Jump to content

Nisa 19- 20


Recommended Posts

NİSA suresi 19- Ey iman edenler! Kadınlara zorla mirasçı olmanız size helâl değildir. Açık bir hayâsızlık yapmış olmaları dışında, kendilerine verdiklerinizin bir kısmını onlardan geri almak için onları sıkıştırmayın. Onlarla iyi geçinin. Eğer onlardan hoşlanmadıysanız, olabilir ki, siz bir şeyden hoşlanmazsınız da Allah onda pek çok hayır yaratmış olur.

20- Eğer bir eşin yerine başka bir eş almak isterseniz, öbürüne (mehir olarak) yüklerle mal vermiş olsanız dahi ondan hiçbir şeyi geri almayın. İftira ederek ve açık günaha girerek mi verdiğinizi geri alacaksınız?

Link to post
Sitelerde Paylaş

21- Hem, siz eşlerinizle birleşmiş ve onlar da sizden sağlam bir söz almış iken, onu nasıl (geri) alırsınız?

22- Geçmişte olanlar hariç, artık babalarınızın evlendiği kadınlarla evlenmeyin. Çünkü bu bir hayâsızlık, öfke ve nefret gerektiren bir iştir. Bu, ne kötü bir yoldur.

Link to post
Sitelerde Paylaş

25- Sizden kimin, hür mü’min kadınlarla evlenmeye gücü yetmezse sahip olduğunuz mü’min genç kızlarınızdan (cariyelerinizden) alsın. Allah, sizin imanınızı daha iyi bilir. Hepiniz birbirinizdensiniz. Öyle ise iffetli yaşamaları, zina etmemeleri ve gizli dost tutmamaları hâlinde, sahiplerinin izniyle onlarla evlenin, mehirlerini de güzelce verin. Evlendikten sonra bir fuhuş yaparlarsa, onlara hür kadınların cezasının yarısı uygulanır. Bu (cariye ile evlenme izni), içinizden günaha düşmekten korkanlar içindir. Sabretmeniz ise sizin için daha hayırlıdır. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

4/3 Yetimler konusunda adaleti koruyamayacağınızdan korkarsanız, sizin için temiz kılınan kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın. Eğer bu durumda adaleti gözetemeyeceğinizden korkarsanız, bir tek kadınla yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla yetinin. İşte bu, haksızlığa sapmamanız için en uygun yoldur.

Mübarek manavdan meyve alıyor sanki üçer dörder.

Kadını mel meta görerek kadını kendini pazarlamaya iten bir estetik varlığa çevirdik.Sonra neden fahişeliğe karşı çıkıyoruz anlamıyorum.Kadına mal gözüyle bakarsan o da mal olmaya çalışır.

tarihinde Alphabeta tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş
4/3 Yetimler konusunda adaleti koruyamayacağınızdan korkarsanız, sizin için temiz kılınan kadınlardan ikişer, üçer, dörder nikahlayın. Eğer bu durumda adaleti gözetemeyeceğinizden korkarsanız, bir tek kadınla yahut yeminlerinizin/sağ ellerinizin sahip olduklarıyla yetinin. İşte bu, haksızlığa sapmamanız için en uygun yoldur.

Mübarek manavdan meyve alıyor sanki üçer dörder

Niye bozuldun ki? Allah bu ayette müslüman erkeklere hitap ediyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Çok önemli bir konuya değinmişsin, inceleyelim. Önce şu Ayet'leri okuyalım;

Nisa-4 Kadınlara mehirlerini (bir görev olarak) gönül hoşluğuyla verin. Eğer kendi istekleriyle o mehrin bir kısmını size bağışlarlarsa, onu da afiyetle yiyin.

Nisa-34 Erkekler, kadınların koruyup kollayıcılarıdırlar. Çünkü Allah insanların kimini kiminden üstün kılmıştır. Bir de erkekler kendi mallarından harcamakta (ve ailenin geçimini sağlamakta)dırlar. İyi kadınlar, itaatkârdırlar. Allah'ın (kendilerini) koruması sayesinde onlar da "gayb"ı korurlar. (Evlilik yükümlülüklerini reddederek) başkaldırdıklarını gördüğünüz kadınlara öğüt verin, onları yataklarında yalnız bırakın. (Bunlar fayda vermez de mecbur kalırsanız) onları (hafifçe) dövün.Eğer itaat ederlerse artık onların aleyhine başka bir yol aramayın. Şüphesiz Allah çok yücedir, çok büyüktür.

İmdiiii, herif "ver lan mehrini yiyecem, itaatsizlik yapma" deyip karıya sopayı çalıyorsa, bu nasıl engellenecek efendi?

Mağdur kadın mahallesindeki kadıya gidecek ve kocasından şikayetçi olacak bu kadar basit.

Başka soru?

Link to post
Sitelerde Paylaş
Niye bozuldun ki? Allah bu ayette müslüman erkeklere hitap ediyor.

Allah, kuranda sadece erkeklere hitap ediyor zaten:

Bakara 223: Kadınlarınız sizin ekinliğinizdir. Ekinliğinize dilediğiniz biçimde varın. Kendiniz için (geleceğe hazırlık olarak) güzel davranışlar takdim edin. Allah’a karşı gelmekten sakının ve her hâlde onun huzuruna varacağınızı bilin. (Ey Muhammed!) Mü’minleri müjdele.

Bakara 228: Boşanmış kadınlar kendi kendilerine üç ay hâli (hayız veya temizlik müddeti) beklerler. Eğer Allah’a ve ahiret gününe inanıyorlarsa, Allah’ın kendi rahimlerinde yarattığını gizlemeleri onlara helâl olmaz. Kocaları bu süre içinde barışmak isterlerse, onları geri almağa daha çok hak sahibidirler. Kadınların, yükümlülükleri kadar meşru hakları vardır. Yalnız erkeklerin kadınlar üzerinde bir derece farkı vardır. Allah, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Bakara 240: İçinizden ölüp geriye dul eşler bırakan erkekler, eşleri için, evden çıkarılmaksızın bir yıla kadar geçimlerinin sağlanmasını vasiyet etsinler. Ama onlar (kendiliklerinden) çıkarlarsa, artık onların meşru biçimde kendileri ile ilgili olarak işlediklerinden dolayı size bir günah yoktur. Allah mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.

Nisa 3: Eğer, (velisi olduğunuz) yetim kızlar (ile evlenip onlar) hakkında adaletsizlik etmekten korkarsanız, (onları değil), size helâl olan (başka) kadınlardan ikişer, üçer, dörder olmak üzere nikâhlayın. Eğer (o kadınlar arasında da) adaletli davranmayacağınızdan korkarsanız, o takdirde bir tane alın veya sahip olduğunuz (cariyeler) ile yetinin. Bu, adaletten ayrılmamanız için daha uygundur.

Nisa 129: Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, kadınlar arasında adaleti yerine getiremezsiniz. Öyle ise (birine) büsbütün gönül verip ötekini (kocası hem var, hem yok) askıda kalmış kadın gibi bırakmayın. Eğer arayı düzeltir ve Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı ve çok merhamet edicidir.

Talak 1-7: Ey peygamber! Kadınları boşamak istediğinizde, onları iddetlerini dikkate alarak (temizlik hâlinde) boşayın ve iddeti sayın. Rabbiniz olan Allah’a karşı gelmekten sakının. Apaçık bir hayâsızlık yapmaları dışında onları (bekleme süresince) evlerinden çıkarmayın, kendileri de çıkmasınlar. Bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kim Allah’ın sınırlarını aşarsa, şüphesiz kendine zulmetmiş olur. Bilemezsin, olur ki Allah, sonra yeni bir durum ortaya çıkarır. Boşanan kadınlar iddetlerinin sonuna varınca, onları güzelce tutun, yahut onlardan güzelce ayrılın. İçinizden iki âdil kimseyi şahit tutun. Şahitliği Allah için dosdoğru yapın. İşte bununla Allah’a ve ahiret gününe inanan kimselere öğüt verilmektedir. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona bir çıkış yolu açar. Onu beklemediği yerden rızıklandırır. Kim Allah’a tevekkül ederse, O kendisine yeter. Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah, her şeye bir ölçü koymuştur. Kadınlarınızdan âdetten kesilmiş olanlarla, henüz âdet görmeyenler hususunda tereddüt ederseniz, onların bekleme süresi üç aydır. Hamile olanların bekleme süresi ise, doğum yapmalarıyla sona erer. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah ona işinde bir kolaylık verir. İşte bu, Allah’ın size indirdiği emridir. Kim Allah’a karşı gelmekten sakınırsa, Allah onun kötülüklerini örter ve onun mükâfatını büyütür. Onları (iddetleri süresince) gücünüz nispetinde, oturduğunuz yerin bir bölümünde oturtun. Onları sıkıntıya sokmak için kendilerine zarar vermeye kalkışmayın. Eğer hamile iseler, doğum yapıncaya kadar nafakalarını verin. Sizin için (çocuğu) emzirirlerse (emzirme) ücretlerini de verin ve aranızda uygun bir şekilde anlaşın. Eğer anlaşamazsanız, çocuğu baba hesabına başka bir kadın emzirecektir. Eli geniş olan, elinin genişliğine göre nafaka versin. Rızkı dar olan da, Allah’ın ona verdiğinden (o ölçüde) harcasın. Allah, bir kimseyi ancak kendine verdiği ile yükümlü kılar. Allah, bir güçlükten sonra bir kolaylık yaratacaktır.

Bakara 282: Ey iman edenler! Belli bir süre için birbirinize borçlandığınız zaman bunu yazın. Aranızda bir yazıcı adaletle yazsın. Yazıcı, Allah’ın kendisine öğrettiği şekilde yazmaktan kaçınmasın, (her şeyi olduğu gibi dosdoğru) yazsın. Üzerinde hak olan (borçlu) da yazdırsın ve Rabbi olan Allah’tan korkup sakınsın da borçtan hiçbir şeyi eksik etmesin (hepsini tam yazdırsın). Eğer borçlu, aklı ermeyen, veya zayıf bir kimse ise, ya da yazdıramıyorsa, velisi adaletle yazdırsın. (Bu işleme) şahitliklerine güvendiğiniz iki erkeği; eğer iki erkek olmazsa, bir erkek ve iki kadını şahit tutun. Bu, onlardan biri unutacak olursa, diğerinin ona hatırlatması içindir. Şahitler çağırıldıkları zaman (gelmekten) kaçınmasınlar. Az olsun, çok olsun, borcu süresine kadar yazmaktan usanmayın. Bu, Allah katında adalete daha uygun, şahitlik için daha sağlam, şüpheye düşmemeniz için daha elverişlidir. Yalnız, aranızda hemen alıp verdiğiniz peşin ticaret olursa, onu yazmamanızdan ötürü üzerinize bir günah yoktur. Alışveriş yaptığınız zaman da şahit tutun. Yazana da, şahide de bir zarar verilmesin. Eğer aksini yaparsanız, bu sizin için günahkârca bir davranış olur. Allah’a karşı gelmekten sakının. Allah, size öğretiyor. Allah, her şeyi hakkıyla bilendir.

Görüldüğü gibi, kadınla erkek evlenmez, erkek kadını nikahlar; kadınla erkek boşanmaz, erkek kadını boşar, erkek karar verir kadın razı olur, bebeği kimin emzireceğine erkek karar verir, erkek canı nasıl isterse tarlasına öylece varır! İslamiyet bu şekilde kadını fazlasıyla yüceltmiştir.

İnsanlar bunları anlamasın diye onu Arapça bir Kuran olarak tutmaya devam ederler.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Görüldüğü gibi, kadınla erkek evlenmez, erkek kadını nikahlar; kadınla erkek boşanmaz, erkek kadını boşar, erkek karar verir kadın razı olur, bebeği kimin emzireceğine erkek karar verir, erkek canı nasıl isterse tarlasına öylece varır! İslamiyet bu şekilde kadını fazlasıyla yüceltmiştir.

İnsanlar bunları anlamasın diye onu Arapça bir Kuran olarak tutmaya devam ederler.

Kuran'da Belkıs'tan bahseder, hiç okudun mu? Meryem'den de bahseder hiç okudun mu? Cahil kalma oku...

Link to post
Sitelerde Paylaş
20- Eğer bir eşin yerine başka bir eş almak isterseniz, öbürüne (mehir olarak) yüklerle mal vermiş olsanız dahi ondan hiçbir şeyi geri almayın. İftira ederek ve açık günaha girerek mi verdiğinizi geri alacaksınız?

Hahahahaha.Resmen,komedi.Kadın isterse ne olacak? Burdaki kadını aşağılama kadar pis birşey olamaz.Demek herifin canı başkasını istedi,hadi bana eyvallah,verdiklerimde senin olsun.Bu kadar basit haaa.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ek:

Mücadele 2-4: İçinizden kadınlarına zıhar yapanlar bilsinler ki, o kadınlar onların anaları değildir. Onların anaları ancak, kendilerini doğuran kadınlardır. Şüphesiz onlar (zıhar yaparlarken) hoş karşılanmayan ve yalan bir söz söylüyorlar. Şüphesiz Allah çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır. Kadınlarından zıhar yaparak ayrılıp sonra da söylediklerinden dönecek olanlar, eşleriyle birbirlerine dokunmadan önce, bir köle azat etmelidirler. İşte bu hüküm ile size öğüt veriliyor. Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. Kim (köle azat etme imkânı) bulamazsa, eşine dokunmadan önce ard arda iki ay oruç tutmalıdır. Kimin de buna gücü yetmezse altmış fakiri doyurmalıdır. Bunlar, Allah’a ve Resûlüne hakkıyla iman edesiniz, diyedir. İşte bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kâfirler için elem dolu bir azap vardır.

Diyanet İşlerinin ayete koyduğu dipnot:

“Zıhar”, bir kimsenin eşine, “Sen bana anamın sırtı gibisin”, demek sûretiyle onu kendisine haram kılması demektir. Cahiliye döneminde zıhar, kadını kocasına ebediyen haram kılardı. İslâm ise kefaret uygulaması ile bu haramlığın ortadan kalkacağı hükmünü getirdi. Kefaret uygulamasının nasıl yapılacağı sûrenin 3-4. âyetlerinde açıklanmaktadır.”

Dikkat edilirse, "uygulamanın kalkacağından" değil, "haramlığın kalkacağından" söz ediliyor. Ama kadınlara, "Sen artık bana babamın sırtı gibisin, artık seninle cinsel ilişkiye girmeyeceğim" deme hakkı tanınmamış. Kuran, kadınları değil erkekleri muhatap alır.

Öyle ki, cennetle ilgili ayetler de, erkeklerin cennette nelere sahip olacaklarını anlatır. Cüppeli Ahmet Hoca'nın verdiği bilgiye göre:

"Cennete giden kadınlar, evlilerse kocalarına verilecekler. Yalnız çok adamla evlendilerse, son kocaya verilecekler. Kadının kocası çok kötü bir adamsa, alkolikse, kadını dövdüyse, zaten cennete giremeyecek. Cennete tek başına giden kadın, dünyadaki şehitlere verilecek. Ama kadın orada beş erkek isteyemeyecek, sadece bir erkek isteyecek ama o adamın beş erkek gücü olacak, ona her türlü zevki tattıracak. Cennete giden erkeklerin tenasül uzuvları eğilmez. Kadınlara,bir tane erkek verilse de o erkek cimadan hiçbir zaman kaçmayacak,sürekli yapabilecek, kadın da istediği kadar cima edecek.Erkeğe de huriler verilecek. Cennette herkes birbirini tanıyacak. Bir kadın kocasından şikayetçiyse, kocası onu dövüyorsa, sıkıntısı varsa, bıktıysa; ölmeden boşansın, böylece ahirette eski kocasıyla uğraşmaz."

Link to post
Sitelerde Paylaş
Müslüman erkekler gözünde kadın bu işte.Ha manavdaki meyve ha kadın.Hatta meyve kadından daha değerli :))

sadece müslüman erkeklere göre değilki, toplumumuzun geneli böyle.. kendini aydın sınıfına sokan birçoklarında da benzer tabloyla karşılaşabiliyoruz ne yazıkki.. geri kalmışlık oranıyla alakalı olsa gerek..

Link to post
Sitelerde Paylaş
Görüldüğü gibi, kadınla erkek evlenmez, erkek kadını nikahlar; kadınla erkek boşanmaz, erkek kadını boşar, erkek karar verir kadın razı olur, bebeği kimin emzireceğine erkek karar verir, erkek canı nasıl isterse tarlasına öylece varır! İslamiyet bu şekilde kadını fazlasıyla yüceltmiştir.

İnsanlar bunları anlamasın diye onu Arapça bir Kuran olarak tutmaya devam ederler.

Kuran'da Belkıs'tan bahseder, hiç okudun mu? Meryem'den de bahseder hiç okudun mu? Cahil kalma oku...

Kuran eşektende domuzdanda bahs ediyor.

Yani bahs etmesi onları yüceltmiyor biliyorsun değilmi?

Ama bilsende hep cahil kalacaksın.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Kuran eşektende domuzdanda bahs ediyor.

Yani bahs etmesi onları yüceltmiyor biliyorsun değilmi?

Ama bilsende hep cahil kalacaksın.

Allah, bir sivrisineği, ondan daha da ötesi bir varlığı örnek olarak vermekten çekinmez. İman edenler onun, Rablerinden (gelen) bir gerçek olduğunu bilirler. Küfre saplananlar ise, “Allah, örnek olarak bununla neyi kastetmiştir?” derler. (Allah) onunla birçoklarını saptırır, birçoklarını da doğru yola iletir. Onunla ancak fasıkları saptırır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...