Jump to content

Kuveytli kadınlara pasaport hakkı verildi


Recommended Posts

Bugünkü habere göre Kuveytli kadınlar artık kocalarının imzası olmadan pasaport çıkartabilecekler.

Bu gerzek ülkede kadınlar oy atma hakkını anca 2005'te kazanabilmiş. İlk kadın milletvekili ise daha bu sene seçilmiş.

Habere göre kadınların durumu bu ülkede Suudi Arabistan'a göre daha iyiymiş.

Ha gayret Müslümanlar, siz de medenileşeceksiniz.

_46583260_kuwaitmpbody.jpg

http://news.bbc.co.uk/2/hi/middle_east/8317921.stm

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bu tür haberleri okuyunca öyle seviniyorum ki. Ben bilimin ve medeniyetin önünde hiçbir gücün duramayacağına inanıyorum. Zaman alacak mutlaka ama insanlar daha insana yaraşır biçimde yaşayacak. Müslümanlar da.

Ne kadar direnirlerse dirensinler bilimle, gerçekle başedemezler. Bu mümkün değil.

Link to post
Sitelerde Paylaş

iyi kuveyt yavaş yavaş modernleşiyor demekki ortadoğuda yavaş yavaş dönüşüm geçiriyor teokratik krallıkların ömrü çok uzun olmayacak zannedersem

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bugünkü habere göre Kuveytli kadınlar artık kocalarının imzası olmadan pasaport çıkartabilecekler.

Bu gerzek ülkede kadınlar oy atma hakkını anca 2005'te kazanabilmiş. İlk kadın milletvekili ise daha bu sene seçilmiş.

Habere göre kadınların durumu bu ülkede Suudi Arabistan'a göre daha iyiymiş.

Ha gayret Müslümanlar, siz de medenileşeceksiniz.

_46583260_kuwaitmpbody.jpg

http://news.bbc.co.uk/2/hi/middle_east/8317921.stm

oh oh ne kadar güzel.

bu gidişle arap kadınlar 2154 yılında bisiklete binme hakkına, 3321 yılında da perma yaptırma haklarına kavuşacaklar. sonunda burjuvazi avrupadakinden 4000-5000 yıl gecikme ile de olsa ortadoğu'da modernleşmeyi sağlayacak.

buna da şükür.

Link to post
Sitelerde Paylaş

oh oh ne kadar güzel.

bu gidişle arap kadınlar 2154 yılında bisiklete binme hakkına, 3321 yılında da perma yaptırma haklarına kavuşacaklar. sonunda burjuvazi avrupadakinden 4000-5000 yıl gecikme ile de olsa ortadoğu'da modernleşmeyi sağlayacak.

buna da şükür.

bence o kadar uzun sürmez artık günümüzde bilgi geçmişdekinden daha süratli yayılıyor ben orta doğu ülkelerine en fazla 20-30 yıl veriyorum

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuveyt'i bırakın da Türkiye'ye bakın bence...Polis ahlak zabıtalığı yapmaya başladı son zamanlarda, el ele tutuşan bir çifti sonra da parkta oturan bir çifti dövdü bu gibi olaylar daha sıkça yaşanır oluyor,

zaten adı konulmamış bir mahalle baskısı vardı (ramazan aylarında) bir de bunlar çıktı başımıza..

Türkiye yavaş yavaş dönüşüyor maalesef..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bugünkü habere göre Kuveytli kadınlar artık kocalarının imzası olmadan pasaport çıkartabilecekler.

Bu gerzek ülkede kadınlar oy atma hakkını anca 2005'te kazanabilmiş. İlk kadın milletvekili ise daha bu sene seçilmiş.

Habere göre kadınların durumu bu ülkede Suudi Arabistan'a göre daha iyiymiş.

Ha gayret Müslümanlar, siz de medenileşeceksiniz.

_46583260_kuwaitmpbody.jpg

http://news.bbc.co.u...ast/8317921.stm

ludwig,

her yere demokrasi ve özgürlük götüren abd saddam işgalinden kurtardığı kuweyt'te bunu unutmuş mu acep :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

ludwig,

her yere demokrasi ve özgürlük götüren abd saddam işgalinden kurtardığı kuweyt'te bunu unutmuş mu acep :D

Yok siz gidin orda Stalinci yöntemler uygulayın; camileri yıkıp, imamları kurşuna dizip, çocuklara Marxist dogmalar öğretin. Belki sonuç alırsınız.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yok siz gidin orda Stalinci yöntemler uygulayın; camileri yıkıp, imamları kurşuna dizip, çocuklara Marxist dogmalar öğretin. Belki sonuç alırsınız.

Kızılmeydan'da 2.dünya savaşında savaşan askerlerin anısına yapılmış 4 dine ait ibadethane bulunmaktadır..İslam, Musevi, Hristo ve Budistler için.

xxx ludwig hazretlrei cehaletini bu konuda da göstermiş...tıpkı TÜSİAD ve TUSKON vs dahi bilmeden Türkiye ekonomisi üzerine yazılar copy-paste etmesi gibi...

tarihinde murteddd tarafından düzenlendi
İfadelerimize dikkat edelim!
Link to post
Sitelerde Paylaş

Yok siz gidin orda Stalinci yöntemler uygulayın; camileri yıkıp, imamları kurşuna dizip, çocuklara Marxist dogmalar öğretin. Belki sonuç alırsınız.

söylediklerinin doğru olduğunu ''varsayalım''; ama küçük bir sorun var: NE ALAKA!!! :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kuveyt'i bırakın da Türkiye'ye bakın bence...Polis ahlak zabıtalığı yapmaya başladı son zamanlarda, el ele tutuşan bir çifti sonra da parkta oturan bir çifti dövdü bu gibi olaylar daha sıkça yaşanır oluyor,

zaten adı konulmamış bir mahalle baskısı vardı (ramazan aylarında) bir de bunlar çıktı başımıza..

Türkiye yavaş yavaş dönüşüyor maalesef..

Bir devlet kuruluşunda işe başlayan arkadaşıma oruç tutmuyor diye baskı yapılıyor yöneticisi tarafından... Ama çocuk işimden olacam diye bir şey yapamıyor... Durum artık giderek ciddileşiyor...

Link to post
Sitelerde Paylaş

söylediklerinin doğru olduğunu ''varsayalım''; ama küçük bir sorun var: NE ALAKA!!! :D

Irak'la ne alakası varsa o alakası var herhalde.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kızılmeydan'da 2.dünya savaşında savaşan askerlerin anısına yapılmış 4 dine ait ibadethane bulunmaktadır..İslam, Musevi, Hristo ve Budistler için.

Öküzaleyyselam ludwig hazretlrei cehaletini bu konuda da göstermiş...tıpkı TÜSİAD ve TUSKON vs dahi bilmeden Türkiye ekonomisi üzerine yazılar copy-paste etmesi gibi...

Persecution of Christians in the Soviet Union

http://en.wikipedia.org/wiki/Persecution_of_Christians_in_the_Soviet_Union

Link to post
Sitelerde Paylaş

Irak'la ne alakası varsa o alakası var herhalde.

astur, sana da bir ne alaka!!! çekiyorum :) Ludwig'in amerikan işgallerini meşrulaştırma adına söylediği sözlere açık bir gönderme yapıldığını anladığını sanıyorum. ludwig de durumun vehametini anladı ki hemen savunma pozisyonuna geçip küçük bir çakallıkla ''stalin''e sarıldı :) oldu mu peki, çıkkk, yemezler :) eehh, amerikan kucağı, işgali vs'si bir ülkeyi demokrasi ve özgürlükle donatmaya yaramıyormuş demekki, anladınız siz beni :)

Link to post
Sitelerde Paylaş

astur, sana da bir ne alaka!!! çekiyorum :) Ludwig'in amerikan işgallerini meşrulaştırma adına söylediği sözlere açık bir gönderme yapıldığını anladığını sanıyorum. ludwig de durumun vehametini anladı ki hemen savunma pozisyonuna geçip küçük bir çakallıkla ''stalin''e sarıldı :) oldu mu peki, çıkkk, yemezler :) eehh, amerikan kucağı, işgali vs'si bir ülkeyi demokrasi ve özgürlükle donatmaya yaramıyormuş demekki, anladınız siz beni :)

Bak bu konuyu gene burda açmayalım ama sana on kere söyledim daha önce. Ne Amerika, ne ben, ne de kimse Irak ve Afgan savaşlarının oraya demokrasi ve özgürlük götürmek için olduğunu söylüyor. Öyle diyerek zaten BM'den savaş kararı falan alamazsın. Bu iki savaşın sebepleri için Afganlar için terörizm ihraç etmek ve Irak için elinde tehlikeli silahlar olabilecek piskopat diktatör sayıldığını bilmek için uluslararası strateji uzmanı olmana gerek yok. Haberler takip eden herkes bu kadarını bilyor. Hala mal gibi "demokrasi özgürlük götürdü" deyip duruyorsun. Bu ikisi sadece yan bir fayda olacaktı o halklara, çünkü Irak Saddam'dan kurtulmuş olacak, Afganlar da Taliban'dan. Ama savaşın amacı bu halkları özgürleştirmek değil. Onların Amerika ve tüm özgür dünya için tehlikeli olabilecek rejimlerini yıkmaktı. Bunu sana on kere söyledim.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bak bu konuyu gene burda açmayalım ama sana on kere söyledim daha önce. Ne Amerika, ne ben, ne de kimse Irak ve Afgan savaşlarının oraya demokrasi ve özgürlük götürmek için olduğunu söylüyor. Öyle diyerek zaten BM'den savaş kararı falan alamazsın. Bu iki savaşın sebepleri için Afganlar için terörizm ihraç etmek ve Irak için elinde tehlikeli silahlar olabilecek piskopat diktatör sayıldığını bilmek için uluslararası strateji uzmanı olmana gerek yok. Haberler takip eden herkes bu kadarını bilyor. Hala mal gibi "demokrasi özgürlük götürdü" deyip duruyorsun. Bu ikisi sadece yan bir fayda olacaktı o halklara, çünkü Irak Saddam'dan kurtulmuş olacak, Afganlar da Taliban'dan. Ama savaşın amacı bu halkları özgürleştirmek değil. Onların Amerika ve tüm özgür dünya için tehlikeli olabilecek rejimlerini yıkmaktı. Bunu sana on kere söyledim.

terörizm mi? ne alaka!!! yine desteksiz sallıyorsun, kimyasal silahlara ne oldu? :) ne zamandan beri abd, bir ülkeyi diktatörden kurtarmak için savaş açar oldu?:) argümanların gözün seveyim :)

önce masal anlatmayı bir kenara bırakalım, terörizmle savaş, kimyasallar hepsi zart/zurt/zırva. demokrasi ve özgürlük denen ''yan faydalar''sa ciddi derecede ''yan etkilere'' sahip, malum abd ilaçlarının(!) prospektüsüne bakarsan bunu rahatlıkla anlardın. ayrıcaa... bir halkı ve ülkeyi güya terörden kurtarmak için ne zamandan beri o halka terör uygulamak(sivillere zarar veren her türden şiddet anlamında) ideal bir anti-terör reçetesi oldu? bizim liberaller buna inanıyorduysa türkiye'de ne diye orduyu, faili meçhulleri ve özel harekat şiddetini eleştiriyorlar ki? hani anlamazsın diye şöyle diyeyim, afganistan ve ırak'taki insanlar ''insan'' değil mi, hani insan hakları?

örnekler çoğaltılabilinir... mesela en son honduras'taki askeri darbe... honduras'takiler insan değil mi, onları da kurtarıversin sam amca? ehhh, ne diyelim(biraz roq'tan aşıracağım izniyle), geçiniz efendim, geçiniz!...

sayenizde demokrasi ve özgürlük denen şeyin halkların tepesine inen abd bombalarıyla orantılı olduğunu da öğrendik, ehh, siyasal bilimler literatürüne böylesi eşsiz kavramlar kazandırdığınız için de koskoca ve ennnn cilalasından bir ''ZORTTTBELLL'' ödülüne layık görülebilirsiniz!

bu sayede kuweyt örneğine dönebiliriz... bu kadar laftan sonra ne anlıyoruz ludwig elma şekerim? bu demokrasi illeti öyle her bünyeye kolayca nüfuz eden dışsal bir şiddet vak'asından değil; bizzatihi o bünyenin kendi dinamikleri ve kazanımlarıyla, kendine özgün sosyo-kültürel kodlarla geliştirdiği özel süreçlerle filizlenmektedir. dolayısıyla abd bombaları ile özgürlük ve demokrasi adına kurmaya çalıştığın; dayanaklarına da ''terörizm, kimyasal silahlar ve diktatörleri'' eklediğin dahiyane ''fiktif'' eserin ne yapısında ne üslubunda ne de semantik örgüsünde bir bütünlük, tutarlılık ve ahenk bulunmaktadır. iyi bir tahkiye yapmak isteyen sanatkarın eserin yapısal unsurlarından semantik kurgusuna ve dahi olay örgüsüne kadar her anlamda tutarlı ve yetenekli olması gerekir(bu bahaneyle biraz da edebiyat teorisine gireyim dedim, unutmadan bu konuda meraklanırsan sana hikaye ve roman'ın yapısal unsurlarını anlatan birkaç eser tavsiye ederim; haa, batılı kaynaklar da olur bak... offf ne hava ama :D )

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.

×
×
  • Yeni Oluştur...