Jump to content

AKP ye kapatma davası açıldı...


Recommended Posts

Ortada anti-demokratik bir durum yok.

Demokrasilerde partiler kapatılabilir, bunun birçok örneğini Avrupa Birliği ülkelerinde görmekteyiz.

Aksini savunanların samimi olduğuna inanmıyorum.

Yargıtay'ın iddianamsi oldukça sağlam, iş olsun diye açmamışlar davayı.

Akp'nin bu iddialara cevabı varsa zaten kapatılmaz, yoksa kapatılır.

Her iki durumda da adalet tecelli eder.

tamamen katılıyorum.

bu forumda akp savunuculuğu yapanları samimi bulmuyorum. bir de demokrasiden bahsederler.

durun bir bakalım, daha kapatılmadı partiniz, dava sonucunda sonuç belli olacak.

tramvayda bir durak mı sizin demokrasi anlayışınız? demokrasi hukuk üzerine kuruludur, hukuku çiğneyemezsiniz.

parti kapatmak çözüm değil diyen arkadaşlar, iktidarda komunist parti olsa, bu parti de adım adım sistemi komunizme götürse, kapatılmasını ister miydiniz? istemez miydiniz?

darbe daha mı iyi yoksa? o sayede yine mazlumu oymardınız değil mi?

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • İleti 376
  • Created
  • Son yanıt

Top Posters In This Topic

Evvettt

Türkiye,cölde deve cobanligi yapan, ilimden bilimden yoksun Fellahlarin zirvalari dogrultusunda Türk insaninin sürüklenmesine izin veremez ,vermeyecektirde,bu ATATÜRKÜMÜZÜN GENCLIGE HITABESINDE APACIK YAZMAKTADIR.

Bugün bakiyorumda Köksal Toptan,Hakimiyet kayitsiz sartsiz milletindir sözünü hatirlayip bu sözün korumaciligi altina saklanmaya calismaktadir.

Köksal Toptana tavsiyem ,birde Atatürkün Genclige hitabesini okusun.

Türk milletine madalyanin bir yüzü aqlatilmakta ,madalyanin kirli yüzü saklanmaktadir.Hele her iki yüzü anlatilsinda bakalim Türk milletinden yüzde kac oy alacaklardir.

Türk milletini kandiranlar, Türk yargisini kandiramiyorlar,cünkü Türk yargisi ,SERIATIN tüm kirli yanlarini ap acik bilmektedir.Seriatcilik esittir Arapcilik,Arapkültürü vede Arap putculugudur.

Girin islamdan önceki Mekke ve mekkedeki putculuk sitelerine,göreceksinizki,kabenin tavafi,siyahtasin yalanmasi oksanmasi,seytanin taslanmasi hatta putlara kesilen kurbanlar bile bugunün tipkisinin aynisiydir.

Türkiyeyi Mekke etrafinda dönen bir uydu yapacaklara kesinkes izin verilmeyecekdir .Bu ugurda Türkiye ne gerekirse yargisiyla Askeriyle onu yapacaktir.

Hickimse ,bos yere ümitlenmesin.

TÜRKIYEYI BIZ ARAP CÖLLERINDE BULMADIKKI, CÖL FELLAHLARINA TESLIM EDELIM.

USUNUZU BASINIZA ALIN.

Hakimiyet Arapcilarin deyil Türk milletinindir.Atatürkün genclige hitabesinde üstüne basarak söyledigi Atatürk gencliginindir,Atatürkün belirttigi Türk milletinindir hakimiyet.

Cünkü, bu ÜLKEYI KURANLAR ONLARDIR.

Ingiliz elcisiyle,Yunanlilarla bir olan Volkan gazatasinin sahabi VAHDET deyil,Vahdetin arkadasi SAIDI KÜRDI(NURSI ) deyil.

Bu dörtlü,yazdiklari bildirilerde bakin ne diyorlar?

Mustafa Kemal haindir,Yunanli dostlarimiz onu yakalayip cezasini verecekler.Bizde seriat devletini kuracagiz.

Bu kelledekiler ,Türk milleti olamazlar,bunlar Türk milletini din kisvesi altinda kandiran vatan hainleridir.

Herkes ,haddini bilmesi gerekir.Türk milletini cöl zirvalariyla Türklükten cikarip Araplastiracaklara Osmanlinin sonu gibi sonunuzun olmasini istemiyorsaniz ANAYASAYI ELLEMEYIN VE ONA UYUN.

Aksi halde Saidi Kürdinin mürüdü olan Fettos(Fettullah Gülen)bülem sizi gelip kurtaramaz:-)))))))).Istersenizde dignemeyin.

Bin nasihattansa bir MUSIBET evladir demisler .

Ama musibete ugramanizida istemeyiz,gelin nasihatimizi dinleyin.Gerci ay bacayi astiya.

Daha kötüsüsüynen garsilasmayasiniz diye ögüt veriyem.

Israr edersenizde SÜZ BÜLÜRSUGUZ.

Kendü düsen aglayamaz demüsler.

tolonbeg

Link to post
Sitelerde Paylaş

John uyarıların için teşekürler;

Yalnız parti kapatmalar yıllardır vizyonsuz kıytırık partiler oluşmasına sebep olmakta..Atatürk'ün kurduğu bir parti olan CHP bile birkaç kez kapatıldı..Bunun demokrasiye katkısı olduğunu düşünmek hatadır...80 öncesi darbelerle yaşayan Türkiye 'mi 80 sonrası atılımlar yapan Türkiye'mi bunun taktirini size bırakıyorum..Zeki adamlarsınız..

Bundan sonrası için ortamı gerecek bir yazı yazmak istemiyorum..Hayırlısı olsun...Somut deliller varsa gereği de yapılır...Laiklik konusunda çok farklı yorumlar yapılması buna sebep oluyor...Ama bu masanın tek ayağı laiklik değil...

AKP olayı çokta ciddiye almış değil gördüğüm kadarıyla hazırlıklılar da..

Selamlar...

Link to post
Sitelerde Paylaş
oğuz asıl demokrasi lafı senin ağzına yakışmıyor.çünkü zorbalık hakaret senin yapında var.elinden gelse müslümanları kıtır kıtır kesersin sen.

Bunları neye dayanarak yazabiliyorsun Harun kardeşim?

Elinde delil var mı?

Biz burada Müslüman'ların değil, İslam'ın sapkın yorum ve uygulamalarına karşıyız.

Bunu sayısız kereler belirttik.

Demokrasilerde başa geçen parti devletin bütün kurumlarına kendi adamlarını getirir.

Norm budur. Yadırganmaz.

AKP de bunu yapmıştır ve hakkıdır.

Ancak iktidar partisinin devletin kurumlarının başına kendi adamlarını getirmesi başka bir konudur, o kurumları kendi ideolojisi ile yönetmesi ayrı bir konudur.

Aradaki farkı göremiyorsunuz..

Demokrasilerde temel ilke yasalara uyularak rejimin idamesini ve ülkenin bütünlüğü ile halkın mutluluk ve refahını sağlamaktır.

AKP yalnız kendi adamlarını başa geçirmemektedir.

Aynı zamanda kendi ideolojisini onlar aracılığı ile bütün ülkeye uygulamaya, hatta empoze etmeye çalışmaktadır.

Demokrasilerin en büyük özelliği çeşitli çözümleri olan partilerin olması yanı sıra, yasalara saygı göstermektir.

AKP demokrasinin belirlediği bir çizgiden giderek uzaklaşmaya başlamıştır.

Laiklikten giderek uzaklaşılmakta ve ülke İslam'la idare edilmeye çalışılmaktadır.

Buna demokraside mevcut kurumlar izin veremezler.

Demokrasiler bazı yasalarla sağlama alınmışlardır.

Onlar anti-demokratik ve faşist yaklaşımlara izin vermezler.

Ülkemizde bu süreç başlamıştır..

Elimizden hayırlı olsun demekten başka bir şey gelmemektedir.

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cumhurbaşkanını seçerken chpnin başvurusunu kesinlikle kabul edeceklerini dusunmuyordum ve kabul ettiler

bu mallar akpyide kapatır

mal adam istikrarlıdır, devamını getirir

mal malı çeker oradaki bir kaç mal kapatma yonunde oy verirse diğerleri de aynı şekilde verir. çekme özellikleri

her taraf mal, mal adam ileri goruslu değildir bunu da kanıtlıyor mal herifler

her taraf mal, mallara selam olsun

Link to post
Sitelerde Paylaş

RTE Şu anda Siirtte konuşuyor. Şimdiye kadar dedikleri aynı..

%46 oy bende ben iktidarım ne istersem yaparım. Bu demokratik hakkım. 16 milyon oyum var. Kapatma AKP ye değil milli iradeye karşıdır..

Ardından ekonomik kriz dönemlerini anlattı..

Aynı tas aynı hamam..

Şimdide şiir okuyor..

Uzun ince bir yoldayız..

Link to post
Sitelerde Paylaş

Evet.. Malesef ince uzun bir yol..

Ama tek demokratik yol..

Bu hükümet ve her hükümet, istediğini yapamayacağını bilmeli..

Köşe başlarına adamlarını getirebilirler.

Ama ideolojilerini getiremezler..

Bunu daha öğrenemediler..

Ne acı..

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş

RTE yeni bir laf yumurtladı.

AKP olarak bizler Atatürkün gösterdiği muasır medeniyetler yoluna ulaşmak için gece gündüz çalışıp, çabalıyoruz..

İnanıyor musunuz bu söze?

1-AHİM in kararına tepki : Ulema karar verir.

2-Türban kadınların donudur.

3-Yargı din dersine karışamaz.

4-Belediyelerde kırmızı alan uygulamaları

5-Fettoşun toplantılarına katılım, destek ve övgü

6- Demokrasi bir araçtır

7- Belediye kitaplarında gerekirse kadını dövün tavsiyeleri

8- 2. maddeyi yok sayarak(laiklik) anayasaya dini maddeler konması.

9- Dinci kadroların atanması

10- Trende, deniz otobüsünde mescit tartışmaları.

11- Dicni Cumhurbaşkanı söylemi

12- Hamas yetkililerin kabulü

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ak partinin kapatılması olayı uzun vadede ne getirecek iyi analiz etmek lazım...

aslında ak parti sıkışık bir dönemece giriyordu- ekonomik kriz derinleşmek üzere, çalışanlara ve emeklilere yönelik iğrenç yasalar çıkardılar,

tamda bunun tepkileri gelmeye başlamıştı, bence ak partiyi bitirecek yegane şey kendi dayandığı yoksul kesimdir, ancak

yoksul kesimin oylarını din ve sadaka üzerinden alıyorlardı tabii arkalarındaki uluslarası desteğide unutmamak lazım,

bence kapatma gerekçesi haklı ama zamanlama yanlış olacak gibi geliyor

ak parti laiklik karşıtlığı bir yana bir sürü daha beter suç işlemiştir bunlarında cezasını çekmelidir..

Link to post
Sitelerde Paylaş

burada forumda ve medyada özellikle akp li kodamanlar demokrasi olan ülkelerde böle bir durum olmaz. bunun sonu iyiye gitmez gibi açıklamalarda bulunuyorlar. iyi güzelde şimdi şöle bir durum var. bu ülkenin yasaları var sen parti olarak bu yasalara aykırı işler yapacaksın çeşitli eylemlerde bulunacaksın sonra hakkında yasa uygulanmaya başladığında da eee biz % 47 ile geldik, halkın verdiği yetki ile çalışıyoruz onlar istediler bizde yapıyoruz, demokrasi ayıbı bu yapılanlar gibi saçma sapan bir şekilde kendini savunamazsın. sen bunları yap hukuka aykırı eylemlerde bulun ve yasanın işlemesi anında isyan et. varmı böle bir saçmalık yahu. hadi sen bunları yaptın yasayı tanımam dedin suçu işledin. savcı senin hakkında iddanemeyi hazırlamasa bu sefer savcı kendi görevini yapmıyor olacak. bir nevi adama kardeşim sen görevini yapma sende suç işle deniyor. heleki radikal gaztesinin başlığını hayretler içinde okuyorum. Hrant Drink davasında yasa uygulanmıyor diye bir tarafını yırtan bu gazete yok artık daha neler böle işmi olur gibisinden yazılarla dolu. kardeşim işine gelince nerde hukuk işine gelmeyince ne gerek hukuk olur mu hiç ?

yasa ne ise o uygulanır. yasa demokrasiye darbe olur diye görmezden gelinemez yahut biz çoğunluğuz her bir şeyi yaparız yasada bu sebebden dolayı bize dokunamaz diye bir durum kabul edilemez.

burada demokrasiyi savunma adına parti kapatma davası açılmamalıydı diyen arkadaşlara sölüyorum yasa ne ise o uygulanır.sonuçları şu olur, bu olur diye düşünülmez.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Cumhuriyet savcıları, anayasanın laiklik ilkesinin korunması açısından, itidarda bulunan bir partiye kapatma davası açmıştır.

Savcılar görevini yapmaktadır.

Dava açacak kadar veri ve bulgu toplamıştır.

Dava sürecektir.

Ancak meselenin bir başka yönüne dikkat çekmek istiyorum.

İster demokrasi olsun, ister ekonomik istikrar olsun, ister sosyal uyumsuzluk olsun. arkasında yatan şey, sosyal sınıfların mücadelesidir.

Her siyasi parti ülkede belli sosyal sınıfların desteğini almak ve iktidara geldiklerinde de bu sınıfların çıkarlarına yönelik uygulamalar yaparlar.

Türkiye çok partili rejime geçtiğinde Demokrat parti ile hem ağa, eşraf ve dinci kesime sırtını dayamak istemiş. Cumhuriyet burjuvazisi, ordu ve devlet bürokrasisine karşı uygulamalar içinde olmuştur. Atatürk inkilaplarının tersi yönde davranışları 27 mayıs ordu müdehalesini doğurmuştur.

Ordu devletin silahlı gücüdür. Ama, gerçek ve sosyal anlamda güçlü olabilmesi için halk desteğini alması gerekir. 1960 anayasası ile demokratik açılımlar getirmesine karşın halkın büyük çoğunluğunu arkalarına almaya başaramamıştır. Esasen başarması da mümkün değildir. Çünkü ordu bir devlet kurumudur. Siyaset ile uğraşmaması, dolayısıyla halk desteği gibi bir kaygısının olmaması gerekir. Sorun CHP iktidarının yetersizliğidir. Nitekim. kısa bir dönem çoğunluk sağlamış olmasına karşın yine iktidarı Adalet Partisine bırakmak zorunda kalmıştır.

Yeni anayasanın demokratik açılımlarından Türkiye İşçi Partisi yararlanmış. Hızla işçi ve emekçi sınıfların desteğini almaya başlamış ancak. 12 mart darbesi ile eski cumhuriyetci ordu bu kez ABD dümen suyunda, 1960 anayasının tüm kazanımlarını ortadan kaldırmaya başlamıştır. TiP kapatılmış, sosyalist ve komünistler üzerinde terör estirmeye başlamışlardır. Ancak yine her türlü baskıya rağmen sendikal hareket güçlenmiştir. Türkiye'nin devletci ve ulusal politikaları bir şekilde Uluslar arası sermaye kesimlerinin işine gelmiyor. Tüm ulusal koruma kalkanlarının kaldırılmasını istiyordu. 12 eylül tam da bunun için geldi. Hep sağ gösterip sol vurdu. Atatürk'ü dillerinden düşürmeyerek el altındar Rabıta ile işbirliği içinde olup, ABD nin çocukları olduklarını gösterdiler. Bu türden gelişmeler aslında tam da demokratik yollardan iktidardan düşürülebilecek olan gelişmelerin önünü tıkadı. İktidardan uzaklaştırılmış gibi görünen sermaye partıları başta adalet partisi olmak üzere, Anavatan, Doğru Yol vs gibi partileri mazlum durumuna düşürmüş, demokratik yollardan iktidardan düşürülerek hesap vermekten kurtarmıştır.

Son bir haftadan beri Sosyal Güvenlik Yasası nedeniyle işçi emekçi, memur ve esnaf tüm halkı ilgilendiren konu için eylemlilik artmış iken. İşçiler. Genel grev hazırlıkları yaparken, AKP ye ananı da al git demeğe başlarken, AKP emekçi kesimlerin desteğini hızla yitirmeye başlamışken.

Bu dava sonuçları itibariyle AKP yi yine mazlum durumuna düşürmüş.

Demokrasi, halk desteği vs türden takkiyelerine daha fazla sarılır olmuştur.

Tam da bu davanın tozu dumanı arasında. AKP milletvekilleri. Sosyal GÜvenlik Kurumu ve Genel Sağlık Sigortasını meclisten geçirecek. Hem de bu yasa nedeniyle yıpranması önlenmiş olacaktır.

Meseleye bu kadar geniş açıdan bakınca. Aslında tüm gelişmelerin halk önünde oynanan bir ortaoyunu olduğunu düşünüyorum.

Her manüplasyonun arkasında bir çapanoğlu var.

Ülke yönetiminde halk desteğini gün geçtikçe yitiren Atatürkçü, cumhuriyetçi ve ulusalcı sermaye kesimlerinin çırpınışlarının sonuç getirmeyeceğini de göreceğiz. Dinci sermaye ile ulusalcı sermayenin göstermelik kavgasından başka bir şey değil bu gelişmeler.

Gerçekten işçi ve emekçilerin çıkarlarını savunan ve gerçekten işçi ve emekçilerin desteğini alan bir siyasi gelişme olmadıkça bu tür gelişmeler, sansasyönel gelişmelerden öte gitmeyecektir. Bir süre kamu oyunu meşgul edecektir. Ortalık durulmaya başlayınca atılan kazıkları daha iyi görür hale geleceğiz.

Sevgiler.

Link to post
Sitelerde Paylaş
amip misin sen bu kadar kolay bölünüyorsun? Ne misyonu ne devleti, haydaaa uçmuş bunlar...

gençlerimizin kanıyla beslenen muhalefet PKK tasfiye edileceği şu günlerde AKP nin önüne atılan kapatma davası neyi özetliyor?

sizler için kolay bir genç gider diğeri gelir! kaçınız kalkıp adam gibi askerlik yaptınız? kaçınızın çocuğu var?

AKP halkın dilidir halk susturulmaya kalkarsa susturanları susturur. AKP oylarını yine katlamıştır kapatılsada başka bir parti adı altında döner oylarını katlayarak iktidara gelir.

terör ve kan ile besleniyorsunuz hepinizi ırakta asker ölmüş halk aç kalmış istanbul 30 milyon olmuş tarih yok olmuş sizi iplermi?

alayınız misyonersiniz.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Cumhuriyet savcıları, anayasanın laiklik ilkesinin korunması açısından, itidarda bulunan bir partiye kapatma davası açmıştır.

Savcılar görevini yapmaktadır.

Dava açacak kadar veri ve bulgu toplamıştır.

Dava sürecektir.

Ancak meselenin bir başka yönüne dikkat çekmek istiyorum.

İster demokrasi olsun, ister ekonomik istikrar olsun, ister sosyal uyumsuzluk olsun. arkasında yatan şey, sosyal sınıfların mücadelesidir.

Her siyasi parti ülkede belli sosyal sınıfların desteğini almak ve iktidara geldiklerinde de bu sınıfların çıkarlarına yönelik uygulamalar yaparlar.

Türkiye çok partili rejime geçtiğinde Demokrat parti ile hem ağa, eşraf ve dinci kesime sırtını dayamak istemiş. Cumhuriyet burjuvazisi, ordu ve devlet bürokrasisine karşı uygulamalar içinde olmuştur. Atatürk inkilaplarının tersi yönde davranışları 27 mayıs ordu müdehalesini doğurmuştur.

Ordu devletin silahlı gücüdür. Ama, gerçek ve sosyal anlamda güçlü olabilmesi için halk desteğini alması gerekir. 1960 anayasası ile demokratik açılımlar getirmesine karşın halkın büyük çoğunluğunu arkalarına almaya başaramamıştır. Esasen başarması da mümkün değildir. Çünkü ordu bir devlet kurumudur. Siyaset ile uğraşmaması, dolayısıyla halk desteği gibi bir kaygısının olmaması gerekir. Sorun CHP iktidarının yetersizliğidir. Nitekim. kısa bir dönem çoğunluk sağlamış olmasına karşın yine iktidarı Adalet Partisine bırakmak zorunda kalmıştır.

Yeni anayasanın demokratik açılımlarından Türkiye İşçi Partisi yararlanmış. Hızla işçi ve emekçi sınıfların desteğini almaya başlamış ancak. 12 mart darbesi ile eski cumhuriyetci ordu bu kez ABD dümen suyunda, 1960 anayasının tüm kazanımlarını ortadan kaldırmaya başlamıştır. TiP kapatılmış, sosyalist ve komünistler üzerinde terör estirmeye başlamışlardır. Ancak yine her türlü baskıya rağmen sendikal hareket güçlenmiştir. Türkiye'nin devletci ve ulusal politikaları bir şekilde Uluslar arası sermaye kesimlerinin işine gelmiyor. Tüm ulusal koruma kalkanlarının kaldırılmasını istiyordu. 12 eylül tam da bunun için geldi. Hep sağ gösterip sol vurdu. Atatürk'ü dillerinden düşürmeyerek el altındar Rabıta ile işbirliği içinde olup, ABD nin çocukları olduklarını gösterdiler. Bu türden gelişmeler aslında tam da demokratik yollardan iktidardan düşürülebilecek olan gelişmelerin önünü tıkadı. İktidardan uzaklaştırılmış gibi görünen sermaye partıları başta adalet partisi olmak üzere, Anavatan, Doğru Yol vs gibi partileri mazlum durumuna düşürmüş, demokratik yollardan iktidardan düşürülerek hesap vermekten kurtarmıştır.

Son bir haftadan beri Sosyal Güvenlik Yasası nedeniyle işçi emekçi, memur ve esnaf tüm halkı ilgilendiren konu için eylemlilik artmış iken. İşçiler. Genel grev hazırlıkları yaparken, AKP ye ananı da al git demeğe başlarken, AKP emekçi kesimlerin desteğini hızla yitirmeye başlamışken.

Bu dava sonuçları itibariyle AKP yi yine mazlum durumuna düşürmüş.

Demokrasi, halk desteği vs türden takkiyelerine daha fazla sarılır olmuştur.

Tam da bu davanın tozu dumanı arasında. AKP milletvekilleri. Sosyal GÜvenlik Kurumu ve Genel Sağlık Sigortasını meclisten geçirecek. Hem de bu yasa nedeniyle yıpranması önlenmiş olacaktır.

Meseleye bu kadar geniş açıdan bakınca. Aslında tüm gelişmelerin halk önünde oynanan bir ortaoyunu olduğunu düşünüyorum.

Her manüplasyonun arkasında bir çapanoğlu var.

Ülke yönetiminde halk desteğini gün geçtikçe yitiren Atatürkçü, cumhuriyetçi ve ulusalcı sermaye kesimlerinin çırpınışlarının sonuç getirmeyeceğini de göreceğiz. Dinci sermaye ile ulusalcı sermayenin göstermelik kavgasından başka bir şey değil bu gelişmeler.

Gerçekten işçi ve emekçilerin çıkarlarını savunan ve gerçekten işçi ve emekçilerin desteğini alan bir siyasi gelişme olmadıkça bu tür gelişmeler, sansasyönel gelişmelerden öte gitmeyecektir. Bir süre kamu oyunu meşgul edecektir. Ortalık durulmaya başlayınca atılan kazıkları daha iyi görür hale geleceğiz.

Sevgiler.

eski hükümetler ne bıraktı? enkazdan başka ne istiyorsunuz bu partiden? türkiye batağa saplanmak üzere bu parti kapatılması gerçekleşirse türkiye bölünmenin ilk etapınıda gerçekleştirecektir...

Link to post
Sitelerde Paylaş
İşte antidemokratlık bu düşüncede başlıyor..

Tribuss yazındaki bu tanım senin hiçbirşey yönetemeyeceğinin ispatı...

Toplumlar bu orantılardan daha karmaşık ve komplike...

Selam...

bu orantıları sana hitaben yazmıştım aslında.sen dönüştürmüşsün toplumsala

benim zati hiçbirşeyi yönetme gibi bi ideolojim yok.böle düşünceleri olanlar utansınlar!! anti demokratik demişsin ama ben tanımam demokrasiyi. palavranın alasıdır çünkü. antiözgürlükçülerin en çok kullandıkları laf olduğundan kaale bile almam.zati özgürlükçülükle de karıştırılmaması gereken bi durumdur ki baya bi insan çorba etmiştir bu kavramı.şimdide mollaniyaziler demokrasiden ekmek yeriz dedi.nasolsa köylü anlamaz demokrasiden varoşlar anlamaz demokrasiden tüccar anlamaz demokrasiden.

ben işte burda devreye giriyorum. ne demokrasisi ulan allah(para) her yerde :P

Link to post
Sitelerde Paylaş

Yargıtay baş savcısının AKP'nin kapatılması için açtığı davanın gerekçelerine bakalım......

Orada ne görüyoruz..

Bir takım gerekçeler.. Bize önemli bile gelmiyor onlar.

Sanki sudan gerekçeler..

Ama şurası bir gerçektir ki onların her biri bir buz dağının görünen kısmıdır.

Ben binlerce neden sayabilirim.

Birkaç yıl gibi kısa bir zaman dilimi içinde bu sapıklar ülkenin sosyal yapısını değiştirdiler..

Ülkenin sorunlarının çözümü için İslam'dan yararlanılmaya başlandı.

Çoğunluğun AKP'ye oy vermesi hiç bir şey ifade etmez.

Çünkü bu parti açıkca temel demokratik ilkeleri yozlaştırıyor.

Laiklik bizim için çok önemlidir..

Ateizm için de son derece önemlidir.

Bizim İslam'la mücadele etmemize gerek yoktur.

Zaten etsek bile kazanamayız...

Davamızı haklı çıkaracak tek bir ilke vardır..

O da laikliği savunmamız ve ne pahasına olursa olsun korumamızdır..

İslam'ın en hassas olduğu ilke laikliktir...

İslam'ı camiye tıkmak mı istiyoruz?

O zaman laikliği sonuna kadar savunacağız..

Laik bir ülkede dinlerden korkulmaz..

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş

Selamun aleyküm kardeşlerim

Malesef Türkiye'de demokrasi oyunu devam ediyor. Demokrasi oyununda maskeler düşmeye başladı. AKP kapatılmalıymış. Gerekçelerden bazıları : bikinili reklamlar engelleniyormuş. bir diğeri : kırmızı sokaklar kuruluyormuş. vs. vs. vs.

Yuh olsun böyle demokrasiye. Yuh olsun halktan kopuk kesimlere. Yazıklar olsun demokrasiyi sevmeyenlere.

İnanılır gibi değil ama malesef bunların hepsi gerçek. Halktan tokadı yiyenler, halkı sindirmeye çalışıyorlar. Ancak elbet bir gün, halkında onları sallandıracağı günler gelecek. Her şeyin bir tahammül sınırı vardır.

1925 yılında Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasını kapattılar. 83 yıldırda kapatmaya devam ediyorlar. Kimdi TCP kurucuları? Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy ve diğerleri. Mustafa Kemal dışındaki bütün kurtuluş savaşı mücahitleri. Yazıklar olsun. 83 yıldır kafalar değişmedi.

1926 yılında Mustafa Kemal'e suikast girişimi yaptığı gerekçesiyle bir sürü insan idam edildi. Alakalı alakasız bir sürü kişi idam edildi. Mesela Doktor Nazım Beyin idamını Uğur Mumcu bile eleştirdi. İşiniz gücünüz karşı fikirleri sindirmeye çalışmak. Yazıklar olsun sizlere ve demokrasiyi sevmeyenlere.

Link to post
Sitelerde Paylaş
Selamun aleyküm kardeşlerim

Malesef Türkiye'de demokrasi oyunu devam ediyor. Demokrasi oyununda maskeler düşmeye başladı. AKP kapatılmalıymış. Gerekçelerden bazıları : bikinili reklamlar engelleniyormuş. bir diğeri : kırmızı sokaklar kuruluyormuş. vs. vs. vs.

Yuh olsun böyle demokrasiye. Yuh olsun halktan kopuk kesimlere. Yazıklar olsun demokrasiyi sevmeyenlere.

İnanılır gibi değil ama malesef bunların hepsi gerçek. Halktan tokadı yiyenler, halkı sindirmeye çalışıyorlar. Ancak elbet bir gün, halkında onları sallandıracağı günler gelecek. Her şeyin bir tahammül sınırı vardır.

Dindar20,

Türkiye evrim geçiriyor değerli kardeşlerim. Bunu en iyi ateist kardeşlerimizin anlaması lazım. Allah'ıma şükürler olsunki, müslüman kardeşlerimiz dün itibariyle türban özgürlüğüne kavuştu. En büyük bayramdır. Sabrettik ve başardık. Evrim süreci devam edecek ve hedeflerimize teker teker ulaşacağız.

Bunları diyen sendin değil mi? O bahsettiğin hedef şeriat hedefiydi değil mi? Ne yazık ki onu rüyanda görürsün. Siz bu ülkeyi sahipsiz mi sandınız? Takiyyeyle ve sadakayla aldığınız oylara güvenip bu ülkeye şeriatı getireceğinizi mi sandınız? Hani bir söz vardır:''Aç tavuk kendini darı ambarında sanırmış.'' Sizinki de o misal. İşte türban olayındaki yazın bir şeriatçının gerçek yüzüydü. Şeriatçıların gerçek yüzünü gösterdiğinden dolayı seni de kutlamıştım.

Çok yerinde bir karar. Demokrasi bizim için araçtır diyenleri biz unutmadık. Türkiyenin aydınlık yüzleri bu kararı destekliyor. Bu daha işin başlangıcı. Asıl mücadele bundan sonra başlayacak. Bu ülkenin Atatürk Türkiyesi olduğunu ve laik, demokratik, çağdaş bir hukuk devleti olduğunu herkes görecek ve bunu kabul edecek. Başka yolunuz yok. Başınızı da açıp kuzu kuzu okuyacaksınız. Başını açmayan da evinde oturacak. Olay budur. Senin dinin bunu emrediyorsa benim laiklik anlayışım da bunu emrediyor. Bu karara saygılı olup uyacaksın.

Link to post
Sitelerde Paylaş

ak partiyi kötülüyosunuzda.peki chp başa çıksaydı napıcaktı? oda kendi ideolojisini yaymaya çalışacak kurumlara bu şekilde kendi adamlarını yerleştirecek ve solculuğu güçlendirmeye çalışacaktı.hatta belki camileri kapatmaya namaz kılınmasını engellemeye kuranları yaktırmaya kadar götürücekti işi.ben yargıtay ve danıştay gibi kurumların meclisten üstün olmadıklarına inanıyor ak partinin kapatılamayacağını buna kimsenin gücünün yetmeyeceğini düşünüyorum.dtp denen parti kapatılmadıysa ak parti kesinlikle kapatılamaz ülke çok karışır.belki yargıtay başsavcısı vile bi suikasta kurban gidebilir çünkü bu işler riskli işler.ha başsavcıya suikasti kim yapar diyimmi size.ismamiyeti karalamaya çalışan gizli güçler ve şer odakları yapacaktır bunu.bence başsavcı bu davayı hemen geri çekmeli yoksa zarar görebilir.

Link to post
Sitelerde Paylaş

Ben hep şöyle düşünmüşümdür:

Demokrasimizi güçlendirecek yasalar çıkaralım..

Laiklikten en ufak bir taviz vermeyelim.

Din ve devlet işlerini karıştıran partileri kapatalım.

Yöneticileri cezalandıralım.

Diyaneti kapatalım.

İslam'ı halka iade edelim...

İmam ve hocaların maaşını Müslüman halka verdirelim..

Bunun mümkün olmayacağı meydanda..

Bu ütopik bir düşünce..

Ama bunu bir tür modifiye ederek de uygulayabiliriz.

Bugün bu ütopinin bir modifikasyonu işleme sokulmuştur.

Buna göre demokratik ilkeleri ve laikliği korumak yargıtay baş savcılığının sorumluluğudur.

Baş savcı ilk adımları atmıştır..

Bu atılım da oldukça başarılı olabilir.

Ama önlemler geçici olmaktan öteye gidemezler..

Sorunun kesin tedavisi için gerçek anlamda laik olmamız ve İslam'ı halka terk etmemiz gerekmektedir.

İlerde yargıtay baş savcısını ve anayasa mahkemesini eline geçiren bir gerici iktidar, ülkede istediği gib at koşturabilir.

Yani bugün baş vurduğumuz yöntem yetersizdir.

Rejimi daha sağlama bağlamak için önce laikliği sağlam bir temele oturtmamız gerekmektedir.

Bu da ancak Diyanet'in kapatılması ve laik yasaların dürüstce ve adil olarak uygulanması ile başarılır.

Düsturumuz laiklik olmalıdır.

HACI

Link to post
Sitelerde Paylaş
  • Konuyu Görüntüleyenler   0 kullanıcı

    Sayfayı görüntüleyen kayıtlı kullanıcı bulunmuyor.


Kitap

Yazar Ateistforum'un kurucularındandır. Kitabı edinme seçenekleri için: Kitabı edinme seçenekleri

Ateizmi Anlamak
Aydın Türk
Propaganda Yayınları; / Araştırma
ISBN: 978-0-9879366-7-7


×
×
  • Yeni Oluştur...