Jump to content

Merak, dinin bir numaralı düşmanı


Recommended Posts

Değişim son hız geliyor. Daha yüz yıl önce uçakla seyahat ya da arabayla alışverişe çıkmak mümkün değildi. Sadece ortalama bir buçuk yaşam süresi önce.

Modern bilimin dünyanın gizemlerini ve işleyişini çözmeye başlaması daha ikiyüz yıllık bile değil. Bu süreçte hala çocuk masallarıyla kendini avutan insanlık bir anda elektrikle, bilgisayarla, otomasyonla, yönetim sistemleriyle tanıştı.

Yüzmilyonlarca yıldır birikmiş fosiller daha yeni açığa çıkartılmaya başlandı.

Evreni kavrayışımız hızlanarak kuvvetleniyor.

Varlığımız hakkındaki gerçekler ortaya çıkıyor.

Şu çağda dinci olmak ne zor. Ne kötü bir zaman.

Dinin meraka teşvik etmeyişi, araştırma için herhangi bir istek uyandırtmayışı dincilerin en sıkıntılı sorunlarındandır.

Sorun öyle sıkıntılıdır ki, bu sorunu baştan kabul edip çözüm aramaya girişirler. Daha sorulmadan kendilerinin ne kadar araştırmacı, ne kadar ilgili, çevrelerine ne kadar şaşkınlık ve hayretle baktıklarını açıklamaya başlarlar. Çünkü insan doğal olarak meraklıdır. Dinlerinin bunu dile getirmeyişi onları çileden çıkartır.

Halbuki din bir kontrol mekanizmasıdır. Doğal meraklarıyla çelişir. Dini adamakıllı yaşayabilmek için bazı şeyleri kabullenmek ve merakını dizginlemek, insanlıktan çıkma noktasına gelmek gerekir. Dinden bir kez çıkan ise neredeyse hiçbir zaman arkasına bakmaz. Çünkü bütün bu saçmalıkları görmüş, dinlere uzaktan bakmış ve hepsi hakkında genel bir karara varmış olur.

"Din nasıl bir kontrol mekanizmasıdır? Ben istediğimi araştırıyorum öğreniyorum ya!" diyebilirsiniz.

Din yine de neyin caiz olduğunu dikte eder.

Fakat asıl konu bu değil.

Asıl konu dinin kontrol fikrinin daha geniş anlamlısı. Yani her şeyi bilen ve ne olacağını bile bile yaratan tanrı modeli. Böyle bir tanrının karşısında merak duygusu tamamen anlamsızdır. Birşeylerin nedenini sormanıza artık gerek kalmaz.

Örneğin çiçekler. Çiçekler nasıl ve neden var olmuştur?

Din yüzünden merakınızı kaybedip özürlü bir insan haline geldiyseniz çiçekleri tanrı bakıp da hoşlanalım diye yoktan var etmiştir ve bize vermiştir. Ve bunun için minnettar olmalıyız.

Aslında ne olmuştur? Kimin umurunda? Boşverin. Ancak kafirler ilgilenir bunlarla.

Örneğin kuğular. Kuğular nasıl ve neden var olmuştur?

Yine özürlü bir insansanız size göre ince uzun boyunlu kuğuyu tanrı insanın estetik ve asalet duyguları ile örtüşsün diye yaratmıştır. Tabii estetik ve asalet duygularını da tanrı yaratmıştır. Yoksa kuğu neden var olsun?

Örneğin kumsalda neden kum var?

Tabii ki de bir tanrı, özellikle sizin yetiştirildiğiniz ortamda kabullenilmiş olan tanrı kumsala kumları üstüne oturacak birşeylerimiz olsun diye koymuştur.

Ayrıca her bir kum zerresinin de nereye uçacağını daha evvelden belirlemiştir. Siz sadece daha evvelden belirlenmiş olan hayatınızı daha önceden belirlenmiş şekilde kötü bir kukla şovunda yaşayan insanlarsınız. Merak edilecek hiçbirşeyiniz yok.

Kadınların merak edeceği hiçbirşey yoktur. Neden diğer memeli hayvanlar gibi periyodları vardır? Neden doğum bu kadar güçtür? Neden süslenmek hoşlarına gider?

Erkeklerin de merak edeceği hiçbirşey yoktur. Neden her gün yüz milyondan fazla sperm hücresi üretirler? Neden büyük kısmı bel fıtığı olur? Neden kadınlara nazaran daha kısa süre yaşar?

Neden gün batımı olur? Tabii ki de ne zaman uyuyacağımızı bilmemiz için. Hem güzel gün batımları görsel olarak bize zevk de verir. Bu iş böyle olduktan sonra yok güneş dünyanın etrafında dönmüş, yok dünya güneş etrafında dönmüş ne fark eder? Yok aya git yok marsa git, kimin umurunda? Ne gerek var bütün bunlara?

İşte tanrı bunların hepsini düşünmüş, hesaplamış, oturup planlamış, en iyi yol olduğuna karar vermiş ve bu şekilde yaratmıştır. Hiçbirşeyi bilmenize, araştırmanıza da gerek kalmamıştır. Yine de bu his bazı dincilerin içlerini kemirir, durur. Fakat korkudan ayağa kalkıp öğretmene itiraz edemezler.

tarihinde bayşapka tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne diyeyim;

Beynine sağlık..

Anlayan anladı...

Ne demişler, "Anlayana sivrisinek saz, anlamayana sazı soksan az !..." :)

tarihinde murteddd tarafından düzenlendi
Lütfen iki satır için koca yazıyı alıntılamayalım. Zaten ilk ileti sizin, alıntılamasanız da hangi yazıdan bahsettiğiniz kolayca anlaşılıyor.
Link to post
Sitelerde Paylaş

Size şimdi cübbelinin şaşırtmacalarını gösterelim biraz:

Alim kime dersiniz? İslamda alim kimdir?

Bakalım dinciler bu konuda neler söylüyor

http://www.dinimizislam.com/detay.asp?id=26

Sitenin adı dinimiz islam.

Başlık: Peygamberler ve âlimler

Konu başlıkları:

Peygamberimizin hayatı

Peygamberlerin hayatları

Eshab-ı kiramın hayatları

Mezhep imamları

İtikad imamları

Hadis âlimleri

Silsile-i aliyye büyükleri

Diğer büyük âlimler

Hadis alimi, hayatını arapçaya ve hadis ezberlemeye/derlemeye adamış insandır.

O halde diğer büyük alimlere bakalım

Evliyalar serisi (Filmler)

Evliyalar serisi (Sesli)

İmam-ı Muhammed Gazali

Seyyid Abdülkadir Geylani

Seyyid İbni Âbidin

Mevlana Celaleddin Rumi

Muhyiddin-i Arabi

Bektaşilik ve Hurufilik

İmam gazali? Geylani? Mevlana? Arabi? Hacı bektaş? Evliyalar?

İşte bunların bilimle ilgileri yoktur.

Milyonlarca hadisten bilime benzer belki iki tane çıkar.

İşte görüyorsunuz. Cübbelinin dininde bilimin "B"'si geçmez, ilim geçer. Alim geçer. İlim nedir? İlim bilgeliktir, ilim öğüttür, özlü sözdür. Tabii cübbelinin dininde ilimi dini tekellerine alırlar.

Bilimi ilim sanan taşlaşmış, fosilleşmiş, "akıl değil nakil" fikriyle yaşayan bu güruh günümüzde ancak müzelere layıktır.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İslamda ilim demek dini ilimler demektir... Kur'an, hadis, fıkh hep birer ilimdir... Dine aykırı olabilecek hiçbir yorum kabul edilmez ve edilemez İslamda... Nakil, aklın, gözlem ve deneyin önüne geçmiştir... Ortada dogmatik bir inançlar silsilesi bütünü varken özgür beyin kullanımı zaten olamaz... Hem müslüman, hem bilim adamı gibi görünen tüm insanlar aslında bilim yaparken müslüman gömleklerini evde bırakmaktadırlar... Yoksa İslam ile bilim aynı yerde olamayacak iki zıt kutuptur...

İslamdaki "ilim" kavramı ile deney ve gözleme dayalı pozitif bilimleri birbirine karıştırmayın... Geçmişteki müslüman bilim adamı denilen tüm şahıslar aklı naklin önüne alan ve İslama göre sapık(!) bir yorum olan Mutezile'nin etkisiyle anladığımız alamda pozitif bilim yapabilmişlerdir (maalesef sadece 100-150 yıl sürebilen bir dönem)... Daha sonra büyük İslam alimi Gazali çıkmış, gerçek İslamı kitelere anlatıp anlatıp öğretmiş ve özgür aklı tarihin karanlıklarına gömmüştür... Ta ki rönesansa kadar...

İbni Sina bile birçok İslam alimi tarafından ya tekfir edilmiş veya sıradan adi müslüman olmakla suçlanmışlardır...

Link to post
Sitelerde Paylaş

Şüphe etmeliler,bildiklerini sorgulamalılar.

Kuran'dan bir eleştiri yapayım,

17/36 Hakkında bigin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönlün hepsi bundan sorumlu tutulacaktır.

Hakkında bilgisi olmadıkları şeyin ardında düşenler din mensupları değil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Müslümanların icadları varmı diye baktım.Resmen komedi;

Kahve

Halı

Çek

satranç

sabun

çelik yelek

bahçe

roket(Bu en komiği,çinliler tarafından yapılan roket in içine potasyum nitrat koyunca kendileri icad etmiş oluyor.)

islam fıkhında satranca iyi bakılmaz.

benim bildiğim islam öncesinde iranda falan satrancın oynandığı.

çelik yeleğe birşey diyemeyeceğim.

geri kalmışlık kompleksi

ve sürekli kaybetmenin yarattığı buhran adamlara neler yaptırıyor?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte böyleee,

Bayşapka çok güzel bir konuya deyindin,teşekkür ederim.

Dinler,şüphenin,araştırmanın,gurcalamanın,incelemenin,irdelemenin düşmandır.

Niçin,nasıl, niyeninde öyle.

Peki neden bunlara düşmandırlar?

Çünküüüüüü,EŞELEDİĞİNDE altından ÇAPANOĞLU çıkacağı için.

Bu nedenle müslümanlar en geri kalmış milletlerdirler.

Bir ŞAYTAN arabası(bisiklet) bile yapabilmiş deyillerdir.

Düşününkü bisiklete şaytan arabası diyorlar.

Çünkü kafaları basmıyor insanın böyle birşey yapabileceğıne ve o iki tekerlek üzerinde yol alabileceyine.

Ne diyor Cübbeliler:DİN, US (akıl) İŞİ DEYİL , NAKIL İŞİDİR.

Yani,dinde akla yer yoktur.

Fellahu azamlar kitaplara ne yazmışsalar,onlara kayıtsız ,şartsız inanacaksın.

Acaba

Neden

Niçin

Nasıl

Niye diye Fellahların yazdıhları konusunda şüpheye düşersen küllü kafir olursun deyede korkuturlar.

Bunlarca DİNDE sorgulama olmaz.

Halbukiiiiii,bakınız TANRI ne diyor ayatında?

AKLINI KULLANMAYANLARIN BAŞINA PİSLİK YAĞDIRIRIM .

Yani , islam aleminin başına yağan pislik ,USLARINI KULLANMADIKLARINDANDIR.

Edip Yüksel hoca FORUMUNUN kapına şöyle bir yazı koymuştur.

Akla uymayan din,HÜSNÜ GURUNTUDUR.

Müslümanlar bir yönden ikiye ayrılırlar.

AKILCILAR

NAKILCILAR

Akılcılar tüm müslümanların %0 1 i bile deyildir.

Türkçenin azılı düşmanı olan din adamlarının NEDEN olduğu bir kaybı veriyim size.

Arkadaşım Ahmede dedimki,kaç yıldır camıye gidiyorsun?

Ahmet yanıt verdi,tam 40 yıldır.

Pekiiii,o zaman yanıt ver bana , EKBER ne demektir?

Yahu dedi ben imammıyım?

40 ulu yılda

Hergün beş defa camı minaresinden Allahu EKBER,i duyuyormu?

Hergün beş vakit namazda 250 kere Allahu EKBER diyormu?

Bunma rağmen Ahmedimiz Ekberi öğrenememiş 40 yılda.

İmamda ögretememiş 40 yılda EKBERİN ne olduğunu.

Halbuki bu Ahmedimiz bir kere duysaydı TANRI ULUDUR DİYE onu hiç unutamazdı.

Camilere ve din adamlarına vergilerimden verilen param HARAM OLSUN.

Bunların Türk milletine hiçbir faydası yoktur.

ZARARLARIYSA HASAP EDİLEMEYECEK KADAR ÇOKTUR.

BUNLAR YA YIKILIP KALDIRILSIN , YADA TÜRK MİLLETİNE FAYDALI KURUM HALİNE DÖNÜŞTÜRÜLSÜN:

Fatihanın 5 inci ayatının anlamını bilmeyen imam sayısı %0 999,9.

Bu ayat diyorki:ANCAK SANA İBADET EDER ,ANCAK SENDEN YARDIM (şafaat ) dileriz.

Yani Tanrıdan gayrısı YARDIM (şafaat) edemez.

Emmeeeeee,hemen hemen tüm din adamları camileri inlettiriyorlar camaata.

Şafaat ya Muhammet deye.

Gelde bunlara putperes deme.

Tanrı ne diyor ayatında,onlar ne diyor?

Hökümatlar bunları yola getirmelı.

Aksı halda ,bunlar Türk milletini YOLDAN ÇIHARACAHLAR.

UYARIYORUM.

Bizim Cübcübbelide salladıkca sallıyor.

Kur,anın namazda Türkce okunmalara din adamlarının %0 999,9 karşıdır.

Bakın niye?

Ahzap suresi 50:Bu ayatı Arapca okursak,hiçbirşeyden şüphelenmeyız.Çünkü Arapca bilmiyoruzki,ŞÜPHELENELİM.

Gelin bu ayatı namazda zammı sure olarak okuyalım.

Yanıya Fatihadan sonra.

Ey Muhammet,başlık paralarını verip aldığın karılardan gayrı,sana hedaye edilen karılarıda,benım sana ganimet olarak( savaşlarda kocaları öldürülüp esir edilen kadınlar) verdiğim kadınlar.

Amcalarının kızlarını

Dayılarının kızlarını

Halalarının kızlarını

Teyzelerinin kızlarını

Canının istediği kadınları

Canları seni isteyen kadınları sana helal kıldım.

Güya dimiş Allah bizim ağaya.

Bunun Türkcesini bilen bir adam,bunun Allah ayatıdır diyebilirmi?

Namazda okurmu bu ayatı.

Bunun gibi,bine yakın ayat varvar.

Allah karı Tüccarlığımı yapıyor?

Diye namaz kılan nasıl ŞÜPHEYE düşmesinki?

Bu korkuyla ayatların Türkce okunması günahtır diye uydurmuşlardır.

Halbukiiiiii,Tanrı bir ayatındada diyorki,namazda anlamı bilinmeden okumanın hiçbir faydası yoktur,olamazda.

Olması için ,o ayatın demek istediyi bilinmelidir.

Onunda tek yolu ,ayatı ana dilde okumaktır.

Nerde bir ATEİST varsa ,onun gunahı bu Fellahların başınadır.

Çünkü bu saçmaların Türkcesini okuyanlar nasıl Ateist olmasınkı?

Bunlara inanıp PUTPEREST olmaktansa ATEİST olmayı çoğu insan yeylemektedir.

Hacda yapılan tüm törenler,geçmişte müslümanların putperest dediklerinin yaptıklarının TIPATIP aynısıdır.

Onlar putperest bunlarda müslüman nasıl oluyorlar?

Ben soruyorum.

Biri bana açıklasın.

Tolonbeg

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kıbleye dönen pusulayı, namaz saalerinde ezan okuyan çalarsaati bile Çinlilerden alırlar... Kendileri yapsa bile bu birşeyi değiştirmez... Çünkü İslamın onlara empoze ettiği bir şey değildir bu yaklaşım... İslama rağmen bunu yapmış olacaklardır...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Müslümanların icadları varmı diye baktım.Resmen komedi;

Kahve

Halı

Çek

satranç

sabun

çelik yelek

bahçe

roket(Bu en komiği,çinliler tarafından yapılan roket in içine potasyum nitrat koyunca kendileri icad etmiş oluyor.)

Halıyı icad etmek için kaç yıllık bir çalışmanız oldu.Eminim labaratuvarlarda sabahlamışsınızdır.Sabun icad etmişsiniz ama, kullanan varmı? Bahçe icadı nasıl oluyor? 2000 yıl önce bahçe yokmuydu.Babilin Asma bahçeleri güme gitti.Hemde dünya harikası.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet efendim tolonbey saygılar size de.

Nacizane googleımızda islam alimleri kelimelerini arattığımızda karşılatığımız ikinci site de şurada:

Başlık: Alim, Evliya ve Islam Büyükleri

http://www.enfal.de/ulema.htm

Buyurun buradan yakın

Ömer b. Abdulaziz

Hasan-i Basri

Aksemseddin

Ebu Yusuf

Hasan es-Seybani

Imam et-Taberi

Imam Maturidi

Imam el-Es'ari

Imam-i Gazzali

Muhyiddin-i Arabi

Imam Bûsîrî

Kurtubi

Kadi Beydavi

Ibn-i Kesir

Mevlana Câmi

Ibn-i Abidin

Bediüzzaman Said Nursi

Süleyman Hilmi Tunahan

Mustafa Sabri efendi

Mehmed Zahid Kotku

Mevdudi

Hasan El-Benna

Seyyid Kutub

Ibnu'l-Kayyim el-Cevziyye

Taberi

Nesefi

Abdurresid I. Efendi

Mustafa Sibai

Imam Nevevi

Abdullah Dehlevî

Abdurrahman el-Hazini

Abdurrahman Tagî

Ahmed Siranli

Ahmed Ziyaüddin-i Gümüshanevi

Bedruddin Zerkesî

Buhurîzâde Mustafa Efendi

Ebül-Hasan-i Sazilî

Firuzabadi

Gönenli Mehmet Efendi

Hariri

Hizir Bey

Ibn Abdilber

Ibn-i Kemal

Imam Ibn Fevrek

Imam Mücahid

Imam-i Muhammed

İmam Şa'bi

Imam Zufer

Imam-i Saranî

Izzeddin Kassam

Kinalizâde Ali Çelebi

Kuduri

Ömer Nasuhi Bilmen

Seyh Muhammed el-Hazin

Zemahseri

Alkame bin Kays

Ata bin Yesar

Ebu Nuaym

Ebu'l Hasan Es'Ari

Hammad Ibn Seleme

Muhammed Esed

Emir Abdülkadir

Necmeddin-î Kübra

Seyh Ahmed Es-Serif Es-Sünûsî

-----------

Burada benim bildiğim bir akşemseddin var, çocukken tıbbı bulan adam derlerdi ona. Güya mikrobu keşfetmiş. Gerisi çoğunlukla tefsirci, hadisçi, medrese talebesi, dini tarikatçı, cemaat önderi (farkı her neyse).

İslamın alim ve ilim anlayışına rağmen tek tük araştırmacı kişilik çıkması da insan doğasının dine rağmen yok edilemediğini gözler önüne seriyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Burada benim bildiğim bir akşemseddin var, çocukken tıbbı bulan adam derlerdi ona. Güya mikrobu keşfetmiş. Gerisi çoğunlukla tefsirci, hadisçi, medrese talebesi, dini tarikatçı, cemaat önderi (farkı her neyse).

İslamın alim ve ilim anlayışına rağmen tek tük araştırmacı kişilik çıkması da insan doğasının dine rağmen yok edilemediğini gözler önüne seriyor.

Rüya ile mezar bulan adam o:) Eyüp Sultan'ın mezarını bulmuş.Kaybolmuş ölmüş bir sevdiğin varsa akşemsettin çözüm bulacaktır.Kendisi faili meçhullerin ve mağduru meçhullerin çözümüne katkı sağlar:)

İslam ve bilim yanyana pek uymuyor be:)

tarihinde Alphabeta tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
"İslama rağmen bilimsel çalışmalar" desek... "Müslüman pozitif bilim yapamaz" diye bir kural yok... Sıyrılır İslamdan yapar... Sonra eve gider yine namazını kılar... Yani "Müslüman pozitif bilim yapamaz" değil ama "laboratuarda İslam olmaz"; bizim dediğimiz bu...
Link to post
Sitelerde Paylaş

http://medeniyetmektebi.org/mm/index.php?o...view&id=705

ne hazin...

fuat sezgin beyefendinin hoş anlatımıyla bu konuda ne kadar yanıldığımızı görebiliyoruz...

bir kaç dakikanızı ayırarak bu konferansın metnini okumanızı rica ederim...

ondan sonra yine vuracaksanız vurunuz...

Sn kirec efendi

Burada birilerine vurduğumuz yok. Yazımda yalan yanlış birşey varsa söyleyin, tavanarasına aldırtalım beraberce.

Fuat Sezgin beyin özgüvenimizi kurtarma çabalarını takdirle karşılıyorum. Hem kendisi dini bir gayesinin olmadığını da belirtiyor.

Özgüven ne oldum diyerek bulunmaz. Öyle olsaydı şimdi osmanlıyı yaşamaya çalışan ismailağa cemaati özgüven abidesi olurdu. Özgüven başarıyı gerektirir. Başkalarının başarısı da değil, kendi başarımızı.

Batı'nın ortadoğu matematiğinden rüzgar aldığı belli. Ona birşey diyemeyiz. Fakat o zamanın başarılarını dinle özdeşleştiremeyiz.

Verilen bir örneğe dikkatinizi çekerim:

11. yüzyılın sonlarına doğru Ömer Hayyâm, çözüm yolları çoğalan üçüncü dereceden denklemleri bir sisteme bağlayan ilk kitabı yazdı.

Zamanında medrese talebesi olan Ömer Hayyam'ın sonra din dışı şiirler yazdığını görüyoruz. Hayyam müslümanlara örnek değildir, fakat ortadoğu matematiğinin ali velilerindendir.

Bir de şu örneğe bakınız

15. yüzyılın ilk yarısında Gıyâsuddîn el-Kâşî dördüncü dereceden denklemlerin 70 tipini tanıyordu. Modern matematikte bu sayı 65'e indiriliyor.

Gıyasuddin Kaşi'nin matematiğine diyeceğim birşey yok, fakat dördüncü derece denklem nedir bilen biri için 70 ya da 65 tipi olması fikri kusura bakmayın fakat cahilce. Dördüncü derece denklemlerin tek tipi vardır.

Neyse bu konuşma güzel, ufak tefek hatalar yüzünden gözardı edilemez.

Dikkat ederseniz verilen tarihler 11. yüzyıldan sonra neredeyse tamamen kesiliyor. Yani İmam Gazali'den sonra.

Geçmişiyle övünen, hele bir de bu gelişmeyi islama mal etmek isteyen biri için övünülecek geçmişinin bu kadar eski olması ne kadar hazin.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...