Jump to content

DUYGUSAL ATEİSTLER


Recommended Posts

  • İleti 59
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Hormonlarımdan, genlerimden, içgüdülerimden ayrı bir "ben" yok. Kızımı, kontrolümde olmayan hormonlarım ve içgüdülerim nedeniyle seviyorum tabii. Diğer çocukları da çok seviyorum, hele tanıdığım kimi çocukları daha da fazla seviyorum belki ama onların hiçbirini kendi çocuğum kadar sevip hissedemem. Ama bu neden saçma olsun?

Bu böyle. Bu kadar basit.

Üstelik, asıl o hormonlara karşı çıkarsam, onları reddetmek için çabalarsam saçmalarım.

Ayrıca o içgüdüler, o hormonlar ve onların yarattığı duygular tamamen yararlı, gerekli. Çünkü o zaman çocuğumu daha fazla kolluyor ve önemsiyorum, sağlıklı bir birey yetiştirmek için tetikleniyorum. O da benim neslimin daha sağlam, daha güvende ve daha yararlı olmasına neden oluyor. Başka bir açıyla bakarsan bir tür bencillik. Ama kesinlikle çok yararlı bir bencillik.

Çok kısır bakıyorsun bence. İnsanı hormonlarından, içgüdülerinden, genlerinden vs. ayrı bir "ben" gibi düşünüyorsun.

Sevgili ifeel,

Bu yazınıza bakarak bencilliğin insanlığa faydalı olanı ve zararlı olanı vardır diyebiliriz sanırım .

Kişisel çıkarlarına göre bencil davrananlar.

Evrensel çıkarlar için bencil davrananlar.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Bana zararlı olabilecek bir böceği dahi öldürmekten çekinen, kendimden çok başkaların rızasını gözeten vs biri olarak; eğer gerçekten bir yalanı yaşadığımın bilincinde olsaydım tamda bu başlıkta savunduğum gibi biri olurdum haliyle:)

Buyur şimdi sıra sende. Sen hangi gerekçeyle beni yargılayabilirdin?

Eh buyur(dum),buna ne denir şimdi?!en azından dürüstçe yazmışsın tebrikler..dervişin fikri neyse zikri o olurmuş..Haddizatında dinin/inancın ender güzel olan taraflarından en güzel olanı,senin gibi potansiyel "suçluları"(hafif bir tabir kullandım), gökten inme yaptırımları ve cehhennem korkusuyla sindirip gem vurarak durdurmasıdır.Kusura bakma ama yazdıklarının meali şudur(kendin itiraf ettiğin gibi):ben aslında her .oku yerim o biçim, vicdan micdan ahlak hak getire;şu allah korkusu olmasa, bi de bi yalanı yaşadığımı farketmezsem(ne demekse)..

Zihniyeti bu olan birinin -önünüzde bir engel yok,neden her haltı yemiyorsunuz- doğrultusuna gidecek bir başlık açması çok normal tabi.işte Tyler'ın parmak bastığı güzel nokta bu..

Ben seni hangi gerekçeyle mi yargılayabilirdim?!ne demek ki bu şimdi?!!.. tabi ki güzelim seküler normatif hukuğumuzla,"bir kişinin özgürlüğü bir başkasınınkinin başladığı yerde biter" düsturuyla,toplumsal vicdan'ın tarih boyunca yığdığı ve şekillendirdiği sosyal normlarla..!..sen bu alemde tek kural ya da kanun koyucunun din/inanç olduğunu mu sanıyorsun..?!

Hayır olmazdı.. Çünkü etiğin, mantığın, vicdanın vs kültürel ve evrimsel temelleri vardır...

Bir olayın veya davranışlarımızın veya başkalarının davranışlarının "sonsuzlukta bir değeri veya önemi yok" demek bizzat bizim ve/veya toplum için de bir önemi yok demek değildir...

Ömür boyu hapise mahkum olsanız da bunun sonsuzlukta bir değeri yoktur, ama sizin için önemlidir...

Demişsiniz ama,yalnız küçük(!) bir detayı atlayarak yazmışsınız bunları:ben zaten hukuktan "kaçabildiğiniz" noktada demiştim.yani bağlayıcı bir unsur olmadığı,herhangi bir yaptırıma maruz kalma ihtimaliniz olmadığı noktada..Bu, hukuk-sosyal normlar-örfler vs. olabilir..koşullu bir cümleydi ki,bu da zaten sizin yazdıklarınızı geçersiz kılıyor..kaldı ki arkadaş da zaten "yapardım" ya da "olurdum" demiş,üstte gördüğünüz üzere..

tarihinde teflon tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Arkadaşım bak, yanılsama dedikten sonra mantıklı bir seçimden bahsedemezsin, mantıklı seçimi sen kendi fizyolojik yapının dışında mutlak bir beyinle mi yapıyorsun ki onun mantıklı seçimler olduğunu savunuyorsun. Sen önce benim ne dediğimi dikkatli oku ne demişim ben; kendimi madde ve elementler dışında ayrı bir şey olarak görmüyorum ki diyorum, yani süreçleri kontrolden bahseden yok. Asıl sen bu süreçlerin dışında karar verebilecekmiş gibi üzülmemem lazım diye yırtınıyorsun.

Zaten konunun başında benzer suale cevap olarak, maddi olarak şekillenen mantığımızın da mutlak bir gerçeği yansıtmadığını belirtmiştim. Olaya bilimsel olarak bakarsak, beyindeki bilinçsiz süreçlerin zorunlu sonuçlarını yerine getiriyorsak; mantık bir yana ''seçim''den de bahsetmek saçmalık olur...Ben işin felsefi boyutuna dair ''bize üzüntü veren duygulara -sahte olduğunun bilincindeysek- neden boyun eğiyoruz'' gibisinden bir yaklaşımla konuyu açmıştım.

Neden ölümlerde insanlar gibi hayvanlar da tepki veriyor, doğal olduğu için olmasın. Fizyokimyasal süreçleri tamamen kontrol edemeyiz, aldığımız besinden tut yaşadığımız çevre, sosyal ilişkiler, beynimizde oluşturduğumuz bilgi ağı, sayamadığımız çoğu şey bunları etkileyebilir. Etrafına baktığında zaten seçimler bazında senin yanılsama olarak kabul ettiğin üzülmek gibi davranışların genel/normal olduğunu görürsün. Sabah işe giderken 6 yıl boyunca aynı yerde aynı kişiyi görürsen onu göremediğin gün merak edersin. Çünkü alışkanlık olmuş ve görüntüyü tamamlaman lazım. Bu bir yanılsama değil insanın doğası. Eğer bu kişi yakın sosyal çevrende ise ve görememenin nedeni ölmesi ise büyük bir eksiklik duyar ve dolduramazasın birader kimyan bozulur, üzülürsün. Bu da insan doğası yani sensin.

Özne olmak etkileşim içinde mutlak etken olmak değildir bunu bildiğin halde de yanılsama adını taktığın kendi doğan ile kavga edebileceğini sanıyorsun.

Hayvanlardan farklı bir düzeyde bilinç sahibi olarak, duyguların kökeni,ölümün sonuçları gibi memetik verilerle beynimiz donatıldıysa; babamın öldüğüne üzülmememi sağlayan mem komplekslerinin davranışlarımda galip çıkması neden ''doğamla kavga etmek'' anlamına gelsinki? Memetik fonksiyonları doğanın bir ürünü olarak görmüyor musunuz?

Duygular da maddi süreçler ve etkileşimlerden ibaretse, iki farklı süreç nerede?... Sürekli kendini maddi süreçlerden ayırarak demagoji yapıyorsun...

Asıl, alıntıladığınız iletimde ''iki farklı süreç'' ifadesini nereden çıkardınızı size sormak lazım. Gen ve mem olmak üzüre iki farklı veri(eşleyici)den bahsettiğimi nasıl anlayamazsınız?

Hehehe bu adamla uğraşmak çok eğlenceli.

Duygu ve "bilinçsiz atom", ya da his ve "bilinçsiz atom" terimlerini kullanmadığı bir konu bulamazsınız.

Bu iletide bile aynı şeyi söyleyip söylemedim diyor.

memetik veriler var ve neden -duyguların bilinçsiz madde tarafından uydurulduğu- gibi verileri gözardı edip

Kim gözardı etmiş? Parçaları hala bütüne eşitliyorsun. Tek yapabildiğin bu mu? :D

Bu adamında her konuda -açıklamama rağmen- aynı anlayışsızlığı göstermesi beni ayar ediyor. Ulen ben ne zaman ''bütünün parçalarda bulunmayan özelliğe sahip olamayacağı''nı iddia etmişim. En son bu http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=25948&st=40 başlıkta yine ifade ettiğim gibi; sahip olduğunu söylediğin bilincin, organizmadaki mahiyeti konumuzla alakalıdır.

Duyguların bilinçsiz maddi etkileşimlerce uydurulduğuna katılmıyor musun yoksa? Beyninin hormon salgılamasını falan bilinçli olarak sen mi kontrol ediyorsun?

Hormonlarımdan, genlerimden, içgüdülerimden ayrı bir "ben" yok. Kızımı, kontrolümde olmayan hormonlarım ve içgüdülerim nedeniyle seviyorum tabii. Diğer çocukları da çok seviyorum, hele tanıdığım kimi çocukları daha da fazla seviyorum belki ama onların hiçbirini kendi çocuğum kadar sevip hissedemem. Ama bu neden saçma olsun?

Bu böyle. Bu kadar basit.

Üstelik, asıl o hormonlara karşı çıkarsam, onları reddetmek için çabalarsam saçmalarım.

Şuana kadar gen,hormon vsden farklı bir benden bahsetmedim zaten. Yalnız anlamadığım, örneğin ölüme üzüntüyle tepki vermememi sağlayan beynimdeki nöronlarda kodlanmış memetik verileri neden ''ben''den saymıyorsunuz? ''Onların'' üstünlüğüyle alınmış kararlar neden doğama uygun olmuyor?

Ayrıca o içgüdüler, o hormonlar ve onların yarattığı duygular tamamen yararlı, gerekli. Çünkü o zaman çocuğumu daha fazla kolluyor ve önemsiyorum, sağlıklı bir birey yetiştirmek için tetikleniyorum. O da benim neslimin daha sağlam, daha güvende ve daha yararlı olmasına neden oluyor. Başka bir açıyla bakarsan bir tür bencillik. Ama kesinlikle çok yararlı bir bencillik.

Çocuğumu kollayıp sağlıklı bir birey olması için beni uğraştıran süreçler, aynı zamanda çeşitli sıkıntı ve acılarada sebep olmuyor mu? Eğer ''yarar''dan bahsediyorsak; beni ''duygusal'' yapmayacak diğer süreçleri ön plana çıkarmamla daha kazançlı olmuyor muyum? Banane öldükten sonraki neslimin yada insanlığın neler yaşayacağından. Genlerin kopyalanmasına hizmet etmek yerine, kendi yanılsamamda keyfimi düşünmem kadar mantıklı birşey olabilir mi?

Eh buyur(dum),buna ne denir şimdi?!en azından dürüstçe yazmışsın tebrikler..dervişin fikri neyse zikri o olurmuş..Haddizatında dinin/inancın ender güzel olan taraflarından en güzel olanı,senin gibi potansiyel "suçluları"(hafif bir tabir kullandım), gökten inme yaptırımları ve cehhennem korkusuyla sindirip gem vurarak durdurmasıdır.Kusura bakma ama yazdıklarının meali şudur(kendin itiraf ettiğin gibi):ben aslında her .oku yerim o biçim, vicdan micdan ahlak hak getire;şu allah korkusu olmasa, bi de bi yalanı yaşadığımı farketmezsem(ne demekse)..

Zihniyeti bu olan birinin -önünüzde bir engel yok,neden her haltı yemiyorsunuz- doğrultusuna gidecek bir başlık açması çok normal tabi.işte Tyler'ın parmak bastığı güzel nokta bu..

Ezber ateist söylemleri devam ediyor. Ben nerede Allah korkusundan bahsetmişim? Allah'tan korkan böyle http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=14916&st=0&p=239218&fromsearch=1entry239218 bir başlık açabilir mi? Sen konuyu tekrar baştan oku istersen...

Ben seni hangi gerekçeyle mi yargılayabilirdim?!ne demek ki bu şimdi?!!.. tabi ki güzelim seküler normatif hukuğumuzla,"bir kişinin özgürlüğü bir başkasınınkinin başladığı yerde biter" düsturuyla,toplumsal vicdan'ın tarih boyunca yığdığı ve şekillendirdiği sosyal normlarla..!..sen bu alemde tek kural ya da kanun koyucunun din/inanç olduğunu mu sanıyorsun..?!

Sen konuyu hiç anlayamamışsın arkadaşım. Hayatın -maddenin uydurduğundan başka- bir anlamı olmadığını savunan bir insanın, kendi yanılsamasının kurallarına uymayanları ne hakla yargılayabileceğini soruyorum, senin verdiğin cevaba bak. Ahlak, vicdan vs de neymiş?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Hayvanlardan farklı bir düzeyde bilinç sahibi olarak, duyguların kökeni,ölümün sonuçları gibi memetik verilerle beynimiz donatıldıysa; babamın öldüğüne üzülmememi sağlayan mem komplekslerinin davranışlarımda galip çıkması neden ''doğamla kavga etmek'' anlamına gelsinki? Memetik fonksiyonları doğanın bir ürünü olarak görmüyor musunuz?

Çok kolay, bir insan babasının ölümünden 10 gün sonra ilk günkü kadar üzgün müdür? Ya da 20 gün sonra peki 50 gün sonra..demek ki senin yanılsama dediğin süreç sonunda zaten bir dengeye ulaşıyoruz. Burada babam öldüğünde hiç kimyam bozulmadı birader diyorsan ee asıl sen demek ki memetik verilerinle fizyokimyasal/psikolojik süreçleri kontrol altın almışsın olmuyor mu? :D

memetik verilerle madde arasındaki ilişki <-> duygular ve madde arasındaki ilişki karşılaştırması yapıyoruz anlaşılan. Tamam, şimdi ben sordum sana HAHAHaa..memetik fonksiyonlar doğanın bir parçası mıdır? İkisi de doğanın bir parçası ise neyin kavgasını veriyorsun. :D

Don kişotluk güzel de ben sıkıldım açıkçası arkadaşım. Bir yerde dur istersen.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Bu adamında her konuda -açıklamama rağmen- aynı anlayışsızlığı göstermesi beni ayar ediyor. Ulen ben ne zaman ''bütünün parçalarda bulunmayan özelliğe sahip olamayacağı''nı iddia etmişim. En son bu http://forum.ateizm2...pic=25948&st=40 başlıkta yine ifade ettiğim gibi; sahip olduğunu söylediğin bilincin, organizmadaki mahiyeti konumuzla alakalıdır.

Duyguların bilinçsiz maddi etkileşimlerce uydurulduğuna katılmıyor musun yoksa? Beyninin hormon salgılamasını falan bilinçli olarak sen mi kontrol ediyorsun?

Madem duygularda maddi etkileşimlerde olmayan özellikler olabilir, o zaman derdin nedir?

Madem bilincin gösterdiği özellikler parçalarının özelliklerinden bağımsız, o zaman derdin nedir?

Madem parçaların özelliklerinin sonuçlarla ilgisi yok, neden ısrarla altını çize çize parçalardan bahsediyorsun?

Yoksa tek sebebin ateistcafe'deki malum konuda dediğin gibi "materyalistlerle uğraşmaktan" hoşlanman mı?

Kimse senin yüzünden geceleri yastığına ağlamıyor. Materyalistler dediğin insanlar bilimin tek doğruluk standardı olduğunu benimsemiş ve senin gibi ayaklı safsataları yanıtlamaktan gayet mutlu. Dişe dokunur birşey söylesen, yok. One trick pony.

Atom seni kurtarsın amin.

Link to post
Sitelerde Paylaş

HAHAHaa..memetik fonksiyonlar doğanın bir parçası mıdır? İkisi de doğanın bir parçası ise neyin kavgasını veriyorsun. :D

Demekki sen, ''bazı içgüdülerimize karşı çıkmaya çalışmak, doğamızla kavga etmek demektir'' söyleminle saçmalıyormuşsun:)

İki farklı olgununda, gerçekte hiçbir ''amacı'' olmayan doğanın bir ürünü olduğunun bilincinde olduğumuzda; hangisini tercih etmenin ''felsefi olarak'' bizler için yararlı olacağını tartışıyoruz.

Madem duygularda maddi etkileşimlerde olmayan özellikler olabilir, o zaman derdin nedir?

Madem bilincin gösterdiği özellikler parçalarının özelliklerinden bağımsız, o zaman derdin nedir?

Madem parçaların özelliklerinin sonuçlarla ilgisi yok, neden ısrarla altını çize çize parçalardan bahsediyorsun?

''Bizi oluşturan parçalardan farklı özelliklere sahip olabileceğimiz'' ifadesinden ne çok önkabuller çıkarmışsın sen öyle:)

Bu farkın nitelik değil nicelik unsuru barındırdığını şu http://forum.ateizm2.org/index.php?showtopic=23255 başlıkta değinmiştik.

Demek parçaların özelliklerinin, oluşturdukları bütünlerdeki sonuçlarla ilgisi yok ha?

Sendeki sevgi olgusunun, genlerin kopyalanma eğilimleriyle bir ilgisi yok demek. Bu olgunun ''parçaların özelliklerinden bağımsız'' özelliklere sahip bilincine ait olduğunumu iddia ediyorsun? :lol:

Yoksa tek sebebin ateistcafe'deki malum konuda dediğin gibi "materyalistlerle uğraşmaktan" hoşlanman mı?

O ifademin bulunduğu postda ''teistlerle uğraşmaktan'' keyif aldığım da var. Tabiki sebeplerden biride bu:)

Kimse senin yüzünden geceleri yastığına ağlamıyor.

Ağlamasında zaten. Bu başlıkta ''duygusallığın'' saçmalığını boşuna anlatmıyoruz:)

tarihinde TylerDurdenn tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Demekki sen, ''bazı içgüdülerimize karşı çıkmaya çalışmak, doğamızla kavga etmek demektir'' söyleminle saçmalıyormuşsun:)

İki farklı olgununda, gerçekte hiçbir ''amacı'' olmayan doğanın bir ürünü olduğunun bilincinde olduğumuzda; hangisini tercih etmenin ''felsefi olarak'' bizler için yararlı olacağını tartışıyoruz.

İşte böyle balık gibi oltaya gelirsin yumicik. Memetik verilerin tamamen doğal olduğunu söyleyene bir güzel gülelim önce. MUHAHAHA. Bir kere sen materyalist değilsin(kendi Lafın) ve her ne kadar agnostik olduğunu söylesen de sende çok güçlü bir tanrı inancı var. Çünkü tanrı gibi bir doğa dışılığı da memetik veri diye din ile insana eklemeye çalışabilirsin, seni kimse tutamaz. Burada sana duygularımızın da doğal olduğu söylendi ve sen de kabul ettin mi? Evet. Şimdi senin gibi memetik veriler doğaldır, maddeseldir dersek neleri de kabul etmiş olacağız. İnsanların canlı bomba olmasını da, bir inanç için insan öldürmeyi de kabul edeceğiz. Adamın memetik verileri öyle birader--->Yedik mi, yemedik.

Memetik veriler spekülasyonlara açıktır, maddesel/doğa tabanlı olmak zorunda değildir. İşkembeden sallayarak da memetik veriler oluşturabilirsin. Kanıt mı. Aç H.yahya sitelerini evrim hakkında oku okuyabildiğin kadar. Bunun için ateistler neden bilimsel bilgiye önem veriyor anlayabilirsin belki.

Baştan söylediğimiz gibi de doğal süreçleri anladık diye onlara düşman olmak, yabancılaşmak, şizofrenik davranış modellerine girmek, işte asıl saçmalık budur. Olayın özü de budur, boşuna çırpınma.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Çıkarlarımız uğruna hayvanların ve bir hayvan türü olan insanların öldürülmesinin tartışıldığı başlıklardaki duygusal ateistler beni yine kopardı.

Bir insan materyalist olupta, maddenin zorunlu işleyişinden kaynaklanan uydurmasyonlardan ibaret olduğunun bilincinde olduğu duygularını, mantığının önüne nasıl geçirebiliyor çok merak ediyorum.

Gerçekte hiçbir anlamı olmayan etik ve ahlak gibi kavramların oluşmasını sağlayan vicdan illüzyonunun söylemleri neden umurumda olsunki?

''Üç günlük'' hayat yanılsamamda, keyfimden başka birşeyi hangi mantıkla önemsemeliyim?

TylerDurdenn, bu başlığı açarak tipik bir müslüman aklına, zekasına ve dolayısıyla ahlakına sahip olduğunu kanıtladığının da farkındasındır umarım. Bir başka deyişle bunların hiçbirine sahip olmadığını...

Yani Allah korkusu yoksa, tanrı inancı yoksa, materyalistse eğer, bir insan her türden ahlaksızlığı sergileyebilir. Yani ahlakın dayanağı olan akıl ve zekadan da yoksun olur, öyle mi? Yani bir materyalist, sokak ortasında çırıl çıplak dolaşabilmeli, önüne gelip de canının çektiğinin ırzına geçebilmeli, kendisinin olmayan bir eşyayı başkasından çalıp gaspedebilmeli, öyle mi?

Felsefenin insana özgü bir bilgi bilimi olduğunu, dolayısıyla Materyalist olmak için önce insan olmak gerektiğini bilmiyor musun? Sen burada tartıştığın materyalistleri teknolojiden, bilimden, felsefeden bihaber yaşayan ilkel kabile üyeleri olarak mı görüyorsun?

Olası her ihtimali ve bu ihtimaller karşısında olması gereken her tavrını değerlendiriyorum... iler tutar yanın yok, ne diyeyim? Sen sakın materyalist olma; ola ki hırsızlık yaparsan ellerin kesilir, yok yakalanmazsan da diğer tarafta cehennemi boylarsın, ha!

Mantıktan bahsedene bak! Yoğurtlu-sarmısaklı mı olsun?

Link to post
Sitelerde Paylaş

İşte böyle balık gibi oltaya gelirsin yumicik. Memetik verilerin tamamen doğal olduğunu söyleyene bir güzel gülelim önce. MUHAHAHA. Bir kere sen materyalist değilsin(kendi Lafın) ve her ne kadar agnostik olduğunu söylesen de sende çok güçlü bir tanrı inancı var. Çünkü tanrı gibi bir doğa dışılığı da memetik veri diye din ile insana eklemeye çalışabilirsin, seni kimse tutamaz. Burada sana duygularımızın da doğal olduğu söylendi ve sen de kabul ettin mi? Evet. Şimdi senin gibi memetik veriler doğaldır, maddeseldir dersek neleri de kabul etmiş olacağız. İnsanların canlı bomba olmasını da, bir inanç için insan öldürmeyi de kabul edeceğiz. Adamın memetik verileri öyle birader--->Yedik mi, yemedik.

:lol:

Her türlüsünü gördümde, maddesel olmayan birşeyin olabileceğini söyleyip materyalist geçineni ilk defa görüyorum.

Yavrucum, benim ne olduğumun konuyla ilgisi ne? Yoksa sen ''bir materyalist bakış açısıyla yansıttığım'' duyguların tamamen maddeden kaynaklandığına dair söylemimi, benim kabul ettiğimi falan mı zannettin?

Memetik verilerin maddesel olduğunu kabul edemeyişinin sebebi ise başlı başına komedi.

Memetik veriler spekülasyonlara açıktır, maddesel/doğa tabanlı olmak zorunda değildir. İşkembeden sallayarak da memetik veriler oluşturabilirsin. Kanıt mı. Aç H.yahya sitelerini evrim hakkında oku okuyabildiğin kadar. Bunun için ateistler neden bilimsel bilgiye önem veriyor anlayabilirsin belki.

Senin öncelkle gidip ''mem'' fikrinin ne olduğunu öğrenmen lazım. Memetik verinin bilimsel bilgi olma koşulunuda nerenden uyduruyorsun?

İşkembeden sallananlar doğadan kaynaklanmıyor ama genlerin kendilerini daha iyi kopyalayabilmeleri için uydurduğu ahlak normları doğanın kendisi oluyor hahahaha..

TylerDurdenn, bu başlığı açarak tipik bir müslüman aklına, zekasına ve dolayısıyla ahlakına sahip olduğunu kanıtladığının da farkındasındır umarım. Bir başka deyişle bunların hiçbirine sahip olmadığını...

Sen başlığı okuduğundan emin misin?

Yani Allah korkusu yoksa, tanrı inancı yoksa, materyalistse eğer, bir insan her türden ahlaksızlığı sergileyebilir. Yani ahlakın dayanağı olan akıl ve zekadan da yoksun olur, öyle mi? Yani bir materyalist, sokak ortasında çırıl çıplak dolaşabilmeli, önüne gelip de canının çektiğinin ırzına geçebilmeli, kendisinin olmayan bir eşyayı başkasından çalıp gaspedebilmeli, öyle mi?

Materyalistsen eğer, tüm duygular gibi ahlak,vicdan gibi olguların genlerin kendilerini ortam şartlarına göre daha iyi kopyalama eğilimince kurgulandığını kabul ediyor olmalısın. Yani eğer şimdiki ahlaksızlık olarak gördüklerinde genler daha başarılı olsaydı, bu iğrençlikleri baştacı yapacaktınız değil mi? Öyleyse bunun bilincinde olupta hertürlü hukuk/cezalandırma unsurundan kaçabildiğim ölçüde neden keyfimce hareket etmeyelimki?

Banane başkasının hangi uydurulmuş ahlakı yaşadığından. Bana neden toplumu,gelecek nesli,kısaca bir başkasını önemsemem gerektiğini o mükemmel mantığınla açıklar mısın?

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ulen ben ne zaman ''bütünün parçalarda bulunmayan özelliğe sahip olamayacağı''nı iddia etmişim.

Kaza geliyorum demez :)

Madem duygularda maddi etkileşimlerde olmayan özellikler olabilir, o zaman derdin nedir?

Madem bilincin gösterdiği özellikler parçalarının özelliklerinden bağımsız, o zaman derdin nedir?

Madem parçaların özelliklerinin sonuçlarla ilgisi yok, neden ısrarla altını çize çize parçalardan bahsediyorsun?

Demek parçaların özelliklerinin, oluşturdukları bütünlerdeki sonuçlarla ilgisi yok ha?

Sendeki sevgi olgusunun, genlerin kopyalanma eğilimleriyle bir ilgisi yok demek. Bu olgunun ''parçaların özelliklerinden bağımsız'' özelliklere sahip bilincine ait olduğunumu iddia ediyorsun?

Tylerdurdenn

İddiam şu: Duyguların hem oluşumundan hem de temel parçalarından bağımsız özellikleri vardır. Bilincin de aynı şekilde. Madem bütünde parçadan bağımsız özellikler ortaya çıkabiliyor, o zaman duyguların oluşumunu parçalarla açıklamak duyguların değerini azaltmaz. En azından duyguları değersiz görmemek için bir somut sebep oluşturur. Böyle somut bir sebep varken "siz inançlı ve sebepsiz bir şekilde duygularınıza sarılıyorsunuz" demek abes kaçıyor.

Bu arada sen bal gibi materyalistsin. :D

Link to post
Sitelerde Paylaş

Materyalistsen eğer, tüm duygular gibi ahlak,vicdan gibi olguların genlerin kendilerini ortam şartlarına göre daha iyi kopyalama eğilimince kurgulandığını kabul ediyor olmalısın. Yani eğer şimdiki ahlaksızlık olarak gördüklerinde genler daha başarılı olsaydı, bu iğrençlikleri baştacı yapacaktınız değil mi? Öyleyse bunun bilincinde olupta hertürlü hukuk/cezalandırma unsurundan kaçabildiğim ölçüde neden keyfimce hareket etmeyelimki?

Banane başkasının hangi uydurulmuş ahlakı yaşadığından. Bana neden toplumu,gelecek nesli,kısaca bir başkasını önemsemem gerektiğini o mükemmel mantığınla açıklar mısın?

Sen, insanın iyisiyle-kötüsüyle şu an sahip olduğu tüm özelliklerle birlikte varolabildiğini, bu özelliklerin birinin veya bir kısmının olmaması halinde mevcut insan kavramının zaten var olamayacağını, tamamen yok olmasa da şu ankinden farklı bir canlı türüne doğru evrimleşmiş olacağını kavrayamıyor musun?

Mesela çevre bilincini ele alalım: Greenpeace ve benzeri kuruluşlar veya bu zihniyete sahip kişiler olmasaydı, dünyanın bugün olduğundan çok daha yaşanılmaz bir yer haline geleceğini; bunun sonucunda, günümüze kadar birçok canlı türün yok olması gibi, insan neslinin de tehlikeye düşebileceğini; insanın da bu doğanın ürünü bir canlı olduğunu ve her canlı gibi neslini sürdürme ve genlerini bir sonraki nesle aktarma güdüsü olduğunu; ancak bırak neslin devamı veya gen aktarımını, yaşama içgüdüsü nedeniyle kendi hayatını tehlikeye atacak girişimlerden dahi kaçınması gerektiğini... yadsıyabilir misin?

Yani insan, hem kendi hayatı, hem de neslinin devamı için, sosyal bir hayvan olmanın gereği ve de dozunda tutmak kaydıyla bugün sahip olduğu tüm özelliklere sahip çıkmalıdır. Aksi takdirde yaptığının adı intihar olur. Aslında doğduğumuz andan bu yana bir intiharın içindeyiz. Kimimiz sigara içiyor, kimimiz aşırı alkol alıyor, kimimiz sağlıksız besleniyor, spordan uzak duruyor vs... O nedenle toplum, sigara içene ne diyor? "Kendini zehirleyerek uzun vadeli bir intihar içinde olabilirsin ama ben yaşamayı seviyorum, o nedenle kapalı alanda sigara içmeyecek, benim hayatımı tehlikeye atmayacaksın!" Buna rağmen kapalı alanlarda sigara içmek istersen, birilerinin gazabına uğrar, o birilerine tahrik unsuru da yaratmış olursun; adli cezaya çarptırılırsın, sosyalliğin sıfıra iner; bu şartlara uymadığın nedenle olabileceğinden çok daha fazla sigara içmiş olursun, ölüme doğru daha bir hızlanmış olursun; içtiğin sigarayla doğru orantılı olarak daha fazla maddi kayba da uğrarsın, vs. vs...

Neyse, fazla uzatmanın anlamı yok aslında. Materyalistlerde olmasına şaşırdığın bir takım özelliklerin insan olmanın da gerekleri arasında olduğunu kavrayamamış olman nedeniyle tabii sen diyorsun ki, "Madem materyalistsin, niye yaşıyorsun?" Oldu canım, byeeeeee!

Link to post
Sitelerde Paylaş

:lol:

Her türlüsünü gördümde, maddesel olmayan birşeyin olabileceğini söyleyip materyalist geçineni ilk defa görüyorum.

Yavrucum, benim ne olduğumun konuyla ilgisi ne? Yoksa sen ''bir materyalist bakış açısıyla yansıttığım'' duyguların tamamen maddeden kaynaklandığına dair söylemimi, benim kabul ettiğimi falan mı zannettin?

Memetik verilerin maddesel olduğunu kabul edemeyişinin sebebi ise başlı başına komedi.

Senin öncelkle gidip ''mem'' fikrinin ne olduğunu öğrenmen lazım. Memetik verinin bilimsel bilgi olma koşulunuda nerenden uyduruyorsun?

İşkembeden sallananlar doğadan kaynaklanmıyor ama genlerin kendilerini daha iyi kopyalayabilmeleri için uydurduğu ahlak normları doğanın kendisi oluyor hahahaha..

puahha asıl bence sen gidip öğrenmelisin memetiği. Zaten bilimsel bilgi olmama esnekliği onlara bakarak yanılsamalar lan bunlar diye uydurma hürriyetini sana veriyor. Yumicik senin bir başlığını gördüm, göz nasıl görür diye -tubitak dergisindendi sanırım- bir yazı yapıştırmışsın, sonra da harun yahya çıkarımı yapmışsın. Hala burada bıdı bıdı konuşman da saçma, git sen genlerine uçan tekme at, hormanlarına kafa çak filan, gözünün gördüğüne inanma yere basma sen.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Kaza geliyorum demez :)

Yine mi çelişki olduğunu zannediyorsun?:)

İddiam şu: Duyguların hem oluşumundan hem de temel parçalarından bağımsız özellikleri vardır. Bilincin de aynı şekilde. Madem bütünde parçadan bağımsız özellikler ortaya çıkabiliyor, o zaman duyguların oluşumunu parçalarla açıklamak duyguların değerini azaltmaz. En azından duyguları değersiz görmemek için bir somut sebep oluşturur. Böyle somut bir sebep varken "siz inançlı ve sebepsiz bir şekilde duygularınıza sarılıyorsunuz" demek abes kaçıyor.

Şu bilinçten ne anladığını ilgili başlıkta bir açıklasanda artık, görelim şu parçaların niteliklerinden bağımsız özelliklerin mahiyeti neymiş...

Sen, insanın iyisiyle-kötüsüyle şu an sahip olduğu tüm özelliklerle birlikte varolabildiğini, bu özelliklerin birinin veya bir kısmının olmaması halinde mevcut insan kavramının zaten var olamayacağını, tamamen yok olmasa da şu ankinden farklı bir canlı türüne doğru evrimleşmiş olacağını kavrayamıyor musun?

Cevap mı vermiş oldun şimdi. İnsan olmak, ulaşılması gereken üstün bir değer meziyet falan olmadığına göre başka bir türe evrimleşecek olmamızın konuyla alakası ne? Ahlakın evrensel bir mutlaklıkta gerçekliği olmadığını, bilinçsiz zorunlu süreçlerce kurgulandığını kabul ediyorsan; kim takar senin insanlık/ahlak tanımlamanı...

Neyse, fazla uzatmanın anlamı yok aslında. Materyalistlerde olmasına şaşırdığın bir takım özelliklerin insan olmanın da gerekleri arasında olduğunu kavrayamamış olman nedeniyle tabii sen diyorsun ki, "Madem materyalistsin, niye yaşıyorsun?" Oldu canım, byeeeeee!

Hayır, ''madem materyalistsin, niye duygusallaşıyorsun'' diyorum. Tabi bu duygusallıktan kasıt kendine zarar verecek acı,mutsuzluk yaşatacak olgulardır. Sense hala gelmiş ''insan olmanın gereklilikleri''ni -sanki evrende bir anlamı varmışcasına- dayatıyorsun:)

puahha asıl bence sen gidip öğrenmelisin memetiği. Zaten bilimsel bilgi olmama esnekliği onlara bakarak yanılsamalar lan bunlar diye uydurma hürriyetini sana veriyor. Yumicik senin bir başlığını gördüm, göz nasıl görür diye -tubitak dergisindendi sanırım- bir yazı yapıştırmışsın, sonra da harun yahya çıkarımı yapmışsın. Hala burada bıdı bıdı konuşman da saçma, git sen genlerine uçan tekme at, hormanlarına kafa çak filan, gözünün gördüğüne inanma yere basma sen.

:lol: Yok, sen eniyisi ''mem'' fikrini ortaya atan Dawkins'e gidip bu işi öğretmelisin. Bir materyalist olarak, ''maddesel/doğa tabanlı olmayan memetik verilerin'' de olabileceğini gösterdiğinde bunun patentini bile alabilirsin.

Harun Yahya'ya yaptığım göndermeyi görmemişsin demekki. O başlığada beklerim seni çakma materyalist. Bakalım başka neler saçmalayacaksın:)

tarihinde TylerDurdenn tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

:lol: Yok, sen eniyisi ''mem'' fikrini ortaya atan Dawkins'e gidip bu işi öğretmelisin. Bir materyalist olarak, ''maddesel/doğa tabanlı olmayan memetik verilerin'' de olabileceğini gösterdiğinde bunun patentini bile alabilirsin.

Harun Yahya'ya yaptığım göndermeyi görmemişsin demekki. O başlığada beklerim seni çakma materyalist. Bakalım başka neler saçmalayacaksın:)

Yav yumicik Sen memetikle ekmek parası buluyormuş gibi var/yok bilinmezine girmişsin, aynı dawkins ateist, memetik diye bir şey ortaya atmış olmasına rağmen ne yazık ki senin gibi bilinemezci değil. Senin gibi herşeye yanılsama diyip etkisiz eleman olup nafile madde dünyasından dışarı çıkma çabasına girmek akıl işinden çok hastalık olabilir belki de ha ne dersin. Pek çok şizofren pek çok şey saçmıştır ortalığa, ne yazıkkı bilimsel olarak ölçemiyoruz ya kusura bakma.

Ha o başlık ha bu başlık, ikisinde de saçmalayan sensin yumicik. Sana bir bonus vereyim, bu yanılsamalardan sıkılırsan bak bununla eğlenebilirsin.

http://uncyclopedia.wikia.com/wiki/Haruhiism

Link to post
Sitelerde Paylaş
... Cevap mı vermiş oldun şimdi. İnsan olmak, ulaşılması gereken üstün bir değer meziyet falan olmadığına göre başka bir türe evrimleşecek olmamızın konuyla alakası ne? Ahlakın evrensel bir mutlaklıkta gerçekliği olmadığını, bilinçsiz zorunlu süreçlerce kurgulandığını kabul ediyorsan; kim takar senin insanlık/ahlak tanımlamanı...

Hayır, ''madem materyalistsin, niye duygusallaşıyorsun'' diyorum. Tabi bu duygusallıktan kasıt kendine zarar verecek acı,mutsuzluk yaşatacak olgulardır. Sense hala gelmiş ''insan olmanın gereklilikleri''ni -sanki evrende bir anlamı varmışcasına- dayatıyorsun:)...

Tyler misin Durdenn misin, ne karın ağrısıysan artık, dibe vurmuşsun ağlayanın yok.

Ayılar, armut da yer. Bir ayı, "Armutun iyisini ayılar yer" atasözüne kaynak oluşturacak şekilde, armutun iyisini yer. Yani bir ayı, armut ağacına yanaştığında, rastgele bir armuta değil, ağaçtaki en olgun, en sulu, en güzel kokan armutları yemeye özen gösterir. Bu, ayıların idealist veya materyalist olduğuna mı işarettir, yoksa her canlı gibi seçiciliklerine mi?

Sen hala aynı saçmalıkta diretiyorsun. Materyalist olmanın, bu doğanın ürünü bir canlı olmaktan vazgeçmek olduğunu düşünüyorsun.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yav yumicik Sen memetikle ekmek parası buluyormuş gibi var/yok bilinmezine girmişsin, aynı dawkins ateist, memetik diye bir şey ortaya atmış olmasına rağmen ne yazık ki senin gibi bilinemezci değil.

Ne oldu yavrum, tartıştığımız memetik kavramını ne olduğunu öğrendin heraldeki, şimdide Dawkins'in ateistliğine mi getirdin mevzuyu? :lol:

Maddesel/doğa tabanlı olmayan memetik verilerde olabilirmişte, bunları kullandığımızda doğamızla kavga etttiğimiz anlamına gelirmiş diye sıkıp duruyordun hani! Hala öğrenemediysen al sana bir kaç link; http://www.itusozluk.com/goster.php/memetik http://www.bildirgec.org/yazi/memetik

oda olmadı gen bencildir kitabının indirme linkini veririz sayemde öğrenmiş olursun:)

Sen hala aynı saçmalıkta diretiyorsun. Materyalist olmanın, bu doğanın ürünü bir canlı olmaktan vazgeçmek olduğunu düşünüyorsun.

Hala aynı saçmalık... Bir takım duygusallıklardan arınmakla doğadışı bir canlı haline mi geliniyor? Psikopat katil, şizofren vs diye nitelendirdiğiniz insanlar doğanın birer ürünleri değil mi? Bu insanları -örneğin hayvanların vahşice öldürülmelerine duyarsız olanların- genetik yapıları yada beyinlerindeki ''sevgi,acıma vb duyguların bilinçsiz süreçlerce uydurulduğu''na dair memetik verilerde mi doğanın ürünü değil? Doğanın canlıları üstün bir mertebeye ulaştırmak gibi bir amacı, evrensel ahlak sistemi falan mı var? Anca saçmalayıp duruyorsunuz işte:)

tarihinde TylerDurdenn tarafından düzenlendi
Link to post
Sitelerde Paylaş

Ne oldu yavrum, tartıştığımız memetik kavramını ne olduğunu öğrendin heraldeki, şimdide Dawkins'in ateistliğine mi getirdin mevzuyu? :lol:

Maddesel/doğa tabanlı olmayan memetik verilerde olabilirmişte, bunları kullandığımızda doğamızla kavga etttiğimiz anlamına gelirmiş diye sıkıp duruyordun hani! Hala öğrenemediysen al sana bir kaç link; http://www.itusozluk.com/goster.php/memetik http://www.bildirgec.org/yazi/memetik

oda olmadı gen bencildir kitabının indirme linkini veririz sayemde öğrenmiş olursun:)

Hala aynı şeyleri söylüyorum da senin kafa alamıyor, şizofrenik saçmalıklara deyindiğim yeri alıntılamak da işine gelmemiş. Senin kafanın bir tarafında tanrı var yazıyor diğer tarafında tanrı yok, geriye de yer kalmıyor ki. Papağan gibi her öğrendiğin şeyi cak cak konuşacağına biraz aklını kullan.

Şimdi yumicik, memlere öğrenilmiş ve zihinsel memler olarak yaklaşabilirmiyiz. Öğrenilmiş memetik yapıların bir aracısı muhakkak vardır değil mi. Bu ne olabilir bir davranış, yazı vb.. ya da nesne. Peki bu dış kaynak spekülasyonlara açık mıdır evet. Peki bu senin iddia ettiğin gibi memetik verilerin maddeyle mutlak ilişkisini koparabilir-çarpıtabilir mi? evet. Peki bu çarpıklık genelleşirse ne olur, yalan gerçek olur değil mi. O zaman madde yalan----> aa bak bu sensin işte.

Spekuülasyona örnek, çocukların körpecik beyinlerinin islam ile formatlanması olabilir mi ya da mesela maddesel olarak imkansız bir tanrı hödesinin insalığa miras kalması? Neden sen maddesel sıfır kilometre memlerinle tanrı fikrinden sıyrılamıyorsun birader. Ee hani başarısız olanlar yok oluyordu?

Dawkins eskinin tabiriyle pozitif bilimci, sosyal bilimlerden anlamaz fazla, bunun için bu kadar sistematik bir mem fikri attı artaya; ne mi olacak : mem ile ilgili değişkenleri dawkins kafasıyla ''gen'' gibi izlemek, ölçmek biçmek imkansız.

Sana kolay, madde zaten yalan, tanrı var ya da yok bilemezsin. Etkisiz eleman gibisin her yere takılırsın.

Yedin mi canım, dawkins in en büyük zararı ne biliyor musun; gen bencildir, yok insan ortamdır falan diye diye milleti şizofren yaptı popüler ateistimiz. Sen gibi böyle doğasından kopmuş tipler çıktı ortaya.

Ha beyninde yer açabilirsen psikolojik savaş tekniklerine bak bakalım memlerle nasıl oynanırmış gör.

Link to post
Sitelerde Paylaş

İddiam şu: Duyguların hem oluşumundan hem de temel parçalarından bağımsız özellikleri vardır. Bilincin de aynı şekilde. Madem bütünde parçadan bağımsız özellikler ortaya çıkabiliyor, o zaman duyguların oluşumunu parçalarla açıklamak duyguların değerini azaltmaz. En azından duyguları değersiz görmemek için bir somut sebep oluşturur. Böyle somut bir sebep varken "siz inançlı ve sebepsiz bir şekilde duygularınıza sarılıyorsunuz" demek abes kaçıyor.

Şu bilinçten ne anladığını ilgili başlıkta bir açıklasanda artık, görelim şu parçaların niteliklerinden bağımsız özelliklerin mahiyeti neymiş...

Ahahaha! İlahi tylerdurdenn devlet dairesi gibi - duygulardan bahsederken bilinçten de örnek verdin, git bilinçlerle ilgili binanın üçüncü katından üç nüsha fotokopi getir.

Duygularla ilgili, ana teması duygular olan bu iddiaya verecek cevabın yoksa söyleyiver de boşuna dönüp dönüp bu saçmalıkları okumayayım. Beni sağa sola yönlendirerek ancak kendi işini zorlaştırıyorsun.

Şunu açıklığa kavuşturalım: Duygu bütünlerinin onu oluşturan parçalardan ve meydana gelmelerine sebebiyet veren olaylardan bağımsız özelliklere sahip olabileceğini dolaylı yoldan da olsa kendi yazınla itiraf ettin.

Beni ilgilendiren kısım, şayet duyguların parçalardan bağımsız özellikleri var ise, bir "materyalist"in (bu kelimeye hangi anlamları yüklediğini bilmiyorum) duygulara ayrı anlamlar ve değerler vermesi de tutarlı mıdır değil midir?

Soru basit, evet ya da hayır.

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...