden almıştır. **Müddessir*, örtüsüne bürünen, sarınan demektir. Hz. Peygambere hitap eden ilk ayet, Müzzemmil suresinden önce nazil olmuştur.

 

Irmaklarından şaraplar akacak diyorsun,

Cennet-i ala meyhane midir.

Her mümine iki huri diyorsun,

Cennet-i bir kerhane midir?

 

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
3 dakika önce, güven yazdı:

 

Bu Ayetleri dün gördüm bunları birsi bana izah ersin belki ben geri zekalıyım kim konuşuyor burda .  ALINTIDIR. 

yani  farkı  çokça  iğneleyen  aşağılayan  yemin  edince  sıkıntı  oluyor  .Allah  edince  olmaz  diyecem  ama  siz de  Allah  o  kişiden  daha  çok  igneliyor  aşağılıyor  diyeceksiniz ?

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 dakika önce, kirec yazdı:

Mesela tanrının yapamayacağı şeylerden biri daha ...

 

Özgür iradeli yani ne yapacagi önceden belirlenmeyen bireyler yaratıp sonrada onları ne yapacağını bilmesi ...

 

 

 

Mutlak  kudrette  problem  var  diyorsunuz  sanırım  ya da  dinlerin  sunduğu  mutlak (x,y,z) varlığa  değil  mantık  kurallarına  ve  sınırlı  düşüncemize  uygun  bir  Tanrı  tasavvur  ediyorsunuz? Bu  arada  Tanrı yı  en  çok  kudretli  görenler  Ateistlerdir  (kabul  ettikleri  anlamında  değil  elbette) aslında  siz  dinlerin  sunduğu  katı  ve  mutlak  tanrı  kavramını  reddederek  ateistlerin  tepkisinide  aliyorsunuz. Bu  güzel  bir  yaklaşım  bence  bağlı  kalmamak. 

Link to post
Sitelerde Paylaş
19 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

cennette  özgür  iradeli  olamayacak  mıyız?

Cennete ne yok,ki  her şey var güneş bile var.:D yeminle bu kitabı yazanlar  insan aklıyla alay ediyorlar.

 

Güneşin olmadığı cennette gölgelikler altında!

"İman edip salih ameller işleyenleri ise, içinden ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız." (Nisa -57)

"Onlar ve eşleri gölgelerde koltuklara yaslanmaktadırlar." (Yasin -56)

"Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, gölgeler içinde ve pınar başlarındadırlar." (Mürselat -41)

Ayette cennetteyken "gögelik" alanların olacağından bahsediliyor. Gölge, saydam olmayan bir cisim tarafından ışığın engellenmesiyle ışıklı yerde oluşan bir karanlıktır. Bunun dünyamızdaki en bariz örneği güneşli ortamlarda meydana çıkan gölgelerdir. Nitekim allah bir başka ayetinde güneşi gögeye delil kıldığından bahsederek gölgenin kaynağının güneş olduğuna dikkat çekmiştir.

O zaman şunu sormamız gerekiyor eğer cennette "gölge" varsa bu gölgeyi yaratan ışık kaynağı nedir. Orda da mı dünyada ki gibi bir güneş var?

"Orada koltuklar üzerine kurulmuş olarak bulunurlar. Orada ne güneş görürler, ne de dondurucu soğuk." (İnsan -13)

"gölgeleri, üzerlerine sarkar; kolayca koparılabilen meyveleri istifadelerine sunulur." (İnsan -14)

Her ne kadar allah bu dünyadaki güneşi gölgeye delil kıldığını (Furkan -45) belirtmiş olsa da yukarıdaki ayetlerinin ilkinde cennette güneşin olmadığından bahsediyor, hemen onun devamında ise ağaç dallarının gölgesinden bahsediyor. Güneş yoksa bu ağaç dallarının gölgesini oluşturan ışığın kaynağı nedir?

Bir tek cennette "gölgelerin" olacağını biliyoruz, bunu yaratacak olan ışığın ne olduğunu ise bilmiyoruz.
Bu belirsizliği bir yana koyup bir de allahın Ademi ilk yaratıp cennete yerleştirdiği zaman ona söylediklerine bakalım:

"Sen Cennet’te susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın." (Taha -119)

Peki cennette sıcaklık bunaltmayacak ve yakmayacaksa ayetlerde cennettekilerin oturuduğu yerlerin "gölgelik" olacağından neden bahsediliyor?

Yoksa birileri gölgeyi ancak bir ışığın oluşturabileceğini, cennette zaten bunaltan sıcakların olmayacağını unutup; sırf güneşin kavurucu sıcaklığı karşısında gölgede serinlediği için cenneti de burası gibi mi düşünmüştü?

Gönderen gerceginizinde zaman: 05:16

 

Link to post
Sitelerde Paylaş
4 dakika önce, güven yazdı:

Cennete ne yok,ki  her şey var güneş bile var.:D yeminle bu kitabı yazanlar  insan aklıyla alay ediyorlar.

 

Güneşin olmadığı cennette gölgelikler altında!

"İman edip salih ameller işleyenleri ise, içinden ırmaklar akan, içlerinde ebedi kalacakları cennetlere koyacağız. Onlara orada tertemiz eşler vardır. Onları, koyu gölgeler altında bulunduracağız." (Nisa -57)

"Onlar ve eşleri gölgelerde koltuklara yaslanmaktadırlar." (Yasin -56)

"Allah’a karşı gelmekten sakınanlar, gölgeler içinde ve pınar başlarındadırlar." (Mürselat -41)

Ayette cennetteyken "gögelik" alanların olacağından bahsediliyor. Gölge, saydam olmayan bir cisim tarafından ışığın engellenmesiyle ışıklı yerde oluşan bir karanlıktır. Bunun dünyamızdaki en bariz örneği güneşli ortamlarda meydana çıkan gölgelerdir. Nitekim allah bir başka ayetinde güneşi gögeye delil kıldığından bahsederek gölgenin kaynağının güneş olduğuna dikkat çekmiştir.

O zaman şunu sormamız gerekiyor eğer cennette "gölge" varsa bu gölgeyi yaratan ışık kaynağı nedir. Orda da mı dünyada ki gibi bir güneş var?

"Orada koltuklar üzerine kurulmuş olarak bulunurlar. Orada ne güneş görürler, ne de dondurucu soğuk." (İnsan -13)

"gölgeleri, üzerlerine sarkar; kolayca koparılabilen meyveleri istifadelerine sunulur." (İnsan -14)

Her ne kadar allah bu dünyadaki güneşi gölgeye delil kıldığını (Furkan -45) belirtmiş olsa da yukarıdaki ayetlerinin ilkinde cennette güneşin olmadığından bahsediyor, hemen onun devamında ise ağaç dallarının gölgesinden bahsediyor. Güneş yoksa bu ağaç dallarının gölgesini oluşturan ışığın kaynağı nedir?

Bir tek cennette "gölgelerin" olacağını biliyoruz, bunu yaratacak olan ışığın ne olduğunu ise bilmiyoruz.
Bu belirsizliği bir yana koyup bir de allahın Ademi ilk yaratıp cennete yerleştirdiği zaman ona söylediklerine bakalım:

"Sen Cennet’te susuzluk çekmeyecek, sıcaktan da bunalmayacaksın." (Taha -119)

Peki cennette sıcaklık bunaltmayacak ve yakmayacaksa ayetlerde cennettekilerin oturuduğu yerlerin "gölgelik" olacağından neden bahsediliyor?

Yoksa birileri gölgeyi ancak bir ışığın oluşturabileceğini, cennette zaten bunaltan sıcakların olmayacağını unutup; sırf güneşin kavurucu sıcaklığı karşısında gölgede serinlediği için cenneti de burası gibi mi düşünmüştü?

Gönderen gerceginizinde zaman: 05:16

 

ilginç  bir yaklaşım olmuş.

Link to post
Sitelerde Paylaş
11 dakika önce, akılsızşuursuzatom yazdı:

ilginç  bir yaklaşım olmuş.

Kuranın neresi doğru. Kim söz vermiş çöl bedevisinin Allahına hatırlayan beri gelsin özgür iradeymiş. Dağ bile kurana göre bizden akklı biz ne işe yarıyoruz o zaman.

Diyanet Vakfi: A'RAF Suresi 172. ayet.Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? (Onlar da), Evet (buna) şâhit olduk, dediler.

Diyanet Vakfi: HAŞR-21 ayet. Eğer biz bu Kur'an'ı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan baş eğerek, parça parça olmuş görürdün. Bu misalleri insanlara düşünsünler diye veriyoruz.

 

Diyanet Vakfi: AHZAB Suresi 72. ayet.Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim, çok cahildir.

 

 

tarihinde güven tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Kurandaki ikilemlere buyrun. Bakalım:D

 Allah'In gününün uzunluğu (22:47 ve 32:5 - 70:4),
 Tüm Yahudi ve Hristiyanların cehenneme gidip gitmeyeceği (3:85 ve 5:72 - 2:62 ve 5:69)
İnanmayanlara nasıl davranmalıdır ((2:256, 18:29, ve 109:6 - 3:32, 18:29, 3:28, vs.)
 Meryem'e melekler nasıl konuşmuştur (19:16-19, - 3:42,ve 3:45)
 Firavun'un boğulduğu ya da kurtarıldığı (17:102-103, 28:40, 43:55 - 10:90-92)
 Muhammed'in para isteyip istemediği (2:195, 8:41, 9:103, - 12:104, 36:21, 42:23, vs.)
 Dünya'nın mı Cennet'in mi ilk önce yaratıldığı (79:27-30 - 2:29, 41:9-12)
 Allah'ın herşeyi bağışlayıp bağışlamayacağı (4:110, 39:153 - 4:48, 4:116, 4:137, vs.)
 Muhammed için savaşan melek sayısı (3:124, 3:126 - 8:9-10)
 Herkesin dilediği şeye inanma hakkı olup olmadığı (2:256, 109:6 - 3:85, 3:28, 5:51)
 Allah'ın merhametli olup olmadığı(1:1-3, 2:37, 2:128 - 2:7, 2:17, 4:56)


 

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah genimet cariye  köle peşinde bizi unutmuş.

·  Doğrusu Biz Sana (zafer yollarını) açtık; apaçık bir fetih ihsan ettik.

·  48:15

·  (Ey Mü'minler) Siz (Hayber'deki ve her yerdeki) ganimetleri almaya gittiğiniz zaman (dünya sevgileri ve samimiyetsizlikleri nedeniyle cihattan) geri bırakılanlar gelip diyeceklerdir ki: "Bize müsaade edin de sizi izleyelim (sadık mücahitlerle birlikte gidelim, ganimet ve devlet işlerine iştirak edelim) ." Onlar, Allah'ın kelamını değiştirmek (bedavadan ganimet devşirmek) istiyorlar. De ki: "Siz, kesin olarak bizim peşimizden gelemezsiniz. Allah, daha evvel böyle (takdir) buyurdu (sizin niyetinizi ve mahiyetinizi bize bildirdi) ." Bunun üzerine: "Hayır, bizi kıskanıyorsunuz" diyeceklerdir. Öyle değil; onlar anlayışları pek kıt olan (ve feraset ehli mü'minleri kandıracağını sanan) zavallılardır.

·  48:19

·  Ve elde edecekleri daha birçok ganimetleri (nasip edecektir) , çünkü Allah (c.c) Galip ve Güçlü olandır, Hüküm ve Hikmet sahibidir.

·  48:20

(Bunların da ötesinde) Allah (c.c) size (ileride) ele geçireceğiniz (zalimlerin zulüm ve zilletinden kurtulmak ve yeryüzünde hükümran olmak gibi) daha pek çok ganimet ve faziletler va'detmiştir. İşte (şimdilik) şunları hemen vermiş ve insanların elini (ve eziyetini) sizden çektirmiştir (size düşmanlarınıza karşı güç ve galibiyet ihsan etmiş) ki bu (her asırdaki mücahit) mü'minlere bir delil ve alamet teşkil etsin ve sizi sırat-ı müstakime (Kur'an'ın yoluna ve İslâm'ın huzuruna) iletip eriştirsin. (Allah, cihat emriyle mü'minlere izzet ve fazilet vermeyi murad etmiştir.)

Link to post
Sitelerde Paylaş
21 dakika önce, güven yazdı:

Kuranın neresi doğru. Kim söz vermiş çöl bedevisinin Allahına hatırlayan beri gelsin özgür iradeymiş. Dağ bile kurana göre bizden akklı biz ne işe yarıyoruz o zaman.

Diyanet Vakfi: A'RAF Suresi 172. ayet.Kıyamet gününde, biz bundan habersizdik demeyesiniz diye Rabbin Âdem oğullarından, onların bellerinden zürriyetlerini çıkardı, onları kendilerine şahit tuttu ve dedi ki: Ben sizin Rabbiniz değil miyim? (Onlar da), Evet (buna) şâhit olduk, dediler.

Diyanet Vakfi: HAŞR-21 ayet. Eğer biz bu Kur'an'ı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan baş eğerek, parça parça olmuş görürdün. Bu misalleri insanlara düşünsünler diye veriyoruz.

 

Diyanet Vakfi: AHZAB Suresi 72. ayet.Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara teklif ettik de onlar bunu yüklenmekten çekindiler, (sorumluluğundan) korktular. Onu insan yüklendi. Doğrusu o çok zalim, çok cahildir.

 

 

buradaki  sıkıntı  nedir?

Link to post
Sitelerde Paylaş
2 hours ago, akılsızşuursuzatom said:

buradaki  sıkıntı  nedir?

 

Dedin de aklıma şu derleme geldi.

 

Kuran'da 2x2=5 yazsaydı:

 

“çeviri hatasıdır”

“arapcada bir kelimenin birçok manası vardır. 5′in manalarından biri de 4′tür, burada 4 anlamı kastedilmiştir”

“peygamber efendimiz 2+2=4 şeklinde uygulamıştı, demek ki burda kastedilen 4′tür”

“sen sayıları yaratan allah’tan daha mi iyi bileceksin?”

“dönemin şartlarında değerlendir. eskiden araplar 2+2nin 6 olduğuna inanıyordu, ayet o zaman için bir ilerlemedir”

“allah katında 5, bizim için 4 gibidir”

“5 orda sembolik”

“islam akıl dinidir, kuranda yazmaz öyle bir şey. hani nerde, ayet göster!”

“evet, bu ayette anlayamadığın nedir?”

“incilde de 1+1+1=1 deniyor, ama seni hiç onu eleştirirken görmedim? nedir bu islam düşmanlığı?”

“sinerji kavramı bundan 1400 yıl önce kuranı kerimde haber verilmişti. hala mi inanmazsınız?”

“ayeti cımbızlamışsın. bir sonraki ayette -1 buyuruluyor”

“nüzul sebebi önemli. hede’a kabilesinden biri hodobe kabilesinden bir kölenin kolunu bükmüştü, bunun üzerine …”

“katılmayabilirsin ama saygı göstermek zorundasın. bu kadar insanın inancına yanlış dersen sonuçlarına katlanırsın”

“biz sınırlı aklımızla anlayamayız. sen sivrisinek yaratabilir misin?”

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...