AKP ye kapatma davası açıldı...

[hallac 0]

ne oldu sayın hacı konu bitti hallac mı başladı. isterseniz siz de tartışma adabı üzerine yeni bir başlık açın.. nasılsa ben geldim diye bu başlığın provoke edildiğine dair 5-10 tane şıracı bulursunuz...

saygılarımla

[haci 0]

Hacı,

Ben senin ahmaklıklarını dinliyorsam sen de benimkileri dinleyeceksin..Bana sakın adminlik forsuna bürünüp tehditler savurmaya kalkma..Ben her daim kötü nitelemenin karşılığını aynen iade edeceğimki sen de yetişebilesin eğitilebilesin..

Ayriyeten henüz ortada sonuçlanmamış yepyeni bir dava için sevinçten uçmak için çok erken bir vakit..Bir kaç ay sonra senle bu davanın sonucunu konuşurken ve gelişmeleri konuşurken bana sen haklıymışsın dediğinde önemli değil hacı bu ülke hepimizin diyeceğim...

Selam..Ordu borazancısı..

Bak sen neden ahmaksın..

Aşağıdaki ileti sana ait değil mi?

6 yıldır bir türlü gelmeyen şeriat ...

Böyle hayali verilerle konuşmayı bırak artık istersen Hacı...

Söyle bakalım hangi yasa şeriata göre uygulanmaya başladı Türkiye'de?

6 yıl önceki Türkiye'yi düşün..

Şimdiki Türkiye'yi düşün..

Ve aradaki farkları düşün.

Şeriata ne kadar yakınız değil mi?

Benim ahmak çocuğum..

Senin gibi ahmakları kandırabilirler..

Ama bizim gibi ahmaklar onlara ağır gelir..

Ben bizim ahmaklığımızı senin ve senin gibilerin ahmaklığına bin kere yeğlerim..

HACI

[Kıtipiyoz 0]

Açıkça belirtmeliyim ki bu başlık stress atma başlığına dönmüş. Kilitleyin şunu. :angry: :angry: Ordu borozancısından, ahmağa, şıacıdan bozacıya zeynadan herküle klavye delikanlılarından prometelere kadar herkes burda .. Dediğim gibi Sade ve şekersiz bir neskafe için rahatlayın. Başlığıda kilitleyin.

[haci 0]

ne oldu sayın hacı konu bitti hallac mı başladı. isterseniz siz de tartışma adabı üzerine yeni bir başlık açın.. nasılsa ben geldim diye bu başlığın provoke edildiğine dair 5-10 tane şıracı bulursunuz...

saygılarımla

Demokrasi senin ağzına yakışmıyor dedim..

Hepsi o kadar..

Bir zübük de demokrasinin benim ağzıma yakışmadığını söyledi..

Seni savunuyordu sanırım bu zübük..

Ne zamandan beri çoluk çocuğa sığınıyorsun.

HACI

[herakles 0]

Hacı tamam yeter...

Sen bilim vs konusunda saygı duyduğum birisin böylesine siyasal bir konu için edilmeyen hakaret kalmayacak..

Ahmak ve kötü olmak gibi demokratik hakkımı kullanıyor sana da bu hakkında başarılar diliyorum...

Ben buraya ateistlere hakaretler savuşturmaya gelmedim..

Mahkemenin de demokrasinin de cumhuriyetin de.Zaten sen ve beni kurumlar iplemeyecek.Beni iplemeyeni bende iplemesem iyi olacak..

Netice ne olursa olsun hayırlısı olsun...

Selam...

[ezkamo 0]

''Tarih: 16 Şubat 1997. Cumhuriyet Gazetesi’nden Leyla Tavşanoğlu, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’le röportaj yapıyor. Bir yanıt şöyle: "Perinçek: ABD Tayyip Erdoğan’ı Başbakan, Abdullah Gül’ü de Dışişleri Bakanı yapacak. CIA’nın yan kuruluşlarından Rand Corporation’ın yayın organında da bu yazıldı."

GÜLEN AKP MİMARI

Erdoğan’la Abramowitz’in ilk teması kapatılan Refah Partisi’nin ilçe başkanıyken kuruldu. Bu temasın ardından Tayyip Erdoğan İlçe Başkanlığı’ndan İl Başkanlığı’na ve oradan da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na çıkarıldı.

CIA İstasyon Şefi Graham Fuller, 2001’de "İslami hareketin liderliği" görevini, Tayyip Erdoğan’ın "yenilikçileri"ne verdi. Fuller, Aktüel Dergisi’nin 520’nci sayısında Fazilet içerisinde "yenilikçi kanat İslami hareketin lideri olacak" dedi. Erdoğan’ın kuracağı partinin "mimarlığını" da Fethullah Gülen yaptı.

Tayyip Erdoğan, CIA şefleriyle görüştükten sonra TÜSİAD’a "Turgut Özal’ın bıraktığı yerden gideceğim" sözünü verdi.] 15 Nisan 2007 tarihli Aydınlık’ta bunlar yazılı.

Özdemir İnce'nin yazısının tamamı için linke bakınız:

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/637461...d=72&gid=61

Yıl1997. Perinçek'in bir röportajda söyledikleri 3 Kasım 2002 seçimlerinde gerçekleşiyor. Erdoğan başbakan ve Gül de dışişleri bakanı oluyor. Bu da şunu gösteriyor ki bu ülkede Amerikanın onayı olmadan kimse iktidara gelemiyor. Özalı da Çilleri de, Erbakanı da Tayyipi de Amerikanın onayını alarak iktidara gelmişlerdir. Amerikanın BOP'sinin eş başkanlığı görevi de Erdoğana verilmiştir. Bunu zaten kendisi açıklamıştır.

AKP'nin bu ülkede nasıl iktidara geldiğini Musanın Çocuklarında belgeleriyle Ergün Poyraz ortaya koymuştu. Gerçi o da şimdi cezaevinde. Bu olayda nelerin döndüğünü bilmiyoruz. Mutlaka o da bir gün açığa çıkacaktır.

Musanın Çocuklarını merak edenler şu linke bakabilirler:

http://ezkamo.blogcu.com/3249157/

Buradan şuna geleceğim. Ülke olarak gerçekten çok zor bir sureçten geçmekteyiz. Ülkemiz üzerinde büyük oyunlar oynanmaktadır. Asıl bizlerin buna yoğunlaşmamız lazım. AKP'nin bu ülkedeki mimarını ve emperyalist ülkelerin bu ülke üzerindeki tezgahalarını iyi görüp buna göre mücadele etmemiz gerekiyor. Bir yandan sırtını emperyalistlere dayamış ılımlı şeriatçılarla, diğer taraftan Kürt milliyetçileriyle ülkemiz iki koldan kuşatılmıştır. Bu ülkedeki herkesin bu gerçeği görüp aklını başına alması gerekiyor. Ne yapıp edip ülkemizi bu iki tehlikeden kurtarmak gerekiyor.

AKP'nin kapatılması için açılan dava yerinde bir karardır. Belki bunun bedeli ağır olacaktır ama iş işten geçmeden mutlaka AKP'ye dur denilmesi gerekiyor. Ne pahasına olursa olsun bu ülkenin bu işbirlikçilerden kurtulması gerekiyor. Bu hainler Atatürk'ün Gençliğe Hitabesinde belirttiği gibi kendi çıkarlarını işgalcilerin çıkarlarıyla birleştirmişlerdir. Ülke emperyalistlere ekonomik ve siyasi olarak teslim edilmiş durumdadır.

İşte bundan dolayıdır ki bu ülkenin tekrar bir bağımsızlık mücadelesi vermesi gerekiyor. Bu ülkedeki tüm duyarlı kesimlerin artık bu gerçeği görmelerinde yarar vardır. Bu ülkede bir demokrasi mücadelesi verilecekse tam bağımsızlık temelinde verilmelidir. Bağımsız olmadığımız sürece bu ülke ne laik olur, ne de bu ülkeye demokrasi gelir. Çünkü bu ülkeye demokrasinin gelmesi demek emperyalistlerin sömürüsünün bitmesi demektir. Ülke içindeki işbirlikçilerinin sömürüsünün bitmesi demektir.

Yıllardır bu ülke hep bu kısır döngü temelinde bu günlere gelmedi mi? Bu ülke üzerinde yıllardır böl, parçala ve yönet taktiği hep uygulanmadı mı? Bu şekilde bu ülke hep sömürülmedi mi? Bu ülkenin insanları niçin bunu bir türlü göremezler. Yeterince bu oyunlara gelmedik mi? Daha akıllanmamız için kaçıncı oyuna gelmemiz gerekiyor.

Bu gerçeği görmeden AKP'nin kapatılmasının demokrasiye zarar verdiği söyleminde bulunmak siyasi körlüktür. Çünkü bu ülkede hiçbir zaman gerçek anlamda bir demokrasi olmadı. Salt çoğunlukla iktidara gelenler Cumhuriyetin temel niteliklerini göz önüne almadan bu nitelikleri değiştirmeye çalıştılar. Padişah zihniyetiyle hareket ettiler. Geçmişte de bunu yaptılar. Şimdi AKP de bunu yapmaktadır.

Ülkesini ve milletini seven herkesi sağduyulu bir şekilde düşünmeye davet ediyorum. Fethullah Gülenin niçin Amerikanın himayesi altında olduğunu düşünsünler. Bu ülkede niçin PKK'nın bitirelemediğini düşünsünler. Bu ülkede dini kullanarak siyaset yapan bu takiyyecilerin kimin desteğinde iktidar olduklarını düşünsünler. Bunu düşündükleri zaman AKP'nin kapatılmasının doğru bir karar olacağını mutlaka anlayacaklardır.

Mart 16, 2008 tarihinde ezkamo tarafından düzenlendi

[herakles 0]

Özdemir İnce'nin yazısının tamamı için linke bakınız:

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/637461...d=72&gid=61

Öncelikle bu link boş..Ben tıkladığımda bir yazı açılmıyor..Link hatalı mı?

Doğu Perinçek'in 1997'de böyle birşey dediğini sanmıyorum...

Selamlar..

[haci 0]

Amerika veya herhangi bir ülke veya bloğa taviz vermenin nedeni onlara olan bağımlılıktır.

Ben başka bir neden bilmiyorum.

Eğer bir hükümetin başka bir handikapı veya handikapları varsa, bu bağımlılık daha da güçlenir.

AKP sorunlu ve handikaplı bir hükümettir.

Belli bir acendası vardır.

Amacı, plan ve proğramı vardır.

Ve onlar ülkemizin kalkınması, ilerlemesi, çağdaş bir ülke olması ile ilgili değillerdir.

Ülkemizin zenginliği, halkımızın refahı, mutluluk ve esenliğie ile de ilgili değillerdir.

AKP'nin amacı ülkeimizde şeriatı getirmektir.

Bu mümkün değilse, İslam'ı mümkün olduğu kadar yaşamayı sağlamaktır.

Bunlar AKP'nin handikaplarıdır.

Çünkü Atatürk Türkiye'si günümüzde bile onlara hazır değildir.

Önlerinde Türk aydınlarından çok ki zaten onlara ben aydın bile demem, ordu engeli vardır.

AKP'nin en büyük handikapı amacına ulaşmak için geçmesi gereken güzergâhın büyük engellerle dolu olmasıdır.

Bu durumda AKP'nin bu çetin güzergâhdan geçebilmek için vermeyeceği taviz yoktur.

AKP'nin Amerika'ya ve AB'ye çanak tutmasının başka nedeni olduğunu sanmıyorum.

Onlara karşı ılımlı İslam'ı simgelediklerini ihsas etmişlerdir.

Kuzey Irak hareketinde onlar OK deyince başlamışlar ve dur deyince durmuşlardır.

Daha bizim haberdar olmadığımız birçok tavizler vermiş olabilirler..

Bu adamlar gözlerini kırpmadan memleketi satarlar...

Ben bunların vatana ihanetten yargılanmasını görmek isterdim..

HACI

[ezkamo 0]

Öncelikle bu link boş..Ben tıkladığımda bir yazı açılmıyor..Link hatalı mı?

Doğu Perinçek'in 1997'de böyle birşey dediğini sanmıyorum...

Selamlar..

Haklısın. Tekrar vereyim. Eğer açılmazsa kopyalayacağım.

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/637461...d=72&gid=61

[herakles 0]

Ok tamam bu kez açıldı..

[Ghayange 0]

ee abd den ılıman islam demokrasisi satın alıyormuşuz. aslında bunu sağlıklı düşünen her insan anlayabilir(perinçek biraz deli olsada arada baya bi sallasada bu abd politikalarından anlıyor). kurtarıcı abd saolsun varolsun .sıra fettoş a geldi.onuda genelkurmay başkanı yaptrırlar

ee verirler mollalara dolarları çarpı dolarları da keselerine koyarlar. bunada demokrasi derler.

ahmaklar ! ve ahmaklar! ne sanıyorsunuz tayyip i. o istanbulun imamıydı. şimdi türkiyenin baş imamı oldu. biraz azı bozuk emme pek mubarek adam idir.hemide kasımpaşa damarlı rizelidur.uyyy.. halkın adamu imamlarun imamu.padişahlarun padişahuu. eğilun eğilun ki versin paracuklaru

Mart 16, 2008 tarihinde tribuss tarafından düzenlendi

[haci 0]

GAZETE HABERİ

Başsavcının yetkisi alınacak dava açma şarta bağlanacak

17 Mart 2008

Bülent SARIOĞLU/ANKARA

Başsavcının yetkisi alınacak dava açma şarta bağlanacak

AKP yönetimi, partiye kapatma davası açan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın bu yetkisini elinden almaya hazırlanıyor. AKP’nin hukukçu kurmayları, parti kapatma yöntemi ve ’odak olma’ şartlarını yeniden düzenleyen köklü bir Anayasa düzenlemesi için, hafta sonu yoğun mesai yaptı.

Kendi deyimleri ile bu köpekler cami duvarına işiyorlar..

Sonları hızla yaklaşıyor...

Hükümete tek başına hakim olmak ve demokrasimizi yok etmek istiyorlar..

Bakalım buna ordunun yanıtı ne olacak...

HACI

[hallac 0]

Hükümete tek başına hakim olmak ve demokrasimizi yok etmek istiyorlar..

Bakalım buna ordunun yanıtı ne olacak...

sayın hacı yine bildik hacı... yine darbeyle yatıp darbe ile kalkmaya başlar... :)

Hangi demokrasi gidiyor sayın hacı. Faşizmi demokrasi diye yutturuyorsunuz ya ne diyem... Gerçi darbeci demokrasiden başka ne beklenir...

saygılarımla

[mazot 0]

ee abd den ılıman islam demokrasisi satın alıyormuşuz. aslında bunu sağlıklı düşünen her insan anlayabilir(perinçek biraz deli olsada arada baya bi sallasada bu abd politikalarından anlıyor). kurtarıcı abd saolsun varolsun .sıra fettoş a geldi.onuda genelkurmay başkanı yaptrırlar

ee verirler mollalara dolarları çarpı dolarları da keselerine koyarlar. bunada demokrasi derler.

ahmaklar ! ve ahmaklar! ne sanıyorsunuz tayyip i. o istanbulun imamıydı. şimdi türkiyenin baş imamı oldu. biraz azı bozuk emme pek mubarek adam idir.hemide kasımpaşa damarlı rizelidur.uyyy.. halkın adamu imamlarun imamu.padişahlarun padişahuu. eğilun eğilun ki versin paracuklaru

Perinçekle Fettoş arasında hiçbir fark yok, ikiside Amerikan yalakası, biri gizliyor; diğeri açıkça kıç yalıyor.

[herakles 0]

Hacı , o gazete küpürünü şöyle okuyanlar da var..

Eceli gelen köpek cami duvarına işemişti köpeğin icabına bakıcaklar

Benim Akp'lilerden aldığım haber bu yasayı değiştirecekleri yönünde...Ve bu kesin...Akp kapansa da kapanmasada..

[Nitsuga 0]

Hacı , o gazete küpürünü şöyle okuyanlar da var..

Eceli gelen köpek cami duvarına işemişti köpeğin icabına bakıcaklar

Benim Akp'lilerden aldığım haber bu yasayı değiştirecekleri yönünde...Ve bu kesin...Akp kapansa da kapanmasada..

Akp ecele giden sonunu daha da hızlandırmak istiyor herhalde,

Sen kalk hukuk devletinde yasaları hiç say ve işine geldiği gibi değiştir,

Façanı aşağı alırlar işte böyle,

Ne diyelim Akp'ye ve Akp'lilere kolay gelsin.

[mazot 0]

''Tarih: 16 Şubat 1997. Cumhuriyet Gazetesi?nden Leyla Tavşanoğlu, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek?le röportaj yapıyor. Bir yanıt şöyle: "Perinçek: ABD Tayyip Erdoğan?ı Başbakan, Abdullah Gül?ü de Dışişleri Bakanı yapacak. CIA?nın yan kuruluşlarından Rand Corporation?ın yayın organında da bu yazıldı."

GÜLEN AKP MİMARI

Erdoğan?la Abramowitz?in ilk teması kapatılan Refah Partisi?nin ilçe başkanıyken kuruldu. Bu temasın ardından Tayyip Erdoğan İlçe Başkanlığı?ndan İl Başkanlığı?na ve oradan da İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı?na çıkarıldı.

CIA İstasyon Şefi Graham Fuller, 2001?de "İslami hareketin liderliği" görevini, Tayyip Erdoğan?ın "yenilikçileri"ne verdi. Fuller, Aktüel Dergisi?nin 520?nci sayısında Fazilet içerisinde "yenilikçi kanat İslami hareketin lideri olacak" dedi. Erdoğan?ın kuracağı partinin "mimarlığını" da Fethullah Gülen yaptı.

Tayyip Erdoğan, CIA şefleriyle görüştükten sonra TÜSİAD?a "Turgut Özal?ın bıraktığı yerden gideceğim" sözünü verdi.] 15 Nisan 2007 tarihli Aydınlık?ta bunlar yazılı.

Özdemir İnce'nin yazısının tamamı için linke bakınız:

http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/637461...d=72&gid=61

Yıl1997. Perinçek'in bir röportajda söyledikleri 3 Kasım 2002 seçimlerinde gerçekleşiyor. Erdoğan başbakan ve Gül de dışişleri bakanı oluyor. Bu da şunu gösteriyor ki bu ülkede Amerikanın onayı olmadan kimse iktidara gelemiyor. Özalı da Çilleri de, Erbakanı da Tayyipi de Amerikanın onayını alarak iktidara gelmişlerdir. Amerikanın BOP'sinin eş başkanlığı görevi de Erdoğana verilmiştir. Bunu zaten kendisi açıklamıştır.

AKP'nin bu ülkede nasıl iktidara geldiğini Musanın Çocuklarında belgeleriyle Ergün Poyraz ortaya koymuştu. Gerçi o da şimdi cezaevinde. Bu olayda nelerin döndüğünü bilmiyoruz. Mutlaka o da bir gün açığa çıkacaktır.

Musanın Çocuklarını merak edenler şu linke bakabilirler:

http://ezkamo.blogcu.com/3249157/

Buradan şuna geleceğim. Ülke olarak gerçekten çok zor bir sureçten geçmekteyiz. Ülkemiz üzerinde büyük oyunlar oynanmaktadır. Asıl bizlerin buna yoğunlaşmamız lazım. AKP'nin bu ülkedeki mimarını ve emperyalist ülkelerin bu ülke üzerindeki tezgahalarını iyi görüp buna göre mücadele etmemiz gerekiyor. Bir yandan sırtını emperyalistlere dayamış ılımlı şeriatçılarla, diğer taraftan Kürt milliyetçileriyle ülkemiz iki koldan kuşatılmıştır. Bu ülkedeki herkesin bu gerçeği görüp aklını başına alması gerekiyor. Ne yapıp edip ülkemizi bu iki tehlikeden kurtarmak gerekiyor.

AKP'nin kapatılması için açılan dava yerinde bir karardır. Belki bunun bedeli ağır olacaktır ama iş işten geçmeden mutlaka AKP'ye dur denilmesi gerekiyor. Ne pahasına olursa olsun bu ülkenin bu işbirlikçilerden kurtulması gerekiyor. Bu hainler Atatürk'ün Gençliğe Hitabesinde belirttiği gibi kendi çıkarlarını işgalcilerin çıkarlarıyla birleştirmişlerdir. Ülke emperyalistlere ekonomik ve siyasi olarak teslim edilmiş durumdadır.

İşte bundan dolayıdır ki bu ülkenin tekrar bir bağımsızlık mücadelesi vermesi gerekiyor. Bu ülkedeki tüm duyarlı kesimlerin artık bu gerçeği görmelerinde yarar vardır. Bu ülkede bir demokrasi mücadelesi verilecekse tam bağımsızlık temelinde verilmelidir. Bağımsız olmadığımız sürece bu ülke ne laik olur, ne de bu ülkeye demokrasi gelir. Çünkü bu ülkeye demokrasinin gelmesi demek emperyalistlerin sömürüsünün bitmesi demektir. Ülke içindeki işbirlikçilerinin sömürüsünün bitmesi demektir.

Yıllardır bu ülke hep bu kısır döngü temelinde bu günlere gelmedi mi? Bu ülke üzerinde yıllardır böl, parçala ve yönet taktiği hep uygulanmadı mı? Bu şekilde bu ülke hep sömürülmedi mi? Bu ülkenin insanları niçin bunu bir türlü göremezler. Yeterince bu oyunlara gelmedik mi? Daha akıllanmamız için kaçıncı oyuna gelmemiz gerekiyor.

Bu gerçeği görmeden AKP'nin kapatılmasının demokrasiye zarar verdiği söyleminde bulunmak siyasi körlüktür. Çünkü bu ülkede hiçbir zaman gerçek anlamda bir demokrasi olmadı. Salt çoğunlukla iktidara gelenler Cumhuriyetin temel niteliklerini göz önüne almadan bu nitelikleri değiştirmeye çalıştılar. Padişah zihniyetiyle hareket ettiler. Geçmişte de bunu yaptılar. Şimdi AKP de bunu yapmaktadır.

Ülkesini ve milletini seven herkesi sağduyulu bir şekilde düşünmeye davet ediyorum. Fethullah Gülenin niçin Amerikanın himayesi altında olduğunu düşünsünler. Bu ülkede niçin PKK'nın bitirelemediğini düşünsünler. Bu ülkede dini kullanarak siyaset yapan bu takiyyecilerin kimin desteğinde iktidar olduklarını düşünsünler. Bunu düşündükleri zaman AKP'nin kapatılmasının doğru bir karar olacağını mutlaka anlayacaklardır.

Fethullah Gülen kıç yalıya yalıya Amerikancı oldu. Bir zamanlar da fosil Kemalistler ABD'nin kıçını yalıyordu ama fosil kemalistler ülkeyi ilerletemeyince bitli bırakınca önce halkın sonra da ABD'nin gözünden düştüler, tekrar göze girmek için ABD'ye gidip yırtınmalarına rağmen ABD babaları onlara konjektör şimdi böyle, büyük ortadoğu projesi böyle diyip tekme yiyorlar ama yine de bir gün göze girmek için ne olur ne olmaz kıç yalamaya devam ediyorlar. TV'de konuşan fosil zevatın büyük kısmı ABD'de eğitim görmüş, ödül almış hatta çocukları şimdi ABD üniversitelerinde okuyorlar, niçin? Tabi askere gitmemek için.

Vakti zamanda Kemalistler dernekler, birlikler ve türlü çevrelerde hergün aş pişirirken; vatandaş bir lokma ekmeği iki lokma yapabilmek için, fistanı roba çeviriyordu.

Kemalistler kardeşliği susturmuş, en küçük bir eleştiriye bile müsaade etmemiş, ülkeyi bitli hale getirmiş,

Halka dönüp "ekmek yoksa bok yiyin" demiş, şimdi de bunları unutmuş.

A.Menderes Bağdat Caddesini yaparken; İnönü, nu bu genişlik havaalanı mı yapıyorsunuz yollar böyle geniş olur mu?" deyip dar ufkunu oracıkta ortaya koymuş..

Bem AKPli falan değilim, AKPnin bilmen neyini ne yapayım ama şunu da söyliyeyim:

sizler yeldeğirmenleriyle savaşa devam edin icraat yapacak ne kapasite ne ufuk var sizde. Siz topluma ancak patinaj çekersiniz.

Mart 17, 2008 tarihinde mazot tarafından düzenlendi

[herakles 0]

http://www.hurriyet.com.tr/gundem/8477815....29&sz=93209

Bu haberde Mhp nin önerisinden bahsediliyor ne önerdiğini bilen var mı?

Hadi Mhp'yi de kapasınlar:))

[drys 0]

Fethullah Gülen kıç yalıya yalıya Amerikancı oldu. Bir zamanlar da fosil Kemalistler ABD'nin kıçını yalıyordu ama fosil kemalistler ülkeyi ilerletemeyince bitli bırakınca önce halkın sonra da ABD'nin gözünden düştüler, tekrar göze girmek için ABD'ye gidip yırtınmalarına rağmen ABD babaları onlara konjektör şimdi böyle, büyük ortadoğu projesi böyle diyip tekme yiyorlar ama yine de bir gün göze girmek için ne olur ne olmaz kıç yalamaya devam ediyorlar. TV'de konuşan fosil zevatın büyük kısmı ABD'de eğitim görmüş, ödül almış hatta çocukları şimdi ABD üniversitelerinde okuyorlar, niçin? Tabi askere gitmemek için.

Vakti zamanda Kemalistler dernekler, birlikler ve türlü çevrelerde hergün aş pişirirken; vatandaş bir lokma ekmeği iki lokma yapabilmek için, fistanı roba çeviriyordu.

Kemalistler kardeşliği susturmuş, en küçük bir eleştiriye bile müsaade etmemiş, ülkeyi bitli hale getirmiş,

Halka dönüp "ekmek yoksa bok yiyin" demiş, şimdi de bunları unutmuş.

A.Menderes Bağdat Caddesini yaparken; İnönü, nu bu genişlik havaalanı mı yapıyorsunuz yollar böyle geniş olur mu?" deyip dar ufkunu oracıkta ortaya koymuş..

Bem AKPli falan değilim, AKPnin bilmen neyini ne yapayım ama şunu da söyliyeyim:

sizler yeldeğirmenleriyle savaşa devam edin icraat yapacak ne kapasite ne ufuk var sizde. Siz topluma ancak patinaj çekersiniz.

Mazot sen aşşağılık,suyu bulandıran iğrenç bir böceksin.Şimdi daha önceden karalama ve hakaret yönelttiğin yazımı veriyorum, ŞEREFSİZ!!

Arkadaşlar,şu anda türkiyede ve endonezyada yaşanan müslümanlık,tayibin dediği gibi ılımlı islamlıktır.Yumuşak başlılıktır.Aynı şekilde,Fetullah Gülende,bu şekilde islamı yaymaya çalışmaktadır.Bakın aslında ılımlı islamı,radikal islama tercih eden ve böyle öğretilmesini isteyen ABD emperyalizmidir.Çünkü,ABD kendisine silah tutacak her türlü ideolojiyi yok etmeye hazırdır.Dünyaya hükmetmenin ve sömürmenin başka bir yolu olamaz ABD için.Dolayısıyla ılımlı islam en çokta ABD nin işine gelir.Şimdi Fetullah Gülen tam 8 yıldır ABD de ikamet edebiliyor dimi?Nurcuların yurt dışındaki okullarında profesyonelce ingilizce dili öğretilir.Ve ingilizce öğretmenlerinin tümü ABD lidir.İng. öğretmenlerinin hepsinin CIA den alınma yeşil pasaportu vardır.Asıl ilginç olan,hiçbiri ABD de öğretmen kadrosunda değildir.Anlayacağınız islam öğretisi ABD denetiminde yürütülmektedir.Aynı şekilde ülkemizde de ABD-erdoğan-abdullah gül ilişkileri zaten açıktır.Aksi taktirde,Erdoğan ılımlı islamı değilde,radikal islamı savunsaydı,inanın ABD buna müdehale ederdi,seçilmesini engellerdi.

İslam gerçeği,yukarıda anlattığım gibi ılımlı değildir.Asıl gerçek,İranda,Arap ülkelerinde olduğu gibidir.Kuran içindede cihat gerçeği vardır.Bakın muhammed islamı yaymak için tam 5 defa savaş ilan etmiştir.Hiçbir din doğduğunda,savaşla yayılmaya çalışmamıştır.Tabi müslümanlık hariç.Evet,günümüzde şiddet olaylarının çoğunun,müslüman insanlarca sergilenmesine şaşırmamak lazım.Nedenlerini ancak tarihsel ve dini öğreti boyutlarında açıklayabiliriz.İslamiyet özünde ılımlı değildir,öğretisinde şiddet vardır.Ilımlı islamiyet politikasını,son 20 yıldır,emperyalizm yaymaya çalışmaktadır.

Sen doktor nikini kullandığına göre aşağılık kompleksine sahip biri olmalısın. Endonezya ve İrandan sana ne?

Kaldıki Tayyip senin gibi adamlara çalkışıyor. Tayyip sayesinde götü boklu bir pratisyen hekim beş milyar tl maaş alıyor, döner sermayeyle birlikte.

Tayyo sizin gibi mongol doktorları zengin sınıfına soktu ya ona üzülüyorum. Biraz farklı bi hastalıkla karşılaşınca eliniz ayağnız dolanılyor. Avrupalı doktorların yanında hemşire bile olamazsınız ama onlar kadar para kazanıyorsunuz..,

Hadi ordan! Sen kim yorum ve muhakeme yapmak kim.

[Fuzûlî 0]

İnsanların özgürlüklerine karışmamak gerekir. Bir devlet elinden geldiğince vatandaşlarının inançlarını hür bir biçimde yaşamalarına el verecek önlemleri almalıdır. Bu modern devletin tanımının bir gereği.

Ancak iki sorun var. Birincisi "siyasal-sünni islamcılar"ın din algılayışı... Diğeri siyaset algısı.

Din algılarındaki sorun şu: Takip ettikleri alimlerin hadis ve tarihlerden devşirdiği fetvaları tüm insanlığa din diye yutturmaya çalışmak. Hatta bu fetvaların işleyebilmesi için zor kullanmaktan kaçınmayacak bir zihniyete de sahip oldukları söylenebilir. Mesela Şafi fıkhında namazları düzenli terkedenin cezası idamdır. HAnefi fıkhında ise önce hapis, uslanmazsa idamdır. Modern dünyada buna izin verilmez. Sistem ve insanlar biraz da bu nedenle AKp'ye karşı ajite olmakta. O yüzden demokrasi ve laiklik diğer özgürlüklerin olduğu kadar, saf (M. Kemal'in bahsettiği anlamda saf bir dindarlık) bir biçimde dinin yaşanması için de garantörü durumunda.

Gelelim işin siyasi kısmına.

Meşhur Uluslararası siyaset bilimci ve uluslararası ilişkiler uzmanı Huntington'un yaklaşık on sene evvel yazdığı bir makale var. "The Clash of Civilizations and the Remaking of World Order ". Medeniyetler çatışması nam bilinir. Belki bazılarınız okumuştur bu makaleyi.

Huntington bu makalede; dünyanın istikrarsızlık üreten bölgelerinin Ortadoğu ve Afrika olduğu, özellikle orta-doğudaki istikrarsızlığın tüm dünya sistemini tehdit ettiğini savlıyordu. bunun yegane nedeni olarak da bölgede başrol oynayan, diğer müslüman devletler üzerinde hegemonya kuran bir müslüman devletin olmamasını gösteriyordu.

Bu makalesinde Huntington tek tek islam ülkelerini inceliyor ve liderlik görevini ifa edecek ülke olarak Türkiye'yi gösteriyordu. evet, Türkiye hem tarihsel arka plan hem de gelişmişlik ve kalkınmışlık düzeyi bakımından bölgedeki tüm diğer islam devletlerinden ileriydi; ancak Türkiye'nin önünde bir ayak bağı vardı sistemin başına geçmesini engelleyen... Laiklik ve Kemalizm üzerinden batılılık vurgusu!!!

Kısa bir süre sonra ABD'nin "Fazilet Partisi" içindeki huzursuzluklardan yararlandığı düşünülebilir.

Geçenlerde Emekli bir oramiral Akp kurulurken kendisine üst düzey AKP'lilerden "ABD de bizim arkamızda, görüşmeler yapıyoruz, bizimle birlikte hareket et" gibi teklifler geldiğini açıkladı.

Bu saklanabilecek bir şey değil artık. Türkiye, çok uluslu şirketlerin ve Amerikan emperyalizminin dümen suyunda, onların çıkarları doğrultusunda "ılımlı islam modeli" adı altında ray ve rotasından çıkarılıyor. Böylelikle Türkiye bölgedeki devletlere örnek teşkil edecek. Büyük Ortadoğu Projesi hayata geçecek... Tabi Türkiye daima ABD ve ÇUŞ'ların kontrolünde olduğu sürece bölgeyi BOP aracılığıyla ABd ve ÇUŞ'lar yönetmiş olacaklar.

Sadece Akp değil Fethullah Gülen camiasını da bu minval üzere düşünmek gerek.

Belki AKP, ve Nur Cemaati kendi siyasal görüşleri doğrultusunda, bu projenin Türkiye'nin çıkarlarına uygun olduğunu düşünüyor ve ABd ile ortak hareket etmekte bir beis görmüyordur. Nitekim bu sünni siyaset anlayışına uygundur. Son ana kadar düşmanından faydalan ve şartlar olgunlaştığı anda karşısına dikil! Kimbilir...!

Bildiğim şu ki AKP muhalifleri AKP'yi "Türkiye'yi ABD emperyalizmine teslim etmek"le itham edemez; çünkü kendileri de oraya bağlıdır ve geçmişte ABD ile pek çok ortak iş yapmıştırlar. Dolayısyla CHP, DSP ve bürokrasi kökenli emekli üst düzey yetkililerin, mesela ordunun yürütmüş olduğu muhalefet samimi değildir.

Onlar ABD'nin 80 darbesini gerçekleştiren "bizim çocuklar"ıdır. Bu unutulmamalı.

Tüm bunların dışında ben bölegsel birliklere sıcak bakıyorum. Prebirisch'in "bölgesel birlikler tezi" benim kanaatimce de az gelişmiş ülkelerin kalkınması için son derece önemli bir rol üstlenebilir. Kısaca bu teori, dış ticaretin büyük kısmının bölge ülkeleriyle yapılması ve gelişmiş ülkeler ile olan ticaretin azaltılması esasına dayanıyor. Bu teoriye göre bölge ülkelerden ithal edilemeyen ürünlerin ülke içinde üretimi yoluna gidilmeli ve böylece sanayi geliştirilmeli.

Bunu bir kenara bırakıyorum. Yeniden Güncel siyasete dönelim.

"Büyükanıt" bundan üç dört ay evvel, "Dolmabahçe Sarayı"nda, Erdoğan'ın özel ofisinde, Erdoğanla başbaşa bir görüşme yaptı. Bu görüşmede her ne olduysa o gün bugün ordu ağzını açmaz oldu. Her şeye cevap yetiştiren ordunun, türban meselesinde bile suskun kaldığını gördük. Kanaatim odur ki ordunun üst düzey kimi yöneticileri "Ergenekon operasyonu" ile kıskaç altına alınmıştır. Mit ve polis teşkilatının büyük bölümünü Fethullah Gülen camiasının ele geçirdiği bilinen bir şey. Son zamanlarda yayınlanan laik kesimin önde gelenlerinin ses kasetlerini de bu tür bir dil bağlama ve gözdağı operasyonu olarak görebiliriz.

Nitekim AKP kapatılsa da kapatılmasa da gerçekten memleket çıkarlarını savunan, modernleşmeden yana olan, yolsuzluk ve çeteleşmelerle mücadele eden, sosyal hizmet üreten bir devlet anlayışına sahip, Türkiye'yi oluşturan kürt unsurlarla birlikteliği pekiştirecek, alevilerin haklarını verecek, kalkınmacı bir ekonomi politikası izleyebilecek bir siyasete ihtiyacımız var. Önemli olan bu.

Not: Kusura bakmayın çok yorgunum. pek içime sinmedi yazı idare edin.

Mart 17, 2008 tarihinde Fuzûlî tarafından düzenlendi