Jump to content

Sizce müslümanların yüzde kaçı Allah korkusu yüzünden


Recommended Posts

Evet ateistler artık bu konuya bir açıklık getirelim..

Sizce müslümanların yüzde kaçı Allah korkusu yüzünden günah işlemiyor, kaçı Allah'ı sevdiği için günah işlemiyor?

bence müslümanların çoğu belki yüzde 90'ı allah korkusu yüzünden günah işlemediğini kötülük yapmadığını DÜŞÜNÜYOR, öyle olduğuna inanıyor.. ama dini terk ettiğinde hiç de öyle olmadığını görürler.. allah korkusu yüzünden değil, insan olduğu için kötülük yapmaması gerektiğini anlarlar.. müslüman olduktan sonra ateist olanlar bu durumu çok iyi fark ederler.. hatta ateist adam kötüdür önyargısından dolayı eskisinden bile daha dikkatli davranır belki de.. bu foruma geldikten sonra ateist olanların yazdıklarında bunu görebilirsiniz.. ben gördüm şahsenn...

Link to post
Sitelerde Paylaş
Allah çok gıcık ya. Ben şahsen Yehova ve İsa'yı daha çok tutuyorum.

nefer misyoner yapar şimdi seni :lol:

insanlar egoist olduğu için müslüman allahta egoist dinim hükmetsin diye kıçını yırtıyor teröristlerde öyle yok islamiyeti üstün kılcakmış falan

.öt korkusundanda şovenizmdende seven var.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Evet ateistler artık bu konuya bir açıklık getirelim..

Sizce müslümanların yüzde kaçı Allah korkusu yüzünden günah işlemiyor, kaçı Allah'ı sevdiği için günah işlemiyor?

hepsinin korkusu cehennemde yanmaktır dolayısıyla ateştir allahtan felan korktukları yok....

Link to post
Sitelerde Paylaş

Allah, müslümanların çoğu için sadece bir tasmadır... Ama Allah tanımı itibarıyla muğlak ve çok yönlü olduğu için bazı müslümanlar için saldırganlık vesilesi, bazıları için uysallık vesilesidir. Dinin anlaşılma seviyesi ve yorumuna göre tasmayı tutan elin verdiği emirler değişir.

Bazı müslümanlar İslam'ın tam anlamı ile nüfus edemediği toplumlarda yetişirler; içinde bulundukları toplumun kültürü sayesinde medeni insan davranışı gösterirler. Evrensel insan haklarını anlar ve kabul ederler.

Bazıları İslam'ın özünün yaşandığı ortamlarda büyürler ya da kendilerini bu ortam içinde bulurlar. Bunlar cüretkardır, bunlar Allah için her türlü insanlık dışı eylemi gerçekleştirebilirler. Bunların tasmasını tutan Allah bunlara her türlü vahşeti yaptırabilir.

Forumlarda, günlük yaşantınızda duymuşsunuzdur; "günah olmasa, Allah'tan korkmasam şunu yaparım, günah olmasa bunu yaparım, çalarım, çırparım, tecavüz ederim, kimseye yardım etmem" diyenleri... İşte bunlar henüz tasmalarını çıkarmaya hazır olmayanlardır. Bunlar için tasma gereklidir.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Allah, müslümanların çoğu için sadece bir tasmadır... Ama Allah tanımı itibarıyla muğlak ve çok yönlü olduğu için bazı müslümanlar için saldırganlık vesilesi, bazıları için uysallık vesilesidir. Dinin anlaşılma seviyesi ve yorumuna göre tasmayı tutan elin verdiği emirler değişir.

Bazı müslümanlar İslam'ın tam anlamı ile nüfus edemediği toplumlarda yetişirler; içinde bulundukları toplumun kültürü sayesinde medeni insan davranışı gösterirler. Evrensel insan haklarını anlar ve kabul ederler.

Bazıları İslam'ın özünün yaşandığı ortamlarda büyürler ya da kendilerini bu ortam içinde bulurlar. Bunlar cüretkardır, bunlar Allah için her türlü insanlık dışı eylemi gerçekleştirebilirler. Bunların tasmasını tutan Allah bunlara her türlü vahşeti yaptırabilir.

Forumlarda, günlük yaşantınızda duymuşsunuzdur; "günah olmasa, Allah'tan korkmasam şunu yaparım, günah olmasa bunu yaparım, çalarım, çırparım, tecavüz ederim, kimseye yardım etmem" diyenleri... İşte bunlar henüz tasmalarını çıkarmaya hazır olmayanlardır. Bunlar için tasma gereklidir.

Sevgili Bilgehan,

Şu an proposal yazıyor olmam gerekirken, sana ve fikirlerine değer verdiğim için ve burada bir müdahalede bulunayım diye, ara verdim işime. Bir mesaj daha görmüştüm oysa seninkinden evvel, forumu kontrol ettiğimde, ama ona cevap vermek istememiştim, bu vesileyle -bundan sonra- o mesajı da yanıtlarım belki :)

Önce yukarıda 'Müslümanına göre din; uysallıktan, saldırganlığa kadar çok farklı duygu durumlarını/karakter görüngülerini harekete geçirebiliyor' demişsin, 'dinin esnek yorumsanabilirliği' potansiyeline değinmişsin, buna katılıyorum. Fakat daha sonra da 'İslamın tam olarak nüfus edemediği toplumlar'la 'hoşgörü' ve 'insan hakları'nı, 'İslamın nüfuz ettiği toplumlar'la da 'saldırganlığı ve şiddeti' özsel olarak ilişkilendirmişsin.

Sence de burada bir çelişki yok mu?

1400 sene önce yazılmış, belirli bir bağlam gözetilmeden çok çeşitli konularda, sınırlı sayıda emir meydana getirecek şekilde -Katolisizm'e ve Rabbinical Yahudiliğe kıyasla böyle-, ayet ayet indirilmiş bir kitaptan bahsediyoruz; bugünün karmaşık sorunlarıyla ilintilendirilmesinin binbir türlü yolu var.

Tutarlıdır, tutarsızdır ayrı; misal Muhammed İkbal'in yolundan gidip 'sabit din-değişken şeriat' diyen bir Müslüman'ı, ancak bir Hristiyan'dan daha ilerici olmakla 'suçlayabileceğimizi' düşünüyorum ben, sen ne dersin?

EDİT: Aklım ta Tevrat'a kadar gitmiş mesajı yazarken, rakamı düzelttim :)

tarihinde Kieslowskii tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Muhammed,Allah'tan korkmayı iman edenlerden istemiş.Cehennemle ve intikamla tehdit etmiş.Korku iman için bir gereksinim olarak görülmüş.

57/28 Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve onun resulüne inanın ki size rahmetinden iki nasip versin: Size, kendisiyle yol alacağınız bir ışık lütfetsin ve sizi affetsin. Allah Gafur'dur, Rahim'dir.

33/70 Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve sağlam söz söyleyin!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Müslümanların yüzde kaçı Allah'tan korkuyor, yüzde kaçı Allah'ı seviyor? Bu soruya yanıt olacak istatistiki bilgi yok elimde. Ama bildiğim bir şey var ki Müslümanlar (Burada, kararın bütünden çıkacağı ilkesiyle istisnayı gözardı ediyorum) Allah'ı seveni sevmiyorlar. Yoksa Hallac-ı Mansur'u katletmezlerdi!

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kieslowskii;

Kuran cherry picking için ideal bir kitap. Kuran'ın Mekke dönemi ayetleri ile Medine dönemi ayetleri arasında 180° fark var. Mekke'de yayılma, şirin görünme kaygısı ile dostluk mesajları verilirken Medine'de olay savaş çığırtkanlığına dönüşmüş.

Elimizde hem "senin dinin sana, benim dinim bana" hem de "din İslam oluncaya kadar savaşın" diyen bir Kuran var. Kuran tek olsa da toplumlar kendi alt kültürlerin göre istedikleri yerden, kafalarına esen yerden alıyorlar feyzlerini... Bu tek bir örnek, bunun yüzlercesi var.

Bu yüzden yorum farklılıkları olması doğal...

Daha önce anlatmıştım; bir yanardağın eteğinde kurulu, halkı müslüman olan bir kentin müslüman insanları yanardağa sunak veriyorlar. Bizim ülkemizde de teyzeler ağaçlara felan ip bağlayıp Kutsal Ağaç inancını farkında bile olmadan yaşatıyorlar.

Din kültürü, mevcut bir kültür üzerine kuruluyor ve bu kültürü tamamen silip atmıyor. Hoşgörünün daha hakim olduğu kültürlerde İslam Mekke döneminin şirin ayetleri ile algılanıyor. Kimi yerde de insan hayatına verilen değer çok çok az olduğu için İslam'ın kâmil hali benimseniyor.

Yorum farkları büyük ölçüde bunlardan doğuyor.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...